18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE ÎEÎ 27 Şubat 1970 CUMHURÎTET ürk Donanma Cemiyetinin kurulus nedenlerinl yalnuea 1964 yüındaM Kıhn ı buhranmı tâkip eden günlerde, Cumhuriyet Gazetesinln sçtığı «baskasmm vermedigiiıl mlllet yapar» kampanyasma bağlamakta kannnızca Is&bet olmaz. Bu nedenleri tarihin derinliklerine lnip arastırmakta fayda vardır. lt. Yüzyıldan sonn, Osmanh İmparatorluğn devunlı olarak gerilemeğe başlamıstır. Bu gerilemede, deniılerde Türk gücünün yavaş yavas ikinci plâna diişürülmesüıin etkisi büyük ohnuştur. Geriliye geriliye Sultan İkinci Abdülhamid devrine kadar geldik. Sultan Abdülhamid tahta Çiktığı *»»"»", devrinin ikinci derecede büyiik bir donanmasma tevarüs etmişii. Fakat bu büyiik deniz gücünün, Sultan Abdülaziz'in tahttan indirilişlnde oynamai olduğu rolden endise eden bu evhamlı ve müvesvis padişah, dünyanuı bu ikinci derecede büyıik donanmasını Hallctn klrll snlannda çürfi T Türk Donanma Cemiyeli ve Yunanistanın gayreli •• Kemal ÜLERGiN • • TÜRK DONANMA CEMİYETÎ ÎSTANBDL tL BAŞKANI ve ibret alınacak vakalardnr. Sebeplerfaün de edilen ve bedelleri altın olarak kısmen ödetıml» bütun milletçe bilinmesi lâzımdır. olan bu gemilerden hiç birisi yurda gelemedi ENÎZLERDE GÜÇSÜZ BİR ÎMPARATOR LUK. Mesrotijet ilân edildiği zaman Osmanlı İmparatorhığu Batıda Orta Avrupaya, Güneyde Afrika yalüarma, Doğuda Arablstan yanmadasına kadar uzanıyordu. Fakat birbirmden enjfin denizlerle ayrılan bu topraklann muhafaza ve savunulması için tmparatorlnğun elinde yeteri kadar kudrette bir deniz gücü yokto. Birkaç gemi, kendilerine belirli ve sorumlu görevler dahl verilmeden gelişi güzel kıyılara dağıtılmıstı. Örnegin iki küçücük torpldobot Patras sulanna, bir eski ve hareket edemez zırhlı Beyruta istasyoner olarak memur edilmişlerdi, iki üç ganbot da Kızıldenizde bulanuyorlardı. Bu harb gemilerinin ba şektlde kıyılara gellsl gü zel dağıtılması da, bahriyenln basmda bolunanlann basit bir deniz stratejisi bilgisinden mahram olduklarını gostennelctedir ki. bunun da sorumlusu her türlü mesleki eğitiml yasaklamif olan Sultan İkinci Abdülhamittlr. meğe mahkum etti. Otuı üç sene devam eden «altanatı esnasında Osmanlı Donanmasını teşldl eden gemilerin külhanlanna ne bir kürek kömür gtıldı ve ne de personele basit gemi tâlimleri yap tinldı. Halbuki o devirde çağdas bahriyeler, donanmalarmı modemize etmek icin çalışmakta idi 1er. Türk deniz subaylan ise bu sahadaki yabancı nesriyatı tâkip etmek hnkanından dahi mahmm edilmişlerdi. Bu büyiik donanmayı meydana getiren Haliç tersanesi ve fabrikalar. kurolns gayelerinden uzak işierle meşgul edildller. Mearutiyet Uân edildiği zaman hükumet deniz kuvvetf olarak Haliçte paslanmıs ve çürümüş bir yıguj hurda demirden başka bir sey bnlmadı. Penonel de her türlü mesleki eğitimden mahrum bir halde idiler. Hakikaten Sultan Abdülhamid devri, Türk deniz tarihinin kara bir bölümüdür. smanlı İmparatorluthınun aleyhinde Avrupa ve Balkanlarda gruplanmalar bu tarihlere rastlar. İmparatorluğun toprak bütünlüğünün muhafazasmda deniz kuvvetlerinin oynayacağı önemli rolü gayet doğru olarak takdlr eden üç, dört vatansever 1908 yılmda «Donanmayı Osmanl Muaveneti Milllye» Cemiyetini kurdolar. Bn, denizin ve denizlerde güçlü olmanm, millf hayatımızda ne kadar büyiik öneml olduğu hakikatının, millet tarafından tamamlyle ve suurla benimsenmiş olduğnnun ilk flili tezahürüdür. Hakikaten bn cemiyetin kurulusu. mil letçe büyük bir tasvip gördü ve millet emsâlsiz bir hamiyet yansı He varuıı yogunu cemiyete bagısladı. Bu cemiyet tarafından o tarihlerde eıkarılmıs olan «Donanma» dergilerinl kanjhrdı ğınuz raman mllletin tümünün ne büyük bir heyecan ve iddia ile huniyet yansma katıldığını hayretle görüyor ve okuyoruz. D Türkiye Cumhuriyeti O 1911 yılında ttalya Kuzey Afrika yahlanmıza taarruz etti. Bu harb esnasında kıyılanmnta dağıtılmıs olan gemilerimiz, üsttin Italyan donanmasi terafından birer birer avlanarak batınlddar. Fakat ba geınilerin personeli. muharebe mesafelerinl diledikleri sekilde düzenliyerek hareket halinde kendilerine öldüriicfi atesler yağdıran İtalyan gemilerine karsı, demir üstünde kahramanca karsı koyarak senld oldular. Denizlerde güçsüzl&k yüründen 1911 yılrada Kuzey Afrika yalıları elimizden Çıktı. »12 yılında Balkan Harbi patladı. Bu harbtn sonunda da, asırlar boyunca eedadunınn at oynattıgı güzel Rumell ile zümriit Ege adalanmız elden çıktı. Güçlü bir donanmaya M hip olsaydık. Balkan Harbi ya çıkmaz veya neticesi bambaska olurdu. 1914'de Birincl Cihan Harbi ile karsılastik. Ba harbde de denizlerde güçsüz obnanın büyük acısını bilhassa Çanakkalede çektik. Onbinlerle Türk evlâdı, hayatlannm baharmda kara topraklar altma girdi. Denizlerde güçlü olsaydık, Çanakkale savasları olmazdı. Bunlar bizfan yalun tarlhimizio aeilandtr enizlerde kuvvetll olmanm mllletlmiıin hayetuıdaki önemini essiz dehasiyle takdir eden ilk bflyük devlet adaraı ATATÜRK'tür. Comhuriyetin llânından hemen birkaç sene sonra Hamidlye kruvazdrö İle Karadenize yaptığı seyahatte, geminin hâtıra defterine yazmış olduğu yazı, o büyük adarnın Türk donanması hakkmdaki çok isabetli düsüneesini yansıttığı gibi aynı zamanda. bir donanma yapmak için Cumhuriyet Hükumetinln tâkip edeceği yolu da işaret etmektedir. Beşiktastaki deniz müzemlzde. lâyık olduğu ihtiramla saklanmakta olan bu yazı, bu «aha üzerinde etüd yapmak isteyenlere önemle tavsiye edilir. Ebebiyete intikal etmeden Türkiye Cum hnriyetinin deniz kuvveti, Ege denizinde dengeyi. hem materiyal ve hem de personel yonünden kendi lehine çevirmis bulunuyordu. O, bunu gö'rdü. D mtsa «okuhnaf •• Anadolnmuıun takil yaifd olan Ege adalarında turizm bahanenyle inaa edllmekte oldoklannı öğrendlgimiz hava »lanlariyle, ki bu Lozan ahitnamesine de aykındu, MEGALO İDEA'yı hortlatmak yolundadar. Gerçi bugün Yunanistana hâkim olan idarcnin elinde. Anerikanın kendisine silâh vennedifini, ihtiyacı olan silâhlan bizzat temin yoluna gittiğini Ua* de etmek gibi bir koz mevcut ise de bu, ssdece tevil hududundan ileri gecemez. Fransaya siparis ettiğl hücumbotlannın ate} gticü bakımmdan. Türkiyenin elindeki muhriplerden iistüıı olasu, (azla endiseyi icap ettirecek bir konu değildlr. Zira Türk muhriplerine de bu «rüdümlü silihlar, hem de koiaylıkla monte edllebilir. Bu tafcdtrde de bu sahadaki denge, derha] Vnn.nirt.il aleyhine döoer. Bizce asıl endise edilecek nokta Ynnanistanın, milletçe ve devletçe denizcilik şuuruna çoktan ermiş olmasıdır. Ege denizindeki coğrafi durum basit olarak göz den geçirilrcek olursa, Türkiyenin Batı kıyılannm kuv\etli bir çember altında bulunduğn görülecektir. Batı kıyılanmtz, dennıden nefes almak imkânuıdan mahrumdur. Hani demokrasinın erdemleri? I Selthattin H. Esatoğlu'nun hakkı var. Demirellerin Günaydın gazetesi icin açtıgı II milyonluk tazminat dSvasına degisen Vevsehir C.H.P. Milletvekili diyor ki : « Gerçek amac. gazetecilen susturmak ve smdırmektir. Milyonluk d"âvaları Demirel biraderler ıcat etmişlerdir. Kendıleri milyonla oynamaya alışık oldukları için gerçekleri yazacak gazetelen de milyonluk tazminat dâvalarıyla tehdıt etmektedırler.» Ortada gerçekten garip bir durum vardır : Gazete. Demirel ailesinin yolsuzlaklarını brlgeltriyle açıklamıstır. Eski Devlet Demiryolları Genel Müdürü başına demeç vererek olayları dogrnlamıştır. Bay Sülcyman Demirel buna karsılık tazminat dfivası açmaktadır. Basbakanlık kolta|nnda otoran kişinin yapacağı is degildir bn... Bir tazminat dâvası, bir yıl, iki yıl, üç >U, bes yıl sürebilir. sürdüriilebilir, mahkcme «yalanarak oıatılabilir. Yürürlükteki bakak asnlünde açık kapılar çoktur. Demirel yıllar sonra dâvayı kazanmasa bile ne kavbfdeeektir? Vezneye yatırdıfı mabkeme harcını ve masraflan kaybedecektir. Ne kazanacaktır? Zaman kazanaeaktır, Hafızai beşerın nsyan ıl« mâlui oldo£unu büen kfsi. olavlann etkisini zamanın tSrpülivecefini hesaplamıştır. Ne var ki. izlemi çekilen Batı demokrasisinde böyle bir sey yoktnr. Hiçbir Basbakan, gazeteciltrle mabkemelerde didişerek koltuganda otnrmak çibi tuhaf bir iktidan sürdüremez. Batı demokrasilerinde usul açıktır : Basbakan gazetecidrn hesap «oraraîın» parlâmento Basbakandan yolsazlakların hesabım sorar. temİ7f cıkmasını ister. Eğer bir parlâmentoda Basbakandan volsuzlukların hesabı sorulamıvorsa. orada ne demokrasiden söz edilir, ne parlâmentoenlnktan tslemiven bir makinenin paslı çarkları arasında «ıkısıp kalmıs deraektir dtmokrasinin erdemleri... Batj demokrasilerinde gaıeteci iddiayı ortaya koyar. Ba. basının görevidir. Arsa spekulâsyonn için nüfnı ticareti vapan. bankalardan dikkati çekecek ölcüde kredi alan. ve kısa surrde zenginleşen bir politikacıdan elbette hesap sorulacaktır. Türkıve've ve bOtOn dünvaya «Fakır Çoban Suüi» dlve takdim edîlen genc bir politikacı. on yıldan kısa süre içinde 80 milvonluk bir servete ailecek kavusmustur. Buna jet zençinlesroesi denir. Değil Basbakanlık koltutntıda oturan kisi. devlet hizmetinde hiç zörev almamıs bir vatandasa bile jet kalkınmasının hesabı sorulnr. Hıclı renrinlesmenin mayası nedir? Babadan miras mı kalmıştır? Milli Pivaıno mu vurmnstnr? Hangi sihirli formülle « k i z yıl içinde milvon milyon merdiven tırmanılmıstır? Gazeteci. ba sorulann ce\abını arastırmakla ödevlidir. Basin, Batı demokrasilerinde Dordünrıı Kuvvet ise. bu vüzden dördüncö knvvettir Milvonerler yatafi ve büyük servetlerin kayna£ı Amerika'da Johnson'dan Spiro Arnew'e kadar tflm poHtikacılann beaaplan en ciddî gazeteler eliyle didlk didik ediiir: servetlerin ve menfaat iliskilerinin niteliği arastırılır. Türkiye gibi yoksnl ve mazlnm insanlann Slkesinde daha titiz olmak jrerekmet mi? Elbette gerekir. Ne var ki. Türkiye'de Iş tertine dBnmuştür. Basbakanlık koltntanda oturan kisi snsuyor. Parlâmento sumyor. tktidar partisi «asnyor. Ve Yüce Divan'a ridip hesap vermesi gereken Bay Süleyman Demirel yeni hfikâmeti knrmakla görevlendiriliyor. Hanl demokrasinin erdemleri? Cnmhuriyet taribinde simdiye kadar neytn. nasıl hesabı verihnistlr? Yakın tarihe bakan görör. Sırtında Yüce Divanlık iddialarla hflkfimet knrmaya çalısan bir tek politikacı hatırlamıyem* biz Üstellk bn Yüce Divanlık politikacı, hfikumeti mebns pazarlığı voluyla knracaSı için hükumet kavramına da saygısızlık etmektedlr. $n, ya da bn partlden pazarlıkla mebns transfer edip kabine knrmak diye bir usnlü de icat eitlk» Bu rollarla dSzentenecek bir Iktidar gtiven oyn alaeak da memleketin islerini düzeltecek, toplnmo yfinetecek... g Efendiler ! • Demokrasi degildir bn ! ! Efcr milletçe siyaha beyaz, Gflnese Ay, yalana dogrn dej meye baslarsak, ı a rejime sncak ondan sonra demokrasi diye; bOirta. Bn süre içinde ne olacaktır? Sonuç yılmda Kıbns buhraniyle kar}ila$tıgımu zaman milletçe v devletçe çok mtiskül anlar geçirdik. Bu unutulmamalıdır. Kıbns sdasına knvret çıkarmak için teşebbuse geçtiğimlz zaman, siyasi tazyik ve temaslan dikkat nazanna almayacak olursak, «adece askerlik tekniğ'l bakımından ne kadar büyuk muskillerle karsıiaştığımız da unutulmama lıdır. Milli strmtejimizin icap ettirdiği bir deniz gucüne sahip olamayısnnızın son acısını 1964'de tattık. Boyle bir acıyı daha tadabiliriz. Zira Rık ns meselesi el'ao halledilmiş degildir ve halledl. lecegine dair •lâmetler de yöktnr. Bnna dahna hatırda tutmama lâzımdır. Ba aeı, bo memlekette İkinci defa bir Donanma Cemiyetini meydana getirdi. Bu. âdeta bir ba'sü badel mevt, yâni öldükten sonra tekrar diriliştir. Bundan istiIMe etmegi bilmeliyiz. Birincl Donanma Cemiyeti, denizlerde güçsüz olmanm ne bü>ük kaTiplara ve acılara yol açacâgmı idrak edenler (araJmdaa kurnlda. Yukanda sıraladıgımıı tarihl hâdiseler, o cemlyeti kuranlan haklı çıkardı. tkincl Donanma Cemiyeti. 1964'de ırkdaflarımı zın hunhar bir sekilde kstledUmelerinden dnydojumnz büyiik acı ile dünyaya geldl. Bu cemiyet, milli stratejimizin geregine uyjrun bir deniz kuvvetine sahip olabilmemiz için devamlı olarak ealıtmakudir. Cemiyettn basum. denizlerde benzeri olmayan kahramanlıklar yaratmıa, zaferler kazanmıs milletimlrin. yenlden denizcilik fuuruna ermesiyle mümkün olac&ktır. Zaman aleyhimize ijlcmektedlr. Hâdiselerin gerisinde değil, öniinde olmamız lazımdır. Bonlana ne kadar önünde olursak. gelecefimizdea • kadar emin olarak yasayablllriz. illetlmiıtn btr an evvel denlzcilik | n a m na ermeslnl temenni ediyor T« haklı olarak bekllyoruz, Bugünkü durum ürklye ve Yunanisian. müşterek bir savanma manzumesi İçinde ve birblrleriyle müttefik bulunmaktadırlar. Her Ikl devletln sahip olacagı deniz kuvvetlerinin miktar ve dnslerinl, müsterek savanma stratejid tâyin ve tesbit etmektedir. Fakat ba lüzum, gerek Türkiye, gerekse Yananistan için milli stratejUerinin ieaplanndan sarfınazar etmeyi ve ba milli stratejlnin icaplanna göre gerekli kuvvete sahip olmamayı hlç bir zaman icap ettirmez. Zira hiç bir Ittifak rbedi olmamıstır. İttafakı icap ettiren sebep ortadan kalkınca, ittifak da kendlllğinden çozülür. Fakat millet ebedldir. Boyle olunca millî stratejl de edebldir. Millî rtratejinm lcaplannı yerine getirmemif olaolan tarflı hlç bir zaman affetmez. Öğrendiğimize göre Yananistan deniz ve hava kavretlerini guçlendirmek İçin Fransa ve Abnanyaya yönebnlş bulunmaktadır. Fransadan alacağı 30 mlrage nçağı ve dört hücumbotu, Almanyadan alacağı denizaltı gemileriyle, öyle gfi rünüyor ki, millî stratejisinin icaplarmı yerine getlrmek çabasmdadır. Diğer taraftan kıyılan Bu sıralarda Ege denizinde kurvet dengesi aleyhimize dönmek üzere idi. Cemiyetin milletten topladıgı paralarla bn dengeyi düzeltmek üzere ve acele olarak Almanyadan iki zirhlı, dört modern muhrip. bes nakliye gemisini satın ala. rak derhal hizmete soktuğunu ve bunlara ilftveten de İngiltereye üc bü>ük drednot, Fransıı ve Italyan tenanelerlne knıvazör, mnhrip ve dentıalti gemileri sipartj ettiginl görmekteyiz. Fakat Birincl Cihan Harbinln çıkmasiyle slparis M # LAboratnvann an* kablni. Bisiklet «eklindeki âlet hareketsiz kaiacak olan mürettebatın çalısması için konulraustur. Dişçi sandalyasır.a benzeyen koltuk İse ağırlıksızlıktan rahatsız olan mürettebatı ortama alıştıracaktır. Sağda. görülen k»pı ise banyo ve yüznnmaranın kapısıdır. Şimdi hedef: feza lâbomtuarlan HAZIRLAYAN: O K U L D A VECDI KIZILDBMIR ka acaba neden Ay yolculuğuna dünyadan başlamıştı? Bunun sebebi tamamen politik ve Amerikan halkının psikolojik durumu ile yakından ilgilidir. Gerçekten ünlü feza ilim adamı Von Braun taraiından hazırlanInış olan ay yolculuğu projelerinde yolculuk bir feza ıstasyonu basamak olarak kullanılmak suretiyle gerçekleştirilecekti. Fakat verdiği vergilerin büyük bir kısmı feza arastırmalanna gitmekte olan Amerikan halkmm aya gitmek için yapılacak feza istasyonlarına para harcamak istemediğı hıssediliace proje reddedildi. Halk, bir an önce yola çıkılmasuu ve aya ilk ayak basacak insanın AmerikaJı olrnasını istiyordu. Von Braun bunun üzerine Apollo projesi üzerinde çalısarak ilk insanın aya ayak basmasui! sağlâdı. Fakat diğer seyyarelere gıdebilmek için bir basamak artık şarttı. Nitekün ay başarısından sonra Von Braun ekibi bu i | ıçın gerekli parayı da bulmuftu. keşif ve İMTİHANDA DERS ÇALIŞIRKEN Yeni Öğretim Ilkelerint Uygun Soyuzlar merikalılar ay yolculuklannı yaparlarken, Ruslar da bu çalışmalarda hiç de geri olmadıklannı ispâtlamak için Soyuz deneyine girUtiler. ü ç uzay aracı içinde T kozmonotla toplam olarak fezada 840 saat kaldılar. Üç cihazın birbirleriyle kenetlenrne denemeleri yaptıklan bu dcnemelerin en öneml i yanı feza boşluğunda iki madeni levhayı birbirine kaynatmak için yapılan çahsmalardır. Bütün bu deneyler yakm bir gelecekte Ru» larm dünya çevresinde devamlı olarak dönecek bir insanlı lâboratuvar kuracaklarmı göstermektedir. Gerçekten AmerikalUaruı aya ayak basmalarından Bonra, bunu bir prestij meselesi yapan Rus hükumeti feza çalışmalan bütçesini hatırı sayılır bir sekilde A OKUL ANSÎKLOPKDİSİ A ÜNE UNOEIM Tamam!.. MERtKA Ue Itusya arasında geçtiğimiz 10 yüdanberi devam etmekte olan f eza yarışı son aylar içinde eskisinden daha şid • detli bir devreye girmiş bulunmaktadır. Son derece sessiz bir şekilde devam etmekte olan bu yanş, Ameri • kahlann Ay'a ayak basmalatından sonra, hedefini daha belirli bir şekilde tesbit etmiş bulunmaktadır. tki memleketin feza çalışmalan şimdi dünya etrafında dönecek olan FEZA İSTASYONLARI kurulmasına yönelmiş bulunmaktadır. icatlar arttırmıstır. Dünya çevresine yerleftirilecek ve basamak vazifesi görecek olan lâboratuvar dan sonra Ruslann hedefi Venüs yılduıdır. İLK F A S İ K Ü L Ü 2 AAART'TA ÇIKIYOR. Yayımlayan: GÜVEN YAYINEVİ Genel D a ğ ı t ı m : B A T E Ş İlâncüık: 6768/1848 Venıs ve Merih usiar Venüs'e fitmek için hazırlamrlarken, Amerikahlar da gözlerini Merihe çevirmis bulunmaktadırlar. Yalnız Amerikalılar, Ruslardan farklt olarak basamak olarak ay*i kullanacaklardır. Dünya etrafına yerleştirilecek Amerikan fez» !âboratu\an ise sadece aya yerle«mek için bir basamak vazifesi gör^eektir. Amerikalı astronotlar Merih'e doğru yolculuklarma aydan başlayaeaklardır. Amerikalılar, dünya çevresinde devam h olarak kaiacak ve içinde mürettebatı bulunacak ilk f™za lâboratuvarlarmı 1972 yıJında yörüngeye yerleştinneyi plân lamaktadırlar. S1VB ismi verilen lâboratuvaı hâlen Mc. Donnel Douglas tirmasmın feza laboratuvarlannda hazırlanmakta ve personeli yetistirilmektedir. DÜŞENİN DOSTU Kitap halinde çıktı. 8 Lira S a n d e r Yayınları Cumiııuiyet l&A Satıhk Dükkânlar Kadıköy, SöğUtlüçeşme Caddesi, merkezi yerinde sahibinden satıhk 46 38 13 lklnei Dfinya Savaşından perişan çıkan Ynnanistan, gavat •onran Uk »eçimini 1945'te yapıyordu. Seçlmi kıralcılar kazanıyorlar, komünistlerle liberaller kaybediyorlardı. Bizim Gireran'nn Bulancık'ından Yunanistan'a giderek Venizelo» partisinden Bakan olan Yasunidis, kendi partUinin «eçimlerde basan kazanamamasına rağmen sevinç içindeydi; bana : «Millî irade tecelli ediyor, bundan büyük bayram mı olur? Bak dinle !. Bir tarafta bandonnn çaldıfı kıral marşı, diğer taraftan komünistlerin enternasyonali.. Bunlar birbirine düsman oldnkları halde Helladsnın havasında birbirlerine kansıyorlar. Ne olnrsa olsnn, milli irade... Halk bayramı bvg&n !, tnsanın insanlığı idrak ettigi, vatandaşın, milletin iradeslne sahip oldnftt an> diyordn. *** Demirel ve AJ". temsilcileri davol dfimbelek calarak «seçime gideriz !.» diye demeçler verince, 1945'in Bulancıklı Yasnnidisini hatırladım : ö y l e ya, millî irade tecelli edecek, yasasın leçim !.. Halk, benlifini verdiği oylarla bir kere daha idrak edecek» (Şak sak şak !) Şn hain kırkbirler tasfiye edilecek (Yasa !„ Varol !..), onlar işledlkleri hıyanetin cezasını görecekler !. (Hainler... Onl a n teskilât öldürmeli !) A.P., Türk milletinin sevgillsi oldugnno bütün dünyaya bir kere, bir kere, bir kere daha ilân edecek! Ne Yüce Divan: ne hesap sorması? A.P. bütün hesaplannı adlî ınercilere değil. bizzat halka, raületin huznruna, seçim meydanlannda dökecek. *** «Aman Cihad Baban !. Kes ba notkn bnrada !. Zira, avoçiar alkışlamaktan, tabanlar tepinmekten nasır olacak, görmfiTor mnsun, hançcrelerdeki sesler çatallaştı, gözler faltası gibi dısarı fırlamaga başladı.. Ba raillet bn kadar matlalnğa dayanamıyacak ! Heyecandan, saadetten kalbi dnracak ! ^ diye bana sakın müdahale etmeyin !. Seçim bir millî bayramdır S o s diyoTum sana .. çatlak ses !.. Çenen tutulsnn !. Boyle mübarek bir bayramı, kırkbirlerin kırkbirkere linetlendiği bir günün yüceliğini bozma !.. Seçimden sana mı ne? Daha beş ay evvel sandık başına gittin, ne mi oldu? Bn A.P.Iiler içerde birbirleriyle bofnşap post kavgasına düstnkçe, biz habire seçim sandığı başına mı gideceğiz? diye söylenilir mi? Bunlar ne biçim lâf? Tövbe de, tövbe.. Demirel elbet Basbakan kalaeak !. Adam mı var bu memlekette devlet idare edecek? Elbet gerekirse Demire! basımızda kalsın diye seçime de gideriz, sarkı da sSyleriz.. Seçim sökmezse .. ellerimizi açar daa da ederiz !.. A m ı . sakın gözünü seveyim, bu millî bayramın tadını bozma '••• Kırkbirleri tasfiye için kırkbir kere sandık başına ritsek, kırkbir kere masallab deyip seçim yapsak sanki ne olnr? Bundan mfllete mi ne? Bak hâlâ sayıklıyorsun, elbet bn millet seçim gibi millî bir bayramdan zevk duymuyorsa gitmesin sandık başına... Biz kendi kendimizi seçeriz. bizim teskilâta mensup fedaflerlc bn î«leri bal gibi halleAmrİT Tftmım mil R OLUM Çakıro|lu merhum Ali Osman'ın eşi, Ömer Osman'ın anası ve Habibe Sönmez'in kayınvalidesi, Baise özkan. Necdet Sönmez. Cevat Sönmez ve Zeliha Kamburlar'ın sevgili nınelen Durum ne? ugün için, dünya etrafuıda dönecek içinde insan bulunan daimi bir feza istasyonunun kurulması konusunda. Rusiar Amerikahlardan daha ileride bulunmaktadırlar. 25/2/1970 Çarsamba günü hayata gözlerinı yumdu. Tann rahmet eylesın. TOBUNLABI Cumhunyet 1852 M E V L I D Değerli kardealerimiz SELVER SÖNMEZ B MURAT IVEMLİ NAtME NEMLt'nin aziz ruhlanna ithafen 27 Şubat 1970 Cuma günü (bugün ı ö£le namazını muteakip Teşvikiye Camiinde okunacnk Mevlidı Şerife arzu eden bütün dost I lann teşrifleri rica olunur 4tLESİ Yeni Ajans 1014/1839 *** Rusiar çalışmalarını insanlı yorünge uçuşlarından sonra, feza istasyonlan kurulmasına hasretmışlerdi. gayeleri hem askeri hem de ileride yapılacak seyyarelerarası uçuslarda bir basamağa sahip olmaktı. Nitekırn dünyadan hareket edecek olan bir füze yerçekirni sebebiyle büyük yakıt ve enerji kaybına uğramaktadır. Halbuki dünya yoKingesinde dönmekte olan bn stasyondan atılacak olan bir fü »e çok az bir enerji ve yakıt kay iı ile yola çıkabilecektir. Rusiar bu alandaki çalışmal» ını çok ilerletmişler, hattâ 19fi' "V'k ayında 3 Soyuz aracmı bn 'en fezaya atarak bunu ispatla ve VEFAT Merhum $«yhülharem Hacı Emln P«» hafide'I: Dr. Yusuf Ziya Paja re Medenfyt hanım. efendınin kertaMleri: Mzayiş Su»t hani"nef«TwJfntn eblaları: merhurn ZOhtü Billmer beyin zcvced V EF A X Merhum Dervi§ Yusuf eşi, merhum Dr. Fehmi Sertoğîu İle Avu kst Zeki Sertoğlunun anneleri, Asım Hakkıbeyoğlu ve Prof. Dr Ragıp Üner'in teyzeleri. Refik ve Fahri Sert'in yengeleri, Vedia Altmısık'ın halası F. Azmayiş Bilimer RanımefeiMİI Ya Amerika? evyarelerarası volculuklar vefat atmlftir. Ccnaıalari öugtlnlrü 37 Subat Cuma gunü Besiktas Slnan Pasa Camlloden Cuma namazıni mOtoaldp alınarak YaJly» Kfendl Der*»»>"< NEVŞtHIRLI SANİYE SERTOGLU Hakkm rahmetine kavusmustur. Cenazesi 27/2/1970 cuma günfi (bu " • ~u.il.**. c; "
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle