29 Mart 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ırvı = ırıaıı ıl? akhmda degil. kasabadan Adana'ya gelmiştim. Arif Dino: «Araatı iyi oidn, iyi ki seldin» dedi. «tyi ki gcldin. Cevat Fehminin bir pivesi oynuyor. Üsteîik de, îstanbaldan gelen topluîuk pivesi iyi oynuyor.» Ben o zamanlar hem çazeteci olarak, hem de pives yazars olarak Cevat Fehmiyi bifiyordum. Arif Dino ondan birkaç kere de söz açmıMı ama, o karîar üstünde durmamıştık. Arif bev, bu sefer ondan, piyesinden söz acarken rnsku irindeydi, Arif Dino büyük bir ressamdı. Sairrii, daha da çök, kültürlü, erisilnıez bir zfevftî öJân bir Sflamdl, Genîş küHüründen, incfHâitKİpn önanla ilişki k s ran hfr kîşî faydalamrdı. Eski Tananı, eski Yıman tivatr«mînu da çok ivi büenlerdendi» 1 IJımvanın hjrçok kentînck . haskeııtinde iınlü pıypsîprîn dekorlannı yapmîstı, AbJdîn Dinn'nnn Abîdîn Dinıj şlma^ınd», Orhan K R hınİ'îıı Cîrlıjn Kpm;ıl olınasınrîa onun da pa%l vardir, Hpnım Ü7PrfiT«fİpkî etkisi, uzun sıirmüş bir ögretnıenlik etkisîdir. CEVAT FE Yaşar KEMAL «Hiç iiziünif,» â?A\, «ginuJn ^ürasında n« var, bir ay sonra Cevat gelecek, sen d* işe fireccksin.» T şe jjirppp^im am» rpptp, İki bnçnkÎTlk, •* parkiarda çpppJpınpk.. lîir ay, ffkilir mi? îîir hafta f,ortraydı, Arif Bfy bcnim baJîmln duman Aİdu^unu fakmış ki; «Spnin hikâyclcn ben Nadir Nadi'ye gntürfcf^im,* dcdi. «Okursa scnS işç ahr.» Rcn tutturdum iUc dc Cevat Bpy. S n n a n . da Arîf Rçv benîm hikâvplpri knltukladı Nadir Nadi've giiti, Aratlan np kadar bir siire gp(,'ti, şimdi akhmda yok, Arif Bpy, bana: *Git Nacîir Nadi'yp seninle. konuştnak istiyor.» dfdi. Bfn de pittim, Nadir Bey bcni hfmen ise aldı. Do&an Bfyp çöndfrdi. Otınnla da konnstuk. Bpn hemen o <;iin Dn§ıı Anadnla. V rnpnrfaj vnpmaça vnla pıknıak için hazırn lıklara çirisfim. Köporta,jd;jn iic av kadar sonra diindiim. Ya/ılarım tlumhurivPt'te yayjmlanmıs, il^i çekmpöe baslamıstı. Cevat lîpy dp İ7İmipn dnnmiisfii, Bü\ük masasınm bssnıda oturmus kıpırd:ımad;ın dunıvor, da}mı<;. yalııı/ PIİ. ka!»»mi nmuvnr. Bir siirp bpkJcdim. basını kaUlırdı h ına baktı, np isİPdiSimi srırdıı. Anlattım. hfmpn ayaga fırlndı, kolumdan tuttu. bfni >nnına oMırftıı. niraz saskındı arna bclli ftmiyordu. Çiinkii kıh^ım bprbattı, GP/KICT; df vcni döıımiis, birkac ay yaya ^ ol viıri'müs(üm Diyarbakır ovasında, Van RÜlü kıvılarında. Bir ya7an mı, hir do^tıı mx\ aniatıyortjm. îkisi brnde karmakarış, Ya/arh§ı, dostluğu, , hocalıÇı bppsi bir arada, ir yazann kisiîiîini türlü etkenîer yapıvnr, Tiirlü kîsilik çeliskilerî bir vazan olnsturuvor, Çalışma arkadaşlan biîirlcr ki, o kaya gibi sert. gülmcz birisidir. isbasında« GPHP calısma arkadaşlan bilirlcr ki, o isİfîiıı dısında, çoçuksu, saf, sıcak, dost bir inÇpliktpn hîr zırh içinrle, vumsacık, bir yürpk. Cfvat Ffhmi Baskut'u tanıdıktan sonra, ondan harrket edcrek, b ü ' ü k sanatrı kisiliklcrini de tanıdtm. KanaUıIık biraz da çocuksulukla at b a M çidivor. Onnnla nn iki yıüık calısma arkada^Iığım^/da nc kad«ir catısmamız olmussa onun cocukMiluğu.ınan oFdu. Ondan ne kadar dostluk «iirmiis'.rm <:rne onun cocukvu vönündcn çördüm. Hir insan C.'p\at Fchmi Ra«kut k?dar t'ocuksu, ! P miz olmadan bir usta sanaîçı olamıvnr. Aramı/daki do<.tlıı§un sehpplrrmi arastırmadım. Sonuna kadar çiirvnüs hu dnstlu£un sobpl)i nmrti, nası! bas'ariı, diisü'inıpclim. Ohıvprpn, iistiinde diisiinülmpven bir srv, îübettf sebepleri olarak. IlPm de öncmlî scbpplcri. Bclki bilivorum. bclki dc hiç bilmivnrum. eggm «Yok.» dedi. «O vanîîs. Haîlî anîamaî olmaz. Ben ne ku^ur işlediın P h f u n neresi. ni kötü vaptim? Haik anlama/. oîmaz. Bir çevîer kaçjrdım, belki halkm pünî hıraktım.» Halkssz hiçhir sev olamıyacaiına yordn. anatcı olarak da, i < ; n olarak da, zx n =» teci olarak da bir çarcsİ7.. bir münıkünsiiz ortamda yctisti. fîpsuHarım cok yakından hiîivorum. Onnn ko«;uHarının acı<:ı viirciim?n basmda agı çibi, bir top ajjı eH>i durup darnvor. Sanatçı oîarnk da, cazft?ci, însan olarak ria yapabileee?Jnin. rçtKinin çnk armı T3.p,ıbi!di. TİVT dafiîarı ffîbi, nnun =nvun i'Atınrlalii kısmi, ii^tÜncîeJnndcn cnk hiiyiîktüy.Hİmcdpnlerden. hHkmcdei'.lprdfn nefret ptlivnrdn. Hiç bflli etmeden balktan bir sanatcıvı, bir in«;atM. kostjüarın PİveTrlisincf tntnyordn. Onun Kafhköv ts'fJpsı (V\~>; bir piyrsi var. BfMim en «rpvdî'Vım p n H budur. Benim için df bir s^'irspr n'^^s,. îîic"»p» ve ev sahîbi eafı^^n.^ı iîstunpdîr. C'nt'a a m r t . r mnn «:fjhîp''Ttn» <>v;ıt ^ n i h"<»« !'i<.n>v!i mahkum pr]»r. SömürürüliîP.iJ b(h?p*îine rıfl.?T. \> rr>.hkftm r d m bir pives »ııiıa hîlmivnrıım. Kirapvı türlii n"'lîerlc n i n ^ ' P 1ovnna ev sî'i.h^cri ntnrlar. K'"^"i «Mn'ii d »r 2"'iHi bıriMdir. O da hn«=kn !r cv »mînr K ^ « " T degisir. o fv «ahîîıi dp afar ki'jnvı. Ririn'i 1 1 kovan cv sabıbînîn lıir tiki \;'"" ır. ben < ". ^ nni7«n(i nvnatır. On'lan sonra kirsrı ne Uidar ev kîra^mıs. ne l.arHr c v ' f ' i l,n\ n'nv;^sa, kovulnrkpıı bir dp h\kar ' i. ne s^r^ün. Uovnn hir nivımıı rnnrttn'or. Cfhnvdnk baltr» «fslrri p;ibi. inanıî? Mart muhfırasmdan sonra bazı subaylann emekiive sevkedümesi ve orduda genis tâyinîer yapıîmaM çeşitü söylenr tılere y ol açmjsiır, Ru sövîentilerin varattıgı kuskula ve ioş ortamda, doîrtı yofu saptamak icin 12 Mart muhtırasmdan harekete çecmek çerekir. Artık tarihî hir belee niteliü ka7sıımıt olan bu muhtira iîe bir hüUümet düsiirülmiîv, kosulları daha once saptanmıs bir veni hiHcümetin knrulması önsorülnıüstür. Muhfıra: î) Yo7Îa^mıs pariannMîtorulnSn. 2 > L.pkPİi ?ıvasî ıki!!n:>. ^i tkfuînrn «aiheh hf<«ını mahkum ettikten sonra, derhal kuvvetli ve inandırıcı bir hükümefm kurulmasmı ve a) Ataturk'ün ınkılâo kanunlarınm uvçulanmasım. b> Anaya?anın e {inc;örrh'i<''MJ rpfnrmîann vair,lma ini talep etmistir. F&er hu sartîar yerine trettrilmezse. ordn vönptime eî kovaeaktır. Muhtıranm altında üc kuvvet knmandanmm ve Gfnel RnrTonlum hayatında serefli insanlar fcin sBz namn? «av»?ır; raa sÖ7 vazıva vurulup kâ&ıda dökiildü mii, artık çeri dnnmek serefsizliîin kesinlikle tesriU ohır llrlr bîr heleevi imzalnvan, < suhav üniforma »ı t^sıvarak imznsına ihrınet eder^e durum bir kat dnha atırlasır. övle bir insan. tasıdıgı üniformava lâvık olmndıuı «rihj t.in'h ve tophım nnîinde kendi mahkumivetine imasmıs demektir. îîu nokfavı mimlcdikten snnra srrlMim <;övlentilere.,, 12 ]>Iart mııhtîrasından sonra ıırdnda varnlan islemler, miıhbir rtvım. daha dogrusn bir tıi7?k oldu^u kuskusıinn ortava vavmı«tir. Mdi^tara enre. vüksek komata heveti. ordunun \nnetime dcvrimci müdihalesîni Snlrmpk iein. önee silâhlı kuvveilerdekî devrimfi subavlarla beraber eöninmüsler harekett fîatttmai; irin muhfırr» ovımıına sjınmi'lar: ve ard?ndan po'iti|?filarla vp basta tsmet Pasavla ishirli^i vanarak h^reketi tas. tive etmi^lordir Yani muhf?ra bir ovundur. hir nolitîka tti'/agıdır. Mnhiıranın altına atılan imzalnr, mubtıradaki Atatürkçü ve devrimei amaeları jrerceklesiîrm^k irin de§il. o amaclara bağh ordnnun riinamik kesimini tasfivp îrindir. Bu sövlentilerin e<;a<: kavnaŞı tsmet Pasa'nın ordndaki emekfilik islemlerivle birliktp vavmlanan konusmasıdır. Bu konusmavı nekistiren hir rain demeci, tnönü. Amerikan televizvoncıılarına vermistir. C.H.P Baskam. vüksek kumandanlar için demi<;tir ki : « Mıidahale edpplpr a^ı ı^tırap içinrlp görünüvorlar htır kaldık'p.rını «rivh'ivoriar Kısa sfirme5! icirı hcpimi?in rum'ul'ijn avaktndır.» Demek oluvor ki. 1? Mart muhtırasını im/alıvanlar kaldıkları» icin imzovı basmıslardır. Ru durumu da (smet Pasa'ya anlatmıslardır Rir rrorpv, bir innnc de^il; ama hir mpcburivet altında imzaladıkları muhtıra vüzünden *a5ır ıstırap* icindedirler. Rir an önee bn durumnn geçiştirilmesini beklemektedirler. îsmet Pasa bn konusmasıyla vüksek komuta heyetini a&ır bir töhmet altında bırakmıs. ^övlentileri kSrüklemis. ordudaki emeklilik ve tâvin islemlerî ü«tı'ine kusku buhıtlarını vısmıstır nemen sövlivelîm ki, bn sövlentilerc inanamıvornz. Ordu. notitikaeı nAuniarı viİ7Ünden simdive kadar en de"erli evlâtl.irını feda etmpk zorunrti kalmjstır Anw bir nrdn. r,un ba<sında bnlunan kumandan. inanmadıgı hir belçeye mecbnri\et vüzünden imzavı b;»«ın nolitikaeılarla ortpldasa bir oynnun oymiensıj nlmavı kabul'enemez. Bırakınız bir knmandanı. bîr rünfTclili pnliiikaeı bile. imzasını atarken. sorumunu hesaplanıak dımımıındadır. P.İ7 nrdunun icindekı ti"n in VP emeklîlik i^Iemlerine deüein hic Hir likir ileri sürmüvoruz Silâhb Kııvvrtler, iç snnınhırın: l;eııdi çelenek ve vasalarına söre cöztimlfr. Morhalfle emeklive iivrılan subaylarımızın da buaün muvazzaf olanlar kadar se. refli askerler oldnklarmda ve büviik vatnnsever duvcularıyla yetismis hulnnduklarmda ınaneımız \arrlır. Ama vüksek komutanların da Tiirki\p nuivolarından cih.^.na ilân cdi'p'i 1? Mart muhtirasmı •mephun\ rt tahtıfırfa» veya hir turar.a vern nİMin dive imzalariıklarını diisünmek. en başta ki$iliklrriıır ve askerlik soreflerine hakaret olur. P.i'tün hu sövîentilerin da»ılması ve ortalıfm ısıması için önümii/deki günleri beklemek "orckîvor. l!stfi T3 ynz ar i'îhin bürtlrr satılfnıstı. Arif Dinn drdİ ki; RNC y.ıpıp rtmelî,i iz, bıı pı\ esi çörmflisin. Çiînkü,* dedi, « O v a t nıaa bir tivatr« vazandsr. Türkiyfde fou ufttalıkta bir tivatro va/an v? halk adamı daha yok. C'.cv.it işıiaçsık bir ustadır. O, phTsIcrini ç<ipşki yunan ustaları safclamlıinnda kurar, O, np vazarsa. istc bu klâsik, saflam kurçudan dnlnvı halk onun pivcslerini tutar, Hajiçi kö\dp, hnnçi Uasabnda ovnanırsa ovnan?ırı onun piycslori bu eski î u n a n kurçusundan dolayı scvilir.» Kinıında bilçtlcri bulup tiyatrora jrittik, Arif Iliııo vanımda. durmadan. piyrs ovnadıgı sıircce onurı knrçusunu. kareunun içeri£e uvsunhıCMinu anlattı durdu. HircoU Kfylcri ondan öerrndiâim sibi Cevat Ffhmi Baskut'u da ilk olarak Arif I)ino'dan öğrendim. "I 051 vilında Arif Pinn'yla tstanbulda bn"• lııstıım. flk hikâvplprinıi ya7.mi.stim, Pii HiUfne, Rehek, otehi kiîçük hîkâvrler, flikayplpr knltuçıımda. Arif Bevle doCrr" Cevat FehrniŞp çHivordiık. Brndp sonvn/ bir inanç vardı: Rıı Cfvat Ffhmi. bildivimir piyps y a , ZîiTi. rıllardır tanımadan do^t olduçıımuz Cft^,ıt Fpîımi'^sp bfıii lipmfn Cumhnrivptp alaraktı. Arif PıfV dp, büviik bir çüveıılp; «C,Pvat b« ij«i anlar.* tîivordu, «Hikâ^plprini ftiu bir vcrcccctm. ç r t c i uün Cp\at spni pazfte^r alacak. Olm.f/sa ominla biriikte Nadir N;ıdi",\p gid^riz. Rir yandan seni Nadir N'adi'yfi o anlatır, bir yandan bcn, tamam. Sen hiç korkma,,» Hiç korkmiMordnm. Kunra > 11Jn drt'tu bpnî hir işp hif almaz mıvdı? Bpni anl.ımaz mıvdı? Bövlc pive^lpr yazan bir adam. bcnim bikfnelpri okur da.. tstaııbul'a STİdim. Onbfs srün sonra da Arif Dino Adana'dan celdi. Henim tpbimdf iki hııpuk liram kalmıv. pîirkjarda \ alıvordum. Arif lîpvin de hiç parası \nl»tıı. lîir akrnlıa\a ItOnuk iniTlİşti. Bir ikindi üstü bfllustnk, yürp^im a^zımda. hikâyclcrim Uoltugunida Cumhuriyct'p, . Cevat ^ÎP^! kap'da sorıluk, izitiii ülama?dı, Biz Arif lîp\le bunca vil Cumhuriyft. Cfvat Fchmi hayali kurmustuk. fîfn. bunca yıl kurdufumuz işe girme, Cumhurivot'tp yazma havaMnin vıkıldı^ına mı >anavım, Cc\'at Fplımi'vlp tanısamadı^ıma nıı yanavım, kös kö$ Cumhuri>ct'ten dündiik. Arif Bpy: C evat Feh"ii Basknt hal'un « ; den, onnn derinlirıine <ridebi?me olana£ın» arardı. Piveslerini hövlp «;aSîanı bir t e niıırimara çalı«ırdı. vilında Na7im Hikmct'le Tnn fpker Pans'te âiî 1"l".er sordu. halk yazarı nıisinîz? diys sordn. anîaltım. Başıma jrflenleri bir hır shvlpdiın. «rziUmc.» dfdi. T?.7îîartmı s^vdiSini. blr. liktp ealısacaüımm sövlcdi. «Ben srni,» dive dp pkledi, «sarısm, incccik, kısa birisi bcüiynrduın,» ılrtiî. «YazıJarından bu izlcnimi almışım.» Ve do«itlu'?«muz haşladı. Soııradan ö»rpndim ki, isi arasında ma pasındiirı kalkısı, benim kohımdan tııtup m s sasına oturtu<.H, kahve sövlcmfsi, işinin en civcivli sasıtindp benimle bir saat konuşması onun icin otajan davranıslardan dcgildi. O sıra çazp!"ilp bulunan arkadaslar Cevat Bcyin bu d.ıvranıslarına çok şasırmr^Iardı. Bana karsı davranısı, hpr zaman zaten arkadnsl;irı saşırtmıstır. Bana ça!ıstı§ımız ort 5ki VlI boyunoa bir çalısma arkadasına davrand'^ı ffibi de^il. bir kardpsp davranır Rİbi davran. dı, Her kitabımuı çıkışı, tutulması onda inanılmaz bir scvinç yaratırdı. ğ \ , bir halk ndarm. bir h.iîk va/andır, ^Ilfr ^ ; ' •] f ıT îıalk ölHKi'm" •\/ .^rı ı Mirn'nk onun inancıvdı. Belki de alıskanlı^ırdı. Haiktan ögrenirdi, halka vprirdi, Onun için, halk anlamaz, di^e bîr SPV voktıı. Cnk sanatçı v a r . dır. psprlpri tutmadı mıvdı halk anlamaz >nftnsını hemen vapıstîrıvcrirler. Cevat Fehmi icin en anlüvan balktı, Onun için hiçbîr zaman. hiclıir sp\de halkı suclamadı. \ P pnlitikada, nc sanatta halkın olumsuz ^anlarını bilp suçlaına'/dı. flalkın anlavısı iisiünc bir çazptprilık n k n . ln knrdu. Gazeteci olarak, C P \ at Fchmi P»askut'ıın üstündı* dıırıırsak, sanatçı olarnk, rmpkcilprdpn yana pnîitikacı olarak onun pptirdiklcri, kisiliÇi üstünde durursak çok şey ka/anınz. Onun için yaratan ki, varcden ki haiktı. Son yıllarda bir pivesi tutmamıstı. Tııtmamıştı değil. onun ahstıgı kadar sahnedp kalmam]<:ti. Rundan da üzsfündü. Fiir arkada« onu tcsplli etmek için: «Halk anlamadı,» dpdi. Cevat Bey çüldü, yumşak, kendine £urfnli, alaycı: C;cvat Fobmi iîSİ'inrTe çnndan konufu: A > tpiib'i ad'»m«ın kartlrs.» dcdi. «Cev>t •ribi bir ad>ın?i eni^mpk, h•?• de mı iki yıl, •• » > bir talih... Çünkii Râbıâü ver idamı. tnsan demirflcn o< a Bâ'uâlive on iki vıl da\ anaınar. l= O rilnortaiJarı nasıl vazmak. vavmifTiak imkârnn» bulm'jssun. simdi ap'ıvornm.» Sonra Cevat Rrvin niveclerindpn «öz actı: »Onu in«an. do«t, c'r>lıcma arkp^ası olarak Çflîc «pveritrı nrra, «,ö\l'" oin pîvp«;Jprini r?aha ''n|. «.«•verînı. <"în;ı. bîr r'vr\ O"'.' 'nulÎT'i.1 söreceiimi dp «h le. / Piv««!rr! f'e H ' d a da nvnnvaeak. İU; ö'^e A/frhavr"'i'la. ^r bîit'""i Fıi^vadn ovnvacaU» dedî. Göc p i i ' f i A'/f rhivranda o^ nnfîı. da .%'nzım lükmet öîtlii. Halk k ini d;\ reî'iıiti. Orhan öîflü. Dnp.an Nııdi rilclii. C!e; v;"t l'.rv öldn. K«Uım kan;jrlım kmldı sÖ7 .Jntin nnJmınm :n'i'ıi!a 'la'vı i\i vnrıvorum v rt prtji; Rirer tıirf>r f>ostları >iim* k.. fn«^n h^r se\di"i\1p hirn/ ö l " r o r . Öle ö?e avakta t ü kenmek de var. Dost acısı acılarm en heleri ol*n perek. Olpp dostlnrm. ölüııü vpren san a t c l a r ohnası. in^antn aci'nıı a/ıcıK ^ v n i l . tiyor. Cevat Fehmi'ııin arkasınds kn^kncaman hir halk dünyası kak'ı. Toplınmınuu, çiin gcçtikçe nnıın piveslerindekı bu düıı\aya daha yaklaşacak, ısınacak, or.u daha anlayacak. scvecek. Vefat ve teşekkür Ç ^ kıymoîlf varhgımiT. De ; nizh İl Jandarnin May Komu ; tanı J. Alb. : YUksek Ucretle \ D!Ş TEKNISYENİ • Erim zor geçiîte • •• Nihat Erim Bashakan oldu. İste «Aııayasanın öngördüğü rcformları Atatürkçü jrörüşle ele aiarak» hir polilika adamı dedim, duyar duymaz. Bugünkü Parlamontonun gerçek hir avdın, gerçpk bir de\let adamı niteliğîne fialiip sa\ılı kişilerinden, hattâ en başta gplenlerinden ., Evet, Erim son çeyrek yüzyılın jetişlirdîği en ulgıın politikarılarıınlan hiridir, denç yaşla, Meelis vaşamına karışmış, Bııkaıılık snnınilıılugıı > üklcıınıîş, Bashakan yardımcılığ'ı yapmış, riaha Ifl.id cle Başhakanlığa hazırlanmış Hukuk profesörliığü, ya7Hilık, b,ısv;i7arlık,,. JB45 den bu yana C.H.P. nin en ön sualarınılii. innnıı'nun sni knlu. partinin grup ba^kan vekili. Bazan partiden dışan ililmiş, ama sonra £<*ne baş köşeye oturmuş. C.H.P. nin VH7.fixcilm.ez kişilfirinden biri. Parlamentoda öteki partüere krndini kahul ettirmiş. Kısarası bugünkü Parlamentomurda bir parm.ığin sayıSlhl aşmıyan «B.ikan ulabilir» politikaeıiardan . Bıınlar ^ersiz bir nvgii değil, gprçpğîn tâ kendisi , Erim derken hıınları hatırlıj oruz hrnırıı. Ilençeli bir ki^ilik, kiiltiîrlü hir kal'ü, trçıııljcli bir çeçmis... I'artisiıulen ayrılarak Başhakanlık koltıığıına otııran Nihat Krim iştc böyle biri. Arasam cski yazdıklarını. konu.ştuklarını lıcpinizin «ne püzel yazmış, ne doğru sövlpmiş» diypcpginiz sözlerini bulur çıkarırım. Köy enstitülcrir.in yararma, cici olmiyan gerçek bir demokrasinin önemine, anayasanın iıngnrdüğü ileriei reformiarın gerekliliğiıı*! inanmiş bir avdın, Açık bir yüreklilikİR tnplumculuğu kendı anlayışının slııırları içinrie savuıımus, nrtanın solunuu üncüsü Kcevit'i helirli bir hlçiıye kadar destcklemiş, savunmuş bir C.H.P. Ii... Bir 17 Nisan törenini hatırladım şimdi. DilTarih Fakültesi konfcrans salonımda köy cnstitülcrinin kuruluş srünü kutlanıyorriu. En güzel konuşmayı Erim yaptı. Anadolu insanının niçin «iiteki diima» >ı hu dünyadan üstün ttıtttiğumi açıklamışti: Köylü saçımı sııluna lıakiMir karuıılık, gerîlik, açlık, yoksulluk, hiç hir ııniııt vok, hiç bîr sevinç yok, hiç bir nıutluluk helirtisi yokî Iîö> le bir dıinvada ha yaşanuşsın ha yaşiamamışsın! Ama öbür rlünya daha (ckici. dahA renkli. daha mutluluk vericiî Niye bîiğl.mın.uin «öteki dün>a>a», ı.he kendini ölümden sonraki mutluluk dıılıı ikinci vaşanıa hazırlanı.ısını? ()>sa hu dünyayı yaşanılır, st'\ilir vapmak çcrek. Anaılolu köylerindeki insanlarııtma yasam sevinçlerini tattırmak gorek. Buna benzer sözler böylemişti Erim o giin köy enstitüh rini överkcn. Sîmrli 12 Ilart atılımının istediği bir hükiimeti kurmakla görevlendirilcn işte bu a.>dın kisiılir... lia/eteeilerin Sftrularına karşı «Atalürkçü rcformları yapmak şarltır» yanıtı bu göreve kendisini bekleyen işleri de iyice bildiğini gösterir. Erîm kabinesi aıı.n usaııın nntjîirdiii'ii, ama on yıldır tıyuklayan reformları yapmak sorumu altııuladır. Bu refnrmları, hem de Atatürkçü hir ftörüşle gerçekleştirmek zorundadır. Nihat Erim bunları >sıpni}ik için ishaşına gplmistir. Bu ai;ir yükün altına girerkcn her ko^ıılu, her durumu, dıısjunduktcn soııra Başbakanlığı kalıul . Ama zorluklar yığın yıfın. Öncc on yıldır Anayasa'nın öııi ıpinrmlara sırt çevirmis hir Parlamento var! A.P. çogrııhu var. 12 Mart atılımıyla. teslim olmuş bir îktidar partisi var! Demirel'iyle, Mentfşeuğluyla, öteki Bakanlarivle türlü sııçlaınlırmalac altında. ljir eski kabine var! Sorulaeak hir yığın soru. alınaıak bir KÜIÜ hosap var. Sonra C.U.P. grubu var, ortanm soltı da solıı diye tutturup Atatürk devrimlcrinin harcanıp gitmrsint" se\irci kalaıı bir uarip solcu topluîuk var! Ulus haşyazarmın deyimiyle «bir ordu kadar şrüçlü» İnönü var! Sonra Ciihenciler \ar, Sükanlı, Bilc;içli, Komünizmle Mücadele Cemiyeti naşkaıılı DemokıatikU'r var. Bchice Boranlı sosyalistler var! A'ar ot;lu var!.. Ana>asayı istediği hiçime sokmak için pu.suda bckleyi'iı her partiüen çirkiu pnlitikacılar var! Erim kahinesini kurarken, Bakan arkadaşlarını seçe.rken hanşfi iikeye uyacağmı açıklıyor: «Atatürkçü rpformları yapmak saıttır». Demek, Parlamento içir.dcn ve dı.şından scçilecek Bakanlard.ı once hu u/.ellik aranaeak: Atatürkçü olmak, Atatürkçü anavasHuiıı öngördüğii reformlara inanmak... Bunun dışında ne varsa hepsi ikiı.ci, iiçüncü pJândudır. Şu parti bövleymiş, bu paıti >,ııılcınıi>, şıi lider höyle demiş, hu lider şöyle buyurmuş! Ilepsi hir yana itilip. Türk ordusunun. aydınının, grnçliğinin bilincini Turk halkıuın muthıluğunu yaıatncak anayasa reformlarma r;irişilecektir. Eıim bu yolda başarıya ulaşır mı? Voksa kısır oyıınlarla kısa zanınnda cici demokrasi yeniden hortlatıhr mı? Bir süre snııra nörece^iz. Parlamentomın. çok partili düzenin ayakta kalması hiraz da Erim kabinrsmin başarısına bağlı olıu'aklır. !Şo> lc V da bo\le, ne olıırsa olsun Türk Ordusunun 12 Mart atıH Iımı vaş;nacaktn, vaşatilacaktır. Anayasanın önjrördiiğü reforınlar Atatürkçü hir görüşlc ele alınıp hızla eerçekleştirilcccktir. Bıınıı nıucdcn hılcrek partilcr ve particiler Erim hükümeiinin bu cetin Mi.avı başarıyla emokrasinin açık bir rejim olduğu, politikacılar, iktidara yakın çevreler ve bunların savunucuları tarafmdan sık sık tekrarlanır. Ancak, herkes bu «Açık rejira» deyimine başka başka anlamlar vermek te, herşeyin halkm gözü önüııde olmasını, yapılan yolsuzlukların Bü yük MiIIet Meclisinde tartışılmasını «Açık rejim»in varlığı için yeterli fförmektedir. Bazı kişiler de bunu, politikacıların özel yaşantılarının hcrkcsce bilinnıesi ve izlenmesi bioiminde anlamaktadırlar, Oysa. bir «açıiç rejim» den srtz pchlcbılmesi igin bunlann cerçekleşmıs olması yeterli değildir. Açık rcMimin baş koşulu, iktidarda bıılunanların, gerçeklcri kamuoyıına hiç bir yönünü saklamadan söylemeleri, durumu oldııgundan iyi ya da kötü gösterm^k içm ^erçpklerin bir bölümünü gizlememelerıdir. Biz bu yazımızda, Türkiye'de uyKulanan rejimin bu koşula ujnjp ujTnadığıni araştırarak ve buna aykın olarak gördüğümüz bnzı dnvranışlan kamuoyu önüne sermeğe çalıçacağız. D Muzaffer yiL!\lAZKAN İ S İ aranıyoT Tel: 23 25 43 21 75 82 elde ediien artsş, aynı devredpki irene: kalkınma hizının üstünde gerçekleşmi.ştir. rilhakika, söa konusu 1 >ıiîı!; rievrede ihracat artış toplamı "» (iü ve çayrı safî millî hasıla toplamı ° t 51.7 ol* / mustur» dpmei:tccür. YAZAN; Ziya KAYLA T.C. Hlerkez Bankası Eski Genel Müdürü doğru bir açıdan baçmağa ç;'hşlığım» belirten, Maliye Bakam I\1PSU* Ere7, övülmege dc.i;pr bu isle.L'ini yptprince gerçekleştirebıldı»i konusunda kuşkular uynndıran LSÖZIPT söylcmi^tır Gerçekten, Senatoria yaptı.Jı koniKmasınm son bölümündo «llazJnenin iVlrıkez Bankası üzerine olan haskısı azalmıştır. Merkez Bankasmın sanayie ve iş hayaün.i açacağı kredi imkâniarı da fazlalaşmistır» biçimindeki sözlcrinı, Merkez Bnnkası hafialık vaziyet cetvellerinde yaymlanan rakamlnrla bağdaştırmak nıümkün degildir Halen, Hazine • Merkez Bankası ilışkileri kısa vadeli avans hesabı ile yürütülmekiedir. Bu hesap Teınmuz 1970 başından 13 Şubat 1971 KÜrıüne kadar 4,2 miîyar liradan aşagıya düşmpmiştir. 13 Şubat 1971 gününde 4 milyar 353 milynn üradır. Avnns hesabı sürekli olarak Hazineye tanınan en yüksek sınıra çok yakın olarak kullanıldığı bir sırada, Ha7inenin Merkez Bankası üzerine olan baskısmm azaldıgından nasıl söz edilebilir? Merkez Bankasının sanayie ve iş hayatına açacağı kredi imkânlarının faz!ılasacağı görüşüne katılmak da güçtür. Her yıl belli bir sınırda kalması gereken, emisyon artışmdan doĞan Merkez Bankası kaynaklarınm, gittikçe artan bir bölümü Hazinece almdığı sürece, bankacılık sistemine açılacak kredi imkynlarının artması düsünüiemez. Mevkez Bankası haftalık vaziyet cetvelWi bu durumu acıkça r.östprmektedir. 13 Şubat 1971 günlü vaziyet cetveli incelendiği zaman, bankacılık sistemino verilen kredürrrip, <jocen yılın avnı ç;ününe söre 498 miîyon liralık bir gerilpme bulunduâu anlaşılmakradır. 1971 yıh bütçeRînin uyçulanmağa baslaması, Hazineye <anınan imkâniarı 1 milyar lirnnm üstün'io arthrnpak vo bankaların Mcrkp?: Banknsınc!an knynak saglarnamı büsbü1ün aıücleştireceklir. Durum bövle oldusru halde, Maliye Enkanının, Merkez Bankasmın sanavie ve iş havatına açacajı kredi imkânıannm fazlalasacağmı sn'vlom^si, her türlü dayanaktan vnkcıı n hulıınmnktadır 'carct rok in hırıru1 ıl nnctir dolar turizm geliri ile kapanmıştır» domiştir. Ödsme der.gesi ile ticarct dengesinin bırbirmo knrıştırıldığı bu sözlerı gerçeklerle bi'ı^daştırmak kolay değildir. Başbakan dış tediye bilânçosunu muvazeneye getirmokten sus, edprkor. «Yani, nldı^ımızı ve sattığımızı dpn<;e\e getinnpk» deyımını kullcımnıstır. Bu, ticaret rien°esinin tarnmlanmasıdır. Oysa, 1970 yılında, dış ticaret dengesi konusiında olunılu de^il, olumsuz bir gplişme olmuş! ur. Kesin olmayan tahminlere göre, 1970 yılında ihracat .r,:>3 nıilyon dolar, irhaıât 925 müyon dolar civarmda olduğuna pöre, ticaret densjpsi açığı 337 milvon dolara yükselmistir. Bu, plunlı dünemde »örülen en yüksek dış ticaret" açığıdır. Pîal böylo iken, aldığımızla sattığımızı dengpye getirmekten nasıl söz edilebilir. Başbakan, yukarıda kaydeltlğimiz koniışmasmın ikinci paran;rafındg. 585 milyon dolarlık ihracat, 273 milyon dolarlık işçi dövizi ve 50 milyon dolarlık turizm geliri elde edilmesim bir basarı imiş gıbi pıöstprmckiedir. Öto yandan, Ba.şbakanm kondi irazasm: taşıyan «î()7l vılı p>oiîramının uysulaunıa^ı, koordinasyonu ve izlenmesine dair karar» da, sadece işçi dövizlprinden yül: sek bir «elişme «;ağ]andı«ı brürtilmiş «Net turizm ve seyahat çelirleriuin açık vermejçe devam ettîğine» değinilmiş «1BG81970 döneminde ihracati'i, plân lıedpfIprinin 6.5 çerisinde kalaeai;ı tahmin edîlmektedir» denilmiştir. Memlekefimvin, aldıgı ve sattı£mı 3040 yıldır dengcve getireme diği iddiası rla gerçeklere uygım değildir. Eldeki istatistiklere göre, ticaret dens^Fİ 19401946 yıllan amsmcla sürekli olarak fazlahk vermıs. ancak 1947 yılından iribaren açık vermege başlamıştır. En çok 24 v>ldan söz pdilmesi gerekirken, Başbakamn, 3040 yıl diyerek, bu sürnvi nedrn 1930 yılına kadar geri götürmek istediğini anlamak gerçekten güçtür. Bıhndiği gibi, bınncı beş y.Ilık plan clovrpsi l0fi7 yılında sona prmiş ve ikinri plan devresimn de 3 yıh tamamlanmıstır. Bu itihprlaTürkiyoVıin plânlı ekonomide geçirriifi süremn 7 yıl değil K yıl olarak hesaplanması ve G S M H arrışlan ile ihracat artışlannın hangısinin yüksek olduğu araştırılmak isteniyorsa 7 yıliık de^il 8 vılhk rakamlann kar', »erekir. Tica:Pt Bakanmın böyle ınayıp da 7 yıllık >nr süroyi aiması anlamlıdır. Cürkü, birinei plan dfinrminin ilk vtlı oinn 19S3 vılındrı ihracatta. 1 B yıhna göre bir 9 2 ariıs deâü p/o 3,1 oranındn bir azaIÎS olmuvıur. Bu azalma hcsap dısı birakıldıgı için ihracat artışı GSMTI ariıçmrlnn yüksek SÖrü! mpktedir. Plansız devrenin son yıl r>Kr"nı, planlı flnnemirı son yıl ra marmvla karsılns1ırıldıS;ı zaman, ihrneatta 8 yıllık artı=: miktnnnm 0 ,ı 54.2 dcn ihnret olduC'u, buna knrşılık GSMH'daki artı^ın »o / fi3 4'P yükpoldisi görülür. Demck ki planlı döncmde, Ticaret Bakanı nin dedigi E İ i ihrncat C b. artışı GSMH'nm üstünde bir yükseliş göstermcmiş, tersine, GSMH artısmm altmcla bir gelişrrıe kaydetmi^tir. iciret Bakanmm domecinde üzerindo duruhnasî gereken ikinci nokta sudur Bakan, demecinde aynen «Şurr.da hpmen belirteyim ki 1070 yıliüda ihracatınıız °o 0 oranııula nrtarak 588 milyon dolara uUtşmıs ve pro<rram he defini 3 m>lvon dolar aşmıştır» denektedir Resmî bütün bplgelerâo. 1 7 yıh ihracat programının D0 G 0 milyon dolnr oldugu vazılidır 0 16'3'1971 tarihlnde flni olarak \ vrfat ctmis ve Balıkesir"de top S rağa verilmistir. • Dcni7.1i ve Bahkeslr'de yapı E lan cenaze törenlerine bizzat • katılan, temsilci ve çplenk grtn • dor«n, tclpfon, teleraf ve mek i tnpla ta7ivptfe bulunan sayın • f İçisleri Bakanına. J. Genel Ko » * mutarnna: bilumum mülkî ve i askerî erkân ve miicsseselere; • merhıımun akraba, dost ve ar £ kadaslarına minnet ve sükran • Iarımi7i ar7rdrv\z. ! Yılmn7kan, Ansor. SariRİİl î ve Sargrm aileieri S Heris (7342485) Cumhuriyet 2473 Saadet ftzr,fTn.\MAR Dz. Tem Mosnt TKBtS Nısanlandık. muthıvuz. / V i Ctımhurlvpt 247Î t FULBRSGHT BURSLARI Türkiye • Amerika BirİP.şık Devletleri Kültürel Mübadele Komisvonunca, 1972 • 73 ders yılında, Amerikada Yüksek Lısans (Graduate) ve Doktora (PostGraduate) çalr,smaları vapmak lstnyen öğrencilere her sahada bir miktar öğrenım bursu saglanacaktır. Mİ RACAAT ŞAKTLARl: a) Türk vatandaşı olmak, b) 34 yasmdan büyük olmamak (1937 doğıımlular müracaat pdebilirler.) c) İyi îngilizce bilmek (îngilizce bllglsi tmtihanla tesbit edllecektir.) d) İTniversiteden veya asgarî dört senelık bır yüKsek okuldan A i mezun olmak (1972 yaz döneminde mezun olacaklar burs için müracaat edebilirler.) e) Yüksek tahsil süresince alman notlarm ortalaması en az «İYİ» olmak. A Doldurulmuş müracnat formlarımn en geç 30 Nisan 1971 ^ aksamma kadar Genel Sekreterlikte bulunması gerekmektedir. ^ Müracaat formları ve daha tazla bilgi aşağıdaki adresten te ^ min edilebilir. ^ FuHırisfht Genel Sekretcrliği } Gazi IMustafa Kemal Bulvarı 7/12 ANKARA ^ Has: 1237/r!46f)^ Bir bayraın kosiusüiası V E F A T Hopa eşrafmdan merhum Nailizade Hüseyin Beyin ve merhume Rasime Hanımın o^ullan, Trabznn e.şrafmdan Miraç Özman ve Fcride Özman'ın damadı ve Samiye Korzay'm eşi. Gülen Atay, Gözen Kandemir, Oktar Korzay ve Özen Öztanyel'in sevcili babalan Yaşar Korzay, Müzeyyen ve Fehmi Şişmanoğlu'nun ağabeyleri, Süreyya Özman'ın enıştelen. Ulvi Atay, Ümit Kandcrnır ve Süha Öztanyel'in kayın babalan, Korzay, Şişmanoğlu ve Özman ailelerimn ağabey ve enişteleri, çok kıymctli varlığımız O nce, gerçeklerin gizlenmesi konusundaki eski uygulamalan bir yana bırakarak, sadeCR son günlerde verilen bir kaç demecı ele alalım. Bunların içinde gerçeğe aykırı ya da gerçeğin yalnız bir bölumünü yansıtan konuşmaları belırtelim. feüleyman Demirel'in, Adalet Partisının, Kurban Bayramı için düzenlediği bayramlaşma toplanUfeindn y<?ptıgı konuşma bu bakımdan çuk ilginçtır. Türkıye lktisat Gazetesinin 11 Şubat 1971 f>ünlü nüshasında «IMcmleketimizin yarınına güvenle hakmak için pek çok sebep vardır» başlığıyıa yayınlanan bu demecın çok büyük bölümü, önümüzdekı aylarda msasına girişılccek olan tesisler hakkında bilgilen kapsamaktadır. Başbakan 1971 in Türkiye için ÇOK güzel bir yıl olacağını ozellıkle bclırttıkten sonra, dış tadiye muvazenesine değinmekte ve: «İMemlekctimiz hemen hemen M)W senedir ycnemedipi bir meseteyi ycnmck üzeredir. Bu da dıs tediye biiançomuzun muvazı*ne>c setirümesidir. Yani, al(liRimızı vc sattığımızı dengeye uelirmek ve böylece dı^arıya kısa vadeli horçlanmadan kurtuimaktır.» «Bıı sene \anı İ 7 senesi 5S5 HD nıılvon rlniiir ılıracat J IJ milvon T Î HÂMDİ KOHZAY Bu dıınıma göre, goree1île"şen ihrncnt, prpTi'nmdnn 3 milyon dolar ilori de«il, 1? milyon dolar geridir Bnkanın sözünü eiiia'i 5S" milvon dolnr. prooram rakamı dcgil gerçeklesme tnhn^inidir Sim'di avnı dom^ctfki bir hpçka ncıklnmnya dp"'inelim Ticarct Baknnı «Thrncat hiinyp^i ifiharivle SP çon vıhn 10 nvhk dnnnminde tarım "ırünlcri ihrncatı °'n 74.21 ma. dcnciük üriinleri % 85 «annvl ü.R ri'mlpri °\> II.?? ohrm^tıır Bn rnkamlar vıldr.n ^'ilp samvi mnrmı!lcri VP nndencilik üriinleri ihrara tındn çpli^moler old"5\ınu nö"tcrmoktcrlir» dcmisiir Bnvlo hir «=oni' crı \ıprı!;:ı'"iiİTT1P^i io;n snnpvi T'|i;'îniııl ]pri ih'nrai'nd.ı IPfii vılına «örp ri'lrtnr VP İVVIPPI tonlamı icindpki vii^d^ci h'il'rınndnn hir rp'tı^ olmn KI crprckirdi Ovsa, sanayi mamul lpri ihrapatı 19fi1 vıhnın avnı devresinp i?örp % 3,73 ornnmda '.*) mil ynn dnlarhk bir corilpme gösterii P,D <='iretlc tnplnrn ihracat L Ilakkıtı rahmetine kavuşmustur. Cenazesi 21/3/1971 Pazar günü Pendik Carşı Camiinden öjrle namazıru mii mütnakip Karacaahmet îbrahimağa kabristanmda rbedî istirnbntoâhma levriı ndileeektir ATLFSİ durumda sanayi mamullrrı ıhracntının £(rliştiSinı söylempk gerçcklcre aykırı dü^mpklcdir. s m enatoria, 1971 yıh bütçesimn görüşülnıpsi sıra.'.'nria, grırolar adına yapılfm l;oı;uşmala« rpi'nntarrlirırVon f Bakar.ı Gürhan TitAnadolu Ajansı muhavprdıiı demeç ise çok Rnkan «1!)(i'^ unımu oldıısrundan ij'i söster mek için gprçekleri tersine çe virm^k ve bu voldan kamuovu nu aldatmak kınanacak bir tutuındur. Dcnıokrasinin «Açık rejim» oldu^una içtpnliklp inanıvor. larsn. bnl<nn!ar, «erçeklpri oldıı?» gibi sövlemekten çpkinmempli, ra. kanıları kötü durumlan saklamak için kullanılacak birer araç olarak görmempüdirler Bir Başbakamn. çöziiml^nme vo lıına girmr>mis olan ter^inp cÖ7İim B so\lPiiı(\sı bn Malıre Bakam nin, Merkez Bankasmın Hazine ih, tiyaçlarının baskısı altında buhınduq;u bir sürede bu baskının azalmakta olduöunıı ıddia etmpsi. gcrçeklerin oldupu sibi ortaya konma^ını crerpktirpn açık rpiiın an!a vı^ıvla bngda^nmnz Hele Ticaret Bakanının. olanlı dönpmı hir yıl kısaltarak ihracatın GSMH'va go re daha büviik bir hızla arttıcını isnatlrtınn7a r'alı^mn1;! anlaçılır bir t'itıım değildir S j nndnn sonra vrrilecpk dfinpç^ S Iprde "prc^klprp daha ııvîrun hpvanlarda bulunulmasınm, Pürkivp'dp açık rpıimin eerppklpş mesi bakımından vararlı olacağı kanısındavi7 > A 1
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle