28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
BAMFE DÖKT 7 Mayıs 1969 CUMHURİYET Cemal Gürsel, Menderes'in Cumhurreisi olmasuıı niçin istemiştir? Bu sorunun cevabını en iyi verecek olan Gürsel, artık hayatta değildir Fakat Menderes in Cumhurreisliğini teklif eden Gürsel'in mektubu, bugün için de bazı mânalar taşıyan, önemli bir vesika! .r. MENDERES'in Yazan: AYDEMIR Her üç nüshayı da imzalar. Birini, Savunma Bakanı Etem Menderes'e takdim etmek; üzere zarla korlar. Ikinci nüshayı ken disine alıkor. Üçüncü nüshayı da Alparslan Tüıkeş'e verir. Muhaîaza etsin diye. İşte bu nüsha nalâ, Alparslan Türkeş' tedir~ Gürsel, Menderes'in Cumhurbaşkanı olmasını istiyor Mayıs ayı içinde 27 mayıs öncesi olaylan izlerken, Gürsel' in durumu ve şu önemli Gürsel mektubu üzerinde, ayrıca durrualıyız. Çünkü gerçi izinli subaylar, fakat artık emekli olmak üzere Ankara'dan ayrılan K*ra Kuvvetleri Kumandanı Orgeneral Cemal Gürsel, ihtilâle haziTİanan kadronun, lideri değilse bile, koruyucusu ve desteltçisiydi. Nitekim 27 mayısta ihtilâl patladıktan sonra, İhtüâlin başına dâvet edilecektir. Hem Devlet Başkam, hem Başbakan. hem Ordu Başkumandanı ve Savunma Bakanı, hem de ihtüâlin idaresini eline alan MilH Birlüı Komitesi Başkanı olarak, işlere liilen el koyacaktır. Fakat Gürsel'in Ankara'dan aynlışı safhasında, üzerinde durulması gereken önemli olaylar var. Mesela onun Orduya vedâ mes«jı ve Savunma Bakanı Etem Menderes'e mektubu ciddi mânalar taşır. Bu son mektuptadır ki, Gürsel Savunma Bakanına, diğer bazı istekler arasında, Celâl Bayar'ın CumhurreisHginden çekilmesini ve Adnan Menderes'in de Cumhurreisliğine getirtlmesi isteğtni bildirir. Bu mektubun bu son kısmı, agızlarda dolasmakla beraber, kesin olarak açıklanmamıştır. Şimdi biz burada bu olaylann cereyan şekli üzerinde etrafıyla duracağız. Eğer Adnan Menderes Cumhurreisi olsaydı ne olurdu? Daha doğrusu Adnan Menderes Cumhıırleisi olabilir miydi? Bu sorulaıın cevaplarvnı, daha aşagıya bı rakalım. vetleri çevresinde ihtilâld kurmayların lideri ve teşkilâtçısı değilse de, koruyucusu ve yardımcısı oldu. Fakat 14 temmuz 1960 da artık emekli olacaktı. Savunma Bakanı Etem Menderesie saygılı ve samimi münasebetleri oldugu anlaşüıyordu. 4 nisan 1960 da ve tstanbul' da bir HaTb Oyunu safhasmı iz lerken, gelen bir mesajla nasıl Ankara'ya çağırıldığını biliyoruz. Bu dâvet üzerinedir ki, orada toplanan kumandanlara: Bu benim artık ilk ve son konuşmam olabilir, şeklinde hitaplarda bulunrr.uş, vazifesine dönrnüştü. Ondan sonra Ankara'da hava, her gün biraz daha gerginleşir. Bazı rubay tevkifleri yapılır. Gürsel, bunlann aleyhindedir. Kara Kuvvetleri Merkezine yerleşmiş, Suphi Karaman, Sami Küçük gibi kurmaylar ise, ihtilâl nüvesinin aktiî elemanlan olarak, saatin onikiye yaklaşügını bilmektedirler ve daha Ürüversite olaylan sırasında o'na: Paşam, Harbokulu emrinizde! denilmiştir. Anlaşıldığına göre, son zamanlarda Gürsel, pek de sftkin değildir. Bazan ruh coşkunluklan, bazan ruh bunalırrJarı içindedir. Ve emeklilik muamelesinden önce bir izin meselesi de vardır. Işte 3 mayıs 1960 da odasına girdiği zaman, bürosunun üstünde izin kâğıdını bulur. Bu artık o'nun, Ordudan fiilen ayrıuşı demektir. Artık tzmir'e gidecektir. Karşıyaka'daki küçük bahçeli evinde istirahate çekilecektir. Fakat, izin emrîni alan Gürsel, işte o sırada beklenmeyen bir kararulık gösterir. Zaten bir akşam önce de Vekili ile konusmustur. Ve anlaşıldığına göre, memleketin gidişatı fcakkında geniş birtakım görüşler tartışılmıştır.. Gürsel barekete geliyor! Makammdan aynlmadan önce Gürsel, evvelâ Ordu'ya bir mesaj kaleme ahr. Bu mesaj yazılacak, yayınlanacak ve sonra toplattınlacakur. Fakat bizi asıl ügilendiren, onun, Savunma Bakam Etem Menderes'e yazdığı mektuptur. Bu mektubun varlığı bilinir. Ama tamamı açıklar.mamıştır. Hattâ Yas Gürsel problemi? Cemal Gürsel, 1958 de Kara Kuvvetleri Kumandanlığına getirildi. Ve daha önce işaret ettigimiz safhalarla, Kara Kuv Alparslan Tütke?, Gürsel'in mektubunu ilk gbren oldu... Oısi Bond /MODESTY (BLAİSF Garfiı sıada Adalet Divanına da mektubun aslı degil «aslı gibidir» damgasını taşıyan bir sureti gönderilmiştir. Mahkemedeki soruşturmalar sırasında bu mektup söz konusu olunca da, Menderes'le Etem Menderes' ten mahkeme, ancak müphem cevapiar almıştır. Yani Etem Menderes bu mektubu Adnan Menderes'e tam olarak gösterdi mi, göstermedi mi, bu konularda ne konuşuldu bahsi, iki tarafça da belirsiz, yetersiz ifadelerle cevaplandınlır. Nihayet mektubun, daha doğrusu mahkemeye gönderüen suretin okunmasma sıra gelince ise, Adnan Menderes yerinden fırlar. Avukatının bu husustaki talebine katılmadığııu ileri sürerek, artık Devlet Başkanı mevkiinde olan bir zatın mektubunun, burada okunmasına razı olmadığıra söyler. Mahkeme Menderes'in ısteğine uyar. Böylece de bu mektup tamamı ile, mahkemede de açıklanmamış olur. Bu niçin böyle olur. Menderes, bu mektubun açıklanmasına niçin karşı çıkar? Şimdi bu sorunun cevabını bulmak ve değerlendirmek, hakikaten müsküldür.. in bu yazılanlar üzerinde şahsi düşunceleri bazı noktalarda tereddütlüdür. Ama Gürsel'in emrini yerine gitirir. Güvendiği bir insan olan Personel Şubesı Binbaşısı Şerel Bey'i odasına dâvet eder. Kapı kilitlenir. Vazı makinasını Şeref Bey kullanır. Türkeş, dikte eder. Mektup üç nüsha olarak yazılır. Tabiî Binbaşı Şeref Bey, yazılanları daha orada unutacaktır. Bundan kimseye bahsedilmeyecektir. Yazılan nüshaları Alparslan Türkeş, Gürsel'e götürür. Odada gene yalnızdırlar. Gürsel, yazılanlan okur. Metin tamamdır. Ondan sonra Korgeneral Cemal Gürsel, masasından kalkar. Zaten artık bu odada, birtakım şekli vedalaşmalardan baska yapscağı iş kalmamıştır. Hazırlanan mektubu Savunma Bakanına götürmek için odtısmdan ayrılır. Fakat Vekil yerinde değildir. O zaman bu hazırlanan mektubu, Etem Menderes'e takdim edilmek üxere, MUsteşar Salih Coskun Paşa' ya bırakır. Salih Coşkun Paşa, "şimdi Ankara'da ve emeklidir. Salih Coşkun, bırakılan mektubu, Vekil dairesine gelince. ken disine sunar. îşte Gürsel'in mektubu bu suretle Menderes' lere intikaî etmiş olur. Çünkü bu mektubu okuyan Etem Men deres. vakit ^eçırmeden Adnan Menderes'i haberdar eder. Adnan Menderes, mektubun tamammı okur. Yani Gürsel'in ieklif ve şrörü^lerinden tamamen haberdar olur. Hattâ ve tabiativle. bu mektup üzerinde Etem Menderes'le konuşurlar da.. Ama mesele, mektuptan Bayar'ı habcrdar edip etmemek'ir. Karar şudur: Mektup gizli kalacaktır. Bundan kimseye bahsedilmeyecektir. Hele Celâl Bayar'a. bu konuda hiçbir şey açıl rr.ayacaktır. Mektup Etem Menderes'e sunulmustur dan gelen böyle bir mektup ve teklifin ise. Reisicumhur Bayar'a sunulduğu zaman onda uyandıracağı ilk ruhî tepki, sarıyorum ki, Menderes'in de Orduyla ve hiç değilse Kara Kuvvetleri Kumandanı ile, ortak bir tertip içinde oldugu şüphesinden başka ne olabilir? Halbuki Menderes, böyle bir tertip içinde değildir. Daha doğrusu olması da mümkün değildir. Gürsel'in bu görüş ve teklifi ise, tamamen şahsidir. Hattâ Alparslan Türkeş. kendisi bunu önleyememiş olsa bile, eğer Gürsel. bu mektuptan diğer yakın birkaç ihtilâlci arkadaşını daha haberdar etseydi, bu mektubun, ya tamamı, ya hiç değilse bu teklil kısmı, her halde yazdırılmazdı.. Çünkü zaten aşağıda metnini vereceğimiz mektupta belirtilen kusurlar ve hatalar varsa, bu kusur ve hatalardan yalnız Bayar ve bazı kabine âzaları sorumlu olamazdı. Bozulan. bir sistemdi. Ve yıpranan, Demofcrat Parti iktidannuı bütüaü idi... Bu niçin böyledir? Bunun niçin böyle oldujfunu, yani niçin böyle hareket edildiğini, ben sadece kendi görüşüme göre yorumlayacağım. Çünkü daha aşağıda yaymlayacagımız mektubun birinci maddesi, Reisicumhur Celâl Bayar'ın bu mevkiinden çekilmesi ve onun yerine de, Başvekü Adnan Menderes'in getirilmesidir. Yani Bayar. Devlet Başkanlığından alınacaktır. Yerine Adr,an Men deres sretirilecektir. Ordunun Kara Kuvvetleri Kumandamn YARIN: GürseFin mektubunun tam metni KAGITCI Seninki, dedi, o biçimmiş ha Ket Mısuk anlamar davrandı: Hangi benimki? Şu canım, hık. hani çakıyorsun ya? Isianbulda, hık, Bogaz'da enaelenip.. Güldü: Kimden duydun? Ohoooo, hık. Memleket çalkalanıyor tekmiü Her zamankinin aksine susmayı uygun bu';an Kel Mıstığm bu davranışı pek çok *ey bilip, bildiklerini açıklamaktan çekinenlerin hâüni andırdığı için, otelcinin de. lokanta sahibınin de meraklarım alabildiğine artırmışU. Çünkü. günlerden beri milleti yumurta, domates, patates, çakü taşlarıyla istasyona çıkmağa zorlayan bu adam, son dakikada milleti caydırrr.ış, üstelik Herif>i arabasıyla istas yondan candanna komutanlığına kadar götürmüştü. Neden di bu? Önce ne için öyîe davranmış, sonra neden böyle olmuştu? Herhalde bir sebebi vardı. Vardı ama, ne? Lokantadaki akşamcılann uğultusu da birden feesilivermiş, gözleri Kel Mıstığm bulunduğu masaya çevrilmişti. Lokanta sahibinin, garsonlara: « Haydi, masamızı hazırlaymS demesine fırsat kalmadan, karşı masadakiler seslendiler: Mıstık efendi, Mıstık bey! Yadırgadı bu türlü çağırılmayı. Alay mı ediyor lardı yâni? Efendiyi beye vurduk olduk beyefendi.. ba}lanm ervahınızdan ha.! Sağdan soldan kahkahalar yükseldiyse de, ses lenen masa gayet ciddiydi. Hattâ saçları kırlaşmış bankacı masalarına önemle gelerek: Yanlış anlama, dedi. Hasan ağa, hepinizi dâvet ediyor! Masanın baş köşesinde ağırda güreşen bir peh'i van heybetiyle oturmakta olan genç irisi Hasan ağa ya baktı Kel Mıstık. Adam köşesinden el ediyordu, Kafası dumanlı olmasa, bu tekmü disleri altın ağa nın dâvetini cana minnet bilirdi ya, dumanlıydı ka fası. Sonra btliyordu ki çağırmaları, «Müfettişler müfettişUnin şehre yayılan yeni kimliğinin gerçek liğini öğrenmek içindi. Işi ağırdan almahydı. Herifin nabız yok'.amağa ge'.diğine kuşkusu yoktu ama, gene de ters türs lâf etmemeliydi. Ne diyorsunuz arkadaşlar? Gidelim mi? Ne otelci, ne de lokanta sahibi «Hayır» diyemezlerdi. Kalktılar. Önde saçlan kırarmış bankacı, Hasan ağa'nm kendi gibi şalvarlı ağalarla otur. makta oldugu masaya gittiler. Hasan ağa'adn başka öteki ağalar ayağa kalkarak saygı gösterdiler, iskemle ikram ettiler. Tek masa yetmiyecekü. Başta şef garson, garsonlar iki masayı birleşürip çeyrek saat içinde yeni meze, yeni rakılarla donattılar. Kel Mıstık kendine söğüyordu içinden. Ne diye şarapçıda kafayı tutmuştu sanki Üst üste yuvarladığt löp yumurtalar ya? Ulan ne tâlihsiz insandı be! Anası onu doğuracağına keşke bir kahp sabun doğursaydı! Dalmıştı. Birden Hasan ağa'nm kalkan kadehi: Hadin, hoş geldiniz bakalım! Hsrkes kadehine sarıldı. İlk önce Kel Mıstığın kadehine kadshini dokundurdu Hasan Aga. Ağırdan almıyor. Kel Mıştığa «O mesele» üzerine tek soru sorulmuyordu Onun da zâten sorulması için can attığı yoktu. Yaksana Mıstık! Uzatılan iyi cins cigarayı alıyor, sağdan soldan uzatılan ateşlerden yakıyor, sonra şerefine kalkan kadehlerle kadehini tokuşturup içiyordu. Mıstık efendi sıcak meze bir şeyler emretsene! Mıstık efendi hiç bir şey yemiyorsun? Garson oğlum, bak Mıstık efendiyePis şarabjn üstüne Kulüp rakısı midesini iyice karışhrrnışt). Ona öyle geliyordu ki, Kulüp rakısı, daha önce içtiği şaraplarla savaşıyor, yumartaları falan mideşinden süpürüyordu. Lâkin ne olursa ol sun. şu herifin nzkı boldu vesselâm. Geçenki geli» şinde hani Mıstık parayla oynuyor mu oynuyordn. Bu gelişinde henüz paranın lâfı olmamışsa da, Allah rızktan yana kapıyı açmış, yürü ya kulum de« mişti. Ne olursa olsun kcndini tutup ağırdan almalı, cıvıyıvermemeliydi. Birden lokanta kapısına gözü kaydı: Ne o? «Mü fettişler müfcttişi>ni getiren candarmalar mıydı <m lar? Lokantanın içeri öışan açıiıp kapanan kapı kanatları candırmaları bir an göstermiş sonra kay» betrnişti. Yerinden fırlayıp, tehlikeli bir yalpayla koştu. Masadakiler ne olduğunu an'.ıyamamışlardı. Oysa ters mers, butmuştu kapıyı. Dışarı çıktı. İki candarma ordaydı. Kel Mıstığı görünce gülümsediler. Mıstık: Hayrola? dedi. Kayır. dediler. Bir görünüp bir kayboldunuı. Niye girmediniz? (Arkası Mektup nasıl yazıldı? Şimdi biz burada bu mektubu, aynı zamanda vesikalandırmış ta olmak için, onun r.asıl yazıldığını inceleyelim. Gürsel' in etraîmda çevrelenen ihtilâlcilerin hepsi. bu mektubun yazıhşmda, yalnız Alparslan Türkeş'in bilgi sahibi olduğunda mutabıktırlar. Alparslan Türkeş o sıralarda Kara Kuvvetleri NATO şubesinin başında bulunuyordu. İhtilâl teşkilâtınm da, aktif olarak içindedir. Hütbesi albaydı. Alparslan Türkeş, 1917 kasımında Lefkoşe'de doğdu. İlk, orta öğrenimini orada yaptı. Sonra Türkiye'de Kuleli Askerî Lisesi, Harbokulu ve Kurmay Akademisi tahsillerini tamamladı. 1938 de Harbiyeden çıktı. Kurmay tahsil kademeleri 1954 de tamamlandı. Içeride ve dışanda çeşitli Ordu hizmetlerinde bulundu. îhtilâl öncesinde Kara Kuvvetleri Kumandanlığı NATO Şubesinden başka, Harb Okulunda da öğretmenlik >apıyordu. 3 mayıs'ta Gürsel izin kâgıdını bürosunda bulunca, Alparslan Türkeş'i çağırdı. Halinde hem bir gerginlik, hem bir kararlılık vardı. Evvelâ Orduya hitabtnı yazdı. Sonra asü mühim olan vesikaya geçti. Odada Türkeş'le yalnızdılar. Ve tabii içeriye kimsenin sokulmaması emri verilmişti. Gürsel Savunma Bakanı Etem Menderes'e mektubunun müsveddesini, eski iıarüerle yazıyordu. Yazılanlar okundu, düzeltildi ve sonra Türkeş'e etnir verildi. Bu suret gizli ve emin bir şekilde makinada yazdınlacak, kendisine getirüecekti. Türkeş' Tıffany 'TIFFANY JONES konu ve resim: AYHAN BAŞOĞLU İ J N T İ K A M YEMİNİ Kırklarelî Belediye Başkanlıgından: 1 Beledîyemize ait Merke7 Demirtaş mahaîlesi Hastane caddesinde yapılacak 558.554.71 lira keşif bedelli dükkânlann inşaatı 2490 sayüı kanunun 31. msddesi uyannca kapah zarl usulu eksiltme ilt ihaleye çıkanlmıştır. 2 Ihalesi 22 Mayıs 1969 Perşembe günü saat 15 de Belediyede müteşekliil Encümen huzurunda \rapılacalctır 3 İsteklilerin usulüne göre hazırlıyacaklan tekJif mektuplannı ihale saatinden bir saat öncesine kadar makbuz ınukabilinde Başkanlığa tevdi etmeleri şarttır. Postada vâki gecikmeler nazara alınmaz 4 Bu işe ait geçici teminat miktan 26 092 lıra 19 kuruştur. 5 Eksiltmeye iştirak edeceklerin, işin enaz ihale bedel; kadar iş yapmıg olması (C) grupu müteahhitlik ve 1969 yüı Ticaret Odası belgelerini sait ve ibraz etmeleri şarttır. 6 İşe ait sartnameyi görmek isteyenlerin mesaî saatleri dahilınde Belediyemiz Mühendislifine müracaatlan ilân olunur. (Basın: 14680/5462). finkaıa Üniversitesi Eczacıhk Fakültesi Dekânlığından Fakültemiz blnası lkmal lnşaaü 2490 sayılı kanun uyarmca 1.730.000.00 Tl.'sı 1969 gerisl 1970 hesap yılında ödenmek şartiyle kapalı zart usulü tle eksiltmeye çıkanl mıştır. • 1 Bu lşe ait Reşil bedelı 4530.000.00 TX.'sı olup. geçici teminatı (161.6S0.O0) T Urasıdır 2 Bu işe ait ihale dosyası Tandoğan Meydanı, Fen Fakültesi durağındaOd Ankara Üniversitesi tnşaat Daire sinde görülebilir 3 Eksiltme 12.5.1969 pazartesi güntl saat 15.00'de Fa tülte Binasındaki Komisyon tarafindan yapılacaktır. 4 Eksiltmeye lştirafc edeceklerin en geç 75.1969 c«rşamba günti saat 17.00'ye kadar şartnamede tstenilen evrakı eklediklert bü dilekçe tle Rektörlük tnşaat Datresme müracaat etmeleri şarttır 5 Eksiltme şartnameslnde lstentlen evrakı tam oiarak eklemiverek müracaat edenlere iştirak belgesi verilmez. 6 Tekiii z^rflan en geç ihale saatinden bir saat evveline kadar Eksiltme Komisyonu Baskanlıgına verilmelidir. Bu saatten sonra verilen îarflar ve po»«Bd» olan gecikmeler kabul edilmez. , (Basm: A. 826114345/5459);
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle