28 Mart 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA ÎKÎ: gün geçtikçe keskinleşmektedir. Olayların akışı, her £Ün daha açık bir şckilde şttnu belirtmektedir ki, direniş cephesi, hero tetikte, hem çogunlukta, bem birleşmektedir. O, kendi gücünü gostermeyi taydah buldnŞu her vesilede, kenui çıkısını, yalnız parlamentoda EÜnlük bir ralışma havası içinde âeğil, memleket ölçüsünde bir miling gösterisi icinde ortaya atar. Genel Başkan, genel başkan yardımcüarı, parti delegelerinin elaganüstü toplantı hatipleri, reform komisyonlarında vazife alanlar, yahut da bu komisyonlara ke. nardan katılanlar, hcp bu hava içinde konuşurlar. Dile getirilen sloganlar hep aynıdır: Biz buradayız ! Biz coğunluktayız'. Ey ahali ! Biz sizi bırakmay» ! ~ Biıi burattan, tanklar, toplar btle s ö . küp atamazlar '... Ve sonra direnis; evvelâ bir kasıntı, bir asık surathhk, sonra da ber şeye, ber getirilene karsı bir küskünlük, bir küçürateme havası içinde, sürdürülür, gider. Halbuki onların gücü, içîerinden çıktıkları sandıktardan ziyade, birtakım yeni for. mülleri, yahut reform tasarılarını Önlerine çetiren Hükümet kanadının. her çün biraz daha içine gömüldü|ü platonik zaatmdandır. Yani aslmda bu getirilenler. onların öncedtn bekleâikleridir. îani onlar, onlerine getirilen her tasanmn, daha ilk maddelerinden sunu sezerler ki, btt getirilen şey, bu önerilen, serilen esaslar kabul elunsa bile, ileride, yeniden btt kürsüye gelecektir. Ye o zamsn söz, bagün bu tasarıları jetirenlerin degSt, yarm bu Meclis salonunda söz bakkını ellerinde tutarüarın olacaktır. Nitekinı bizim memleketimiz, daha önre de bir toprak reformu sahnesi yaşamıştır. Ve hu. eski bir toprak relor. mnnnn hazin hikâyesidir. Bu sebeple Sayın Atillâ Karaosmanogtu'nun: « Bn memlekette daha önce bir toprak reformu tecrübesi yoktnr, ama reformları engellemenin tecrübelileri vardır» seklindeki sözleri, hem dogru, ama hem de eksiktir. Çünkü bu memleket, hem bir toprak reformanu, hem reform komisyonunda bugün ce. reyan eden hâdiseleri, hem de hu retormun tenaze merasimini, daha Snce de yasamıştır.. HEM Gcçici HEM DOGRC,kanadınEKStK:çabalarıHükümette bir reform ile, parlamentoda direnen cephenin çatışmaları, Eski Bir Toprak RefomuHHin Hikâyesi Şevket Süreyya AYDEMİR nîn erari ve isteği, Zi yıl sonra da olsa, artık yapüacak, baş»rılacaktır.. Hatiboğlu, Çankaya'dan açılan telefon karşuınd» birden yelkenleri indirmez. Tele. fonun ötebaşında, Basvekii Saracoğlu vardır. Inönü, konuşulanlan dinler. Hatibo|lu şartlar koşar, teminat ister. Çünkü ona göre bu hizmeti onun, siyasi bayatının bem başı, hera sonu olacaktır. Saracoğla'nun sözleri şunlardır: Seni cepheye çağtnyorun». Bütün ^«rtların kabul... Telefondan, rahmetli Saracoflu'nun babacan sesleTİ de gelir. Her şey, istedifi gibi olacaktır. Topıak reformu, Atatürk'ün hem emri. hem vasiyetidir. Bu vasiyet elbette yerine eetİTİlecektir gibi konusur. Ve ertesi gün, Ziraatçi Protesör Vekil işe başlar. 1942 Temmuzundayız. Kendisini, idealist bir cezbeye vermiş gibidir. Formasyonunu yaptığı dış ülkenin, dıs üniversitenin jelenek ve rnüesseselerinin de ilhamları altında biraz kalmış olsa da, çevresinde güvendiklerini hummalı bir (;alışraaya koşar. Bir tasarı hazırlanır. Vekil. ler Heyetinden %ee.tr \e Mcclise sunulur.. Meclis, işi önemle ele alır. Geniş bîr ko» misyon seçer. Bu komisyonda güçlü parttHlerin yamnda, topraktan gelen bey'ler de yer alır. Devir. tek parti devridir, Parti, bir dev. let partisidir. Partinin başında, dei'ışmez başkan tnönü vardır. Ve tnönü. aynı zamanda ve parti kurultayı kararı ile Millî Şet'tir, Ve bu seflik onun üstunde, bir parti önderlisi seklinde değil, hakikaten ve milletçe benimsenen bir şeref hâlesi gibi yerleşroiştir. Hülâsa tnönü o zatuan, Tek Adara'dan sonra gelen tkinci Adam'dır. O halde Tasarı, Komisyonda az.çok kırptlsa bile, aslî ruhu ile çıkacak demektir.. Bmtibo|lu, eserini kurtarmaK ıçin çırpınır. Fakat bürokrat, yahut da toprakla H'ıs. kici olmayan üyeler, daha ilk sünlerde sarsılırlar. Ve netice şu olur ki, Tasarı. yalnız toprak sahiplerinin baskısı ile değil. tıürokratlarla, topraktan anlamavant.srın da sağa sola yalpalamalan ile, kısa lamnnda bozulur, parçalanır. Etki bir toprak ^ahıbinin oğlu, ı m ı sonra babadan kalan toprağı. içinde calışan köylülere ba|ışlayıp îsi tatn sı%ascioili| e döken rahmetli Alâettin Tintoğlu, bu tartışmalar içinde sîvrilir. Bir reform sözcüsü olarak Öndedir.. Ama artık Tasarı, ona hazırlayan Hatib. o|lu'nun da tammayaca|ı kadar değismistir. O zaman, Çankaya'da da tedirginlik baslamıstır. Şimdi mademki ortada bir dc Alâettin Tiritoglu vardır; madem ki o, Menderes'e, Emin Sazak'a, Cavit Oral'a karşı çıkıslar yapmaktadır; bu seter de o, Çankaya'ya çağnlır. Ona bir 17. madde dikte edilir. Yahut da onun orada ve yeniden şekil verdiği bir \~. madde '. Bu madde, degişmez Başkanın emri ile, parti komitesine ve dolayısiyle Encütnene dikte edilir. Hete parti komitesi, bu maddeyi kabol edecek, onu destekliyecektir. Öyle bir kesintikle ki, meselâ o sırada Ankara'da olmayan parti komitesi âzaları, o çccc içinde Ankara'ya getirtitir. Ve madde. Komisyonun edenlerin hepsi, zaman içinde, bn partinin Sn saflarında yer alacaklardır. Komisyonun, Meclis Umumi Heyetine sunduğu Tasarı iizerinde tarttşmalar çok keskindir. En güçltt batip, bu sefer Encümenin Raportörlügünden de istifa etmis olan Adnan Menderes'tir. Kürsüde Alâettin Tiritoglu ile kıyasıya çattsır. Hatbnkt bunlar, iki ayrılmaı yol arkadaşı, her ikisi de Kabinede Ziraat Vekilliği için oynayan ve bunu açıkça yapan iki dostturlar. Fakat ne var ki. Alâettin'in tezi ve savunusu havadadır. Yi. madde o hali Ue, uvgulama olanağı olmavan. platonik bir mad. dedir. Buna karst. büyük toprak sahipliçi adına konuşsa da. Adnan Menderes'in mantıçı. hattâ arada ekstreırmt «iiT ovunların» rağmen, daba eüclüvdü lien hu çörüsümü. «Menderes'in Dramı» ı«iı»ıü t"»erîmde ve Men. deres'in öliimünden sonra da. bövle degerlen. dirmekte tsrar etmi«imdır. llem de o zaman hayatta bulunan rahmetli dostum Alâettin Tiritoglu'nun. artık Halk Partili ve milletvekili de olmadıgı için. tam bir sükunet içinde bana verdiği vazılı görüslerini de inceledik. ten sonra .. e ise. nibavet Toprak Kanunu kabul olunur (11/8,1945). Demokrat PaHi de artık sekillenmiştir. Satlar açılmaktadır. Hatiboilu cene Tarım Bakanıdır. Ne kadar ümit ve ctsaret kırıcı olsa da. bu kanunu uygulamak vaıifesi onundur. Ama u»?ulamay» bir türlü geçilemeı. Ve Hatiboilu'nun, bir gece Çankaya'dan ilk telefon arıldıfcı vece kafasmda belirip. açıklamadan da cekinmedigi ttıtku. gittikçe. ama olumsuz istikamette tahakkuk etmek üzeredir: < E|er bir hizmetim olacaksa. bu onun, hem baslancıcı, hem sonu olacaktın» dememis miydi? tste öyle de olur. Ve bir süre yalpalamalardan. hocalamalardan sonra, Bakanlıktan çekilir t Açustos 1»45). Ve yerine, o zaman beklenmeyen hir Merii* arkadaşı telir: Cavit Oral.. Cavit Oral, kanunun hazırlık ve kanunlasma ^athalarında. kanun tasarısıııa vp dolayısiyle tnönü'nün o kadar benimsedi^i reforma karsı çıkan, en süçlfi hatiplerden bi. Tidir. Ve şimdi tnönü, onn Tarım Vekâletinin basına ş;etirmektedir.. Bu el de|istirme. tabiî netîcelerini verlr. Çıkarılmıs, yani kabul edilmiş kanunun deSistirilmesi isi. bu sefer Cavit OraVa döser. Bu de^istirme de yapılır. 4*93 sayılı ve Çiftciyi Topraklandırma Kanunu. hedefi.ıi kaybeder. Onun içindir ki, simdi ve yaşanılan bu çok gürültülü serüvene ragmen, bugün Atillâ Karaosmanoilu'nun: « Bu memlekette bir toprak reformu tecrübesi vapılmadı, ama retormları enjelle. mede tecrübeli olanlar vardır» seklindeki sozleri hem dogmdur. hem eksiktir. i |Rimin ı retormdur? Haftanın, raporu tierek hükumet programında vaadedilen. gerckse Türhâye'nin çağdaş ihtijaçlarından doğan reformlarm Türk Parlamentosur.da oluşturulup uygulama olanağına kavuşturutması demokratik rejimin usulleri geregidir. Hükümet tarafından ne biçimde hazırlanmış olursa olsun reform nitcliğindeki tasantar da Meclislerin incelemesinden geçecektir. Nitekim Sjle olmaktadır. Parlasnentoya gelen ilk reform tasartsı toprak reformu öıı tedbirler tasansıdır. Adı çeçen tasan bir gcçici komisyonda tartısılmaktadır. Burada ne biçim alacagı henüz kesin olarak mey. dana cıkmamıstır. Fakat toprak reformu ön tedbirler tasarısv nın jeçici komîsyonda bugiine kadar eördüğiJ \şl«m ve tasarı üzerindeki görüsTnelerden elde edilen izlenimler tasanmn, hüküraetçe ör.görülen prensiplerden ve temel unsurUrdan başka bir »öne kaydınlmıs olarak komisyondan eeçip Meclis Genel Kuruluna Rideceğinin işareti sayılmak «erekir. Demokratik parlamenter nsuller içinde bövle bir «elismeyi vadırgamak kusk«. sıu mümkün değildir. Ancak reform niteliçindeki hareketler için bihle bir selişme ister istemez hatıra başka sorular getirmektedir. Verilen toprak reformu ön tedbirler tasarısı örnegi üıerinde düsünülecek olursa. bueüne kadar olan bitenlerden, hükümet ile parlamento arasmda görü» ve reform prensipleri aeısındin bîr paralellik bulunduj^ınu söylemek cidden çüçlestnektedir. Hükümet tasarısı üzerinde vapılan değişikUkler konuya clmnlemesine övle bîr başka anlavıs tetirmekteuir ki, tasarv nm hükümet anlayısı itibarivle tanınmaz duruma geldişi kolav lıkla söylenebilir. Sitekim. komisvonun vaptıpı desişikliklet karsısında hükümetin vargısı tla hundan farklı ohtıamistir Bn olusma, ister Utemez. tartısmayı. reforrolar üzerinde kimin görüşü haklıdır soru«nna töturmektedir. Parlamentonun üstünde hiç Mr kuvvetin tasavvur edilemiyece|i gerçezı retormlar konusunda en dojfcrnsonan yapılmıs olduğn sonncunu ortaya cıkaramaz. örnefin Toprak Reformu On Tedbir. ler Tasarısı parlamentomtn hir komi«votiunda aldısjı son sekil itibariyle yetersiz bir duruma setirilmistir Bir parlamento komisyonu eseridir dive hunun iizerinde tartısmavı kesip atmanın tabiî bir vönü olmamak terekir. Siyasal kadrolar icinde toprak sahipleri. ya d» toprak «sahiplerinin oylarına davanarak parlamentova Kelmis kimseler bulunabllir. Hattâ bu tip siyasiler bövle k»misvonlarda «örev alabiHrler. Böylesme genis" kftynaklara sahip üyelerin On Tedhirler tibi toprakl» ilgili bir tasarı karsısındaki tuUm ve davranıslarmın objeklit olup olamıyacaEi da tartısılabilir. Çıkarların aiır bastıjı bö\ le bir duvçusaltık ortamı içinde toorak retormuna bilimsel \f objektîf bir yön vtrmenin cüçiüiü ise kendilitinden ortaya çıkar. Bu, belki de yadırganmaması «ereken insan tabiatıdır Simdi. bBylesine kisi»el ve duvgusal bir tuUmu ve onun yaratacağı sonuçları, parlamentonun kararıdır »eklinde >»rumlamanın eüçlügü ile karsı karsıya bulunmaktayız. Asıl mesele burada deiildir. Isin önemli tarafı, birbıri ardına sevkedileeeçt anlasılan ve Türkive'nin cok önemli me*ele. lerini yansıtan reform tasarılanmn, daha dotrusu reform ihli, yacının su y» da b» nedenlerle vozlastırılmasının doguracaçı, sonuçlardır. Bilimin. teknolojînin ısıjında ülke çıkarlarına uyuun biçimde hazırlanmıs refor» irteklrrinin yon deiistiımesl öncelikle, ahenkli bir parUmento hükümet lliskinini ve calısmasını zedeler nitelikte olumsuz Wr gelismedir. Bunun, giderek ne gibi sonuçlara dönüsece|i is» uzun boylu araştınnaya ihtiya^ gb&termiyecek sekilde bellidir. Reform yapmak istetinde bulunan bir hükümetin en büyüv problemi, bugünkü teerübeler dolavısiyle. bu Hiskiler »eklindı ortaya çıkmaktadır. Buna bir yön vermek zorunluğu vardıı Voks». çıkmayacatını bile bile bir vıgın reforro tasamını par lamentonun kapısına yığmak. bir gün ruikürottl çekilmek y» d isi bırakıp gitmek durumu Ue karsı karsıya bırakmaktan bask bir seye yaramıyacaktır. Meseleye bu açıdan bakabilme b»sj rısı gösterilmediîi »ürece Erim hükümetinin de boyle bir »onı Ue yüzyüıe kalması, ihtimalltrin dısında degitdir. önüne serilir. tnöntt'nün ise kesin beyanı su. dur: Toprak reformu istemeyen, bu kanunn fikarmayan parti, benim partim değildir '. Eski hir lıikâye 194!'de başlatılan toprak reisini alahrn. Ankar» Tüksek Ziraat Enstitüsündeki kürsüsünde çaltfan, fakat toprak konusunda kendine özgü bazı düsünce ve tikİTİeri olduğu biHnen bir Profesör, Şevket Rasit Hatiboelu, bir gece, Çankaya'dan açılan bir teleton konuşması ile göreve çagrıltnıttır. Tarım Bakanı olacaktır. Düşündükle. ri kanunlaşacaktır. Memleket. Gazi Mustafa Kemal'in daha Cumhuriyet ilân edümeden, yani 1922 Meclis açıs natkunda istediği. ilân ettiği toprak reformuna kavuşacaktır. O zaman topraklarıtmz oldnkça bos ve nüfusumm da hngünkünden az oldufu için, yurtta topraksız köylii kalmayacaktır. Oemek ki, Cazi» esell, M formn 17. madde nedir? madde, niç de uyçulama olana|ı ol• mavan, havada bir maddedir. Bu madde evveli büyiik toprak sabipterini şaşırtır. On* karfi derhal eephe alınır. Topraktan anlamayanlarla profesyonel bürokratlar, hangi rUzgârla eseceklerini tâyin edemezler. Ortada yalpalayıp dururlar. Tarım Bakanı ise, artık ümitsiz jibidir. Ama cepheyi birden karst tarata terketmiyecek kadar da gençtir. Ne kurtanlsa k&rdır diye düsünür. Çünkü bu Tasarı ne kadar degişmiş, parçalanmıs olsa da, onu Meclise getiren kendisidir. Sahneden çeküemez. Ve Komisyonda tartışmalar, görülmtmiş bir sertlik îçinde cereyan eder. t ş . te bizde Demokrat Parti. bu havanın içinden, yahut onun rüzgirlannın esintisi, serpintileri Ue beılenerek doğar. Tasarı;» muhalelet Direnişler haşlar enis calısmalara C^" tjortörKomîsyonMendeTes'tir. girer. Ra. Adnan Tarım Bakanı Hatibo|lu, evvelâ bütün ağırhğını ortaya kor. Bir büyük toprak sahibi, fakat muhakkak ki Anadolu toprafının bir yaman ço. ruğu olan Emln Saıak, Komîsyonnn de|i;mez hatibi gibidır. Omuzunda, tecrübelerini taşıyan heybesini Komisyonun masasına döker. Cavit Oral, bir başka toprak sahibidir. O da a|ırhğını ortaya atar. Adnan Menderes de onlara katıhr. O d» bir çiftlikten gelen ve Menderes Vadisine, dencbilir ki, ilk traktörü sokan adamdır. HUlâsa cepheler teşekkül eder. yahut da tasarttar platonik olur ve havada kalırsa, biz. yukarıda verdi|im Toprak Kanunu veya reformu macerasını, bir daha yasayabiliriı... A ma şuna inanıyornm kı. e|er reform, güçlü ve otoriter bir icraya dayanmaz, BUGIM URIH ve biz.. V E F A T Kuvayi MilUyerıin ilk Maliye Vekill, Cumhuriyetin ilk Dahiliye Vekili, tfhâm gazetesi Basmuharriri, emekli Büyükelçi, derin hamiyet ve parlak zekâsnı Türkiye"ye trakleden^ *v.v I CUMHURİYE CUMHU Diş hâsını iztetenler. son ayların başlıc» konusunun ticaret ve ekonomi olduğunu bilirler. Amerika Birleşlk Devletlerinin, dolann altınla olan Uişkisini kestiğini açıkladığı andan hızlanan, bir nülletlerarast ticaret ve ekonomi savaşı, hiç defilse yarışı, bütün örtülerinden soyularak, birinci plânda yer alan havadisler olmuslard\r. Bu konulara ne kadar ilgislz olduğumuz, günlük yayın organlanmızdan kolayca anlaşılabilir. Gerçekte, millet olarak, tarihimizin hiçbir dönemindc bu konulara aktl yormamışızdır. Batı'da bir söz vardır: «Bayrak, ticareti izler» diye. Bununla, Batı imparatorluklarını nasıl kurduğunu ve ne amaçla yayıl' ma politikası güttüğünü anlatmaya çalışnuştır. Biz ise imparatorluklarımı», sadece fetih için kurduğumuzu anlatan öyküler dizmişizdir. Onun içindir ki, imparatorluğumuz tastiye edildiği zaman, neredeyse kendi devletimiz de tasfiye oluyordu. tdaremiz altında olan ülkelerin adlannı Uşyan, ne büyük şirketler, ne üc büjük bankalar tarihimizde Körülmez.. önümüzdeki yabancı gazetcleri şöyte bir karıştırıyorum: Sovyetler Blrlisi Basbakanı Ale\eı N. Kosyginin Sovyet yasama organma sunduğu heş yıllık kalkınma planının haberi.. Sovyet vasama organında konu görüşülürken, Amerika Birleşik Devletleri Ticaret Bakanı Maurice H. Satns da 1517 Sovyet yasama organı üyeleri arastnda oturmuş. toplantıy» Kosygin Ue birlikte «elmiş. Bunlar, her gün birbirlerini milletlerarası bir olaydan ötürü suçlayan iki süpcr devlet'. Amerika Ticaret Bakanı, iki ülke arasmdaki ticari Uişkileri Reliştirmek için Sovyetler Birliğine 11 günlük bir gezi yapmakta. Bakana tötr. 200 milvon dolar olan iki ülkenin ticareti 5 milyara çjkabilir. Ye dc başka bir işaret, Sovyetler BirKğinin Kama nehri kenannda kurduğu büyük otomobil (abrikası için 52S milyon dolarlık modem teknolojiyi Sovyetlere götürecek bir ticaret lisansına uin veren belgeyi. Başkan NUon imzalamış'. Oysa, geççn yıl Henry Ford'un benzer bir girişim için yapmak istediği anlaşmayı, Nixon veto etmişti.. Habere göre yıllardır, son derece önemli elektronik malzcmeler, Batı Almanya ve Japonya kanalı ile Sovyetler Birliğine gitmekteymiş ve bunu CIA Ja yıllardır bUmekteymiş. Bu durumda, Amerikan teknolojisi başka ellerden Sov^etler Birliğine akıp, başkaian para kazanacağına, kendimiz kazanalım demişler! Sovjetler Birliği Başbakam da iki ülke arasında ticari Uişkilerin geliştirilınesi gereği üstünde durmuş Sovyetler Birliği yasama organmda yapUgı konuşmada.. Amerika Ticaret Bakam, Sovyetler BirHglne giderken Oslo' da yaptığı konuşmada, yuz yılın sonunda Japonya'nın dünyanın en çok çelik üreten ülkesi olacağını belirtnıiştir. Başkan Vıxon' un dış ticaret damsmanı Mr. Peterson'un Uünya Uluslararası Ticaret Odası, Birleşik Amerika Konseyi'nin yıihk toplantısında New York'ta yaptığı konusma da çok tlginçtir. Danışman Avrupa Ortak Pazanndan söz ederken şunlan söylemiştir: «Dünyanın açıkça en önemli ticaret bölgesidir. Dünya Ucaretinin yarısından sorumlu oVan bu bölgeyı dikkatten uzak tutamayız. Bu dramaük başarı, Birleşilî Amerika için yeni sorunlar yaratmıştır. Yapıcı ve ileri görüş\ülük!e rekabet etmedikçe kendimizı, ekonomik alimda ortaya çıkmasında yardııncı olduğumuz bir dönemin meyvelerinden yararlanmayan bir seyirci duruınunda tmlacafız.» Ve Romanya Dışişleri Bakanı Manescu. Fransaya yaptığı gezide, Fransız Dışişleri Bakanından, Ortak Pazardan ülkesine tercihli ticaret anlaşması koparmak için yardım rica etmis. Romanya bu alanda adım atmaya hazırlanan Uk komünist devlet. Ve başka bir haber Bugüne değin Avrups Birliği ve Ortak Pazar hakkında menfı bir tutum içinde olan, Sovyet peyki olmayan Avrupa ulkelerinin Komünist partileri, Roma'da bir toplantıya çağırümış. Italyan Komünist Partisi taratından. Niçin? Daha yapıcı ve müspet bir rol oynamak amacı için. Biz ise yıllarca, slosanlarla Ortak Pazar düşmanlıgım ülkemizde yaymak için çırpındık. 100 milyonluk Japonya'nın 19*15 yüında yıllık gayrisafi miUi hasüasının 400 milyar doları bulacağını açıklayan ve oven Amerikan yetkililert. Amerika Devlet Baskanı Uc Fransız Devlet Baskanuıın Azor adalannda buluşması, Fransız Devlet Başkanı Ue Batı Almanya Başbakamnın buluşması hep plânlanmış. Hepsi de milletlerarası yeni bir para sistemi, ticaret ve ekonomi Ue ilgili. Ve bizde fiattar için çob şükür bir Meclis Genel GöTÜşmesi açılması için bir partinin verdiği Uk önerge« Bir gün dünya ticaret ve ekonomist hak kında da bir görüşme istenır de, ülke bu alanda dünyada olup bitenieri öğrenmi* olur» AHMEO FERID TEK 25 Kasım Perşembe sabahı, 93 yaşında, Allahın rahmetine kavuştu. Sah 30 Kasım, öğle namazım müteakip, Üsküdar İskelesinde Yeni Vâlde Camünde cenaze namazı kıbnacaMır. Ktn ve damadı EMEL ve SEYFULLAH EStN (Cumhuriyet 9180) VEFAT Jirniı sevgül ejim v« karde ÂOEM CEMİL MAGAMEZ'in iBasın: 22912/9760) Türk Donanma CemiyeUnl unutma. O Türk Deniz Kuvvetlerinin güçlenmesi çahası içindedir. Uamlaya, damlaya göl olur. Her rürk günde bes kuru? venrse sanlı Donanmanu* yılda iki muhrıp kazanıc. veUtını tecssürle dost ve a)crabalara büdiririz. Cenaze merasimi 29 Kasım 1911 Pazartesl (Bugün> saat 11 de Beyofclu Saint Antouan Katotlk kilitesinde icra olunacaktır. E$l. Marinct M ı ı u n a Karde;lcri: Viktoria Ozgö. ren ve tfi. Suzan Çaropulu vt esi. Çitek Reklam: 1S213155 Ersl Kartmou KijanluıdıUr. Diyarbakıc 18.11.1971 ' İ LA N (Basm: 22912/9761) KA.Y1P 3İ E r 316 numarah plâka dur. ka}bolmuştur. Hukumsuz» Zeki ŞANL1ER Cumhuriyet 9Tİ9 GÖRDES BELEDİÎE 8AŞKANUC.INDAN Beledıyemıze aıt Catterpiller D7 3T Upindeki çalışır vazıyeVteki dozer 2490 sayılı kanunun 31 incı maddesı gereğınce 14 Arahk 1971 Salı günü saat 11 de kapalı zart usulu arttırma üe satüacî.ktır. thaleye ait şartname her gün mesaı saatlen dahıUnde Beİedıye Başkâtıplıginde görülebüır veya temın edüebilir. Keyfıyet ilân olunur. Mubin S\RIOdLU Belediyc Başkanı Cuaıhunyet % Hedef: Dev bir deı Türk Donanma Ce yapacagınız yardunls defe ulaşabtUriz, Eksiksayılar,rilt satıslan ve abonelerkonusunda MeydanLarousse'un acıklaması EKStK SRT1LRR a) Okuyuculanmızm sürekli isteklerine uyarak, 3Î aralık 1971 tarihine kadar, eksik sayılarla ılgili takpleri karşılama karannı ve gereklt tedbirteri almış bulunuyoruz. b) Okuyucularımız, eksik sayılarıntn tutanm posta havaksiyle gönderirlerken, ıstmlerini, adreslerini ve istedikleri fasikülierin numaralarını havale makbuzunun arkasına açıkça yazmalıdtrlar. Eksik sayılar taahhütlü olarak gönderilecck, posta masrafı tarahmızdan karşılanacaktır. c ) Geçmtş sayıların fiyatu rinci'den 24'üncü fasiküle kadar 5 lira; 25'inci'dcn 48'inci fasiküle kadar 10 lira; 49'uncu fasikülden itibaren 20 liradır. CİLT SRTISLRRİ 1 Ocak 1972'den sonra MeydanlArousse'un geçmiş ciltleri (î 6'ncı ciltler) 200 liraya, yeni ciltler (7'nci ciltten başlayarak) 250 liraya satılacaktır. Eksik ciltlcrini 31 aralık 1971 gününe Kadar alanlann ödeyeceği cilt bedeli ise 160 liradır. (Posta ile gönderilmesini isteyenlerin cilt fiyatına 10 lira eklemeleri gerekir.) IBONELER a) 7'nci Cilt abone kayıtlanna başlanmışttr. b) Abonman oedeli ve şartları aynıdtr, Müesseseden alınacaksa 140, posta ile gönderilmesi isteniyorsa 150 lira. e) Abone kaydının son günü 31 aralık 1971'dir. Bu tarihten sonra abone kaydı kesinlikle yapılmayacak ve abonmanlarını yenilemeyenler, abonelere tanınan şartlardan hydalanma hakktnt kaybedeceklerdir. TtâtctSBtct Yardımınızı NOT. j 6'ncı Cilt aboneleri eütlerini merkezimizden aUbilirler. ; l'osla ile gönderilmesi islenmiş 6'ncı ciltler UthhütlU olarak pottaUnmıştır. \ Jk. MeydanLarousse MeydanGazetecilik ve Neşriyat Ltd. Şti. fı..ı. T ? ' J 5 Cağaloğluİstanbul • Iır I
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle