Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA İKİ: :CUMHURÎYET: :17 Mayıs 1971 Bir varmış, bir yoknuışl görnnüyordu ki, gerçek bir bilgindi. Hitler'in Almanya'da iktidara gelısi üzerine Almanya' dan dünyaya yayılan ve en değerlilerinden niceleri, Türkiye'yi vatan sayıp bnrada ka. lan, bnrada çalışmak isteyen büginlerden bi. riydi. Bunların içinde, dünyaca tanınmış şöhretler vardı. Bir kısmı üniversite ve yüksek okullarımızda, bir kısım ünlii doktorlar da hastanelerimizde vazife almışlardı. Koııser. vatuvarımızda hizmet alan ve bugün Tiirki. ye'de, diğer alanlarla kıyaslanamıvacak bir müzik tiyatro gelenefi \e üstünlügü yara. tanlan da bn arada saymalıyız. Kısacası Almanya'dan kaçan bilginler ve nzmanlar, bir aralık o üünkü Türkhe'de, A . tatürk'ün özlediçi gibi «Batı sevijesinde uvgar bir Türki\ e'nin» özlem ve ümidini giiçlendirmişti. Öyle sanmıstık ki, mescla tstan. bnl Üniversitesi, bu diinya söhretlerinin elin. de kısa zamanda, dünyanın gözlerini üzerine çekecekti. Gerçek anlamda çajdas fikir \e meslek bilgisi, hizim hâiâ kendini bulama>an, ya barem kavgaları, ya issizlikler ve verimsizliklerle kendi kendini ^iyen üni\ersitemizi. yeni bir hamur gibi yoğuracaktı. Diinya ilim âleminde tstanbu), bir nevi Rönesans yıldızı gibi parlayacaktı. Nice nice ülkelerden ögrenciler buraya kosacaktı. Nice nice iilkelerden hastalar, tıpkı 2000 > ıl önce Bergama'da Eskulapyona kosan deva arayıcılar gibi. nastanelerimize kosacaklardı. Türkiye. biraz da Hitler'in o delice fanatizmi ve ırk üstünlüğü manisi sayesinde kazandığı hu kıymetleri, hatta daha da arttıracaktı. Dün. yanın dört bucağına kovulan bilginleri. dok. torlatı, araştıncılan da kucağına c.agıracaktı. Atatürk'ün özlediği Batı uygarlığına biz. biraı da bunların yetkili elleri ile kavusacaktık. Onların bepsini. tıpkı Sultan Fatih'in tstan. bnl'a davet ettifi Şark bilginlerine yaptıiı gibi. biz de bu Garp bilginlerini yurdumuzda toplayacaktık. Onları vurttas edecektik.. tste yukanda bahsettiğim Salamon Kalvi de bunİardan biriydi. Ankara Ziraat Yüksek Oku. landa vazife almıstı. Bir «yer» bilginiydi. Babacan hali, TÜzgârla savrulan sakalı ve der. beder görünüşlü ütüsüz pantalonu, dizlerine inen gömleği ile kendini, bu veni \atantna vermişti. Kendisi de, bu topra|ın. her parçasını a y n ayrı ellemek, arastırmak istediü maddelerinden biri gibi olmuştu. tste simdi size bn Salamon Kalvi'nin bir rapornndan bahsedecegim. Amı önc« sunu isaret edeyim: çünkü biliyorum, sn anda ve bu satırları okurken: Pek iyi ama. bu kadar övdüfiinüz. hir Rönesans oncüleri gibi aldığınız ve dünya öl. çüsünde söhretler dediziniz bu bilginler, doktorlar, nzmanlar ne oldn? diyeceksiniz. Cevabını verevim : Biz bunların hepsini kaçırdık. Hem de arkalarından kovalıyarak ! Bilginlerine, bil. gin deŞildirler dedik. Doktorlanna, biz daha iyi doktoruz dedik. Uzmanlarına dudak bük. alamon Kalvi bir jeolotdu. Yefkabngu Sbilginlerinden biriydi. Ama ket'haliyle Nosıl bir foprok üıerinde oluruyoruz? Şevket Süreyya AYDEMİR tiik. Zaten bepsini de bir fiskelik maagla çalıstırıyorduk. Onlar gittiler. Dünyaya dağıldılar. Diinya onlan kapıstı ve biz onları kacıranlar onlann ardından, onlara yaklaşmak «IOEİI, onların gölgesi bile olamıyacak islere daldık. Barem. se\ahat ojunları \e üniversite aylaklığı. üniversitclerimizde nizam haline geldi. Hulâsa ümitlerin sonu, bir varmıs, bir >okmus oldu. Bir bölse ve bir sehirl et. Salamon Kalvi hunlardan biriydi. tnlii bir jeoloedo. Türkiye'nin toprak kabugu ile uğrasıyordu. Gördü ki, Türk milleti bu topraklarda. tehlikeli âeprem hatlan ve bölçeleri üstünde oturmamaktadır. Avnı 7arnanda bu hatlar ve bölgeler üstünde. çok da kötii bir sekilde verlpsmis bulunmaktadır. Hatta bu kötü ve tehlikeli verlesr"*, günden güne genislemektedir. Salamon Kalvi hemen kaleme sarıldı. Genis bir rapor hazırladt. Bn raporu bağlı nlduçu makamlara sundu. Rapor, hükümete intikal etti. O sıralarda. Sanavi Isleri Tetkik Dairesinin baskanlığında bulunduğum iriıı, benim elime de seldi. Okuduın ve irkitdim. Zaten Erzincan ve bölsesi 7eİ7eIesinin 10.000'e yaklasan deprem kurbanlarınııı hatırası henüz yaşıyordu. O F.rzincan deprem] ki. uır süre sonra oraya gittiğim rr.r.ıan Hükümet, sai kalan veya grrire dönen Erzincanlılara, ileride şehir planı hazırlanıncava kadar a n . cak «temelsiz evler» vapmava İ7in vrrmisti ! Ev yapılacak, ama temel kazılmıvacaktı. Ve benim gördüğüm zaman bu temelsiz evlerde, mahallelerde 5.000'den fazla insan yerleMni»ti. Eger bir deprem daha oisaydı. 5.000 mezar daha kazacaktık !.. Ama biz gene Salamon Kalvi'nin rapornna gelelim.. Gerçi Türkive'de o sırada. tanıdıiım bir jeolog vardı. Ama Türkiye'nin jeolojisi. yerkabnğn hakkında bilgilerimiz voktu. Meselâ Kayseri Fabrikası vapıtırken. bu yerin jfolojik bakımdan dnrnmunn ve deprem hallerini soran Sovvet mühendUlerine. hurası tehlikeli deprem bölçesi değildir diye cevap verildigini dnvmnstum. Ama fabrikavı knracak Sovvet uzmanları sonra bize, Kav. seri'nin tarihteki büyük depremlerini sıralayan bir rapor yollayınca ve insaatı ona göre tutnnca. ilk bileiyi verenlrr, sanıyorum ki, müskül dnrnmda kalmışlardı. Salamon Kalvi de gerçek bilgındı. Rapo. rnnda. halkın bayatından sornmln olanların uvkularını kaçıracak bilgiler, uyarılar \ardı. Bu raporu, bugün de bulmak kabildir. Ben, kopyasını saklamadım. Ama içindekîler o l . dukoa hatırımdadır. Bunlardan parçalar nak. lederrk, bugün en tehlikeli sahalarda yerlesmis olan bütün \ atandaslarımızı tedirçin e t . mek istemem. Bu konuyu Hükümet ba rapo. ru buldurarak yapsııı. Ama Salamon Kalvi' nin o kadar arık, o kadar kesin olarak üstünde durduğu bir bölge veya sehir üzerinde bir sevler vazmaktan kendimi alamıvacağım. Çünkü bu bölge ve sehirden her geçisimde, bir taraftan Salamon Kalvi'vi hatırlanm, bir taraftan da oradaki gamsız. eözükapalı ve sahipsiz verleşme hareketine hakarak ürperirim. Tanrı saklasın. Fakat Tanrı da evvelâ tedbirinizi alın demistir herhaldr. Bn bölge; Izmit Bölgesidir. Bu sehir Izmit sehridir. nn gibf, yapılması kaçınılmaz olan bina ve tesisler yapılmalı. Ve bnnlar da gene, yersars ı n t m mimarisine göre inşa edilmelidir. B«nn da tabiî mühendislerimiz, mimarlanmız, Belediye, ilgili Vekâletler kontrol edecek veya planlayacaklardır. Nitekim tzmit Kâğıt Fabrikasında, yan destefcli böyle yapı vardır. Bugün Allovival ve altı çürük düzlüklere yayılan ve çoğa da çok katlı olan binalann da yapılmadan önce. böyle deprem şartlanna göre plânlannın yapümış olmasını iimit etmek, vahut tabiî görroek icabeder. Çünkü bunnn aksine. hükümet veya belediye tabiî müsaade etmemiş olmak lâzım gelir. Kaldı ki bu zaruret. yalnız. tzmit şehrimiz için de değildir. Nitekim bu perşembe günü Ankara Televizyonunda. Türkiye nüfusunun yüıde kaçının deprem alanlannda yasadıği ve buralarm. kötü yerlcşrae şartları icinde bulunduğu ilân cdilmiştir. Demek ki bizde, saytlan çoğalmakla beraber, Bakanlıkların arasında bir de deprem islcrivle usraşan Bakanlık kıırmak gerekiyor. Yalıut bugüne kadar sürup giden jerlcşme >olsuzluklarına. kıyıların yağmasıııa, Boğazirinin Oalatalaşmasına. Kocaeli . Marmara kıyılarının fabrika sahası haline selmesinc. tstanbul'un Trakya yakasmdaki sahillerin yüz kızartirı hir rirkinliğe bürünmesine göz yuman bir İınaı ve tskân Vekâletine bu isi eklemek lâzım divolinı. Halbuki simdi mahvolan yalnız İzmit körfezi ve sahilleri de detrildir. Bu bolçclerde son altın körfez olan Gemlik körfezine de gamsi7 bir idare ve eamsız bir Bakanlık azot fabrikası kurnıak gibi bir tesisi yerlestirmek suretivle, oranın da. hem denizine, hem ha\asına kıymaya karar verebilmistir. *** " I J ı ı l â s a Türkiyede deprem meselesini. ar•* * tık su kırk yıldan beri gclenek haline pplen gıinlük merasimlerdcn kurtarmak lâzımdır. Doğu Anadolu deprrm yerlcrinc Eskimo e\leri yapmak gibi hafifliklerdeıı artık kurtulmalıyız. Bir verde deprem olunca. başta has\ek1ller olmak üzere hir 5ira vckillerin ilk güıılerde o saiıalara koşııp. o gun veya crtcsi rtn doıımclrri jerine, Turki>e lopraklarının deprem sahası olduğunu. Tıırkiye halkınm depreme miruz bulunduğunu kabul ederek. hir yeniden ycrleşme isini ele alması, artık şarttır. Hele resmî binalann; yüzjılhk yerli evlerden daha cüriik olması ve beş katlı apartmanların. yuz yıllık yerli evler ayakta durıırken birden cökmeleri işini. her şeyden önce hem sağlık. hem devlet haysiyeti meselesi sayacak bir sistemin kurulması, Türkiyede yalnız rünün isi değil. bir ölüm . kalım meselesi olarak ele alınmalıdır. Bn mümkündiir. Salamon Kalvi'nin raporu nu ilk görüp okuduğum zaman ve Sanayi Dairesinin Başkanı olarak: Bayındırlık Bakanlığı ile mutabık kalıp butün şehir plânlarmın \e bütün sanayi sahaları plân taslaklarının. bizim dairemizden gererek uygulanmasi kararmı almıstık. L'Tgulamaya başlarnıstık. O zaman elemanlarımız da cok azdı. Halbuki şimdi her Vekâlet ve dairede. hattâ işsizlikten sikâyet eden gene ve yetkili geniş kadrolar var. O zamanki karar ve baslanılan tatbikatın şimdi ovgulanmadığınt biliyorum. Ama ije. bırakıldığı yerden niçin bajlanılmasın?. r Komisyon, I dokunulmozlık ve yosak kitaplar Haftanın raporu Salamon Kalvi ne diyordu? 1^4"" vvelâ şn bilinenleri özetleyflim: Ma• ' lumdur ki Türkive. dünvanın yer deprrmleri kusafı üzerindedir. Simdi önümde nnlunan bir «Türkiye Tektonik Haritası» na bakı\orum. tnsikak ve^a kınlma hatları denilen ve dünya kabuiundaki catlakları eöste. rin en önemlisi, Ege Denizinden Saros Körfezi üzerinden gelerek, Trakya'nın Marmara kıvılannı, tstanbnln kapsar. Sonra tzmit Körfezi üzerinden Adapazarı. Bolu doğraltusundan Ankara'ya ulasır. Ankara'yı. Öençlik Parkı, Bent Deresi, Kayas Çayı istikametinde ikive bölerek. Kımehir . Kayseri istikametine gider. Daha ileride Tokat. Erzincan ve daha ilerileri bn çizginin devamıdır. Bu knsak, Anadolu'dan Kuzey tran'a. Horasan ve Türkistan'a ulasır. Salamon Kalvi'ye güre tarihte tzmit. s a . yısını burada yazmavacafım kadar çok defa harap olmustnr. Bir defasında tzmit önündeki Bizans donanması. tzmit'in içindeki daglara çarparak parçalanmıstır. Tani sehir, bir de denizin kabarması seklinde sismik zelzele gecirmlştir. Zaten bugün de bir batık mâbet, tzmit'te Kâgıt Fabrikast iskelesi yanında ve denizin dibindedir. Kalvi'ye göre tzmit'in düzlüğünde ancak, meselâ demiryoln istasyo. Geçen haftanın önemli olaylarından biri, eski Başbakan Demirel'in kardeşlerine çıkar sağladığı iddiasiyle kurular» «Soruşturm» Hazırlık Komisyonn» nun TBMM'den ikinci kez süre istemeğe karar vermesidir. Trabzon Senatörü Ömer Lütfü Hocaoğlu ile Konya Milletvekili özer ölçmen'in Meclis soruşturması açılmasını isteyen önergelerinde, Demirerın kardeslerine çıkar sağladlğı öne sürülmekteydi. Basında çesitli defalar yer alan ve önerge s a . hipleri