20 Nisan 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SATFA tKİ : ü U MHUKITET 7 Nisan 1971 TT*V EVRÎM demekle devrita. de\Tİmci detnck' ' le devTİmcl olmuyor. Birtakım gerekçeleri, kuralları vardır de\rimin de, de\rumci olmanm da. Uygarlık tarihî bo>unra. devridderin halka karfuı. halk için yapüdığı, halkBT%tJeVrim iırunlerinden onu yapanlardan daha <6k yararlandığı hir gerçektir. Halk denen topluluğun devrimcl nlduğu gorulmemistir. Halk devrimci olsa devriırtin yapılması gerekmez toplumda. kendiliğinden yunir. duzelir büiıin işler. Bir tarih gerceğidir bu: devrimleri aydın azınlıklar yapar, çoğunluk yararlanır. Halkın anlavıs gücünii. eardas va$ama duzeyini aşan bir niteliği vardır ileri doğru atılmanın. vaşanan ortamdan. zamanın yavas akışını hcklemeden geleceğe uzanmanın. Her devrim bir geçmlsten kopuj, geleceğe nzanıstır. Daha acıkeast ortamın yapısını kökünden değistirmektir. Devrime karşı elan. devritnin vapılmasını gerekli kılan knrnmlar ayakta durdukra devrim hangi aşamada olursa olson başanlı sayılmar. Her venilik bir eskivi vıkışla. kbkünden s«küp atışla baslar. Bn vıizden büyiik halk toplulnkları özünde yenillklerin veserdiği atılımları kolav kolay kavra>amaz. Anadolu eibi ;üzyılların hakımsizlığı'altında ezilmiş. ncağı söndürıilmüj. suvu kıırutulmuş hir ülkede halktan devrim beklemek bojuna ovalanmaktır. Bir tutam ışığın glrmesine engel olunmıış. bir avuc cıkar icin hinlerce ln§anın tiiketilmis nldıığu bir yerdr. gelecek kuşaklar icin kendiliğinrien almteri drikecek kimse hıılnnmaz dojrrusıı. Toplum. kendi için yararlı olduğunu anladığı devrimleri benitnseyince tntar. kornr. O zaman da yenl devrimler gerekir. Bu eec anlaşılan devrimleri korumak. değistirmemek. yenilerini önlenıek icin. daha nnceden belli ilkelere. göriişlere bağlanan tnplum. dort elle sarılır alıştıeina. Halk gelenekle. gorenekle yasar; ieinde bulıındnru ramanı düsiinür: geteceği. baskalarmt değil. Beaimsediğini övlesine kornr. tutar ki. vüzyillar «onra venl bir nygarlık dönemine rirme gereğiyle karsı karsıya kalsa bile. eağı gecmis devrimlere sarılır. onlar ichı öliir. oldiirür. Dlnler böyledir işte. Eskisine ıtbre. kendl anlayı; nlçüleri idnde. bir devrhn niteliği tafiyan her din önce halkın saldırmna uğramı*. sonra halkça canla ha«la korunmustur. " • 3 İK duşüniin. diin •matbaa»ya. onun gibi pek ••* cok u;«arlık urünlerine. gnvur icadı. diy» saldıranlar, çağdrçı düjuncelerini ya\mak, halkı daha karaniık geleceklere sürüklemek için. DEVRİN ÇİZGİSİ İsmet Zeki EYÜBOĞLU «odan elinden geldiğinre yararlanmaktan çekinmtyor. Dün. reaim çektirmeyi •jrünalı» »ayanlar, buffiin devrimleri yıkmak isteyen bağnaziarın bo> boy fotoğraüannı basıp dağıtmaktan geri kalmı\or. Tren. motor. uçak, makine, gazete, yeni yazılar gibi sayısız uygarlık ürünleri, önce onlara karşı koyanlann, ynrda sokulmamast irin direnrnlerin görfi;Ierinl halk yıjmlanna a?ılamak için şimdi birer araç oldu. Dun elektriği, hoparlorıi camiye sokmak istemeycnler hugün onlarsız edemivorlar. Dün. Kur'anın (tâvnr icariı» ha^ımevlerinde basılmasının .eünah» olduğvnu ileri siırcnler, o cağdaş kurumları yıkmava kalkanlar, bngiin Anedolunun rn uzak bucakla. rını o «gavur icadı• kurumlarda hastırdıklan eserierle taş çağı karanlıklarına boğddlar. Bunlar devTİmlerin kimler icin kimlere karçı yapıldığını, «nce onlara karsı çikanların sonra onlardan nasıl yararlandıklannı gösteren açık brneklerdir. lum bir de biıim kbtü çıkarcılann elinde yıllartn kbtü eğitilmij halkımız olursa! Halk, daha cok gününün adamıdır. Gelecek İçin değil. gününün yaşanıa ortamındaki gerekçeler sürdüriilmesi, ahştıklaruiın yaşaması için olür, ileri atılır. Önceden devrimlerin getirdiklerine. birtakım çıkarcılann a?