25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
X SAHTFE mıdır, hususlyetl de «MeWk» ile «Destı» dır. deşi ve DörduncU Sultan Murad devrı rıcâlır.den Uorıceü Koçu Beyın torunlarındandır. Babasınm adı Süleyznan, anasının adı Rabia'dır. Zagradakl debdebell yaşayısı bırakıp tstanbul'da ölumü İçin ya «toprağı çefemi?» denilir, yahut, 1kınci Sultan Mahmud'un âyanlıkları kaldınp âyanlan ufak bahanelerle idam etürdiğl sırada, hemsehri ve akrabalanndan şdhret ve servetini çekemeyen müfsitlerin iftiralarından korktuğu için îstanbulda devletin gozu onünde yaşamayı tercıh ettıği soylenir. Tarıhımizde Onsekirind Yüzyıl sonlannda iki harb vardır, büyuk Rumeü Bozgununu hazırlamışlardır, hicri 1182, milâdî 1768 de Türk • Rus Harbi ve hlcri 1201, mllâdi 1?88 da iki cephelı Türk Rus ve Türk Avusturya Harbi. Kapıcıbaşı Mehmed Ağa, bu harblerin ikisine de gonüllü olarak katüdı, 1768 Harbinde 16 ve 1786 Harbınde de 24 yaşında İdi. Bu rakamlara gore Kapıcıbaşı Mehmed Ağa Rusçuk Âyanı Alemdar Mustafa Paşa ile yaşıt çıkar. Eski Zağra'nın Tabakhane mahaUesınden Sarac Mehmedın oğlu Âşık Hüseyin 1182 (1768) de 16 yaşında. iken cenge giden gonüllü delikanlı şânında bır destan yazmıştır. tkiyüz yıl önce Hayretî'mn Rumell Güzelleri içm yazdığı gazel kadar şirındır. 26 Şubat 1970 KINALİ £ L M ÖR Şertfe çok ç e * g t t o * mia; o gUzel yüzde görmeyen gözler letâfete soğukluk veımemis, sadeoa, kendisine derin aşkla bağlanan Ahmed Ağayı vaktinden önce kocaltmıa. Kocası blünce Gürecınin gül bahçelerlndsn Zağra'daki konaga dönmüs. K Kör Şertfe, konağm üahletal ve mevlldhanı idl. Babasmdan oğrendığl Cezayır türküleri, ilfthıleri vardı. Hele bır «Murad Reis Türkfisü» vardı kl. ilâhl edâsı ile okur, seslne coşkun bır ummanın uğultusunu verlr, dinleyenlerin hıçkrnkları i$itilırdı: gemlterl seksen direkli tçiode tsyfalar, afalar arslan yürekli Gfiro yfliPbiHn. g ö n cömlMUiı*« Enginlerden Mr kuş geldi kımdu aman terene Bes Mısrr Haznesl vereyim ksn y ı (öreoe Güm güınbvn*., gflnı fl^ Mvrsd BeMn Bir Cezayir lürkiisO ve Kapıcıbaşı Mehmed Ağa RCİSİIl YAZAN: Resad Ekrem Kocu 1 EKİK, tavada «ırlağ&n U» lniMirttimı« bir h&mur lşldir. Perşembe sabahı, gürıtin ÜJC ıçıjcları İle komşulardan be^lanarak slnl slni üleştlriMr. Zn yoksuluna varmca Recep Kandilinde ocsğı şırlagan kokmayan Zağra evi yoktu, bir sirJcik olsun sağ ve sol ve kapıkarşı komşusuna mekik giderdl. Bir gece evvelinden herkea ellno kına koyar, mekik kmalı el İle dağıtılırdı. ölmüşleri andırarak, ruhlanna biıer Fâüha ve Yâsin okutraak üzere mekik ile beraber bır su destlsl veya bir toprak :brik verilirdl. Camilere de ianalı ve yaldıs varaklı mumlar götürülürdü. d&yanmss Içinde teyfalar afbur nyur nyantuDtDmijM Bu Murad Rels Onyedtncl Yuzyıl başında Cebeıi Tânk Bogazından çıkarak fzlandaya ve oradan Kuzey Amenka'da TerooVe kadar gıtmış ve donüşte mütius bır fırtınaya tutularak gemüert ile Atlas Okyanusunun sulanna gömülmüş, Akıncı Murad Relstir. Cezayir Valiliğınde bulunmuş ve kabri Rodosta olan Koca Murad Relsle kanştırraamalıdır. Cezayır deniz akıncılannın ve oalk ça lrterlnln çogu da Rumelill dalikanlılar ve âşıklar olmuştur. Konakta dalkavuklann başında da Tabak Ayşesl İle Tarife vardı. Ayşe şen, şuh, dlUl bır m&nl ve türkU hazinesl idl. Bir gtta iddla üzertne valnıs «Felek» üzeıine beşyüz mâni soyJedıgl nakledilir. Tarifeye gelmce, eşsiz rakkase ldı. Haremde hizmetçl kızlar yirmibeşten fazla idi; on kadar da yukan BaUcandan getirümış mome, köylü Bulgar kızı vardı. Bunlann Içinde Cano, boy bos, kaş göz, el ayak Rafaello' nım Madonnaian kadar güzeldi. Emln Paşanın oğlu Şevket Beyin düğününde geknin araba cısı Dimo Oğlanla evlenmlşti. Bozgunda velinimetlerinl bırakmamıslar, Gano feraco glyerek, Dimo da başında fesle araba sürerek tstanbul'a birlikte kaçmış lardır. Hiçbir gün, öğle ve aksam, sofraya misafirsiz oturulmamıştır. Fakat yılda üç deia, Eecep kandüinde, Ramazan ve Kurban bayramlannda sıyafet sofralan kurulurdu. Haremde mlsafirlerin feracelerine boğça yetiştirilemez, gül babçeslne ipler gerilir, mlsaflr feraca ve yas maklan onlann Uzertne atılırdı.. Recep Kandill, Bulgaristan TUrklerinln büyuk dinl bayra Kapucubaşı Konagında Recep Kandili gorülecek günlerdendi. îş, mevki, yaş gözetilmeden herkese Recep harçlığı verilirdi. Gül bahçesl, dış av'.uda büyük havuz ile «Cevizlik» arası, mescid önü destl ve toprak ibrık ve toprak bardak öbekleri ile dolardı. Bu toprak su kaplarından herkes adlannı hatırîa yabildıği ölülerinin iayısı kadar aiırdı; ktılplanna, boyunlanca lpllklerle küçücük kâğıtlar bağ lanır, kâğıtlann üzerlne de bır rahmetlinin adı yazıhrdı. Burada yazı bılmeyenlerden, kimsesizlerden, olümden ve daha bır çok şeyden konuşulabilır. Peygamberın ana rahmine düştüfü gece kasabada bir şehrâyın olurdu. Irili ufakh, s m k ve el fenerleri ile camilere gidilir, sokaklar fener ve nıeşalelerle donanır, fışenkler atılır, çoluk çocuk, kız ve oğlancıklar cıvıl nvıl oynaşırdı. Besledi beşvüz sene îstanbulu Devleti teyid kılan Rnmeli. YARIN : DESTAN. FEVÂlDt GAZA ADINDAKÎ KITAB VE TÜTLER t'RPFR. TEN TARIH KAÎIDLARI. OTrlCSİaCC94^OCJlUl Konu ve resim: BA 5° ĞLU Kor Şerifc'nin «Murad Reis Turküsü» tarihlmiıin baş dönduren bir deniz seferini terennüm etmektedir. (Resım: Sabüıa BOZCALI) İ CEM SULTAH BİR KİTABE f l T A R Î H t Cevdet» Ircri 1231 II I (M. 1815) vak'alan arasın DEFINE TALİP APAYDIN 25 Ne olacak canım? Çıkan scnin dedık işte. Olsun. Sız şoyle uzak durun. Hepsının yuzu bır cıddıydı Pekı? Kaz bakalım hadı. Osman kazdı. Toprağın oyuğunu iyice ortaya çıkardı, yoktu bır şey. Ee, nıye oyle goründü demin? Seyıt Ali güldu. . Toprak kırmızı da ondan, dedi. Ben dem'n anladun emme şaka yaptım. Osmanı denedım, bakalıra ne edecek dıye. Keh keh keh.. Az daha kazmayla kovahyacaktı bızi. Ula Osman... O kadar feyilsiz olma yavrum. Senin hakkım sana veririz, korkma. Osman vorgun yorgun soluyor, başını iki yana salhyordu. Çıkmadı yavu namussuz. Tuh! Canın sağ olsun arkadaş. Al şu paranı. Götiir s a t Beş on kuruş eder gene. Yevmıyen çıktı demek. Osman parayı alıp tekrar baktı, Bunun için mı uğraştık pekı? Anam ağladı sabahtan beri yavu? Ee, her zaman çıkmaz ya? Avcı dediğin bazan vurur, bazan vuramaz. Sen gene vurdun ıyi kotü. * Seyit çevreye balnyordu. Demek buralarda mezarlar var? Bu «bırraıs emme bi zengini de çıkar bakarsın. Sel yanntısına doğru gıdip geldi. Buralarda kitap çevireceğız arkada?. dedi. Okunmuş gul dah tutacağız. Nerede ne varsa hep anhyacağız. Ne dersin Osman? Osman terli yüzunü sildi, Olur. dedi. Bakalım. Buralar boş değil. Aha şu ılerden boyuna kup kırıklan çıkıyor. Nerden' Dere kıyısına doğru yürüdüler. Karşı bayırlarda koyün sığır sürüsü yayılıyordu. Çan sesleri, ınek böğürtüleri duyuluyordu oralardan Ulaa 1 dıye bağırdı çoban. Ne edıyorsunuz orada' Ne ediyorsunuz? Ananı ediyoruz, dedi Seyit. Deyyus! Sorgu başı mı kesildin başımıza? Deme öyle Seyit. Gider muhtara sikâyet eder. Biz de onu ederiz. Dilimiz yok mu? Sığır çobanı bir kayanın ürtune çıkmış. kuşkulu kuşkulu bakıyordu. Sonra donüp sığırlann peşı sıra gitti. Osman bir yeri gösterdi. Bak şurası var ya? Boyuna kiremit kırığı, küp kırığı çıkıyor. Hem de kalın kupler ki, nah boyle. Burayı bilıyom, dedi Seyıt Burada iş var. Emme neresini kazmalı? Geniış yer. Eskiden küp ocağı mıydı kım bılir? Belki. Bana kahrsa aynaya bakalım, remil atalım. Hıç durmayalım valla. Ne dersiniz, ha? Osman elindeki küçük altmı sürtüp duruyordu. Yapalım. dedi Nasıl yapacağız? Kolay. Üçümüz aramızda şirket olacağız, Anladm mı 7 İyice konuşup anlaşacağız. Ne yaparsak birlikte vapacağız. Kimseye bır şey söylemıyeceğiz, kabul mü? Ne bulursak ortak? Olur, dedi Osman. Bız zati Habip kardaşla anlaştık. Habip okumuş adam. Kur'an okur, dua bilir. Aha şu dereden gül dah keselim. Akşam güzelce okusun, üstüne yazsm Onunla arayalım. Bir de olmazsa aynaya bakalım. Yerinl bi öğrendik mi, gerisi kolay. Gelir kazanz. Osm?n başmı salladı, Olur. Yemin edeceğiz ha' Işi sıkı tutacağız. Ne için yemin ediyoruz? Bırbırımizi ele vermemek için. Buldugu» muzu kardaş payı bolüşmek için. Ve de sır sakla>ıp. kimseye duyurmadan şu köyün her bır yerını aramak için Çunkü gece aramak lâzım. Bir şıkâyet eden olursa candarması polısı dolar buraya. Başımız belâya girer. Osman ense^mi kasıdı, O zaman kotu olur i«te. Ben yogum. Canım kimseye duyurmıyacağız. Onun için yemın ediyoruz işte. Nereye duyurmuyorsun Seyit ağa. Aha çoban gıder şimdi herkese soyler. Soyler elbet Gündüz yapıhnıyacak bu if. Gece arıvacağız BıLmem ki nasıl olur? Habibe bakmıştı. Habip söze karıjtı, Valla Osman, dedi. Sen define arayacaksan, bu iş yalnız yapılmaz kardasım. Bak demin biz olmasak tası kaldıramıyacaktm. Belki de altmda kalacaktın, sakatlık yapacaktm. Doğru. diye atıldı Seyit. Dinle bak, bu if şirket işi arkadaş. Biz gidip Derin deredeki mağarayı da arayacağız. Ta sonuna kadar (ideceğiz, anladın mı? Sonuna kadar mı? Nasıl gidilir? Gideceğiz işte. Fener alacağız, tabsnca tü fek alacağız. Ta sonuna kadar gideceğiz. Bakalım ne var içinde? Osman boynunu büktü, Bilmera emme, ilerisi dar derler. Adam glremezmiş. Bız gireceğiz. Sürünerek, apahyarak gireceğiz. Valla derim orada bi hazine var arkadaj. Ben kaç kere rüyamda gördüm. Sakallı bir deda «orayı ara» dedi. Bak sizi kendime ortak ediyorum. Çünkü iki kazan dolusu silme altın var orada. Ben o kadar altmı ne edeyim? üçümüze da yeter Yeter de artar bile. Seyit Ali sesini değiştirdl. Ula arkadaş, valla bu İş bi sanyor kl beni, e canım ne deyim size? Anlatamam yavu Gece gunduz bunu düşunüyorum. Seyit ağa, dedi Osman, hadl böyük bi ha, zine bulduk, ne edenz o zaman? Seyit Ali başını salladı. Siz orasını bana bırakm. Oyle gidip Se kasabada Rasim efendiye filân kaptırmak yok. Doğruca Ankaraya götürürüz. Benım Amenkanlı Corc ehbabım var. Ona gosterirız. Bızım ıstedığ:mız parayı verır o. Daha olmazsa bjzım vekil Memduh beye gotürüruz Bıldır kasabada benl gordü de çay ısmarladı. «Nasılsın, nerelerdesin?» dedi. Elını tam üç kere omuzuma vurdu. «Benim arslan hemşenm.» dedi Ya1 BUILTUZ yolunu. Yeter ki hazine çıksın' İnşallah bakalım. Sıgaraları sarmışlardı Seyıt Alinin çakmağmdan yaktılar. Bu akşam toplanalım Okuyup üfleyelım, aynaya bakalım Nerde toplanacağız? Habibın eve gelelim, nasıl? Olur, buyurun. Sen çoluk çocuğu sav bu akşam Bir yer. lere gıtsmler. Bız de işunıze bakalım Tamam. Olur. Ben bıraz zeytinyağı getirirlm Sen de k». lemıni kıtabını hazırla. O kolay tstersenız bu gece. köylü yattıktan sonra şöyle bır çıkalım Ben fener mener alırım Kazma kürek de alınz. Olur, çıkalım. Ayna bır şey gösterirse çıkanz elbet. Habibin kafa gene yerdeydi. Aynaya bakarken Veli hoca da bulunsa Iyi olur, dedi. Duasız olmaz bu. (Arkası var) " I da yazar : «Ol vakit zengince âdemler b â n mîrî binSların inşâ veya taınirinde bini eminliğine tâyin edilirler, devlet sayesinde elde ettikleri servetin bir kısmı bu suretle devlet yolunda sarfettirilirdi. Bu kabüden olarak kapıcıbaşılardan Eski Zağra kasabası âyanı Hacı Mehmed Ağa, Niğbolu Ka lesi binâemini tayin edilmiş, kendUi Niğbola'da iken Eski Zağra'da âyan vekill olarak kalan Mnstafa Ağranın zulüm ve cevri üzerine memlekette ihtilâl zuhur ederek Mustafa Apa oradan firar etmekle, bu sırada bazı müfsitlerin 'oplanarak Hacı Mehmed Ağanın konak \e çiftliklerini bastıkları padişahm malumu olduğunda..j» Rahmetlı anacığımın dördüncü kuşaktan ceddi olan bu Hacı Mehmed Ağanın Kabn îstanbulda Bayazıd Camıi mezarlığında, Sultan Bayazıt Turbesinın sokak tarafındakı pencoresınin bnundedır. Taş sandukasmın etrafında gül ve karanfıl kabartmalan vardır. Üzennde bır seUmi sank bulunan baş taşmdaki kıtâbesi $udur: HOVEL HATTOL BAKİ DIŞI BOND Ah™ dünyâyi denînin kimseye yok şefkati Âldbet dehri fenânın mevt değil mi lıımmeti Dâd yft kâni kerem ey pâdişâhl bi zeval Af eyle cürmüm bi hakkj Lâteknetu âyeti Bendei devlet serbevvâban rutbesin ihrâz Ue Hem Zağraiatik Kazası âyanlıiya bizmeti Nîmetin jükrün edâda kusurnm varsa ger Ey rahîmü yâ gafur etıne diriğ rahmeti Eyledi azmi bekaa Elhac Mehmed Ağa pîr zât Terk idüb mâsivâyı mesken etti Cenneti Kira gelüb kabrin ziyâret eyliyen ihvaıılan Okusunlar rlzienliUâh Kulhuvallah âyeti. Sene 1236, şevval 9 (M. 1821) Bu kabir taşırun turbeye bakan yanında sağ omuzu altmda da şu satırlar okunmaktadır: «Niğbolu Kalesi binâ eminl dergâhı âlî kapıcıbaşılanndan sâbıka Zağraiatik âvanı mer • hum Elhac Pir Mehmed Ağa ruhi için Fâtiha..» Yanında ayru uslupta bir kabir daha vardır, burada da karısının kardeşi zajm Bujlık Halıl Ağanın oğlu, Uırınci Sultan Abdulhamıdın enderun gılmanlanndan ve Üçlincfl Sultan Selimin silâhdan Küçük Halil Ağa yatar ki, Kapıcıbaşmdan al tı yıl sonra, 1242 de olmuştür. TIFFANY JONES TERCİH K APICIBAŞI Pır Mehmed Ağa, Eski Zağra Ilıcasının bânisi Hacıkadın ile bu hanımın, ya oğlu, ya erkek kar Millî Eğitim Bakanlığından (Çeşitli makina ve elektrik ölçü âletleri satın alınacaktır.) 1 Meslekî ve Teknık öğretım Okulları ıçm 1970 mali yılı içerısınde, teklıf almak suretiyle dış pıyasadan çeşitli makina ve elektrik olçü âletleri satın alınacaktır. 2 Gerekli dövız Bakanlığımızca sağlanacak ve lthalat taraiımızdan yapılacaktır. 3 Şartnarfleler, Ankara'da Meslekl ve Teknik öğretim, tşletme ve Donatım Genel Müdürlüğünden, tstanbul'da (Akşam Erkek Sanat Okulu Mudurlüğü Meşrutiyet Caddesi No. 112 Beyoğlu) adresincJen temin edılebılir. 4 Çartnamede belırtilen esaslara uygun teklıfler, en geç 31 Mart 1970 tarıhınd» Bakanlıgımızda bulunacak şekilde gonderılecektir 5 Bakanlık makina ve cihazların miktannı azaltıp çoğaltmakta veya hiç aimamakta serbesttır. 6 Sartnameler posta ile gönderilmez ve bu konudaki isteklere cevap verilmez. E. V. A SANAYİ ve TIÇARET ANCNİ.M ŞİRKETt İDARE MECLİSI B\ŞKANLIĞINDAN: Ş.rketımız Idare Meclısinın 7 Ocak 1970 tarıhli toplantısında, aşağıdakı gundemı gorusmek uzere 14 Mart 1970 Cumartesi gunü saat 12 30 da Tepebaşı, Refık Sa>dam Cad No 9 da Kazablanka pa. zınosunda 1969 yılına aıt umumî heyet toplantısının yapılmas>r,a karar verilraıstır Bılânço. kâr ve zarar hesapları ile tdare Meclisi ve Murakıolar raporu 26 Şubat 1970 tarihinden itıbaren jirket merkezmde tet. kıke hazır bulundurulacaktır. Keyfiyet, saym hlssedarlarımızın bllgilerine arzolunur. G Ü N D EM : 1 Başkanlık divanı seçimi. 2 Başkanlık dıvanına, toplantı tutanağını lmza yetkisJ verllmesl, 3 Şirket esas mukavelenamesinin 3., 4 , 7 ve 9. maddelerlnln değıştırılmesı husususun muzakeresi ve karara baglanman. Mevzu esas mukavelenamenin değiştirilmesme taalluk ettiğın. den ve bu maddelerin muzakeresi ücüncü defa yapılacağındnn, gundemin 3 uncu :raddesının rruzakeresi için şirket sermayesmın en az üçte birinin temsıl edilmesi gerekraelrtedlr. (*) 4 Faalıyet raporunun okunması. 5 Murakıplar raporunun okunması. 6 Sırketm kar ve zarar hesaplannın tetkıkijle bir karara bağlinması ve; a) İdare MecLsi âzalarının ibrası. b) Murakıpların ıbrası. 7 1969 yılına ait temertü nisbetınin tâyinl ve tevzi zamanının tesbıtl. 8 Dılek ve istekler (•) Esas mukavelename tâdil tasarısı 23 Şubat 1970 Urlhli Hürri yet gazetesınde yayınlanmış ve ayrıca nam» muh«rrer hisse 5ahiplerlnin adrcslerine postalanrnıstır. . »^»
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle