Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
3 Haziran 1969 C U M H U R Î Y E T itiihot ve lerokki tartışması Ismaiı ARAR Yetişkinlik ve duygusal hayat I ıı Dr. Halis OZGL na fazla hassasiyet gösterenlerin yetersızlıklerinı duşünmeleridır. Yeterli, güçlü görünmek suretıy le başkalannı kendileriyle ilgili yargılarda daha tedbirü hareket etmeğe zorlamalarıdır. Başkala rını sindirmek çârelerini aramalarıdır. İnsan hem bir kendisi hem de kendisinde bır dereceye kadar bır başkasıdır. İnsan kendisini ve başkalannın kendisinde yarattıkları kendisini bir arada yaşar. Bu ikı kendisi arasındaki benzerlik ölçüsünde bir kendisi halme gelır. leceğin bu daha yeterll ve mükemmel kendisini bugunünde etişkinler vardır. Zaman za yaşamak sabırsızlığını duyar. Varlık kaynaklannı bu her baman bir çocuk, ergen gibi kımdan tam ve ideal kendisini hareket ederler. Çocukluk, biran onco gerçekleştirebilmek ergenlık çağlanna ait bazı davranışlan sık sık tekrarlarlar. :çın harekete getirir. Yaşlanyla bağdaşmıyan ve çevrelennde, başkalan tarafından yadırganan işler yaparlar. Bir akoca bebek» halim belirtirler. Bunun başlıca nedenlerinden blri de duygusal hayatın bu ınsannsanın duygusal hayatmın larda eskısı, geçmişteki gibi omahıyetı, gelışme şekli ve dü nemli bir rol o>namakta devam zeni ila düşünme imkânı, güetmesidır. Bu insanlann duygusal hayat bakımından yaşlan cü arasında süu bir bağlılık varnın varlıkları olamamalandır. dır. Duygusal dünyalan gerektığı gibi gelişmiş, düzenli olan inDuygusal hayat bakurundan gerek tıgı giDi ve tam olarak gelişe sanlar zihin yeteneklerinden iyi bir şekilde yararlanabilirler. Ter memeleridır. sine olarak, duygusal dünyalaInsan denen varlıkta dünden rında kanşıkhklar bulunan intamamıyle bagımsız bir bugün duşunulemez. Aynı şekilde bu sanlar bu imkânı elde edemezler. günün etkılerinden bütün bü Huzursuzluk, sıkıntı içinde yatun arınımş, uzak kalabilmiş bir şarlar. Rahat ve sürekli olarak dunun varlıgı kabul edilemez. düşünemezler. Çabuk yorulurlar. Çocuklar, gençler, yetişkinler Insan hayatı bir bütünluk meydana getirir. Insan hayatında vardır. Zekâ bakımından yeterlilik gösterirler. Hattâ, ortanın geçmişe. bugüne ait herşey bir şeydır. Bir zamanda bütün za üstüne çıkarlar. Buna rağmen manlar yer alır. OUnle bugün düşunmeği gerektiren işlerde bir arada yasanır. Düne göre bir başansızlıklarla karşılaşırlar. Be bugun ortaya çıkabilir. Başka ceriksiz olurlar. Bunun en önemlı nedeni onların duygusal l\ayat lannda bazı sarsmtıların yer almasıdır. Zaman zaman tam bir kendileri olmak tmkânını bulamarnalandır. Daha doğrusu, olmadıklan bir kendileri haline gelmeleridir. bir dejişle, Insan bugünü ile olduğu kadar dünü ile de bir tnsanda hiç bir şey kendl bakendisidır. Dünkü hayat şekline şına bir şey değildir. Insanda gore bir bugünkü hayat şeklinl herşey başka şeylere göre bir idrak edebilir. Geçmişteki haya seydir. Insan kendisini meydana tının bir eseri olan bılinçaltmda getıren bütün seylere göre bır ki \arlıgı hayalınin etkilerini du varlıktır. Bu şeylenn bır tümuyar. Mutlu bır yetişkinlik arkadur. Bu şeylerin birbirlenyle smda çoğu zaman mutlu bir ço kaynaşma, uzlaşma, bırbirleri cukluk ve gençlık vardır Aynı üzerinde yaptıklan karşıhklı etşekilde mutsuz bir insan bir çok kilere göre bir yaşama tarzına hallerde. çocukluğunda ve genç ulaşır. Duygusal hayatında kaylığinde mutlu olamıyan insan naşmalar, karışıklıklar bulunan dır. Mutsuz insanlann psıkoloinsanın zihın yapısında da aynı jik portrelerini çizmeğe başladığımız zaman bunu açıkça görebiliriz. Bu insanlann sürekli bir bunalım içlnde ve dramatik, trajik bir hayat şeklini idrak etmelerinde geçmişlerlnln, bzellikle ırtıraplı çocukluk çağlannın ge şeylere raslanz. Başka bır deyışnıs ölçüde rol oynadığını anla le, bu insanın zihin yapısında •nz. duygusal dunyasının yankılarını görürüz tnsanın yalnız kendı hayatını yaşıyan bır yanı yoktur. însanın her yanı diğer yanlannın kaderini paylaşır. Her uygusal hayat, bütün yaşlarda ve çaglarda insan denen yanıyle bır butunluk gösterir. varligm, insan ruhunun en Bu '»nlamda, tosanda bir • şey »aemli derto, geniş yanını, özfl hem yalnız bir sey, hem 4e bütün şeylerdir. YetişkinliîT dediginu meydana getirir. tnsan herşeyden önce bu yanı ile kendi miz bir hayat evresindeki insan sini ve başkalannı degerlendınr. bu evrensel insan gerçekliginin ve zorunluğunun dışında kalaBir kendisi, başkalan anlayışma maz. ulasır. Gerçekten insan duygusal hayatının dokusuna uygun bır intibak imkânını elde eder. Bir yaşama tarzını benimser. Bir yetişkın de bir çocuk, ergen, genç gibi varlıgı ile ilgili duygulanna etişkin de çocuk ve genç gigöre bır insan haline gelir. Kenbi bazı evrensel duygusal disıni befenen, seven insan başgerçeklerin etkilenyle harekalannı da beğenir, sever. Haket eder. Her şeyden once kenyata bağlanır. BugünUnden oldudisini önemli, değerli, yeterli, ğu kadar geleceğinden de emın güçlü tanımak ve tanıtmak arolur. BugünkU varlıgının yeterzusunu duyor. Başkalan tarafın liliği bilincinden hareket ederek dan da beğenilmek, sevilmek, sa gelecekteki kendisini degerlenyılmak ister. Yerilmekten, çekidirir. Gelecekte bugünkünden nir, korkar. Başkalannın kendidaha yeterli, mükemmel bir sıyle ilgili düşüncelenne, duykendisi oiabilecegiae inarur. Gegulanna, davranışlanna büyük br onem verir. etişkin de çocuk ve genç gıbı bazı evrensel duygusal gerçekliklenn etkileriyle hareket eder. Her şeyden önce ken disini önemli, değerli, yeterlı, güçlü tanımak ve tanıtmak arzusunu duyar. Başkalan tarafından da befenılmek, sevilmek, 6ayılmak ister. Yerilmekten, ^kinir, korkar. Başkalannın ketdisiyle ilgili düşuncelerine. duygılanna, davranışlanna büyük bir önem verir. Kimi yetişkinler, bu evrensel duygusal insan gerçeklerinin dışında kalıyormuş, başkalanmn kendileriyle ilgili düşüncelenne, duygulanna, davranışlanna yer vermiyormuş gibi hareket ederler. Bu durum biraz önce söyle dıklerimizin ysnlıs olduklannı göstermez. Tersine olarak, bu sözlerimizin gerçekliklerini daha ivi bir şekilde ortaya atmaktadır. ı Peru nere? Türkiye nere? Arjantin ihracatının yüzde 87'»ini yün, Kolombiya'nın yüıde 95'ini kahre ve ham petrol, Bolivva'nın yüzde 60'ını kala>, Dominik'in yüzde 60 ını seker, Brezilya'nın yüzde 74ünu kah ve, Sili'nin yüzde 63'ünü bakır meydana getirmeMedir. thracatını bir veva birkaç üriine bağlamış yoksnl ulkeler bağımlı olmaktan kolay kolay kurtulamazlar. Lâtin Amerika ülkelerinin çofn tek veya birkac ihraç maddesiyle Amerikan kapitalizmine ba|lanmışlardır. Meksika \e Küba dısındaki Lâtin Amerika'da toprakların yüzde 50'sini nütnsnn imtiyazlı yüzde 5'i elinde tntar, millî gelirin yüzde SOsini yüzde 4 mutlu azınlık paylaşır. Geri bir toprak düzeni, bağımlı bir dıs ticaret, Amerika"\a bajh bir komprador sınıfı, ve çoğu zaman satıhk ordularla kısır bir dönçü içinde ynvarianır dnrnr Güney Amerika . Siyasi partiler kavgasında soleu ve reformcn olanlar ne *amao seçimlerde kazanacak gibi olsalar, VVashingion a satılık silîhlı knvvetlerin operet generalleri bir hükumet darbesi dücenler ve sonra radyodan ilân ederler : *j Memleketi komünizm tehlikesinden kurtardık. C* Son vıllarda Lâtin Amerika'daki bu tablonun rençini değistirecek birtakım gelismeler filizlendi. Türkive'deki solculann dikkatle izlemesi çereken olavlardan biri de Peru'da yürürlü|e çirmistir. Sn jünlerde Pem Hükumeti ile Birlesik Amerika'nın arası şeker rtngidir. Niçin? Dâvamn temelinde. Lima'da iktidan ele geçiren silâhh knvvetjerin rpformcu ejilimleri yatmaktadır. Peru petrollerine Amerika'nın meshur Standard Oil of Xew Jersey'i el koymnstn. General Alvarado liderliğindeki bir hükumet darbesi milli gervetleri sattığı ıçerekçesiyle e»ki iktidan devirmi? ve antiempervalist bir çörünümle iktidara el kovmuştnr. Baslanfiçta nitelifi iyice anlısılamıvan bareketin sola reilimli milliyftçi karakteri Wa«hinrton'nn b»smı ajrıtmaktadır. Amerikan hava • kara deniz askerî kumllarının ülkeden çıkarılmasını isteven Peru Hükumeti. Baskan Vi^on'un özel temsilciM olarak Lâtin Amerika ülkelerine tönderditi New York Valisi Roekefeller'i de kahnl etmemistir. Pern'daki askerî iktidar. S»vvetlerle de bir ticaret anlasma fı imzalamıs ve tümfiyle Amerika'ya bağb iktisadiyatında bir nefr* drlijfı açmaya cabalamıstır. Aneak . Peru sekerinl Atnerika'ya satmaktadır. Yılda 45 mîlvon dolir firmektedir bn voldan ülkeve . Amerikan yıllık yardımı 30 milyon dolâr dolavlanndadır. (Ste vandan dıs ticaretin TÖ?de 4«'ı doğrudan dotmva Amerika'ya baglıdır. Bu kosnllar altında Limadaki General Alvarado iktidan anticmpervalist bir tavır takınmanın (orintnnn iliklerinde duvmnstar. Buna karşılık H'ashinston'un durumn da pek rahat de|ildir. Bevaz Sarav, Peru'va karsı sert tedhirler alırsa. millivetçilik valazinı körükleveceiinden korkmaktadır. Güney Ameri ka'da eiderek artan rahatsıılık ve Birlesik Devletlere düsmanlık. srrt trdbirlrr almakla eksileceÇi verde artacaktır. Geri rekilerek Peru'daki millivetçi evleme vesil ısık yakmak da Washinırton'un i^ine «elmemektedir. Çiinkii I.ima'nın basarıtı Lâtin Amerika'vındaki komso filkelerde benrrri elilimlere vot :5«terecektir. Pern'nnn hikiyesl Amerikan tüdümü altındaki bütün üikelerdr avdınları ve so! partiifri dfisündürmelidir. Açıkea törfllfivor ki, sol eSilimli millivrtci akımlsr voksnl ülkelerde Amerika enceiine çaruıvorlar. Divelim Törkive'de ortanın solnnda veva daha «olda bir iktidar basa ceçti. Bn iktidar. yeraltı ve yerüstü servetlerimizde millilestirmeve ciddivftle vöneldifi zaman Washlncton1a çatı<;mavs (rirecektir. Petroldrn bakırs dek aianlarda vabancı rüdiimnne karsı cıkıldı&ı zaman Amrrikanın TfirkİTe fistüne baskı imkânlan cnktur. Bizim dıs tiearetimicin büyük bölümü Ameriban kanallanndan isler. Amerikan vardımı. terici iktidarlarımızın desteiidir; devrimci bir iktidarın ıltından çrkilphilir. Be* • altı kalem olan ihracat flrfinlerimize bovkot ilân etmekle Wsshins:ton Türk toplumnnda iktisadi röküntüler varatabilir. Pnrcalsrı Amrrika'dan ithal edilen tnontajcıiık bir avri baflanti varat maktadır. Bn kSseye sıtmıvacak kadar eenis hir sph^ke Tiir kiye'nin nefe* borularını Birlesik Devletlere bajlamıstır Vr ilerici bir iktidar, reformlara vönelditi zaman bu hnrnlar iıkı larak Tiirkive nefrssiz bırakılabilir. Tirmi nlda Atatürk Türkivesi işte ba hale çetirilmts. vr devrimci sivasi iktidarlara ber çesit tuzak hazırlanmıstır. Tfirkive'de reform yapmak istevenlerin bu tuzaklan bir bir • k edeeek hesaplan simdiden düşünmeleri gerekir. Herhaldr • tnönfi ile Bayar'ın barmp SpSsmesivle Turkivrdfki dfvrimcl İlk realiteci arasında hiçbir ilişki voktnr B D tezon Mhnelerimlzde oynansn bir plyes dolayisiyle adındsn nk nk söı edllen, nâtır&lan tazelenen tttihat ve Terakki Cemiyetinin sevap ve pünahı münfesih Demokrat Parti'nin Vüksek Adalet Dhanınca mahkum edilen vöneticilerin si\asî haklarının gtri verilmesi için yapılan kanuıı teklifinin rörüşülmesi sırasında birden Parlâmento kürsüsüne de getirilerek srünün konusu oldu. Millet Mecllsinin 14 Mavıs 1969 fünkü top lantısında sözü geçen kanun teklifi görüşülürken CHP Genel Başkanı İsmet İnönü konuşmasımn bir yerinde şöyle dedi: «Askeri ihtilaller bizde yapılmıştır ama hep kısa hedefll oîmuştur. Padişatu devirmek için, bir iktidarı devirmek ıçın yapılmıştır Askerl ihtilâlöen sonra Hükumet olarak kalıp da devam edenler muvaffak olmamışlardır Bunun tn buyuk tnisâlı tttihat ve Terakki HükumetidirAskerl ihtilâl yaptı. geldi ve Edirne'yi aldı, sonra, bir kaç sene sonra bütün împaratorhıgu düşman eline bırakarak memleketten kaçtı» Ertesi günü, yâni 15 Mayıs 1969 Perşembe fünü, aynı kanun teldifinin ikinci göriişmesi yapılırken, tstanbul Bağımsız Milletvekili Ahmet Tahtakılıç söz aldı ve Inönü'nün yukarıya svnen aldığımız sözlerine ?u karşılıği verdi: «Hâdıseleri bir heyecan bavasmda tâkip etmek çok kolaydır. Meseift dün burada tarih bile tahrif edildi. Bir saym lider İttıhat ve Terakki hakkında övle hüküm verdi ki, millt tanhimizde okuduğumuz istıkamet de defiştiMemleketı batıran bir İttıhat ve Terakki fıkri ıle karşılaştık. Halbuki Türk milll tarihinde îttihat ve Terakki'nin yerı hiç bir zaman bu değildir. Nıtekım dün de kendisi ile mülâki olan Sayın Celal Bayar. tttihat ve Terakkı'nın mefkureci üyelerinden birisidir Bu Jtıbarla tarihin tahrifıne kadar giden bir münakaşa seyri içerisinde çıkarılacak bir Af Kanununun aynca tarih bakımından da dıkkate sayân tarafı vardır» İnönü ne dedî?.. Ahmet Tahtakılıç ne dedi? MİLLET MECLİSÎ BAŞKANVEKİLİ burada tttihat ve Terakki Cemlyetini knrdnlar (1906) Bu cemiyetin amacı, birleşme yoluyl» yüksetmeyi temin idi. tmparatorlukta yaşıyan müslüman ve hıristiyanlan birleştirecek, elele vererek tmparatorlnkta yasıyan milletleri ve sımrlan içinde bulunan memleketleri kalkındıracaktı. Milliyetin kuvvetlendiği bir «• rad» ba kolaycs temin edilecek bir iş değildi. Bununla beraber, nülleti ve hfirriyeti çok seven aubaylar, Cemiyete girdi. Rrval müiâkatı fizerine Enver Bey (Paşs) ve Niyazi Bey dağa çıkarak Abdülhamid'e telgraflar çektiler vs tkinci Meşrutiyeti ilân ettirıiner (1908). tttihat ve Terakki Partisi, Abdülhamid'e meşrutiyeti ilân ettirmekle beraber, hükumeti ellerine alamadılar Ancak 31 Mart vak'asından sonra iktidan ele aldılar ve Hamid'i tahtından indirdiier Meşrutiyetin ilâoı, Aldülhamidia tahttan indmlmesi çok iyi bir şeydiFakat bundan sonra tttihatçıların tutumu İyi olmadı. Dışta Osmanlılar aleyhine cereyan eden politikayı göremediler, içte muhaliflere karşı sert davrandılar. Bu sebepten İtalyanlara Trablus'u, Balkan millctlerine de Rumeliyi vermek zorunda kaldılar Ancak Babıâli Baskını ile tekrar iktidara geldiler ve Edirne'vi Bulgarlardan kurtardılar. Bundan sonra tttihatçılar duruma tamamen hâkim oldular. Hîç lüznmu yokken Alman\a tarafından 1. Dünra Savaşına katıldılar Müttefiklerin yenilmesi üzerine hayatlannı tehlikede gören Talât Paşa, Enver Paşa ve Cemal Paşa, memleketi o balde bırakarak ytırt dışına kaçtılar (1918)Bu suretle Îttihat ve Terakki Partisi, çöken Osmanlı tmparatorluğn ile beraber yok olmuş oldu» Y Duygusal hayat ve düşünce I Yetişkin ve aşk teden beri insanın sadece ba zı yaşlarda ve çağlarda, ozellikle gençlık çagrnda âşık olabileceğme inanılmaktadır. Bu nun için bır çocugun, yetişkinin karşı cmsten birine bağlanması, tutulması, âşık olması yadırganmaktadır O Başka tanık ister mi ? ahkemelerde dâvayı nzatmak isteyen taM raflann ber zaman başvurdukları bir yol vardır: Çofunun adresi doğru olmayan uzun tanık listeleri vermek! Savundugum fikri doğrulamak için bu duruma düşmek istemem. Fakat hepimize «tttihat ve Terakki'nin, Ti'rk miilî Urihindeki yeri» fizerinde biraz daha düşünmek fırsatı vermek için bir tanık daha göstereceğim. Ba tanık otuz yıldır Anıt Kabir'de yatıyor. Bakınız Atatürk ne diyor: «Ben Genel Savaşın müttefiklerimiz için İyi netice vereceğine itiınat etmiyordum. Fakat olup bittikten sonra bulundugum cephelerde harbi muvaifakiyete gotürmeye çalışrım. Diğer cephelerde ise sankı aksine müsabaka vardı Başkumandan Veldll (Enver Paşa) her hareketınde bir Ordu mahvederdi: Sankamış'ta olduğu gibi! O ve arkadaşlan zaten daha evvel Türk mılletini ve ordusunu gayrî tabil bir duruma sokmuşlardı. Bu gayri tabil durum dolayısiyle ordunun yabancı bir askeri heyetıni tenkid etmek istemem Asıl tenkide 14yık olanlar bittabi bizim devlet reisımiz ve bılhassa devlet adamlanmızdır.» Tarih tahrif mi edîldi ? rada bile pek çok konuşmactnın kctıdisini bir ttiriü kurtaramadıği ucuı şöhret vapma arzusu yflzünden çofu zaman bir sen ben kavgası şeklinde gpçen, fikir yönü pek zayıf lâf çağlayanı altmda bunalmış bir insan olarak ftrtk Sayın tnönü'nün, çerekse Sayın Tahtakılıç'm sözlerini iljri çekici vc iizerinde dur. maya, düşünmeye değer buldum \caba Inonü tarihi çerçekten tahrif mi etmiîti? Yoksa r ahtakılıç mı vanılıyordu? Benim o andaki bilgim tnönü'vü doçruluyordu Buna ragmen, hfr türlü peşin hüküraden sıyrılarak, konuyu yeniden incelemeyi tercih ettlm. Türkiye'de kurulmnş siyasî partiler hafc. kında bilpi rdinmek Isteyenler için bugün h*. la bayrurulacak tek kayaak, şüphesiz M, Sayın Praf. Tarık Zafer Tm«yi'nın «Türkive'de SUasî Partiler» adlı eseridfr Takat ben 6nee, Sayın Profesörün kimbilir kaç defa okuduğum bu kitabı yerine. başka kaynaklara bakmak istedim. Bu snretlr, aynı zamanda, kendi kendime sordufum şu soruya da karjılık bnlmnf olacaktım: Aeaba yeni yetişen Türk çocuklarına tttihat ve Terakki hakkında ne öğrttiliyordu? Bunun için de deeerli tarihçi M. Ça. ğatav Uluçay'ın ilk ve orta okul öğrencilfri için hazırladıeı «Tarih Ansiklopedisi» ne baktım Şimdi bu eserin tttihat ve Terakki madjesini birlikte okuvalım : «tkinci Abdülhamid' in baskısına dayanamıyan miinevverler buradan tsviçre, Fransa ve tngiltere jibi memleketlere kaçarak Osmanb tmparatorluğtındA meşrutivetin tekrar kurulması için çalışmajta başladılar Makedonya'da ççtecilik hareketinin başlaması. Abdülhamid'i se\Tneyen nubavların Makednnva'va snntlerilnıesindrn faydalanan bu açık fikirli insanlar, Selânik'e geldiler ve snnn ifade edeyim O nce en ciddî konuların ki. Parlâmentoda görüşüldüğü sı «Mefkureci* olmak yeter mi ? TT> uırün Îttihat ve Terakki yönetfcüeH hak* ' kmda herkesin birleştiği bir nokta var" sa o da, onların gerçekten temiz ve vmtansever insanlar olduklandır. O zamanki muhalifleri bile nüfuz ticareti ve suiistimal Iddialannı birinci derecede sonımluluk almış yöneticilere bulaştırmaya muvaffak olamamışlardır Meclis kürsüsünde konuşan sayın hatip de tttihat ve Terakki'nin bugün hâlâ hayatta olan bir üyesinl tanık göstererek onlann hepsinin «mefkureci» oldugunu söylemiştir. Devlet yöneten kimselerin küçük hesaplann dfçil de büyük ülkülrrin sahlbi olması elbette şarttır. Ama «mefkure», «realizm» i bir kanş öteye çeçti mi sonuçta kafasını sert kavalara vıırmak kaçınılmat olur. tşte tttihat ve Terakki yöneticileri de hütün iyi niyetlerine, bütün vatanseverliklerine rağmen, Osmanlı tmparatorlugunun başma aynı kaçınılmaz «onncu getirmişlerdir Geçmişten ders almak istiyorsak her şeyden önce onu iyi öğrenelim ve olaylara dogru teşhis kova'.ım I •••* :::: öneml D !••• •••• •••• Diğer evrensel gerçeklikler Y İİİİ Y Insan her yaşta ve çagda sevmek ihtıyacını duyabilen, sevebi len, sevilmek istiyen bir varlıktır. Gençlik çağında en yuksek nok tasına ulaşan sevmek ihtiyacı ınsan hayatı boyunca degışık şekillerle kendıni göstenr. özellıkle vucut yapılan bakımından gençlıklerinden hiç bir şey kaybetmiyen veya pek az bir şeyler kaybeden yetişkinler aşağı yukarı genç kızlar delikanlılar gibi âşık olabilırler. Geçmişte olduğu gibi zamanımızda da erkeklerin kırk yaşına dofru veya bu yaştan sonra aşk konusunda önemli değişıklıkler gosterdıklerı soylenmekte ve bu düşünce, «kırkmdan sonra azdıi) şeklinde özetlenmektedir. Bu göniş bazı erkekler için gerçeklik payını taşımaktadır. Kımı erkek gençliklerinde karşı cmstekılerle yeterlı, doyurucu du\oısal ılişkiler kuramazlar. Aşka zaman ayıramazlar. Kendilerını başka ışlere verirler Ders len, kitaplan ile uğraşırlar. Bütün zamanlarını sosyal ışlere, mesleklerıne ayırırlar. Ancak kırk yaşından sonra karşı cinsle duygusal ilişkiler kurtnak imkânım bulurlar. Bununla beraber burada bu zamamards meydana gelen biyojik ve psikolojik değişikliklerin geçmişteki dinamik yaşayıs seklinın devam ettirilmesi arzusunun gelecekle ilgili bilinçli re ya bilinçsiz bazı endlşelerin rol >••••••••••••••••••••• o>naması mumkündür. Bundan başka, evlılik hayatla nnda mutlu olmıyan, esleriyle gerektiği gibi anlaşamıyan, eşleruıi sevmiyen kadınlar, özellikle erkekler aradıklanru kendilerine verebileceklerine inandıklan kar şı cinsten kimselere yakınlık duyarlar. Psikanalistlere gbre, ödıp Kompleksinin de etkisiyle genç kızlar yaşh erkekleri beğenirler Onların yanında kendilerini güven içinde bulurlar. Önem verdik Dostlannıza tavsiye edeceginiz kıtap, len üstünlüğü onlarda görürler. Bir çok yetişkin kadmlar ise ter sıne olarak, daha ziyade kendi lerinden y«şça küçük, hem de çok küçük erkeklere bağlanırlar. Onlar tarafmdan begenildiklerini, arandıklannı görmek arzusunu duyarlar. Bu arzulan gerçek leştiği ölçüde kendilerini genç bulurlar. Güzelliklerini düşunürler. Yaşlılıklannın acılanndan uzak kahrlar. Terkedilme, beğeYazan: nilmeme duygusunun ıztıraplanndan kurtulurlar. Kadınlar için en zor şeylerden biri de yaşlılıklannın acı sonuçlanna katlanmak BURÇAK YAYINLARI P K. 668 İstanbul tır. Yaşlıhklarının somıçlanyle değerlenmektedir. Kurtuluş Savaşımn 50. Yıldönümünde ANADOLU İHTİLALİ SABAHATTIN SCLEK (Basın: 16534/6787) Nimtsîis /o: O O\ ^ Kimi insanlann bu davranış tarzlannın en önemli nedenlerin den biri de kendilerinl başkalanna daha iyi tanıtmak arzusunu duymalandır. Kendilerini, baş kalannın flgilerini anyanlardan avırmaga çahşmalandır. Böylelft'e kendilerini daha güçlü gör meğe ve göstermeğe uğraşmalandır. Başkalannın da\Tanışlan te jandan, kimi yetişkin erkekler de genç kuslara karşı daha büyük bir yakınlık duyarlar. Bunlar çoğu zaman gençliklerinde aşkla ilgili yeterli tec rübeler yapamıyan, yaşlılıklanru kabul etmekte zorluk çeken, faz la beğenilmek arzusumı duyan kimselerdir. Bundan başka. bir yetişkin erkegin genç kıslara ya kınlık duymasmda genç kalmış olması, özellikle ruh dflnyası ba kımından gençliğini devam ettir mesl de rol oynar. tnsan, sevebilmek lmkânlanru tasıdığı sürece sevebilen bir varlıktır. O IMLKOR Yarın: Eğilimler ve ilgiler TUOKIYE DİSTRIBUTOBU YILDIZ ECZANESİ ' A N K A P A PALAS ALTI. NO. S izrvıın C4899 MüLA D. B. DENIZ NAKLİYATl T.A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜGÜNDEN: Gemi makineleri, Motor ve Elektrik tamiratı ile tefrişat yaptınlacak: TeşekkOlumuze ait gemilerde zuhur eden. tekne, kazan, raakine, boru, elektrik motor ve enstalasyon, sofutma makineleri. mefruşat vs. tamır ve raspa temizlik işleri peşm para ile İstanbul ve dlger limanlarımızda teklif alma suretiyle yaptınlmakta oldugundan, bu ışlerle iştigal edenJer'.n, (D.B. DENÎZ NAKLIYATT GENEL MÜDÜRLÜĞÜ T.A.Ş.) Meclisi Mebusan Caddesi Fındıkh İstanbul adresine Çankırı İl Dainî Komisyonu Başkanlıgından: ÎMmiz Orta re Eldivan tlçeierinde ayn ayn öîel îd«r« htonet blnası ile Kaymakam evini kapsayan blok Vtnaîar, ke^ifleri ve ç«rtnamesi dahilinde 2490 sayılı kanunun 31 inci maddesi gereğince Kapalı zarf usulü ile eksiltmeye çıkanlmıştır. 1 Her ilçeye ait hizmet binası ve kayreakam evinin keaif bedeli 120 000 liradır. Geçioi teminat 7250 lira olup katj teminat ihale bedelinin "'• 15 idir. 2 thaleler Çankın Sosy.ı! Sijrortalar Kurumu binasındald II Daimi Komisvonu salon.ınd» 12'6/1969 perşembe günü saat 15.30'da ayn ayn yapılacaktır. 3 Bu inşaatlara ait îarrname ve keşifler mesai saatlerl dahilinde tl Daimî Komisvonu kaleminde görölebilir. 4 Tâ'iplilerin Baymdırlık Müdürlüğünden alacaklan Yeterlik belgesini, 1969 yılı Ticaret Odası vesikasını ve geçici teminat mak buz veya mektubunu havi teklif zarflannı ihale gününden bir »at evveline kadar tl Daimi Komisyonu Başkanhjjhna makbuz karîihgı vermeleri l&zundır. 5 Postadaki vtM olan geeilcmcler kabul edilmeyeceVHr tltn olunur. Reklâm Prodüksivon: 69/956797 Trabzon Belediye Başkanlıgından İlân 1 İlimiz Doğu Karadeniz Puan 25 Agustos 1969 tanhınde açılıp 25 Eylül 1969 tarihinde kapanacaktır. İştırakcı bulunan îirmslann iştirak edip etmeyeceklerınır \5 Temmuz 1969 tarihine kadar Fuar Müdürlüşüne bıldirmeleri ve pavyon kiralannı da aynı güne kadar ödemeleri. 2 Şartnamesi gere^ince Lunapark 25.000 lira üzennden aylık kırası açık artırmaya konulmu^tur. 27/6^1969 Cuma günü saat 15 de Belediye Encümeninde ihalesi yapüacağından isteklilerin yeterlık belgelcri ve İ5.000 liralık banka mektubu ve makbuzları ile birlikte müracaatlan ilftn olunur. D.B. DENİZ NAKLİYATl T.A.Ş. GENEL MÜDÜRLÜGÜNDEN: (Buzdolabı ve Sebil Yaptırılacaktır) 1 27 adet buzdolabı ve 36 adet sebil yaptınlacaktır. 2 Buna ait şartname Genel Mudürlüğürnüz Satınalma Başkanhgindan temin edılebüir. 3 Teklifler engeç 20/6/1969 gününe kadar Fındıkh, Meclisi Mebusan Caddesi 939597 No. lu binamızdaki Satınalma Komısyon Başkanlıgına tevdi edilecektır. 4 Teşekkül ihaleyi yapıp vapmamakta ve düediğine Termekte serbesttir. (Basın: 16565' 6774) nur. mektupla mOracaatlin TİCB oluiBaaın: 16Ö27/6773). (Basın: A. 1019716814/6776) (Baiin: 16406/6779)