Katalog

SATFA DÖRT: ıxr<x 1971 örev günlerimde tstanbol üe Ankara arasındaki tek bağlantıyı demiryotu sağtayordu. Bakanlar, genel müdürler sık sık IstanbuTa felip gittifckri için Emniyet Müdüriinün bir ayağmın da Haydarpaşa gannda olmaaı gcrekrjrocdv. Kendimi şöyle bîr tarttım. Bötün karşılama, uğur lama törenlerinde buhınsaın, Istanbul'tm emniyet, asayiş meseleleri Ue nğraşmama rakit kabnıyacaktı. Ka rarum yerdim: «Emniyet Müdürü tegrifat memıun degildir.» Ve uyguladım. Bu dayranı$nndan almanhuv aleybimde bulunanlar oldu ana aldırmadım. Istanbul Emniyet Müdiir1ü£üne çeşitH yoUardan emirler geliyordo. Bnnlarm bir k» mınm yerine getirilmesi imkansudL üıerlerind« hiç durmuyordura. Çeşitli makam sahipleri fle eşlerinden gelen öze! istekterin ise haddi hesabı yoktu. Geleneklere göre bunlarm yerine getirihnesi S ^ İTİHBÖL EMİİr EKREM BAYDAR âH edenlerden temlzlenmeslydt Her türlü sılâhın satışt •erbestti. Şehrin merkezini büyük ölçüdt yola koymuştuk. Ama «urlar ctvarından zaman zaman şikâyetler geliyordu. Bunlardan birine de bir gece teftişim sırasında bizzat mubatap olmuştum. Kazlıçe?me j'oresini kontrol edlyordum. Sürlara yaklaştiğım sırada üç, d5rt kisinin uzaktan (çelmekte oldukîannı gördüm. Otomobüanin farlan yanıyordu. Yak la«tıkîan zaman otomobilimin farlarından kım olduğumu anlayıp selâm verdiler. Tramvay biletçisiy dıler. Nereye gittiklerini sordura. «Senİ5İm« bitti eilerimue gidiv» nıı» dedıler. Bildigim kadarıyl» hepsinin servisi ayni saatte bitmemeliydi. Niçin birbirlerini beklevip yola çıktıklannı ögrenmek istedim .Geee yansı bn y«ldan tek bavmım »fecmeye k»rknj»nı«. Bazı y«l kesme olavlan »Idtira Irin toplanıyoruz. Bovlece birklrimizin cmniyetinl lağhyvroo c« vabmı verdiler. •Emniretinizi koramak liıta deJil. benim görevimdir» dedım. «Yann «eceden itibaren toplu ola rak de«fl. i?ten cıktıpnre zaman klmseyi beklemeden evinize donıi nüz. Ben dunımu daima kootrol cdeceftm re ettireceğim.» O akşam polis ve bekçüere gerek 1i tedbirleri aldırdım. Bir daha îikâyet eden olmadı. «Emn/yet Müdürü teşrifat memuru değildir,, gerekiyorda. «tyi emniyet müdürü» sayılmanuı gereklerinden biri de bu isteklerin yerine getirihnesi oranıydı.Bu istekler, Haydarpaşa Ganndaki karşılama, uğurlama törenlerinden de fazla bir zaman alacak kadardL Kendimi görevime verebibneb için bunun da önüne geçtim. Öncelerî çok yadırgadılar. Baktılar ki olmıyacak «tşte e fendim asker... İdare fikri yok ki...» gibi sozlerle kendilcrini avut tular. böyuk blr 6zen gösteriyorlardı. Bir akşam geç vakit Kazlıçe»medeki Tabakhane Karakolu 5nunden otomobilimin ışıklanm ve farlarını sdndürerek geçip Bakrrkoy Merkezini ani olarak teftis et tım. Merkeze girdiğim sırada tel«. fon çaldı. Hemen uzandun ve açtım. Kulağıma: •Burası Kazlıçesme Karakolu. MtidÖT Bey otomabili ile shndi baradan geçti. Mâlumatınız oisnn.» sesleri geldi. Konuşanın kımliğıni tesbıt ettiın DS nüşte karakoia uğradım. Bakırköy Merkezine telefon eden memuru çağırdım. Geçtiğimi kimin gördüğünü sordum. »Bekçi förmüs, haber verfl» dedi. Bu dikkat ve hassasiyete mem nun olduğumu, fakat bundan sonra yolum üzerindeki merkezlere haber verilmemesi gerektiğinl sö.v ledün. dtırumu büdırmesi üzerıne telefonu ve Müdürıyet Mntralı Ua Merkez arasındaki tellert kontrol ettırdim. Bir evden telefon hattına saplam» yapılmif tı. Parazit bundan ilerl geliyordu. Acab» bir «jan karjısında mıydık? tnsan dıırup durur. ken Emniyeün telefon hatlarına saplama yapar mıydı? Merkez Memuruna: «O evde »turan çahsı bana gönderin» emrıni verdim. Akşam özeri Binnci Dun>a Sa\aşı sırasında Şamda, Ordu Karargâhında yedeksubayhk göre\ini yapmakta iken tanıdığım et ki bir silih arkadaşım karjımdı duruyordu. Polisin telefon hattma bajianmak suretiyle evine tel çekmealnin sebebini sordum. •RadyoT» mrrakrm var. Inten olarak knllamyorum. Polis konusmalannı dinlfmcyi aklıma blle «e tirmediğim ırtbi. konasmaların bo zulacağinı da dasünemedim» dedi O zaman mıllî emniyet hizmelim goren özel bir kurulu? bulunmadığı için bu görevi de polis yu. tutuyordu. Bu yuzden karşmıızda bir ajan buiabilme ihtimalini dü•=unmüstüm. Bir radyo amatörü ıle karşılasabileceğım dünyada ak ' gelmemi'jti. I zerinde onemle durduğumus ba?lıca konu: tstanbulun. elinde siîâh. halkı tedırgin ve teh İUydarpaşa Eanndaki karşılama törenlen uzun yıllar devam rtmiştir. Fotoğrafta, Bakanlardaa Hasan S«ka, kendisini karşılayan zamanın Valisi Kırdar ve diğfr görevlilerle çSrüliıyor Tahain BERKANIT 89 Benim hayatım bn yavrum. Sen anlat bakalun. Teyzem. hepiniz lyisiniz va? Seni özlüyoruz. Afabeyime sSz rerdiğin halde Kızıltopraga gehnedipn için maaem çok üzaiüyor. tnan bana, lslerim çok. Toks* gelme* miydim? Ben ba mazerettni dinlcyemem. tste anBemin sözlerini sana tekrarlıyorum: Bugun cuma. Günsrli muhakkak bo akşam bize selsin ve hafta sonunu bizimJe geçirsin! Bu ültimatom niçin? lltiraatom defil, seni merak ediyornı. Merak edecek bir seyün kalmadı artık. O«t«n olavlan ar.latmıstır. \allahi annem durraadan seni dâsunöyor. Gehnezsrn dırılacağım diyor. Senin diiğiın hazırlıklann ne halde? Çok ilgileniyorsan gel pör. Se de mi öfkelisin Snnacıtım? Sana kızmıvorum dersem yalan. Biraz da fücenivorum dojrusu. Hakkm var. BeaimUai kolay affediHr »oçlardan değil. O halde? O halde boynum kıldan Ince. Hemen kifıflarımı toplavıp Bakırköye koşmalı>ım. \ e akşamdan evvel elinde çsntanla bizde •lmalısın. V.\et kiiçük hanım, bövle yapacağim. Buna çok sevindim. Geç kalmazsan btlH annem de. ben de «eni affederiz. Bu «özlerin arkasmda tatlı bir gülü;. Ahizeyi verine koyarken Gnnselinin yüzfl tamamiyle defismiş, biraz evıelki dalgınlık yerine gözierine sevinç dolmnştn. Bomboş bayatı bir anda canlanmıstı sanki. Tolda giderken diişönöyvrdu: O korkunç geceden sonra orava gitmerişim bir hatâ idi. Hiç derilse Doğana teşekkiir etmek için fitmrli idim. Meziyet tevzeme karsı d« ayıp oldn. Kadmcafıı beni ba kadar doşünürken ben ona âdeta nankörce davranıyerdum. Oğlu bir başka kızı scviyona onnn günahı ne? Hem de ba sebepten en vakm dostlanmrtan uzakla^matu çok çirkin oluyor. Bu davranışlar bana hiç vakismıvor Dnvgulanmı Içıme Römme'îini bilmeliyinı. Kendi zavıfhğım. kararsızli'im. budalalığım, hattâ k(irlü»üm rüzündrn uğradığım ba acıya müstahakim ben. Bunn olsun itiraf etmek n r t k . Bandan başha. benî çok iyj tanıvan, çocuklueumdan beri bana vakm olan bu hassa<t ve anlavı^lı insanlar nihavet kpndilerinden nzak dnrmamın gerçek sebebini de keşfedebilirler. Belki etmislerdir de .. Aman Allahım, bu benim için ne rauaz7an. bir küçüklük! Havır, buna me.dan vermemelijim. Gururumu korumavı başarnıalıyım. Dojran da anlamalıdır ki ondatı sam sebep Halnk değildir. Belki vaktivle OD» karsı yakınllğa benzer bir duygum olmuştu ı m Haluku srvmemistim. tspatı şu ki: Ondan ayrılmak beni üzmedi. hırpaladı. aksinr sp\indirdi, beni bjznra karusturdu. Kalbimde sozde ondan bosalan veri simdi Doğan* vaklasmak suretiyM doldurmak nbrtir.de de değilim. Bende bovle pazarlıkb bir duşünce »oktur ve olama/. Dıkmea ailesine yaklaşırsak tadece e n l ı n setdifim ickaı olacak, oğullarını tekrar elde etmek için dejiı.. Evet. Doğantn bunUrı anlaması lâzmıd>". Ancak bu saretle s^ınırumn korumuş olurum. Ba başanya ulaşmak için de Kızıltopraga daha sık tjtmelivim. onlart. özellikle Doğanı daha çok Kormeliyim. S$zun kısası esld ben elmalıvim. Kendim için re tururum için baska kurtuluf yolu yok. Bu kararın getirdiğ) hafiriik ve »evinç tçınde. Dikmenlerin bahçesıne rirerken Gfinseli keyifll idi. Vieıiyet hanımla Suna da onu ayni neseli Tiizle karsıladılar. Hele Mustafa Bev. çoktandır ezledifi kınna kavusaa bir baba sefkatiyle ona kollarını actı. Gel yavruın. Buoca zamandır nerelerds kaldın? tste geldim amcacığun. Bundan boyle si«l daha sık arayacağıma söz veriyorum. Sörune inanayım mı Seli? Evet tevze. Kararım kat'idır. Suna'nın riflgün zamanı onu valnız bıraktığım için inanın pek üzgünaın. Fakat bilemezsiniz işim ne kadar çok. Bir saniye nrfes alamıyorum. Saraylar mı >apıvorsun Seli? Hayır Suna. Şimdilik sirketın vapılan dışında bir yan^maya da haarlanıvorum. Yanşma mı? Bu nıali Mustafa Bey tormustu. Giinseli açıkladı: Evet amca. Adanada.blr PÂVÜk 4iratr« Hnası için rarısma açıldı. Ben de bir proje hazırlıyonun. Bana niçin sastınız? Hepiniz neden vus yüze bakıyorranuz? Olmıyacak sev mi bu? Yoksa benim boyumdan büyük Islere ciristiğime mi hökmediyorsunnz? Hayır kızım. Sadece ba yarısmaya Ooğanın da katılacağını ve onunla rakip olacagımzı dösiindiik. Öyle mi? Buna saşmıştım. Fakat az sonra Poğan hn haberi çok tabiî karsıladi Hatti bazı noktalarda birbirimize danıştık Öyle ki, remekten sonra biz. iki mimar, masa basında etrafımızdakilerin varlığını unutmus çibi iş konu$tuk. Bir ara Mezivet »ejzem: tatlı sesivle: Çocuklar. dedi, sizin böyle haşbasa venp mesleğinize ait konulara dalmamz bana eski yılları. tuivadaki zünleri hatırlattı. Bir kö^ede nişanlısiyle konu$an Suna da annesine katıldı: Urkaa* var) Karışma var B Uyanık polis B | fttun çabam polisin daima g5! rev basrnda ve dikkatli olmasını «ağiamaya yönelmışti. Ha berlesme olanağmın kısıtlı olmasına rağmen arkada^lanm buna u ba«ıt ol»y polisin haberlesı me konusunun önemini anladı gını ortaya koyuyordu. Polisin haberleşıne sistemini «e hşürmek için çalışırken, bir gun vme enteresan bir olayla karsılaştık. Bahçekapı merkezinin telefonla rı akşam uzerınden gece yarısına kadar parazitten işe yaramaz hale geliyordu Merkez memurtınun u Silah sesleri B Malİ€OpOğl«J | konu veresim: AYHAN B Ş G U A O L GUNAHKÂR KRAÜÇE oğazdaki merkezleri ve ahnmıs tedhirleri denetlemiş donüyordum T?ksirae ulastığim sırada sılâh sesleri geldi. Derhal otomobilden inerek sılâh sesinin geldiği sokağa daldım. Bu arada tabancamı da hazırlamıştım SokaV karanhktı, ileri'i hemen hcmen görünmüvordu. Beşon adım otemde bir karartt vardt. Yakls^ır. yaklaşmaz, elinı tı?attı ve: «Mıidür bey attıRITTI tabanca bodıır. Size teslim edivorum» dedi «Bir narra icmiş, npspl<nmi« ve bu vfflıden ale? etmişti.» Tabancavı kokladım tazs banıt kokuyordu Yeni atildıjh bellıvdı. Kendisini arabama alarak Taksim Merkezine gıttik Onu otomobılimde bırakıu merkeze val nız (tirdim Sılâh sesVrtni pohsler de duvmuîlardı. Sılâb atanın nerede oldufunu sordum. «Any« rm Heniiz Itnlamadik» cevabmı verdiler. Brmun Ü7erine «ajağiya Inin otoraobilimdeki ş»h« getirin» dedim. Silâhı Merkez memuruna uzahp • \tan dfl badur» dnince saşırdılar Devam ettim: «Bn vatatidaj •Ikol tejrirf H* atef etigint sövledl ve poiîvin âdil tnrnmnna Inanarak hana teslim oldu. Hakkinda hio bir maamele ^apmavınız. Sllâh tanma vesika^ı yoksa tadece tabancasim almız.» Sahte paralar TIFFANY JONES ürkiye Uiuslararası Polis Te|kilâtına 'Enterpolt katılmamıs tı. Bu yüzden uluslararası suç luların yakalanması ve iadesi konusu svdınlıfa kavu^mamıştı Mı. sırm tngilizler tarsfmdan i^gali sırasmda îskenderive tnpliz Polıs Müdürlüğünden aldığımıt bir telgraf bu yüzden bizi bir hayli ugraştırdı. Telgrafta îtalyan uvruklu bir »ahsm kimligi ve esksli belirtile rek bu sahsın « .. s;emisi ile Istanhnla hareket ettifi ve «şralan »raşında «ahte paralar bulonduğa, krndisfnin azilı bir kalpazan «Ido bildiriliyordu. Vapur îstanbula geldiği zamsn î'alyanm eşyalanaa el koyduk. Esyalarının ara«ı hakikaten yığınla liret fîtalvan parası> doluvdn. Ancak bunlann sahte olup olmadısı belli deeildi Paralann ttalyan parası ohışunu gozdnüne ala rak Banko di Roma'dan bir uzman istedik Yapılan inceleme sonunda sah»e olduklan hakkmda rapor venldi. Uluslararası bir mesele kartısmdavdık. Paralar sahtf idi ama Turkiyede piyasava sürülmemiş, dola^sivle stıç islenmemi'ti Sonunda ttalyan Büyukelçıliği il« temas kurduk. olayı anlsttık. Kal. pazanm kendüerine teslim edilme sini Istediler. Kalnazan. Biiyükelcilik tarafmdan ttalyaya gönderildi ve bfe de büyfik bir yükten kurtulduk. T 62 Kacakcılık E mniyet Müdürlüğünde bulunduğum yıllarda kaçakçılık bu kadar genis de|îldi. Yurt dısından getirilen baslıca maddeler sişara kâ&ıdı ve iskambildi. Tekel Genel Müdürluğü (Inhisarlar Umum Müdurlüğü'» Gümrük T e ş . kiiâtının biıtün çabasına rağmen kaçakçılığı önlevemedi^ini belirte rek vardım istiyordu. 'Emniyet Mü dürlütünde kaçakçılık guberf yok tu. Bu da polisin genel görpvleri arasına giriyordu Yapılan ilk sorustunnada kaçak mallann Yunanistan. Surive. Mısır ve 12 Ada*. dan, deniz yo!u Ue getirüdiği tesbit edildi Limanda normal yollardan sehre sokulmasma imkan olmadığına gö»e, bugün zaman za man gazetelerde okuduf'imuz gibi Bakırköy açıklarında su geçirmez çuvallar fartık naylon torba kullanıyorlar) içinde denire atılı vor ve motörlerle toplanarak «»hüe çıkanhvordu Yesilkoy . Ba kırköy sahiüerinde aldığımız tedbirler, kaçakçılara denize açılma ftrsatı vermiynrdu. Kısa bir giir» sonra bu isin Vârlı olmadığmı görerek vazgeçtiler. YARIN: Turizm ve Tunanistan'uı kötü propaçandast Bu I» de başan ile sona ermif layılırdı artık.. Çevik bir hareketle atladı. direksiyona geçti, arkadaşları da yanına oturdular... Araba üç canlı ve bir ölü Ue ha reket etti. « En kritik bir anda şu kadmla' erkeğın apartımana girdiğini görunce dizlerinin titremeğe başladığını hissettim... Hay Allah kahret=m ..• diye hoınurdanıp durujordu Valoti Clavet onun lâfım kesti: « Ya biz?... Sen bır de bizim halimızi tasav\ur et... Akıllanna esıp de asansdr yerine merdiveni tercih etselerdi mahvolmuştuk. Daha doğrusu onlar mahvolmustu...» Jabeke bu konuda daha kötümserdi: « Süphesiz onlar mahvolacakh ama. bu arada gürültüyü duyanlar derhal polise haber verecek, böylece bizım de sonumua gelecekti Halimize sukredelim... Hafif atlattık belâyı . » « Amma da yaptm .. tşimizi gürültü çjkarmaksızm da brtirebilirdik pekâlâ . tkisi de sarhoştu zaten Çenelerine okkalı birer yumnık . Sonra da iki yerine üç ceset . Vay babam vav...» • Büftın çece mezar kazmak zorunda kaiacaktık . Oysa ben kaba isleHen hiç hoşlanmam.. » Bunu Clavet söylemi^ti Cümlenin sonunu Jabeke getirdi: • Mezar kazmasına kazarım ama, bir kadına önce jijmruk at mak, sonra da gtrtlağını sıkarak öldürmek benim prensıplerimin çok dışında bır şey. tmkânı yok yapamazdım bu işi.. Haydi herif ne ise Fakat kadm netıce itibariyle kadmdır... Kendıni sa vrınmaktan âcİ7 bir mah'uk... Clavet aynı fikirde deği'dı: « Prensıp sahibı olmak aslında guzel bîr şey tabıî .. Ya ba«ka çıkar vol bulamasavdık ne yapacaktık?... Geberecektik sÜDhes'7 Mâlum ya . ÖlmeTiek için öldüreceksın . Ama mevcut sartlsra kıyasla ettiğimiz lâfların tümü de bos Tartı^mağa değmez artık Geldi ve geçti . Gevezeliği bırakalım da kendi meselelerimize baValım .. Sımdi merak ettiğim bır nokta var beyler .. Cukuru ne ile kazacağız?.. > < Bu noktayı ben çoktan dü ffindüm . » diye Vsloti cevap ver ENEON1S1 Türkçesi : Şehbal AYGEN di. <Bu 13 tçin gerekll araçlan bl Her türlü tehlıkeden u » k §azım evden tedarık edebıliriz...> yılabılırdj artık .. Bır çeşıt <iokunulmaîlılj arhms Durtınmu? « Kazma ve kürek...» gıbudı « İki kürek ve bir kazma .. Arabanın tcapısı aratanmış, Bizim oahçıvanın malzema kulü. Clavet vanına oturmustu Vabesmde görmüştüm .» lotı de isazma ve kurekJen baKısa bır sure sonra «Cadılgaıa verlestırtyordu lac», Valotı'nın. N'euıUv'deki «Araçları temm etnk . vıllâsı onunde duruyordu. lsımızı süratle bıtirebılirız . » Vıtesı boşa aiıp el frenınl diye mırldandı Clavet. çelttı arabadan atladı Ciavet' ye de kendısiru takıp etmesınl Valotj bıraz sonra dırettstyo sovledı: nun ba>ına ?eçmıs «Cadıltic» a yol vermısti bile. «Aman gurültü vapmamaya çalışalım Kanmm vatak Yol bovunca eavet az konusodası malzeme kulubeslnln butular Tatsız ve bareketlı bır lundugu tarafa ısabet edıyor... gun eeçırmıslerdı l'azla olarak Uvlrusu da çok oa£ıftır... Çıt burunlarırun dsbınae de nena» çıksa uvanır... Bizım buralaıda sogumamı« b:r r*eset vardı Bu dolaştıgımızm farkına varırsa çartlar cerçeve"=ınde »evezFlılt sebebını soracaktır ovsa fimetmek ıhtıvacını Dek du\rnudı oturup ona havatımızı anlat S'orıardı kendılertnrie manın hıC sırası deâil.» Anavolun belırlı bır nnkıaS'nda Valot! vön deSıçtTm:s, «Hem de havaMmızın acıicıkıncı dereopdekj rollardan oilı bır holumu » nne saDmıştı Jabeke arabada tek Da«'na kalmıstı. Tek basına da savılUenn u\kuva dalmıs durummazdı aslında Paolı'ron cesedata oır tatam knvierden geçtıdı \le burun buruna tdı Bir an ier. Motot sesıne incak oirkaç için vı ne vıcdan âzab) duvar kopek uyani'vor naviavaraktan gıbı oldu. Fakat bu cest* çevarabavı bır süre ızledıkten sonlerı çabucaS yenmeğe muvafra karanlıkta ka%bolup gıdıyorfak olacalc lcadar lcuvvetli bır laröt karaktere sahıptı. Pısmarı)ılc Gokyuzıınöe Kocaman b'r av duvmuyor değıldı . Fakat avnı vardı Mehtabın c:2 ışıkları njspette guh bır s&vmce ssaoılbu'un ce"revı ranriuz a:bi aymaktan da kendını alamıvordu. Çunkü Paolı'nm ölümü. «cendjBiıtün gun devam eden t»ersı ıçın bır nevj Barantt nttPHfl bat bn navad«n sonra or'all* taçıyordu. SuçluJuk dururrunetn bırderbııe dunılmaşı ÖUdan tamamıvle sıvrılmıs \sen lutlann daSıliD Kartrolma'" 11Ç dısı hakfeinda kı arkada«ınjn kafadar ıcın sercektı»n ev?e h ır duyabılecegî tıer türlu suplie SS'dı Bundar favdalanarsK ışıhtma'ı de kesınlıkle orradan lennı bır an onc# bıtırme ;mkalkmıştı. 7AT» ıkısı de kafa kânırıı piri lannı vanlıs bir vftnde çalıştı «Daba çok rnorlar. Saatılı çok uzakiarda, dlve Clavet sordu kpndı çevrelerının dısmda an «Hayır Geldlk savı'.ır .. 5orlardı Onlar» bu vöne nızzat Dip tarafta e«rdtıŞıır> <u «aralJabeke ıtmıs. rolunu de ouyük tı var va... Orman orası <ş'e blr b«?an Ue oyoarnıstı. Malikineye ait bır orrrmn» «Arfcaaı »ar>