Katalog

:CUMHURIYET: 1 Şubat 1971 • 3 ilim bakımımızdan cehalet, Şarkm, ya. " * ni şn bizim de içinde bulunduçumuz Dofu filkelerinin ezelî hastalığıdır. Buna, Şarkın bfltfin tarihi boyanca işleyen, bütiin tarihi boynnca kanayan, deva bulmaz yarasıdır d» diyebiliriz. Zaten hiçbir zaman sağalmayan bu yara, bizim millî bünyemizi, bizinı devlet yapımızı, bugiin de kemirraeye başlamıştır. Ve öyle çörünüvor ki, ülkemizde, cehalet daha da şahlanabilir. Ve cehplet sahlanırsa. elbette ki ve ergeç başı ezilir. Ama. bn arada millî yapımız da büyük sarsıntılara uğrar. Ve bn sarsıntı'ar arasında, ya kendimiji bn. lnr, ya kendimizi kaybederiz.. Cehalet; yalnız okuma yazma bilme. mek, dünyanın gidisinden habersiı olmak demek değildir. Cehalet, evvelâ bir ruh do. yumsnzlugn, bir rnh tedirginlitidir. Bir kcndi kendimizle bağdaşamantaktır. Sonra da bir aşafılık duygusndur. Ve insanın bu kendi ken. disi lle bagdaşamaması. toplnm içinde yerini ve derecesini yadırşayısı, hnlâsa bir ruhî doyumsuzluklan gelen ihtiras ve hiddet, bazan hatta medreselerin, mekteplerin en üst kade. melerinden geçmiş insanları da sarabilir. Bunun en önde çelen isareti ise, hayatın akışına, zamanın gidisatına karşı sırt çevirmekle baslar. Ve o zaman, en üst kademelere kadar çıkan insanda bile ihtiras, o mertebelere alcalır ki. toplumun en alt tabakasındaki şerçek cahillerle, onun arasında bir dil birliçi, bir rnh birliji mevdana (telir. Bu insan veya bövle insanlar. e£er toplunıda da değer hâkümleri çözülmüş veya devlet rnüesseseleri itibarlarını kaybetmişse, omuzlarına hemen cehaletin bayraklarını alarak. sokak kalaba. lıklannın önüne düşerler. Ondan sonra ise, bn adamların ve bn kalabalıkların yapma. yacaklan sey yoktnr. Ta oıılara zinde knvvetlerin, ilerici ve gerçekçi knvvetlerin, hnli. sa ellerinde çağın ve bilginin bayrağını taşıyanların : Dnr ve bileklerini O2at kelepçelere I demelerine kadar< ZAMANIN DEĞİŞMESt İLE, HÜKÜMLER DE DEĞİŞİR... Ceholel şohlonırso? Şevket Süreyya AYDEMİR lerin kıhçları, hançerleri altın da can verdiler. Meselâ bunların içinde bir de Halife ömer vardı ki, aslında bir dnvarcı olan bn insanın vasfında bir devlet ve adalet adamının, bir büyük insanın diğer bir misalini, insanhk tarihinde bulmak, göstermek, hakikaten imkânsızdır. Kaldı ki, hepsi de Olgnn Halifeler Devrini yaşayan bu dört halifeden üçü, kanlar içinde yere serildiği gibi, ilk halife olan ve blzzat Peyeamber tarafından tavsiye edilen, yaşlı ve savgideğer Ebnbekir'in de, lebirlenerek öldürüldüğü yolundaki rivayetler yaygındır. Bn fitnelerin, bn fesatlann tslim taıi. hinde misalleri, sayılamıyacak kadar çoktnr. Bizzat Pevgamherin tornnlan da, gene böyle can verdiler. Hatta tslâm nygarlığının gene altın devri sayılan Abbasiler devrinde ve dünya nygarlığının bir merkeıi haline gelen Bağdat'ta, bir zaman yaşandı ki, Abbasi hükümdar ve halifelerinden üçü, ayrı ayn (röıleri çıkanîmıs olarak camilerin önünde dilen. mekle yaşamağa çalıştılar. Sebep neydi? Talnız aşaçı tabakadaki cahiilerin ayaklanışı mı? Yalnız cehaletin şalılanışı mf? Hayır ! Aynt zamanda âlim geçinen, bilgin, yahnt bujünkü tâbirle profesör geçinen, hatt» başta ol»n, hükümet başlarında bnlnnan, ı m ı cehalete syak nydnran insanlann, tükenmeı ihtirasları ! Kendi içlerinde, kendileri ile bagdaşamaraaları '. Kısacası aşağıhk daygnsa, Yani ruh. ta cehaletin çamnru... kilâtı harekete gelir. Genç snbaylar dağa çıkıp isyan ederler: Vatan parçalanıyor diye !. lhtilâl başanlır. Hiirriyet ilân olnnur. Ama fitnelerin kazanı da hemen kaynamaya baş. lar. Daha ihtilâlin haftasında îkinci Ördnda, yani Edime'de, Çarıklı Kolağası (önyüıbaşı) denilen bir alaydan yetişme adam : Din elden gidiyor, şeriat isteriz, trtan. bnl'a varacagız, Padişahımızı göreceğiz.. diye, bütün ordn merkezini ayaklandınr, peşine takar, yollara dökülür. O günleri yaşayan ve o vakit 24 yaşında bir kurmay olarak Edlrne'deki asker ve sivil bütün idareyi kontrolüne alan eski Tüzbaşı tsmet Bey (tnönü) bu «ahneyi bütün aynntılanvle hatırlar, anlatır. Neticede tabii bu isyana önayak olanlar» bir gün : Uzattn ellerinizi kelepçeye ! denir. Ve cehalet, cehaletini hayatı ile öder. Ama ne fayda? Bir süre sonra gene, ve bn sefer Fatih| Sflleymaniye medreseleri etrafında postn g<ren ve hepsi de askerlik yaşını geçmiş olup, hâlâ okuma yazma ögrenemeyen softaları pe«ine takan Kör Ali isminde bir meczup. ardına binlerce insan katarak Padişahm sarayıns dayanır. Haykırışlar gene aynıdır : Din elden gidiyor, seriat isteriz. Sttrtt çoban bekliyor, geç başımıza Padişahım, perde arkasından rnhlar, böyle emrediyorlardiye tuttornr. Netice tabiî gene aynıdır. Ama bn «din elden sidiyor» ların, «şeriat isteriz» lerin ardı arkası kesilmez. Gene bir gfln Kıbrıslı Mehmet Derviş adında biri, gene medreseler çevresine postu serer, derme çatm» bir medrese tahsili vardır. Fakat ihtiraslan yatışamayan bir okumns cahildir. Padişaha «Ben kimim?» diye mektnp yazacak ve ona eşit sözlerle hitabedecek kadar çemi aııya almıştır. Bir cemiyet kurar. Cemiyetin adı «tttihadı Muhammedi» dir. Tani Mnhammed'e iman edenlerin birliğidir. Kurncn heyetin başkanı Peygamberdir ! Üyeler de ona göre ! Fntnsızca isirali bir de gazete çıkarır. Adı Volkan ! Birkaç hafta içinde o kadar füçlenir, öyle azar ki, adına bir de «Vahjdeti» eki takar. Derviş Vahdeti. Ayasofya Camiıinl, kendine merkeı gibi kullanır. Galiba onnn hâtıravna uyaraktır ki. şimdi bizde de bir parti : tktidara geldigimiz zaman Büyük Millet Meclisini Ayasofya'da toplayacağız. demektedir, Hnlâsa Ayasofya'da bir Mevlit tertiplenir ki, yer yerinden oynar. Takın tarihimizde «31 Mart Ayaklanması» denilen hâdise, işte bn sırada ve Ayasofya Meydanında oldn. Bir kısım askerler ayaklandılar. Ayaklandırıcılar medrese talebeleri idiler. Ve onlann bir derdl vardı: Askerlikten muaf olmak ! Evet, askerllkten mnaftılar. Ama o sırada bir Harbiye Nazın, bu muaflık için bir asrt ortaya atmıştı. Şart basitti: 2034 yaş arasındaki bu medrese öğrencileri, hiç olmaz•a Türkçe bir ibare yazmaktan ve hiç olmaz«a dört hesap işleminden imtihana tâbi olmalıydılar. Medrese, işte bnna diretiyordu. Ve 31 Mart ayaklanmasında da öldürülmek için asıl aranan, bu Harbiye Nazın Ali Rıza Paşa oldn. Meydanlar inliyordu : Şeriat isteriz ! Halbnki şeriat isteyenin, evvelâ ilim istemesi lâzımdı.. Çünkü Peygamberin emri, ilim Çin'de bile olsa, almak merkezindeydi.. Fakat Mebnsan Meclisini saran asi askerlerle, onlan sevkeden, destekleyen mollalar öyle düşfinmüyorlardı. Onlara göre, meselâ «Topçn Talimatnamcsi» bile Şeriata aykınydı. Çünkü Almancadan tercüme edilmişti! Ama ne yapahm ki, şeriat kuruldufn zaman top ve topçnluk yoktn. Ve topculnk usullerini, Çin'de bile olsa almalıydık. Fakat iste bnnn, Mebusanı basanlara anlatmak kabil olmnyordn. Ve Derviş Vahdetî ile arkadaşlan, Ayalofya Meydanında cirit atıyorlardı.. Tabil bu isyan da bastınldı. Ve netice gtnt aynı oldn. îlme sırt çevirenler ve zamanın akışına ayak uyduramayanlar, cehaletin ceusını hayatlanyle ödediler Fakat cehalet ınstn mn? Hayır ! Patlamalar, zamlar, bütçe... Geçen haftanın olaylan üç grupta toplanmıştır : . ff) YÜZEYDEKİ PATLAMALAR I Yüzeydeki patlamalar, yedi gün boyunca devam etmiştir. | Haftanın başında polis, Siyasal Bilgiler Fakültesi Öğrencl Yurduna, arama ksrarı olmadan, girmiştir. Yasa dışı davra I nışlarıyla yurdu tarayan, öğrencilere onaylanmıyacak biçim I de snuamele eden memurların, özellikle kız öğrencilere karsı • tutumu, çeşitli çevrelerde büyük tepkiler uyandırmıştır. Is I tanbul Tıp Fakültesinden Prof. Berk'in evi önünrfe dinamit " patlatılmıştır. Ankara Fen Fakültesinden Prof. Nasuhoğlu' I nun evine saatli bomba konmuş, kapıcınm dikkati sayesinde I hasar ve can kaybı olmadan olay geçiştirilmiştir. Ankara Tus ' log binasma bomba atılmış, Amerikalılara ait bir kamyonet I tahrip edilmiştir. Manisa'nın bir köyünde ilkokul öğretmeni I Hüseyin Ergün, köylüler tarafından dövülmüş, başına yular geçirilerek dolaştırılmış, işker.ce edilmiştir. Amasya T.Î.P. ll I Baskam kaçırüarak öldürülmüş, siyasî cinayetlere biri daha I ilâve edilmiştir. Özel yüksek okul öğrencileri îstanbul'da yü • rüyüş ve miting yapmışlardir. Anadolu'da Nurculuk okullan • basılmıstır. I özetle, dinamitli, bombalı, kavgah, cinayetli bir hafta da I ha yaşanmıştır. Bu tür olaylann ardı arkası kefilmemektedir. . Haftanın başındaki S.B.F. olayında görüldüğü gibi, Emniyet I kuvvetlerinin davranıslan da ciddiyetle üstünde duşünülecek I bir nitelik kazanmıştır. • © ZAMLAR DEVAM EDÎYOR I Yüzevdeki patlamaların ardıncfa vatandasın hayatır.! ya | kmdan ilgilendirecek zamlar zinciri devam etmektedir. Haftanın basmda çimentoya yapılan zammın yankıları duyulur I ken, Sümerbank mamullerinin fiyatları yüzde 20 ile 50 arası | «rtırılmıştır. Kömür, demirçelik. SEKA mamulleri ve bazı | akaryakıta zam beklenmektedir. Bazı Bakanlar bu haberi ya | lanlamışlardır, ama şimdiye dek edinilen tecrübeler, böyle yaianlamaların bir d'eğcri o'.madığır.ı göstermiştir. PTT Genel I Müdürlügünce yapılan yüzde 100 fiyat artışı. hükümetin mü " dahalesiyle önlenmistir. Başbakan Demirel cBu zamlar hükü • metin mutabakatı slınmadan yapılmıştır ve hükümet tarafın I dan durdurulmuçtur» derken, muhalefet çevreleri, PTT hizmetine yapıian 2atnmm çimento ve Sümerbank mamullerine I yapılan zam gibi Bakanlar Kurulu kararlan çerçevesinde alın | dığırı ileri sürmüşlerdir. Geçmişte de bu gibi olaylara ra?lanmıştır. Kısa bir süre önce Paşabahçe sişe ve cam mamullerine I yapılan zam, hükümetçe engellenmiş, vs p5İkolojik ortam | dikkate alınarak durdurulan zamlar bir süre sonra aynen yürürlüğe konmuştur. öyle sanılır ki. bu sefer d'e bayramdan I önce PTT hizmetlerine yapılan zamların h? k kesimlerinde I yaratacağı tepki hesap edilerek duruma müdahale edilmiştir. I Çünkü bayram günlerlnde posta hizmetlerivle vatandaş daha çok karşı karşıyadır. Gerçekte PTT'nin yaptığı zam, Bakanlar | Kurulunca alınmış fınansman ve program karanna uygundur. I Hükümet. PTT ke=iminde zamlan durdururken; Anayasa Mahkemesi, parlamenterlerin bu devre içinde zamh maas almalarını Anayasa'nın 82'nci maö"d*sine aykırı bulmu^tur. Bu kararın da milletvekili ve senatörler çevresinde tepkileri büyük olmu^tur. (3) BÜTÇE TARTIŞMALARI Yüzeydeki patlamalar ve zam gürültülerl arasında parlamento çalışmaları gereğince kamuoyuna yansımamaktadır. Oysa Bütçe müzakereleri devam etmektedir. Ne var ki, oturumlar zaman zaman çok gevsek ve tenha geçmektedir. Devlet Plânlama Teşkiiâtının ve Istatistik Enstitüsü'nün Bütçeleri Senato'da beşer oyla kabul edilmiştir. Bu yılın Bütçesinde yatınmlan kısıtlayan, ve cari harcamalan artıran karakter ağır basmıştır. Bu yıl yatırımlar yuvarlak hesap 8 milyar liradır. Bu, geçen yıla nazaran yüzde 8 bir artış oranını ifade etmektedir. Ancak fiyat yükselişleri dikkate almırsa, yatirımlarda hiç artış olmadışı da anlasıhr. Ekonomik alanda görülen, enflasyonist gidisi hulandırmaktan ötede hükümete bir açık kapı kalmadığıdır. Ne var ki, patlamalı ve çatışmah heyeeanlı günler yaşanırken, toplumun gerçek sorunu olan iktisadî olaylar periye itilmekte. gölgede kalmaktadır. VE... TEDBİR TASARILARI Hükümetin baskı tedbirlerini önümüzdeki haftalar içinrîe parlamentoya getirecegt anlaşılıyor. Cumhtrrtıaşfcaîıı •SrmaT'm başkanlığında toplanan Güvenlik Kurulu bıldirisi, bu tedbirlere bir lüzumu ifade ediyordu. Güvenlik bildirisinin, Anayasa'nın öngördüğü usul dışında kamuoyuna okunması da anlamlıydı. Şimcfi bu tedbirler parlamentoya getirildiğinde, iç siyaset hayatımız tartışmalı günler yaşayacaktır. Gerçi tedbirlerin demokratik düzene uyuırüu ve Anayasa çerçevesinde ı I I | j | I | I | I | I | I ' . I I . I I Cumhuriyet devrinde M Bir örnek Şarkta fitne arkta fltnenin, bozenncnln|nn ve eehaletin ayaklanışı, şarkın tarihi il« bera. ber baslar. Bizim yakın larihimizde ise bn. nnn, nice tnisalleri vardır. Bunların hepsinl 8aymak, Şark ülkeleri tarihlerinin sayfaları. nı birer birer çevirmek demek olur. Ama bn lütnnlarda bnna elbette ki girmeden, evvelâ tslâm Tarihinden bir devreye işaret ede. lim. Sonra da bizim yakın tarihimizden, ilginç bir ayaklanraaya değinelim : tslâm tarihinde fitne, yani fenahk ve bozgnnculuk kuvvetlerinin ayaklanışı, daha Peygamberin hayatında baslar. Ama tslâm tarihinin asıl altın devri deniten ve tslâmlıgın 3035 yıl içinde, ta Çin Türkistanından batıda Fas ve Atlas Denizi kıyılarına kadar mn. cizeli yayılısını sağlayan Olçun Halifeler (Hıılefâi Râşidin) devrinde dahi fitne ve cehalet öylesine sahlanmıstır ki, hem de bu dinin merkezi olan kutsal şehir ve ülkede, bn halifelerden üçü, kendileri de Müslüman geçinen himizden bir misal verelim : 1908 Haziranında Rus ve tneiliz hfikümdarları Baltık kıyısındaki Reval'de bninşmn?lar, anlasmıslardı. Asya üzerinde çatışmaları, zaten daha 1907'de bir anlaşma ile çö'zümlenmişti. Rnsya. Japon Denizine kadar hâkim kalacak, Hindistan Ingiltere'ye bırakılacaktı. Ve iki emperyalist devlet arasında Himalaya Daflan, sınır olarak kesilecekti. öyle de oldn. Ama bu iki devlet arasında asıl mnUs. mazlık, Şark meselesi, yani Osmanlı Devleti toprakları üstündedir. Daha do&rusu XIX. yüzyılın başından itibaren Osmanlı Devletinin sahııcde kalabilmesi, aslında bn iki imparatorluk arasındaki anlaşmazlık yüzündendir. tşte 1908 Haziranında. bn an)a$maılıgın da çözüldüğii anlasıhr: Türkiye'nin taksimi kararlaştınlmıştır ! Avrnpa basını kaynar. Hisse nman devletler harekete gelirler. Abdülha. mit ise saravında. her gün kendisine verilen ve bazan günde binlerceyi bulan ihbarlar, jnrnallerle, gece de polis romanları dinlemekle meşîuldiir. O zaman Makedonya'daki gizli ihtllâl te«. Ama 1b. B nret hikâyeler uznndnr.bir de hepsi detarivericidir. Şimdi yakın eselâ daha Sıvas Konsresi sırssında ve hem de Sıvas'ın içinde öne düşen Şeyh Recep, Baybnrt'ta «Bana kurşun geçmez» diye ayaUlanan, ama knrşunlar altmda ean ve, ren Şeyh Eşref. Erzincan tarafiannda Şeyh Rıza. Doğnda Sevh Sait'lcr, Şeyh SeriHer, Şeyh Eyyüp'Ier ve benzerleri. Menemen'de Kuhilây'ın basını mızraga ıreçiren Derviş Mchmetie, lstanbul'dan getirilen şeyhler ve daha niceleri, daima cehsiet adına ayaklan. dılar. Ve cehaletlerinin knrbanlan oldular. Ta k6r cahillerin, ya k5r cahilleri peşleriml«e takarsak. dünyanın fidişini defciştitebMriı diyenlerin önderlikleıi ile... *** Sonııç hakim değildir. Başvekilin bir gun ve her. halde bir dil sürçmesi olarak : Turkiye'de herke», korkmadan Mfislflmanım diyebilmelidir, veklindeki sözleri, hiç şüpbe yok ki, gerçek dışı bir mâna taşır. Çünkü bizim uzak ve yakın tarihi. mizde, Müslüman olanın Müslümanlıçını fizledigi. korkarak söylediji bir devirden nişan yoktur. Tann ile knl arasmda bir iman bafeı olan itikatlar (inancalar), ibadetler (Tanrıya yakarışlar) ve nkabat (yani ahret cezaları) üstünde baskı ve müdahaleyi, bizim tarihimiz tanımaz. tnsanlarla insanlar arasında iliskiler, yani huknk denilen kaideler. hükümler ise, (rene ve bizzat PeyRamberin dediii gibl, dnrmadan defişir. Şn »öıler O'nundnr: «Zamanın değişmesi ile, hükümler de defcifir...». B ngHn de memleketimizde fitne, yer yeT ve çeşitli görünügleri lle kaynamaktadır. Ariında buna din ve çeriat kaygın d m ÜMDEM UNE Türk Anayasasının 56 ncı maddesine göre «siyasî partiler, Türk demokratik hayatının vazgeçilmez unsnrlarıdır. Detnokratik siyasi hayatın bu vazgeçilmeı nnsurları, demokratik ve layik cumhuriyet ilkelerine ve milletin bölünmezligi temel hükraüne uygun olmak mecbnriyetindedir.» Anayasanın 19 uncu maddesi ise şöyle der : «Kimse devletin sosyal, iktisadî, siyasî veya hnkukî temel düzenini kısmen de olsa din knrallanna dayandırma veya slvasî veya şahsi çıkar ve nüfuz saflama amacıyle her ne suretle olursa olsun dini veya din duygolarını yahnt dince kutsal sayılan şeyleri istismar edemez ve kötüve kullanamaz. Bn yasak dışına çıkan veya baskasını bu yolda kışkırtanlar kannna göre>xezalandınlır, derneUler yetkili mahkemece veya siyasi partilef Anayasa Mahkeme»ınce temelli kapatılır.» * *** Şimdi Sayın Bassavcıdan en derin sayıılarla soruyoruz : Millî Nizam Partisi'nin kongresinde, Anayasanın yasakla6\tı bu din sömürüsü olmadı mı? Kongrede cemaatle namaz kılmak, kürsüden beyan edilen programda, layiklikten sıyrılmak için çaba sarfetmek, bu partiyi kapatmak için yetmeı mi? Necmettin Erbakan ismindeki vatandasın fazla bir şey yapabileceJHni tahmin etmeyenler, kalkan şabadrt parmahlan ile dini ve dindar vatandaşları sömürdüğünü artık gözleriyle görmedilcr mi? A.P., bu partinin meşruiyet dışında olduğnnu söyleyemez, çünkü bilir ki bn parti kapanacak olursa. bu partiye yönelen oylar artık gerisin geriye A.P.'ye dönmeyecektir.. Onun için Demirel'in partisi, tıpkı gençlik patlamalannda yaptıgı gibi, bunda da sivilceyi kaşıyp kaşıva yara etmiştir. Bugünkü ur yarın metastas yaparsa yapmadıgı ne malum artık bu istismarın önüne geçmek hiç mümkün olmayacak.. Memleket bunun acısını çok a|ır çekecektir. Esselâmünaleyküm ! diye söze başlayıp. salavat getirerek toplantı tertip edenlerin gayretiyle, köylerimizde çocuklarımız artık okullara gitmiyor; bunlar sarık sararak, Risalei Nnr'u resim yapar gibi anlamadan kopya ediyorlar. Isparta'nın bir köyünde açılan bu fesat yuvasına analar babalar, ödemiş'ten, Erzincan'dan gözbebekleri evlâtlannı getirip akıbetlerini merak etmeden teslim etmektedirler. Bu partinin memlekette faaliyetinin devamına tnusaade etmek, bu partiyi müsamaha ile karsılamak, suçtur, Anayasayı Cignemektir. kanunu tatbik etmemek memleketin akıbetini karanlıkların içine gömmektir. Savcılık, kongrede olan bitenlert gazetelprde okumns. bu yazıları ihbar saymıs ve harekete çeçmiş !. O kongrede hükümet komiseri yok mu idi? Yalnız Ankara Televizyonunun halkın gözünün önüne serdiği kadarı bile takibat yapmağa yctmez mi? "î* "i* *!• Essetümün aîeyHüm! ACI KAYBIMIZ Uzun yıllar beraber çalıştığınıı* sevflll ve kıymetll arkadaşımız, lç Muameleler Şefi; SEMAHAT BAHGELLYİ ablası Melâhat Bahçeli ile birlikte mtlessif bir trafik kazası sonucu kaybetntf.ş bulunuyoruz. Arkadaşımızm cenazesi l/Şubat/1971 pazartesi günü Kadıköy Osmanağa Camiinde kılınacak öğle namazıru müteakip, Karacaahmet aüe kabristanına defnedilecektir. Arkadaşımıza ve ablasına Allahtan rahmet ve geride bıraktıkları kederlı ailelerin» başsasiığı dileriz. TÜRKİTE SINÂ! KALKINMA BANKASI A.Ş. MESAt ARKADAŞtARI (Cumhuriyet: 953) Bizleri derin acılar içinde bırakarak aniden aramızdan aynlan aziz varlıtımız, sevgili babamız TEŞEKKUR (Tameks Ştl. Müdür ve Ortaklarından) Cenaze törenine bizzat iştirak eden, çelenk gönderen veya teesürlerini bildirerek büyuk acımızı payla^an akraba, dost ve yakmlanmıza alenen sonsuz teşekkür ve şükranlanmızı sunarız. AİLESİ Çiçek Reklâm 270940 Slefon Yakovidis'in TANINMIŞ BİR ALMAN İLÂÇ FİRMASI I olacağı bazı çevrelerce ifade edilmektedir, ama, bu jfadeleri . muhalefet csphesinin şimdıden tereddütle karşıladığını söyli I I yebiliriz. CUMHURİYET | ACI KAYBIMIZ BANKAMIZ İÇ MUAMELELER MÜDÜRLÜĞÜ ŞEFLERİNDEN; SEMAH/IT BAHGELİYİ elim bir trafik kazası sonucu kaybetmiş bulunuynnız. Arkadaşım'.zın cenazesi, l/Şubat/1971 pazartesi günü Kadıköy Osmanağa Camiinde kıîınacak öğle namazmı müteakip, Karacaahmet aile kabristanına defnedilecektir. Merhumeye Allahtan rahmet. kederli ailesine ve mesai arkadaşlanna başsağlığı dileriz. TÜRKİTE S1NAÎ KALKTNMA BANKASI A.Ş. UMUM IVrtİDÜRLtĞÜ (Cumhuriyet: 954) Merkez Ankara, Diyarbakır Gaziantep, Bursa Eskişehir, îzmir ve havalilerinde tam günlük propatrandistlik yapacak, vatanî vazifesini ifa etmiş, hususl ve resmi hiç bir işle alakası olmıyan 35 yaşını geçmemiş doktor, eczacı, tıbbl teknolok veya veteriner aranmaktadır. Müracaatlann bir adet vesikalık fotoğraf, kısa hal tercümesi ile çalışmak istedikleri hölgeyi de belirterek 15İ.1971 tarihta« kadar PK 353 Galatasaray Îstanbui adresir.e yapılması rica olunur. (Reklâmcılık: 247/926) A AYDIMLIK HAFTALIK OLARAK ÇIKTI... proleter devrimcl BÜYÜK PROLETER DEVRİMLERİNİN İZİNDEYİZ • İKTİDARIN GİZLİ «HUZtR» PLANIM AÇIKL1TORUZ • ÖLDtRÜLMELERINİN 50. YILINDA MTJSTAFA SFPHt VE YOLDAŞL.\R1 • POLONYA İŞÇİ SINIFININ MÜCADELESİ • TURANLAR TOPRAK MÜCADELESt... FtATI: 100 Krş. ADRES: Adakale Sokak, No: 28/1 Kızılay A N K A R A (Cumhuriyet: 950) Atlas Sinemasında BUGÜN MATİNELERDEN ÎTÎBAREN (RenkU tngUizce) TANRI .BENİMLEDÎR (If He Hollers Let Hım (io) DAN.i HYNTER RAYMOVD ST. JACQCES Seanslar : 12.00 2.15 4.30 6.45 9.15 (Radar reklâm: 71/947) Lort k icro Memurluğundon ılânen tebliğine dair ödeme emri Alacaklı Vekili Borçln Borç miktan : : : : Ladik'te Benzinci Üyas Boyar Namık Alaftan îhsan Sarıalioğlu, Of ttazasında tüccar 64.176,40 lira, icra masraflan hartç. Yukanda adı yazılı borçlu Îhsan SarıaJioglu'nun adresine çıkarılan müteaddit teblıgatlar bilâ teblij» iade edilmiştir. Zabıtaca yapıian adresinin tahkikı de âkim kalmıştır. Bu itibarla ödeme emrinin ilânen tebliğ edilmesine karar verildi|inden: Yazılı borç ve masrafları işbu ödeme emrinin gazete ile tebliğ tarihinden itibaren 35 gün içinde ödemeniz. takibin dayanağı senet kambiyo senedi niteliSini haiz degilse (25) gün içinde mercie şikâyet etmeniz, takip dayanağı senet altındaki imza size ait tfeğilse yine bu (25) gün içinde ayrıca ve açıkca bir dilekçe ile îcra Dairesine bildirmeniz, aksi takdirde icra takibindeki kambiyo senedi altındaki imzanın sizden sadır sayılacagı, imzanızı haksız yere inkâr ederseniz, 100 liradan 5.000 liraya kadar para cezası ile mahkum edileceğiniz, borçlu olmadığınız veya borcun ifa veya imhal edildiği veya a!acağın zaman »şımır.n uğradığı hakkında itirazınız varsa bunu 8ebepleriyle birlikte 25 gün içinde tetkik merciine bir dilekçe ile bildirerek merciden itirazınmn kabulüne dair bir karar getlrmediğiniz takdirde cebrî icraya devam olunacağı, itiraz edilmediği ve borç ötfenmediği takdirde 35 gün içinde İcra . Iflls K. 74 üncü maddesi gerefince mal beyanında bulunmanız, bulunmazsamz hapisle tazyik olunacağımz, hiç mal beyanında bulunmaz veya hakikate aykın beyanda bulunursanız hap'.sle cezalandınlacağınız ihtar olunur. (Basm: 10706/935) VEFAT Merhum Orgeneraî Asım Gündüz ile merhume Nahide Gündüz'ün biricik oğullan, Îstanbui Belediye Başkaıu Dr. Fahri Atabey, 9. Kolordu Komutanı Korgeneral Fahir Atabek, Feridun Pekoan, General Namık Özatağ, Top. Alb. Ömer Gündüz, Feriha Aydın, Nevin Pekcan Fatoş özatağ. Fürtızan Toprak'ın yeğenleri, FERRUH GÜNDÜZ 31.1.1971 tarihinde Hakkın rahrnetine kavuşmuştur. Cenazesi 1.2.1971 pazartesi günü Şişli Camiinden öğle namazmda kaldırılarak Zincirlikuyu asrt mezarlığma defnedılecektir. Mevla rahmet eyliye. AİLE St (Cumhuriyet: 953) / 1938 senesinin bir 10 Kasım gününfi hatırlıyorum.. Hayata gözlerini kapayan Atatürk'ün arkasından yalnız bir millet de£il, bir dünya aglamıştı.. Baştan başa Türk rr.illeti ağlamıştı.. Çünkü O'na, çoluğu çocnğu ile minnettardı.. O milleti esaretten Atatürk kurtarmıştı.. Ona haysiyetini veımiş. onnn ırzını, şerefini ve dinini korumustu. Ona dünya yüzünde itibarlı bir inaan olarak bakılmasına önavak olmuştu, Aradan 32 yıl geçti.. Onnn açtığı yoldan ellerini kollannı sallayarak rahatça geçip. kendilerini adam oldu zannedenler birdenbire O'nu tenkit etmeğe basladılar, O'na kongrelerinde bir resmi, bir saygı duruşunu çok çördüler.. Çünkü memleketi Atatürk'e diisman olan Sait Molla'Iarın. Saidi Nursî'lerin, Mustafa Sabrilerin indirmek istedikleri telâket ve rezalet düzenine, din istismannın ortaçağa mahsus karanlık kuyusuna, iftiranın, taassubun. haysiyetsiz ve hürriyetsii baskının çnkurnna itmek istiyorlardı. Size bir dogru söz söyleyeyim : Particilik namı.altında yapılan bu din sömürücülüfeüne, bu Atatürk düşmanlığına her ne nam ve bahane ile şöz yumanlar ile, takibatın cornmluluğuna katlanmamak için bu yobazlığın alabildiğine yayılmasına hizmet edenler de bu gibilerin suç ortağıdır, bu merolekete yapılan ihanete iştiraktir. Şimdi kim isterse, bu yargıda hulundufum için benl kma•ın. . tsterse taşlasın :„ Atatürk'ün yerine Abdülhamit Hanı eetirmek lsteyenlerin Esselâmünaleykünı deyip sahadet parmaSını havaya kaldırdıktan sonra, insanlann gönlüne vesvese verenlerle. cin olnp insanların duygularını kendi siyasî ve maddi çıkarları için sömürenlerin serrinden kurtulmak için bize de galiba Nâs Suresini okumak düser.. Hiç süphe yok devri saadette yaşasaydık. Cenabı Hak, Ebulchep için «Elleri kurusun. yok olsun, onnn tnalı ve kazandıjı kendisine de fayda vermez, bir gün alevli atese yaslanacaktır» sözlerini nazil ettiği gibi buçür. Allah namına nırsm, siyasî ticaretin, insan aldatmanın yoluna gidenleri de Lehep Suresinde olduğu giki lânetlerdı. Esselâmünaleyküra sayın vatandaşlar '.. EsselâmünaleyKÜm'..ı İ Müfettiş Muavini \ Alınacaktır Bankamızda Mütetüi Muavini olarak çalıştırılmak üzere, iktisat ve/veya hukukla ilgili bir dalda yüksek tahsü yapmış, iyi Ingilizce bilen, askerlığini bitirmiş ve 35 yaşını geçmemiş elemanlar aranmaktadır. Bankacılıkta veya ilgili bir konuda tecrübe tercih sebebidlr. Bankamızın yainız Ankara, îstanbui ve Izmir'de Şubeleri vardır. Isteklilerin meslekle ilgili konularda yapılacak sınava katılmak için, evvelâ başarmaları gereken ve yukanda adı geçen şehirlerimizde yapılacak lisac imtihanına söz konusu şehirlerde ne şekilde girebileceklerini cğrenmek, müracaat formu doldurmak ve Bankamıza intisap edeceklere temin olunacak imkânlar hakkmda bilgi alabilmek için, Ankara ve Izmir'de şubelerimize, Istanbul'da Bankamız Teitiş Heyeti Reisliğine 2 fotoğrafla birlikte müracaatlan rica olunur, Lisan imtihanı 26 Şubat 1971 tarihmde yapılacak olup son müracaat günü 20 Şubat 1971'dir. VEFAT Sümerbank cmeKlilerüıden Muzaffer Gürel ve Nadire Gürel'in kıdarı, Top. Kd. Ütgm. Oktar Ataman'ın eşi. Nükhet ve Orbay Ataman'ın sevgiU annelert. Nedret Gürel'ln biricik kardeşl. Em. Kor. Gen. Hüseyüı Ataman ve Meliha Atamsn'ın gelinteri Per. Kd. ÜtRiıu 19824 291/1971 tarihinde Allahın rahmetlne kavusmustur. Cenaies! 1 Şubat 1971 Pazartesi eünü (bujtünı Ankara'da Hacıbayr«m camiinde kıîınacak ögle nanuzını müteakip ebed! fstirahatgâhma tevdf eriilecektir. A.P,ah rahmet evlesin TEŞEKKÜR ! Esime baçanlı bir araeliyal ; yaparak Dizlere oğlumuz Tay ! lan'ı kazandıran İzmir'in me» • darı îftiharı. mesleginln üsta ; dt. güler yüzlu, müşftk tnsan, S S.S.K Tepecik Doeumevi 2. ; lcat servisi şefi J Jin ÜD Dr i kendisinl asitte eden Dr. Vlc ; dan GÜNDÜZ'e. narkoz mut. 5 Dr Reha KIRGlZ'a. Dakterio 1 log Dr Zühal No.van'a. vavru • muzla devamlı tlgilenen Coruk J Hart Müt DT Sevtl SALTIK'a, ! Jin. Op. Sürevva MENTESE ile ; rurkiyenin er lemİ7 ve disiu S linli Hastanesinln basheklml sa 5 vın Hakkı BEHKMIN ve mu • avlnl DT Atıt tKlZ'e. kat i hemslrest Sevim StMSEK ve ! ebe Ntırinisa Aslan lle bütün ; hastane personeline candan te ! sekkür ve sukranlanm> m r • •Tiav' bnrc «varrTi J GÜNA> 5İM5FK * Cuıuııurıyel 9SJ MÜBİN ULUSOY'a j Istcnbul Belediyesinden Ataköy deşarj tesisi pompa istasyonu için iki adet 8001t/san kapasiteli komple pis su pompası. tam otomatik bir adet beton bordür, plâk makinası ve 30 adet küçük tip vakumla temizleme makinası mübayaa edilecektir. Mübayaa edüecek pompa ve makinalara ait şartnameler ve mütemmim mâlumat Makina, Elektrik ve Sanayi Işleri Müdürlü^iuıden alınabilir. İlgili firmalarm 22 Mart 1971 günü aksamına kadar FOB bedeli büdirir proforma fatura ve teknik hususiyetleri ihtiva eden t'klif mekruplannı Belediye Başkanhğına vermeleri iHn clumır. (Basm: 10674) 936 NUSRET ATAMAN ı Amerikan • Türk Dış Ticaret Bankası A.Ş. Genei Müdürlük (Moran: 154) Mİ Uerl| 147 »52