tarafmdan belgelerle açıklanan önergede iddialar şöyle sıralanmaktadır : Demirel kardeşlenn ortak olduğu «ORMO» Şirketine «özel hir isleme tâbi tntolarak, haksıı ve çörülmemiş bir çabuklukla» 1 milyon 200 bin dolarlık Ortak Pazar kredısi sağlanmıştır. Hacı Alı Demirel'in «özel Tükselis Kolleji>ne 600 bin liralık yatırım intfirimi Uygulanmasında eski Başbakan görevini kotüye kulianarak kardeslerine çıkar sağlamış, devleti zarara sokmuştur. önergenin «Sonuç» bölümünde, eski Başbakanın T. Ceza K.'nun 240. maddesine göre suç islediğı iddia edilraiştır. T. Ceza K.'nun 240. maddesi şöyledir : «Kanunda yazılı hallerden baska her ne snretle olnra» olsun \azifesini sniistimal eden memnr, derecesine göre altı aydan üç seneye kadar hapsolunur. Cezayı tahfif edecek sebeplerin viicndu halinde üç aydan bir seneye kadar hapi» ve her iki halde iki yüz liradan bin Iiraya kadar afcırpara cezaıı ile cezalandınlır ve herhalde memuriyetten müebbeden veya mnvakkaten mahrum edilir.» Görüldüğü gibi eski Basbakan'a ağır cezalık bır suç isnat ettirılmiştir. Komısyonun mehil ıstemesınden önce gelen haberlerde, eski Ba*bakan hakkında soruşturmayı gerektirecek bazı belgelerın temin edı'ıdiği bildırılmekteydi. Parlamentonun ıtıbarına gdlge dü«ıiren yolsuzluk ıddialan konusunda Komısyonun ıkinci kez 30 gün sure ıstemesı bugünkü koşullar altında çpsitli «ekilde yorumlanmaktadır. Parlamenterler, Komısyonun bu kararını «sürpriz» olarak karsılamışlartîır. Zıra yaygın kamya göre soruşturmavı gerekli kılacak bazı belgeler toplanmıştır. Komisyon kararını TBMM'nin onaylama=ı halınde eskı Başbakan, 30 gün daha «töhmet altında» kalacaktır. Beklenen odur ki, Komisyon bu ke7 30 günu beklemeden soruşturmayı sonuçlandırarak TBMM'nin onayına lun ı I | t ' I | | I • ı | sun. I • DOKUNULMAZLIK SORUNU ı * • • I I I . I I 14 Mayıs günlü Resmi Gaze»ede 9 senatörun dokunulmazlıklarının devre sonuna bırakıldığına dair Cumhuriyet Senatosu kararı yayımlanmıştır. Daha once işledıkleri çeşitli suçlardan oturü dokunulmazlıklannın kaldmlması ıstenen 9 senator boylelikle Cumhuriyet Senatosu çatısı altında bulunduklan surece hâkim huzuruna çıkmayacaklardır. Ancak, bazı senatorlerin işlediklen suclann nıteliğı, olaya önem kazandınnaktadır. örnegin Mardin Senatörü Abdülkerim Saraçoğlu hakkında. Türk parasını koruma kanununa iki kez aykırı hareket ettiğj için soruşturma açılmak ıstenmektedir. Aynca. İsnat edı!«n dı£er suçlar arasında «memura hakaret» ve «memunı tehdit» suçian da bulunmaktadır. Parlamentodan kanun çıkarma yetkısınde bulunan kişılerın bzellıkle yuz kızartıcı suçlardan dolayı kendılıklennden dokunulmazlıklannın kaldınlmasıru ıstemesi en onurlu harekettır Fakat bu yapılmamıştır. I I | I I I | I I I • I | I | I | I I . I ' • YASAK KİTAPLAR UIMDEM UfNE Türkiyemizin üstündeki depremler u calkantılar yetmiyormns gibi, ayagımızı bastıgırruz toprağın altı da yıllardan beri sallanıyor.. Hemen hemen 30 senedir. Erzincan zFlzeleslnden bu yana, her yıl, bir beldemizin yerle bir olduğvnn görüyoruz; Türk milleti otnz yıldan beri her yıl. büyfik çapta gözyaşı silmek ve yara sarmakla uğrasmaktadır. Ayvalık ve Dikili'yi anuttuk, Adapazarı kendini toparladı, Tenice'de deprem sözü nnutnldu. Erzurum, korkulu rüyasının etkilerini üzerinden atmıs; fakat kim ne derse desin, bütün rnemlekete bir deprem fobisi de geldi . Bakalım, bu yıl felâket hangi beldeve konacak? endisesi artık herkesi sardı. Simdi bir baska konu üzerinde duralım: Türkiyemizin bastan basa bir deprrm bölgrsi oldaju aniasıldıktan, ve bu topraklar senelerden beri, öküz boynuzanda imişiz gibi sallanırken. nasıl oluyor da bu felâketi önleyecek, biç değilse etkisini hafifietecek insaat tedbirlcri almamakta dorauzuna israr ediyoruz?.. Daha kötüsü; Bnrdur'da asıl yıkılan binalann devlet yapıları olmasıdır.. Demek ki, insanlarımız, yani müteahhitler, demek ki memurlanmız, kontrol raühendisleri, geçici ve kesin kabulü yapan he\etler. hep kötü, baince bir vurdum duymazlıgın içinde, ölülere, cesetlere basarak, gözyaşlanndan hiç dnygnlanmıyarak çıkar temin etmenin peşinde Imişler... tnsan, düsünmeyen bir yaratık, yani kaba tabiriyle ne kadar bayvan olmalı kı. her vıl enkaztann altından inilti sesleri duya duya, gene çimentodan çalsın, vıgma inşaata izin vercin.. Dilimiz varmıyor, korkuvomz, ama, Allah göstermesin, böyle bir deprem Istanbul'u teya Ankara'yı sarssa, yüzbinlerce cesetle bir anda karsılasmak isten drâildir.. Az gelişmi; railletlerin dramıdır! diveceksiniz. Parasızlıkla konot ihtiyacı yanyana gelince binalar çürük oluvor . Çünkü, konut ihtiyacı b e . lirince vatandas depremi düsiinemivor.. Peki ya resmî binalar?.. Ya Belediyelerin bile bile söz yumduklan çürük insaat?.. Sayın Babüroğlu'na bu memlekette \apilacak çok is düsüyor.. Şn anda biliyorum ki, benim bu söylediklerimin bes misli fazlası onnn kafasının içinde. kaynasıp duruyor.. Ne var ki, bn faciayı yalnız basına bir Bakan, bütün teskilâtı ile de olsa, bir Bakanlık önleyemez. Bayındırlığı ile, belediyeleri ile, köy mnhtarlan, tck tek mühendis, mimar, kalfa. müteahhitleri ile, bn ölüm tehlikesi ksrşısında eli oraklı iskeletın ortalıfeı nasıl biçecegi bakkında namuslu bir suur doğmazsa. hepimiz. bu pis ve sefil vebalin altında ezilir, pisipisine ölürıız. Burdnr son kurban ! Oradaki vatandaslara taziyelerimizi »unalım. Deprem doğal. önüne geoılme^ büyük bir felâkettir. Fakat akıllı ve namuslu insanlar olarak gereken tedbirleri almamakta israr edersek. kuru tazive hiç bir ise yaramaz ! En iyi îıhetlimiz bile baykuslar gibi enkaz uzeriııde ötmekten baş. ka bir sey yapamaz ! Sözümüzü bitirirken bir soru soralım: «Deprem görmüs geçirmis \c yenideıı kurulmus beldelerimizden bir tanesini ele alalım; bucün onu şencl bir kontroldan eecirelim; bakalım, ne netice alacağız?». Göreceksiniz insaat gene öldürücü bir kotu niyet harciyle vapılmıstır. Burdur'u taziye kinci Dünya Harbinden sonra, u • luslararası ödeme so rununun çözümlenmesinde esası, ABD'nin dünyaya egemen ekonomik gücü ve dolann kilit para olması oluşturmuştur. I Değişen dünya ve dolar krizi YAZAN de bulunacaktır. 25 yıl sıiren bir dayanışma sonunda, bugünedek gızli kalmıs kapıtalızmin ıç çelışkıleri. gün ışığına çıkmaktadır. Türkiye için önemi ' onunun Tıirkiye sçışından kısa dönemde önemi, son para krizmin, Batı Almanya'yı nazik bir dönemde yakalamasıyla daha da artmaktadır. Eldeki son göstergeler, son Batı Alman fabrikalanna siparişlerin azalmağa başladığı, işçi sayısının azaltıldıŞı veya is haftasmm kısaltıldıgı biçimmdedir. İlişkilerimizin, her bakımdan çok yoğun olduğu bu ülke. işlerin yavaslamağa baş ladıgı bir dönemde. değeri oynak bırakılan markın değerinin dolara prim yat>ma*a ba^ladıgmı gdr mektedir. Belirtildiğine Köre. oynak kur sisteml kısa bir süre uveulanacaktır. Bunun sonunda markın veni bır revalüasyonunu beMemek, oldukça gerçekci bir tahmin sayılmalıdır. Çünkü, ma1! merkezler, sürekll olarak kurlann oynak bırakılmasma pek taraf'ar gözükmemekiedir. Batı Almanya'da, enflâsyon, lslerin yavaşlaması gibi olumsuz ge lışmelere bir de Batı Alman parasmm revalüe edilmesi eklsnirse. Türkiye bundan çok yakın biçimde etkilenecektir. Gerçi, markm revalüasyonu. sanki, Tilrkive devalüasvon yapmış gibi fhracatı mızı arttırıcı bir etki yaratabilir; markın Türk parası itibariyle satınalma gücü arttığı için B. Alman bankalarmdaki isci tasarmflanm Türkiye'ye aktarmaya bir müşevvik olabilir. Ancak. enflâsyonla durgunluk belirtilerinin basladığr bir dönemde. markın revalüasyonu, B. Almanya'nm ih racatını olumsuz yönde eüdleyecek ve bu da ilk afızda yabancı işçiye talebi azaltabilecektir. Buna ek clarak, Türkiye'de hızlanan fiyat artıslarına etkiler üzerinde de durulmalıdır. tthalâtımız için de çok bağlı bulunduğumuz Batı Almanya'daki enflâsyon ve yamlabilecek bir revalitasyon, ithâl mallan fiyatlan yoluyla, Türkiye'deki fiyat artıslarını kamçılayabilecek: mark olarak ödenecek borç karşılığı Türk liralannın büyümesi, bütçe ye yeni yukler getirecektir. Bretton Woods anlaftnasında ku. rulan ödeme sisteminin temeli, doların belirli bir altın karşılığı olması (35 dolar eşit bir ons altın) ve dığer paralann ABD dolan itibariyle değerinin saptanıp, sadece belirli sınırlar içinde oynamasma dayanıyordu. ABD egemen ekonomik güç kaldıkça ve dıs ödeme dengesi açık vermedikçe, sistem aksamadan, düzenli biçimde isledi. 1950'de, ABD'nin Fort Knox'daki 22.8 milyar dolar değerindeki altın rezervine karşüık, yabancıların elinde, sadece. 8,6 milyar do. lar bulunuyordu. Bu dolarları, ABD'ye arzedip. karşılığında altın elde etmek mümkündü. Bdyle olunca, rezerv olarak altın veya dolar tutma arasında herhangi bir fark da olmuyordu. 1950'lerin baçında esas sorun, dolar kıtlığı ve bunun uluslararası ticareti kısıtlaması idi. akat, sistemin içerdigi çelijkiler, zamanla, herseyi tersine döndürmeye ve sistemin sonunu hazırlamağa başladı. ABD'nin denizaşın ülkelerdeki askeri harcamalan. büyük sermaye yatırım. ları ve Vietnam savaşı dolayısiyle ortaya çıkan enflâsyon, büyük dış odeme açıklarına sebep oluyordu. 1960'ların başından itibaren dengenm tersine döndüğüne ait göstergeler ortaya çıkmağa başladı. ABD dışındaki dolarlar, artık ABD'nin altın stoklannı asıyordu. 1970'in sonundaysa, dışardaki 43.3 milyar dolara karşılık, ABD'nin sadece 11X milyar dolarltk altın rezervi kalmıştır. Dolar tmparatorluğu, kendi başını yiyecek gelişmeyi de böylece, hazırlamış oluyordu. Prof. Dr. Gülten KAZGAN İKTİSAT FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESt mıstı. Eurodollar':n özelliği, ulusal pa ralara konan kayıtlardan tamamiy le âzade olması, dolayısıyla da uluslararası spekülasyonlarda baş araç olarak kullanılabılmesıdır. Faiz hadleri farklan, bu parayı. bır ulkeden diğerine çekebilmekte. dö viz kurlarındaki oynamalar. yıne spekülasyonu faaliyete geçirebılmektedir. Örneğin, bir ülkede faiz haddi diğerlerine oranla yukseltılırse, veya ulke parasının değeri yukselme eğilimine geçerse, Eurodollarlar hemen o ülkeye kayarak, spekülatörlere kazanç kaynağı olmaktadır. Böylece, uluslararası kısa vadeli sermaye hareketlerinde, Eurodollarlar, spekülatif faaliyetlerin aracı <sıcak para» haline gel. miştir. mesini önlemek için, dolan desteklemeğe devam ettiği sürece, ABD, kendi dış ödeme açıklarına bir ça re bulmak voluna gıtmemekte, bu da Avrupalıları kızdırmaktadır: Eurodolar bucumundan kurtulmak için revalüasyon, yani kendi paralarının dış değerini yükseltmek zorunluğu doğmaktadır. Bunun dışmda, eldeki bu dolarlar, ABD'ye bir kredi verilmesi ni teliğini taşımaktadır. Gerçi, Merke7 Bankalan. ellerindeki dolarları ABD Federal Rezerv Bankasına mevduat yatırarak bir faiz elde edebilmektedir. Ne var ki. Avrupa'daki Eurodolar piyasasında faiz haddinin daha yüksek olması, paraları bu piyasaya çekmekte, dolar lann bankalarda bozdurulması, yeni para kaynağı olmaktadır. I Geçtiğimiz haftanın ilgınç bir olayı da yasaklanmış kitaplar konusudur. Sıkıybnetim Komutanhğı yayımladığı 5 numaralı bildınstnde «Adlî makamlarca yasaklanmış kitaplan satınlar ve vitrinlerde teshir edenler hakkında kanunî islem vapılacağını» açıklamıstır. Bu bıldirinin ışığı altında yaymevleri. mahkemeden «takipsizlik» ja da «beraat» kararı almayan kitaplan kaldırmış. buna aykın hareket edenler ıse yetkili makamlar tarafmdan yakalanrruştır. Ancak haft* içinde 77 kitabın yasak yayınJar arasında bulundu|u yorandaki bir haber gerek yayınevlert, gerekse evlermde bu kîtaplân bulundutanlar arasmda şaskınlık ve uzüntu yaratrnışhp. Daha<*onra ^aptftm araştırmada yasak lıstede yer alan 16 kitabın takıpsizlik veya beraat karan aldığı saptanmıştır. Yasak kitap listesi, ıddiaya göre Emnıyet Birinci Şube Müdürlügu tarafmdan verilmiştır. Bu kitaplar için soruşturma sonuçlarını göze almadan açıklamada bulunmak vatandaşı telâsa vermek olur ki, Emniyetin görevi herhalde bu olmamalıdar. Sıkıyönetim komutanlığınm, polism bazı yanlış anlamalar sonucu, vatandaşı zarara uğrattığı yolundaki eleştirisi bu olayla daha da geçerlilik kazanmıştır. CUMHURİYET ^ OĞRETMEN OKULU OĞRENCİLERl, OĞRETMEN OKULUNU DIŞARDAN BITIRMEK ISTEYENLER. Mufredata u\gun olarak, istanbul Eğitim Enstitüsü uğretmenlerinden Lulfi Oztabağ tarafmdan yazılan: 1. EĞİTİM SOSYOLOJİSİ 2. Baskı 10 TL. 2. PSİKOLOJİDE İLK ADIM 12 50 TL. F Kitapçılara dağıtılmıştır. Duyurur. ta\siye ederiz. REMZİ KİTABEVİ İSTANBUL Cumhurryet 4H91 Yeni sonınlar nin dıs ödeme açıkları dolayısiyle dışarda biriken dolarlar, yeni sorunlarm da kaynağı olmuştur. Bir kere, Batı Avrupa bankalarındaki mevduatın bugün % 20'sine varan Eurodolarlar, enflâsyon kay nağı olmaktadır. Böylece, ABD'ndeki enflâsyon, dışardaki dolarlarm da para arzı kaynağı olması yo luyla, Batı Avrupa'ya ihraç edilmektedir. Ne var ki, enflasyomı önlemek için bu ülkelerden biri faiz hadlerini yükseltmeye kalkmca, faiz farklanndan yararlan mak isteyen Eurodolarlann hücumuna uğramaktadır. Eurodolarlaruı hücumundan kurtulmak için faiz haddi düsürülmeğe gidüdiğin. de, bu kere, enflâsyonist baskılar artmaktadır. Nitekim, iç fiyat sevi yelerinin öngörülenin üstünde artması üzerine, Bonn hükümeti, faiz haddini yükseltmis, fakat bu kere de Eurodolarlann hücumuna uğra ymca. politikasmı ters çevirmek zorunda kalmıştır. Son krizde de yabancıların banka hesaplanna faiz ödememe kararına rağmen, hücum devam etmiştir. Kısacası, bu paralar, Batı Avrupa ülkelerini bir ekonomi politikası çıkmazı. na sokmuştur. Batı Avnıpa Merkez Bankalan, uluslararası ödeme sisteminin çök Bıkan Avrupa atı Avrupa mall merkezleri, artık istenmeyen para haline gelen bu dolarlardan bıkmıştır. Söylendiğine göre, son patlayan para krizi, spekülatörlerin işi olmayıp, mall merkezler tarafmdan ABD'ye ihtar olmak Czert hazırlanmıştır. Eurodolarlann hücumundan kurtulmak için, Avusturya ve Isviçre paralarını revalüe et mişler; iki Ortak Pazar üyesi de 'B. Almanya, Hollanda) paralarının değerini oynak hale getirrnislerdir. Ancak, bunlar geçici tedbirlerdir. 1960'dan bu ya na patlayan krizler, «dolar imparatorluğu»na dayanan dünya ödeme sisteminin artık çöktüğünü göstermektedir. Bu imparatorluk, kendi gücüne dayanan bir sistemin içinde. kendi sonunu getirmiştir. Ortak Pazar ülkeleri, kendi paralan arasındaki kurlan sabitleş tirmek yolunda bir adımı Hazıran ayında atmayı tasaTİamaktaydı. Değeri serbestçe değişmeye bırakılan mark ve florin dolayısiyle, bu amacın gerçekleşmesi ertelenecektir. Ortak Pazar ülkelermin kendi paraları arasındaki kurlan sabitleştirmeye giderken, ABD karşısında para değerini esnek bırakmak biçiminde olduğu hnlaşılan B. Alman teklift, Fransayla B Almanya arasında sert tartışmalara yolaçmış, Ortak Pazar ilişkilerini de cnazik» bir duruma sokmuştur. Bütün bu krizlerin en beklenir sonucu, Ortak Pazar'ın, ABD kar şısına bir para bloku olarak çıkması ve dolar eğemenligine dayanan Bretton Woods sisteminin, yerini, veni gelişmelere bırakmasıdır. Ne var ki, bu, NATO"nun ekonomik temelinde yavaş yavaş çatlamalar belirdiginin de bir gos tergesidir. Bu krizler dolayısıy la, ABD, dış ticaretinde daha taMır edir'i hir sfsteme ve eko notnik ml vetçllig» dOndukçe, B Mimarlara, İnsaat Mühendislerine ve Kamu Kuruluşlarına Duyuru Bazı kamu kuruluşları. proje ihale usulüne dair 7/117 sayılı kararnameye aykın olarak, ihtisasa göre ilgili meslek odalanndan büro ismi istemeden, ya da odalarca bildırilen büro isimleri dışınds yerli ve yabancı bürolaıa proje ihale etmektedirler. Kuruluşların bu aykırı tutumu nedeniyle odalarımızca herhansi bır belge verilroıyeceğini duyururuz. Mimarlar Odası tnsaat Mühendisleri Odası Cumhuriyet 4090 Yeni bir para; Eurodollar dışındaki dolar, Batı Avrupa'da. «Eurodolı a r , denilen yeni bir paranın doğmasına yolaçtı. Bankalar, ellerindeki fazla dolarlan faiz le kredi olarak veriyor, bu para komünist ülkelerce dahi kullanılıyor, artan dünya ticaretinde bas bdeme aracı rolünü oynuyordu. 1%0'da. 4 milyar dolar civarında bulunan Eurodollarlar, 1971 başında, ABD dış ödeme açıklarını izleyerek 50 milyar dolara yaklas jALUZİ PERDE YAPTIRILAGAKTIR 1 Basmiidurlutümuz yenı Gayrettepe bınamızın kuzey tarafma bakan pencerelen harıç olmait üzere dığer ydnlerindekı pencerelerine 350 27 metrelîaıe ıa!uzı oerde kapalı teklif alma suretıyle vapt:rılacakfır 2 Bu ı^e an sartname Maizeme Servısımızde gbrülebilir veya beöel; m'iKahılınde satın ahnabıhr. 3 Geç'cı temınat teklıt edılecek bedel üzerinden ve şartnamede yazıh nısbetlere gore verıleoektır. îstekli olanların kapal; teklıf mektuplannı 3.6.1971 günü saat 15'e kadar Malzeme Servısımıze te\dı etmeleri üân olunur. Kısaca ısacası, kapitalist Batı dünyasının sonmları, Türkiye'yi de her bakımdan yakından ilgilendirmektedir. Bu sorunlann ne doSmasmda ne de çözümlenmesinde hiçbir pavımız olmadığı halde, sonuçlanndan en yakın biçimde etküenme durumunda olduğunuz unutulmamalıdır. K istanbul jandaıma Satınalma Kont. Bsk. Dan Jandarma biriikleri ihtiyacı lçm kapalı zarfla (500.000) beşyüzbin kilo Nebati margann vagı satın alınacaktır. .Muhammen bedeli (3.615.000) uçmııyonaiuyüzonbeşbın llra olup geçici teminatı (122.200) yüzyirmiikibinikiyüz liradır. Tamamı bir istekUye ilıale edılebıleceğı gıbı lkı eşit parti balmde (250.000) ikıyüzellibın kılo olarak ıkl ıstekliye de verilebilir. Bu takdırde muhammen oedelı (1.807.500) btfmilyonsekızyüzyedibınbeşyüz lıra olup geçici teminatı (67.975> altmısyedibindokuzyüzyetmışbes liradır. £vsal ve şartnamesı İstanbul, Ankara J. Sat. Al. Kora. Bşk. Uklannda ve îzmır Ege J. Dz Bölge K Ugında görülebilir. Ihalesi 1 HAZÎRAN 1971 Salı günü saat 11.00 de üemirkapjdaki komisyonda yapılacaktır TeKlıf mektupıarımn ihale saatinden bır saat evvel Romısvona venımesi şarttır. Postadakl gecikmeler kabuı edılmez. <Basm 13055) 4079 İstanbul Telefon Basmüdürlüğü (Basm: 14649) 4087 YARIN : Para buhranının nedenleri NİMBÜS KAVEP Hendek K»ym«kamhjındın »Idığım 85585 uyılı silâh taşıma nıhsatımı kaybettim. HukünuüzdUr. Neemettln Dnfend Cumhuriyet 4096 Ortak Pazar ua buns ımsUlem»