25 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
betmeyen Orta Dogu Üniversitesi olaylan kamnoyunnn ügisini çekmekte devam etmektedir. bütçesinin reddi ile ügili 1 970 yılı arasında bile aktüalitesinisiyasf olaylar kay Bn vesile ile adı sık sık dnynlan «Mfitevellî Hey'etin» ne olduğn, Üniversite ile ne gibi bir ilgisi bnlnndnğn sornsu ortsya çıkmakta, bn sornya tam bir cevap bulamamaktadırlar. Mfitevellî Hey'etin O. Doğn Üniversitesindeki yeTİni anlatabilmek içta bn Üniversitenin knrnlnşannn ve yapısının özelligini belirtmek yerekir. O.D.T.U.ve Mülevelli Heyeli Prof. Dr. Ahmet KIUCBAY (lst. Ünlversitesi tkt. Fak. Öiretim Cyesl) kellefiyetıne yukledigi kiilfet 30.000 lira civanndadır. ugretim üyeleri çok yfiksek ayIıkJarla işe baslamakta, çok kısa zamanda terfi ederek yılda 90.000 liradan fazla gelire sahip bir hale çelmektedirler. Mfitevellî Hey'et iiyesı bnlnnan di|er bir üniversite profesörü ortalama 15 yılda profesörlüge alaşabilmekte ve yıllık toplam geliri 35.000 lira civarında bnlundngn halde kendisinden daha az kıdeme sahip bir Orta Dogn öğretim üyesinin yılda 90.(00 lira gelir getiren bareme geçisini rınır ve sevinçle nygnlamakta ve gerekli ödemelerin yapılmasın» yetki vermektedir. yotnnda biraz daha ilerlediklerini gSrerek üzfilmekte ve bazen siddetli tepkiler göstermektedirler. lerinl vermislerdir. Mütevelli Hey'et bir lyiniyet eseri olarak namıetler fizerinde dnrdnfn sırada namzet sayısının bire indiği bildirilmistir. Ozel kanunlarla ve Anayasanın ilgili hükümlert ile çatısmadan Rektör seçmeye çalışan Mütevellî Hey'et, fahri hizmetlerin en fedakârane örnefini vermis ve günlerce yeceyanlanna kadar çalısmıstır. Bir eelismeye döşmeden kannn bfikümleriyle çatısmadan ozerklik volnnda ilerlemek isteyen Hey'et bir çözüm yoln bnlamamıstır. Ar damarı çattadak çatlamış.. j At pazarını bilirdik, tavnk pazarını da bilirdik; at pazannda esek ve katır, tavnk pazarında haı ve ördek satıldıgım da bilirdik. Halı pazarı, mobilya pazarı, knmaş pazarı. bit pazarı gibi eümle pazarları bilirdik. Bnnca yıl yasadık, bnnca memleket eördük. Demek ki görmedigimiz blr şey varmış : Mebus pazarı ! InsanoeJu vasadıkça «örür demisler. Ama koskoca baskentte mebus pazarı açılınca, idrakimiz dnrdn. Bazan insan vüksek bir yerden düstü mü, birden kımıldayamaz. Korkudan mı. ?üvensizlikten mi, her nedense, kolnno bacatını vavas yavas oynatmaya baslar. ötesinde berisinde kırık çıkık var mı dııe bedenini inceler. Bizim raantıçımız da bn sabab srazeteleri okudnktan sonra vüksekçe bir yerden dösmüs gibi oldn. Ankara'da yeni kabine kurulasıvaımıs. Demirel'e ov gerekmis: ve bnnun için de mebus lâzımmıs . Hemen açılmıs mebus pazarı Etine bndnna dolçnn, otnraklı. oturaksız, ciddî, ciddivetsiz, zayıf. şisman, bıyıklı, matrns mebas beyler satılıyormaş pazarlıkla . l'tandım birden.. Sana ne? diyeceksiniz. Anlatayım : Böyle bir vönetim altında yasadıeımdan vatandas olarak ntandım. Dnvardan düsmüs insan frıhi i<leme7 oldu nnce tnantıgım tdrakim dnrdn. Sonra yavas vavas kıpırdamara basladı Gatetelerin yazdıjhna gSre satılacak mebnsların fiyatlan 300 bın ile 300 bin arasında detfsivormus. Arrıca Bakanlık koltnfu vaadi, akraba ve taallökata iyi isler saglamak vaadleri. ve daha bir sfirü avanta ile mebus satın alma pazarhtı mübarek Kurban Bavramı boynnea sfirecekmis.. Eier bayram sonnnda Adalet Partisi sekiz on mebas satın alırsa kabine knrnlaeakmış. Bnvlece hütün bavram acıkmıs mebus pazarı .. Her cinsten mebns varmıs hesapta . Uznn boyln. kısa boylu, «öbekli. cöbeksit, zayıf, sisman. esmer. komral. bıvıklı. bıvıksız. oturaklı, oturaksız .. At pazarını bilirdik. tavnk pazarını da bilirdik: at pazarında esek ve katır. tavnk pazannda kaz ve ördek satıldığını da bilirdik, cümle pazarlan bilirdik .. Gözümüz avdın artık.. Mebns pazannı da gördük. Mebns pazannda bfiyfik müşteıi Adalet Partisi. Sekiı • on mebns satın alacak bayram sonnna kadar. Sn kabak kafalı nasıl? Fena defil ! tsimize telir mi? Fîvatma bakar.. flvle va lırtedijiml» blr »y ! Ne verelim? tki vn* eUi bln İyi mi? Cok. Eeee deve bir altın, deve bin altın.. Velhasıl mebns pazannda alım . satım fizerine blr cici demokrasi iktidannı veniden kurmava hazırlanıvoroz. At pazannda bey^fr satın alınırken yasına, disine. (ridlslne, marifetine bakılır, ince elrnir, sık doknnnr. Burada övle bir dert de yok Ne yasına. ne disine. ne gidisine.. ne fnce eleme, ne tık dokuma.. tstenen bir oy Blr beyas oy blr taneeik beyaz oy bir sanivellk bir I9Gazetelerin yaıdığına rBre fimdlden bararetlenmis mebns pazannda pazarlık... Uznn boyln, kısa boyln, gSbekll, fBbekslz, cayıf, sişman. esraer. knmral. bıvıklı, bıyıksıs, otnraklı. otnraksızHaraç mezat ! Cici demokraside alım satım üstflne iktidann pazan en sonnnda apaçık knrntdn. tnsanogln yasadıkça gürür demisler. At pazannı bilirdik, tavnk pazannı bilirdik; at pazannda esek ve katır, tavnk pazannda kas ve ördek utıldıfını da bilirdik cümle pazarlan bilirdikOSrümüz aydın artıkMebns pazannı d» gfirdük. Bizlm polltikacılann en sonnnda ar daman çatladıgı için pazarlık ortaya dSkfildü. Şimdl en büyuk mü$teri Adalet Partisi bir kepaze borsa İçinde mebns aatın alıp iktidarda kalmaya ve koltnça yapısmaya çaltşıyor. Satın atdıgı mebnslann fotofraflannı da bayram sonu Insallab görürüz gazetelerde... Rejim dar bofaza girdj ama, politikacıda mide centt, yflrek manda, ve ar damarı çattadak çatlayıp yok olmns Uzun vadeli çözüm lerinde, digeri O.D.T.Ü.'nde olmak nzere iki ayn ölçü knllandıkları ıddia edilmistir. tlk bakışta çelisme gibi görünen bn hal. üniversiteler sisteminin ve modelinin farklı olmasından dogmaktadır. Her model kendine has kannnlaria Anayasa leminatı altında bnlondngnndan bn fiyeler hangi knrumda iseler oranın kannnnna nymak zornnda bulnnmaktadırlar. Bn hnknk devletinde bnndan baskasının beklenemiyeeeti sünhesiıdir Bnna karşılık O.D.T.C. Scerklik yolnndaki gayretleri de gSriinmeyen ve *öze batmayan bir celismenin dikenlerine çarpmaktadır. tstedikleri özerklige bir an evvel kavnsmalannı diledigimiz O.D.T.C. öncüleri İki yoldan birini geçmek dnnımnndadırlar. Ta üniversitelerin çenel statüsüne çirerek akademik mertebelerde ve maaslarda oznn zahmetli bir intibak islemine rirerek o sisteme eirmek vev» OJ).T.C bngünkü Kanan ve Tüzükleri çerçevesi içinde anlayısa. trüvene ve iyi niyete dayanan bir denge knrmak. üyeleri aramnda akadeM ütevelli Hey'et bulnnanlann nniversitemik kariverde bir çelisme İçinde bnlnndnklan, biri kendi Kurulııs özelliği Dofn Üniversitesi yapısı itibarirle Tur• kiye'deki ünlversitelerin hiçbirine benzemez. Rektör geçiml de dabil olmak flıere Bfretim iiyelerinin tâyin ve terfileri bn Hey'ete bıralolmıs ve Üniversitenin görevini başarabilmesi için gerekli bütfin harcamalann yapılmasmda tam yetkiye sahip küınmıştır. O Modelin doğurduğu çelişiklik zerklik istek ve gayretlerinde O rini haklı bnldugnmnz O.D.T.Ü.kendileSgretim üyeleri, Mülevelli Hey'et slsteminin getirdigi kolayhk. çabnkluk, hızlı terfi, kariyerde kolay flerleme imkânlan İle diger üniversitelerin sahip oldufu 6zerkli|i bir modelde birleştirmeve çalısmakta ve bn sebeple karma bir sistemin öncfîlüğünü yapmaktadırUr. Son olaylar bn tstefin bir sonnendnr. Fakülte yönetimi ile görevli bnlnnan dekanlar, Mütevellî Hev'etin fizerklik yolundaki çelismeleri önledifini iddia etmiş ve bnnn talebe velllerl ile dtter üniversite öiretim üyelerine dnynrmak lüzntnunn hissetmislerdir. O.D.T.O. Rektörflnün seçilmesi, ögretim üyelerinin ve dekanlann tâyin ve terfileri Mütevellî Hey'ete verilmiştir. Anayasa teminatı altmda bulnnan bn kannna röre MntevelH Hey'et ba hak ve Sdevini baska sahıslara ve knrnllara devretmek vetkisine sahip dejlldir. Kendlni ksnnnlarla bnilı ve kısıtlı savan Mütevellî Hey'et, CD.T.O.'ni bir an evvel çabsmaya baslatmak İçin derhal bir Rektör •eçmis fakat baglı bnlnndnŞn fakülteden izin alamamasi dolavıslyle ve sonra seçilen ikinci Rektör, O.D.T.ft.'nden eördiiffl tepki vüzünden bn ödevi kabal edrmemislerdir. ÖU yanda OD.T.C. kannn ve tüzüklerinde yer almayan bazi knmllar kendi Rektör nanuet 9 kişiden meydana gelen Mfitevellî Hey'et hiçbir bedel almadan, Üniversitede gelir getiren berbangi bir vazife almadan güç ve yorucu görevi memleket hiznaeti olarak kabal etmektedir. Anglosakson ülkelerinde finiversitelerin hızla gelişmesine imkan veren bn sistem söyle bir düjünüs üzerine knrulmugtur: Üniversite ile berhangt bir menfaat bagı bnlnnmayan fakat yfiksek egitim ve ögretim konusnnda bilçi ve tecrubeye sahip olan bir hey'et en başanlı ve en iyi ilim adamlannı l$e alıp onlan derhal Sgretim ve arastırma hizmetine yöneltebUir. ir üniversitenin hızla gelişmesi, çabnk karar verebilme yetenefine ve mali 8zerkliğine baglıdır. Mütevelli Heyet sistemi M B Böyle bir hedefe sahip olan Mütevellî Hey'etle üniversite idaresi Türklye için yeni bir sistem, yeni bir modeldir. Boyle bir model çerçevesi ve bn espri içinde diger flniversitelere nazaran çok genç olan bn knrnlus kısa bir samanda gelişmis ve çok sayıda öfcretim fivesi ile ö$retlm araçlanna, binalara, lâboratnvarlara sahip olmnştnr. Bngfln ö|rencl basına dfişen Sğretira 8yesi sayısı 9 ve bir öfcrencinin Tflrk vergi mü ütevellî" Hey'etle üniversite yönetimi bir deneme modelidir. Değişik bir sisteme sahip oldnğn için yadırganmakta ve öıelllkleri çofnnlak tarafından tam olarak bilinmemektedir. Böyle bir model İçinde Orta Dofn Ünlversitesi diger sartlarda olabileceğinden çok daha bfiyük bir hızla gelismistir. Bnn* rafmetı kimseyi tatmin ve memnun edemeyen bir knmm haline alastıjh süphesizdir. Orta Dogn dısında kalan diçer üniversiteler, bnrada akademik pâyelerin çok çabnk elde edildiginden terfilerin hızlı oldugnndan maaslann yiiksekllginden sikâyet etmektedirler. Kısacası dlfer üniversitelerln gSzfinde: «Orta Doğn imtiyazh bir üniversitedir. Üniversite Sgretimlnde ikilige sebep olraaktadır.» öte yanda Orta Dogn Onlversitesl ötrelim iiyelerinin de bir kısmı rnemnnn degildir. Kendi kendilerini idare etmeye imkân verecek Szerkliğe sahip olmadıklanndan haklı olarak şikâyet etmektedirler. Diğer üniversltelerin yeni reform tasanlan ile Scerkltk Sonuç vazgeçerek ödemek gerektigini iddia etmiyor, sadeee her sistemin faide ve mahznrlannın bulnndnfunn ve iki sistemin en iyi vSnlerini birleştiren bir modelin çıplak cerçekierle b»îdasmadığına isaret etmek istiyoms. Uznn vâdeli çözüm volnnnn bulnnmasında Mütevellî Hey'etin herhangl bir rolü yoktnr. Bn bir kamn oyn. hir kannn sornnndnr. Sornnnn genellikle ülkemizin ve nzrllikle O.D.T.Ü.'nbı menfaat ve dileklerine nygnn blçimle çSsfilmesi samiml dOtimirdir. nnnnla Bzerkliğln oldntnB nn. bnnn maas vebir bedelinintitrlerden akademik Sayın Demirei'le 13, 17 Ocak, 6 SJnbat tarihlerinde, yani son bir ay içinde bnradaki köşe penceremiıden bir gazeteci, iyi kötü tecrübesi olan eski bir milletvekili olarak yârenlik etmis, ona, Başbakanhk makamında, hattâ politikada israr etmemesini tavsiye etımstikSon itimatsızlık oyları karsısındakl davranıslan ile, bn sohbetlerin kendi üzerinde hiçbir etkisi olmadıfını gördük, fizüldök. Onnn için bn sütnnn ifgal etmenln ciddi sorumlnlufn İçinde kendislne daha iyi anlayacagı riyaziye dttiyle hitap etmek istiyornc. Sayın Demirel, blze sosyolojik kannnlan Sgreten isimlerl bilmiyebilir; bir Dnrkheim, bir Fnstel de Conlange'dan, bir Montesqnieu'den baberdar olmajabilir, ama fizikteki «gTavitation* kannnunnn yaratıcısı Newton'n bilraemezHk edemez. Hsni elmanın afaçtan düsüşfinfi seyrederken, Arz'ın cazibe kndretini sezinleyen ve oradan da snknt kannnnnn meydana çıkaran Ne^rton'n. . Cmmlerin birbirlerini kitlelerine göre çektikleri eerçegini, kitlenin ve mesafenin «acceleration» daki rolfinü, ölçüsnnü ve formülünü kesfeden Newton"nn... Şimdi Demirel'e haber verelim ki, Newton*nn, elsimler için doğrn olan gravitation kannnn politikada da aynen geçertidir. Bir Basbakan sarsılmaya görsün.. Bir dönemeci geçer. oh, rahat ettim, zanneder, karsısına bir baska dönemeç, bir bask* tehlike çıkar, bunahmlar arasındaki mesafeler zamanla kısalır, snkntnn hızı artar. Kısa sflre evvel hiçbir zarar görmeden arkaiistü otnracak adam, yerinde kalmakla, yani politikadaki gravitatisn kanununa karsı gelmekle israr edecek olnrsa, hızla tepeüstü düser, ve düştüffi sahaya göre basına çeşitli feliketler gelebilir. Bngnn Demirelin karsısında olanlann bir kısmı. ona mnhalif degil, kongrede yalnızca rakip idiler.. Aradan seneler geçti, knzn knzn geçinmesini bildiler.. Demirel kan knstn, kızıleık serbeti içti, fakat zaman aralarındaki mesafeyi kapatmadı, aetı.. Dün dört kisi partiden ihraç edildi diye yetmis iki kisi avaklandı. Ben bn yetmiş ikiden 41 tanesinin kırtruzı oy vereblleceklerlni asla tahmin etmiyordnm. Tanılraısım, 41 kırmızi oy çıktı. böylece Demirel parlâmentoda bütresiyle itiraatsızlıga ngradı. lstifasT, demokratik geleneklere, icaplara, anlayısa göre şarttı. Biliyorsnnnz; ben kendime eski Basbakan dedirtmero diyenlerin baslanna nelerin geldifini? A.P. heyeeanla ve düsmenin sartlan içinde etrafına topladıgı kitleyi, fikirsizlik yüzünden dagıtmağa mahkumdnr. Bn kaçınjlmaz bir sosyolojik kanundnr. Demirel bn toplnlnfn etrafında tntmak için fîkre. ciddî programa itibar etraedi. din sömürüsü gibi basit oynnlara başvurdn. Bnna ragmen eger eski Basbakan yaşamak ve politikada kalmak istiyorsa, vapacagı şey. kafasını kırmadan, yani süratle tepeden aşagı gitmeden etrafmda kalan kimselerle demagojiye tövbe ederek. ciddî bir partiyi yasatreağa çalısmaktır. Onnn bu son basarısızlıfıntn temelinde, meşhnr Bayram Gazetesi, mevizesi, Mersin'deki takke olayı. aşın sağa karsı boynn egri hale eelmesi. hali de vardır Hiç şüphe yok, zamanında kendisine nzatılan elleri sıkmasını bilseydi bngün basına bn bal gelmezdi. Newton'un fizik kanunu K alın çizgileriyle hukuk, «bir toplumda düzenin sağlanması için uygnlanan ve devletin yaptınm gücüne dayanan kuralların bütünüdür» biçiminde tanımlanrr. Hukuk kurallannın salt (mutlak) veya bağıl (izafî) oluşu sorunu, bu tanırnlamadaki «düzen» kavramtndan çıkmaktadır: Oevletin yaptınm gücüne yaslanan bu düzen hangi «düzen» dir Millî nizam ve millî menfaat parolasına dayandınlmıatt. (3) BUyOk f l l o c o f Sokrates de bundan 2500 yıl önce «Yunan tanrılannı inkâr ve halkuı ahlâkını ifsat ettiği» gerekçesiyle. tkl politikacının suç laması Ozenne «nilll nizara» adına Daldıran zehirl tçmeye, yani ölürn cezasına mahkurn edil mişö. tnsanoglutıun OugUn artık iyi bilinen dörtbeş btn yıllık tarlhinin vapraklan birer birer çevrılirse. yukank) olaytann binlerce örneftne daha rastlanır ve görüliir td «milll nizam» Savramı toplumuna. Ulkesine ve tarih dönemlerine göre değişik anlam taSiyan. cok esnek bir kavramdır Ne yank ki uiuslar. özellilcle anarşi dSnemlerinde. Uk bakışta çeklci olan ve mutluluk vaadeden bu kaypak kavram ugru na, gözyaşı ve kan ırmaklan içinde, çok büyük acıl&r çekmlşlerdir; hiç kuşkusuz, daha pek çogunu da çekeceklerdir. YAZAN: •»•»•»••»•••»»»••••••••••••»»»•»»•»»•••••> BAYRAM OOLAYISIYLA BÎH GÜN EBKEN CIKTT: ••••••••••••••••••••a••••••••••••••••••*••••• ÜZEN sözcüğUnün Arapçası «nlzam»dır. Bir «Milll Nizam Partisi»nin kurulmus oldugu şu sıralarda bu ktmtıyu ele alarak aydınlan ve hele hutrukçulan bunun Üzerinde blraz durup düşünmeye çagırreak yararb olftcaktır, sanıyorum. D H. V. VEUDBDEOGLU nistB ur; bu gibüere nangl ceza uygulansa azdır. Hatt» bunlsn Pransada acn tarihln Iftnef yapraklarına geçen Catnertne de Mâdicisin luşlartmastyle oglu dokuzuncu Charles (Şarnin emri üzerine 23 Agustos 1573 de katoliklertn protestanlan kesip dogradıgı kanlı 8alnt Barthâlenry gecesmde; veya Hltlertn Yahudilerl «ehirti (tssla boftdurduğu topıama kamplannda; Stalin 'in kendi dUşüncelertne karşı olanlan, bir daha dOnrnemek Uzere sürdUrdüp Sıbirya steple. rinde. va da Endonezya adalann dato komünlst vn partilertnde oldugu gibi • toptan yok etmeyi Türk halkuıa SgUtleyen ve böylece Türk*U TUrk'e tardırmayı amaç edinen kana susamış, «dindaş» c!) lanmız ve kan So kusu aJmıs vahsî hayraalar gibi homurdanan «soyda$> (I) lanmız vardır. Ne vazık ki. bütün bu homurtuların ardında «mlltl nizam», «milll menfaat» ehramına bürünmüş ve dış söraürücüler tarafından da bilenmis büyük «kişisel menfaatsler yatmaktadır. • ÜRK haUuzun ner terdl A şandan gelen bir dusman saldınsına hemen Karjı ç>karak, adına vatan dedigımiz bu HÜKÛMETİN ÎSTİFASİNDAN SONRA kutsal topraklan koruyor; fakat içeride Ureyen ve blr gün bu TÜRKİYENİN MANZARASI: • vatanı çökertecek şekilde çogalan iç kanser hUcrelerinl benüz teshis edemlyor. Her aydına, özeilikle her bukukçuva düsen is onu bu atanda tıpkı Amerikalı bilginlerin akyuvarlan vaptıkji KOMUTA HEYETİ AP CHP n gibi egitmektir. Bunun ger çeklestıği gün uer Türk ınsaru KOALİSYONU İSTİYOR artık bazılarınm agzından çıkan *•• «millî menfaat», «milli oızam> • gibi lâflann arkasmda neier yat MÎLLÎ BİRLİK GRUPUNCA HAZIRLANAN tığıru derhal «tesniss edecek. o» lara aldanmayacak. onlann zaönemli bir belçre: rarU olmasına mevdan vermeyecekrir. Ve de artık Dtyaeet îslen Başkanlığı «bit kıran» kişlmn günah laleyip lslemedigi veya dişinde dolgu bulunan im&mın ar• kasında namaz tcılmanın calz o* • • ltıp olmadığı gibi saçma sorular la karsılaşmayacak. karşılaşsa C E L  L B A Y A K L A K Ö Ş K T E 6A Y : da: «Insanlarm hir vandan mak rokosmoza doçm uzandıgı ve | BAYARIX ÇANKAYA'D SON GECESİ • iki kez aya çidip geldifci, öte • • • vandan mikrokosmosta efitim sistemi uyguladıjh bu btiım çaT Ü R K t Y E I Ç t N D E V B İ H : ğında böyle «açma sorn sorulADAKALE So. 28/4 Yenişehır/ANKARA maz» cevabım «.ererek osşım öbür tarafa çevirecek; artık öm •••••••••••••»•••••»••••••••»•»•••••••••••» se kimseyi sömüremeyecek, ar(CumhuriyeU 1582) tık kimse düsuncesinden ötürü hapse gırmeyecektir Çünkü bflv le eğitilmiş bir toplumda «toplum akyuvarlan» yani uiusal oraanizTradaki birpvler, toplum ya pısına zararlı olan düçüDeelerin üremesine zaten mevdan vermevecektir. Ord. Prof. Dr. I Nizam anlavışı K TEŞEKKÜR Eşlmin rahatsızlıgı ve ameliyatı sırasmda mUşfilc re yaXın ilgilertai esirgerneyen ve büyük ameliyatı başan ile yaparak sağUga kavuşturan, RALLIKLA yönetilen sayıl) üücelerden blrtnde bir taalın kendisine rakip gördUgü kar. deşlni öldürtmesl bugünktl uygar dilnyada bir «ctnayet»dir Fakat XV. Yüzyılda çıkanlan ve «...Ve her kimesneye evlftdnndan sajtanat müyesser olan kanndaşlann nizatnı alem İçin katletmek münasiptir ekseri nlema dahi tecviz etmistir anmla imil olalar» (1) diyen Fatib Sultan Mehmet. Eanunnameslae göre böyle blr katil, «nizamı ftlem» In, yani «nilll nlzamnırj korunmasıdır. Bllindigi gibi, Osmann sülâlesinin sonradan yasalasmıs olan btı çirkin âdetinı, ayagının toruyla savaş meydanmdan dn neu kardeşi Yaiup Çelebiyi öl dürten ve birçolc başarılardan sonra kendisi de tutsaklıkta can veren Yıldınnı Beyazıt başla.tmış ve bu clnayeti, din ulemasının fetvasına dayacarak lşletmlştir. Bu fetvaya ka.ılmayan medenl cesaret sabfbi din büglrüert de vardı. Yutonda görüldügü gibi, Fztih Kanunnamesindeki, «ekseri ulema» (yani din bılginlerinin çogunluğu) deyimi de, bu konuda muhalif bir azmlığm bu lunduğunu dogrulamaktadır. SKÎ Roma. Bizans. Ortaçağ Avrupa ve Papalık saraylannda da güya «nizamı âlem» İçin işlenen cinayetlerin had ve hesabı yoktur. Hitler, Stalln ve Mussolini devirlerinde işlenen ve ancak milyonlarla lfade olunabılen sayısız resml cinayetler hep «millt nizara», «rmiin menfaat» ...Ve tekerlek derin ize düştu f *•* Bnnun nedeni tLLİ nizam* bir bakıma «hukuk» deraektir Basts verdiğinuz tanımlama bunu açıkça göstenyor. Pekiy. «hukuknun amacı toplumda çıkar çatışmalanru çözüme baglıyarak barışı ve düzeni saglamak olduguna göre insanlıgırj büttln tarihl boyunc8 bu «milll nizam» ka\Tamı vüztinden büyUk acılar içinde kıvranmış olduğunu görtnek acaba bir «galaü ruyet» (yani görüs yanılüsı) degil midlr? Ne vazık ki degildir. fnsanoğlu nun çektigi acılar, memleket yönettmini ele alanlann hepsmde, kendiierine göre bir «milll ni zâm» anlayışının bulunmasmdan ıleri gelmektedir. Bunıın da ne deni. çatışan menfaatlerde hep eüçiü ve hâkim sınıfın çıkannın dn plftna ahnması ve «milll ni atmmn dayanağı olan hukuk ku raUannın her çagda ve her Ul kede bu çıkarlan konımak için fertiplenen bir vasıta olarak kul lanılmasıdır: «Milll nizam» anlaSişına göre, her Um, yönetia sımfm çıkanna karşı gelerek ilfthi ve insanl adalet isterse, mut laka baş: ezilmelidir. Çünfcü onlar için rüzegenliğin (adaletin) tannsa) olanı da, insanal olanı da ancak kendi sınıflannın çıkarı için konulmuş kuralların uygulanmasj ile gerçekleştlrilebiür. Bu düzenin karşwına çıkan lar «hain», «bozguncu», «inkârcı» dır, «kafir» dlr ve Türkiye* nin bugünkü çağmda da «komü 27 Mayıs'tan (0 yıl sonra hangi noktaya geldik? N Teshis ve ledavi ÎLÎNDtGÎ gibi organtenadaki akyuvarlar, vücuda diîandan giren mikroplan ve organizmanın yapısına yabancı olan maddeleri nemen teşhıs ederek onlan zararsız nale koyan savunma ordusunu meydana getirırler Ne var ki. bu akyuvar lar vücudun kendi organi* yapı sının ürettiği mıkroorgarHzmalan, meselâ kanser nücreleriru burüar dısandan gelmedlkien ıçin taruyamamakta, banlarla savaşmakta ve bunun sonucu olarak çoğan bu gibi zararlı hücreler bir gün koca vücudu bütü nuyle çökertmektedir. i B E Prof. Dr. GÜNGÖR ÇAKIRGİL ile Çankaya Hastahanesinde kaldığı müddetçe eşime çok yalun alâka göstercn, ameliyathane hemşiresi Dürriye AKÇİN ve kat hemşireleri Gülsen IŞIK ve Necmiye ALTAY hanımlara, ayrıca ya&n dostluk ve alâkalaruu esirgemeyentaastabaneldarecilerine minnet ve teşekkürlerimi sunanm. BAHATTtN BURSAL1 (Bekl&mabk: 4351567) • • » • • • •• • • • • •• • • • » • • • D O K I O B TarıK l. Kırbakan Akraba, dost ve meslekdaslarının Kurban Bayramını tebrik eder. tstiklftl Cad. Parmakkapı N04 « TV.U 44 10 13 •••»••••»•••••••••••• Geçen gün okuduguma göre, Amerika'da bilim adam lan şimdi akyuvarlara kanser hücrelenni «tanıma»yı ögretiyor ve onlan bu doğruituda egiUyorlarmış. Böyle egitim gören akyııvarlar, kanser hücrelerl Oremeye başlayınca hemen saldınya geçerek onlan vok edlp vücuttaki «nizaıru âlsmi tesis» ediyorlarmış. (1) Kannnnamei An Osman < Ahmet îhsan ve Sürekftsı Matbacılık Osmanlı Şirketi. tstanbul 13301 sh.. 27 (2) Bu konularda. Wiuiaro L. Shirer'in 1968'de Ağaoğlu Yayınevince jrayınlanaa üç ciltlik «Nasi tmparatorlngn» ile Robert Conquest'in 1969 da Durum Yayınlannca yayınlanan «Bfiyük Tedhi«»l, çok taraf tutucu yönleri olmakla blrlikte. okunmaga deger. Fakültemızın Fızyupatoloji KUrsusundekı açık Aslstanlıga ısteklılerın Yabancı Dil imtihanlan 3 Mart 1970 Salı gunü saat 9'da, Bılım imtıhanı da 10 Mart 1970 Salı gunu aynı sastte yapılacaktır. tsteklilerın 28 Şubat 1970 Cumartesı günö saat 12'ye kadar dörder resim ve bir düekçe ile müracaatlan. (Basın: 11384/1573) Cerrahposo Tıp fokültesi Dekanlığindon YARIN : Ü T O P Î A Millî Egitim Bakanlığından (Çeşitli makina ve elektrik ölçü âletleri satın abnacaktır.) 1 Meslekl ve Teknık öğretim Ükulları ıçın 1970 mali yılı ıçerisinde, teklif almak suretiyle dıj piyasadan çesith makina ve elektrik ölçü âletlen satm alınacaktır. 3 Gerekli dövız Bakanhğımızca sağlanacak ve lthalâl tarafıtnızdan yapılacaktır. 3 Şartnameler, Ankara'da Meslekl ve Teknık öğretinj, tjletme ve Donatım Genel Müdürlüğiinden, Istanbul'da fAkîam Erkek Sanat Okulu Mudürlügü Meşrııtıvet Caddesi Ko. 112 Bevoğlu) adresincfen temtn edılebılir 4 Çartnamede belırtılen esasiar8 uygun teklıfler, en geç 31 Mart 1970 tarıhınde Bakanlıgımızda bulunacak şekilde gönderilecektir. 5 Bakanlık roakına ve cihazların mıktarmı a7»ltır> • ' • ^ »„.1... »„.1... • • NIMBÜS ••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• BAYRAM GAZETESİ \ Önümuzdeki Kurban Bayramının 2, S ve 4 cü 8 günlerıne rastlayan 18, 19 ve 20 Şubat 1970 gtole 5 rinde Ist&nbul'da gazeteler çıkmayacak, yalnız Ga • zeteciler Cemiyetinin «Bayram Gazetesi» yayınlana 5 caktır. 5 Yurdun her köşesine gönderilecek olan «Bayram S Gazetesi» bayram günlerinde okuyacağınız ve ilan • • vereceğiniz tek gazetedir. E 5 Bilei icin müracaat:
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle