Katalog

SAHİFE tKİ U Nlsan 1969 •••••• ••••••j İMAMIN ATATURKÇUSU ahsiIH. ktilrnrlü, blık tayafeti temiı, dürüst ve herkese itimat telkin eden aydın din adamlanna hangi dinden olurlarsa olsunlar bttmeyen bir hayTanlıtım vardır. Son gezilerimden birinde böyle bir din •datnı, bir imam tanıdım. Tahsili biraz yeterau; fakat kültürü, görgüsü, efendiliği bu noksanını kapatacak kadar mükemmeldi. Sevindira, tebrik ettim, basarılar diledim. Oltrun olduğu kadar da alçak fönüllü ve övnpk bir halk lideri hali vardı iızerinde. Daha sonra bu çok beğendiğim din adamının bir iistün vasfını daha söyiediler bana. Halk arasında adı (Atatürkçü İmam) imiş. Ve bu ö«tiin vasfı ona. dünya ynvarlaktır demenin, »inema ve tiyatrova ptmenin, kıs» boylu elhise jri\menin kâfirlik olduğumı sövliyen, afcıı kalabalık bir yobaz münasip görmüf. Methetmek icin dejtfl tabtt. . Bir Cumhuriyet bayraınında, Cumhuriyetin nirnetlerinden, Kurtulus Savasımızdan, ve bunlan Türk milletine kazandıran Atatürkten sHavişlc bahsettifci için', eekemedijri. kiskandığı, seviyesine ulasamadıjı genç din adamtnın arkasından bakmış, bakmıs da. (tmamm da Matürkçüsü olur mn?| demis. O gün bn jriin. cenç imamm adı, ATATÜRKÇÜ İMAM kalmış. Cahilin, kötünnn dostlugu lnsanı perisan ederse: cahilin. kötünttn düsmanhgı da insaru ancak bu kadar yükseltebilir .. YUKSEK ÖĞRENİMDE REFORM ve KALKINMA w T SENATÖR Ultseye çevrilecek, Koca Anadoluda ezan sesleri kesile^ek. fethini bizzat Hazreti Peygamberin mü] delediği ve fatihini ovdüğtt (1). yüzlerce selâtln ramileri ile dünyanın en büyiık İslâm jehri olan İstanbul bir Hıristiyanhk me»kexi olacaktı. Halbuki, gercek din »damları, bayrağın d»lcalanmadığı yerde, düşman iîgali altında cnraı namazına bile cevaz vennezler. Başka ülkeleri bilmem ama, Türkiyede, bn böyle uygulanmif, Türkün istiklâl aşkı dlnini bile böyle uygulama sına sebep olmuştur. Bu yüzden, eğer Türk ynr dunda an'anelerünlze uygun bir ruma namazı kılma imkânuıa sahipsek, bu imkânı da Ona borçluyuz. Sodl KOÇAŞ i Dinamik bir sistem :: I İ Memduh AYTÜR üksek bğrenun ftlanındakt sonınlardan önemli bir kısmı sonuç niteliğlndedlr. Asü nedenler tanımlamr, bunlara çörUm getirilirse bir reformdan söz açmak mUmktin olabilir. Geçmişte ne meclrese, ne (kontinental tnodel» e göre kurulan üniversite bu yolda öncülük yapamamıştır. Amerikan tipine yaklaştırmagB çabaladıSımn üniversitelerin de aynı başarısızlığa uğradını görüyoruz. Öteki yüksek öjfrenim kurumlarırun değindiğimiz «oturmamı?lık» ı ise onlardan umutlu olmamızı önlemektedir. Sorunlan tanımlıyabilmek ıçin bir «yönetıci düşünce (fikri miidir). ye ihtiyaç vardır. Bunu kaltanmanm yüksek öfretimden beklediklerinl belirliyerelt yaparsak yararlı bir is görmü? olunu: (1) Üretimi hızla ar»ırmak için gerekli yüksek teknilc leri vennek, (2"» Teknolojl Uretimini ve buna uygun bir miıll kültür ortamını hazırlamakta yararlı olmak. Bunlardan Mrincisi kısa sürede aonuç verecek etkenleri, ikinclai daha uzvn sürede etki yapacak etkenleri akla getiriT. Kısa sürede sonuç verecek rtkenler, geri kalmışlığın darbogazları diye bilinen sınırlılıklara yönelen çözümlerdir. Bunların en önemlisl ve konumuzla îlgili olanı «teknilc hizmet» Uretimini yogunlaştırmftk ve arttrmaktır. Uzun sürede sonuç verecek etkenler, toplumu tetaıoİoJİ üretimi aşamasın* bütünies mis bir millet olarak sokmalc sorunlanm çözen etkenlerd'.r. YUksek ögretim itici ve çekıcl bir gü"; olarak bu ikl tür etkenler arasmdadır. Y Atatürkçü olabilmek dunu milletini ATATÜKK ÎLKELERt dediğimi» devrimlerle çağdaş medeniyet duzeyine yükseltmiş, bütün esir Müslüman âlemine de kuTtuluı ve istiklâl iimidi yermiş. örnek olmu? büyük kur tancısına ATATÜRK soyadım vererek, bir faniye verilebilecek en büyük pâyeyi ondan esirgememistir. Bu yüzdendir kl Atatürk. son asırlarda Türkliiğe olduğu kadar, Müslümanlifa da en önemli hizmetleri yapmıs, en büyük Türk liderlerinden blridir. Bütün bn şartlar altınd», ben Türküm diyen berkes kadar, ben Müslümanım diyen herkesin de Bvünebilecegi en büyük sıfat (ATATTRKÇÜ) olabilmektir. Ama sözle defil, hareketlerile, basarıları ile ve kitlenin, milletin içinden gelen anlayıslan ile ATATÜRKÇC olabtlmektir. O halde neden Atatürk'ün aleyhinde bnlunurlar?.. Neden Atatürk'ü din düsmanı olarak çostermek isterler. Bir kısmı, ihtiraslannı onun mevcudiyeti yüzünden tatmin edemedifi için. Diğer bir kısmı, babasetlerini ve hıyanetlerini, onun mevcudiyeti yüzünden istedikleri gibi yapamadıkları için. Dijfer bir kısmı, düpedüz ahlâksız olduklan, her değerli insanı küçültmeye çalıstıkları için. Bir kıraıı ise, cahil, bilçisiı onun, bunun teririnde kalan kişiler olduklan için Atatürk'ün aleyhinde bnlnnurlar. e nihayet kadirjina? Türk milletl, V dlsini bağımMzlığa kavujturmu}, kenyur lere yaymak; (f) Bütün bu alanlar için yüksek vasıflı öncüleri ve bğreticüeri yetiştirmek; (g) Bu çabalann yozlaşmaması ve etkinlıgıni sürgit korumMi tçin gerekli bağları kurmak, engelleri kaldirmak, dinamik mekanizmayı ortaya koymak, olarak özetleneDİlir. Biz jurada bunlardan ilk lkisini, lis« • sonras kuruaBar olarak kısaca ele alacagız, ötekilere değinmekle yetineceğiz. Use soarasi yüksek öfreniıne bir «sistem» tttirebilmek için ilk Tapılacak sey buoun kapıları önündeki yığilmalan ve içindeki birikmeleri kaldırmak, onları amaçlar dogrnltusanda yararlanılacak saflam fâçler haline getirmektir. Bn hero fiğrenciyi, hem de hocayı gerçek sonımlulufiı ile karsilastırahilmenin ilk sartıdır. Yüksek okullar ise . sonrası 5tretimde yüksek okul sisteırü esas olmalıdır. Burada lise ve meslek okullannı bitiren ve yüksek öğrenim yapacak yetenekleri taşıyan bütün ögrencil?r okutulmalı ve en kısa zamanda toplumtm teknik hizmet ihtiyacmı karşılamak üzere iş hayatına akıtılmalıdır. Teknik hizmetleri en geniş anlanu ile alıyoruz; Yalnız makine ve proje ile ilgüi işlerl degü. modern bir toplumdaM b'itün işleri teknik hizmet sayıyoruz. Üretken olan ve olmıyan çaba ayınmını, buradaki konumus açjsmdan gerekli bulmuyor; toplam emeğin Uretkenliğini çeşitli teknik hizmetlerin dikey ve yatay olarak plân hedeflerine optımum dafcınmınöa görüyoruz. öte vandan teknik hizmeti, teknolojiden avırmak rorundayız. ÇünkÜ teknik belli bir becerı ('maharet) düzeyini akla getırir, tetaoloji bitim halindeM teknikdir ki, beceri düzeyinın sürgit yUkselmesini sağlıyın İUci bir güçtür. alkmmak istıyen ülkeler, üısanoğlunun elindeki en yeni tekniği en kısa TAmanda mümkürı olduğu kadar çok insana öğretmek zoru^a t dırlar. Harcama olanaklan ^ sınırlı, dö%izi kıt, vasıflı öğrttiici . sayıca az olduğu için bunlan «israf» etmeden kullanmak durumundadırlar. Böyle olunca ne tekniği, ne de teknolo.1ik yakİBSimı lyice sindirmeden mezun olmuş çok sayıda adam yerine, tekniği iyi bellemiş cok sayıda, teknolojik yaklasımı iyi öğrenmi; az sayıda genç yet'.stirmek, meslek içi eelistirmevi ve »raştırmayı ayn ve belH turumlann sorumluluğuna vermek çıkar bir yol olarak görünmeKtedir. tşte bu çıkar yol, «teknikler yüksek okulda verilir» prenslbin den geçer. Kalkınmakta olan ülkeler için vüksek okulun değert büvüktür. Sınıf usulü, devam disiplini, hoca bulmanın göreli (nisbl) kolayhjh. yatılı öğrenci alma tmkanı gibi özellikleri omı kaynaklan israf etmiyen btr yöntem olarak önümüze getlrmektedlr. Burada dikkat edilecek nokta, yüksek okulu bir üniversite ben zeri haline getirmekten sakmmak, gerçekten «tekniği» vermesine çalışmaktır. Geri kalmış ülketere öğrendiklert ile uygıladıkları arasındaki açık karştsmda kaçma vollanm arayan kimseler yerine. daha okul sıralannda lken gireceğ1 işi bilen, ona göre pratik stajlarmı da vapan. şantiyede. büroda, fabrikada, sağlık merkezinde vb. yabancılaşmıyan, görecefi işl ***• kiler» kapmağa mecbur olmıyan, tersine onlara daha yeni teknikleri getiren lnsanlar 'ftzımdır. Atatürk ve din n hâdise bana, Atatürkfin Tfirk mllletina olduğu kadar, Islara dinine de yaptıfı hizmetleri batırlattı. Atatürk askerdir. Mareşaldlr. ömrü, genç talfbeliğinden Türkiveyi kurtardığı eüne kariar orduda, kita başında, çörev basmda. düşman karşısında, yani askerlik nöbetinde geçmistir. tslâm dinine göre de, düsman karşjsnvda bir saat nöbet, yıîlarca Ibadete bedeldlr. Dünyada kaç fâni, Islâm dinine före, Tann* sına bn kadar yakındır?... Bir Albav Mustafa Kem&l olmasaydı, Ha*. r*ti Peyeamberin yrryüıündrki vekili olan Halife, hilâfet merkezi ve Hazreti Peygamberin lstanhulda bulunan mübarek emanetleri yirminci jüzyılın modern haçlılarımn eline dftçecekU. 1300 bn kadar yıllık tslâm tsrihi bn Jekevi bir daha tpnüzliyemeıdi. tsllm tarihinl bu lekeden Mustafa Kemal kurtarnustır. Bir Mustafa Kemal Paşa olmasaydı, imzalanan Sevr andlaşmasına gftre. Halife bir hacAı kuklası: asirlardır haçlı dfinyaya karsı tslamın çekilmis kılıcı olan son müstakii Türk d'vleti küçük bir bozkır devleti baline gelecekti. Bir Mustafa Kemal Pasa olmasaydı, Kurtuluş Savasınm sonucunun ne olacağını bu gün jp^lemeye imkân yoktur. Bu yiudendir ki, T.B. 1 M., bu genc Başkomntana islâm tarihinin en W yük<*k askerî pâye»ini tevcih etmi», Gari fln• anı mübeccelini vermiştir. Mare»alliğe yükselt\ miştir. Yâni. müşir Gazi Mustafa Kemal Paşa, <te*« kıırmay yürbajılıjından mareşalliğe kadar bütün rutbeleri din ve devletine hizmet yolu ile kazan mı». İslâm dininin ve Büviik Peygamberinin en çok övdüğü kahramanlar arasında yer almıştir. Mustafa Kemal Paşa olmasaydı ve yukarıda navdığımız zaferlpr tam kaıanılamasaydı. milyon İBfca sehit ve «aıi'nin kanları pahasma kaıanılmıj bin yıllık Türk yurdu istilâ edilecek, camilet I lardan sıynlmak, ve bu görevleri yapabilmek için hem bugünkü sayısal baskıdan (yığılmalardan, birikroelerden> kurtarılmak. hem de hocalann asıi sorumlu bulunduklan alana ıaındınlması lâztmdır. ilim ve teknoloji disiplinl içine almabilecek yetenecte öğrenci sayısı her ülkede sımriJdır. İsüyen bütün genç lerin bunu başarabileeeginl sanmak yanlıştır. «Çan Egrisi» bize her yıl ne kadar öğrencinın bu tür öğrenim için yeterli olacağı hakkmda bir fikir vere'Jİlir (»o 10 kadarl Bu düzeydeM bğrenciler yalnız iyi öğrenmek ve topluma is alanlannda yararlı olmakla kalmaz. hocayı ıyı hoca olmaga. görevini yapmağa. rora basvurmadan. çağınr. Yüksek öğrenim sistemi içinde «bilim ve teknoloji üniver»!teleri» ancak. lsaret ettiğimlı ka Uteyi gerçekten yansıtabilecelclerin sayıh ile sınırlı olmalıdır. Reformun basarısı burada uygulanacak kriterlerin sağlamlığına baghdır. Görülüyor kl yüksek okul ile Universite arasında, ikMsat. işletme, siyasal biHmleT takültelerine benzemeğe çahsen akademilerin; yüksek okullarla fakültelerin gördüğü İse benzer çahşmalar yapan fakültelerin ve enstitülerin yeri yoktur. B Araştırmageliştirme ve bilH birikimi Uksek öğrenimin belli bir kuşağı teknik ve teknoloji ile donatmaktan ibaret olmadığına değinmiştik. Gerçekten bütün bunların ttjrenim çagını çeşitll nedenlerle geçifmiş ve mesleklere girmiş bulvınanlara. sonradan büvük gel'sme gösteren lpmselere de öğretılmesi bir zorunluktur. Ayrıca «araştırrftan gUnümtizün baslıca konusudur. üygtıl»nan teknikleri iyilestırme, teknolojik Uretime malîeme bazırlama, deneyleme Ribi lşieıl sadece üniversitelerin teoriye donıik çalıçmalanndan bekle| mek mümkün değildir. Bu tür çalışmalar girdi (input) lerin : yoğun olduğu her yere gfttürüîmelidir. Gene bninlr kl yüksek ögretim sorunlan bilginin kitap haline getirilmesini, b\mlann uct» ca yayılmasını, etkin bir dağıtıma tâbi tutulmasınj şart koşar. Burada bunların aynntılanna girilmiyecektlr. Yalnu şunu «öy. lemekte yarar vardır kl, bu son konular yüksek okullarla bilim ve teknoloji üniversitelert dışında dört tip yeni kuruma ihtiyaç gasterir. Bunlardan biri araştırma kurumlandır M, bunları «Enstitü» adı altında düşllnmek mUmkundür. Meslek içi öğretim de «Akademi» ortak adı altında kurumlaştmlabilir. Çan eğristnln, gert kalmış toplumlarda, birçok gençlertn ^erçek yeteneklerini vansıtmadı*ı söylenebillr. Ayrıca bir çok '.iseler bakalorea düteyinln cok uzağındadır. ÇeşitH nedenlerle yüksek öğrenim yapatnamış, istekli ve enerjik yurttaşlar »ardır. Bunlann bu hak ve imkandan yararlanmamasını düsünmek için geri kalmışlıgm kıt kaynaklan bir bahane olmamalıdır. Bu ihtivacı karşılamak için bü'l'n yurt düzeyini kapsiTan kısa süreli bir «temel bilgiler üniversltesi» kurulması gerekmektedır. Buralarda dil ve edebiyat, felsefe ve matematik bilimleri okutulmalı, verecegi Usansın b»rem ve askerlik durumu ile Ugisi bulunmamalıuır. Bilgi biriküni ve vayılması ıçin kitaplıklann yeniden ele alınması (bu konuda Prof. Y. Karayalçın'm bir çalışması basılrraştırV, ara ve talebin bir türlü karsılasamsdığı bu alanm derlet ellle organire edllmesi lazımdır. ütün bu Oneriler elbette yüksek ögretim fcurumlannuı iyi bir loiistiğe kavusturulmasma bajlıdır. Ovsa Turkiyede en az Önem verilen husus bu kurumîann yönettm ve destek hizmetleridir. YUksek öğretim kurumlannm dinamizmini koruma çabalan hıılandırma, yozmalan önleme sorunu, İyi vönetim ve destek hizmeti ile karşılanmak lâzımdır. Bu görevi yüriinne organv na, yahut gençlik oatlamalarms bırakmak doğru değildir Ru kurumlar öncültiklertni, kendilerine has sorumluluk anlayıyı .çinde yaptıkları sürece, kalkiTimayı ve huzuru birlikte yürürmek şansı artar, O halde yüksek öğretlm kurumlarmı, özeilikle Universiteleri canlı. haber11 duyarlı ve glrisketJ tutacnlı blx yönetim orgamna ihtifaç vardır. Bu organ, «KA1KTNMA ENSTtTtîTjERt» başlıkh yaaamız da (1) da değmdiğimiı gibi, aençliğin de katılacağı bir biçimde duzenlenraelldlr. Genoİlk. esdeyişle öftrenoller ve *ademsiz öğretim Uyelert, «Hevecan, öztem ve Ûlkfl çağıtıın deeerlerinl benüı kuruln duıtnin statik kalıplan ve basialan i çinde yitlnBemiî» olduklan iç'n bilgi, sorumluluk re tecrilb» kazanmıs kıdemlllere fwç«kten yardımra ve uvana olabfllrier. 1 (1) Bsfc"" »» rmnhnriyet, II Oeak IMW S onuç on sezilerimde tanıdıjım genç lmam'a kanım kaynamıstı. Kültürlii, aydın, haysiyetli, onurlu genç bir din adamı olduğu için sevmistim onn/Ama şimdi ona gıpta da ediyornra. (Atatürkçü trnam) sıfatını, bir mnanzının şabadrti ile ve kitlenin tasvibi ile kazandığı için. Zira. bir genç din adamına en çok yakısan sıfatlardan birisi de budnr. ATATÜRKÇÜ olabilmektir. O'na bn sıfatı kazandıran TOBAZ'm aksine ben (tmamın aydını olur, haysiyetlisri olnr. kültÜTİüsü olur, ATATüRKÇÜSÜ olur ve din adamı da ancak ve ancak bSyle olnr) diyorum. Ve yine ben (Imaraın. din adamının sadece cahili, törjüsüzü. bilçisizi, hasedi, derlcisî ve bilhassa YOBAZ'ı olmaz? ıflyorufifT (1) Hazreti Peygamberin (Le tüftehanel Konstantaniye îi lenimel emiri , emirt ha, ve lenimel ceys, zalikel ceys îstanbul'u fethedecek komutan ne iyi komutan, asker ne iyi askerdir) mealinde ve Istanbul'un fethinde müessir olmuî bir hadisi şerifleri vardır. Y Keler beklenir? emekki yüksek öğrenim, sa dece, belli yaştaki gençlen okutma problemi olmalt kadar. hattâ kalkınma açısından bakıldığında ondan çok, tüm toplumu etkıleme sonınudı:r Bu görev, (a) Belli teknikteri lıse sonrası ve meslek • içi kurumlarda öğretmek; (b) Salt bilim, uyçularmh 'billm ve teknoyapabıteaı|jl3ft.t»lanıntl»î!katkılar cek insanları lise sonrası ve meslek • içi ögretimle hazırlamak: (c> Sonuç yönelimli uygulamali, araştırma, kurumlannda bilimi ve teknigi bir araya getirmek; (di Bilgi binkiminin ve yayımının hızlanmasını sağlıyacak araçlan geliştirmek; (e) Temel bilımleri ve kültürü mü'Dkün olduğu kadar geniş küî> Dünyanın her yerinde »oygunlar olur. Türkiye'nin de batınnda dofusunda, kentinde dağında, eskiya adam soyar. Doju illerinde otobüsü durdurup mavzeri yolcunun burnuna dayıyarak : Ta paranı, ya canını.. diyen sakîlerin pek bol oldufunu büir, sık sık gazetelerde okuruz. Soygunun kaba çesidi budur. Bır de daha ince soygunlar vardır ki, ahlâkça daha düsük soyguncular eliyle yapılır. Soz(elisi hasta bir adamı yatağında söraürmck, dagbaşında adam »oymaktan herhalde voh daha kotüdür. Çünkü taastaya yardım etmek, iyileştirmeye çslısmak insanlık gorevidir. Ama vatandaş dösekte canını kurtarmaya çalışırken eüzdamna el atmak, mezarda ölünün altın disini (almak kadar asağıhktır. Iste dün bizim gazetenin mansetine çıkan büyük baber, bövle bir soygunu hasta döseçinde ilâç soyçununu • Türkiye Büyük Millet Meclisi Arastırma Komisyonn resmi raporuyla onaylıyordn. Ne var ki, ülkemizde artık vicdanlar kaşarlandığı, snratlar nanrlandığı için, sömürünün ve »oygunon hangi çeşidi olursa olann olatan bir seymis gibi karsılanıyor. Hattâ hırsızlık ettikçe, roilleti sovdukca itibar kazananlanmız var. Bankada bü yük hesabıa, ko>nunda çek defterin, ve ticaret âleminde gücün oldo mu; sey soyabildifin kadar, «ömür sömürebildiğin kadar... Dediğimiı gibi dümen açık.. Soyçun ortada.. ama vicdanlar kasarlanmıs, suratlar nasırlanmıs.. Ne deseniz kâr etmivor. Bn köseyi Bteden beri izliyenter, Türkiye'de bastayı döseğinde sovan ilâç ticareti konusunda xaten fikir sahibidirler. Meelis Arastırma Komisyonu ilâç konusnnda haıırladıgı rapom dün açıkladı. Ve gazetelerde birtakım rakamlar yayınlandı. Verilen bilgilere gSre : « Piyasadakı ilâçlarm uçte biri etkisiz ve lüzumsuz.. Bdvlece yılda 4(M) milyon lıra tsraf olmakta.. Bır yabancı firtna beş yılda varhğını yü7de 1859 artırmış.. Ban ilâç fırmalan yüzde 1000 kâr ediyor.. Yılda 23 milvon dolârlık ilâç ham marfdesı ıthal ediliyor.. 1967 vılında kâr transferi 27 milyon dolâr.. tUç piyasası yabancı kumpanvalar boyunduruğunda.. Türkivedekı yabancı ilâç şirketleri. vurt dısındaki büyük kumpanyalann sa tış şubesi halinde.. Türk halkı parasının büyük bir kısmını değersız ilâçlar için harcamakta.. İlâç kumpanyaları vergı kaçırmakta.» llzatmıyalım, yfiı kızartıcı bir soyçnn .. Hem de hastavı hasta döşefındt sömüren bir soygan .. Pahalı reklSmlar.. renkli brosürler.. cicibici kntular, siseler.. ynrdnn en uzak kösesine kadar doktor tavlamalar.. milyonltık propatandalar.. dergiier.. hastanelerle elattından anlasmalar.. para yedirmeier^ adam gSzetmeler.. ve »onnnda yoksul bir tnillete en hayatî konuda atılan kazık.. Övlesine bir kazık ki, Anadolnnun Müslümanları tüm camilerimizin minarelerinı nçnca diz«eler bıı kazığın boynna yetisemel. KnUal camilerin miraberlerinde «rafil imamlarımız, solcnlnk aleyhine, empervalizm lehine vaız verirlerken, 32 milyon Müslümanı hasta döşeğinde sömüren yabancı knmpanvalara hizmet ettiklerinin farkında mıdırlar? tçlerinde biünçli olanları da vardır. ama çoğn din adamının sSf nivetlerivle ve bilmeden emperyalizme masa olduklarına ve dindaslanna, vatandaslarına. cihad ilin ettiklerine inanmaktayıı. Oyna Tfirkiyeye vantuzlanvla yapısmıs emperyalizm ahtapotn nrtadadır.. Tabıncı kumpanyalann sömürusü ortadadır.. Kim koparacak empervalizmin vantnzlarinı vatanın ba|nndan? Dagbasında dcîil, hasta döşeğinde adam loyanlann yakanna kim yapışacak? Vicdanları kasarlanmıs. «vratlan nasırUnmıs olanlar mıî Vicdanları kaşarlanmış.. Suratları nasırlanmış... D ••••••••••••••••••• K | TEŞEKKÜR 15/4'1969 Salı günü vefat eden KAYACAN ailesinin biricüj yarlığı sevgüi annemiz HIDAYET KAYACAN'ın cenazesine gelmek lutfunda bulunan bütün akraba ve dostlanmıza. telefon, telgrafla tâziyetlerini büdırenlere, çelenk gönderenlere, evimize kadar gelmek zahmetinde bulunarak bizleri teselliye çalışan samimî candan dostlarımıza, Cumhuriyet Gazetesi ailesine, Beyoğlu Kız Enstitüsü ve Kız Sanat Okulu ile öğretmenleri Koruma Derneğine, Enstitü Müdiresi Sajan Nebahat Gegln ile bütün öğretmen arkadaşîanmıza, ve öğrencüere ayrı ayn teşekküre acımız mâni olduğundan gazeteniz vasıtasile duyurulmasmı saygılanmızla rica ederiz. MtRŞtDE. OSMAN ve NURt KAYACAN '•«••>••••••' •:!: :::: î \ i | : ! Cumhuriyet 4765 M E V L 1 T Aile büyüğümüz biricik varlığımız Perşembe Pazarı tüccarlanndan eşsiz ınsan, İHSAN DOĞAN'ın vefatımn 40 ıncı günü mevlıdj 25 Nısan 1969 Cuma günü Cuma namazını müteakip Perşembe Pazarı Arap Camiinde kıymetli hafızlanmızdan Hacı Halil tbrahım Çanakkaleli. Hafız Aziz Bahriyeli ve Hacı Hafız Alı Rıza Altunbay. Hafız C^mal Bağcı ve duahan Adem Erım tarafından okunacak Kur'anı Kerım ve Mevlıdı Şerife arzu eden akraba, dost ve din kardeşlenmizin teşriîlerinizi rica ederiz. EŞİ VE KARDEŞLERİ Cumhuriyet 4763 Yalova Malmüdürlüğünden: 1 Beher kılosu 30 kuruştan tümünün muhammen bedelı 2400 lira ve muvakkat teminatı 180 lir* olan Handere'deki hazineye ait 8 ton hurda demlr ve saç dosyasında mevcut şartnamesine göre 9 îlayıs 1969 Cuma günu saat 15 de Yalova Maldürluğündt toplanacak Komisyon mariîetüe ve 2490 sayüı kanunun 31 incı maddesi gereğince kapalı zarf usulü ile satılacaktır. 2 Taliplerin belîi gün ve saatten enaz bir saat evvelinp kadar teminat mektup ve makbuzlarını hsvi teklif mektuplanna ait usulüne göre hazırlanmış olen zarîlan İhale Komisyonu Başkanlığma makbuz mukabili teslim etmeleri. 3 îşbu hurda demir ve saç satışma ait şartnamenın mesaî saatleri içinde Malmüdürlflğünde gorülebılecegı İsteklilerin satış gün ve saatinde nüfus cüzdanlsn ile birlikte Komisyonda hazır bulunmaiarı 4 Postada vuku bulacak gecikmeleriıı kabul olunmayacağı ilân olunur. Gumhtıriyet Senatosu Salmalma Komisyonu Baçkanlığmdan: 1 Dairemlz müstahtemlerine, 2490 sayıh kanun uyannca kapalı zarf usulü ile 152 takım elbite ve (8) adet palto diktirilecektir. Bu işe ait muhamrnen berfel (22^20.)• lira geçid teminat (1675) llradır. 2 îhale dosyası, 5zel ve teknllt şartname Ankara'da, Cumhuriyet Senatosu Levazım Müdürlügü kaleminde görülebilir 3 EksiUsne. 28/4A1969 Pazartest günü »aat 15 00 de Cumhurivet Senatosu binasında (T.B.M.M binası E blok) yapılacaktır 4 Eksiltmege içtirak edeceklerin teklif mektuplarını ve şartnamede Istenilen belgeleri ihale 2Ünü saat 14 00'e kadar Komisvon Başkanlıgma vermış olmalan sarttır. Postadaki gecikmeler ve belgelerini geç veTenler kabul edilmeyecektir. TEŞEKKÜR üreterimdeki taşı bsşarıh bir amelıyatla beni kısa zamanda sıhhatime kavuşturan Ürolog Operatör alarak., Bîlim ve leknoloji üntversüeleri ağımızda milletlerin gelisme varışındaki yerlnl en iyi gösteren ölçü, bilim ve teknoloji alanındakl basarılar ve katkılardır. Bugün, «Bilim *e teknoloji valnız Batı uvçarlUhmn en ileri«inde bulunan toplum ların harcıdır. ötekilerin bunlarla u^rasması kaynak isratından başka bir şey Ûetildir» yarçcısı yadırganmamaktadır. «Kufa göçü (brain drain>» bu isîafm sonucudur. Gerçekten geri kalmış Ulkele rin tiim ytiksek öğretim sistemlerini bilim ve teknoloji üretimıne göre avarlamalan sakmcalı olur. Yeterli öğretici, lâboratu var, malzeme bulabilmek bir yana, öğrenci . öğretici oranını optimumda tutmak, meeunlara t; bulmak imkansn hale geHr Ne bilim yoluna girebilmis, ne de geçerli tekniklerl öğrenm's bir çeşit gizli işsizler ortahgı kaplar. öte yandan geri kalrms toplum lar, ÖzeUikle Türkiye gibi ta rtM sorıımluluğu bulunanlar gerçekten en üeri ülkeler ara sına katıîmak istiyorlarsa, bilim ve teknoloji alanına girmek 7e bu alanda aos sahibt olmak zorundadırlar. Aynca mllU külMlrfln gUçlendlrtlmesi. Tayılması, toplumun dinamik halde hı»orunlufu raMır Bim Dr. REGAİP ŞEN Ç B ıle değerli yardımcıları Dr NEJAT FERTAN ve Dr ÖZER OZANa; Anestezi Mütehassısı Dr M. SEMİH ÜLBEN'e, TEŞVİKİYE SAĞLIK EVİ sahibi Dr. OSMAN ÜÇER'e Hastahane doktorlan ve hemşirelerme. ozel hemgırpm İneka Özal'a minnet ve şükranlarımı duyurmak ısterim. ORH^V BORAN Cumhurivet 4778 (Basın: 14325/47451 (Basuı: A. 725413250/4754) KARTALMALTEPE ASKERI SATINAl MA KOMİSYON BAŞKANLIGINDAN A»keri ıhtıyaç için 5 3 U Küo tRMÎK S/Maşıs.'ltftt!) Cuma <O günü saat UJ)0'de 51 Jncl madde uvannca müteahlııî nara ve besabına AÇIK EKSİLTME suretıyle satın alınacakiır Mu h»mmen beıjeli 8750,00 TL Katl teminatı 1313 Uıadır thale" Kartal • Maltepe'de bulunan eskı Belerirvp hma=ı karçıs'n^a ki Komisyonda yapılacaktır Evsaf ve şar'narreler her gun mesal saatlen içeri<;irjde Komı«vonda 2 (Basın: 14036 4762) Bursa Beîediye Başkanlıgından: Otobüs İşletmesinin 0321 H. Mercedes otobüslerinın ıhtıyacı olan ön ve arka fren balatası 28 PPO no ürâ muhamrnen bedel 2152 lıra muvakkat temır.ath. Otobüs tşletmcsi ihtiyacı için 4 renk ve 4 cıns 127 500 cılt otobüs bileti 25.500 00 lira muhammen bedel 1913 lıra muvakkat teminatlı ıkı kalera mubavaa ayrı ayrı kapalı zarf eksiltme usulü ile 13 5 1969 Salı günü saat15 de ıhaleye ko. ni'lmuştur Sartnatneler Hesap İşlerinde görulebüecektır İhalelere i^tirak edeceklerin 1969 yıü tasdıklı Tıcaret Odası veya mensup olduklan dernek beleeleri ile muvakkat teminat belgeleriyle birlikte hazırlavacsklan kapalı zarf teklif mektuplanm ıhale günö saat 14 de kadar Başkanlıgımıza makbuz karşıhgı tevdi etmeleri ilftn olunur Postada vukuu eecikmeler kabul edilmez. D.B. DENİZ NAKÜYATI T.A.Ş. (Gene! MüdürÜiğttnden) (4 Adet Ana Makine ileYardımcıları Alınacak) 1 Teşekkfllümüz kosterleri için 4 adet ana makine ilo : ardımcıları alınacaktır. 2 Bu ise ait şartname. Teşekkulflrriöz veznesindpn 30 lira mukabili temin edilir. 3 Tpkliflerin en gec 21 Mayıs 1969 günu saat 16.30 a kadar kapalı zarfla Meclisi Mebusan Caddesi 93. 95. 97 No. da Satınalma Baîkanlığına tevdi edilecektir. 4 Teşekkülflmflz ihaleyî yapıp yapmaauücia veya diledlfine yapmakta serbesttir. MIMARLARA DUYURU YOksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğünce yaptınl«cak olan Ankara Bahçelıevler 1000 kişilik kız ögrenci yurdu proıelerinın Odamız tescilli büro duzeni kurallanna aykın olarak yaptın l n a k istendiği öğrenilmiatir Meslek uygulama töresi .tescilli böro duzeni ve Odamız kurallan uyannca sör konusu işin ne ka*'lm»malan öyelerimize [Basın; <B«un B, İ lOJti.