ırı kaodırma lan, aldatmacalan jiizünden karşı koyar. sonra yararını gorünce eskisinden daha yararlı olanını denemeden. bir bakıma zorla henlmsemeden bırakmaz. Dun Sııryanî çarşafını bırakmayan bir kadına. bir kez bırakmışsa bıiRiın bir daha giydiremezsiniz Bugıin giydirdiğinizi yarın çıkarttıramazsınız. mıydı? O Anayasa'nm ongordüğu 3eniliklert onlemek için kırksekizbin koyde kırksekizbin Kur'an kursu açarak, Tannnın dediğini değil de çıkarcılann kazancını uygun sörenler gene o hayır» dedikleri Anayasa'dan gıiç almıyorlar mı? Ona dayanmıyorlar mı? Bugıin devrim Türkiyesinde yüzelli yıldır otuzbin ilkokul yapılamadı da on yılda kırk<;ekizbin Kur'an Kursu. her ilde bir İmamHatip Okulıı acıldı. Oysa yuzelli yılda Turkiyenin ancak birkac ilinde liie açılabilmişti bir triire b'nreye değin. , Neyi gosteriyor bn örnekler? De\Tİmleri kimlerin yapıp. kimlerin yararlandığinı. Övleyse, bir devrimin kuralları. ilkeleri oyla de. ğll, zorlamayla gerçekleşir Bu neden yüzünden. Atatürk devrimlerini aercekleştirecek olan yığm çoğunluğu değil. aydın coiunluğudur. Bundan kırk jıl ftnce Doğu'da Atatürk'e. devrimlerlne ha;kaldırıp :dara?acında can verenlerin çocukları. «haMr> dedirttikleri Anavasa'ya dayanarak de\rimlere saldırıyor. hulanık düşüncelerini dıiniın «çâvur icadı» araclarla yurt diizevine yayıyor. «devlet memurıı siiııliik nolitikava karışamaz" va«aüına karsilık kara ağularını kuiuyorlar. Gıinlük slyasi fıkralar razıyor. Tiirkiye>i nrtacağın da gerisine sötürmek İcin kıvranıyorlar Bunlar devrim ürünlerinden yararlanarak gene dcı rimleri \ikma.ta kalkan çağdışı kurumların yetiştirmeleridir. Içfn fcalkao edindikleri Herirl Anara» nlarak Bir kadin? Erim kabinesinde bir kadın Bakan var. Türkivede ilk defa bir kadın, Bakanlar Kuruluna girmektedir. Bazı kişiler bu durumu yadırgavarak. diyorlar ki: Kadından da Bakan olur mu? Erkeklerin çoğunda kadını küçümsemek egilimlpri ağır hasar; ve kariınla erkeğin eşit olmadığına değgin nice deliller bulup gelistirmeye çalışırlar Kadını. zaMf. vcteneksiz. vetersiz. vBnetilmeve muhtac bir varatık ol.ırak görürlcr. Erim'in «Beyin kabinesi» nde bir de kadın hıılunmasını tuhaf karşılavan hir takim erkekler de «Beyin kahinesinde kadın olur mu? Bir kere kadının bevni küçüktiir» diyorlar. Gercekten de kadın hevni erkekten küçüktür. Normal hir erkek bevni 1338 gram. kadın bevni 1252 gramdır. Ancak hu durnm erkeklere bir üstünlük sağlavamaz. Cıinkü akıl ile beyin ağirlığı arasında sağtam bir orantı voktur. Söz gelisi Bavron'un beyni 1S07. flnlü matematikçilerden Gansn'nun bevni 1492 Paris hulvarlarını açan meshur Hausman'ın hevni 1226 grammış. Baran hir aptalda cok büvük hevin bulunabilirmis. ama Tıırgeniev'ın bevni 21)12 jrrammış. Vücutla bevin orantısına bakıldıği laman, erkekler kadınlardan reri görünüvorlar. \ e olıırsa olsun akıl ve zekâ okkalı bevni olanlarda bolunmuvor. Bövlece bevin kabinesinde bir kadın Bakan bulnnmasının bevinsellik bakımından bir sakıncası bıılıınmadığı anlaşılıyor. Zaten erkeklerin «kadın aklı» üstüne düzdükleri çesitlemelerin çnjıı hurafedir. Eski cağların insanlan soylulann üstünlüğüne inanırlardı. Asil aileden gelmek, üstiin veteneklere sahip olmak demekti: köleler ise köle olmak icin varatılmıslardı. Buna henzer ] bir «ürü valanın saltanatı vüzvıllaroa sürmüştür. t stün ırk teorisi en son Hitler'de vaktı kavurdu dünvavı . Zencilerin aşağılık bir ırk olduğuna değrin hikâve Amerikada süregelivor. Kadının erkekten daha veteneksiz ve akılsi7 olduğu da sömürii uvgarlısinın hir safsatasıdır. tleride hütün hnnlara eülecek insanlar Kadın. kölelik Tincirlerinden knrtuldueu zaman hiç kuskusnz basdöndürücö bir gelismevle aradaki farki kapatacaktır. Ne var ki Türkivede kölelik zincirleri kadınlar vürnrken ?meırdıvor. Bunlar terci görünmez 7İncirlerdir. ve «teslerini de ancak toplum olavlarına aklı erenler duvar. Anadoluda kadın. va çar^afa hapsedilmistir. va da tarlada san öküzün ikizidir. Ülkemizde oknmavazma oranlanna baktırımız zaman kadınlann cehaleti erkekten cok daha fazla savı farkıvla sırıtır. Çoğu yerde kadın. alınıp satılan bir maldır: Medenî Kanundaki hakian Medeni Kanunda kalmıştır. Ezilmişliğin prangası vurulmuştnr bileklerine .. Bövle bir nlkede bir kadının Bakan seçilmesl büyük çeli'ki değil midir? Kadın vatandaslann köleliği sürerken, kadından Cumhurbaşkant vapsak ne çıkar? Tarihte kraliçe ve sııltan çok görülmüstnr. Ama kadınlann devlet başkanı veya vönetici olduğu nice tnplumda kadınlann erkekten asağı bir varatık savılması olağandır. Bunun içindir ki Erim kahinesine kadından bir Bakaıun katkısını abartmakta anlam voktur. Ne «ofta bir erkek gibi tepki duvarak: Yahu kadından da Bakan olur mu? demeli... Ne de gardrop ^tatürkenlüğünde direnerek: Bir kadın vatandas Bakan oldu, basımız jöğe erdl.. diye sisinmeli Hir.distan Basbakanı Bayan tndira Gandidir. Ama Hindistan gerilikler ülkesidir. Inekler kııtsaldır. Yemesi va*aktır. Ve sokaklarda açhktan insanlsr ölmpktcdir. Peki fena mıdır bir kadın Bakanın kabınede yer alması? Ne fenadır. \ e de ivi. Kadın Bakanımızm vaptıîi islcri izlcveceğiz. Eğer ivi i^ler vapıvor«»a «ivi oldu» diveceğiz. kölü ısler vapıvorsa «kötü oldu» diveceğİ7. Türkiye Demirel Türkivesi çibi va hev vaşantısına devam ederse. Sağlık Bakanı ha kadın olmuş. ha erkek... tlâç sömurüsn devam ederse. Sağlık Bakanı ha kadın olmus ha erkek. Vatandas sağlık voksııııluğunda ve vnksulluğunda vasar gidcrse. Sağlık Bakanı ha kadın nlmuş. ha erkek Sosvete kadını komprador kapitalizminin süsü, ve Anadolu kadını çağdışı düzerümizin aracı olmakta devam ederse. Sağlık Bakanı ha kadın olmuş, ha erkek Bir sürü erkek vatandas. simdive kadar Bakanlık koltııkların da zihidilik ettiler. simdi de bakalım bir kadın vatandas Bakan lık koltuğunda ne yapacak? Eskiyi yıkmak gerek ÜRKn'EDE. Tanrim»tan bu yana yapılagelen, >apılmak istenen detrimlere birçoklannın karsı çıkışı hu yüzdendir. Bu kfnu tutuculuk, daha cok din adamlarıınızın halkı deği^mez inançlara hoğmasından ileri ccliyor bir bakıma. Bir toplumda değişmez sanılan tututnlar bnlnndukça her devrim baskıyla, zorla celir. İklncl Mahmut'un birçok kafaları kopararak benimsettiği fesi, cıkarnıamak için nice ba«ların gittiğini. yurdunu hırakıp Mısır'a gidenlerin olecekleri zaman ;apkaları elinde (bajında değil) yurda dondııklerini kırkbe? yıl önce gören> ler aramızdadır. Bugün fesi başmdan çıkarmamak irin direnen birçok kimseler, şapkayı şapka devrimini yapanlardan rokİtenimsedi. Dün ttalyan beresini «gâvur iradı sa.ian nice ecrici hajlar, şapkaya karşı gene o gavur icadı>na sarılarak direnmivor mu? Dün yeni >azılarla Kur'an yazılmaz diyenler. bugün bağnazhklannı o yazılarla halka a«ılamıyor mu? Daha on vıl bnce Anaya$a>a >ha>ır> diyen, halkı ona kar?ı direnraeye çağıran cağdışı başlar iki de bir »Anaya"=a Düzeni>. •Demokrasi» sakızı çiğneyerek onlara sığmmıyor mu? 27 Mayıs'ın süngüsii olmasa. gerici çevrelerin. bağnaziarın, Atatürk devrimlerinl yıbmak T Devrim şelecek içindir ÎR toplumn icinde bulunduğu durnmdan daha iyi. daha oleun, daha mutlu bir agamaya cıkarma amacıyla yapılan hızli atılım anlamına stelen devrim. yanısı nitcliâi gereği yasama ortamını. halkın eoriış düzeyini a«ar. Genel toplum duzeninin ü«tnne cıkar. Bugünden cok geleceğe >bnelir. Bu hakımdan daha cok geçmlsten aldıklarına bağlanan. onlarla yetinen vığinlarm kavrayı$ triirii «ınırlarını kırar. Eski icin gerrkli hir vıkım. veni icin kacınılmaz bir atılım olur devrim. Bıı bzelliji yüzünden halk tnpluluklanndan bzlü bir vıkıcı de\rim atılımı. tutucu kurumlan. alışılaeelon dar diizeni kökiin den deeiştirecek hir patlama. sar«ıcı bir silkinmp bpklcnemez. Halk denen tnpluluk. çoğunlıık. iıindc hulıındujiı ortamın taşıvıciMdır. kendine daha nnceden \erilene bağlıdır. Yenl bir atılımın gelereee vbnelen vararlılıklarını. dii^ünre. bildl bakımından golistirici özünü. bir rerçck devrimci gibi kolay kolay kavrayamaz. Bn top Sonuc • 9 ÜTİ'N bn geriye dönfıcü crrpıntnalar, yıkı* ' cı direnişlerin kaynağında devrimler yapu lırken ortadan kaldınlması gereken kurumların, eski karaniık kalıntılan vardır. Matiırk devrimlerinin uvgulanmasını. karanlıkları avdınlatılma«inı, ytırdumuzun bu bağnaziarın elinden. «aldınsından knrtarılmasını istiynrsak. bu toplıımun uzun süreyi gerektiren uvanmasını heklemeden. kimsenin gözüniin vaşına hakmadan. cağdışı, ccrici. eski kurumların kökünden sökülıip atılması eerekir. Eskiden oldıığn gibi gelecekte de. hugün direnenlerin torunlan. devrimlerin hağısladığı kolaylıklardan. ürünlerden en cflk ^ararlananlar olacaktır. Yıkmavı hilmeven hir devrim vaoıei da olama;. daha güzelini. daha ivisini yapabilmek İcin Atatürk gibi önce Mİcmayı. engelleri ortadan kaldırmavı gerçeklestirmek gereklidir. kaçınılmazdır. Oerçek bir devrimin genel çizgisi, basarı ilkesi budur. Geriye Hayır dönüş yok.. «Bır noktadan sonra genye dönülemez» der Kafka. Geidik mi • noktava? Gemileri yaktık mı kıvılarda? Kurtnluş yalnız oniimüzde uzanan yollarda mı? Yoksa geriye dönmek ileri gitmekten daha iyidir diyerek. eski izlerimize basa basa düne önceki rnne doğru koşacak mıvız yeniden? Evet. bir nokta vardır. ondan sonra gerhe dönüs hesapları yapılunaz artık. Karka sövle tamamlıyor sözünü: «önemlı olan o nokta.va ulaşmak...» Geriye dönülemez r.oktava ulaşmak gerek önce. Bunu bilmek. benimsemek .. Haydi birazcık yürüyelim. olntazsa geri döneriz! Karsımıza yokuş çıkar bakarsın. hataklık çıkar. orman çıkar. >ahşi haivanlar çıkar. uçurum çıkar, akla havale gelmez ne engeller çıkar! O zaman geri dönmek daha kolav olur ileri gitmekten Simdilik ilerhe doğru yürüvelim, ama I*risin geri koşmak. kaçnıak olanağım da elimizde tutarak!» Bu hesapları vaptık mı. o geriie dönülmez noktava gelmediğımız ortaja çıkar. Hem biz. ne yapar vapar o belirü noktava Tirmayız Yaklaşırız, uzaklaşmz çevresinde. Sevindiririz. korkuturuz. kendüniz de umutlanır umutsuzlaşırız. Ne olacak o nokta» a varırsak? () geri dönülmez nofctavı geçersek? Bilmiyoruz. ögrenmek de istemhoruz ayrıca. Bir Mustara Kemal Paşa «o nokta» dan öteye geçti gitti. Türk ulusunu ri* kurtıılıısa höUece ulaştırdı. Yeni bir ülke. bir devlet. bir mgarlık. hir kültür. bir anlavış yarattı. Türk toplumıınıı belirli hir çizghe. geri dönülmez bir r.oktava ulaştırdı. Bugun Mustafa Kemal ülküsünden. \tatürk ilkeleri dediğimiz temel devrimlerden her seve, her şeye rağmen knpmamışsak. koparılamamıssak. geri dönülmez bir noktayı daha o günden aştığımızdandır. 27 Maiıs devrimini, l î M»rt atılımını hep Atatürkün ulusumuzu o geri dönülmez nokta\a yüceltmesir.e borçluyuz. Nihat Erim, hükümetinin proçramını okurken söyle dedi: «Atatürk ılkelen tarn olarak uygulanacaktır.» Bu söz, geriye dönülmez bir noktadır işte. 12 Mart atılımını vapan devrimçj Türk ordusunun çektiği bir cizgidir. ileri gidilecek. reformlar yapılacak. Inarasanın öngördükleri uygulanacak. Atatürk devrimleri raalandırılacak Parlâmento. partiler. politikacılar bıı noktanın reri.sinde, devrimci çizginin altında kalırlarsa o zaman Türk ordusu. kendisine ir.anan gerçek Atatürkçülerle o ileri adımları •tacaktır. Geri dönülemez hir noktava varıldığı. hattâ o noktanın aşıldıgı bilinmelidir. Gene muturuz, gene aldatırız. gene seçim deriz. gene riemokrasi. halkçılık falan tuttururuz, bir seçime gittik mi gerisı tamamdır nc o nokta. ne o çizgi kalır. haydi gerisin geri\e!.. Tıpkı 27 MaMstan bir bııçuk M geçmeden olİ duğıı gibi!.. Çirkin politikacıların, halk adına. halkın sırtından geçinenlcrin: demokratlık. halkçılık dherek halka. demokrasiye ihanet edenlerin: vüzbinlerce lira harca>arak seçim kazanma rarısma çıkanların: «milli irarie» hizi seçti di\erek Anavasayı hice «avanların. hattâ o Anayasavı kökünden yıkma>a çalısanların yanıldıkları nokta bu: Türkiyedeki Atatürk devrimcilerinin o noktaya varmadıklarını sanmaları: gevseyeceklerini. rer.iden meydanı kendilerine bırakacaklarını haval etmeleri .. Ovsa Sa^ın Snna\'ın dedigi gibi «yeni bır çağ» başlamıştır. Rir daha o göstermelik demnkrasi oyunlarına dönülmiyecektir. Bir kaç vüz kişilik bir prnfesvonel politikacı kadrosu sandıktan çıkma • çıkmamama oyunlarını nvnayamıyacaktır. Devrimci demokrasi dönemine geçilmi*.tir artık . Gerçek halkçılık. gerçek riemokrasi Ana\asanın esemen nlacağı bir düzendedir. Kısacası Kafka'nın sözü doğrulanmıştır: O gerive dönülmez noktava varılmıştır. o nokta asılmıs. gerilerde bırakılmıstır. Çeyrek yüzyıldır ovnanan. o kısır. \erimsi? particilik. politikacılık. sandıkçılık nMinları tarilıe karışmıstır Devrimci bir demokrasi çağına geçilmistir Bu scrceği bir an önce kabul etmekte «savılamıyacak kadar \arar» \ardır. Ozellikle. «millî irade. milli irade» diye yırtınıp o iradenin sahiplerini. tani Türk halkını seçimden. seçime hatırlanan bir araç savanlar için!.. Atatürk devrimcileri ağaların. esrafın, dış ve ıç sömürücülerin, çıkarcılann. çirkin politikacıların ovununa gelmiyeceklerdir. Köprüler vıkılmış. gemiler vakılmış. belirli sınırlar, hesaptı çizgiler. noktalar geride bırakılmıstır. Simdi. valmz ileri gidilebilir. Gerçek demokrasiye. gerçek halkçıliğa, sürekli devrimlerle kurulacak \eni bir Türkiyeye doğru .. •• Yazaıu Ord. Prof. Dr. H. V. VELIDEDE06LU fvlet mekanizmasının çeşitli teknik alan veya bölümlerinde «teknokratlann yönetimi, va da vönetime katılması». kısacası «teknokratlar idaresi» demek olan teknokrasi ile nin çok vardır. Hattâ bunlan birbirinin içinde kaynaşmıs çörenlerin sayısı az degildir. Bu görüs. belkl sürekli olarak plan ekonomisi uvgulavan so^vali=t ülkeler için. bır rfereceve kadar, doğru olabıhr Fakat liberal kapitalUt ülkelerde durum bövle degildir Şu halHe bİ7İm gibi ne so"=vali«t, ne de lîberal kapitalı^t olan ve hukumpt programına eöre* «gıidıımlü ekonomı» sı«temine vonelen bır ülkede teknokra«i birîrni ile iktisat hılımi ara>:ındak1 avınmı, olabıldiğince, aydınl'.k duruma kovmak ve bunlar ara«ınriaki sının açık jeçik olarak cı/mek herhalrfe yararlı olacaktır. D IKTISAT BİLİIIİ «tlim», fizık bihmlere i»e «fen» denilirdi. Bugün bütun «teknik» terimi rfiinva dillerine oldugu gibi, bizim dilimizde de orada yerlesmıştır. Kimi raman bı^ sözcük. usul, metot hatta u«talık ve bereriklilik gihi Epnis anlamda kullanılır. örreğin. bir re«am vea bir pıyani'ît icin «güclü tekni'lı var» denilir Bu cümledeki «tekrik». «anah kullanma ve uv:ıılamada sanatkânn icra eücünü v» ^anatın kurallarına kılı fcılına uvma u^t^liîını helirtir Eugiin bu terim «nnr alanın'n her da'ınrıa «ık "k knllanılmaitadır Be'İrli hir ıi7manlık al". T nına girfn ^avramları dP '!Tiî'''mrk icin He bu =n7rı'ik kulla'"'. lır Me=elâ «tekrik tprimier» d"•: ~ : ndp olffuŞıı cibi lalanndan yararlanılarak maddenin dış gorunumünü ve bıçimıni değıştırmek yoluyle gerçeklestirilir. Bu nedenle bütün sanaji alanını kapfayan teknolon, geuel olarak (î) kimyasal, (2) mekanik ve fızık teknolojı olmak U7ere. ikiye avrılmaktadır. Bugün bunlara atomik ve elektronik teknoloji de eklenmıştir. Goruluvor kı. oldukça yeni bir bılım olan teknolojinin sınırları büyuk bir hızla genişlemek gerekivor: Bıhndığı gibi, lktlsat toplumlarda servetın üretim veva oluşumunu ve dağılımını i7ah eden, bunların kanunlarını araştıran bilim dalıdir Bu tan m kapıtahst ekonomı sıstemıni uygulayan toplumlardaki tammdır. Sosyalı«t ekonomı sıstemıni uvgulavan toplumlarda ıse, «ıktısat bilimi toplumda servetin üretim. ohısum ve daîıhmını izah eden» değil «saclavan» bir bilim dalıdır Zıra bu toprda ijçtisat. dojrudan doğ^ mrindeaİr Tj CTIVP core sprvrt hW.' Hmi, ticaret ve sanavi hürrıveti ve serbest rekabet esaslarına gdre olur. So>:valist ekonomıv» göre ise, servet sadece «emek» ile mevriana selır Kapitali'=t memleketlerdeki servet bırıkimı. çalısan «ınıflann emeklerindeır meydana gelen «artık deâer» ile olusmaktadır. Bu nedenle IOSvalist sistemde bireyler için v» da belir'i topluluklar için «ser. vet hirikimi» dive bir kavran voktur ve olamaz. Bu birikitı ancak devlet denilen toplum icin caiz olabilir Biz so«valı«t EÖrü«ü bir vana bırakarak. teknoloü ile iktisadın ilişkişim ve «ınırını kapitalist sMem açısından gözönüne koymaya çalısalım. i DOĞAN YAYINEVİ YENİ KİTAPLARINI SUNAR . BIYIKLAR KOMŞLYOR 1250 Hasan Hüseyın Korkmazgıl 2. KIZILKUĞÜ Şnrın Uyamşı 7.50 1970 TRT Şiir Ödülü J. TİRK DEVRhlİ VE SONR\S1 1 5 . 1919 1946 Taner Tımur 4. MARX'IX TOPLI'M KIR\MI 1250 Çeviren: Özer Ozanka^a DOC.AN YAYINEVt Cemai Gürsel Cad. 51 B Tel: 19 27 72 Cebcci ANKARA 1. terfır İ Teknokrasi ve teknoloji B T İSTANBUL HUKUK FAKÜLTESİ DEKANLlClNDAN . eknik. teknolo.il ve teknokra«i kavramlan arasmda çok vakın baglantı vardır Su ba*lantınm ne kadar sıkı oldugunu anlamak için sadece su noktavı düsünmek veter: E g T «teknik» dediğimiz sev mevc'Jt o'masavdı «teknik bilim» anlamma çelen «teknoloü» olmazdı Teknoloü olma<avdı. 2(1. vüzvılın ikinci varısmda «teknokra«l» denilen bir bilim dah geli<;me volunu tutmazdı Demek ki. bu kavramlar bir ağacin dal. gövde ve kökleri gibi birbirine organık olarak baÇlı olan üç kavramdır Teknik kök, teknoloü govde. teknokrasi i'e dallar ve vapraklar niteligindedir Bunlar dan her biri eücünü öbüründen almakta. daha dogrusu kökün gönderdiSi be«ini na^ıl ki gövde iletivor ve dallar yararlı duruma kovuvorsa, tekniSin görderdigi bilaivı de teknoloji ge!ı=tirmekte. teknokratlar ise top'um icin yararlı duruma kov maktadırlar Verilen bu ba^ıt örnek bu iiç kavrâm arasındaki sıkı baSlantıyı açıkça göstenvor. sanırım. «Teknik» kavramı dünkü yaz'da ışaret ettiğimiz gibi, eski Yunancadakı «tekne» ve «teknıkos» sözcüklennden Batı dıllerıne ve oradan bızim dihmi?e geçmıştır Osmanlıcada bunu karsılamak için «fen» sözcugu kullanıhrdı; losyal bilimler» gpnis ve vavgın kullanıs h'r vsna b'rakılırsa. moden »eVnolniinin esası. tem»li nlan •tpVrik» Vavramı sövle tav r.ır"lans ıilır «Teknik do*a giiclerinin direnisini. belirli bir amjtrt nlasm^k iein venme vöntemidir». Bi=Va hir dpvimlp «Teknik. dofad^ki riirlerin 'nsJnoSlıına vaıarlı Hnrnma «retirilmest. vani nratik nvrnlama ?lanma konnlmasi vöntemîdir». Me'elî pipktrik üretimi. do2adaki p'ek'rik sücünün in«anm emrine hazır haip »pfirilmpsi. bır <pv Silrlir Bn teVTiV ı ı v u V «te «tekni^ven» dedıâımız U7manlar kısaca ısaret ettıgimız bu alanlardan bırınde Eenı« ve derın bılgı sahıbı o'.an u\aulavıcı kisılerdır. Eğer bu kı^i'er kendı alanlarına cırpn teknoioıık konuların uygulanms'i t«ini vonetmek üzere devlet ıdaresınde sorumlu bir gorevın basında bulunursa. o zaman bunlara «teknokrat» denilır. Teknokrat, teknısvenler gıhı, pohtikanın emrinde çahsan, bılsisını onun emrine veren, hatta kımı zaman tekniğin verilprıne avkırı ol«a bile politıkacınm arzusuna eöre hareket eden mpmıır degil, kendi bılfficını ve metotlannı devlet vonetıminrie ve isba«mda doîrudan dojruya uvjrulayan bir devlet adamı durumundadır. u Sınır ve komsuluk Cumhurıvet 3006 V Teknoloiiden ekonomive oplum ekonomısinde türlfl zenaat dallan vüzvıllar bo, vunca snrcü ve tecrübeye rfavanan ampirik vöntemlerle viirütüldü. Bu vöntemler usta» dan çıraâa aecer, hatta her renaatin «sır» lan ve «pir» leri bulunurdu Bir zenaat veya şanat. uzun süren çırakhk vıllanndan sonra elde edilirdi Buhar makinesinin bulunmasivle birlikte sanavilesme cagı açılınca. imalâtm ve üretimin çeşitli türlerinde uvgulanması vararlı vöntemlerin incelenip s i ' temlestirilmesi ça3ı da açıldı. Bu vöntemler bilim=el metotlarla ara?tırıliD eeiistirilmeye ve genel bilimin en son buluslarından vararlanılmak için ara^tırmalar vapılma\*a baslanriı. t=;te bu noktada teknoloü tle ikti«at sıkı temas haline geldi. Üretim metotlan bilimsel ve çok ince bir sınıflandırmava haîlanrfı Her metot matematik. kimva=al ve fİ7İk va=alarm prİ7masından eeçirilerek incelendi ve bütün avrıntılarivle ele alınıp elestirildi ve veni metotiar gelistirildi. Bu arada bütün top^ lumlarda teknik öSretim büvfık ölçüde uvgulama alanına konuldu. Bu eibi öSretim knrumlannda Sgrenclve veva çıraSa, «eçtiSi sanati çok kısa bfr siired<» ve çok 1nce avnntılarıvle öîrenme olanaSı saSlsndı Bövlece teknoloji biliml larjoratuvarlann dar «mıriannı a«arak toplurnun çe?itH alanlanna gir gör<". daha cok ıîretimd'p bıılunabilroek iı~in ces'tli çÖ7Üm vollarındnn b'rini. daba a? sîderle eTCPkİP'tirme olanaîını ara=tırır^a. b'i^ada ^ovut tpknik •'lanından cıkarak ilttieadî teknik p'siına eîrmis olıır T<rte tpVnoToiî dpdî?imİ7 bliîi dalı. (?o?a füclerini vararlı dnrnma knvmak. va da ham m<*ddeleri insanl."Tin vararlanahile. ce*î msmn! roaflıie haline «retir. mek fein hasvnrnl!»n ve ııvnılanan vBntemlerin tiirnSnii kansav a n hiM daiırtır. Bu dal \\rav kazanmıs bulunmaVtadır Bu alanda akılları durduran astronomik harcamalsrla rlev arastırmalar vaoılmaktadır. Doîa efıçlerini yararlı duruma gptîrmpk veva ham maddeİpri, insanlann favd'alanacaîı mamul madde haline kovmak o . lusumu, va kimva«al vasalardan vararianılarak maddenin vapısinı. va da mekanik ve fizik va T erilen baeit bilgi eösterdi kl, ıktisat bilimi. üretim ve daîılım sorunlarivle ugrasır ve bunların vasalarını bulmaSa calı«ır Durum bövle olıınca. düsünülebilir ki. üretimin teknik metot ve yöntemleri. yani teknoloü bilimi. iktijat hiliminin tamamlavıci bir bölümüdür Ovsa durum bu deSildir Gerçi ikti?atta. eerek tarım ger«k sanavi ürünlerinin öretimi *orunu da ele alınıp incelenmekte ise de, bu inceleme. teknoloüde olo*u9undan ba=ka bir nitelik taşır Bıı baskaiıkta söVe çarpan en önemll nokta teknolojinin davandıgı tabanın. iktitadın davandıSı tabsndan avn olma«ındadır: Teknoloü dogal bilimlerin uveulama alanına konulması ile ugrastıgı halde, iVti'at bilimi «ervetin toplum İçinde ö^ retim, oluşum ve daSılımını izaha çalıstıSı için sosval bilimlerin bir parça«ndır Bunlard'fn birincisi doŞadaki eüclere. öbürü sosval iliskilere davanır. Teknoioiî ve ekonoml bilimleri arasmdaki bu avınm vukanda eörmfis olduSumuz «hilim» ve «teknik» arasmdaki farki da scıkça eözönüne kovar: tnsanoglunun muhtaç olduŞu yevlerin hanei vBntemle Cretllin islenecegl. ekmegin ve > 6bür besin maddelerinin: çeligin ve öbür sanavi maddelerinin nasıl iiretilecegi konusu «teknik ve teVnoloü» alamna eirfr YukarırTs belîrtildigi rfh\. bunun tuttugu vol. mevput doSa kavnaklannın eücierinin in«an» v s . rarlı kılınma«ı voludur. TeVni«venin eörevi bu voiıı bulmaV. Bolitikaeının re teknokratın eörevi i«e\ nlasılan »onuclan degerlendirip toplumda uveulam» ve yararlanma aianına kovmak. tır. örnegin. buŞdav öretiminde. bina va da WT kgpriJ kunılmasmda. »arap. blra ve hatta kumas imalStında doSanm eu?leri. dogamn kanunlsn etWH olrfugtı icin bunlar arastınlır. Cr»timde teknik metotlar eelis BASSAGLIGI Şirketimiz İdare Meclisi Üyesi büyük insan HİLMİ ERDİM (Hılmı Hoca) 4/4/1971 tarihinde vefat etrmş ve 5/4'1971 de ebedi istirabatgâhma tevdi olunmuştur. Merhuma Haktan rahmet, yakınlanna başsağl'gı dileriz. A N KAR A ANONtM TÜRK SIGORTA ŞIRKETİ Cumhurıvet 3028 İstanbul jandarma Sat. Al. Kom. Başkanlısmılan: Jandarma birlikleri ihtiyacı icin kapalı zarl usuluyle (50.000) ellıbın kılo sarı sabunlu kösele satmahnacaktir. Muhammen bedeli (1.000.000) bıı mılyon lira olup geçici teminatı (43 750) kırkücbın yedıyüzellı lıradır. Evsaf ve şartnamesı Ankara. istanbul J Sat. Al. Kom. B?k lüdarile İzmır Ege J Dz. Bölge K hğmda görölebilir. thalesı 21 Nisan 1971 Çarsamba ?ünü saat 11.00 de Demirkapı'daki Komısvonda vapılacaktır. Teklif mektuplannın ihale saatinden bir saat evyeline kadar Komisyona verilmesı sarttır. Postadaki gecikmeler kabul edılmez (Basm: 12405'3004 > Fakültemiz 2 Ko. lu İş Hukuku Kürsüsünde Asistanlık munhaldır. İsteklılerın 21 Kısan 1371 günü ak^amma kadar Dekanhga müracaatlan. (Basın: 13104/3021) NİMBÜS eknnlnft İle eknnnml nrrnn. dakl iiiskivi ve svınmı helirtmek İcin e k o n o m I bilimi üzerinde kısaea durmak T B 'in» karjılık iktîsat hfTimi, bPİırli toplum«al bir Rrsıitt"n harekpt edpr ve Rreut. İpnmi' hnvlp hir topt'im'ia tn«aa ihüyajlannın ne yoldan saglanacaSını »raştmr; servetın üretlm re dağılımını izaha ça. lı$ır; emek sermave ıh"=kılprini arastınp bunlan İ7aha u?ra?ır. Demek ki. ikti«at bilimi teknolojik vSntpm'er savesinrte fıretilen »ervetin ve bunun daSılımımn. torjlıımıın serPİ vapı»indaki durtımuntı sosval acıdan ele a!ır Sprvpt o'usum'inun ve üretimin tekrik vöntpmlo'ini «rastırmak iVtısa'çınm çalısm» ve tıgrasi »lamna n " r ' 7 ÎVtisatci hir de tpkno'oik ilprIpmelerin ve tpVniV encı'in *r>n. lumsjıl vasnm îÎ7erirde ne ?ıh* bir etk1 v*ntı?ını hu ptVinin bulunmadığını araşfı B u ıkl bıllm rtalı arasındaki r>u avırıma raSmen modern 'i«v!et vhnetirnınrie Iktuat ve teknoloünin çok sıkı komsuIu5u olduŞunu fıelp bi7lmk1 glbt g''iriümlö pkonomı si'temıne vönelmıj nlan bir tnphımda bu knm«ulıı?un btr bajlantı ntteIı5ını aldı?ını unutmamak hple nnlıtîkarılann bu noktavn hiç ?Ö7dpn lracırmama«ı vp bunrian mpmlpkpt havrına vararlanmasl A R I N: TEKNOKRASt VE PLÂN
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle