Katalog

SAHİFE tKİ I Temmuz 1970 CUMHURİYET Meclisi, Kurnltay tarafından kırk kişi olarak seçilir. Knruliay'dan sonra en büyük organdır. tki Kurultay arası onnn vazifesini görür. Bn organ Genel Sekreteri ve Merkez T5netim Kurulunn Farti Meclisi üyeleri arasından seçer. Partinin genel politikasını güder ve bn konnda Merkez Yönetim Kumlnna gerekli direktifleri verir, onn mnrakabe eder. Normal olarak iki ayda bir toplanır. Bn toplantılarda Merkez îönetim KuruInnun çalışmalannı inceler, gerekli Iç ve dış meseleleri görüşür, yeni kararlar alır. 8u Parti Medisinin bir agırhgı vardır. Gecmiste önemli çahşmalar yapmıs, yararlı kararlar vermiştir. Bn Parti Meelisinin toplantılan ve vereeegi kararlar çeşitli çevrelerce ilgi ile iılenir. sonra kamuoynnda tartışmalara yol açar. Bn bakımdan da CHP Parti Meelisinin büyük ağıriığı ve o oranda sorumInlnğn mevcnttnr. Fakat son lamanlarda dnram degismiştir. Bn bakımdan CHP Parti Meclisi knsnrsuzdur. Ağırlıgından beklenen ölçfide toplnmn etkileyen calışmalar yapamamakta, kararlar vereme mekte Merkez Yönetim Knrnlnnun gelişigfizel kararlari göze çarpmaktadır. CHP Parti Meclisi ve olağanüslü Kurultay Kenan ESENGIN EMEKLİ GENERAL mesidir. Bunların telkinlerıne ayularak önce Merkez Vönetim Kurulunun sultasını sağlamak için bu kurnlun sayısı onbirden onbeşe cıkanldı. Kendilerine yakın gördükleri bazı kişiler nzman adıyla dışandan parti meclisi toplantılanna alındı ve bir uzmanlar kadrosu ihdas edildi. Belli meseleler ve hesaplar dısında idare nosyonu olmayan bazı kişiler genel sekreteri çok sevdifi daygusal ve fantezi davramşlara. sözlere ittiler. Birçok çelismelere duşüldö. başlanşıçta kendisini destekieyen, aydın kişiler çevreler ve gflçler ondan uzaklastılar, bununla da kalınmadı ona karsı mücadele etmek zornnluğn doğdn. Parti nereve gidiyor endiseleri basladı. Bn dnmm bir önceki ve son parti meclisinde de tüm ortaya çıktı. Merkez Tönetim Kurulnnun zihniyeti meclis gmplanna da sıçradı. Bu durum ise ne parti yönünden, ne de genel sekreter hesabına yararlı bir davranış degildir. Bu tertiplere ginneye lüznm yoktu, lıer çeşit desteği görerek kolayca ve bir nçrama ile genel sekreterliğe gelen bir kisi bir hiribin dar görüşlerinin degil, partinin tümünün adaraı olmalı idi. Demirelvari her meseleyi o andaki parmak çogunluğu ile ölçmek sağlam ve uzun ömürlü bir politikaya gidiş sayılmaz. Merkez Yönetim Kurulu bu hiziplesmeyi teskilâta dogru yaymaktadır. Parti Meclisi bütün ağırlığı ile buna engel olmalıdır. Merkez Tönetim Knrnlu tenkit edildi diye Avrnpa Konseyine bile yabancı dil bilmeyen kişileri aeçtirecek kadar inatlasmış, tertip ve oyunlara getirmistir. Bu zihniyetin üzerinde ciddî olarak dnrmak gerekir. Aync» Parti Meclisi Merkez Tönetim Kurulnnu daha yakından mu rakabe etmelidir. tç ve dıs meseleleri çelişik, otantik mesnetsiz fikir ve sözlerle yaymak yerine Parti Meelisinin ve Genel Sekreterligin gelenekse) ağıriığı ile olaylara iyi teşhis koymasuun devamı sağlanmalıdır. Ülkemiz çeşitli bunalımlar içindedır. özel olarak böyle zamanlarda toplumun gözleri güvenilir kurnllara çevrilir. CHP Parti Meclisi bByle bir Inraldn. Bnrada da bunalımlar baalar i»e, kimden ne beklenebilir. 1970 SıkiYönetimi " i Sonuç Kurulnnun akıl hoeaM ERKEZ Tönetimgitmek ve hesaplara gölan Kurultay'a re dikensiı gül bahçesi meydana getirmek istiyorlar. ÇBztim bekleyen birçok ciddî memleket meseleleri vardır. siyasî iktidar, bir yandan iç vapısmda çatlamış, diger yandan biiyflk bmnahm ve krizlerle karşı karsıya buhın maktadır. Herkesin muhalefetten bir şeyler umdnfn bn sırada küçük politika oyunlan ile partiyi çekişmeler içîne itmek ve mevki ihtıraslan arkasmda kosraak ne parti ve ne de memleket hesabına yararlı olnr. Normal zamamnda vapılacak Kurnltay'ın kendisine özçü bir havası olur. olaganüstü Kurultayda ise, önceden ilân edilmis belli gündem görüsülür her sey tahdit edilmistir. Erken toplanacak Knrnltay'a normal Knrultay işlemi yaptınnak ise huknki bakımdan tartışmalara yol açar. Bütün bunlar gösteriyor ki. CHP Kurultayının öne ahnması «ereksizdir, hissî düsüncelere dayandıgı anlasümaktadır. Partinin içinde yeni çekişmelere ve belki de çözfilmelere yol açacaktır. bunlara mevdan vermemek ancak Kurultay delegelerinin sagdujularına kalmıstır. istanbnJ bir süreden beri sıkıyönetim altındadır. Yalnız İs tanbul değil, Kocaeline kadar uzanan genis bir kara parçası üzcrinde sıkıyönetim vasaları vfirürl&ge Reçmiş bulnnnyor. Bu alan Türkiyede dışanya bağımlı sanavün voğunlastıgı bölgedir. Şehrimizden İzmite kadar uzanan Ankara asfaltınm saçında ve solunda, Marmarava vaslanmış ambalâj ve raontaj fabrik.ıları görülur. Cooley yoludur bu şeridin adı Cooley bir işbilir Amerikan politikacısının adıdır. Kendi ül kesi hesabına çıkarlı bir mekanizmayi roksul ölkeler için icat eden bu adamın adı. T.C Merkez Bankasında Amerika hesabına toplanan Türk paralarına da verilir. Cooley. tanm fazlası ürünle rini ülkemize voüarken. bn urünlerin bir miktar karşıhpının Türk lirası olarak Amerika emrinde Merkez Bankasında toplanmasını istemiştir. Amerika hesabına yatırılan bu paralar. Washin0on*un öngördüğü yatınmlan besler Cooley mekanizmasiyle desteklenen fabrikalar, istanbul • îzmit yoluna dizilmiştir. tstanbuldan İzmite kadar uzanan bölge. Türkiyede dışanya baçımlı sanayiin kallıidir. Sıkıyönetim işte bn bölgede ve bir büvük isçi hareketinin ardıura kurulmuştur. Dommn böylece saptadıktan sonra, yakın geçmisimizdeki ve Batı tarihindeki gelişmeleri de dikkate alarak sıkıyönetimin anlamını belirlemeve çalışacacız. Bu anlamı sıknönetim sorumlo kişilerinin de incelemesi eerekir. Sıkıyönetim bir askerî idaredir. gnvenligi sağlamak icin kıırtılan bir anavasal vönetimdir: ama mıknk açısından olaya bakmak vetmrz. Sosval ve ekonomik açıdan sıkıyönetimi verine oturtmak. Türk tarihindeki niteligini belirtmek jerekir. Bövlece vönetfande vetkileri bulunanlann işlerini ve davramşlannı kolarlaştıraca^ımızı da tnnanz. Türkiyede şimdivp kadar sıkıyönetimler sık sık görülraâştür Bundan önceki sıkıvönptimlerin kimisi ravaş hali eerekeesivle Uân edilmistir (İkinci Dünya Savasındaki sıkıyfinetim gibi..) ki ntisi kargasa ve çapulcalok \Hizünden ilân edilmistir. (67 Evlül olaylanndaki sıkıvönetim sibi..). Kimisi de eençlik evlemlerine ve basm nzfrürlöiüne ambargo kovmak için ilân edilmistir. (27 Mayıstan önceki sıkı.TÖnetimler ?ibi..l. Bunların hiç biri bugünkü sıkıyönetime benzemez. 1970 teki sıkıyönetimin ilk işaretleıi daha önce yurdun çeşitli yerlerindeki işçi eylemlprine karşı siyasi iktidann tutumunda görülür. öncelikle Zongnldakta, ve sonra baska verlerde işçi eylernlerine karşı sirasi iktidann orduva ba$\Tirduğu askerle emekçivı karşı karsıya getirdiği eörülmüştür. Hakkını istemek için eyleme geçen işçiye karşı askerin kullanılması Batı kapitalizminin tarı hinde sık görülen olavlardacdır. Batınm sanayi devrimi gerçek leşirken, çok kötü kosullar altında vaşıyan işçiler sık sık protesto eylemlerine geçerler, ama bnrjuva iktidarlan bn gibi hallrrde askerin süâhını işçiye> çevirirlerdi. Burjuva ordnlan da işvi eylemlerini kan e ateşle ezerlerdi. Ranitalizmde sermaye birikimi kolay olmamış. emekçinin söraiirüsü ve sermayenin belirli ellerde temerküzü, sert bir dnzenin. insafsız bir vönetimin şartlannda gerçekleşmiştir. Ne var ki bu kadar sert, kavgalı ve kanlı bir tarih siirecı sononda, Batı, sanayi devrimini tamamlamış, Batı burjuvası bu devrimin önderliğinde adını tarihe yazmıstır. Standi özenerek bah tığımız ve benzemeye çalıştıfımız ülkeler böyle kalkınmışlarriır Türkiyede ise durum bir başka çizgide gelişmektedir Ankarada sennayeci bir iktidar bulunmaktadır. Batımn ik tisadi kalkuuna yolu benimsenmi<' kapitalist eelişme, devlet eliyle kişiyi zengin etmek politikasiyle desteklenmiştir. «Her mahallede bir milyoner» siyaseti sonucu, servet sefalet farklan artmıştır Sermaye birikimi hızlandıkça, elbette İşçi Ue sermayedar arasındaki çelişme büyfiyecek. ve çatışmalar çoğalaoaktır. Kaçınılmaz bir fridiştir bu... Ve işçi ile kapitalist arasındaU anlasmazlıklan, sermaveciye bağlı siyasi iktidar, zaman zamaıı ordn gücüne basvurarak ba» tırmak. ezmek istiyccektir. Bilim. baska türlüsünü söylemivor Batı ülkelerinde geçmiş yüzyıllarda vaşanmış olavlan Türkivede tekrarlamak <ihi bir ters hevesin sonucu da başka türlü olamaz tşçilerin protesto hareketleri, sermaye için tehlikeli olmaya basladı mı, süâh gficüne başrurmak. aermayeci iktidarlann son çaresidir. Ama bu sert tedbirlerin sonucunda, Tfirkiye, sanayi devrimtni gerçekleştirip bagımsız bir millî endüstr» kurabilecek midlr? tşte cevabı verilmesi gereken sorn bndur. Batı daki 'apitalizm komprador kapitalizrn nitetiğinde olmadığı için, ordunun işçiye çevirdiği silâh, milli bir sanayiin doğmasına bekçilik etmiştir. Türkiyede ise dışanya bağımlı komprador kapitalizmi var. Ordunun bu düzene bekçilik etmesi sonncunda ne rnilii kalkuuna olabülr, ne de eerçek bir sanayi kurulabilir... Türkiyede, çeyrek yflzyıldan beri tutulan Amerikan kalkınma yBntemi sonucunda, ilk defa bir işçi eylemine karsı sıkıyönetime başvurulmnştur. Bu politika, siyasi iktidann başınnı sıkıştığını gBsterir. Tfirk orduso sennayeci iktidann deçil, milletin ordosndnr. İşçi Ue sennayeci arasmdaki çatışmalarda sermayecinin tarafım tutmakla vflkfimlü olmadıfı gibi. sermayed iktidann defil, Anayrsanm skıyönetimi olarak idareyi ele aunıştır Bu so? bir askerî idarenin adaletli ve dikkatll davranışlan. milletin orduya karsı sevçisini besliyecektir. tstanbul Ue tzmit arasında yoğunlaşan gayri millî karakterde bir sanayiin isterleri, işçiler ne kadar zorlamrsa zorlansın, TBrk millî kalkmmasını saglıyarak vönde bir gelişmeye olanak vermez. Görülüyor ki ekonomik bir tahlU sonucunda sıkıyönetimin dnrumu kolayca ortaya çıkıyor. Toplumun vardığı bngünku kesfande, askerî İdarenin. valms anavasal hukuk bilinci içinde degü, iktisadi durum muhakemesiyle yönetimini ayarlaması şarl ounnştur. Çağ degişiyor, ve iktisadi bllince sahip olmıyan vönetfanier, pusulasız gemiler eibi, nereye ırittigini btlemiyor Neden böyle oluyor? EDEN böyle olnyor? Bnnun başlıca nedeni Merkez Tönetim Knrnlnnun tenkit ve mnrakabe edilme olanağinın azaltılması ve liyasî kaderinin yalnıx sayın Ecevit'in parti içi iktidanna bağlayan birtakım kişilerin onnn çevresinde çöreklenmesi ve garip davramşlanyla parti meclisini zayıflatmak iste Hayır Çıkışın • • • ınışı «H«r yokuşun bir inişi vardır» demis atalarumz. Sarp bir tepî.re tırraanırken nasıl aşağı ineceğinizi düşünmezseniz yandınız demektir. Çıkmak, yükselmek, doruğa varmak iyi, hos. Bir df aşağı inmesi olmasa! Ki aşağı inmek her zaman hesapta vardır. Ne kadar yüksege çıkarsanız çıkın, bir gün gelir aynı yollardan dönersiniz geri. Bunu bilerek, düşünerek bilmeli nerden geri dönüleceğini, nasıl geri dönülecegini! Oys» Valery"nin sözü insanoğlunun bir özeUigini çiriyor: «Insan gitmeyi düşünür. Dönmeyi pek az.. » Gitmek güzeldir elbet. Teni olanaklar, yeni insanlar, yeni yerler görmek, yasamak, öğrenmek. Bir yerlere varmak, hep oralarda kalacafını, tutunacagını düşünerek, düşleyerek. Ah geri dönmek olmasa, akhrnızdan atans onn, sanki yok öyle bir dönüş yolu. Hep gitmek, hep yükselmek, hep ileriye koşmak. Insanlığın tutkusu bunda: her Kİdişin bir dönüşü olabileceğini, her çıkışın bir inişi olabüeceğini unntmakta... Ozellikle politikacüardır geri dönüş yolunu unutmak isteyen, çıktığı doruktan aşağı inmesi gerekeceğini düşünmekten kaçuıaa... Her seyin bir zamanı vardır. Dönmenin, inmenin de... Kacınnanız o zamanı, bu kez fırtınalar sizi sfirükler önüne katıp, tot toprak içinde kendinizi yola çıktığmız yerden daha gerilerde bulursunuz birden. Ya da çıktığmız o yüksek yerden tepetaklak düşersiniz sırt üstü .. Politika doruguna çıkıp da «Artık yeter» surdan güzel güzel ineyim diyeni o kadar azdır ki! Bövle düçünen politikaeı indiği gibi o yüksek yere bir kez daha çıkmak olanagını bulur ergeç. Ama ille de ben o dorukta kalacagun, o ulaştıgım yerde tutunacağım diye direnen kişinin basına gelmeyecek yoktur. «Dönmek mi, ne mümkün geri dönmek.» Hasim'in mısraı bir üzüntnyü, bir imk&nsız dileği belirtir. Politikacınm acemisi bu geri dönmeye hiç yanaşmaz, ustası ise her gidisin bir dönüfü vardır diyerek geçtiği yollardan geri döner, kendini sağlam bir sıgınakta bulur. Bir süre dinlenmek, güçlenmek, kendini nnntturmak, hattâ aratmak, özlettirmek usta po'Htikacımn erdemidir. Büyük politikacılar başarılı iş görme, uzun süre tophılukUrın lideri kalmak olanagını bu erdeme sahipseler kazanırlar.. Düsmeden inmeli o yüksek tepeden. Fırtınalara kapılmadan dönmeli o uzak yerden. Hepimizin bu konuda öğrenmemiz gereken çok şey var. En çok da politikacılanmızın!. Hele yüksek yerlere, doruklara çıkanlann, ulaşanlann. «Düşmez kalkmaz bir Allah> sözü de bu toplumdan çıkmış. Bunu bilmeü, Valery'nin «tn»an hep gitmeyi düsünnı, A f c , ,. dönmeyi pek az» sözünü yalan" R . T A 1 lamalı. Tapabilirae, bencilliğini yenebilirse! MHMaaBi^Mi^i Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seyir ve Hidrografi Dairesi Başkanlığ^ndan bildirilmiştirDENÎZCtLERE VE HAVACILARA 79 SAYILI BİLDİRİ 2 ilâ 9 Temmuz 1970 tarihlerinde 0900 ile 1700 saatlerı arasında aşatıdaki noktalann birleştiği saha içinde seyretme, demırleme .avlanma ve bu saharun 6000 metreye kadar olan yüksekligı can ve mal emniyeti bakımından tehlikelidirKARADENİZ ŞİLE ÖNÜ 1 nci nokta: E 5832 Nolu Şile fenerinden 272 derece ve 38 mil mesafede, enlemi 41 derece 11 dakika Kuzey, boylamı 29 derece 32 dakika Doğu2 nci nokta: Enlemi 41 derece 19 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 32 dakika Doğu3 ncü nokta: Enlemi 41 derece 19 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 45 dakika Dogu. 4 ncö nokta: Enlemi 41 derece 09 dakika Kuzey Boylamı 29 derece 45 dakika DoğnDENÎZCİLERE VE HAVACILARA ÖNEMLE DUYURULUR(Basm 16688) 6597 Gerçekten, hizmet süresl uzun olup da baremin üst kademelerinden emekli olan bazı emekli memurlann ellne, vergi ödemedikleri için, çalışan emsallerinden daha fazla para geçmsktedir. 1101 sayılı kanunla emekli maaşı âzaml *o 80 nisbetine çı/ kanldığına, ve bilhassa yeni personel kanununun uygulanmasiyle baremin üst kademelerinde gelir vergisi nisbetl 'A 20 nin üzerinde olduğuna göre Maliye Bakanı belirttigi gerekcede haklıdır. Ancak ne var ki, Bakamn «bazı ahvalde» diye belirttigi bu durum lstisnaldir, ve genel bir uvgulamaya gerekçe olamaz. Zira büyuk emekli kitlesinden ancak çok, çok az blr azmlık ba duruma girmektedir. Bu küçük azmlığın dışındaki, büyük emekli kitlesinin eline emekli maaşı olarak daima çalışan emsallertnden daha az para geçmektedir. Bu gerekçe büyük kitle için doğru değildir. Bu vergı kararı ile şimdıye kadar daıma sahlpsiz kaldıgı için, daima fecl şekilde ezilmiş olan büyük emekli kıtlesı. bu defa da küçük bir azınlık ugruna, gerekçesiz olarak mağdur edilmlş olacaktır. Bu, geçen yıl 1101 sayüı kanunla % 70 e çıkanlan emekli maaşı nisbetinin, vergi yoluyla tekrar *h 50 ye düşürülmesi demektir. Bu emekliler hesabına lşleyen adaletsiz bir aldatmacadır. PERSEN'in bu konu üzerinde durması gerektiğine inanmaktavım. Beyan edilen gerekçeye göre tedbir, ancak bu durumda olan emeklüertn emekli maaşlan için «Çalışan emsallerinin eline geçen ücretten fazla olamaz» şek linde tavan tesbit etmektir. Böyle yapılmadığı için emekli maaşlannın vergıye tâbi tutulması hakkmdaki tasannm gerekçesinde samimiyet unsurunu görmek ünkansızdır. asında yer alan haberlerden anladığırnıza göre yeni Personel Kanunu ve vergi tasa rılan kanunlaştıktan sonra emekli maaşlan verçiye tâbi tutulacakmış. Sayın Maliye Ba kanının açıklamasın dan öğreniyoruz ki bunım gerekçesi, «Bazı ahvalde emeklilerin eline çalışan emsallerinden daha fazla para çeçmesi» imiş. R Adaletsiz ve HATALI vergi politikası çtn çalışma hayatına devam etmektedirler. Bu teknik elemanların, çahşmaya devam etmesl, teknik eleman açığı büyük olan yurdumuz İçin çok önemli ve faydabdır. Ancak yeni vergi tasansı bu tecrübeli elemanlan yurt daşına kaçmaya zorlayacak nlteliktedir. Zira devlet getirilmekte olan tasan ile, bu eleman lann emekliliklerinden sonra çalışacaklan işten alacaklan brüt ücretin yansından fazlasını vergi olarak elinden alacak, ve ken dilerine yansmdan azını bırakacaktır. Meselfi benim durumumda olan bir teknik eleman, emeklilikten sonra 3000 lira brtlt ücretle çalışsa, bunun 1720 lirasını vergi olarak devlet alacak. 1280 lirasını ise kendisine bırakacaktır. Bc V» 58 vergi oranı demektir ki, bugün 500.000 liranm üstündeki yıllık gelirler * t / 60 vergiye tâbidir. ve sosyai sorunian Kendimiz çdzümliyerek» ülkemize daha faydalı olmalannı saglıyabilinz. Biz sadece işçıye. ış buluyoruz, o kadar. Burada önemli olan sosyal sorunlar ve çozümlenme yollandır. tşçı gondennekte ortaya çıkan sorunian sıralıyacak olursak 1 Degişik kültür ortamına gıren işçiler çeşitli SosyoPsikolojik uyumsuzluğa düçmektedirler. (Köy kültüründen kent kül türüne geçışte ve tanm ktiltüründen sanayi kültürüne geçiste.) 2 AUe parçalanmaktadır. 3 Turkiye'de bıraktıklan çoçukiariyle Ugilert azalmakta bazan yok olmaktadır Bu duturnto <ocuklar. ' a) Annebabanın sevgl ve seı kâtinden yoksun oldukları için, ncak sizlerin vicdanlarınıza b) Kendilerini terk edilmiş sıgınıyoruz. Allahaskına bızhissi içinde bulunduklan için ler adına babalarımıza vençeşitli uyumsuzluklara düşmekBu vergi tasansndakl, çok len on lira çocuk zammını ne tedirler. ihtiyaç duyulan teknik elemanolur 100 liraya bari çıkanverin, lan yurt dısına kaçmaya zorlabizlere kıymayın. Kannca kadeSONUÇ yan nitelik aşikârdır. rınce bizim de personel kanuDevlet Plânlama Teşkıiâtımn nundan payımızı veriveriri. Kenunlara benzer sorunian ç o daha dün açıklanan «Teknik per dim ve benim gibi blnlerce Türk ğaltablliriz. Ama gereg) sonel açığı» başlığı alündaki raçocugu adına sizlere valvanr elyoktur. Bu kadan, blze, solerinizden öperim. poru muvacehesinde, bu vergi tarunlann açıklıguıı gSstermekAU TILMAZSOT sansımn bu konudaki hatâlı dutedir. Peki bu durumda ne yapEsktşehir Devrim Okulu rumu daha açık olarak görülmalıyız? Bu soruya verilecek 2/B öğrencisi mektedir. tek yanıt sudur Ülkemizde ve dış ülkelerde Sosyal Hizmet danısma bürolan kurmak Bu SONUÇ bürolarda çalışacak olan Sosyal Hizmet Uzmanlan, yabancı kül a z I a D v a l d e tür ortamında uyumsuzluğa düffD emeklilerin şen isçilerin, birçok SosyoekoI I K eline çalışan ernsallerinnomik sorunlannı çözümliyebl™ d e n daha fazla para geçleceklerdir. Bu bürolarla Türklmesi» gerekçesiyle getirümekte ayın Sadi Koçaş"ın «Küçük ye'deki bürolar arasında kubir hesap» başUklı Ugınç olan «Emekli maaşlanndan verrulacak etkin bir bağlantı yazısmı okudum. Yazar gegi alınması» tasansı görüldügü isçilerin ailesi veya çocuğu nellikle dış ticaret dengesınl eibi hem adaletsiz ve hem de Ue olan flişkisini devam ettirsağlayacak Turizm ve isçi gehatâlıdır. Düzeltümesi zaruridir. mesini sağlıyacaktır. lirleri Uzerinde durmaktadır. Ali DTKA Süleyman TANÇATAROL îşçilerin, ülkemize kazandıracak Sosyal Hizmetler Akademis) lan döviz artış yöntemleri Uzerinde duran yazann görüşlerine ıçtenlıkle katılıyorum. Yalnız, ben ekonomik kazancı artıracak sosyal kosullar Uzerinde duracagım. Ekonomik kazanç Cnemlldir en Eskişehırde oturan 800 H Fakat bu kazancı arttınd sosra maaşlı küçük bir memur Mezuniyetlerinin 43. yılmı yal koşjUar da önemlldir. Kiv çocuğuyum. Yaşım 12, Dev le halinde işçiler gönderiliyor. 4 Temmuz 1970 Cumartesl rim Ortaokulunda 2 nci sınıl ö*akşamı Saat 20'de Yeniköy Sonra? Sonrası hiç. Eğitime rencisiyim. Babam, annem ve Sait Halim Paşa Korusundatutulmayan isçi yabancı tnsananneannem ve üç kardeşim İle ki tstanbul Gazinosunda kut lar arasında çeşitli SosyoPsibırlikte evde yedi kisiyiz, 300 Iılayacaklar. kolojik uyurasuzluga düsmekra ev kirası veriyoruz. Geriye tedir. Burada yabancı kültürün Smıf arkadaşlanmızın, al500 lira kalıyor. Ayda bir defa etkisi önemUdir. Degişik kosulet, bayramdan bayrama da tatlı lelerl ile birlikte bu mutlu lar insanlan çogu zaman trymnyiyebiliyoruz. Babamdan bir ısgeceye katümalannı bekleriz. suzluga yöneltmektedir. teğim olduğunda bana senin bir Tertip Hey*eti Saym yazann yazdıgı (rlm senelik çocuk zammı olarak ai • Işçiye kendimiz iş bularak, dığım paranı kitap, defter ve vabancı ülkelerdekl guvenlik Cumhuriyet 6620 okuluna aıdat verdik, bıtti para isteme benden, git derdini Marko Paşaya anlat, diyor. Marko Paşayı Zskisehirde bulamadım. Sizlere durumumu bildirmeyi daha uygun buldum. Memur maaşlarının artacagmı ve personel kanunu çıkacağını sık sık radyolardan işitiyorum. Hayat pahalılığının nurlu ufuklarla birlikte yükseldiği bu sıralarda biz (bugünün küçügü, yarmın büyüğü) dediginiz bizlere de çocuk zammı olarak on liranın ancak iki çift çorap alabüdiğirJ düşünün ki, sizlerin de çocuklan olanlarımz vardır elbet çocuklan olanlar, çocuk masrafının ne demek olduğunu bilirler. Bizim serce misali alayumz olmadığı gibi hak verümez almır ilkesine dayanarak ne gösteri yürüyüşüne, ne direnmeye ve ne de boykot ve işgale yetecek gücümüz ve ne de terbiyemizmüsa^ • it.. A B Küçük bir hesap» S «•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••aı Diğer taraftan 100 liraya D Gide Orman Kereste Fabrikası Miidürlüğünden 1 FabrikamıZın 1 nci Tmalâthane'ye ait Havah Transport ve silo tesisatlan Şartname gereğince kapalı zarf usulü teklif almak suretıyle 3urt içi piyasadan pazarlıkla ahnacaktır 2 Talipler bu işle ilgili teknik ve umumî idare şartnameleri ile avan projesini Ankara Orman Ürünleeri Sanayii Genel Mudürlüğünde. Kastamonu, İzmir Orman Başmüdürluklerinde, Ankara, İstanbul Merkez Orman İşletme Müdürlüklerinde ve Fabrikarmzda görebilirler3 Tekltfler en geç 28/7/1970 Salı günü saat (1030) a kadar Cide Orman Kereste Fabrikası İhale Komisyonuna verilmiş veya gonderümış olacaktır4 Geciken teklıfier nazan itibare almmaz5 Talipler geçici temınatlarmı teklifleri üzerinden umumî idare şartnamesinin 7 nci maddesinin (b) fıkrası gereğince ıhale saatinden evvel Fabrika veznesine yatırmalan şarttır(Basm 16664) 6607 jğer taraftan, çok daha mühkn olarak bu tasan ile beliren vergi politikası, kalkınma gayretınde olan milletimizın, rrulli insan gücü politikası ile de bağdaşmamaktadır. Zira çok ihtiyaç duyulan tecrübeli tekaik elemanlan (mühendıs, doktor, iktisatçı, maliyecı vs.) yurt dışına kaçmaya zorlayan bir nitelik taştmaktadır (Saym Saglık Bakanının kulaklan çınlasın). Bu teknik elemanlar. lktisaplan icabı olarak. genç yaşta ve verimh olarak çalışabilecekleri yaşta emeklilik bakkını kazanmakta ve emekli olmaktadırlar. Emekli olduktan sonra da hayat standartlanm vükseltebilmek i cıkarın B Harbokuln 1927 meznnlan Özel Sayısında Sunuyor Bu Hafta Mutlaka NASREDDIN HOCA Büyük Yeniliğini 5 Üçüncü Şahıslara Duyurn İstanbul Dördüncü Noterliginden tasdikll 7/9/1958 tarih ve 17714 sayılı ve ayni Noterlikten tasdikü 6/2/1962 tarıh ve 6780 sayılı vekâletname ile vekilim bulunan Mustafa Yaşar, gene lstanbul Dördüncü Noterliginden tasdikh 7/9/1968 tarih ve 17714 sayılı vekâletname ile vekıllerim bulunan Mustafa Erekmekçi ve Ulvi Tajyar Altınevlek bu kere haiz bulunduklan vekâlet vazifelermden istifa ederek benimle ve alakalı bulunduğum fırmalarla alftkalanm kesmiş bulıoıduklan cihetinı ehemmiyetle duyururum. BAKİ BOYNER (Basın: 4265 6601 Tarım Bakanlığı Selimiye Saglık Memurları Okulu Miidürlüğünden 19701971 Ders yılı için Okulumuzun 1 nci smıfına smavla Ortaokul mezunu parasız yatdı 40 ögrenci alınacaktır Aday kayıtlan 1 Temmuzda baslıyacak 31 Temmuzda sona erecektirİsteklilerin giriş şartlarını İstanbul'da Selimlyedeki Okul Müdürlügunden, İllerde Veteriner Mudürlüklerinden oğrenebilirler(Basm 17302) 6615 Cumr.ıırıveı S599 NÎMBÜS Ozel Ala Koleji mm İSTANBUL ETİLER TÜRKİYE KIZILAY DERNEĞİ GENEL MERKEZİNDEN : Afyonkarahisar Madensuyu tşletmemizin ihtiyacı için 19 milyon soda ve 11 milyon su olmak Ozere cem'an 30 milyon adet şişe kapsülü satın ahnacaktır. Bu işe ait şartnameler Ankara'da Genel Merkezimizden, tstanbul'da Kızılay İstanbul Müdürlüğümü7Hpn temin edilebilirTekliflerin en geç 13/7/1970 günü saat 1600 ya kadar Genel Merkezimize tevdi edilmesi şarttır Postada vâki gecikmeler nazan dikkate almmaz. Kuruluş 1958 İLK ORTA • LİSE YATILI GÜNDÜZLÜ ve KARMA 19701971 Ders yılı için bütün sınıflarına öğrenci kaydına başlamıştır. Telefon : 63 37 86 63 41 06 tlâncıhk 8491 KAYIH Borçıu belet ve Yılmaz'a ait 10.1.1971 vadeil Raraı. ropçular 111 numara ad resh 4800 liralık senedim say bolmuştur. HükUmstizdUr .,«...., ühannes METfc. S60O KAYIP Bon,ıu Ismall Vüksel'e ait J0 12 1970 tanhlı Antakva adresl) 500C ııralık scne* dım kayboımMst'iı cTükümsüzdür. (lnnnnı» MKTK