Katalog

S.4HİKK CU îsyancılar askerî depoları basıp silâhlan ele geçiriyor îsyancüar Bolu Mutasarnfım Düzce'ye ffüya görüşmek için çağırdılar. Fakat Mutasamf Haydar gelir gdtaıes onu da yakaladılar. Bu olaylar üzerine ayak» lanma bölgesinin önemi Ankara'ca da değerlendirilmiş ve bunun sonucunda hemen şu tedbirlerin alınmasma karar verilmişti: A Bolu'dald Jandarma kvrretiyle Bolu dağı geçitlen1 tutuldu. A ZonguldaktaM 32 nd Alayın Bolu'ya alınması emredildl. «Bu alayın 70 kişilik bir taburu asılere karşı çarpısmak isteimemistır.» ' # 24 ncü Tümenden ifcl taburl* bir batarya ve blr juvari bolUğü G«yve'den Duzce* bölgesine kaydınldı. j # lstanbul'dan Kandıra'ya henüı gelmıs olan Binbası Ço[lak tbrahlm 60 kisilık müfre» siyle Adapazan'na hareket ettl( , rildi. | 0 Kanüceçill, mlllt mtlfrroesini Yarbay Aril (Karafceçül) Millî Mücadele'de ;m. Gnl. KENAN ESENGÎN Düzcc ayafrfanması komutaamda hem«n Afyon'da toplanması «Bu müfreee Ikinci Boatar Isymnını bajtırmaktan dönmuçtu.» 4 Kastamonu bölfesinde bulunan 58 ind Alaym Ankara'ym hareketi. # Baukedr'de bulunan Çerkea Ethem mttfraasinln Geyv» yönünde yola çıkanlmaaı. 0 Aydın eephesindekl »eçkln miUt luvari birlifinin Ankan'ra gönderilmesi (1), emirleri verildl. Bundan b*ska Trabeon mflletrekill Hüsrev (G«rede) bft*kanlıfında blr nasihat heyetl Bolu'y* gönderildi. DUaoa ayaklanmasuun bır •nds Bolu ve çevresine kadar yayılması, genislemeai Ankara' da büyük endise ile lıleniyordu. Burada hava çok gergin ve •inlrli idl. Bunun için ele geçen her kuvvetten yararlanarak bu ayaklanmanın Ankara' 71 tehdit ed«r duruma gelmedco bastırüjn&sı düstinuluyordu. înfilizlerle Istanbul hükumetinin planlsdıgı iç ayaklanmalarm en tehlikelisi gittlkç* büyüyordu. îrticaın, hlyanetlerin yaydıklan tahrikler, ayıncı propagandalar, askeri güçlerin ayıf ve hareket niteliklerinin as olusu, bu tahriklere uy»rak ban askerlerin yer yer Anzavur ayaklanmaaında olduğu gibl isyancılarla birleameleri, ya da kaçmalan, andijeleri çogaltıyordu. DUzce ayaklanmaatmn «rteal ftinU Beypaz&n, G«rede halkı «Padişah nerede ise bii orsdayız» dlye bagır&rak askeri depoları bmstılar ve silahlan ele teçlrdiler. Bir merkezden «tnir atau? gibl hareket olunuyordu. Bolu bojazını tutmus olan jan darmalara aaldıranüc onlan dagıttılar ve iarancüar Bolu ya firdiler (14 Nisan 1920). Artık vatanı Kurtarmak l»teyenlerle hainlerln ve l 13 Nisan 31 Mayıs 1920 larm tavafi ciddl olarak baalamiftı. Bu aavajlar kanlı olaylar halinde Kuvayı înzlbatly» harelcâtıyla blrllkta 90 gün fürecektir. Genel olarak naikın bUyuk kısmı Künahsııdı. O nun cahillik ve taassubundan yararlanmak lsteyenler kolay beşan sagüyorlardı. YUzyıllar bovuncm o, Padişahı yer yUzllnde Allahın gtftgesi ol&rak bellemiştir. Taassup onu kortl kttrune bu inanı$a baglamıştı. Onlar Padışahın bir hain olduğunu kabul edemiyorlardı. Yobaılar ve ban çıkarcı aeüer bunlan gerid ve tutucu duygulara dofru kolayca oekiyorl&rdı. Yurtlannı aevmedikl«rinden de(il, durumu kavrayamadıklanndan milll kuvvetlere, yeni kurulan Anadolu Hukuraetin* karaı çıkıyorlardı. Durumu tehlikeli gören Mustaia Kemal Paşa, 18 Nisan 1920 de Geyve'de bulunan 24 ncü TUmen Komutmnı Yarbay Mah DİŞİ Bond •MODESTY BLAISE Tiffany Jones TIFFANY JONES I YEMiNi *j. S«fif& re InglMilefK çok öncedan plinladıklan ve Anadolu ihtilâlini iç ayaklanmalarla yok etmek duşunceleri her yerde bu hareketlerle ba? vermeğe ve basanya doğru gidıyordu. Hainierin ve yobazlaruı laaliyeUert bu yönde gıttikçe artıyor, Padisaha sadakat telgraflan çekiliyor, Beypazarı sokaklannda <lstanbul'un ve Padişahın emirlerini dınlemeyen, Ankara'yı biz de dinlemeyiz, Padişahımızın fennanı olmadan 1313 dogumlu erler silâh altına alınamaz. Islâmın islâma karjı kavgaya süruklenmesine ran olamayız...» diye bağmyorlardı. Oysa silâh altına alınacak erler yurdu isgal etmege baslayan düsmana karşı kullanılacaklardı. Ankara'da Buyük Mıllet Meclisi açılnuştı. Bu sırada Padlşah ve hilâfetten yaaa olanların halkı çok etkiledıklerini gören Meclis, acele bir yemin bıldıriei yayınladı. Bunda, «Btx vekil•leriniı, Cenabıhak ve O'nnn Resulü Ekrem'i adına \emın Fderia ki, biz de milleti ve Padişahı Vurtarmmk için çalışıyoruz» denıyordu. Bu sırada Yarbay Arif «Karakeçili» 300 atlı ile Afyon'dan Ankara'ya gelmişti. Ankara cad nnıt'a «Düıce ayaklanmasını delermde bır govde gosterısl bastırmak üzere emrindeki kuv yaptıktan sonra Bolu'ya doğru vetlerle vakit kaybetmeden Düz yola çıktı. 25 Nisan 1920 de yor ce'ye hareket etmesini» ernredigun olmasına karşılık hemen yordu. Tümen komutanı, iki piBeypazarı'na taarruz etti. Ikınyade taburu, bir daf bataryacı Bozkır ayaklanmasının bastıM ve birkaç suvari ile 19 Nisan rılmasında cesur hareketlerıyle basarılar sağlayan Yarbay Arıf, güntl yola çıktı. Ayru gUniin ak^amı Adapazar'ına vardı. Er isyancılan yendı, dagıttı ve ıltaai fün Hendek'e hareket et çeye girdi. Genel Kurmaydan verilen emir üzerine Nallıhan'a BIR NASİHAT HEYETl, HtSREV (GEREDE) tl. Yolda hazırladığı bildirileri yürüdü. Softa boğazında o bölBAŞKANLlGlNDA BOLU'YA GİTMtŞTİ. de koylere dafıtıyordu. Bu bil genin isyancılarına rastladı. Un diride € Padişah ve Halife îngilan da kısa bir siire içinde ladı. Yarbay da işl tatlıva b«g. 30 Nisan günü Mustafa Kelızlerin eline esir düşmüştür. bozguna uğrattı. Bu asiler bırmal Paşa, Valıye verdiği karşılamak istıyordu. ElındPki kuvPadişahımm kurtarmak için öçok olü verdıler. Bu nareketten hkta: Bugün valiliklere bildirlvetler çok azdı. Bolu is» ısyanlünceye kadar çalışacagız. Is sonra Nalhhan Muftusü, Yarlen vatana hıyanet kanununun cılarm kalesi idi. Aldıgı inanbay An* mufrezesıne Katılarak tanbul hükumeti, Ingilizlerm uygulanmasmı istemişti. dıncı haberlere göre. büyule halkı doğru yola getırmeğe çaelind« bır oyuncaktan başka Yarbay Arıf, Seben dağındakuvvetler halinde ısyancıların bir şey degildir. Padişahı ve lıştı. ki ısyancılan da dagıttıktan Bolu"yu basacaklannı da ögren Aynı gün Kastamonu Valisi, sonra Bolu'ya doğru harekete mılleti kurtarmak için harekemişti. Bunun için tcuvvettenni Büjük Millet Meclisi Başkanı geçtı. Şehre yaklastıgı sırada, te geçen Kuvayi Mılliye'ye yarMustafa Kemal Paşa'ya şu tel Çerkez Yar çetesinin ateşme şehre sokmadı. Ge«ğinde dodım ediniz...» denijordu. Buna grafı çekmişti: vuşebilmek ve çekılme imkanuğradı, fakat onlan da puskürtkarjıhk gece civar köylere gı«Dışarıdan gelen bazı fesatçıtü. Bundan sonra tehlikeli görlannı da bulmak üzere şehrıa den Hendekliler, halkı yeniden ların kışkırtmalanyla Safranbo dügü Beypazarı'na gıtuıek istedışında yerleşti. miUÎ kuvvetler aleyhine kışkırtlu'da dükkânlar kapatılmış, teldi. Fakat Bolu'dan gelen habergraf haberlesmesi kesilmiş, ön ler onu karanndan vaa geçirdi. tılar, bu kötü propagandalar • Yarın ceden oraya gönderilmiş olan Bolu üzenne ilerlemeye koyulkanlı olaylara sebep oldu. jandartna komutanının vazife Yarbay Arif'in du. Şehre yaklaştığı vakit hal22 Nisan günü Yarbay MahgSremez olduğu... Ayrıca, Çerkm bır kısmı mtnarelerden beöldürülmesi mut kuvvetleri, Düzce yönünde keş ve Safranbolu'ya gönderiyaz bayraklar sailamaya başlayürüvüşe geçtl. Fakat öncüleri len milli kuvtetlerin dün iıçeHendek'ten çıkar çıkmaz karşı lere olaysız çirdikieri ve her dılar. Halkın temsilcai olarak (1) Tfirk lstüdtl HarM, Cfl» Yarbay Arif'in yanına gelen tepelerden ateş yediklerini ve iki ilçede »ıkı yönetim ilân edil Hoca Süreyya, af dilemeğe başC, S . 46. ateşe devam olunduğunu geriye bildirdiier. Bu haber üzerine Yarbay Mahmut, karargâh birliklenyle yürüyüşunü hızlandırdı. Bu arada ıhtiyar bır adam komutanm önüne çıktı çerkezre bır şeyler söyledi. Beni de gotur demek istiyordu. Ateş altında ılerletiıler. ıhtıyan ısyancılara gönderdı. Maksadı, kardeş kanı dökülmeden meseleyi çozmektı Birlıklerine de ates kes emrinl verdi. Durum böyle devam ederken, yakın me Ayıp «yıp oğlum. lnsan tanunadığı kimsele 44 safeden goğsü bağn açık bir re lâi atar mı? kışi Yarbav Mahmut'a dogni Annamaduım, dedi delikanlı. Astl tanıdıklar* Bana uğradı, daha doğrusu Şehvar'ların fırlamış «Teslım ol' Teslim aünaz.. oturduğu kata çıktı, taşındıklannı bilmiyormus, T ol » dıye bağırmaya başladı. bana sordu Arka sokakta, Bbf.nımla oturuyor Çok »yıp ama? Tümen komutanı tehhkeyı andedim, bır dilim ekmek oldu kadın! Ayıp bana değil, sana. Genç kadınmı&sın giu lamış, yanındakı emir subayıbi giyınmîşsin... "' Genç, güzel mi dedin? * . nın tüfeğîni alarak kendi!«ne ' • Canım sağ olsun> diyecekti, l&fı uzatmak Bir içim su gibi, arti gîbiydi . doğrü saîdıraha atiş" etmışti. ' •a vazgeçti. Dıledığı gibi giyinirdi, kımseyi alâka tn Yazık olmuş. Duyarsa kaynana hanım döFakat pusuda bulunan isyancıdar etmezdi. ğünür. Emriniz? lann beş kışılık grupunun ateş Güldü: yağmuruna tutuldu ve bıriki XI. Viski var mıT dakıka ıçuıde can verdi, şehıt Ne Savcı, ne de Cezaevı Müdürü, EUi bın Hra Maalesef DürdAne abla..: oldu. lık ruşvet» söylentisinin üzerinde durmadılar. Da Öyle ya, gelin hanımdan müşteriye sıra ha doğrusu, ele gune karşı, durmamak gereklihğiBu olay ortalıgı büsbütun kalmıyor desene! ne inanıyorlar, üzerinde dunnazlarsa unutulacağını karıştırdı. tsyancılar aldıklan Bakkal yakmdı: sanıyorlardı. Savcı: « Şüyuu vukuundan betertalimata gore, müirezenm ağır Yalan da değil hani... dirl. diyor, Cezaevi Müdürü de: < Çok doğru..» hklarını yağma ettıler. Subay Allah yaruımcm olsun, ne deylm? dıye ona katılıyor, ikide birde, yerli yersiz yemini lar hapsedıldi. Erlerın silâhlan Geveze kadın çıkıp gittikten sonra bakkal basıyordu: « Ne elli bin lira, ne de elli bin paraalmdıktan sonra Koylerme gıtuzun uzun düşündü: Onu arayan kadın, hem dan haberim var. Allah bin belâmı versin yalan mek şartıyla serbest bırakıidıde şık, şık, bir içim su, artist gibı kadın klm soylüyorsam. Çocuklarımın haynnı görmiyeyim!» lar, terhıs edildıler. Hendeklıleolabilirdi? Bir saat sonra gelen Kudret beyla rin gönderdığı Saıt Bey başkanAma koskoca şehrin de ağzı torba değildi ki kansı, oğulluğunun da kaynana adayı Şehva.lığındaki rasıhat hsyeti de yabüzülüversin'. hanıma sordu: rarlı olmadı. Heyet ıçinde buMuhalif partüerden en dişîisınin tlçe kadmlar Sizi şık, güzel bir genç hanım aramış? lunan Sait ve Kâzım bevleri de kolundaki cırcır baldızın ortaya attıkları, bir çığ Bakkal «Sevicilığine atıf» yapıyor sanarak öldürdüler (23 Nisan 1920). gibı büyüyor, iktidarı kotülemek için alabildiğine kızdı: faydalanılıyordu: Anadolu ölum kahm mücade Bana bak bakkal eskisi! « İktidann elle tutulur yeri kalmamıjtır. Mil lesıne başlamışken, bir kısım Vallahi şaka yapmıyorum ha, şerelsizim letin yıllardır iliğini, kanını emiyorlar!» çıkarcı ve haın kışıler, ırticaı aramış. « Bir Cezaevi Müdürü, basit bir Cezaevi Mü köruitleyen aşagılık yobazlar Aramışsa benün evım var, yerım var. durü elli bin lira rüşvet alırsa, daha irilerini dühalkı bırbıriyle boğuşturucu tah sen bırak onu bunu da, ne oluyor kızın askı şünün'' nklere devam ediyorlardı Bu muamelesi? Devletin bütün kademeleri çürümüş. Rüşvet yüzden memleketın bir bolge OJlanın kaatları gelmemiş daha. Malum slmış yürtıreüştür. Hani tez gun, ter saatta Allah sinde kâbuslu, acı olaylar, kanya? Taa Erzurum'dan gelecek kayıtlar. Ama yardımcımız olsun...» lı çarpışmalar oluyor ve gıttikeli kulağında, bugün iann gelırl • Olacak olacaak.. dinsizin hakkından imansız çe endışe verıci bır halde gelıgelir!» | Bana viski ver.. şıyordu Bu sırada Anzavur « E, meşhur meseldir: Her firaun'un bir Mu Yok. ayaklanmasından moralierı bosası' > Yok ol! zulan halka gorunmek için Bur Partimiz iktidarı alsın hele.. îlıgimizi, ka Peki ama, ne yapayım? Alev hanım kızmızsa bölgesine gitmı? o!an Alı nımızı kurutanların ilığıni, kanmı kurutacağız!» dan müşteriye fırsat kalmıyor ki! Fuat Paşa hemen Geyve'ye don« Hani o gunler?» Az sonra Dürdâne hanım gene geldi, para bozdu ve acele tedbirler almp.k ıhdurdu. Yaşma başına bakmadan, genç kadınmışça« Yakıın, yarından da yakm!» tiyacını duydu. Once topladıgı sına iki dırhem bır çekirdek giyinmişti. Kan bayave binktirebildigi kuvvıjtlerle ğı hızlıydı be' Kimbilir nereye gidiyordu îimdi, ki Geyve boğazını kapatmaya çaminle buluşacaktı? Cezae\i Müdürüyle Savcı iyice huzureuzdular. lıştı. Haber alındıgına gore, bu Sâyia'nın er geç Ankara'nın kulağına gideceğıni, Postahaneye gidiyordu. Süslü bir mektubu hasırada Kuvayi Inzibatıye birlikhiç ummadıklan anda da müfettiş. ya da mufettışzırlamıştı Kudret beyciğıne, postaya atacak, bir lerı de lzmit bölgesine geleceklerin baskına gelebıleceklerini düşunerek, ayakde beşyüzlük yolhyacaktı. Adam mâdem boşanılerdi. laruıı denk alıyorlardı. yordu «Kenef karı»smdan, kimbılır, belki de.... neAyaklanma bölgesi Ankara den olmıyacaktı? Yaşı altmışı birazcık geçse bile, Cezaevi Muduru kafayı çekse bile, o kafayla yakınlarma doğru genişlıyordu. içindeki duyular, etinin tâzeliği yaşının ilerlemişli Cezaevine kumara gelmıyordu. Genel olarak CezaTaraklı, Mudurnu çarpışmaları ğini örterd:. Hem canım böyle şeyleri düşünmenin evmden kumar, esrar, afyon, sustalı kama satışlaiyi sonuçlar vermemişti. Çunkü âlemi var mıydı? Rahmetli kocasından kalan emek Xi kaldırı'mıştı. Hatırlı tutukluların disçı, ya da irticam elebaşlan ve ayaklanli maaşı, kat, bugün satsa antikadır diye binler, hastahan dümeniyle dışarda içkı içip, genelevlere mayı ıdare edenler zora gelince on binlerce lira verecekleri möblesi, tahviller, alkaçamak yapmalarına da son verilmişti. Bagta Ceönce anlaşmaya giriyorlar, bır tınlar, ?usu busuyla bayağı zengin sayılırdı. Kudzaevi, bü*ün şehrin antenleri gerilmiş, Ankara'daa süre sonra fırsat bulunca tekret beyle buralardan çeker başka yerlere giderdi. gelmesi pek mümkün müfettişler beklenmeğe başrar hıyanetlerine başiıyorlardı. Katına da yüzbin veriyorlardı zâten. Bir başka lanmıştı. Fakat bu iş boyle devam edesemtte, bir başka, daha ufak yeni bir kat satın alır, Sonunda geldiler. Hem de bir değil, iki kişi. m««di. Yurdu kurtarmak, dış Kudret'çığiyle kumrular gibi yaşardı ömrünün »o Ikisi de ufak tefek, ikisi de sıska, soluk şeylerdi. düşmanlara karşı koyraak EOnuna kadar. 0nun kollarında gözlerini yumduktan Arabacı Kel Mıstık, adamları çantalarından tanıya runda olan Anadolu Hükumeti sonra da, varsın herşeyi Kudret'çiğine kalsındı. rak şehre yaydı ama, müfettiş böyle mi olurdu? Mü ve Mılli Mücadelenin sorumlu fettiş dediğin Cezaevinde tutuklu Kudret beğ gibl Kocakarıya dıkiz! kişilerı iç huzuru sağlayıcı tedolurdu: Boylu, poslu, kelle kulak yerinde, baktı Sertçe döndü: A «.. ona «öylenmijti. birleri bir an önce almak zomı insanın yüreğini ağzına getiren... Ne baktın haminne? rund» ıdıler. Şimdiye kadar alıYirmi yaşlarında bir genç irisiydi. (Devamı var) nan tedbirlerm, gönderılen kuvvetlerin yetersizliği göruiuyor i H Ç ^ r m / i T İORHAN KAGITCI I KEMAL 45 Ton Sodyum Karbonat Satın Alınacaktır Sümerbank Merinos YUnlü Sanayii Muessesesi için 45 Ton Sodyum Karbonat (Soda) dahlll pıyasadan satın alınacaktır. 1 Teklıf zarflarının üzeıine 3355/69 Merinos yazılarak en geç 24.6.1969 gunü saat 17'ye kadar MUessesemlz veya Istanbul Şubemiz holündeki Alun teklif kutusuna atılmış olaoaktır. 2 Evsaf ve mütemminı malumat ALIII Serrisi'nde öğrenilebilir. 3 Teklifler arasında şartlanmızla ihtiyacınuıa en uygun olanlar tercın edılecektir. Dos. No: 3355/69 Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seyir ve Hidrografi Dairesı Başkanlığından bildirılm;ştir. DENİZCİLERE VE HAVACILARA Î3 SAYILI BİLUKİ 17 ilâ 19 Haziran 1%9 tarihlerinde 07.00 ile 1 . M saaUerı arasmda 41 ) asağıdaki noktalann bırleştiği saha içinde seyretme, demirlerae, ıvlanma ve bu sahanın 2000 metreye kadar olan yüksekliği can ve mal emniyeti bakımından tehli^elidir. AKDENİ2 tSKENDERUN KÖRFEZİ A 71 SAHAS1 1 inci nokta: E. 5918 No. lu Akıncı fenervnde.. 157 derece ve «5 mil mesafede, enlemi 36 derece 15 dakika Kuzey, boylamı 35 derec* 49 dakika Doğu. 2 nci nokta: Enlemi 36 derece 15 dakika Kuzey, Boylanu 35 derece 32 dakika Doğu 3 üncü nokta: Enlemi 36 derece 35 dakika Kuzey, Boylamı SS derece 32 dakika Doğu. 4 üncü nokta: Enlemi 36 derece 35 dakika Kuzey, boylamı 3S d«rece 08 dakika Doğu. 5 inci nokta: Enlemi 36 derece 50 dakika Kuzey, Boylamı 35 ÖV r«ce 53 dakika Doğu. DENİZCİLERE VT HAVACILARA ÖNEMLE (Basın. If647,7389) Sümorbank Alım ve Satım MUessesesi (Basm: 16889/7385)