Katalog

SAftİFE DÖRT Ififı yok' . Bilmiyorlar her halde bir de onlar oğrenirse vay bajımıza gelenler, vay!.. CUMHURİYET fitre.. Oluyor böyle ve çarklara dünya dönüyor.. • Ekonomik ilişkiler • Moskova'nın havucu 45 dilden eserler LENİN yi ki kanunlarunızda «Lenin' in resmini, heykelini yirnıi ke re gören, beş yıldan, an yıla kadar hapis cezasıyla ceralandınJır» gibilerine bir madde yok.. Yoksa buraya gelinceye sittin sene kalırdık «içerde>, zira bu ülkelerin yapıcısı Lenin'in yüzlerce heykelini, fotoğrafını, rozetini gordük gezimiz bojrunca.. Ve ken disini.. Sovyetler Birliğinln atasmı gör mek lçln hiç eksilmeyen kuyruğa biz de girdik, yabancı olduğumut için özel izinle araya karııtık.. Lenin'in mezarı Kızıl Meydanda.. Mermer ufak bir yapı.. Çıt çıkmıyordu kimseden merdivenlerden inerken, kara mermerler ölü ifiklarla aydınlatılmiftı ve Lenin yatıyordu sırt üstil, üz« rinde yanya kadar battaniye.. Tu runcu ölü ıjıklar aydınlatıyordu cam bölümü, uyuyor gibiydi. Gece Kızılmeydanda yüzlerce insan feç saatlere kadar geziyor, kabrin difina yaklasıyor, nöbetçileri «eyrediyor.. Gülüyorlar, eğleniyorlar meydanda, çoluk çocuk.. «Yahu, neden kızmıyor polisler, jurda en büyü&ünüz yatıyor?», muhatabım bu sözlerimi duyunca iyice afalladı, bermutad «dalga g«çiyorum» sandı, yenıden sordum, «Neden?» dedi.. «Neden kızsııı polis, yahnt nöbetçiler? Halk neşeli, insanlar sevişiyor birlik ve beraberük içlnde, rahat keylfleri yfrinde.. Lenin'ln Jsfedifi de bu değfl miydi?. LEFKOŞE'YE ! I B Ocak ve Şubat'mda, Aroerüca'yı haf Ularca uçakla doJcara, deniı ve hava gücü «p«y bilgi sahibi oımuj tum.'. Bir gün dayanamayıp ev •ahiplerine höykürmuş, «misterler, slz askeri heyetleıe uygulayacak projıamı yanlıtlık olacak, bize uyguluyorsunnz, bana ne bu kadar adam öldiirecek âletlerden? Bırakın da blraz tlyatro, nflze fa lan gezelim, görellm..» detni$tim.. Sovyetler Birligine geîip bir bale seyredememek, yazar dostlarla üç beş kelâm etmemek bayagı ağnma gidiyordu.. Ne çare, program yapılmıştı.. Burada da ekonomik isler, çalışmalar ajır basta. S.S.C.B. Bakanlar Kurulu Ekonomik llişküer Devlet Komıteai Dantsmanı, Azerbaycan a. sıllı dostumuz Nâmık Abdul Hamid Ytkubov'la uzun zaman konuftuk. Türk Sovyet ekonomik ilişkilerinde Y«kubov yabancımız değildi gazeteciler oiarak. Bakın su Sovyetler Birliğinin •ttigi işe, dıı ticareti de devletles tlrmişler'. GeUımemiı ülklerden Ve Lefkoşe yolu ile m anavatan ham madde alırken, fiyatuun tesbitini o fllkeye bırakıyorlar!. Örneğjn, îngiltere, Mısır pamuğunu dünya fiyatından aza ahrken, komşvunuz ticaret bılmediginden olacak o, dünya fiyaundan alıyor!.. Sovyet kredileri de düsük faizli, 1215 yıl için • '. 2.5 fsizle y veriyor kredileri.. Türkiye'ye e diğer ülkelere yo'.ladıkları unnan lara da sıkı n k ı ttmbihliyorlarmış: •lıinui lyi yapın. Kanunlara ve âdetlere saygilı olun.. Siyasi propacsnd» yapmayın... Iç iıierine karısnıayın...» gıbilerine.. Bir tane ben ekleyeyim b»ri, «çoluk çocuk da olıa ıakın Lenin rozeti falan vermeyln..» ğma göre, 25 Mart 1967 ekonoml anlasmasıyla, 1 milyon kapaaiteli demir çelik fabrikam İskenderun'da, Seydisehir aliminyum fab rikası, îzmir'de Ali Ağa ham petrol rafınerisi, Bandırma'da amt sulfirik fabrikası, Artvin'de lifleme, 370 bin kilovatlık Ayna Pınar baraj tesisleri, 310 kilometrelik ve 380 kilovatlık Seyit ömerSeydişehir elektrik hatü daha bir yıfcn ijbirliği... Yoo, yooo, hak yememek gerek. bütün bu anlaşm« v e ahşverije rağmen işin ba«ı nı bo" bırakmıyoruz evvel Allah, örneğin, Etibank tel üstüne tel çekiyor «Aman Rus arkadaflar, IU uımanlan acele gönderin» diye, bu seier vize işinden çelmeyi takıyoruz, ifi, yânl fabrikanın yapımmı geciktiriyoruz, yagma yoook.. Sonra şu Rıudar pek akıl lı değil, iyice aklım yattı, fabrika yı düşük faizli krediyle yapıyor, bitirinee al senin bu fabrika diyor, öyle gel ortak yapalım falan LEMN in kibrı. Her an kalabalık. Tedldra T*tmi«e knynıj» gtrtp ziyaret için sıra brkliyorlar. tılıyor bazılan «Moskova'ya.. Mos kova'ıa» diye.. «Ruslann rublele ti çalışıyor» deniliyor, Ruslar pa ra doküyormu; iddiaları da gtrla gidıyor.. Evet gidip gördüm, Rus yadan tonla ruble geliyor bajka para olup, kom«umuzla ticaretim:z artıyor, bakıyorsunuz bu ticareti sürdürenler «Moskova'ya.. Moskova'ya..» diye bagıranlann derneklerine falan hallice yardım yapıyorlar, yâni bir nevi zekât, MOSKOVA'NIN HAVUCU iletlerimlı Lefkose'ye kesüü. Moskova Ankara uçağında yer yokmus ve harika bır je» uçağıyla komşumvadan ayrılıyoruz eller sallayarak, Kırım'da ikmal yapıp. 22 dakikada Karadenizl asıp kavujuyoruz yurdumuz», ama havadan.. Fırt deyip geçiyoruz Karadeniz. Akdenlz arasını ve güm diye iniyoruz Lefkoşe'ye!. Oysa Ankara üîerinde bir kolay lık bekllyorduk bizi paraşütle fa lan atarlar diye, atinıyorlar durmadan ikram edjyorlar.. Ve gece sayın Cumhurbaşkan Yardımcısı Fâzıl Küçük, Türk C» maat Başkam Rauf Deoktas, Bakanlar, bakan olmayanlar, y a a r lar. gazeteciler, cemaat ileri gelen lerf. onunımuza, Çâğlavtn gazlno iunda |Slen veriyorlar, gündüzdeı mücahltleriftıizi teftif ediyoruz, cephede, yıkıklarda, ellerde silah, dürbün: flşek glbl delikanlıİMi seîâmlıyonız.. THY'nin gece yansı ilâv» oiarak gelen bir uçığı kapıyor bizi, ver elini Adana Oradan bir dol muşla Ankara.. Oysa polit, yânl hâvaalanı poll si bizi Esenboğa'da bekliyor. Aklıma jelmişken yazayım, biı döndük Muskova, Lefkoşe, Adana üzerinden, elde değildi, n'apıyım kusura bakmasınlar.. Çunkii pasaportu ahrken yazdırmışlardı yine uçakla Esenboğa'ya geleceği mizi.. Gelmeye geldik ama, Adana'dan!.. Kitap miup getirmedim, sadece bir fotoğraf makinası aldım, teleobjektifli.. «Moskova'ya Moskovaya» diye bağıranların resimlerini çekmek için, mâlum ya isimiz bu, gazeteciyiz.» SON M MOSKOVA'daM televizyon kulenl. YUksekliği 537 metre. îçinde lki asanaör çalışıyor. e Ittzum var i«i ayyuka çıktrmaya? Blzimİtiler i«i bu açıdan ele ahp, ekonomik yönden mercimeği fınna çoktaaan vermisler, ffetslz sedasız!.. îlgiüler biliyor >'». halk bllmese d s olur, gibilerine.. Akltmda kaldı M Malkoçoglu Konu ve resim' AYHANBA?OĞLU|| TUHA CASUSU oskova TV kulesuıi de özel izinle gezdık. Hani adamm birısi havuç ekmış. bakmış toprağın içine doğru gidiyor, «Yahu tohumu gallba ters koyduk» demiş, Ruslar tohuınu doğru koy muşlar TV kulesinin, goğe doğru ıuaaallah, ahp başını gitrai|. 60 metre çapındaki leminl dört ayak h, 4 metre derınlikte bir granit üstüne atllmıî temeli. Toplam yüksekügi ayıptır söylemesi 537 metre! 553'ü beton bblüm, 4 metre de bayrak dıreği bölümü. 235 ve 337 metrelerde seyir için kapalı teras var, 331. metrede mutfak, 334. metrede 80 .er kişilik, üç ddner lokanta. Salon bir saat içinde 360 derece dönüyor, bütün Moskova 'yı »eyrediyorsunuz yemek yerken. Asansörler saniyede 3 5 metre çıkıyor, üçüncü asansör konulunca bu hız saniyede 7 met reye ulaşacakmı*. Maalesef kuleden Moskovanm genel görünüşünün fotoğrafını çekemedim, zira. uluslararası anlaşmaya göre 500 metreden sonra fotoğraf çekilmezmif uçaklarda, burada da uygula nıyor bu madde!. Melih Cevdet Anday 27 Heykeltıraş Nizam'ı götürmeye gelen metnurlann Â.Y.O.T. direktörlüfünden aynlışîarındaa beri kırkbes dakika kadar geçmijti ancâk, memurlar bu durumdan cok memnundular, çabuk bulup getirmişlerdi heykeltıraş Nizam'ı. Onu bekleme odasında bırakıp A.Y.O.T. Genel direktörünün yanına girdikleri zaman. bu yüzden gülümsüyorlardı. A Y O.T. Genel DirektÖrü: Ne gülüyorsunuz? diye sert «ert «onınea ciddile«tiler. Bekleme odannda y«rım gaat kadar oturtruktan sonra Heykeltıraş Nizam'ı A.Y.O.T. Direktörünün odasma aldılar. A.Y.OT. Direktörü: Sizl işlerinizden alıkoyduğum için Szür dilerim, dedl. Yann seTgi açıyorsunuz. 5yle mi? Belli değil, dedi heykeltıraş Nizam. Bir «akınca var mı? Hiçbir sakınca yok. dedi A.Y.O.T. Genel Direktörü, tam tersine... Olayların bunca antmasınâ karşıhk, biz sanki normal günlerdeymişiz gibi davnmmalıyız. Sergiler, tiyatrolar. sinemalar, meyhaneler filân saat gibi işlemeli. Benim sizi rica edişim. alacağımız tedbirleri konuşmak içindi. Biliyorsunuz, bundan oneek serginizi basmtglardt, gerçl Kaa dökiılmedi o aBfer, ama yakıp v|kmalar oldu... Heykeitıraş Nizam: Memurlannızın gözü önünde, diye sözünfl kesti A.Y.O.T. Direktörünün. Öteki duvmazlıktan gelerek: Bu sefer hem sizleri, hem sanat yapıtlann» korumak için tedbirli davransak diye dü»ündilm, dedl. Kimler saldıracak olanlar? diye sordu Heykeltıraş Nizam. A.YOT Genel Direktörü: Bir bilgimiz yok, biz ön tedbirleri düsünüyoruz, dedi. Heyke^ıraş Nizam gülümsedi: Artık sanatın ve sanatçınm degeri tanınıyor demek. Ne mutlu bizeDirektör cıgara uzatü ona. Esklden tanınmıyor muydu? diye sordu. Heykeltıraf Nizam: Ben bu değerin, sizin açınızdan tanınıp tanınmamasmdan söz ediyorum, dedl. Açık konusalım memurlarınızı görünce neşem kaçtı. Tedbir İçin, en küçük memurunuzdan, müfettişlerinize kadar, kademe kademe, feütün A.Y.O.T., atelyemizl sereflendlrdiSi halde. arkasından iki memurun beni almağa gelmesi çok garipti çünkü. Bu garipllği hâlâ çözmü? degilim. Avrıca anılanm da benl haklı çıkaracak güçtedir. Bir sergl hanrhğı sırasmda, memurlar karşımıza dlkildi mt, serglmiz ya hlç sçllmaz ya da geri bırakılırdı bütün bütün ve bu, o vakit, en hafif tedblrinlz olurdu. Açamadıgım bir sergl yüzünden günlerce sorguya çekildlğuni bllirim. Kaç kez turuklandıgimızı tuıutttamısınadır sanırım. Oysa şimdl bizi konımak için tedbir »Ucağınızdan söz ediyorsunuz da .. Durdu, gülümseyerek baktı A.Y.O.T. DlrektSrünün vüzüne ve: Bu dostluğumuz beni duygulândınyor, dly« ekledi. A.Y.O T. Gene! Direktörü: Gülümsemenizin nedenin] anlıyorum, dedL< Ama siz de bizi anlamaya calısın, Dünya değijiyor, yeni yeni olaylar çıkıjıor oxtaya. Bu gelijim içinde bizim davranışımıan da yeni bir nlteliğs bürünmesinden daha tabiî ne olablllr? Heykeltıraı Nizam kendini tutamadı, çoktandır haytarmak için fırsat beklediği. nıhtınu baskı altında tutan gerçekleri ortaya dökmek isteği ile sözünü kestl A.Y.O.T. Genel Direktörünün. Bizleri önce A.Y.O.T. nin memurlanndan korumak gerekir, dedi. Mütercim Efdal'ın aklım kaçırmasına sebep olan olayların üzerinden ne geçti? Dünya o zaman başka dünya mıydı? Ne zamandan beri değismeye başladı? Ve siz gençlere kıymavı asayişi yerlestirme niyetiyle mi göze aldınız? (Artası var) BALE B iıim sevimli Viktor'umuz «ç« buk olahm baleye gidiyoruz» deyiverdi, anlaS>'an attığım tt|lar fcale ja».o»ttj)k 3S bai* jr« p bfrînde, unufturh a"dını! Kblı tîyatro, 342 operet, 123 bebe tiyatrosu 45 dilden eser koyuyor sahnelere.. Yani bir iki piyes yazın, sonra ya tın sittin sene.. Kom«uları Finlandiyada içkl ya »ağı var ya, onlar da Leningrad'a geliyorlar günü birlik içki içraeye. Patlayıncaya kadar lçiyorlar, bir tanesi yolunu bulmuş, otomobilin radyatörüne doldurmuş votkayı, sınıra gelmi», geçmi; ama tam o sırada araba infilâk etmij, bizim Finlinin de foyası çıkmış meydana.. ••••••••••••»••a •••••••••••••••a •••»•••••••••••• •••••••••••••••* Disi Bond Bizim Oktay Aksoy dosfumuz, tipik bir Gürcü lokantasma götürdü, Stalin'in emeği geçmi* bir lokantaja.. Ydresel müzik çalıyor ve millet, yerlisi, yabancısı durroadan içiyor, dansediyor Gür cü biçimi... Sonra masalardan ma saya kadehler kaldırdılar, şerefi. mize de içiyorlardı, sonra masalara dâvet edildik, sigaralar ıunduk, onlar da içki.. Amerikalı turistler de vardı bir hayli, derken tutturdular Türk usulü oynaym diye, önce kendi oyunları içıne almışlardı, davul ve zumamsı âlet bizim halay havalannı vurunca kıramadık, güzel, yiğit oyunlanmızdan ömekler verdik, bütün lokanta halkı da katıldıl. Bilmıyorum Türk Sovyet oyun ili?ki lerinden «gıcık. aldılar mı Amerika'lılar? Istanbul Özel İdare Beykoz Tahsil Şubesi Şefliğinden Mfikellefin Adı, Soysdı: Şahln ORHAN KEMAL nlü yazanmız Orhan Kemal, Sovyet Yazarlar Birliğinin ko nuğu oiarak geldi Moskova'ya. Hastaydı uzun süredir. Orhan en büyuk sağlık evlerinden birisme yatırıldı. Hastahane, yabaneı ya da bedava' Bir yığın romanı, öyküsü çeşitli dillere çevrilmişti Orhan'm.. Yerleri temizleyen bir kadm, kendi diline çevrilmiş ronıanin yazarmın olduğunu öğrenince sevinmişü. Sanırım Orhan daha çok sevinmişü buna.. Uzun süre yatması gerekiyordu, ama o özlemişti vatanı, yine sanırım bw Türk yazarı oiarak böylesine okunması O'nu iyi etmişti, duramadı oralarda, atlayıp trene döndü ve şimdileri Heybeliada sanatorj'omunda iyi olmaya Çahşıyor.. U ömer Enver, Fatma Nusret Fevzı A. Rıza Halü Emine Mustafa Muammeı Kemal Behçet Artin Hasan Salih Şükıü Anadoluhisar • KavacıkMevki » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » » 1» • ] I » 1t 1ı > >> ]> I» 1 1• " Adresi: Kspı No: Hesap Verfinin No: ner'l 1377 Arsa 1368 1265 1361 1356 1354 1279 1278 1275 1075 1079 1073 1070 1065 1064 1021 1030 1031 1061 » 1018 » 1285 » 1282 » 1338 » 1305 » 1307 » 1309 » 1311 » 13C9 » 849 » 843 » 841 «t 838 a 837 a 8C5 » 831 » 830 826 823 821 819 1287 1299 1293 1298 Odeme Döneml 1964/1969 emrinin No. sa ••••••••••••••••••••••••••••»••••»•• •••••••••••••••••••••••••••• •••• •I • • •»HIIHH»IHal»HHIIIIIH»nHIUIUWHmHUlBlHIIHHinıl •••*••••••••»•*••:••••••••••••>•••••••••••••(•••••••••••••••••••••••••• ••••••«••••••«•••••••••••••••••••••• • • • • • •• • • • • • •• • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • •»•ımHın»ı»ıH»»MUiıM»NMinııııuı»HifiMtıt|iMNnı Nurettin Cahit Ismet Monevlâ Ahmet Rıza ö n i r VesUe All 94/11 • 93/11 93/11 81/11 90/11 89/11 67/11 66/U 65/11 65/11 64/11 63/11 «2/11 61/11 60/11 46/11 47/11 45/11 69/11 68/11 8M/11 7811 79/U BU/11 81/11 82/11 13/11 11/1110/11 9/11 8/11 7/11 48/U 57/U 1 1 > » > 1 ı ) >> ı I> a > j Şakire Mevhibe Melâhat îbrahim Havva Nesime > MOSKOVA'YA.. ıMOSKOVA'YA.. vet, nasihaü, öğüdü tutvp gitmiîtik Moskova'ya.. Gördüklerimizi duyduklarımızı yüz kırk bire ugratmadan nakletmeye çalıştık. Yediklerimiz, içtiklerüniz bizim oldu.. Zaten koca ülke, kıt'a.. Başka nasıl görülür bu kadar az zamanda? Konuk oiarak? Komşuyuz, sımrdasız.. Ban« içinde yaşayalım istiyoruz, tamam. Ekonomik ilişkiJerimiz artsın diyoruz, karstlıklı çıkarlanmız var.. Tamam.. 1965'den bu yana özellikle A P iktidarı zaten bu yolda,Sovyetler Birliğinden NATO üyesi de oiarak en fazla kredi alan ülke biziz, milyonlarca dolar bunun tutarı.. Tüccarlanmız tam deyimiyle komşu kapısı yapmıjlar bu ülkeyi, gelenler gidenler, mal ısmarlayanlar, mal satan lar, tonlarca para kazananlar bu • ticari» i'lerden, zengin olanlar, kom.svon alanlar tonlarca.. E, pekiy, bir yandan da bağır Cevat Vahlde Melâhat Abdullah Duran Mehmet ve Mustafa > ömer ) I» .1 6'iı ö'll 4/11 3/11 2/11 1/U 70/11 71/11 72/U 73/11 74/11 75/11 76/11 96/11 97/11 98/11 99/11 77/11 E • •• • • • • « • « • • • • •• • •• • • • • • •«•••••» < » • • • • • *• •• • • • • • « «• • •• •• a «••»•«•* Garttı «••••>•••••••• »ı >•••••••••••••••.••••.•••...;;• IH«1.MM1.M....I • • • •• • • • ' • • • • • • « • • • • • • • a • • • « • • • I • • • • • • •• • • • • • • • ••« • • • • • • ••••••! >•••••••••>•••••••••••••••••••• ^ • • • • •• • < • • • • • • • « • • • « « • . • • • • « • • • • • • • • •• • • ••• •a ^::::::n::"::::;;:î"îîî*"f«M?"««M Mehmet Emin Hikmet ' Saim Şevket fbrabun AU Andon Sellm a> « 1ı I ıt a a a a ı l a » I « ] Bayram Ayşe Fatma Mükerrem All ] ] Mustafa Haydar Ayşe özglt 1297 a 1800 » 1801 » 1383 » 1384 » 1389 1391 » 1302 » » » » Beykoz özel îdare Vergi Dalres! mükelletlerlnden olup, isJm ve soyadlan İle salınan verginin nevlleri yukarda yazılı bulunan mükelleflere pos» fle gönderilmiş olup, ödeme emrl bilinen adreslerin yanhş olması değişme veya yurt dışında oulunmalan sebebile gerl gelmi? oldugundan kendilerine süre ile kayıtlı tebliğ yapılmak Uzere llân tarihinden başlayarak bir ay İçinde vergi dairemize bizzat veya bilvekâie müracaat etaıelori, mekmpla veya telerafla açık adrealertnl blldirmelerini, bu gürenin «onunda tebligat yapümış saysla^ağı 213 sayılı Kanunun 103 •106 ncı maddelert gereğıncc ilân olunur. (BasJi: 26171/'4297ı