23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE DÖRT zaman çok üzülflr müydünflı? Çok üzülürdüm. Kekemeliğiniz için doktor tedavisine başvurdunuz mu? Evet Şimdi isminl hatırUyamıyacagnn. Moda'da bir doktoı vardı. O zamanm ipüdaî âletleriyle enseme ve dflbne elektrik tedavisi yapmı^tı. Bu bentan çok hoşuma giderdi. En çok hangi hecelerde ve kelimelerde kekelersiniz? mıj, «Sifrisir bebebentanle nananaaıl aaaalay eeeedersinlz?» diyor. Bu arada, beyi kojtu geldi e «Aman Fatma, ne yaptın? Beyefendi de kekemedir» dedi Fakat artık olaa «lmustu. Fatma hannniB 1leri derecede kekeme olduğunu anlayan kekeme adamcağız dahil hepüniz gulmeye başladık. 1$ tatlıya bağlandı ama adam da yedlği tokatla kaldı. Sayın Sadak, genç yaştakı kekemelere ne tavsdye edersiniz? Kekemelik hayatta yükselmeğe mâni değildir. Bunu hatırdan çıkarma«ınl»r ve kekemeliklerini büyük bir üzüntu haline getlrmesmler. Dünyanm en büyük hatibi Demosten bile kekemeydi. Doktorlar lrsî olan kekemeliğin geçmediğini söyluyorlar. Fakat diğer kekemeliklerin tedavisi mümkün. Bilhassa yava» yavaj konusarak tedavi edebilirler kekemeUklerini. Bilmem anedebillyor muyum efendim? Sayın Muhittin Sadakla konuşmamızın sonunda aklıma bir şey geldi. Biliyorsunuz sayın Sadak ünlü bir orkestra şefidir. Acaba bir konser idare ederken olur ya elınin de kekemeliği tutsa ne olur diye düşündüm ve kendisine de söyledim. Güldü ve: «Ne olacak? Konser berbad olur Ümit bey» dedi. «Neyseki tıpta elin kekemeliği diye blr sey yok da, konserleri rahatça İdare edeblllyonız. Yoksa; kekemelerin orkestra sefi ohnalan çok komik blr şey olurdu. BUmem an edebiliyor muyum?» 6 Nisan 1970 CUMHURIYET AÎMA aklınızda olsun; blr kekemenin ağzına öykiinüp, taklıdinı yapmağa kalkışmayın. Kekemeler tekın değıldirler, hemen sdz de kekeme oluverirsiniz. Ünlü müzısyen orkestra şeflerimizden sayın Muhittia Sadak işte bu yüzden kekeme oluvermış! Nasıl olduğunu, hayat hikâyesiyle hirlikte kendi ağzından dinleyelün: Babamın Izmlr'deki AJır <?eza Reisliği günlerinde diinyaya gelmlşim. En son evlâdt benmişlm. Babama uğuılu gelmiş olacağim ki; ben doğduktan kısa bir süre sonra İstanbul'a tâyin cdibnif. Hatırlanm. Kızıltopıak <a Düamnr Caddesinde otururduk. O civarda bir Halill Mahmudiye mektebl vardı, beni oraya vermisler. O raman kekeme degüdhn henüz. Sonra evdekl Kekeme taklidi yaparken..E kekeme olnıus D matmazelden Fransızea ögrenip Frerler mektebine girdim. Orada esaslı müzik dersleri de vardı. Muallinumiz ne çalmak istediğiml sorduğu zaman garlp değil ml «Piston» deylverdlm. Vaktryle macnnculann çaldıklan âlete piston derierdi. Böylece pistonla başladı benim müzisyenliğim. Böyle başladı ama, pistona devam edemedim ben. Doktor ciğerlerimi zayıf buldu. Ben de Tipani denilen âletl çalmaya ba}ladun. Bu srada, az kaldı okuldan kovuluyordum, frerlerden birisl Turklüğe hakaret etti, ben de adamın sakalına asüıp çekiverdim. Okuldan kovulmadım ama olayı duyan ailem be» UMIT YAŞAR TUTUKLUK C kâçüklüğümdea beri dehsetli bir taklit kaabilijeti vardır. Bu sebeple, yakın komşumaz Ganduılann oğlu pepeme Refet'in taklidmi yapa yapa bendenlı de pepeme oldom efendim. Ya, böyle iste. Peder o tarihte çok merak nl oradan aldı ve Galatasaray ettl, doktorlara götürdü ama caLiseshıe verdl. Galatasaray'ı blresi bulunamadı. Bilmem arz ede tirdikten sonra İstanbal Darülbiliyor muyum? Taklit sonucu funiına Fen Fakultesine girdim; kekemellk aldı yünidü bende, fakat bitirmeden keodimi yalna okulda arkadaşlanm alaya başmüziğe vetdim. laddar. Kekemellğhnl tedavi etmek içln çeşltli yollara basvurHİKÂYESİ dum. Uzun zaman yıiksek sesle kitap okudum. Faydası olmadı tJMHURİYETİN ilânmdan değil. Bir de, geee yatarken kensonra Vall Haydar bey za di kendime konferans verirdim. manvnda arkadaşlarla konser Bilmem a n edebUiyor muyum? vatuan kurdok. Beadeniz (esta Ne zaman azaldı kekemelifuraUah) aslında 19*6, fakat nüğiniz? fas kâğıdına göre de, 1902 doğum luynm. Evliyhn efendim, bir kı Aşağı yukan 1912 yılmda znn var: Gıilseren Sadak. Bilibaşlamıştı kekenıellğim. 19231924 yorsunoz o da benim gibi müzisyıllanna kadar surdıi, Sonra tedyendir efendim. Kekemeligimin rid olarak azalmağa başladı. hikâyeslne gelinee; bendenizde Okul çağında kekelediğiniz Mcıllcpçocjlu tsonu ve res;m AYHAN BAŞOĞLU l CEM SUITAN FENDtM daha riyade «Be, Pe, De, Te. gibi, yani dilln iiie çarptığı zamanda çıkan hecelerde bir tutukluk hissederdbn. Meselâ; «Dededemiryoln. derken $imdl de takılımn. Kekeliyeceğtnizi hissettiğinlz zaman başvurdugunuz bir metod var mıdır? ( Evet. SöyUyemiyeceiiml hls •ettiğim keUmenin öniine blr «T» koyanm. Şarkı söylerken kekenselik olur muydu izde? Hayır. Katiyyea obnazdı. Bnnun sebebi de; çarkı soyleyen insanuv ister Istemez yava$ konnşmssı ve hecelerl böbnesidlr. Bu sebepten en ilert kekemelerde blle jarkt »öylerken kekemelik olmaz. Ümit beyefendi, siz de tane tano konnşun, goreceksiniz ki kekelemiyeceksiniz. Ben sizin kekemeliğinizi bu yolla tedavi edebilirim. Bilmem a n edebiliyor muyum? Teşekkür ederim. Ben kekemeliğimden meranunum efendim. Müsaade ederseniz bir başka soruya geçiyorum. Bir kekemeler derneği kurulması fikrine ne dersiniz? Siz de üye olur musunuz? Ben taraftar defilim efendlm. Çünkii btrbirine baka baka, en hafif kekemeler bile daha cok kekeme olar. Malflmuâliniz blraz saridlr kekemelik. Bendeniz böyle bir derneğe üye olsam; hemen kaparım kekemeliği, bem de en ileri cinsten olanını. Bilmem a n edebiliyor muyum? YARIN: HÜSEltN ÇÖMEZOĞLU «Gülme komşuna, gelir başma» tnisaii bir komşusunun taklldini yapa yapa sonunda kendisi dc aynı âkıbete uğTayan Muhittin Sadak ATASÖZÜ DEFINE TAL;P APAYDIN 62 Habibin evi kalabalıktı. Yarbay dayıyı görün ee fırladılar. Buyur Yarbay dayı, söyle buyur. Hocanı yanmda yer verdiler. Selâmınaleyküm. Geçmij olsun Hafız. Allah iyilik versdn. Sağol dayı, dedi Habıp cılız sesiyle. Yer» serili yatakta oturuyordu. Zayıflamış, gözleri iyice derine batmıştL önüne bakıyor, konuşmuyordu. Ne oldu yavu, hayrola? Ellerini açıp kapadı. Başuu salladı. Dudaklariyle kıpır k>pır dua okudu. Bu da defineci olmuş, dedi Veli hoca. Hafa bajiyle gitmia de hazine aramıj. Emme iyi oldu, aklı başına geldi. bbürü deli herifin biri, buna ne oluyor yavu? îbiıin AU geride ayakta dikUiyordu. Iki gündür evin bizmetini o yapıyordu. Oraya git, buraya gel, odun yar, her yere koşuyordu. Veli hocaya yılgın yügın baktı. «Yeter gayri hoca emmi, azarlayıp durma bizim bobalığı. Seytana uymus iıte. Bir daha gitmez. Sen de bi başladın mı susmak bUmezsin yavu..» Deraek define bulacagız derken dunysyı <iejfatircyazmıslar ha? Öyle olmua. Böyuk tehlike atlatmıslar, Gençliğimizde o mağaraya biz de girdik emme böyle olmadıydık. Demek burüar cok ileriya gitmijler. Gitmisler dayı, tee sonuna varmıjlar. Sabaha dek yürümüsler canım. Bir adam sabaha dek yürürse nereye vanr? Allah cezaıurı vermesin. Ne cesaret be. Hem de gece girmisler. Ya içinde in cin olsaydı? Hiç korkmadınız mı? Habip omuzlannı kaldırdL Bir şey söylemedi. Seyide uyunca korkulmaz. Adı üstünde DeU Seyit. O önden yurümüş. Yanlanna tabanca tüfek de almıjlar. Ohoo, harbe gider gibi. Ayı kurt filan çüonamış mı karşüarma? Tılki raslamıs. Yüzlerine atlamış bunların. Kartal, kus mu? doluymuş içi. Vay canına. Ee? berisinde pek bir şey yokmuş? Yalnız rüzgâr esiyormuş. Ne çıra, ne lâmba yakmışlar. Neyle gitmişler e? Pilli el feneriyle gitmisler. İyi akıl etmişler onu. Zati bafka türlü gidilmez canım. Imkânı yok. Tee içerde ılık bir su akamus, hamam suyu gibi. Oraya kadar gitmisler. Seyit mi anlattı bunlan? He. Veli hocayla Yarbay dayı dinliyordu. Habip bakmıyordu. Duvmuyordu sanki. Habire okuyor, sallanıyordu. Mağara lâfı onu sıkıyordu. Akhna geldikte tekrar kusacak gibi oluyordu. Odanın içi kararmıştı. Veli hoca saatine baktı. «Şunlar çıksalar da Habiple biraz yalnız konuşsam» diye düşünüyordu. De hadın, dedi. Aksam oldu, kalkaiım Kalkaiım de, davranın. Allah iyilik versla. Geçmiş olsun. Habip hepsıne başuu »lladı. Oturduğu yerden uğurladı. Veli hoca geride kalmıştı. Hele sız gidekon, dedi. Ben bi dua okuyum da öyle geleyim. Kapıyı örtün. Ibisin Ali dikiliyordu. Sen de çık oğlum, dedi ona. Çıkü. Kapıyı dısardan örttüler. Veli hoca yatağa doğru eğildi. Habip ogul, dedi usulca. Bana doğruyu söyle. Bu gece kitaba bakacağım. Evliyayı da si» mi aradmız? Ha? Bir 9ey bulabildiniz mı? Doğru söyle. Benden saklama. Günahı omuzuna bak, doğru söyle. Tövb« eder, Allahın inayetıni isteriz, Vallahi mi? Habip cansız gözlerini lyica açmiî, başını yukarı yukan sallıyordu. Yok yok yok.. diyordu. Sesl çıkmadığı için bağıramıyordu. Tükeniyordu lanki. öyle içtenli sallıyordu başını. Doğru mu söylüyon Habip? Vallahi mit Benden saklama bak! Yok hocam, biz aramadık. Allah biliyor, ttjvbe. Veli hoea durdu. Kim arsdı Syleyse? Habip zayıflamif, «ararratj «llerini açıp kapadı. Bilmern, dedi. Biz aramadık hocam. Allah.. Allah. Ya kim olabilir yavu? Habip yorgun düsmüjtü. Kendini yatağa bıraktı. Ölü gibiydi. Peki. Hadi allahaısmarladık. Kal sağlıcakla. Habip doğnılmak Istedi, kalkamadı. Eliyl* •gel» işareti yaptı. Veli hoca ustüne doğru eğildi. Evliyayj.. biz aramadık. Tövbe. Peki Habip peki. Inandım. Hadi Allah iyilik versin. Başını salladı. Arkasından donuk gözlerle baktı. Müfettis Kadri bey eli çantalı, şişmanca, gözlüklü, şakaklanna kır düjmüş bir adamdı Okulun merdivenlerini çabuk çabuk çıktı. lçeriye girer girmez ahşkın olduğu okul kokusunu duydu. Derslikten bir uğultu geliyordu. Duvar boyunca askılarda eski püskü şapkalar, kirli başörtülen, birkaç torba asıhydı. Kapısında «Müdür» yazılı küçük odaya baktı, kimse yoktu. Basit bir tnasa, iki sandalye. köşede derme çatzna bir dolap. Duvarda Atatürkün camsız ama çerçeveli, hafif yana ecilmiş ufak bir fotoğrafı. Çantayı masaya bıraktı. Paltosunu kapıdakl çiviye astı. Sonra boyun bağını düzelterek dersli» ğe doğru yüriıdü. Idris öğretmen dalmıştı. Son ders yazı dersiydi. Sıralann arasında dolaşıyor, kimi çocuklarıa yazılarını düzeltiyor, sonra ellerini arkasma bağlayıp gene dolaşıyordu. Kapı açılmca donüp baktı, birden canlandı. Buyurun hocam, dedi. H05 geldiniz. (Varıp elini sıktı). Nasılsınız? (Arkam vmr) H ANİ bir atasözü vardır: Üzüm iızume baka baka karanr derler. Kekeme de kekemeyle konu?a konuja daha çok kekeme olur. Kekemelik konusunda bajınızdan geçen bir olayı anlaür mıaınız? Şahit olduğum bir hâdiseyi anlatayım. musaade edersentz. Hani demin bahsettiğim kekeme Refet arkadaşunın bir ablası var dı: Fatma. Kendisi halen »ağdır ve Ankars'dadır. O da kekemeydi efendim. Bu Fatma hanım, geaç kızlık vaşlannda Galatasaraylı bir arkadaşunızla evlenmifti. Hariciyeciydi bu arkadaş. Ha, adını da hatırladnn; trfan Akça, efendim. Bir ıriin evlerinde bir ziyafet verroişlerdi. Bu dâvette ben de vardım. Protokola dahil, bir çok dâvetli daha vardı. Bu dâvetlilerden birisi bir ara yukan da kekeme olduğunu arzertlğim Fatma hanmun yanma gelerek söyle dtyor: Aaaaafedersiniz hahahahanımefendi» daha zdam sozunü bitirmeden, Fatma hanım bir tokat paüattı adama. Adnmcağız neye uğradığını $aşırdı. Fatma hanım müthi} kız DİŞİ BOND T>Q1M Istanbul 4. No.h İcra Tetkik Merci'i Hâkimliğinden İlân Dosya No: 969/843 Dâvacılar, Sevım Vazgeç vs. tarafından dâvalılar Ali Faruk Sezer ve Harutyun Kazas aleyhlerine açılan istıhkak dâvası duruşması sırasında • Borçlu dâvalı Harutyun Kazas'ın îstanbul Salıpazarı Is hanı 512'de oturduğu bildırilmiş, adına çıkanlan teblıgatlar bıldırılen adresi terketmiş ve halen bulun(îuğu adres meçhul olduğu bildirildlğinden borçlu adına davetiyenin ilânen tebliğıne karar verilmiştir. Adı geçen borçlu dâvah Harutyun Kazas'ın duruşmanın bırakıldığı 14/4/970 Salı günü saat 10/30'da mahkeme duruşma salonunda hazır bulunması davetiye yerine geçerli olmak üzere ilânen teblığ olunur. (Basın: 21583423) TİFFANY JONES Orta Doğu Teknik Universitesi Rektörlüğünden GARTH Ünlversıtemiz Yurtlar, Lojmarüar, Ktfeterya ve Kantin İşletmeleri Müdürlüğüne elemanlar alınacaktır. İsteklilerde aranılan şartlar. 1 YURT AMİRLERİ a Üniversite veya yuksek otıü merunu olmak, b İdarl lşlerde bes ydlıi tecrubesi öulunmak, c Askerliğini yapmış olmak. (İngılızce bilmek tercih sebebidir.) 2 YURT YÖNETİM MEMÜRLARI a lAse mezunu olmak, b Askerliğini yapnnş olmak, (Daktilo bilgisi ve iş tecrübesl tercih sebebidir.) 3 KASÎTERLER a Lise mezunu olmak, b Askerliğini yaprmş olmak. c 10.000. TL. teminat gösterebilmek, d Vardiye usulü çahşmayı kabul etmek. (Bu ışte çahşmış olmak tercib sebebidir.) 4 HEMSİRELER a Hemşire Okulu mezunu olmak, b 30 yaşını geçmemiş olmak, (İngılızce bilmek ve bekâr olmak tercih sebebidir.) 5 DAĞITICI VE BÜFECİLER a Ortaokul meaunu olmak, b Askerliğini yapmış olmak. (Bu işlerde çalıîmış olmak tercih sebebidir.) îsteklılerın, Üniversite Personel Müdürlüğün. den alacaklan müracaat formlannı engeç 11 Nisan 1970 Cumartesi günO saat 13.00 e kadar doldurarak iade etmeleri. Rasiyer Dagıtıcı ve Büfecilerm 13 Nisan 1970 Pazartesi gHnü saat 10.00 da Kpfeteryada yapUacak imtihanda hazır bulunmalan perekmektedır. (Buın: A. 691913000/3421 Istanbul Satınalma Müdürliiğiinden: 1 Yeni açılacak. Kurumumuz Beyoğlu Hastanesi Radyo Terapi Servisinin ihtiyacı için, Cobalt tedavi cihazı ile diğer cihazlar ve muhtelif radyo aktij elemanlar teklit alma suretiyle satınalınacaktır. 2 Bu işe ait idarî sartname ve listeler mesaî saatleri dahilmde Müdürlüğümuzün bulunduğu Beyoğlu Balıkpazan Mallı Han kat: 4 de 1 No. lu Satınalma Komisyonumuzdan bedelsiz olarak temin edilebüir. 3 Teklif vermek isteyen firmalann şartnamssi esasları dahilinde hazırlıyacakları teklif mektuplannı, engeç 30/4/1970 Perşembe gunü mesa! saati sonuna kadar Müdürlüğümuze vermelen veya aynı gün ve saatte Müdürlüğümuzde bulundurulmak üzere posta Ue göndermelen lâzımdır. 4 Postada vâki gecikmeler kabul edilmez. 5 Kurumumuz Artırma, Eksütme ve tbale Kanuna tabi olmayıp, ihaleyi yapıp yapmamakta veya dilediğine yapmakta serbesttir. (Basın: 12896/3416) • Sosyal Sigortalar Kurumu / ÇALIS.A/AU 1 \MLJW oaâıu/ İZMtR BELEDİYE BflŞKflNLIGINDflN Karsıyaka 17381780/2 devamı ve 1748 sokaklarda beton yol yaptmlması lsi kapalı zarf usulü ıle eksıltmeye konulmuştur. îstekülerın ıhale tarihinden uç gün evvel Fen tşlerı Müdürlügüne muracaatla lhaleye ıştırâk belgesı almaian şarttıı Keşif bedelı (284.571,40) lira ve geçıd temmatı 15132.86 lıra olup, ihalesl 1//4/197Ü Cuma günü saat 16,30'dadır Keşıf ve çartr.ameleri mesaı günlerı saat 9.00 • 12.00 arasında Encümen Kalemınde göıülebilır. tsteklilenn 2490 sayılı Kanunun tartfatı dairesinde hazırlıyacakları teklif mektuplannı ıhale günü en geç »aat 15.30'a kadar Encümen BaşkanlıEına vermeleri iltn olunur. (Basın: t 99412817/3418)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle