Katalog

SAHİFE DÖRT benzlyordu PikMe'nln benl ısrarla çağınnası boşuna değıldi demek. 21 Eylul 1969 CUMHURtYET Vazan: BARNARD CHRISTIAN VAKİT KAYBETMEDEN GÖREV TAKSİMİ Avak sesleri duyarak basımi cevırdıfim zaman arkadaşımı karşımda btıldum îlk is olarak da telefnnlan anlattım «Gebe kadınla ben meşirui olurnm. sen parsın paraladığı kadını tamir etmeğe bak...» Basımi. evet anlamında öne eğdim «Ne kazanırsak ikive hölec<»iriz.. t« konuiunda olduihı kadar nara konusund» da bu hövle. T.y meselesine eelfnce. hanHmİT daha önce evlenirsrk ev«»hİDİi»i de ona kalır» Bu bakımdan fazla Hmitlenmeme^i için ikaz zorunluŞunu «Tandın demektir... CünHi hen altı aya kadar evleniyornm.» îcini cekti Arabl"'» binio yola CiktıSımızda Pikkie bani hastaneiin binı? Mieıık oMıı^iJnıı anlatrra va baslsmistı. Sadece altı odası. bir ar^Aiivat snlnnu ve idareve ait dı?er odalar . Orava vsrdıftm'r zaman heni nersone'e takdim etti der ha! kavboldu. Biraz sonra Marie Van F.ensb'irç'u jrptiren otokar kapmın önıirrie durmmtu Kadını derhal iik vardım odasına t>'sn»k «îovduk. varalannı terrmieriik, t<»riavi için de trerekli ha*ırh*a <"ri!tık flrmn vaslsnpdfcHı ama odun varsn ve »*ır »nik)pr tpevan hiiti'n kovlıi knd'n]«n "'bi o d» dipc ve adaleıivtfi Püt«n viicıifln nrtık ı>indevdi K^'^i'na »ihr venre dnrb»'pri ved'Şi anlaçılıvordu BeT"kft vers'n barsaklarında vırtılmt. va da delınme olmamıstı Ori*sü. omuzlan. hnttâ bnv. n't hile n«™ianmıstı Oyss vıi7tınrip h'cbır sev yoktu. Mucize kab'1'rid'"n h>r levdi bu HAYATIM vaffak olamadan telefon iki kere daha çaldı. Bu seferki de kadındı. Kızının kızamı£a tutul muş olmasından korktuğunu soyluyordu. Adresi alarak biraz sonra gelecegımı bıldırdım. Diğen bır erkektı. Civardaki tor Barnard.. O'Maloney bir yıl çıftlıkJerden bırının sahıbı ımiş. süreyle tatile çıkıyor.» Pars tarafından yaralanan bır «Bir yıl mı?. Maalesef o kadını hastaneye yetıştırmek kadar bekleyemem..» uzere olduklarını bildırıyordu. Kım olduğunu bılrnedağım ka dın boyle soyledıkten sonra te «Pars mı?» dıye hayretle lefonu kapamıştı. Aradan bır sordum. «Kadın hâlâ sağ mı?» dakıka bıle geçmiş değildı he «Evet ama çok kötü <lunuz Telefon tekrar çaldı. Yıne rıımd».. Kırk dakikaya kadar, bır kadındı: belki de daha önce hastanede «Alo... Doktor Joubert olacaktır. Kocası Van Rensburg mi?..» «Hajır efendim, ben dok biraz evrel otokarU yola çıktı. tor Barnard... Kim konuşuOnlan bulduktan sonra kenriisi jor?..» ni tfkrar telefonla aramak «Oooo, doktor Barnard... mümkün olmadı.. Biz de sizi bekliyorduk. teres'e «Kimleri bulduktan sonhoş geldiniz.» ra?» «Teşekkür ederim...» «Karısını ve parsı.. Cana «Ben kliniğin hemsiresi\ar. kadımn yanında boylu boyim. Zahmet olmazsa doktor %unca yatıyormus... ölii vaziJoubert'e haber verir misiniz, yette...» Misis Prince Alfred Haulet'nin sancıları tuttu...» Telefonu kapadıktan sonra Işler yavaş yavaş yoluna gımerakla beklemeğe koyuldum. rıyor demektı. Bavullanmı açDaha ne çeşıt haberler gelecek mağa başladım. Fakat nenuz tı kımbıîir\ Kuçük bır şehırdı hıçbır şeyı yerleştırmeğe muama dıkkate değer bır yere Pikkıe Joubert ve ben bu muazzam bınada çalışacaktık. • un ; ku vekalet edeceğımız doktorun muayenehanesı de aynı yapıdaydı. Kapıya bronzdan Yocaman bır tabelâ raptedılmıştı Ustunde O'Maloney'm adı vazılıydı. Onun hemen altına Pikkıe kendı ısmini ılave etmıştı. Böylece doktor Barnard da ancak uçdncu sırayı ışgal edebılecekti. Benı adının John olduğunu soyleyen zencı bır çocuk karşı1948 model bır arabaydı. Sadece bır sene kulianılmıştı. ls ladı Dedıgıne gore, doktor Joubert çıkmıştı ama çabuk donetıkbalı fethetmege kararlı bir cektı. Evın içı bol odalıycü, adamın bu ısi, altında sahicı zevkle doşenmıştı, konforlu ,du. hır araba olmaksızın başaracaFakat bır k a n kocanın >atfeından, ancak boyle bir araba masına mahsus durumda bır aldıktan sonra şuphe etmege tek yatak odası vardı Karyoîabaşlamıştım Bavullanmı, kıtaplanmı, âlet çantamı ve de nın başucundakı telefon bırden çalmağa başladı. çerçevelı dıplomamı bagaja yerleştırdım. Karşı taraftakı bır kadm seDoktor Tım O'Maloney'm ka sıydı: pısı onunde durduğumda, cskı «Doktor Maloney?..» dıye sıne kıyasla kendıne çok daha sordu fazla guvenen bır adamdım. «H»yır efendim... Ben dok Cape şehrınden yenı gcevıme dogru yoneldLgım sırad» hayatımın en buyuk alışvenşlni de yapmış durumdaydım Bu, koyu mavı renkte Chevrolet marka bır arabaydı. Durmaksızın sağa sola koşması gereken btr doktor, her ne pahasına olursa olsun bır arabaya sahıp çıkmak zorundaydı. Gerçı param yoktu ama sağ olsundu bankalar. Hepsı de mırın kınnın zerresıne büe lüzum gormeksızın belırlı mıktarda kredi açmaga hazırdı Çunkü ben bır doktordum artık Borcumu da günun bırınde nasıl olsa oderdım Kadımn vücudunda tam5Z yara vardı Dtınjanın en uzıın yaşayaıı taknıa kalbli insanı Dr. Biaiberg"in olümüııden sonra, >aptıpı basın toplantısında Prof. B a r n a r d ı n buyük kederi nasıl belli oluyor. bır kere daha yokladım. Durumu normaldı Şımdı, annesının kızamıktan şuphelendiğini soyledığı çocuğu gormege gidebıhrdım artık. Kapıdan çıkacağım sırada çıftlık sahıbı Van Rensburg'un benı bekledığını gordüm. Kan sına yaptı|ım tedaviden oturü para vermek ıstıyordu. Kabul etmedım tabıî «Sadece tedavi masrafını ve yatak kirasım ödeyeceksiniz. Ooktor parası dive bir «ey sriz konusu değil...» Guney Afrıkayı Van Rensburg tıpı adamlar somurge halıne getırmışler ve ımar etrruşlerdı. Babamdan veya dedemden nasıl para alamazsam oncan da alamazdun tabıı. YARIN Bir ihtiyar yerine genç bir adam KARAMAGARAU 48 Guldü: Bu ölümlü dunyada?.. Püf . Bır kolunu da Selim'ın omuzuna dolamıştr Geç evlât, geç. dedı. Gerçi bu ış bir bakıma mızaca da bağlıdır hani . Benim içm zorunlu bır ruh düzenınden duzensızlık yeğclır. Durgun sudan da bulanık su yeğdır. Bulamk suyun seruveni vardır. Pek begenmiş olacaktı ki bu bulusunu klkir kıkır gulmuştu. Sonra der.n derin iç geçirmışti: Hayat o denlü kısa ki, felekten çalınabilecek gunler o kadar az ki . Basamak basamak tırmanayım dedin mi, sahanhğa vanncayadek soluk kesiliyor. Ondan sonra, felek yakana yapışsa da, ılle benden yasanacak günlerıni çal, dese, hanı o takat sende kalmış mı? Bu kez yerınden kalktı Yakmdan inceledl Nılüferin fotoğraflanm: Bu kızıllardan kendıni kurtaramazsan, omni bıllâh sen de fiV dısıplinı rutsağı olur, dıledıgın sıçrama taşlannı, dilediğın gıbi seçemezsın Raydan çıktı, derier. Afaroz ederler senı. Yerinde saymak zorunda kalırsm. Elmi masaya pat pat vurdu: î tSrtehk mimlenirsin de... ÜDiversite hocalıfıfılân avcunu yala. Kösteklarler h«r adımını. «cırım sana .. Zaten ben beğenemiyomm bu solcularm geleceğini... Bir punduna getirip tümünü ezecekler. Övle Rörünüyor. Soluk aldırmamağa niyetlı hükumet.. Sıkı basıyor. Okka altına gıdersen yanarım. Sana mı kaldı bozuk düzeni diızeltmek? Cirmin ne kı? Sen bilim adamı olma yeteneğine sahıp'Hn Ben de sana yardımcı olacağım. Destekleveceeim seni amacına giderken.. Severim seni bilirsin. Öptüydü Selim'in yanağını: Seni îstanbul'a naklettireceğim, dedi Dostluk eörevi dedi. Karçılığında senden bir şev bekli yecek de|ilim. vine sen bilirsin. Hayatını dilediğın gibi kurarsın. dedi Dpdi biHün bunları ama. sonra Selim'in yakasını hiç bırakmadı Ağu^tos svında bir hafta izinle l'tanbııl'a gelen Selım'in iznini üç gün daha uzat tırıp onu yalıya sürükledi Ve işte ne oiduvsa o uç gün içinde oldu Kendi iradesinin dı«ında. Seiim. kendi yaşantısmın dışına övle bir fırlatılıs fır'atıldı ve bir yörüngeye oturtu1 du ki, artık ömür boyu bir baska dunyanm uydusu olacaktır. Yaşadığı kadar Ni'üfer'den ırağa. ırağa... Isık hi7iyla uznklaşacaktır. Geri dönmek söz kpnusu d<"ğıl. Onunla bir daha birlesemiyecektir. Bu arada Ytldız da bir ipekten ağ örmüştü Selim"e Vanağmı yanağına dayamıstr Goreceksin nasıl mutlu olacağız demişti. Bİ2 birbirımız için ya^adılmışız Aynı hamurdan yoğrulmnsuz. Sflim. demi«ti Marmara'da kotrayla Havırsızada doğrulrusunda yelken açtıkları o ağustos gecesi Yıldızlı gökle. ialdi7h denızin ortasmda.. Kollarının arasına Fok'jlım gıivertede kendini Selim'e verdigi gece Konva'd^ başaramadıaını orada basarmntı Ve Ekrem Gürgen'in Skoç viskidyle katası âu manlanan Selim, bundan böyle yaşantısmın o cen net gecesının devamı olacağmı sanmıştı Deniz, vıskı, kadın, kotra... Kolay ne de kolay ne de renk» li bir yaşantı.. Kendmi sadece yaşamak ıçın yaşamak platformuna varmış bır imtiyazlı yaratık say mıştı. Ve itivermışti elinin tersiyle bütün engelleri.» Sonra ertesı gun, Nılüfer'e görunmeksızın trene a'lamış. gorevini teshm etmek üzere son kez Konya'ya yollanmıştı. Nılufer'in fotoğraflarıyla do nanmış odasına ılk adımı atışı Konya'da .. Eşıkte duraladığmı %e nışanlısının suçiayıcı bakışlanndan kaçmak için bır an klâsık tiyatro sahnelerıne yara şır ültra dramatık bir hareketle ellermi yuzune drt tüğünü hatırlar. Derken şaskınlığı. derken surgıt azabı. Sonra bocalayısı .. Aldatmasının kefaretmi oder gibı Nilüfer'e yazdığı sahifelerce aşkı. özlemı, umudu. Sonra Yıldız'ın mektupları, Ekrem Gurgen'ın çekleri . « . Erkek evlâdım. erkek kardeşım yok. Seni kendıme çok yakın gormekteyim. Ufacık yardıroımı borç olarak kabul et.> Selim'in, minnet borcu. nâmus borcuna karşı tepkısi.. Ve Ekrem Gurgen'in sürekh baskılan Se lım hesabına A\rupa'da yaptığı angajmanlann ha berleri... Sonra Yıldız'la beraber Konya'ya gelişleri ve kara otomobille îstanbul'a dönuç'eri... Ambargo koyuşlan Selim'in hayatma. Onu âdeta hacir altına ahşları... Onu koparırcaîma Nilu/er'den uzaklastırmalatı. Yine baskılan: Soylemedin mi hâlâ Nilüfer hanıma?.. Söyle, söyle. Derken Selim'in kendini bağımsızhğın hamle. sine zorlayışı. Koparmayısı bağlannı. Tutsak olduğunu o zaman anlayışı.. Bunalımları. bunalımları.. Yıldız'ın israr'arı. israrlarr Anlat artık Nilüfer'e anlat. Seninle evlenemiyeceğim Yıldız'la evlenmek zorundayım, de. Anılarmm yükünden kurtulmak istercesine Selim. yavasça doğruldu mavi kanepede Ayağa ka'fc mak isteğinde de güci'nü tartıvormuşçasına bir « i K re ellerine davanıo durdu Bakışlan hole açılan krista! camlı kapıda. Ve Nlufer'Ie muayenehanede ilk karşılaşmala rını hatırladı: Kendırden. kendi zaafından knrktuğu için kucak kucağa ?elm«>si önlemek istedığinden Nilüfer'i kabul edecesi odanm kar^ı muavenehaneye bakan penceresindeki sarı perdeleri açmış, âvizeyi yakmıştı. Nilüfer'in odaya girince« Neden perdeler açık? Örtsene... Ört de kucaklaşahm. der gıbi pencerelerden yana baktığım gorur gıbi oluvor Kırgın se^ini duyar gıbi oluyor: Bıldığin gibi uğraşıyorum. Anl önemhsi senin işlerin. Selim'in dilı varmıyor Bunalımı açıklayamıyor: « Benim durumum? Vah benim durumuma.» Vah bizım durumumuza . îradesizliğımden faydalandılar. beni kıskıvrak yakaladılar Ben senden ko panldım. Nilüfer. Almanya'va gideceğim Yıldırla evleneceğim divemivor .Ama inan ki seni hâlâ sevıyorum. Se\mek»e devam edeceğim bihyorum» diyemiyor. (Arkan T»r) IIIIIIIIIMIIIII ••••••••* •>•••••••••••••• Disi Bond •••••••••••«••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••«••••••••••••••I •••••••••••••••••••••••••••••••••«•••••••««•••••«••••••••••••«•••••••••••••••••••••I •lllllll(l|ll|ll|||||ai||lt|||||ttl«|tl||t(|ftll|||||«||||||l|||||||||||||gl|g|lll«l lllllllllll «IMIIIIIIIIIflllllltlllllllllllllllllllllKlllllltllllllltlMIIIIII (•••lllll BİR VÜCUTTA TAM 5 7 YARA Bır yandan gerekli tedaviji yapıyor, bır yandan da savıyordum Tam 57 tane yaıa almıştı Saşılacak şeydi doğrusu O güne ksdar bir ınsanm. ozelhkJe bır kadımn sadece elienyle bır parsı oldürmege rnuvaffak olduğu ne gorulmuştu. ne dujulmuştu Sonra, avcılaıa ar^landan bıle daha fazla korkntan boyle bır canavarla ^avaşmayı aklı başında bıri katıyen goze alamazdı. Nıhayet butün yaralann temızlenmesı, tedavi edılrnesi ve dıkılmesı bıtmıştı. Oflu ıle kocası clan bana anlattılar Kopekler, parsın kokusunu bır mağaraya kadar ızlemış, kadının oğlu da elınde sılâhla or»ya varmıştı. Bu, bır ımıaam dthılinde kojamları temızleyen pkrstan gayrısı olamazdı Ta kendısıydı muhakkak Baba da biraz sonra a\nı yere vannıştı. Ateş vakmışlar, mağaraya duman salmışlar, canavar boylece dışarı fırlamış, berikıler tüfeklenm dofru2tarak hayvan omuzundan ve boynundan vurmaya muvaffak olmuşlardı Fakat oldurememışlerdı Bu arada kopekler de saldırmış, canavar, yaralı vazıyette çıftlığe do?ru kaçarak canını kurtarmaya çalışmıştı. Marıe Van Rensburg koDeklerın acı acı havladjğını duvun ca ışın ıç vuVunü ofrenmek amacı Ue mutfak kapısma çıkmış. O sırada pars da aviuya gınyormuş Bır anda burun burura gelmişler Hayvan derhal kadına saldırmış. Darbenin şıddetıyle juvarlanmışlar. Kadın altta, canavar ustte .. Kadımn elleri ve kolları gayet kuvveth Derhal gırtlagına sarılmış. Ayaklannı da kenetleyerek hay\'anm alt Kısmını hareketsız haie getırmış Yerler de yuvarlanaraktan başlamıslar kıyas'va bır mucadeleve Bır sü re sonra parsın soluğu kesılmış, Mane de kendınden geçerek bayılmış Netıcede onlan sarmas dolaş vazıyette yerde yatar bulmuşlar Hıkavevı dmledıkten sonra yatırdığımız odaya gıdıp kadını MODESTY BLAISE . •>•••••••••••••• «••••••• •••••••a *••••••••••••••• « • • » • • • • • • •• • • • a •!•!!••••!!"•§•??••••••••••••••••»••••••••••• ÖUDOR.I •(•••••••••••aa •••«•••••••«••a •••••ıllllılıaı ••••»aaaaaaaaaa Tiffffany Jones ••••••••••••••••••••••••*•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••*•< •••••••••••••••«••••••*«••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••< •••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••*••••••••••••••••< • •••••••••••••••••••••••••••••ıııtıııttaıtıııııııııııı TIFFANY JONES Kon. xe resim: A Y H A N B A Ş O G L U bir ısu{ıduuuld(j.£e CASUSU Ankara Yükseliş Kolejine öğrenci kaydı devam ediyor Kolejımızın >enı binalarında ANA, ÎLK, ORTA ve LİSE knımlannın çesıtlî sınıflanna ve ilkokul mezunlarınm Ortaokula ıhzarî mahnettekı OZEL LİSAN KURSU SINIFINA behrlı sayıda oğrencı ka\dı devam etmektedir. Lısan oğretımmın Turk ve yabancı uzman oğretmenler tarafından yenı kuıulan altı fonetık dıl lâboratuvarının vardımıyla ozel metotla yaptırıldığı sayın velilere duyurulur. Saygılarımızla. Müracaat : Kayıt Kole] Burosuna e Tel : 18 41 35 12 10 16 numaralara (Has: 3515/11391) FRANSIZ KÜLTÜR MERKEZİ FRANSA BAŞKONSOLOSLUGU Taksim Pratik FRANSIZCA Lisan Kurslan Kurslann acılış tarihi: 13 Ekim PAZARTESİ KAYITLAR: 23 Eylül'den itıbaren Sekreterlıkte kabul edilır. Cumhuriyet 11410 Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seyir ve Hıclrografi Dairesı Başkanüğından bildırılmıştır. DENİZCILERE VE HAVACILARA 106 SATILI BILDİRI 26 Eylul 1969 üâ 4 Ekım 1969 tarıhlennde 08.00 ile 18.00 saatleri arasmda asağıdakj nortalann birleştiği saha içinde seyretme, demirlerae, avlanma ve bu sahanın 200 metreye kadar olan yüksekligi can ve mal emniyeti bakımındsn tehlıkehdir. KAR.\DENİZ RÜMELİ KARABURÜN ÖNLERt 1 inci nokta : E. 4964 No. lu Rumeli Karaburun fenerındea 270 derece ve 1.5 mü mesafede, enlemı 41 derece 21 dakika Kuzey, boylanu 28 derece 39 dakika Doğu olan Kılıç burnu 2 nci nokta : Enlemı 41 derece 28 dakika Kuzey BoylamJ 28 derece 39 dakika Dogu 3 uncü nokta : Enlemı 41 derece 28 dakika Kuzey Boylamı 28 derece 48 dakika Doğu 4 üncü nokta : Enlemı 41 derece 18 dakika Kuzey Boylamı 28 derece 48 dakıks Dofu. DENİZCİLERE VE HAVACILARA ÖNE1MLE DUYCRÜLDR. (Basın: 22453/11387) İNŞAAT Y. MUHENDiSI ARANIYOR CNYE ÇlMENTO rABRİKASI'nda Inşaat Kontro! Şefı olarak çalıştırılmak uzere İNŞAAT YÜKSEK MÜHENDİSİ ahnacaktır. 1 En az 5 yıllık şantıye tecrubesı bulunanlar, 2 Askerlığinı yapmış olantar, 3 Çımento fabrıkaları ınşaatında çalışanlar tercih olunur. 4 Ücret : Tecrube ve lıjakat dıkkate ahnarak tatmınkâr bir sekılde tesbıt edılecektir. 5 Isteklılenn 29 Eylul pazartesı akşamına kadar şahsen veya yazı ıle muracaatları : TtRKtYE ÇtMENTO S4NAYÎ1 T.A.S. ÜNYE ÇlMENTO SANAYÎİ VE TİCARET A. Ş. Kavakhdere/ANKARA Telefon: 18 41 20 ' den 286 (Poyrtılar: 270/11392)