25 Nisan 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
İTA DÖRT; sCUMHURİYET: 11 Kasım ıvn ADIRINA girdifcim«, Enver Beye, Mustafa Kemal beni tamttı. Ben de tstanbul'dan ayrümamdan önce, Enver Beyin çok dostu olan Yedeksubay Okulu Müdürü Binbaşı Naci Beyin (General Naci Eldeniz) verdiği mektubu selâmlan ile birlikte Enver Beye sundum. C Anlatan: Y azan: EmekliTuğbay Ethem Şevki KEPENEK Birliğe ait çeşitli ihtîyaçları o devirde bazı Mısırlı Prensler karşılıyorlardı öteki de restnî çalışma odası ıdl. Çadırın onünde ınsana sevgı TeşekkUrle kabul ettikten son». bana değerimden fazla (Mekubu hemen okumuşUO Utifat derek, guler yüzle hepimize bier ıkramda bulundu. îkram etıği şey akide şekeri idi. Çünu, bu o zaman en kıymetli ikam maddesi idi... Hâl hatır sorduktan sonra, >ı\er Bey de tstanbul hakkınla bazı bılgıler istedi. Mustafa (emal beye arzettığım bilplerlen başka bır şey bilmedığim cın onlan orada da tekrarlaiım. Bu arada. M. Kemal Bey, «Etlem Bey bize kendisindtn başta kmnetli bazı hediyeler de [«irdi» dıye bır nükte yaptı. Ve arkasmdan «Karartâhımız Ethem Bey saypsinde dört Herin devesine matik oldu» diyerek şakalaştılar. Ve orada, Mustata Kemal Bey'm teklıfiyle benJ «Sark kolu komutanı» Fuat Beyin muavıni oiarak tâjnn ettıler. O giin, hep beraber, bir çadır altında vediklerı yemeğe bızlerı ahkoydular, beraber vemek yedık. Yemeğimız o zanıana göre çok şahane ve bulunmaz bir yemekti. Deve etiyle pişmiş bögrulce, nohut çorbası. yanında da arpa eknıeği eksik değildi. Enver Beyin çadırına gelince: Bu çadır, Mısır prenslerl tarafından hedıye edilnuş, eski padışahlarm «Otağt nfimayunu» na benzer, çok süsltt ve ihtışamU bir çadırdı. Çadınn, ortasından bölünmüş ikı bölüğünden biri yatak odası. ile bakan, guzel, sevimli bir ceylan duruyordu Bu cevlan. insa Allaha kalmış bir narnizon na o kadar alışıktı kı. yenı gorduğu binnden bır yıyecek almak üzere ona dogru kosardı. En alışkın tavla ve kümes hay vanlanndan daha çok insana yakın gorüüğum bu hayvanın tatU bakışlarmı hâlâ guzel bır hâtıra oiarak gözönünde bulunau Sait Arlf TERZİOĞLU rurum. Derne Garnizonu ARASl, bütçesl olmayan yar dımlarla geçınen ve Aliahın bırliğıne sığinarak duşmana karşı kovan feragatlı lnsanlardan kurulu mtıbarek bir garnizondu bu Derne garnizonu . Garni70nunun jasesını Mısır prenslerı, bılhassa bunlar'n arasında Tosun Paşa adındakı hamıyetlı, Turk asılh ve Turk trmhıbbı, zat sağlıyordu. Paravı, er7aKi. bazı şrıvim eçyssmı bu zatın baskanlığında kurulmuş bır somıte saguyordu. Mısırda kurulu bu komitenin Bıngazı'ye gidenlere yaptığı yardımı ve gayretlerinı bir an gevşetmediklerinı burada zikretmek bence bir gorevdır. Paramız, nispeten boldu. tngiliz lirası ile oynuyorduk. Orada, Araplan elde etmeSc, daha dogrusu onlardan zarar gormemek için mücahit teçkılâ P Oerne"den Iskenderiye'ye dönüşte çektirllmiş bir hatıra foto&rafı. Soldan safra dofcm: 1 tsteğmen Süleyman. 2 Yüzbaşı Vasfi. 3 Üstetmen Ethem Şevki Kepenek. tına yaîiianlara gunde 4er kuruş vevmıye venyorduk. Cahil Bedeviler, bundan çok memnun olmakla beraber, bızı, ıstısmar etmeye basladılar. Hayatta o'mayan. çocuklarını, erkeklenm öe deftere rr.ucahn olarak yazdınp fazla para koparmak yolunu tutmuşlardı. Bu bileleri sşikar olarak biliyorduk. Fakat, bılmemezlikten gelmevl tercıh ediyorduk. Sark kolu'nun «muhasibi», «vrznedan», «sandık emini» nır kelime ile «para babası» bendım. Bir tahta sandıgıın vardı. tçı tngıliz altmı dolu idi. Her av sonunda deftere yazılan isim!«re ?ore, Araplara para dagstır, defterini ıroza ettlrirdim. Mevcut olmsyanlann, «Hastadır çelemiyof» bahanesıni ortava sürenleTİn defterini kabıle şevhlerıne imzalatırdırn. ÇeşitH yiyeoek bulmak mıimkun olmuyordu. Ele geçen bır miktar arpayı bedevi cadırlannda el degirmeninde ögüttürerek ondan ekmek yapar, Mısır'dan devamlı olarak gönderilmekto olan böğriüce. nohut ve bezelyeden ibaret sebzelerle bedeviler den satm aldığırraz. bazan deve, bazan koyun etiyle karargâhıa yıyeceğini saftlatnaya calışırdık. Mustafa Remalin: Istiklal Sava^ı >ıllarınd» çekilmiş fotograflanndan biri. Mustafa Remal'in sol tarafındaki üniformalı Fevzi Çakmak'tır. larda mevzilenmişler ve buradan daha Guneye doğru ilerlsrcolt ıstememışlerdı. Bız, bu ısteksızlıgı Itaiyan donanmasının ateş tesır sahssı dışına çıkmak istemeyişlerıne yortnaktaydık. Donanma hımayesinden yoksun olarak çol'de bır ıs gonneyeceklen yaptıklan bır kaç *eorube ile de daiıa önceden sabit olmuştu. Boylece. kıyıdan, 34 kılometre mfsaledekt sırtlarda esaslı t»hkimat yaparak, hattâ, daim! tahkımat usulü ile kaleler, buıçlar, sığınaklar, gözıeme yerlen tesıs etmek suretiyle buralarda Kalmiî ve yaptığı işlerden, yani Bingazi'ye saldırmı; olmaktan pısman olduklarım göstenr bır öururna cırmışierdi Bu tahkimat mevzımın blr kilometre kadar ılerısınde ılerı karakol, denilen ayn tesısleri de <ıar üı Y A R IN CEHENPTEMÎ BİR ATEŞ Drina'da Son Giin Yazan: 21 To! Çok rtıel Wr tütün bo. Şimdiye kadar Utiglm Türk tütünlerinin en iyîsl. Za. ttn tütün dedifin birax yanık olmalı. Ben de otuı Tildır hep bunn içiyorum. Aıamovtç'tn yüıü tavana dojru halka bal. ka vükselen sigara dnmanlannın arasında ksy. bolmustu. Ara«ira u|rarsan ««nı tütttnsfiı bırak. m»ra Mordaç'. Otlmtye çalmınm Miç. Sen gidince öyle yalnız kaldım ki tlim «iinlerce hiç bir is tvtmadı. Bana danldın dıye çok üıiilmüMüm. On yıldır beraberız de|il mi? Geciyor bfle. On iki elda galibs'. Vav canma! On fki vıl ha! Zaman ne çabnk geçiyor de|i) mi Mordaç? ö y l e ! tnsan inanamıyor doimca. Selmanoviç senl jörünce kimbilir n« kadar sevinecek! Selmanovıçi fSfemiyecefim Mıç. Ona selâm söylersin. Demek ki her aey bitti Mordaç? Bitmedi Miç! Daha her sey yeni başladı. Seni bırakmıyac»tım. Barada benimle beraber kalacaksın, Çiftlifin sana ihtiyacı var. Bt>»ün bu itlere ben tek başıma yetisemiynsm. Gitmek lOrnndayım Mie. Toprafı sevmiyor mntan artık? Scviyorum, topragı simdi ber zamandan fazla seviyornm. TopraU için senden ayrıldım Miç. Toprak benim her seyim. öyleyse? Vakttm yok Miç! Aıamoviç hem konn«nyor hem de bir taraftan Mordaç'ı inceliyordu. Sö*leriBden tam bir fiktr edlneraemUU. Fakat hef »eyi yavaş yava* anlar gibi oluyordtı. Be* ay Mordaç'ı çok de|iştirmiş ve ona on ya? birden çöktüriivermisti. Kimbilir bışından neler geçmişti? Birdenbire içinden ffllmeye ba$ladı. Avluda hio beklcmedigi bir anda kartıuna çıkıverince FAİK BAYSAL GÜNAHKÂR KRALİÇE Şark kolu Karargâhında M DİŞİ BOND UOTAFA Kemal ve Enver Beylerle bırlikte yemek yedikten sonra, Fuat Bulca ile bu zevata veda ederek Şark Kolu Kararag&hma döndük. Bu, benim, bundan sonra Türklyeye dönüşe kadar h.imnet gördüğüm k«rargfthtı. Bu karargfthta. komutan Fuat Bulca ve benden sonra Ustegmen (MUlazım evvel) Blngazili Hüsevın. Tegmen (Mülâzırni sani) Abdülvahit VB vine tegmen HUseyın, Mısır asıllı ve gönülllı Tegmen Hidayet ve Üsküdarlı cerrah Ceskj birliklerde, hastahanelerde pratik olarak pan sumancüıktan ve utak tefek tedavi işlerinde vetişen k:sa tahsllli sağlık memurlarına cerrah derlerdS> Hasan Efendi vard». Fuat Bulca, Mustafa Kemal Beyin, Harb Ofculundan bert ve Bumelide ordudaki görevlert esnasında süven ve sevgısim kazandığı bir zattı Bu sebeple MustaJa Kemal, bazı haltada biT bazı da Ikl kere bızım karargaha gelerek beraber yemek yer. seç vakitlere kadar sohbet ederdık. Mustafa Kemal Bey, (Binbaşı) hoşsohbet, nüktedan. gtlzel hikâyeler anlatır. «Meclis ârâ» bir rat İdi.. Anlattıklarından aklımda kalan biri söyle ıdı: «1910 senesinde, Fransız hükümtti. ordusur.a Reniş mikyaslı bir sonbahar manevrası (tatbikat) .vaptırnns. Ordtılann bü>ük manevralanna usıılen, vabancı aU^emiliterler, dâvet edilir. O csnad», TUrk sefaretlnde atasemilitpr olan Fethi Bey (Okvarl eski ve çok sevdiği kolağası Mustafa Kemal Bey» TürMyeden bu mane\raları eBrmek ftıere Parisp dâvet edlyor. Manevralarda harekât esnasmda çok cetin, satp ve uçurumlu Voj datlanna gelinince htzlıca, vttrüvüşlerde bn sarp arazide «tlar, insanlar devrilîvor, Riiliinçlü, ayni zamanda ncıkli manzaralar ortava çıkıyor Olaylar b5vle sürfip giderken bir ara, Italvan ataşemiliteri, bu kötii arazide atından döşü^o^. Olayı bir istirahat esnasında öteki atasemiliter arkadaşlanna sövlc anlatıvor: «\tım \Tivarlandi. Bo Jru^arlanı• şı hissedince kendimi atın önüne attım. Arkama baktım ki at \x>varlanarak bana doğrıı gehyor. Atın altında ezilmemek ıçin bir takl» attım. Tekrar aTkama baktım. At yuvarlanmakta devanı ediyor. Ben vine bir takla atttra. BSylece takla ata ata hayvanm altında csttmekten kvrtoldum.» Sözünü bitirir bitırmez. oütün salondakı ataşemiliterler, nuavınlen, büvük bir kalabalık slaylı bir kahkaha ile salonu çınlattılar ttalyan ataşemiHler'i bu halden utanarak salonu terkeder. Bu hikâyevı nakleden Mustafa Kemal Tta1vanlan şöyle anlatırdr «Bu adamlan bitirim. palavracı, susü. «österişi sever, hir Işe varamaz insanlardır, Buçiin deniz deki doanıımalarını ceksinlerellmirdeki şu dertneçatma tronet lerle karşımııdaki bir kolordunı deııize dökmpk işten deçildir.» ne biçlm korktufunn hatırlamıstı. Simdi bannn ne kadar bos \e saçma bir $ey olduğunu du»ünüyordu. Mordaç'tan korkması için hlç bir haklı sebep voktn. On fki yıllık arkadaftılar. 6u süre ıçinde birbirlerine karşı her laman erkekçe davranmiftılar. Bu arkadaşiıklan bes av öncfsinr kadar hiç aksamadan devam etmişti. Sonra Mordaç birden ortalıktan kaybolmın, bir daha da kendîsln] fören olmamıştı. Hiç kimse onun bn sekildek) davranifina »kıl erdiremetnisli. Nihayet brs av eeçip de kendiRinden se« seda çıkmayınca herkes onun Mdiırülroü» oldutu noktasmda birleftnlst*. Bn da yerinde bir düşünceydi. Çfinkü Mordaç bir Sırp'tı. Bir Türk «iftliiinde çalıstı|ı için Çet> nikier onu temizletnis otabilirlerdi. Bagımsu Sırbistan bavali utruna dSvfistüklerini sövlf. >fnler için Mordaç cibiler birrr çamur, birer pisliktı. Hiç birinin blr Kiçan kadar bile degeri voktu. Günler <eçtikçc de onun öldürülmüş ol. duiuna artık klmsenm süphetı Ualmamıstı. Azamoviç de böyle düsfinenlerden biriydi ve Morda.ç>iQ öldüiüne kendistni o kadar »n»ndırmıstı ki. içîndp hâlâ »lr Hlnvle Karsı karsıva otnravormns tibi sacma bir duyın vardı. BOvUk bir çaba harcamasma ratme" tçinde çöreklenen korknvu bir türlü venemiyordu. Bunda bfisbfltün haksıt da detildi. Çtinkü övle bir cündü ki deveye hendek atlattıSının sövleseni» bnna herkes inanır, fakat bir Türk'l» hir Sırp'ın arkadas oldnğnnn söyledieiniz vakif aynl insanlar vüziinfize cülerler. vahut siz) del' oimakta suçlarlardı. Bu nedenle Azamoviç'iı korkusu ook da yersiı degildi ve Mordaç'ın heı an kendisine saldırmasını düsfinerek tetiktı bekliyordn. Nr düsünüvorsnn Miç? Azamnviç sa«ırmıstı. Sanki Mordaç aklından geçenlerin hepsinl biltvordn. Hiçî 8an» bıkıvorum. Sasırdm de|11 mi? Çok! Seni Rörmtyeli sanki on vıl ottnu? Haklıaın! Seninle s«rüsmeyeli tam ali ay onHkiı fün oloyor bngflnle. Sen buradan Subat ayında gitmedin ml Mordaç »igaraıını bakır tablanın içine baı tırdı. '•• '• ' • ( A r t a a ı <raı Trafik kazaları nasıl önlenir Sotı 15 yü içinde karayollanmızda her gün birçok aile ocağıru sönduren trafık kazalarını gazete sütuıüarında okumadığıfflız gün yok gıbıdir. Evinden ajTilan vasıta kullanan ve vasıtaya binen bir vatandaşın evine sağ salün gelebileceğlnden emin bir vatandas kalD vatandaşın O ve binlercesinin sakat kaldığı, mü yonlarca servetin kaybecHldiğinı Kocaeli Valısı saym Ertuğrvu Unlüer rakamlaria ifade ettniv tır. Bizce bu kazaların başlıca sebepleri şunlardır: O An» yollannda g ş ş istikamctinin ayrı ayn olmamasj (Istanbul . îzmit arasmda yapılmaya başlayan Ekspres otoban yolun bu vasfı kaybederek kaplumbağa otoban yolu hallni «1ması) «n ağir vasttaların trafik kurallan dısında 120140 Km. siirati yapmBİarı. «uunuzea bu vasi taları kullananlarm önii gSrülme. yen virajlarda vasıta sollaınalan. A Düz ovalarda dahi 35 metrelik yükseklikte arazi tümscklerini elde en modern makinalar o) duiu hslde kaldırmayı düsünemeyen karayolları mühendisleri bu harpketleri ile kazalarn yardımcı olduklannın açaba farkında mıdırlar?. Bu teknik elemanları ttalyaya bir ay karayollan yapım ve onarım staîma gönder» mesi için Bayındırlık Bakanlığı aeaba günahsız vol kurbanları na mma bir fedakâriık vapamaz mı? O Trafik yol işaretlerine asla dikkat etmeyen nıhen basta soförlcre önii gorünıneyen vira}larda pusu kurarak cn ağır cctaları yazmak suretiyle bircok karalann önii alınabilir kanaatindeyitn. € | lstanbıı) îzmit Sakarya yoîu üzerinde Helikoptcrle trafiği kontrol etme zamanı gelm.ştir. % Tordon en kiymetii fen ve teknik elf manlaruıı zamansız altp giden, milli scrvetleri mahveden trafik kazalanm önlemek irin ekspres otoban yolun bir >erden değil. asgari 3 merkezden baslatılması ve xamana kıymet verilmesi lâzımdır. A Trafik kazalannı vaktmde haber vermek için karayollarmda her kırk kiîometre arasına teîefon konulması ihmal edilraemelidir Dr. K. Basun îzmit Cumhuriyei'e mektuplar TİFFANY JONES TfjU OZOCl* X «Benim gibilerin dummu ne olacak?» 1969 Hsızlran dönemi Glimi hane tlkögretmen Okulu m zunuyum. Avnı vılın Eylul t neminde Erzincan Lısesine r racaat ederek okul dısmdan tırme imtihanlanna katıldım Uc donem Erzincan Lıses de tmtihanlara gırdikten son meslekî tavinimın Antalya çıkması Uzerine 4. ve son h. kıma 1971 Hazıran dönemir Antalva Lisesmde girdım. Deıamlı rahetsız oldugum demcık hastalıeından deıslı me gereg) kadar cahsamad Bu tahditli dönemlej sonut ancak üç dersımı verebild Bana tmtıhana sırroe hakkır bıttigını bıldirdiler. Lıse bmrme ımtıhanlan I tîındakl vönetmelıgın 4 rr desımn: «Lıse öıtırme Imtıî tarına eireceklerın ııse Öftre len gibl derslere tandi»slz recekler» seklınde deSısttrü' nı öğrenöım 1 donem tarKia venı vönet Ukten nasıblnı alamavan ve benim eıbı sanssızlıga u mıstann dururr.lan ne olar Czün'ümüz büvUk tlRilı r cıterden durumumu avdmla lannı beklivnrum Mıızaffer (iülcr Oglaktepe Kbvtt Oiretmeni Erzım "ÜÇ AYDIR BOŞ GEZİYORUZ,, MıUî üğıtım Bakanlığının Agustos ayı başmda alman karan ile mecbun hızmetı olma yan tlkögretmen ükulu mezunlannın tayınlerı durduruldıı Bizler tnı vüzden ö 3 avdır boş < eeziror ve muzdanD oluyoruz Millî Egıtim Bakanlıgl ve Hii kümet bütce açıklannı bızlen tavin etmeverek; b'zlere üc av dır vermedigı maEşlanmızla mı kapıyor» Pe^ın sövlevelim kı. bizden kesilen eStmek para. lanmız o bütcenm biT vaması nı fcanavamaz Mesteğe veni atılacağımiî zaman Karşılaçtıgımız bu durumdan Uzüntümüz sonsuzdur. Bir enıp tlköfretmen Okulu mezumı eenç öfrftmenler •dına MuailS Polat • En.nrujtı Garnizon hayatı Q ERVE garnızomınun ıkı kolunun ria ayn ayn düşmanls temas nalmde bulunan ve karakol adı venlen iki »lerı mevziı vardı Bu mevzıler, düşmatıla. bazen 800, bazen 1200 metre mesafelerle karşı karşıya rdiler. îtalyanlar, donanmalannın ateş desteği altında Bingazı bölpesine çıktıktan sonra. kıyıdan dık vamaçlarla vukseİBn lSf ıli "nn m .fr» nıksekllâindelU
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle