26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
»AYFA DÖRT. :CUMHURÎTE1= dır. Hemen belirtelim Id, tannv lal devrımi gerçekleştirebilecek bir toprak reformunu uygulayıp, tarımsal. bozuk yapıyı ve ışleyışi değiştirip düzeltmeden, tanm kesım olarak toptan modemleşemez. vericffifi arttmlamaz, kaltanmanın dayanaklanndan bir) olamaz. Bu konu üzerinde ilerde daha etraflı duracağız. Ekılen topraklar gibi tanmeal girdilerin kullanılmasmda da. optimum yarar aranmahdır. (Tani günümüz koşulları içinde sağlanabilecek en yüksek yarar). Ekonomik optimum ise, özel koşullar ister. Örneğin, tanmda gübreden en büyük yaran edinebitmek için, bir çok kosula ihtiyaç vardır. Bitkilerin, büyümelert, gehsmeleri için, gübreye ihtiyaçlan vsr (besleyici, yasatıcı, özlere). Bununla beraber bitkilerin. yaşaması ve büyümesi, sadece gübreye değil, aşağıda andığımız diğer unsurlara da İhtiyaç gbsterir: 1) Havarun ve toprağın belli bır sıcaklığına, 2) Isık ve özellikle. aydmlığın değişik süresine, 3) toprağın yapısı ve derinliği, 4) Toprağın rütubet derecesi. 5) Toprağın havalanması, 6) Toprağın, düs. eğitnlt, taşlı, tassız oluşu, 7) Topragm reaksiyonu (asit, alkalin yönünden), 8) Tuzluluk derecesi, 9) melerin her yönden önemini ortaya koymaktadır. Bu köylerde, işaret edilen sonuçlara göre, toplam çiftçi aılelennın °o32'sınm hiç toprağı yoktur. Tanm işçısi ortakçı ve kiracı durumundadır. Ve de toprafcsız çiftçi aılelerin oranı, aşağıdaki ıllere göre yakıcı bir yapı yansıtmaktadır. Nihayet, topraksız çiftçi ailelerinın, ürfa şehri ıtıbari ile oranı •'«53'e varmakta, Dıyarbakır'da: »»46.8'e, 0 Siirt'te: ».'.42'ye, Mardm'de: /o40,8, Erzincan'da: «'o38.2 Çankın'da: "035,6'ya çıkmaktadır. Adı geçen bu 43 şehrır kırlarında vasayan çiftçi aılelerin, bu ölçülere varan topraksızlığmın nedeni nedir' Adı geçen 22 bini askın köyden, bır tek kışıve, bir tek aileye (veya «Derebevlifi» artığı söylevişle). bir tek sulâleye bağlı olan, aıt olan, köylerın sayısı «701» tanedjr (Bu gene! plândaki dağılış). Bu ozel mülkiyete tabi 701 koyün, 596'sı: ürfa. Oıyarbakır, Snrt. Mardın, Gazıantep. Hatay, Erzurum, Tunrel) gıbı öeili İki bolgede toplanmıştır Anılan bu şehırlenn ıçerdiklen 5424 toplam koye. bu özel kısılenn mülkiyetindeki 59fi köyü oranlarsak, özel kısılere aıt olan kö? oranının :14 Temmuz 1971 bulduğu, eğer 43 ilin kap. sadıklan koy toplamma gore o» ranlarsak •olO'u bıraz aştığı görülmektedır. Kışılenn, fezel mülkiyetinın. köyleri kapsavacak olçulere vardığı yerlerde gerıya ka'.an çiftçi ailelerinın payına, çok az sev kalacağı açıktır. Hels bu 701 köyde yaşavan kbylü ailelerıne. feodal ilişkılerin oiuşturup ördüğü tek şey, açık seçık. tutsaklıktır. EMLEKETİMtZ DE tanmsal üretim in, kullanüan modern girdilerin gerisinde kalmasının nedeni, önce bu girdilerin bir diğeriyJe olan organik ilişkilerinin kurulama • mış olması; ikincisi anılan bu girdileri etkili kılacak ortamın yete rince hanrlanamaımş olması, olabilir. Bu nok tanın önemini belirt raek üzere, biraz ötede •gübre», örneğinden bir kaç kesit vermeğe ça • Iışacağız. M TARIMSAL DEVRIM Temel Yanlış Benzer şeyler, dığer girdiler için de sös konusudur. Verim va üretimi sürekli arttırabılmek, toprak, bitki ve degişik girdiler arasındaki uyumu ve işleyışi sağlayacak toplu tedbirler gerektirir. Or. Beşir HAMITOGULLARI YARIN: En vazgeçilmez ihtiyaçlar (65) (66) D. Avcıoğlu, a.g.e., Sh: 309 D.P.T., Koy ve Koylü Sorunları, a.gA. Sh: 27 (67) Prof. Dr. H Cıllov Turkıyo Ekonomısı, a.g.e., Sh: 187. (68) W A. I^eivıs, La Theone de la Croıssance Economıque, Pans. Payot. 1963. Sh: 138139. (69) 11 Hazıran 1945 tarlhli re 4738 sayılı. «Çıftçıyi ToprLklandırrna Kanunu, (35 ı:da mulkıyet durumunun saptan ması hk.). Bizde modern girdiler konusunda iki temel yanlış kendini göstermektedir. tlki, her ne pahasına olursa olsun «girdi», kullanmak. Oysa verim artışımn. gırdi kullanımının gerisinde kal. dığı yerlerde (son yıllarda bizdeki gibi\ bu girdilerm maliyeti, yukselmekte çok pahahlaşmakta demektir. Girdi kullanmada prensip, burada kullanılan girdilerın maliyeti verim artışının, altmda kaldıklan sürece, ancak ekonomik: olarak öğütîenmeye değerler. Doğal olarak bir de sosyal maliyetleri de vardır ve yıne burada, ekonomik yönden bir maliyet yüksekliği sosyal yönden beklenen gelişm«yi sağhyamadığının ölçüsü kabul «dilebilir. îkinci yanlış, baska gerekli hiç bır değişiklik yapmadan. veya gosteri sınırlanndaki, vüzeysel bir iki, küçük değisiklikle yetinip, doğaya bağlı. büyük bir kısmında, feodal. y a n feodal, kapıtalist öncesi ilişkilerin başat oldugu geri bir tanmsal sektöru. bir iki «girdi», kullanmak süreti ile. «modern bir tanmsal kesira» haline getirmek iddiaları b TARIMSAL İŞLETMELERİN YAPISI VE Bitkilerin hastalığı. böcekler, VERİM parazitler ve zararlı otlar, 10) Susel basması v.b. teblikesi. AHA önceleri belirttiğimi» Anılabilecek unsurlann az bir gıbı, Turkiye'de toprak dağıkasmını oluşturan yukandakl lımı ve kullanımındakl eşıtunsurlar üzerinde, kişinin etkisi sizlik, etkısizlik, gerilik, verim degişiktir. Ne olursa olsun, topve üretım yükselmelerini engelrağın yapısına göre. bitkinin cinleyen unsurlann çoğunu oluştursine göre değişmek lizere beslemaktadır. yici maddelerin az veya bulunGerçekten, tanmsal kesimin, madıgı toprakta, gübreden yararlanılabilir. Fakat gübre her şey ekonomik olmayan işleyişini odeğildir ve toprağm muhtaç olduluşturan nedenlerin basında, tağu unsurlardan sadece tekmı, nmsal yapıya eğemen olan asın karşılayabılir. var olmayan dığer küçük (minifundla) işlettnelerle, gerekli unsurlan, varlığı ile ta geniş topraklan lçeren «bfiyük mamen dolduramaz. Bundan ötümülk», (latifundia). kutuplannrü, gübreden yararlanma, kullada giderek voğunlasma egiliml nılması gereken diğer unsurlara gösteren işletme bıçımidir. Şimdi ve eylemlere sıkıca baflıdır. Ve memleketimizın, sosyoekonomik de gübre kullanma sistemi. en büyük verimi alabilmek için. uy ortamında. böyiesi bir iştetme yapısmın, üretim ve venm artıgulanan diğer kültür konbrnezonşını engelleyen taraflanndan bir lannı sağlamak aırtacı ile aynı anda harekete geçmelidir. kısmıru belirrmeğe çalışalım: D konu veresim: AYHAN BAŞOĞLU f GÜNAİIKAR KRALIÇE doğrultBsunda, genr dusmekte, tanmsal üretimi geîiştiremeyen ve pazar ıçın üretemeİSLETMELER yen bu tür isletmeler, «sermaye birikirni sağlamak bır yana, ken. di kendilerine bile, yetemez hale EMLEKETtMlZDE tanmsal gelmektedırler. Bütün bu noktaişletmelerln, büyük bir kısc lar, daha şimdiden çiftçi ailelemı, ( o70e yakını), ekonomik rinın büyük bir kısmımn, yokolmayan verimli işlemeyen, «ciisulluğunun nedenlennden bır ce», dağmık birimler halındedir. O kısmını aydınlatmağa yetebılmek Ve toplam çiftçi ailelerinın o8ö.5 ınin, işletm* boyutlan, 100 dö tedir. Tahıl alanından bir küçük örnek vermekle yetinelim; nümden daha azdır. Üstelik bu ... Uzun yıllar boyunca Türkiye* «minifundia»lann, toplu halden de buğday verimi hektar başma çok, bölünmüş, dağmık olmaları, 800 kilodan ibaret fcalmıştır. Böy sorunu daha da ağırlaştırmaktalece en çok buğday üretilen, ördır. Dsha önce beürttiğimiz gibi, neğin, Orta Anadolu'da bile, 56 bu küçük işletmelerin ancak kişilik ve ortalama 30 dönümlük *c9.8'i tek parçs hallndedir. Getoprağa sahip bir ailenin, üretee riye kalan b90 oranındaki lsletbileceği buğday miktan, kişi bamelerde, toprak 2 ile 10 parçaya şma 500 kiloyu aşmamaktadır ki, varan »ayılarda parçalanmıs, 10 bundan tohumluk ve hayvan yeve daha fazla parçadan oluşan mi olarak, yaklaşık 100 kilo ayr isletmelerin oranı 'o24.8 j bulnlırsa, yılda kişi başma 400 kilo maktadır. (îşlemede güçlük, zakadar çok yetersiz bir kısım kaman kaybı, modern girdi kullalır. Bunun 300 kiloluk bir tasmınımı gibi güçlükler yaratmakt»nı. kisisel ihtiyaçlann karşılandır). masına ayınrsak, geriye kalan 100 kiloluk buğdaym, ne geriye «Bnnlar arasınd* pamuk, sebM kalan nüfusu beslemeğe, ne de ve mcTTi gibi nisbeten yüksek ihracata yetmeyeceği ortadarrlir uftayan nfak isletmeler dır (67). bulanmakla beraber, cBce işletmelerin çofu, ilkel metodlarla, KİRALAYANLAR kendi için üretim yapaa ve pazarla pek «z iigili birinler. ESDt kendine bile yermeyen dir»(65). Devlet Planlama Tesbu cüce İsletmeler, topraklakilâtına göre (66), toplam işlet> rım, tüçleri yettiği ölçüde, meler içinde. giderek kücülmekya kendilerl işletlyorlar, yetmete olan bu isletmelerin artan sadıği hallerde, büyük bir ihtımaU le ve yerine göre ya topraksus köylülere veya tanmda makina kullanan ve ışletmesini «optimum boyutlara» çıkarmak isteyen, kapitalist biçimde tanm yapan, büyük işletmelere veya, kendini için üretimden, pazar içm üretime geçen orta boydakl işletmelere kiralamaktadırlar. («Tanm 1963 sayımlan», bu tarzda topraklann) kıraya verenlerın sayısım 104.000 olarak gösterıyor.) Bu topraklann kiralanabılen kısmı. kiracımn kısa süreli yararlan ve eğilımlerı doğrultusında. toprağı güçlendirecek yatınmlardan yoksun kalıp. vok. sullaşacak ve uzun surede verimi düşebılecektır. Yok şayet kendısi kullanıyorsa, verimi ve üretimi arttırgbilınek iç:n, bu cüca. isletme!eriq, Jınirlı tonca^Jannı " aa KÜÇÜK varabılen bilir. önemi gözden kaça» ENVANTERLER M K ÖT tŞLERl Bakanlıgı'nın son yıüarda yaptığı «Köy Envanterlen» ıncelemelerıne göre 43 ılin 22XM7 köyunü içeren. tesbitleri, özellikle Doğu ve Güney doğu bölgelennde. büyük tşlet Tahsin BERKAND 49 Sevgili Haluk, senden ellerimizi, kalhlerimizi, bütüı varlığımızı birleştirmemiz için her Ifiin bir teklif bekliyorum. Neden bunu ceciktiriyorsun? Ne zaman bizi ebediyen birbirimize bağlayaoak olan altın halkalan parmağımıza takacagız? Ne zaman? Ne zaman? Ne bekli • yorsun? Neyi bekliyorsun? Yoksa... Hayır, böyle bir ihtimali düşünmek bile istemiyorum. Bunlar, aşk nedir bilmiyen yaşlı kadınların vehimkri, vesveseleri, kuruntulan. Onlar senin bana söylediğin sözleri işitseler, senin bana bakan gözbebeklerindeki sıcaklığı ve ateşi görseler mutlak sana inanacaklar. **# Anceli'nın bu hafta sonunda Roma'va grîtmesi kararlaştt. Bu sabab hana Bakırköy'e telefon etti. Biraz kinayeli bir sesle Yenimahalleye ne zaman döneceğimi sordu. Onu son gimJerde ihmal ettiğim için kendimden utandun. Telâsla ve hiç düşünmeden: Oğleden evvel geleceğim ve srı eidinceye kadar yanınızdan ayrılmıyacaeım.. dedim. Rabat bir nefes aldığını ve çok sevindiğinl anladım. Garip sey, bu karanmı halama söylediğim n m a n onun da sevindiğini gördüm. Halbuki Tanmda ne kadar uzun kalırsam o kadar memnun olurdu o. Ben mi değiştim. onlar mı? Fakat, bu kararıma fena halde öfkelenen biri vardı: Haluk. Ellerimi tutmus, birakmı • yor: valvanyor, ille de akşam vine Bakırköy'e dör.menıi istivordu. Ancak. bir hafta sonra Yenimahalle'deki evin kapanacağmı, Roma'va gidene kadar onlarla kalacağımı söyliyerek onu ran ertîm. Evet. onn razı ettim ama, ondan uzakta gegünleri düşüniiyonmı da şimdiden ru • hufna derin bir ka«net çöküvor. Saatler uzadıkça uzayacak. dakikalar geçmiyecek. Ayrılmadan evvel 4ncelâ ellerimi tuttu, beni kendisine doğru çekti ve gözyaşlannın boğduğu sesiyle bana su sözleri sövledi: Kızım, buradan üzfün avnlıyorum. Alberto ısrarla beni çağirmamış olsaydı gitmiyecektim. Senin için üzülüyorum Lili. Hayatı nın çok tiiç bir dnnemecinde olduğun halde hislerini bana açıklamak istemiyorsun, benden kaçıyorsun. Benim seni anlamadıçımı, benim yardımıma ihthucın olmadığını sanıyorsun. Yanılıyorsun yavrum. Ben de »aktivle gençtim, ber de ııtırap çekmiş, sevmiş, büyük kararlar almak zorunda kalmıstım ve irade kuvvetimle o siiçlükleri yenmevi başsmııştıra. Fakat yanlış volda yürüdüğümü vakit geçmeden a.nlamıştim. Biliyorsun >a Lili, çocuktanberi senin bakışından, hattâ nefes alısından bötön duyguUnnı kesfeder ve hiçMr cnnan yanılmazdım. İste simdi de seni çok iyi anladısım için, nereye gitmekte olduğunu gördtiğüm için sar.» şunları »övlemck istiyorum. Seni uyarmazsam vicdan azabından ölüriinj. Sana: Dur, kızım, ilerlerae! diyorum. Bu yo« lun sonunda tehlikeli virâjlar var. Bu hızla gidersen önüne çıkacak uçunımlan farkedemezsin! Dikkat et Seli. sen saflam karakterH bir kızsın. Bundan evvel bir çok güçKikleri yendin. Aşkın gözü kördür ama, sen gözlerini aç. etrafına soğukkanla ve hislerme mağlup olmadan bak, etraftakilert (terçek hü\iyetlerivle Rörmcğe çalıs. Tatlı sözlere, aldatıcı bakışlara, salne tanrlar* kanma! Seni Allaha emanet ederek jidiyorum yav> rıım. Sana (rüvenim sarsılmamıstır. l'nutms ki seni sevenlerin en bfiyük dileği seni mes'ut görmektir. Biz bnnıı Htiyor ve bunu diliyoruz. Ar.celâ beni nperkeo. jtözlerinden akan vasiır va'ıaklarımı tslatti. Ben ağlamadım, ağlayamadım. Şaşkın ve betbahttun. Boğazım, bütün damarlarım tıkanmistı. *** Düsnnmek istemiyorum. etrafıma bakmak istemiyorum, kimse ile konuşmak istemiyorum, mektup vazmak, gelen yazılara cevap vermek istemiyorum. Yolculuk günlerinin vaklaşmakta olduğunu hildiRİm için kendimj seveiye, saadete kaptırclım (pdivorum. Mes'udum.. seviynrum. Fakat, fakat Halfık niçin hâlâ büyük karannı vermiyor? Neyi bekliyor? Halam dükkânını sattığı halde. bütün parasını ona teslim ettiği halde neden tnuaye: ;ıJ nehanesini açmıyor? S "• • !• » " •• .. Geçen gün bunun Güldü. sebebinl ona sordtnn. K Oysa dah« önoeâenT saplamağa çalıştığımız gibi, modern girdileri hem de etkin bir tarzda kullanabilme gereği koylünün genış anlamdakı voksulluğunda gerçekleşememektedir büyük ölçüde. Gerçekleşebıldığı nadir durumlarda, bu kez diğer örgütleme yetersizlığine eklenen, aracı tefeci sömUrüsü. toprağa bağlı olan bu insanlardan. fazla üretme verrmi artırma «aşk» ve özendirme dürtülerını, fiyat istikrarsızlığı, piyasa, pazarlama b o zukluğu, sonucunda alıp götürmektedır. Böylece belll kosullarda (68), buyük ışletmelere oranla, modern girdiler kullanılıp, dennlığıne tanm yapılabildıgi hallerde, bazı bitki Urünleri üretiminde daha fazla «avantajlı» olabilen küçük işletmeler, memleketimizin koşullannda, avantajlı olmayan yan ları üretime efemen olmaıcta, onu damgalayarak, verimi azaltmaitadır. Bütün bunlar sen gittikten sonra olacak •evgilim, dedi. Sentnle geçireceğim saatlcri değil dakikaları bile başkalarına vermek istemiyorum. Birkaç ay sonra burava döndügün zaman beni çalısan bir doktor olarak röreceksin. İşte o zaman havatımız degisecek. v Ona inanıyoram fakat huznrsuzum. Halamın yüzündeki hüzün. Ancelâ'nın mektuplan, Suna'nın kinaveli satırlan rahatımı kaçınyor. Bu sabah Docan'ı hatırladım. Onun snn mektubuna da cevap vermedİRİmt düşündüm ve kendimden utandım. Bir aydan fazladır ondan da bir haber (telmediğini, ancak şimdi hesaplıvabildim. Her RÜn, her şeyden uzaklasmış gibiyim. Nereye gidiyorum? Kovadis Günscli? ^ (Arkaaı var) DlŞt BOND 19 «Ya birtakım aksilikler oluı da gemı batarsa?. O zaman ne olacak?^ Paoli, okkalı bir kahkaha Bttı: «Senden de hiçbir şey gızlemeğe imkân yok be evlât. Hak hsın.. Ben de son zamarüarda bundan korkmağa başladıra zaten.. Gemi batmadan önce kirışi kırmak isteyisimin sebeplerinden biri de bu.. Rüzgârda ters taraftan esiyormuş gibi bir hal belirdi..» «Nereden ve nasü sezinliyorsun bunu?.^ «Böyle bir his var içünde..» «Ya sonra?..> «Valoti ile Clavet arasındaki gerginliği, bitmez tükenmez çekişmeleri farketmemis olamazsın..> «Bunu biliyoruz.. Bırbirlerine tahammül edemiyorlar.. Ama böyle bir durumu fâcia şeklınde yorumlamak işi büyütmek demek bence..« «Simdilık fâcia olmayabilir. Fakat günün birinde olacak..> «Tam üstüne bastın. Görevinden aynlmaz. meydanı da boş bırakmazsan önlersin.. Senin için nedir alt tarafı.. Çocuk oyunca CİMYET Türkçesl: ŞehbaJ AYGEN bugüne kadar nasıl geldıysem, bundan sonrasım da yine kazasız belâsız, fakat maceralardan uzak bir şekilde geçirmek Istiyorura. Paralarımı âfiyetle yı« yerek, geceleri de deliksi* bü" uyku çekerek.. Korkulu rüyalara paydos. Avucumun tçindeki dünya nimetlerini daha fazla tepersem yazık olur.j «Haklısın galıba... demek zo runda kaldı Jabeke. «Sayet aynı tempoda devara edersem garip bir duruma düşeceeime süphe yok. Tıpkı bir mil yonerin üç otuz para daha kazanmak amacı ile kalkıp bir ben zin istasvonunu soymaga heveslepmesı eibi bir durum..» Bu konuda söylenecek baska lâf kalmamıştı artık.. tkisı de sustular Jabeke, Saint Michel Bulvarını süratle seçti. Montpar nasse'a cıkmak Ü7ere sasa saptı: «tlerki caddenin tam kösesinde inmek istiyomm..» diye Panli mırıldandı Arkasından da sorduT «Sen Brüksel'e ne vakit gi» diyorsun?.> «Güniinü ve saatinl kesinlikle ben de bilmiyorum. Telefon edecekler. Ama en geç yarın aksam yola eikmam gerekecek yanıvorum. Babam vakrîvle bir Beloika sirketine ortak olmus Hisse senetlerini sattp döneceğim.» «t=in bu tarafı yalnız seni ilc'ılendirir. Sonin bakımından beni Msilendiren tek nokta simdilik vüzhin dolardan ibaret..» Jsbeke bir elivle almna vurmushı: «Hav Allah.. Bunu tamamiy. \p unutmusum.. tyi fci hatırlattın..> •TTnutkanlıSm hîç sırası değil evlât..» «Meraka 3e|mez.. Paralaı hazir.. HPTTI vola çıkmazdan ön bb BÜYÜK İŞLETMELER (LATİFUNDİA'LAR) I N! TİFFANY JONES OMU BUMU StlA/IEM /İMA <3ÖUOEBECS& l'Ul* ı'./MŞALLAU GARTH EMLEKETtMİZDE. tarrmsal kesimdeki büvük isletmelerin senellikle. toplam işletmeler içmde: savılan az. lçerdikleri topraksal alan oransal olarak çok. yarattığı etkiler, sosyoekonomık alanda büyük ve çokluklan İçinde, tanmsal verime ve üretime katkısı. beklenebilecek seviyelerin gerisindedir Bunun nedenlerine »eçmeden, büyük işletmelere bir hızlı göz atalım. Gerçekten, 1963 Tanm Sayımı, sonuçlanna göre: 1000 dekann (dönüm) üzerinde 4323 sayıda isletme vardır. Sayıca az. Ama, genel ışletme sayısının »014'ü gibi, sınırlı sayıdakl bu isletmeler, 2 milyonu askın hetctan. yani toplam toprakîarm u'nl0.rini (21 milyon dönümden fazlal, içermektedirler. Hele 500 dönümün üzerindfkı Işletmeler bakımıadan durumu incelersek. büyük işletme sayısının: 15.915'e ve işlenen toplam topraklann İse, e 'ol6'sma varıldığı »örülür. 5000 dönümden daha büvıik «latîtandiaiar» ise. 491 adet olut). 5 milvorı dönümü kapsamaktadırlar. Görüldügü ?ibı. savılan küçük ama, alanlan. adları ribi büvüktür. Gerive dojru bır karsılastırma yapacak olursak (69). 1945' lerde 35. 11de raoılan bır tncele. meye eöre, 5O050OO dönüm arası S764 sayıda, 17 milyon 200 bin dönüm. 5000 dönümden fazla olanlar Ise, 418 sayıda isletmenin 6 milyon 400 bin dönümü kapsadıklan ve toplam topraklann "il4'Untt, oluşturduğu göriîlmektedir. Geçen zaman içinde. gerek i?let> me savısı, eerekse kapsadıklan alan bakımmdan. büyîlmeler olduğu görülmektPdir. Turt yüzeyindeki bu genel dağılımla vetintrsek. büvük tşlet. melerin teellîklA rrfilge^el «eviyedekı, Dazen baslun boyutlara gı... «Sandığın çibi değil.. Aramızdaki ortakhğı ayakta rutmak pahasına kendimı kurban edemem.. Hem bövle bir şeyl kesinlikle ba^aracağımdan da emin degilim.. Su iki budala günün birinde kapışacak. kanlı bıçaklı olacaklar.. Kavga sırasında midemin ortalık yerine serseri bir kurşun vemek niyetinde degilim. KaHes herifin biri olmadıeırm simdive kadar anlamıssan anlamışsındır.. Fakat bundan sonrası için rahata. huzııra muhtacım. Hakedilmis bir ihtivaç bu. Dü$fin bir kere.. Yıllar vılı Paris ffibi emnivet tp«kilâtı < o derece =n kuvvetli bir sehri haraca fces, buna rasmen plini kolunıı «allavaraV dola' CP^Teden itibar gör. Zam8Pimi7da hu tip adamlara. yani benim eihilere rastlamak cok eiiolesti. Bnvîe olduŞiı halde ben hâlâ hayattayım.. Polisteki sâbıkalılar ve şüpheliler liyiesinde ismime de rastlayamazsmGirirtitim korkunç maceraiann tümünü karaîiz b»Iâsız atlatıp ce nasıl olsa aklıma EPİirdi. Sen evde mısin bu aksam?.» «Evet.. Onbire doğru.* «Bir mıktar frank % a elim*r de.. Dolara tahvil edeceğim. Hazır olur olmaz telefon eder sonra uğrarım..» «Jaguar» kaldırımın kenannd» durmustu. Paoli. elini Jabeke'» den yana uzattı: «SövlediSim «eylerin tümünü seni sevdiğim ve sana çüvçndigim için sövledim. Aramızda kalsın.. Ötekilerin duymasına hiç lürum vok.» «Kevfine bakabillrsin.. "Mar silva Diimeni" tam bir bas?n ile sona ermeden önce ortaklanmır senin istırahate cekileceğin konusunda tefc kelime bile duymayacaklardır. tsin selâmeti bakımından bunun böyle olması gerekiyor..» «Anlayıslı çocuksundur. Hay di ho«ça kal..» Paoli, arabadan inmiş. kapıyı da kapamıstı» Aynı anda «Jaguar» âdeta şahlantrcasuıa yerinden fırladı, trafiğe karıştl, go?den kayboldu. Jabeke, Ls Muerte civannda lüks bir apartmanda oturuyordu Yapının dikkate değer özelliklerinden biri de daire sahipleri ve kiractlsr için bodrum katmdaki garaidı. Jabeke araba'îinı bu çaraia sokup kendisi için aynlan köseve yerlestırcTı. Sonra dip t a . raftaki a«ansöre binerek sekizinci kata çıktı Asansör, tara kendi dairesinin Bnünde durdu. Girer eirmez eeketınl bİT k ö . «eve atiD fcravatım gevşetti Sa. lona yöneldı, radyopikaba bır deste plak ovdu. dügmevi ç e virdi... Yumuşacık koltuklardat birine eömülerek bavıldığı Afrika . Küba karmasi hızlı m ü . zik Darealarndan birini dinle. meje koyulrfu. {Arkatn
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle