23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA İKÎ =CüMHURtYET 1 Mart 1971 ] Bütun dıkta reiımleri ile olîgarşiye rîonmuş demokrasilerde, halk adına, mületın ıradesı adına konuşulur. Ama bu dıkta; çagdaş anlamda bır rejimı yerlestırmek ve surdurmek amacmda olmR/^a, yapılan şey demagon, konuşulan ise, çoğunluk istıbdadı demek olan faşizm, ve konuşan demagoktur.. n r ^ ürkiyede iktidar, yıpranmıstır. Ve bu*• nu Mpratan, iktidarın kendisidir. Ama iktidar adına ber konusan, çnçvnluk adına konusur. MiIIf irade adına konusur: BİZ sandıktan çıktlk, millî îrade üe çnÇunluk blrdrdir. millet bi Apaha hu sSzterın mâna^ı nedir? Aeabs bu 5Ö?îer, mndak Oİafâk dojrn mqd.nr? EJbfttf kı Jıayır î ÇÜnkÜ evvelâ sn sandlk hıkâvcsini, tabiî sözıın celişi ölârak alıyoruz. Çünku «Çİm fiandıklan küçüktiir. Ve bu kottll^anların hiç hırinin. bll sandıklar» rirmfleritte ve bn sandıklardan Cikmalarına imkân Vöktnr. O halde saıuhktan flkmnk isı • Rf? millî iridevi ipmtfil cdiyoruz.. anlamill.t çplnnrsa. o ?aman hu sÖTÎerİn ÜZPrinde biraz dıırmalıviî!. Yanı; fcen rogunlutun İrâdpM İIP geldim, ben miîlî ıradpnin hfltt tfttısilcısı, hem şÖ7. t'Üsüyüm, parlamcnto kürMİsüne 226 niiHctVfkihnın ovlannı çetîrin «stenıvor>sa, t»u sözlerin, daha iktîd.inn bu nnlayjsınm hakikatfn iistmıde durulma\a değpr. Bn konuya çirerken dp, tabiî aydınlanması çrreken jjerçek. evvelâ su mıiiî iradf anlamıdır. E*pt dcmokrasilprdp, parlamentova scg;elînîr. Ve 7aman zaman Misnalar berabcr. kaidft olarak kalıul edüen şpkil, pıı pok nv alan partinin, iktidar» şelmesidir. Bizİm Anavasamiz da buna çöre isler, ıra millî iradeye çeçmeden. evvelâ bir ülkc t.Tsavvur edelim. Rn ülke farzedeJim muhav^rl bir Hindistan olsun. Bu Hindistan'da halk eahüdir. Anaa demokrasıye çer. Partileri vardır. Ülkedfki ^idisatın ççbc oldu$unu ve vannının ne ölacağıııı hir tarafa bırakahm. Fakat çerçek olan sudur ki, Hmdistan'da halk kar» cahildir. Okuma yazma nîspeti. çaijımızda yüx kızartacak kadar rltiviiktür. Ama ortada demokram vardır. Çok partüi re.iim vardır. Halk ise partüerin. adlannı bilsç dc prog:ramlarını bilmpz. Adamlarını, adaylannı tanımaz. Ortada bönusanlar ise. hiçbir kayıtla bagh dc|ildir~ Icr. Talnm biraz para harcamak 7orondadır. lar. Hpm adaylıfmı koydnrniak fçin, hem seçmenlprini a^ırlamak için. Oy sandıkları ise nrtadadır. tste bu hale Hiıit dpmokrasisi bazı kolav Carpler bnlmustur : Filân partinin işar^tî kaplan. filân partininki yıiandır, Füân partinînki de öküzdıır, Hatta îclprinde kurt, tilki. knvqn veya bpnzpn işaretler de olabilir, Iste halk, bn yaratiklardan haneisi höşuna jfidiyorsa, o seçim kâğıdım alacak, ama btede ol berşey demek degildir Şevket Süreyya AYDEMIR du£u zibi. içine âoknnmadan, $oyle sanatacaktır. Mebuslar s*çilecpktır. Bunlar geleceklcrdir. Ve orada «miltete na musu ile hîzmet cdip, mîllî iradeyi temsil edecpklerine» söz vereceklerdir. Hımdi bnrada. acaba ça£ımızın en na*ik mekanizması olan dcmokrasi işlemiş ve knt sal de#er sayılan millî |radc. ifadesini bulmnş mudur? Elbette ki hayır ! O halde biraz dcrine inclim: demokratık parlamento ve çok parti re.jiml, bunun için kurulur. Ama bn çruplar ve akım. lar arasında millî irade, birçok noktalarda, birleştirici nnsurdur. Yani bu sosyal çroplar ve onların partilerî, bazı kutsal d.egerlerde elbette ki söz ve çaba birli^i içindp olacak. lardır. Meselâ millî bağımsızlıkta, millî orduds, millî cŞitimde, millî ekonomide, millî mpnfaatte, millî hürriyette. mîllî haysiyet ve gururda, millptin müsterek emek hasilası olan millî çplıri korumakta. millet hazinesine el uzatmamakta, bp\tülmalı kornmakta ve benTCTİ vazgecümez prpnsiplerde, elbette ki berabpr olacaklardir. Cünkii bnnlar öyle prensıpler, övJc deçcrlerdir ki, kimse bnnlar üzprinp kendi başına veya kendi partisi adına tekelini kuramaz. Bu kutsal deJJerlerin dısma da çıkama?, Bunlar, parlamentodaki oogunlu^nn de^il, milletin müsterek de^erleridir. Bunlara ne demaçoklann, ne diktatörlerin, ne de : Millî irade benim,. sanan suursuz kalabalıklarm sahip çıkmalanna, basta çerçek avdm olmak üzere, millî iradeyi temsil eden biitün suurlu vatandaslar ve zindc kuvvetier karsı cıkacaklardır. Çünkü bu de^erler kimsenin degildir. Adına millet dediğimîz, fakat temsilcisi ancak millî iradeyi temsü gilcünde olanların malıdır.. lâ parlamentoda, ne "^70 köylünün, ne de her gün biraz daha güçlenen, örçütlenen, suurlaşan işçinin temsilcisi voktur. Şehir esnafı temsil dısı kalmıstır. Biitün seçimlerde jjenç ve gerçek aydınlar seçim dısı kalıp, sivasete arkalarını çevirmektedirler. O halde bn sistemde, bünyenin içinden gelen aksakhklar var demektir. Eğer üniversite asi ise, hâkimler, öfcretmenler, memnrlar, isçiler, kövlüler, emeksizler ve emeklilpr sikâvet ve vürüvüş Içîndeyseler, Basvekilîn «îstikrar îçindeyiz» demesi havada kalmaz mı? 'Oemirel CHP'deki gelişme Geçen haftanın olayları arasında bomba vp dınamit patlamaları devam etmiş, Personel Kanunu uygulamasmdan doğan tepkıler yer almıştır. Ama butun bunlarm arasında ıkı olay dikkatleri üstune toplamıştır. Bir teklif Demirel Komisyonundan stfzlenen rapor Gaziantpp C H P Mılîetvekili Sinasi Çolakoglu. Millet Meclısinde Tırarot Bakanhgı Bütccsi konusulurken söz almı? ve Zıraat Bankasmdan Dpmird karrleslere açılan kredılerin usulsu7İugünü kanıtlavan raporu okumustur Bu rapor, Zıraat Bankasının uç müfettisi tarafmdan fi'fi/1970 tarihmde hazırlanmıstır. Ne var ki, Demirel için kurulan Sorusturma Hazırhk Komisyonu rapordan habersi7 olarak çahsmıs, vp bu durum Komisvon Baskanınca sonradan dogrulanmıstır. Zıraat Bankası müfettisleri. Demirrl kardeslere açılan krerlilfrde volsuzluklar bulmuslardır ö?el Yiikselis Koleii ve ORMA sirketlerine açılan banka kreriıleri çesitli bakımlardan usul«ü7 ve yolmz işl^mlerle trmın pdilmislerdir Banka mufettislerinin raporu bankacılıktnn anlamıvan bir kisinin de anlıvaragı biçimde aoıktır Bu konuda bir tereddude ver yoktur Anrak bu kredilerin acılmasmda Başbakan Süleyman Dpmırel'in rolü nedir"' t^te bu nnktada riurak^ama baslıvor Egpr Sorusturma Komisyonu teskıl edilerek tahkikata devam edilspvdi. simdive kadar bu husus kesinlikle ortaya çıkarılmıs. Drmirel va tpmıze çıkmıs veya Yüce Divan'a sovkedilmi1? olaraktı Ne vazık ki, bu fırsat kaçmıstır. Rorusturma Ha7irlık Knmısvonunun dosvası kapandıktan sonra da Demirel hakkmda vo'suzluk iddialarının parlamentova eetirılmrM tabiîdir. Zira kesin sonuca varılamamıs ve varıda kalmis bir kovuçturmanın Basbakanı varalaması t muhalefetin de bu durumdan vararlanmak istemesi tabiîdir. onr» davalar bu kadar mı? Elbette kl degil. Simdi bir de küciik teklifte bulnnalım: Daha bnndan 60 «;ene önce, meselâ Ziya Gökalp şöyle va/mıstı : V A T AN • Bir ülke ld, eamiınrîe Türkce e^an nkımjır, Köylü anlar mânasını, namardakı duânın, Bır Ülke 3d mektebinde Turkçe Kur'ân okunur, Kuçuk buyuk, herkes bılır buyruğunıı Hüdânın, Ey Türkoğlu, içie senin orasıdir vatanın... Bır ulkp ki toprağmda, baska iltn gn7Ü vok, Her fprdınde ıılku birdır, h^an, âdrt, rtın bırdır, Mpbıısâni tpmİ7, orda hainlfrın sn?u yok, Sımrlarda evlâtları seve «;eve nn verir, Ey Türkoplu, i«;tp spnin ora^ırhr vatnnın .. Bır ülke ki, çarşısında dönen hiıtıin ^ermaye, Sanaiına yol gosteren ilimle fen Türkündür, Sanatkârı bırbirıni dâim eder himâve, Terpaneler, fabrikalar. vapur, tren Türkündür, Ey Türkoğlu, ıste senın ora^ıdır vatanın..,» Haydi 60 sene ev\elp donmesek de, hiç olma7sa 33 yıl önre havata çözlcrini vumup, ama bize, hepsi de millî olan iilkiiler bırakan ve Oumhurivpti, simdi Millet Moclisi Uc Se natoda söz sahibi olan o çünkü ijencliğe emanet eden insanın, hiç olma7«;a bir tek vasivetini dinlpsek olmaz mı? Meselâ Büvük Miilet Meclisinin bahçesir.de de bir mescit kurduruyoruz de§il mi? Pek âlâ hic olma7«a orada, Ezanı onun istedi$i çibi Türkce okutamaz mıvız? Çünkü onun ruhu, bu Meclisin havaflinda dolaşsa çerek., Ama denecek ki, çoçıınluk, bunu istemiyeeektir. Millî iradevi temsil edenler ise onlardır. Millet onları seçmistir. Gerçi önseçim sistemi ile seemistir. Gercî bu finseçimden, onu eetirenler dahi sikâvetçidirler. Ama çoSunluk, hiç olmazsa burada rol ovnamasın. Yahut bu çoğunluk arasında bir de «Ebedî Sefimİ7» e bir S 7 hakkı verelim. Ö Acaba buntınla rejim devrilir mi? Havır ! Hem bu Meclis çatısı altmda hâlâ, vaktivle bu Türkoe Ezana ov vermis olanlar da vardır, Hıılâsa ço&unluk, her sev demek degildir. Bu PoŞnnluifun perdesi arkasında. bazan perçek söz sahipleri bulunabilir. Meselâ su çoğunluk denilen nesle vaktivle, su Türkce Ezanı emanet eden Mustafa Kemal gibl.,. Millî Irade ne demektir? MIî irade, pvvplâ Irade dpmektîr. fradp isf. bir suur (bilinç) i>idir. Ya kpndi kpndini terbiyc ile. yahut da e£îtimle S;P1»Stirilir Nitckim «iradenin terbivesi» bir îlimdır. Bunun için kitaplar yazılmıstır. Okuma hîlpnlpr okurlar. Okuma bilmeyenler, kendi özbpnliklerini isleyerek. denctleyerpk, iradelerini törpülerlpr, sekiifcstirirler. Ama bîr de millî irade vardır, O. düpedüz sosval bir id râk, vahııt toplum ölçüsünde ve toplum isle, rindc müsterek bır kavravıstır ki, bu vasıf, 'Vllah vere;i«;i de^ildir. Dağda ot biter çibi vetismez. Bn bir toplum suurndur, Ve bir vetismpdır, Bir erismedir. Yani millpt mpselclerindp, mpmleket mcselelerindc, bir söz, bir jrörüfi sahibi olmak isidir. Bir e£itim mesplesidir.. Bn meselelcri. her e£iti1mi«i veya kendi kendini yetistirmis insanın, adına mîllet dediğimiz ve bir defa dagılır veya kendini kaybedcrse, bir daha kendini toplamasının tarihte pek de misalt olmayan kutsal toplum VRrarına, su veya bn acıdan deferlendirmesi mümkiindür, Zatcn ciddî yani snkak kalabaJıklanna ovnnbazhk etmeyen partiler, bnnnn icin kurulurlar. demokrasi çerçpkse, eÇer demokras! e dönüp, dar menfaat srruplan ile sokak hatiplerinin, demae;okların eline düsmcmisse, ov almak bir oy ticareti haline pelmemisse. o tür partilerin de aradı^ı veva temsilcisi oldui^u kutsal deger, millî iradedir. Millî iradevi belirtmekte celismeler olabilir. Çünkü ça^ımırda hiç bir milletin vapısı. aynı sosval hamurdan yapılmamıştır. Millet içinde elbette ki, sosyal akımlar olacaktır. Zaten I • Rapor komisyondan neden ve nasıl Hzlendî? Bu nokta hâlâ meçhul kalmıstır. Hatırlandıgı çibi Demi ı rel hakkmdaki iddiaları incelemekle görevli Soruşturma Ha | ?ırlık Komisvonu vapısmda ve revresinde cenis tartısmalar ve müradplplor cerevan etmisti Ru müradele ortamında iktidar pnıtisi rihetindcn gelen baskılnra davammıvan ilk Baskan îh«an Gıirsan istifa etmisti KonMsvondaki üve sayısı da I A d a l r t Parti^i lehinp degistirilmisti tkinci olarak Baskan se çilen ri/rHioglu. Komisyon raporunun Merlistp ovlamava sunuldugu eün Ziraat Bankası müfettisleri tarafmdan Demirel I kardeslere açılan krediler konusunda bazırlanan rapordan I Komi^vonun haberi olmadıgmı açıklamıstı. Bu kadar önemli bir raporun na«ıl olup da parlamento komisyonundan gİ7Îi I kalabildigi sorusu cevap verilemiven bir muamma olarak ortadadır. Bize gelhıcp? I iade de demokrasî vardır. Bn demokrasi simdî, maalesef bir zümre veya dar 7ÜmreIer hâkimiyetine kaymıstır. Bn neticede, demokrasiyi yetirenlerden, demokrasiyi sürdürenlere kadar biitün sahıs ve çüclerin, hem stratejik, hem taktik hatalan ve suçları vardır, Demokrasi, elbette bir hedefti. Ama binbir demokrasî sekli ve hu demokrasive intikal, yani geçiş için de, binbir stratejik ve taktik prensip vardi. Simdi çok partili rejimin bizde 25 yıldanberi yasaması. tutunabilmesi, elbette ki dikkati cekici bir gerçektir. Ama eger bünye hastavsa, bu bünye her eün veni hastalıklar ortaya atıvorsa, srelisigüzel nvenlamalarla bu hünve tehlikelerle donanmışsa, parlamento biitün milleti sereği gibi temsil etmiyorsa, o zaman bir demokrasi buhranı içindeyiz demektir. Çünkü bugün mese. CHP'deki ffelişmeler Geçpn haftadan bu haftava devredılen PT\ onPmli oiaylardan biri de parlampnterlerin avlikları ve siyasî partilere Ha I 7inpdpn vapılaeak vardım konusunda siva^î partilerin anlaş • malıdır Bu anla?ma Adalet Partisi için tuhaf eörülmevebihr. > Anoak Hükümet Baskanım. gizli dosvalan açıga çikararak | parlamento ktırsüsünden itham pden ana muhalefct parti^min, I parasal konularda Adalet Partisivle koalisvona vanaşması, | secmenlere kolav İ7ah edilcbiİPcek bir tutum degildir. Hele koalisvon, milletvekili ve spnatör nvhkları konusunda Anaya I sa'vı deği<îtirecek kadar cür'etkâr olıırsa, tepkilerin büyük ola I cağı tahmin #dilebilir. Nitekim C.H P içmde, biri teskılâttan ötcki de partinin I yönetîci cevrelerinden olmak Ü7ere iki yönden kuvvetli tep I kiler dogmu<ç. parti yöneticileri bu tepkileri dikkate almak . 7orunda kalmıslardır. Partinin üst kadpmelerinden Kemal I Satır, Nihat Erim. Se7al Orkunt. îlhaml Sancar. Ali Ihsan Gögüş, Coskun Karaeözoglu, Şinasi Ö7denoglu, Saffet Ural, I Çetin Yılma7, Yusuf Ziva Yalim dbi isimler. Anavasa degı I sikligi isteven teklifp im7a atmamakta direnmislerdir Söz ko ' nusu teklif. hem parlampnterlerin bu devre için zamlı maaş I alabilmeleri, hem de partilerin Hazineden vardım görebilmp I Jeri için Anavasa deÇisikligini Snçörüvor: bu dpgisiklik tekHfini fm7ahvanların basmda partinin Genel Sekretpri Bülent I Ecevit bulunuvordu. Ecevit'e »nuhalif büinen ekibin davranı. | şı, Genel Sekreteri müskül duruma düsürmü^tür Bütün bu tepkiler birlesince C H.P.'nin işi bir baska açıdan ele almasj rorunlugu dogdu. Parlamenterlerin maaşları konusunda bir adım ger\ çekilen parti vöneticileri, sivasî partilere Hazine' den vardım konusunda direttiler. Erevit'e cöre eger Hazine vardımi kesilirse C H P'nin çalısma olanagi kalmıvacaktır. Genel Spkreter bunu açıkça belirtmekte ve «siyasal partilere devlet vardımını zorunlu gördüğünü» sövlcmektedir Gerçekten partinin malî durumu bozuktu Sermaye çevreleri C H P 'vi desteklemekte nazh davranıvorlardı. Türk D .^ V ^ T a r i h Kurumlanna açılan dava kaybedilmiş, parti, sekiz vüz bin lirava yakın bir paravı ödeme 7orunluğu karşısmda kalmıştı îsmet Inönü ile Bülent Eoevıt'in başlangıçtan beri Anavasa Mahkemesi kararlanna şiddetle karşı çıkmalarının sebebi buvdu Mali çöküntü, ancak Ha7İne'den destekle gıderüebilirdi. Ne var ki, kamuoyu bu biçimde bir ^erekçeyle ve parti açısmdan bir muhakemeyle Anayasa'nın degiştirilmesine karşıydı. İİNDEN UNE Türkân b'oray Ilkokulu r \ Çocukluk ça^Iarında ilkokul Sğretmeni olmanın hasretini •1u>an Türkân Şoray, sinema âlemimizin çok parlak bir yıldızı olmasına rağmen yüreğindeki öğretmenlik arzusunu eritemediği için, Gıiltepe'de. bir ilkokul vaptırmağa karar vermiş.. Bu haberı çazetelerde okuduğum zaman çok sevindjm, bir ara, acaha bir reklâm havadisi mi? diye düşünmedim defil, fakat Sayın Soray'a a^ırlık ve bn ağırlık dolayısiyle kıymet ?etiren tutumunu da çözönüne çetirince bu habere inanma cgilimim üstün şcldi. Simdi şu satırlan gelecek yıl öğretime açılscak olan Türkân Soray tlkokulnnda cıvıldayacak çocuklann neselerini duyarak yazıyorum. Demek ki. para kazanmak, zen^in olmak insanı mutlu kılma&a yetmiyor. Gönül baska, mide yine baska.. Yapmak iste. riı^ırıı/ her sp^i^ maddî karsılı^ınl elde tutmak başka.. YÜreÇininde yanan hir arzuyn yerine ijetirmek yine baska.. Nimet Abla bo«'le bir basretle Esentepe'de bir cami yaptırmaga kalktı.. Karşılastı^ı 7orluklar yüzünden böyle bir ise baslaımş olduÇtına Vıpllti de pisman oldn ama, o çevrenin bir cami kazanmış olmasmdan daha önemli tarafı, Nimet Ablanın kendi vîcdanını huzur ve rahata kavusturması oldu. Pakir bir evîn içinden çıkarak herkesin scvzilisi. zenpin bir yıldız olmanın »ırrı yalnız çÜ7ellik degildir. Bu hasarırla, çalısmanın, bir amaca niasma İhtirasının kutsal yaratıcılı^mı inkâr mümkün olur mu? Ondaki rotnân yayma ar7usu; di^er birçoklarının kapıldıkları hevese kendini kaptırmayıp teshir yoluyle itihar temin etmege tenezzül etmpmesi; kücuk Türkânr buçün iyiliksever büyük bir hanım haline getirdi.. ZOCAM A. Ş. YÜKSEK MİMAR RIZ1 KüflS'jn Teşekkürn Böbreklerimdeki rahatsızlık dolayısiyle bana çok yakın ve dostça ilgi ^(österip büyük fedakârhklarla tedavimi yapan: Saym Prof. Dr. MIHILİS ÖZENe, Sayın Dr. ERKÎN ARK'a Sayın Dr. AHMET KADIOĞLU'na Saym Dr. ALİ SAVAŞER'e Gureba Hastahanesi 2 Dahilıye Kliniği'nin değerli hemşireleri ile personeline, ayrıca hastalığım sırasında beni ziyaret eden, New Yo^k'a giderken uğurlayan, telgraf ve çiçek gönderen bütun dost, akraba ve emekçi kardeşlerime açıkça ve candan teşekkür ederim. RIZA KUAS LâstHcîş Genel Başkanı ve istanbul İşçi Milletvekili ^••••••••••••••••••••••••••(••••••••••••C EŞEKKÜR Dr. Sevda CEYHAN Prof. Dr. Celâl ÖKER Dr. Orhan ESEN Günsel KOPTAGEL (Psikoloğ Psıkiyatr) Doç. Dr. Genç yaşımdanberl yakalandığım «.Dıabet» hastahğım nedenıyle benımle yı 1lardan beri candan ügıienerek hıızura kavusmama çalışan, sayın 1 veya MİMAR ARIYOR Dr. Ünal BENGİSU ve Hasekı Tedavı Khnıgi He Çapa Goz Klınıgı doktor ve personelınm tumııne sonsıi7 tesekkurlerımi sıınarını Lâmia Ö2KKİŞ I i Bursa ve İstanbul Teknik Bürolan için isı ve ses izolasyonu konusunda teknik müşavir olarak istıhdam edilmek üzere askerliğrini yaprmş, meslek hayatmda asgari 3 yıl çalışmış, azamî 35 yaşında, Almanca'ya bihakkm vakıf Yüksek Mi« mar veya Mimar ahnacaktırîlgılılerin, İstanbul, Karaköy, Bankalar Caddesi; Türkeli Han Kat 3 dekı Şirket Merkezimize müracaatlan rica olunur. ra ra ra ra n n n D î Ş TA Bî Bt i Orhan TÜZÜN Saat: 13.30 19.30 Samatya Cad. No. 400 T E L : 21 75 82 HERK1VTBN ile lucel ERKOÇ İnş. Y. Muh. Nışanlandılar. Eskışehır 28 Subat 1971 Şükran CUMHURİYET ra T.R.T. ROMAN FAKİR BAYKÜRT ÖDÜLÜ Cumhurlyet 1797 (Yeni ajans: 674 • 1771) Seneler geçecek Şoray'ın çevirdiîfi filimler konu itibariyle de tekrıik yönden de eskivecek, buytin seyrettifciniz zaman ciilünç bulaca^ımz Vilma Banqui, Billie Dowe pibi dünün büyük sanatçılarının filimleri nasıl hafızalardan süinmis ise, Sorav'ı da geri bırakacak sanatçılar yetiseeek. Fakat o zaman, buEİinün nvdurma meslerinin yerini alacak karsunî saçlann başı, kendi okulundan yptismis ve vetismekte olan çeJiçlerle ö^üneerk, Hem de müruru zamana ugramavan. emeklive ayrılmayan, hfr zaman dînç ve her zaman taze, hatta eskidikçe kıymeti artan, yogunlugu çoŞalan bir övünme ile .. Bu duygu, deÇerli ve ıluyçulu sanatçımızın kalbini dolduracak.. Bir zamanlar geleoek, bu memlekete hizmet etmiş, deger kazanmıs ınsanların hal tercümelerini okurken: «tlkö^renimini Türkân Şoray Okulunda yaptı» ibaresini göreceğiz. Bizim gögSÜmüz kabarapak ama, Allah uzun ömür verirse, o oknlu yaptırmış olan bııçünkü genç, yarınki düsünceli ve olgun kadının da pözleri sevınçten j'asaracak,. Öliimden hahsetmek çok kotıi, ne var kı, yavaş yavas Allah insanlan olume ahstınvor. meselâ virmi yıl evvel ben, yılda üç cena?eve ya sider ya gitmezken simdi haftada üç tanesini selâmelledigim oluvor. Evet öiümden bahsetmiyelim ama.. ne yap^ak nlum hak, bır gun ııasıI olsa öhiir dünyaya çöceceğiz, Allah uzun, çok uzun omür versın, eh bır gün Türkân abla da hayata çözlerini ebediyen kapayacak.. Yenilik pesinde kosan se^irciler onu artık aramıyacaklar, filimleri tozlu kutulara yerIçstınp bır tarafa kaldınlacak .. Fakat onun okulunda okuyup yetısecek ^cncler >ok mu? OnUn çevırdıçi filimlerin yapamadı^ı kadar büyük bir kudretle ebedîleslirecekler !. Mezarma çiçek koyacaklar.. Okula çirerken, cıkarken. onun mermerden yapılmıs mplâikp >Ü7İü büstü önünde duracaklar ve böylece bu okul ^oluvle Türkân abla hir evvelki kusa^ın çönlünden hir sonrakî kusaeın kalbınc sıçrayarak ebediyen yaşayacak. Türkân Sorav'dan rica edece^im, sakın bcnim bu çüzcl ha\al!erimi valancı çıkarmasın,. Deniz Kuvvetleri Homutanlığı Âtlas Sinemasında BUGUN MATİNELERDEN İTİBAREN (Renkli İngilizce) TIRPAN Cumhuriyet'teki tefrikası ilgiyle izlenen romanın kitabı çıktı... Ankara'nın kulağı dibinde Gokçimen koyunde Duru' nun başına gelenler, Turkçenin butun akıcılığı ve sıcakIığıyle butun acılıgıyle anlatılıyor. Tarıhın ust uste yıgdığı bunca derdi dağ taş çekmez. Ama Gokçimenlıler çekiyor. Ve artık iyice tak dedigi için baş kaldırıyorlar. TIRPAN, Fakir BAYKURT'un romanları içinde ve romancılığımızda bir aşamadır. TIRPAN'ı bir solukia okuyacak ve etkileneceksiniz... 375 sayfa, 15 TL. Seyır ve Hidrografi Daire Başkanhğmdan bildirilmiştir DENTZCİLERE VE HAVACILARA 20 SATILI BİLDtRİ 2 ilâ 5 Mart 1971 tarihlerinde 09 00 ile 17.00 saatleri arasında aşağıdaki noktalarm birleştiği sahalar icinde seyretme, demirleme, avlanma ve bu sahalann 2.000 metreye kadar olan yükseklikleri can ve mal emniyeti bakırmndan tehlikelidir. EGE DENİZİ ÇANAKKALE BOĞAZI GİRİŞÎ E 44 ve E 45 SAHALARI BtRtNCt SAHA : E 44 SAHASI 1 inci nokta: Enlemi 40 derece 02 dakika Kuzey Boylamı 26 derece 11 dakika Doğu E 4850 Mehmetcik feneri. 2 nci nokta: Enlemi 40 derece 02 dakika Kuzey Boylaırh 26 derece 01 dakika Doğu 3 üncü nokta: Enlemi 40 derece 08 dakika Kuzey Boylamı 26 derece 01 dakika Doğu 4 üncü nokta: Enlemi 40 derece 08 dakika Kuzey Boylamı 26 derece 13 dakika Doğu İKİNCÎ SAHA : E 45 SAHASI 1 inci nokta: E 4848 No. lu Kumkale fenerinden 286 derece ve 1 mil mesafede, enlemi 40 derece 01 dakika Kuzey, Boylamı 26 derece 11 dakika Doğu, 2 nci nokta: Enlemi 40 derece 01 dakika Kuzey Bovlarm 26 derece 01 dakika Doğu 3 üncü nokta: Enlemi 39 derece '58 dakika Kuzey Boylamı 26 derece 01 dakika Doğu 4 üncü nokta: Enlemi 39 derece 58 dakika Kuzey Boylamı 26 derece 11 dakika Doğu DENİZCİLERE VE HAVACILARA ÖNEMLE DUYURULUR (Basın: 11603) 1795 ALTIN HIRSIZLARI (Radar reklâm: 165 . 1772) 1VIATT HELM (The Wrecking Crew) DEAN MARTIN ELKE SOMMER SHARON TATE NANCY KVVAN SEANSLAR : 12.00 2.15 4.30 6.45 9.15 REMZI KİTABEVI ISTANBUL (Cumhuriyet: 1798) I DUYURU I Dr. Lewis S. Anderson'un 16 Şubat 1971 gecesi, Ottawa'da, uyku halinde iken vefat etmiş bulunduğunu bildirmekle büyük üzüntü duymaktayız. Beş yıldır Türkiye'de görevde bulunan Dr. Lewis S. Anderson. kısa bir zaman önce Ankara'dan avrjlmıştı. Dr. Anderson " Ocak 1910 da İngiltere'de doğmuş ve daha sonra 1950 yıhnm Eylül aymda aılesi ile birlikte Kanada'ya ^öcetmişti. İngîltere. Hindistan ve Kenyada uzun müddet çeşitli görevierde bulunan Dr. Anderson 1966 vılmda Population Councıl'ın Türkive temsilciligi görevini vürütmek uzere Ankara'va gelmışti. Büyük üzüntü ile duyururuz (Heriş: 619) 1796 (Reklâmcıük: 382 • 1777) t L AN NIMBUS 1. îşletmemiz ihtiyacı için Trakya Uzunköprü tstasyonunda vagonda teslim 2000 ton Linyit kömürü teklif alma suretiyle satm ahnacaktır. 2. Buna ait şartname ve mukavelenameler iş saati dahllinde Haydarpaşa Komisyon Bürosunda, aynca Uzunköprü, Çerkezköy, Edirne, Sirkeci Gar Müdürlüklerinde görülebüirler. 3. tsteklilerin ihale saatinden bir saat evvel ihale bedelinin % 5 inden az olmamak şartiyle geçici teminatlannı TCDD Haydarpaşa Veznesine yatırarak alacaklan makbuzla birlikte kapalı teklif mektuplarını ve gerekli belgeleri Komisyon Bürosuna imza mukabili tevdi edeceklerdir. 4. TCDD mevzuubahis ihaleyi yapıp yapmamafcta veya Insmen yapmakta veya tercih edecegi talibe vermelcte tamamen serbesttir. 5. îhale yeri TCDD Birinci tşletme Müdürlüğü Haydarpaşa binasmdaki Alım Satım Komisyonu Reisliği odasmdadır. 6. îhale günü 5 Mart 1971 euma günü saat 10.00 dur. (Basın: 11807 1785) TCDD Birincî İsletme Almı Satım Komrsyon Reisliğinden HAYDARPAŞA Linyif Kömürü Satın Alınacaklır: TCDD. İstanbul Alım ve Satım Komisyonu Reisliğinden 1 22100 adet testere laması ve 10253 adet egri kovanlı toprak küreği teklif alma suretiyle satm ahnacaktır. 2 Tekliflerin 12 Mart 1971 Cuma günü saat 17.00'ye kadar Sirkecideki Komiisyonumuza verilmiş veya gelrniş olması gartür. 3 Lürumlu malumat, Komisyonumuzdan ahnacaktır. 4 TCDD. ihaleyi yapıp yapmamakta. kısmen yapmakta veya tereih ettiği taliba yapmakta tamamen serbesttir. (Basın: 11591) 1781
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle