Katalog

SAYFA DORT: ıCUMHURlTETi 15 Kasım 1971 İZİM, Allah Allah seslerimizi duyan düşman «siperden geriye çekil emri almışçaana» bir tüfek bile atmadan birden siperi bo şaltarak geriye doğru kaçmaya başladı. Sipere girdik, birçok subay ve erata ait eşya bulduk. Erler, bunlan teplamaya koyuldu. Derhal mâni oldum, siperin öbür kenanna geçerek, kaçanlara ateş etmek üzere eratı mevzilendirdim. B MUSTAFA KEMfllLE OERNEDE A n 1at an : îaun: Emekli Tuğbay Ethem Şevki KEPENEK goturdum. Komutanların her ıkısi beni tebrık ettı. Kolumdan sarıl şarıl akan kanları göriın. ce Mustafa Kemal ve Enver beyler: «Sen vnrulmussnn, haberin yok. Hemen geriye jit. Sargı yerinde yaranı Mrdır. Ve orada iıtirahat et» dedıler. Gıttım, yaramı sardırdım. Tekrar geldım. Mustafa Kemal benı azarladı: «Niye geldin?» cTedi «Askerlerimi biraz ileride bassız bıraktım, onlan almak için geldim» cevabını verdım «Peki sen bilirsin» dedı. Be. nı hareketimde serbest bıraktı. Muharebede çok yorulmuş olan askcrlerım, ıstirahat edijorîardı. Yanlarınw lardrm SaitArifTERZİOĞLU BIR TÜRK ASEERi on düşmana bedeldir A «Ali Çavuş, az önümttzde ar. kadaslarımız mnharebe ediyorlar, onlara yardım için kalkın ileri gidelim» dedım. SKERLER, çoğu Turk kanlı cesur çocuklardı. Ve iştahla bu emrın uzenne kalktıı.T bem faklben S.fiOO tnpîı ilerdckl tepede çarpı«an asker. lerin sol yanında muharebeje girdik. Ve, atese başlattım. Bu ateş •ırasmda daha uzaklardan ve yLkselc bir yerden gelen bır kurjunla kolumdan yaralandım. Yaram hafif olduğu için, orada vazifeye devam ettım. Ates alan ve geride makineh tufekJ*rî eaterlere yükletmekte olan dusman askeri tufegi de, katırı d» bırakarak kaçışmaya başla. dılar. Bır hayli uzaklastıktan sonra, bır çavusun komutasında dort bes er yolladım, orada meydantfa kalan 6 makineli tufeki* dort esteri tutarak geriye geUrdık. Ben de vazifemi fazlasi\le yapmıs olduğuma kani olarak askerimle birlıkte gerive çekıldım. Solumuzda daha öneeden muharebeye tutuşmuş askerlerımı? karsılarındaki «Musavva» \» «Eritroli mustemleke askerlerı\le çarpısıyorlar, Italyan ırkır.dan olmayan duşman askerlerı oldukça dırenis gostenyolardı. Ben askerlerımi bır vertfe toplayarak Ali Çavusun kuman*ına bıraktım. Makineli tufeklerle esterleri teslim almak uzere geride rastladığım garp kirargâhı eratından bir kısmım vererelc komutanlarm yanına Mustafa Kemal, lıalk adamıydı . Köylıi, kentli .. Yoluna çıkan herkesle konuşurdu.. Ve oradan hemen ateşe ba^ladık. Dusman hiç beklemedık ta. taftan ateş alınca sasırdı. Sendeleme\e ba'ladı. Ve bir kaç «aattenberı çarpışmakta olduk. larından yorulmuş olacaklar kı oradan da çozulmeye başlarfı lar. Fakat bu sırada, benım askerlerımden Şamlı Husevın şelud oldu. Bır dığeri de yaralandı. O gun, dusman 16 tabur piyade «sken, 60 top ve bu pi>adelerin makineli tüfekleri olmak üzere bizimkilerin elli mıs. lı ustun kuvvette olmalarına rağmen bir gun evvelinden bas. layan muharebede ertesı gun ak*amına elcfe ettiği beş kılo. metrehk mesafeden gerı dönerek geldiklen kadar bir arazıyi bosalttılar. Bu muharebede, o gun, bizırn tarafta patlayan tufeklerın sa>ıw en aşırı tahminle 300'u geçmı\ordu. Ağır sılâhlardan 4 makineli tufekle ıki topumuz çahşıyordu. Gtrek Mustafa Kemal, gereie Enver Bey, bu muharebede e!de edilen muvaffakıyetten dolayı çok tfuygulandılar. Musta fa Kemal'ın «Bir Türk neferi IV düşmana bedeldir. Biz bn çocuklarla dünyay ı fethetmeye çıkabiliriz. Bn deferli elemanlann kıymetini bizden baskası takdir edemez» dıyerek ordu ve mıllet efradı hakkında takdırlerını beyan ettığını duydum. Bu muharebede çalısan su. bajlara sonradan birer maa<; ikramiye verildı Bu muharebede subay kaybımız olmadı. Benım gıbı bır îki arkadas hafıf yaralaria kurtuldu. Erattan zayıa. tımız 25'i geçmiyordu. Bu bir muharebe ozeti olmaktan zıyade karşımızdakı duşma. nın tnuharebeye olan heves ve niteliğini gösteren çok açık bir misaldir. Italvan milletının muhareberfen daima çekindiğini tarihte okuduğum gibi. muharebe sahnelennde de gözlerımizle gor. duk. Kıbar. efendi, centılmen bir mıllet olmakla beraber cenkçı değildir. Mustafa Kemal ve maiyeti bir tören sırasıcda .. Yazan: 24 FAtK dn. BAYSAL Azamoviç bcyninin ateş gibi yandı|jnı dny. Niçin Derne SENESt 1AAA İstanbul'da l U I I I I adına ırtica denılen konu veresim AYHAN BAŞOĞLÎT GÜNAHKÂR KRALİÇE DİŞİ BOND 312 CE.BS ,vl/ıLJE , O B Û B L E E I "5E>/St • W l # l f ] j i r isjan hareketı başgosterdi. Buna. tarihte «31 Mart Vak'ası» derler. Bazı kımseler. tstanbul'da bulunan ve vaktıle, Istanbul emniyetıni sağlamak ıçın oraya ge. tınlmiş bulunan avcı taburla. rını kanriırarak «Din elden sidiyor. Ittihatçılar memlrketi satıyor. Padiuhlık ve millet ortadan kalkıyor» sozlemle Rumelı'dc eski\a takıbınde çok çalışıp kan dokmu? bulunan avcı taburlarını, bu sözlerle kan dırıp isyana teşvik ettiler. Bu isyan, yeni bır inkılâpla elde edilmi^ bulunan mesrutı idarenın tekrar ortadan kalkacağı endi'esıyle orduda, bilha<•a RumPİİ'd'e (Manastır Selânık, s Edlrne'de) bulunan komutanların endışelerıni mucıp oldu. Selânıkte toplanan genç subaylar, Sultan Hamıt devrinın vetistirdiğl donuk kanlı komu. tanlara tazyik etmeye, bir ordu tertib edıp Istanbul üzerine \Urüverek isvan hareketini bastır. mağa mecbur ettıler. Bu genç subayların arasında önderlerden bıri de Mustafa Kemal dı. Atatürk daha yuzbasılığında böyle buyuk bir badıreye atılmaktan çekinmemışti En nihavet, Rumelı'de, umu. mi müfetfis ünvariyle \azıf<" goren Mahmut Şevket Pasa'ya buradan tertib edılecek ordunun komutasım üstune almaM teklıf ettıler. Uzun konusmalardan sonra, Mahmut Şevket Pasa bu hareketın kolay olmayacağını, sılâh cephane ve naküve islerinde birçok zorluklarla kar«ılasacağını, bu zorluklan gu dermek ıcin çarelere basvurmak uzere ordu ıçın kuvvetlı bir Genelkurmayın gerekh olduğunu, bu heyetin baskanhg'nı, kımin uzerine alabileces'nı çdyle\ınce orada albaydan yu?başıya kadar mevcut bulunan birçok kurmav subavlarırrran biri «Bn îst ben yapanm» dıje ortaya çıkmami^tır. En son kurbanlarından biri de kaymakam Kaleperoviç olmuştu. Bu cinayetini giipe giindüz, Ahnan askerlerinin nöbet tuttukları bır sokakta i,slemişti. Koyleri teftişten dönen kavmakamı bir tek tabanca kursnnnvla arabasının içindejken öbür dünya.ta RÖnderivermişti. Kaleperoviç'in ortadan kaldınlısı Pnça için bir zafer olmuştu. Kimse artık onun yakalanabileceğine inanmak istemivordu. tsin dojfruan Puça bir devrimci değildi. Adi bır soyguncu \e ırı düşmanıydı. Fakat bu tarafuıı tnaskelemesini çok iyi bilmİK. kendisini halka ya\n% yaras bir kurtarıeı olarak kabnl ettirmeye baslamıştı. Hele son günlerde, vani Kalcpero\iç zaferinden sonra bütün Yugoslav gazetelerine bir mcktnp (bndererek Alman kumandaniyle acı acı alay etmesi kendisine buvük bir ün sailamıştı. Sırp. lar ona toz kondnrmnyorlardı. Her Sırp'ın fö7tinde Puça bir kahramandı. Her se%lerinl karbeden kadınlar bile Bsenka'dan başka tiirlü düsünmu\orlardı. Bütün Avrnpa'da Mlhaiioviç. ten sonra Alman vah^etine karsı basanyla sa\a«an tek in<andı. Neniç genç Sırpların kal. binde bir Hürriyet sembolu olmastn. Bazı hf\c?;lilcr birer Neniç olmak sevdasıyla da^a çıkıyor, fakat iki giin jeçmeden yakalanıp herkcsin gözleri önünde kursuna diziliyorlardı. Yalnız Neniç bildiğini okuyor ve bn knrşnna dizmelere Alman askerlerini de öldürmekle cevap verlyordu. Son olarak blr Alman nakliye koln Drina'da pusu\a düsürülmüs ve yirmi sekiz asker hafif makineli tüfeklerle tahta gibi bicilmislerdı. Bunu belki Nentç yapmmmıstı araa halk övle dü«ünmüvordn. Çünkü artık biilün zaferler Neniç'indi. Bu böyle devam eder. •e Mihailoviç'in yıldızı bile eünün birinde parlakhğmdan çok sey kaybedebtltrdi. A«am»Tijj"" Veniç'in hikâyesini herkes* kadar, nattî bir çok larından daha m bilmesine rağmen kaymakamı onun öldürmüs olmasına bir türlii kendini inandıramı\ ordu. Sonra kimdi bn Neniç denilen adam? Maceralarının dısında vüzünü gören bile olmamıgtı. Azamoviç bnnları düsünürken sigarasım tazeledi. sessiı sessiz kompirlerinl yiyen Mordaç'a döndft. ha? Demek Kaleperoviçi de Neniç öldürda Mordaç'ın gözler) pırtl pırıl baktı. Evet Miç, hiç siiphen olmasın! Ben hiç sanmıyorum. Mordaç cebinden çıkardıfı bir avuç raer. mi\i masanın üstüne koydu. Puça oldürdii Miç. Türkler'in çoklnk olduğu bir verde ba «or Isi NeniçJten baskası >apamaz. Azamoviç a»rındakl sigara dumanım tava. na üfledi. Kabnl! Neye 6ldürdfl ama? Kaleperoviç bir haindi. Neniç ne? Bir \atanscver! Neniç bir kahraman! Demek ınanıyorsun bnna? Evet! Ben de onnn çetesinde Almaolar'a karsı çarpısıyorum. Sen de mi? Sen de Neniç'le birliksin ha' Mordaç başını gururla kaldırdı, Almanları buradan kovnncaya kadar dö. vüsecetim Miç! Azamoviç sinirlı sınirli güldü. Güzel, çok güzel Mordaç! Seni ben dahı akıllı bir adam sanırdım. Mordaç yutnruklarını sıktı. Sen ne duruvorsun hâlâ? Gelsene seı de benimle. Bu menılekct senin değil mi? Kanıı kurndn mu >oksa Miç? Bu memleket senden fazla benim Mor. daç. Ben burada doğdum, bnrads büyüdüm Annem babam Taslıca toprağında yatıyor. Biı gün senın gibi ben de dövüşeceğim. Ama ben Puça'ya karsı dö\üşeccğim. Sana karşı döviişecegim Mordaç! Mordaç'ın bakıslan birdenbire donmnşta. Neden? Pnça'dan ne iftiyonmn? • Puça bir katıl Mordaç, blr soygnncoî Havır! Mihaıloviç de, o da bir kabraman' Ne kahramanı? Çolnk çocugu öldürtneh bir kahramanlık mıdır? Mordaç Sfkeli öfkeli solndn. Göreceksin Miç! Neniç bir gfin Yujoı. lav>a'yı kurtaracak. Alman köpekleri onn hi< bir zaman > akalayamıyacaklar. O bn toprakla. rın bağımsızlığa kavnsması için dövüsüyor. Allah da biliyor bunu. Neniç pfs komünistlerir de canına okuvacak. Haksızsın Miç! Neniç nc katil ne de soyçuncn. Boş vere öldürmedi Ka. leperoviç'i. Çünkü o gizli bir komünistti. Nâzı sörünerrk Almanlarla işbirlifi vapıyordu. Halka iskence etmeye baslamıştı. öldürülmet] gerektl. Onun öldürülraeslne Almaniar nedeo kız. dılar biliyqr mnsun? Almaniar için bir insanla bir gıcan birdir. ¥eter kl o insan Alman olma«ın. Kaleperoviç'in ne köpek olduğunu onlaı hepimizden iyi bilivorlardı. Neniç'i yakalaya. madılar dive kızdılar. Anladın mı Miç? Sonra ne vaptıiar? Tutup hiç bir seyden haberl ol. mavan bir Hırvat'ı astılar. Zavallı kunduracı Didiç'in gerçekten hiç bir şeyden haberl yoktu Almaniar halkı aldatmak, kendilerinin ne ka. dar kuvvetli olduklarına herkesi inandırmak. bizi yıldırmak için onu yok ettiler. Toksa Didiç Kaleperoviç'i rüvasında bile görmemisti. Bunlar olmayacak sevler de|ildl. Ama Aza. mo\iç"e göre Mordaç yalan söylüyordu. Bildiiine «öre Didiç Kaleperoviç'in katill olduga icin dcsil. bir gece karısını nynrken boğdnğu için asılmıstı ve görünüse göre Mordaç'ın bun. dan oaberi yoktn. Kabul, hepsi kabnl Mordaç! Ama su hah. raman dediğin Neniç kadınlardan ne istiyor? Çocnklan ne di>e öldürüyor? Kaleperoviç gib onlar da mı hain yoksa? Mordaç finündeki mermilere bakıyordn. Ben seni akıllı bir adam bilirdim Miç! Çok akıllı bilirdim. Ama gb'rUyomm ki aidan. mışım. Hâlâ daha Alman propagandasımn nasıl îslcdiğini bilmiyorsun. 1 1 ' • (Arkan »ar Vatan aşkı \HA BÜTtK rutbede ve iaha Inakatlı gorunen kurmay suba>larının sustuğunu gbren Yuzbası Mu«tafa Ke. mal Bey birden avaga kalkarak: «Bn ordunnn Knrmaybaskanlıfını ben yapacağım» dne ortaya atıldı 1ste, Mustafa Kemal yurdun herhangı bir taraftan aldığı ya. ranın tedavısi içm kosmak hevesinı, a^kını tasıyan bır varlık 1 olduğunu daha yuzba ;! rutbesinde iken lâvıkı ile göstermiştır. Bu ordu tertıb edılmıs Utanbul'a gelmis, ısyan harekâtı sondurulmuş, ısvanın nnculeri cezalandirılmış, ve, parfisah ta tahtından indirilerek Selânik'e sürülmüştür. Bız bu hareketın teferruatı Ozerinde işleyecek değiliz. Ancak Mustafa Kemal'in duygulan, vatan ve mıllet sevgisinin derecesi'hakkmda bir misal ver mi? olmak ıcın bu olayı ilâve olarak zikrettım t«te, ttalvanların sebepsiz olarak Trablus'a saldırmalan o zamankı genç subaylann hep^inın kalbi"de nası! bir yara aç. mıs ise, Mustafa Kemal'in kal. bindeki yara onlarınkinden bü. yük olmuştur. Bu varanın verdigt ates, Mustafa Kemal'i. Selânik'ten, Derne've kadar sürüklemistir «tmkânıızlıklar Içinde hiç bir sey yapılamaz» tfenüdiğl zaman. larda bi!« «Bir sevin vapılabile. Cffini» bu zatm su bareketleri bize öğretmistır. D TİFFANY JONES )K,''yiitiıVıiW Bır yuksek okul vardır Istanbul Üniversıteslrun tktısat Fakültesıne bağlı. Aciı Gazetecilik Enstıtüsüdür bu okulun. Bugün kapatılıyor Aralannda gazetecilik okuilan da bulunan tüm özel yüksek okullann devletleştırüdiğı bır donemde özbeöa devletin olan Gazetecılık Enstıtusu kapatıhyor. 20 >nldan bu vana oğrenım ya dan ve angarya yUklenemıyecepan ve ozel bır kuruluş yasası ğınden mesele kısa yotdan oolmıyan Gazetecilik Enstıtüsü kula öğrenci almmamakla ballenun kapatılması ıçın eörülen dılmektedir kl bu da bize okulun tümüyle cemellı kapatılmaneden şudur: 657 sayılı personeı kanununun sı anlamına gelmektedır. Oysa yururluğe gırmesıyle E cetvelı kı öğretım iıyelermın ucretleri kalkmıstır. A>TII kanunun 28. bu konuda bır kararname ya maddesınce de okutmanlann D da özel bır yasa çıkıncaya decetvelıne göre tâyınleri olmad> gın ıktısat fakultesınce konfeğı gıbı vekâleten gorev alma rans ticretl sefelinde ödenebıleları olanağı voktur. Bu neden ceğı gıbı Bütçe ve Mall Konle öğretım gorevlılerınden hiç trol Genel Mudurlügunun emri ıle de yıne konferans ücretı şekbırine ücretlerı ödenmemektelınde odeneb'.lır Enstittınün ka dır. Anayasa gereğınce kımseye patılmasmdaki asıl nectenı ozorla gorev yapfırılamıyacağın kulu daha venmli hale getirmelî • ıçın gereklı reformu yapmaktan kaçınmak oîarak anlıyor ve bun dan da kendisine aıt dort katlı bır binanın bir katında sığıntı durumuna sokan tktisst Fakültesi Genel Kurulunu sorumlu kabul ediyoruz. Tatilimizl geçırmelî üzere ellmıze verılen broşure göre iyi bır tatıl geçireceğımızi umaralt E!>edekl bır tatıl koyuns gıttik. Vadedılenlerın bır çoğunda tıa5'âl kınklığma uğradığırma bır yana, aç kaldık. Birınoı sınıl geçınen bu tesıstekl yemek, Üçuncü sınıf bir lokanta yemeği olduğu gibt milstarcB da çok azdı. Bir fıkir vermek tçm yaz* yorum: Pilâvlar, 150 co. Uk bır Nivea kremi kutusunu anoB& dol duruyordu. Bu yerlerle klm tlgllenlr? M». hallî ldare fimirlerl mı? Turtzro vt Tanıtma Bakanlıgı mı? Yofc sa başka bır kuruluş mu? Aceie etsmler. ele güne rezıl oluyoruz. Doçent Dr. Nadire YtKSEKlŞIK (Ankara Ünl. Fen Fak.) Gazetecilik Enstitüsü tarihe mi karışıyor? Cumhuriyet'ı mektuplar Bir Kaymakam Gürse/'ın resmini indirdi Tatil köyleri ve turistik yerler denetlenmez mi? GARTH Î A R I N : Mustafa Kemal'in kararı ve Enver Beyin direnişi Bmlerce hse mezunu genç, ümversıte kapılannda bekîerken, ümversıte retormu anîesmde Mahye Bakanlığırttn gereken tlgıyi gostereceğini ve onümüzdeki günlerde toplanması beklenen tktisat Fakültesl Genel Kurulunun olumlu bır karar alacağını umuyoruz. AksJ takdırde kamu oyu önünde «bır yüksek okul kapatma» sorumlulugu yükleneceklerdir örnek bır davraruşla 19701971 ders yılı Içinde hiç bır ücret almıyan ve büyüls bîr fedakârlık la hiç bır dersi boş geçınnıyen sayın hocalanmıza da arkadaşlarım adına teşekkür ederim. tJazetecilib Enstitüsü Otrencileri Adtna Kenao ŞANL1ER nçerruz Pehlıvanköye blrkaç ay önce aîar.an Kaymakam, 1/8/ 1971 günü llçeye bagb TeşUova köyüne gitmiş biı kahveye glrmış, duvarda asılı olan 27 Ma>ns Devrimi'nin öndert Cemal Gürsel'in resmini göstererek kahveci Anmet Mutlu'ya «Bu resmi indir. Kanun emridir, ölen şahıslann resimleri asüamaz!» demıştir Kahveci itiraz etmişse de zorla indirtmiştır. Kahvede bulunan Mehmet Yılmaz, Recep Kenar ve îbrahirn Ergene adîı vatandaşlar bir zabıt tutarak olayı CHP üçe tcşkılâtı aracılıgıyla Kırklareü Valıllği, Içışlerı Bakanlıgı ve Millî Bırlik Grubuna bildirmiîlerdır. Pehlıvanköy öğretmenleri olarak devnnı düşmanlanna yeşil ısık tutan bu tip olaylan oefret ve üzuntuyle karşüıyorua îşın en üzücü yönü de aradan 20 gıin geçtıgl balde kaymakamın hâll vazılesıne devam etmesi şikâyet lerın bir netice vermemesldar. tsm) sakb