22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE ÎKİ 1970 CTJMHURÎYET Pe nci re nadolu'da Tflrk BDim ve A Orta Anadolu gelir akla... San'atı deyine» Ankara, Kırsehlr, Konya gibl... Nedense Kırsehir'ln sözü ax geçer, az bilinlr. Oysakl 7M »ene önce Tütk Bilim Dünyasmm iinlü düjünürleri burada toplandüar. Horasan'dan gelen Türk osanlan nlusal sazlarim burada çaldılar, bilhn adamlan bn sehrin üniversitesinde Filozofl, Fizik, Fıkıh ve Kozmoğrafya dersleri verdiler. Türk dllinln korunması Için yıllarca savaşan Aşık Pasa yapıtlannı burada verdi. Guzellikler ülkesi Kırsehlr'in bağnada toplanan bilim adamlarmm çoğu AHt idiler. AHİ zaviyelerinde yetiştiler. AHİ'Iiği yücelten, disipline eden «pîrlerin pîri, aziz lerin aziri AHt EVRAN» burada yaşadı. burada öldtt. Batı dünyasının daha henüz tanımağa basladığı .Üretim ve Tüketim Kooperatifleri» ile «tşçi Sendikası» gtbi sosyal dayanı$ma örgütlerinl AHller kurdular. Sosyal Sigortu örgüiü ve ilk kuruculorı Prof. Dr. Ragıp ÜNER tanlarının >okluğunda yerlerine AHİ BABA'sının vekillik etmesi hükümetlerin onlara verdiği değeri gösteren bir ömektir. A Ahilik HTlik onuncu yüzyıllarda Orta Asya'o» Karahanlılar arasında yaygın bir tarikat halinde ortaya çıkmıs, daha sonralan Horasan'dan göç eden Türk Boylan aracılığı üe Anadolu'ya yayılmıştır. Türk tarihinde AHİIİk kadar I? örgütü ve i; eğltiminde rol oynamıs bir tarikat yoktur. Ök lamanlarda Selçak SuUanlannnı bekçllerl gibl göriilen AHİ'ler, hükümetln zayıflamasıyla Esnaf KurumlartBi kurarak bir tür tarikat birliği ortaya koymuşlardır. Anadolu'nun kaderi: 25.6.1243 günü Sivas'ın dofcusunda Köse Dağ*da Moğol ve Selçuk ordularınm savaşı sonucu belli olmustur. n nci Keyhusrev, Moğol Komatanı BAUCU'ya yenUdi. Bu suretle Anadoludakl Selcuk Egemenliü ortadan kalkarak yer yer kücük uç beylikleri kurulmaya baslandı. Anadolunun 128* yillarında içine düstüfcü bu kansık ortamda, Sivas, Ankara ve KırşehJr. AHtlerin eRemenllğine geçtl. Ancak bu eştemenllk hükümet «.eklinde olmayıp AHVIik Örgütüne dayanıvordu. Horasan. Irak. Suriye ve Mısır'ın sınai merkezlerinde kurulan bu esnaf cemaatlan bir tür «Müslüman Sövalyelik Örgütü. anlamında idi. Sosyal dayanısma üıerine kurulan AHt'lik çok kez Türk politika hayatında ve Osmanhlann knnılusunda büyük rol oynamıstır. Kayseri ve Ankara Sul nj. Arau<a Kardes» anlamına geliı. Nu«irevan ve Selmanı Farisi'den başlayarak Selâhaddini Eyyubi'ye kad»r giden bu yo1a Füriivvet»; bağlı olduklan Anayasa yerlnde olan kannnlara da Fiitüvvername derlerdi. FütüVvet'in UöMiii Hazreti Ali ve Hazreti Muhammed'e kadnr ebtüren yazarlar da olmnştur. AHİHik iyi ah'âkı temel felspfe olarak kabul etmiş ve ÖTelHkle rsnafları bir araya toplamntır. tbnl Batuta. Seyahatnamesinde bunlar idn Ahiyyei Fıtyân. yani «Genç Kardesler» admdaki tasavvuf öntütü der. Ve bu tarikatın yalnır Türklere özgü oldugunu yazar. Bir kısım tarthçilere göre Araplara karsı mal ve canlannı konımak icin Türk halkı bu çeşit bir dayanışma örgütü kurmağa zorunlulnk duymustur. bni Batuta şöyle devam eder: «AHİ'let Anadoiuda otunuı Türk kavimlerinin her KWr ve köyünde vardu. Yabancılara asın konukseverlik gostermekte, yiyecek ve bajka ihtiyaçlarını pidermekte. zâlbnlerl ve onlara uvanlan ortadan kaldırmada bemerleri yoktur. Orada sanat sahfbi olan evlenmemi? eeneler toplanıp baskan sectikleri kişiye AHİ BABA derler. AHİ'lerin başkanı bir taviye inça ettirip kini halılarla döşer vc kandiller asar. Diğerleri gündürieri calışıp. ikindi vaktinden sonra kazandıklarını başkanlarına ıçotürürler, bununla yiyecek ve içecek ile zaviyenin diger ihtiyaçları satın almır. O Rün îehirlerlne bİT mi»afir gelse zaviyelerine götürürler. Bu l n şeylerle ona ziyafet çekerler. O kimse sehlrden ayrılıncaya kadar konuk olur. Kimse gelmezse toplanıp yemek yerler, tlâhiler söyleyip semi ederler, dünyada bunlar kadar hareketli ve gönlü tengin Insanlar gönnedlm»... bnl Batuta, Altınorda Devletine baflı Azak limanında AHİ zaviyelerine konuk olduğunu, Antalya'da gördüğü bir zaviyenin gayet güzel halılatla ve Irak camlarından yapılmıj a\izeler ve bakırdan piruzlarla süslü oldujunu, Lâdik kasabastna gittiği gün iki AHİ zaviyesinin kendini konuk etmek için âdeta tartıjtıklarını. sonunda kur'a ile birine konuk ediidiğini yazıror. AHİlerin en ziyade örgiitlendlkleri şehirlerden biri de Ankara idi. AHtler Ankarada gayet büyük tabakhaneler ve pek çok sayida kumas tezçâhlan kurmu;lardır. AHt Ahmet Şerafeddin Camii (Arslanhane), Elvan Camii. AHİ Yakup Mescidi. AHt Tuğra, Hacı Ivaz. Baklacı ve Saraç Sinan ve keza AHİ Şerafeddin'in cariyelerinden Hahibe Hatun'un Hatuniye Camii Ankara'daki AHİ .vaoitlarınin bajlıcalandır. AHIler yonünden bütün insanlar kardeştir. Bir mürld ilk kez mcslege girerken başı tra? edillr. günahlarına tövbe ettiıilir. Set denilcn bir cejit kufak sarılır ve ozel bir talvar «iydirilirdi. Gaipten haber xerenler. (alcılar, mfinecrimler; satt$ işlerinde halka xiyan verdiren dellallar: karaborsacıiar, ku; ve hayvanlan vurduklan için avcılar, içki iccnier. kâfirler: kan döktükleri İçin şefkat hissi kaybolan kauDİar. yürekleri taş gibi olan cerrahlar bu mnlefe alınmazdı. Her AHİ'nln belinde bir kemeri ve bu kemere bağlı iki bıçağı olurdu. Silâhnz bir yere gitnıezlerdi. Bütün Esnaf Loncalan bu Uıikata bağlı idiler. Loncalar bir nevt «Ürethn Te Tüketim KoopermtHI» blr eeflt ct|çl Sendikan» idi. tmal edllen malUrtn kalitesi loncalarda sıkı sıkıya kontrol edilir. Fiatlar burada tesbit edHirdi. Kaliteli iîçi yetijmesi, ticaret ahlâkınm, korunması, iş<;inin korunması. iş ve işvercn ilişkilerinin düzenlenmesl buralarda yapılırdı. Karabonacılık ve faizcilik ağır suçtu. Kudretli iken affetmek, hiddet zamanında yumuşak davranmak, düşmana taırjı iyilik etmek, kendi ihtiyacı varken dahi elindeki. malını ihtiyacı olanlara vermek AHİ'liğin başlıca kurallaruıdandı. Kendinden büyüklere hizmet ve itaat, atasma, anasına, ustasına baf kaldirmamak. kimseye vfik olmamak bu tarikatın ilkelerindendi. Loncadan izin alnadan kimse yanma ujak alamaz, çıraklar; ustamn keyff ile i$ten atılamazdı. Bu bir türlfi sosjal sigorU idi. Uyduiaşma poîitikasmda tutarlıdır Demirel... Ak saçlı bir delikanlıdır Profesör Muaramer Aksoy . Günün yirmi dört saatinde heyecaDİı, hattâ heyecanın ötesinde coşkulu bir gençtir. Inandıgı yolda vürürken saçına soluna baLmaz. t ikücülük sankı kanına islemistir. Bir parea ihtiyat, hir parça duraksama göremezsiniz davranıslarında .. Geçen çön «Devrim» gazetesinde ^ksoy'un yazısını bu düşüncelerle okumustum. Yazının baslığı «Suleyman Demirel 1, A.P, ıkılı anlaşmalara el suremez» idi. Profesör bu kesin ıfadeyi daha da keskinlestiriyordu : Bay Demirel, daha ıktidara geimeden önce dahi Amerika'nm yoksul ülkelerde ne o>unlar çevirdigini bilecek dururodaydı. tktidara geçtiginden bu yana Türkive'nin askerî. adlî, siyasi, malî ve kültürel alanlarda bagımsızlı&ma gölge düsüren iliskileri olduğu gibi sürdürmek için büyük çaba gösteriyordu. Ve volundan dönemezdi. Kafa ve rub vapısı, buna elverisli degildi. Türkiye'de Amerikan üslerinin kurulmasında isadamı olarak çıkar iaslamıstı Çi^lı üssü havaalanı Morrison Kumpanvasınca vapılmıstı. Ama bu kumpanyanın tem«ilcisi Bav Suleyman Demirel, üssün 1 1 1teligıni daha 1$ hayatında ögrenmıs iken, parlâmento kürsüsüne çıkıp «Türkiye'de Amerikan .üssü yoktur» diyebilmişti. tkili anlasmaların Demirel ıktidarı eliyle düzeltileceğini sanmak «havallerın en hamı» olurdu. Profesörün vazısını okurken içimden hak vermekle beraber hu kadar kesin bir dil kullanmasını, coskun kisiliftine, çıkıslarında ihti\at aramıyan karakterine bağlamıştım. Bir açık kapı bırakmıvordu geriye dönfls için... Olur nıu ıdi böyle sey? Ama aradan bir hafta jeçmeden Muammer Aksoy'un ne kadar hakh oldugunu olaylar belli etti. Bay Suleyman Demirenn dünkü basm toplantısını oku\anlar. A.P. liderinin Morrisoncn politikaya ne kadar sadık, Amerikan taraftarı politikaya ne kadar baSlı, ve omuzlarına aldıgı tarihî misyonda ne kadar tutarlı nldntunv bir daha çörmüslerdir. Bav SBlevman Demirel «kör kör parmağıra eöıiine» denen soydan, gerçekleri hiçe sayarak «örüslerini su bes nokta cevresinde toplamaktadır : 1 Blr sava«a valnız ba?ımıza ve haksız olarak gırmemiz suretı katıyede bahıs konusu olamaz. 2 tkili anlasmalar yüzünden bir savasa lstemlyerek süruklenmemu ıdriıası varıt değildir. 3 Murted Üssündekı olay bir münferit hâdisedir. tkı devletın ilişkilerını bunun dı«ında mütalâa etmeli. 4 Temel anlaşmanın bir uygulama anlaşması olarak Meclislerden Beçırıimesıne lÜ7um voktur 5 Amerikan kesif uçaklarının Türk makamlanndan haber«İ7 olarak uçması dıve bir şey yoktur Gazetelerden cıkardığımu vukarıdaki bes noktada, isin ıçyflzünü tekrar anlatmak zahmetine katlanmıyacağız. Takın tarihteki çesitli olaylar hatırlanacab ve ikili anlasmalann hükümlerl de ele alınacak olnrsa Tfirkiye'nin kobav gibi savas lâboratuanna sürüldüjü zaten ortava çıkar. Bırakınıı her seyi bir yana. Sayın Haydar Tunçkanat'ın bu konuda koskoca bir kitabı yeni çıktı. Yani kitabı bile vazıldı ikili anlasmalann Ama Bav Sülevman Demirel çerçekleri hlçe savmak mesUginde bir vıldızdır. Neden oturnvor Rasbakanlık koltuSunda? Bir yandan nüfuz ticaretivie Devlet Demirvolları arsaları biraderi Hacı Ali Derairel'e kapatılacak. fite yanda Morrisoncu politikava devam edilecek. beri vanda Amerikan taraftarlıgı sürdürülecek 19fi'î vılında NATO'da kabnl edilen «esnek mukabele stratejisi» ile harcanmamız finemli değildir Demirel İçin... Mörted olayı. tıpkı Tıldız AkademUindeki Menemen olavları, va da Taksim'deki Kanlı Pazar eibi onemsizdir: bir hastalıgın işareti degildir Amerikan kesif uçaklan Türkiye'den habamızın haynna havalanmaktv kimi zaman Karadeniz'e düsüp, kimi zaman Sovvetler üstünde düsürüliip bizi müskül mevkide bırakmamaktadır Temel Anlasmavı Meclisten eeçirmeye lüznm yoktur, Çünkü Amerikancıl politikanın isine gelmez. Demirel haklıdır kendi açmndan.. Ve politikasında baştan sona tutarlıdır.. Elbette Amerikancıl siyasetin izdfisümUnde elinden geteni yapacaktır Demirel... Çünkü orauziarına aldıgı görev budur. Kendisine kızmaya hakkımız yok... Yapacagı isleri söylüyor: politikasını yüriitüyor. O politikasını yürüttükçe toplum uyduiaşma ve bagımlaşma T*Hmd»adıın adım ilerliveeektir. Çünlro DemlTeM1ıtid»f demek, bağımlaşma c.ve uydolaşrpa politikasımn Morrisoncu iktidan demektir. öyle sanıyoruı ki, artık kimsenin knşknsn kalmamıstır bu konuda... «Yiğit Başı» E t 'tıaf Demekleri aralaruıdan «Tlgit Baji> lar seçerler, bunlar bir çe?it Belediye zabıtasi ve polis görcvl yaparlar, dirlik ve düzenliği sağlarlardı. AHİ BABA'lan AHİIer arasindan secildiSi ribi AHt olmayan sehrln eşrafından. ıılulanndan. hllçinlerinden ve ozanlar ara?'ndnn da «ecilebilirdl. GÜt.SEHKİ : Mantıku't T'ayr Tereihnesinde, AHliiiHn kapılannı aayarken blr AHt'nin «Alnı». «Sofra«ı> ve Kapısı»nın aeık olmaJi gerektiünl yazar. Her ievrede 9 büyük AHt bulunurdu. Bunlann altısı. Kol Erkânı» üçü, Tol Sahibi> idller. Bugün ziımriit Rırşehir'de ebedi uykusunu uyuyan AHİ EVRAN Orta Anadoludaki AHİ brgütlerinin lideri idi. Esnaf Lonralarını İyi ve sıkı bir dlsiplln altında toplamış. usta, çırak. kalf.i ve isveren ilijkiierlni lylce düzeolemi$, çrraklık süresinl; >edi yildan iki yüa indirmljti. Son zamarilarda R<"tcuk'"tnrın son zamanlannda daha politik roller oynamı^lar ve Osman Oğullannı tutarak blrçok şohirlcrin alınmamnda onlara yardımci olmuşlardır. 1361'de Ankara'nın Osmanlılar tarafmdan zaplından sonra AHTlerin adma p«k ra«<tanmamaktadır. Fuat Kooriilü bunlann XIV üncü yüzyıl sonlannda Bektafi adını alarak Hacı Bektajı Veli'yi ptr edindiUerini yazar. UNDEN UNE Geçmişi yok eden barbarlık Ride tarihini ösrenmege kalktıgınız «aman «Buradaki heykellcr, binalar, eski tiyatrolardaki »ütnnlar hep kireç yapıldı.. Çok yazık oldu.j. cevabını alırsınıı. Ürgüp'te maçaralardaki dajt kiliselerini gezdiren snrevliden duymustnm. «Bit çocuktuk» demişti. «Milli Mücadeleden »onra Rumlara oylesine hırsımız vardı ki, okulla toplu olarak buraya gelir, öjtretmenlerimizin nezareti altında bu mozaikleri. boyalan tasla kazır, resimlerin gözlrrinl oyardık..» Aksaray ile Nevşehir yoln üzerindeki iki tarihi handan birtanesi hemen hemen hlç kaimadı. Diteri de her gtin biraz daba yıkılma ve ufalma yolundadır. Siz ne diyorsnnuz» Erzurum'daki Selçukl mlmarisi koca t'ln Caml, bir milletin ihmaline dayantmadı n> iur ıg*».' ç»kü;. Bir tarihte Erdek Kavmakarm rtSrV^aym Resrt Ma«har~er• ttizün'ün su sdzlerini 22 Ocak tarihli «Veni Gazete» den naklcdiyorum : «Bandırmaya Kiden sosenin göz alıcı beyazlıgına şaşmış ve bnnun sebebini sormustum. Belkıs mermerleri ile vapılmıstır da ondan demislerdi. Belkıs eski Kizikos şehri idi. Bir lamanlar dünyanın harikalan arasında sayılan Hadrianus tapınağının içinde acılmıs duran kapkara çuknra gelinee, bunun ne oldngunu sorma|a bile lüzum voktu. Hadrianus tapınafmdaki kireç oeafını son işletenlerden birisi : "Günün birinde bir kaymakamın bu taslan toplamaga kalkısacagını ne bilirdim? Ocak., ta öyle beykeller yaktım ki. çıplak kadınlar kirtç olnnca bile < hâlâ gfiler dururlar" diyor.» ; Aynı gazete, Kursnnln'dan bir feryat gönderiyor.. Gemlik'e bağlı Kursunlu köyünde, Roma devrinde başlsmıs Biıans devrinde bitirilmis bir manastır yerini bir otele terk etmek üzere yıkılıyormus. *** Millî Egitim Bakanlı|i Mfizeler Genel Mfldünügflnee yayınlanan bir bildiride de 1910 yılının Tflrk mflzecilifi için bir mamle yılı olaca|ı söyleniyormn».. Bu hamlevi ne kadar hararetle bekledifimizi tasavvur edetnezsiniz.. Sade bu sütunda dert döken biz mi? Bizimle beraber bu sütunu takip eden ve yazacak bir veri olmadılh için derdini gönlüne eömen vatandaslanmıt da var.. Bilgisizlik, acele küçük ve sahsî menfaat temin etme gayretivle büvük ve millî menfaati çi|neyen zihniyet karsısında ayaklananlardan biri de bana mektup yazan Sayın S. Akad'dır. Diyor ki : Talnız tek tek birkaç e'vin. birkaç eski mâbedîn de^il, eskiyi hatırlatan sokak, hattâ mahallelerin bile muhafazası ıterekir. Meselâ eski Lizbon şehri millî fibide olarak aynen ' mubafaza edildi. Huerto Rico'nun merkezi San Juan'ın eski mabatleleri restore edilmiş, ttalyan Rivierasında meselâ Porto Fino'da evlerin eski şekilleri korunmustur. Almanlar harplerde yıkılan birçok yerleri eski şekilleri ile restore ettiler. Sayın Akad, yıkılmaga çare olmak üzere ban yollar da tosteriyor. Muhafaza edilmesi istenen bölselerdeki binalann res' tore edilebilmesi için mal sahiplerine nzun vâdeli faizsis kredi temini gibi... **# ; Bu konuda dert büyük ve el sürülmemis olarak dumyor. } Bir Kültür Bakanlığı karulmasını, belki bu dertlere sahip çıkar . diye, sabırsızlıkla bekliyordnk.. Ama anlaşılıyor ki. Bakan ol' mak istiyenlerin çekismelerini, tarihi eserler. müzecilitimiz ve yıkılmakta olan eski binalar daha nran süre beklemeğe devam edecektir. illi Eğitim Bakam sayın Prof. Orhan Oğuz'un başkanhğında, Üniversitelerimiz temsilcileri, hazırlanmış reform tasanlannı görüşmek üzere, 7 Ocak 1970 giinii bir toplantı yapmışlardır. Böylece, gerçekleşcceğine artık hiç kimsenin ciddî olarak inanmadığı «Ünigünlük konulanmız arasma girmiştir. M UMİVERSİTE sorunlorı KAPLUMBAGALAR YARISI Prof. S*ha L MBRAY YAZAN : StTASAL BİLGÎLER PAKÜLTESİ ÖORETÎM ÜYESÎ •« rerdi JSmr sürmek, şüpheslz tıerkesin hakkıdır. Bu konularda, özellikle, Sayın Bakanın açıkladığına siyasal lktidann ne mişündUeügöre, özelUkle Ankara ÜnıversipiX tbir şevler dtişünmliçse va ,te§iyle tstanbul Üniveratesmin • a düşUnmekteyse) ve ne yaptıd ba«rîamış olduklan tasanlar esas ahnacak, btmlardak» tarklı 'ttOl Ibir şevler yapmışsai bılmek önemlidir Oysa. bugüne hükümler bağdaşunlarak, tek kadar. bu konularda herhangl bir tasan ortayatonacaJctır.Sabir bügimiz oUnamıştv. yın Bakan. tstanbul Oniversıtesinın. 4936 sayılı kanuna (değıstirilmek lstenilen Ünlversıteler Kanununal tsahlp çıktığını», Ankara Üniversıtesınin ıse, bu kanunu tamamiyle değlştiTmek Istediğini de belirtmlştır. «Reform» tasarıları Qok yönlü sorunlar S Crlkçtd Saâctft •«••••••••••••••••••••••••••••••••••••••a* ATAKKABI ÎMflL MAKİNELERt İ SÛT1ŞI !••!••••••••••••••••••••••••••••••••••••••• (Cumhuriyet «861) Her tip ayakkabıyı bütün safhalarıyla imal edebilecek vasıf ve gücte, çalışır durumda ayakkabı imal makineleri komple olarak satılacaktır. Taliplerin gerekli bilgileri aldıktan sonra en geç 25 Şubat 1970 Çarşamba akşaroına kadar yazılı teklitlerini, Karaköy, Karaköy Palas kat 3 (Tel : 44 44 03) adresine vermelerl rica olunur. on Ud yıhn öğrenci hareketlerinden sonra, Ünlversitelerimizin organlannda bir kıpırdanma görünmüs, relorrn için «bir seyler vapmak» «onınlulugu duyulmuştur Ana universitelerlmiz^ olaylann gerisinde kalan bir tempoyla da olsa. Üniversıteler Kanununu yeni koşullara uydurma çabasır* glrişmislerdir. Ankara Ünlversitesl Senatosu, yalnız Ünlversiteler Kanununda birkaç degışiklik yapmakla sorunlann çözümlenemeyeceğl gö. rüşünü benimserais, sorunların çeşitli yönlerini inceleyerek raporlar hazırlamış ve bunlan MiUi Eğitim Bakanlığına sunmuştur (Bknz. Üniversite Sonınlannı tnceleme Komisyonu Raporlan tle Ankara Üniversitesi Senatosu Kararlan, Ankara, 1968, 59 sahıfe) Bu çalışmalann kapsamını göstermets bakımmdan, fcurulmus komisyonlann, hiç olmazsa, adlaruıı bellrtmek yararlı olacaktır: % Genel eğitimle ilgili sorunlan inceleme komisyonu; A Üniversite öğrencilerinin bannma ve bestenme snrun larmı inceleme komisyonu; A Üniversite öğrencilerinin safhk sorunlannı inceleme komisyonu; O Üniversite öğrencüerinin sosyal ve kültürel sorunlalarını taceleme komisyonu; % Üniversite öğrencilerinin yö netime katılma konnsunu inceleme komisyonu; A Üniversite öğrencilerinin öğ retim sonrası sorunlannı inceleme komisyonu; f Vniversite öğretim sorunlannı inceleme komisyonu. Bu komisyonların raporlannı ve bunlara ilişkin Senato kararnayasamızın 120 nci maddelannı, beğenmek, bunlan uygun smde belirtildiği üzere, «Üve yeterli bulmak kadar, bunlan niversiteler, bilimsel ve idabeğeomemek, eleştinnek ve yerî özerklige sabip kamu tüze) tersiz görerek daha iyilerini öne nkara Üniversitesi Senatosu, bıraz gecikerek de olsa. 1963 Aralık ayı başlannda, bzel bir Komisyon kurarak. Ünvversite Kanununu tünıüyle inceledıkten sonra, yeni bir tasan hazırlamıstır. Bu tasan, 1969 Nisanında Milli Eğitim Bakanlığına sunulmus, aynca kitap haUnde de basılmıştır. (Bknz. Ankara Ünlversitesi 115 ve 345 Sayıb Kanunlarla Defcistfrtlen 4936 SayUı Üniversiteler Kanununu Yfirürlükten Kaldıran ve Bunun Yerini Alan Ünivcrsite | ler Kanunu Tasansı ve Gerek I çesi, Ankara. 1969, 55 sahtfe). öte yandan, tstanbul Ünıv?rsitesi Senatosunun hazırladığı tasanda. Millî Eğitim Bakanlığına sunulmus ve bir kttapçık halinde basılmıştır. (Bknz. 115 ve S45 Sayılı Kanunlarla Defiştirilen 4938 Sayılı Üniversıteler Kanununun Bazı Maddelerinin Değiştirllmesine ve Blr Geçici Madde Eklenme*me nMr Ranun Tasansı, tstanbul. 1959, 26 sahife). Artık önemli olan, «retorm tasarılan» diye de adlandmlan bu metinlerin gerçekte neler kapsa dıklan, neler kapsamadıklan, neler getirdikleri, ya da nelerin gerçeklesmesinl önlediklsridir. ŞUphe yok ki, madde yığını halindeki her tasannm, salt yapanlar böyle saydıklan icin, «gerçek bir reform tasansı» ol ması gerekmez. Yalnız iki Üm versitemizin hazırlamış olduklan tasanlar açıklanmış olduğu na ve bunlann esas almacağı beürtilmiş olduğuna göre. bu iki tasannm önemli hükümlerine bakmak, karşılaştırmalar yapmak ve iki tasanyı rıtelendiren özellikleri, değerlendirmek gerekir. A er iki Üniversitemizin tasanlarında da, «bilimael ve irfarî» özerklik yanında, «makişileridir Cniversiteler, ken11 özerklik» de istenmektedir. dileri tarafından seçllen yetkili Böylece. yurdumuzda bazı 0 ögretim uyelerinden knrulu ornlversitelere cömertçe tanınan ganları eliyle yönetilir ve de olanaklardan yararlanmak, g<netlenir». ... ^«meltrinK.önleven huıççşi; erj f C gellerden Vurtulmak, $üphesiz, Siyasal iktidann, 1969 seçimI onlarin da hakkıdır. lerınden hemen sonra, Üniver• öte yandan. Üniversitelerimisıteler için, Bssbakanın baskanzi. 115 savılı Kanunun getirdiği lığında öze) organlar düşündüyeniliklere raSmen, gene de azgunü açıklamıs bulunduğu bir sırada, 6zerklik konusu çok bü çok siyasal iktidann vesayeti altında tutar Rörünen hükümler, yük bir önem kazanmaktadır. Ankaj* Ünlvprsitesi tasarısmda Şüphe yok ki. «telkın» den «veavıklanmış. Milli EÇitim Bakato> ya, culufe dagıtıcı bir ttınına tanınmı$ birtakım yetkiletum»dan «siyasal şartlara bagre son verilrrm ve Üniversite lanmıs yardım vaidlerıne» n.aözerkliffinin. Anava<!amırın eedar varabılecek davranıştara areklerine daha uygun hale geçık ve bundan ötestnl görmelc tiHime s ; n e ca!ışılmı;tır. ıstemıyecek böylt bir organ, «tanbul Üniversitesi ta^anÜnıversıtelerımızın gerçek ıh| «inda i<:e. böyle hir kavgıvı tıvaçlannı karşılamaktan çok """•*1 hükümler voktur uzsk kalacaktır. Oysa, Ankara Üniversitesi tasarısında, Devlet YARINt Plânlama Teşkılâtıyla lşbirliRİ yaparak, uzun ve kısa sürelı Reform mu? plânlar hazırlaraakla görevli «Üniversıtelerarası Plânlama H Kurulu», «Ünıversıte Plânlama Kurulu», «Fakülte Plânlama Kurulu» da düsünülmüstür. •i •«•••••••••••••••••••••••••' GIDE «YILIN DOĞAN YAYINEVt SUNAR: 10 ü FİKRET OTYAM'm OLAYLAR YARATAN ÜÇ BÜYÜK RÖPORTAJIN1 I ! NEFİS BİR KİTAP OLARAK YAYIMLADIK GAZETECİSİ» »BOBIflfİİH 5 i "CANPAZARIVAYKURBAN: HAYVANLAR ve İNSANLAR,, * ARA GÜLER VE FİKRET OTYAM'IN 24 OFŞET FOTOĞRAFI, ORHAN PEKER'İN DESENLERİYLE 332 SAYFA BÜTÜN KİTAPÇILARDA DOĞAN YAYINEVİ P.K. 120 CEBECİ ANKARA (Cumhunyet: 8fi2' Esim MtPîEVVER TURCAN'm geçirmiş olduğu ânı rahatsızhğının tedavısı sırasında içten alâkalarını esırgemıyen Dahiliye Mutehasslsı Sayın Dr. ZIHNI KAVURT'a | sonsuz mınnet ve sükranlanmızı sunarız. Esi : H € S N t TTRCAN • • • • Cumhuriyet 866 Yeni Bulgaristan'ın kurucusu DtMtTROV'un eseri HALK CÜMHÜRIYETİNE DOGRÜ l Yeni çıktı... 10 llra. Kitapçmızdan arayınız. NtKOS KAZANCAKtŞin en önemli romanı (15 lira) ânııııııııııııııııııınıııııııııınıııııııııııııınınıınıııı 1Çıkacak diye bekleme.. 3 BÜYÜK CİLT ÖZEL KUTU IÇlNDE ALLRHÎN FÜKfiRftSI HABORA KtTABEVt : P.K. 6 Beyazıt • tstanbul İstanbul D. : GEDA, Erzurum D : KtTAPSARAî, Sıvas D. : ATA KtTABEVt • • (Reklâmcılık : 220/850) özerklik A Ansiklopedik Sözlük 4 2 7 0 0 Madde KtRALIE FABRİKA BINfîSI SU ve TRİFAZE cereyanı bulunan 4 üncü sınıf İmalât, Matbaa ve Montaj işlerine son derece elverişli, denize yakın, şehir içi. gırr ve çıkışta park yapmaya müsait mükemmel fabrika binası kiralıktır tsteklıler 2S 60 72 No lu telefondan çereklı izahatı alabihrler Cumhuriyet 865 »•••••••••••••a •••••••••••••••• • •• •• « ••• a • •• ••• • ••» • • •• ••# • •• • » •••••••••«•••••a iı»ıif»ııt • • • • • • • • •• • • • • « • • • • • • J * * • • • • • • • • « • • • • •• • • • • • • * S ••••••••••••••••••••••••••••••*•••••••• " ............«,«...«... • «••••••• •••••••I M 3200 280 Şema 260 Harita 26 Olset Basla, Renkli Tablo îstanbul Ticaret Odasından Odamıza uzun yülar Orup Müdürümüz; hizmet eden, kıymetlı Genel Dagıtim ve Taksitle Satış BATEŞ Bayilik Teşkilâtı A.Ş. Cagaloglu. Mollafenarî sokak Bateş Han Kat. I İstanbul Burhanellin Çeüikl I kaybetmiş buiunuyoruz Cenazesı 26 Ocak 197ü Pazartesı günü (Bugün) Şişli Camiinde kılınacak öğle namazından sonra Zıncirlikuyu mezarlığında topraga verılecektir. Merhuma Tanndan rahmet, kederli aüesine başsaglıgı dileriz. Cumhunyet 867
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle