19 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHTFE 8 Ekim 1969 CTMHURÎYET HAYVANLARveİNSflNLAR Fıkret Otyam "Mühür gözlü inekle bakışıyoruz karşılıklı,, AGVÎRAN geçıtinin tam dorugunda çatırtılar geldı arlca taraftan . Şofonm benzi attı, otobusu sağa aldı ve el frenını çekıp atladı yere Taş koydu muavın. irıce Bır saat mı ne olmuştu Hı(us tan çıkalı. Saat onbıre geliyoniu, «Bilys dağılmış» dıye homur« .. Çocuğnn minicik eli, sn dandı şofor, kamyomın altında. «Canıyın bülbülü »golsun vun ustune çıkıp ınivordn, salkurban» dedım . «Tolcnlnk hılanıyordu hafif dalgalarl*.. » U olnr böyie şeyler..» Gongtiner sallanıyor ruzşârda Topuk, yahut buraların deyımıyle Gongul'u bılır mısınız'' Kurşun kalemden bıraz ınce, Taa başından berı, janı yolyarım metre kadar bır s a p . cusu olduğum Varto'dan berı; Sapın ucunda mor mavı mıne kınlmış farlarının, camsız pençıçeklerden bır top, eima kacerelerının, pek ı>ı tutnıavan dar Üç beş top bir arada, nhfrenlerının, en ufak tumsekte hatlı bır çıçek adamın başını tavana vurduRUagar estıkçe kı durm?ran sıçratmalarının hıçbır sadan csıyor Gongül'ler yere kıncası olmatfığını savunan şodeğecek neredeyse . Hanl ruzfor, bılyaları yapan «gâvur» a gar ılık olsa, kamçı gıbı vuruiyıce «gıvdırdıkten» sonra elleJtor, sallıyor adamı « Çocnfun minicik eli, su nnın kara yağını ustupuyle sılmt\f başladı, «Yedek parca da vun üstüne çıkıp inıjordu, salyok pıyaıads» dıve ılâve ettı Unıyordu hafif dalgalarla...» Erzurum ıstıkametıne dev Çantadan ruzgârhğımı çıkarbır kamyon geçtı Trabzon nudım maralı, ot yuklü. Fırlayıp el Kı? erken gelecek Doğu'ys ettım, iplemedi şofor'. Hacıomer koyüne daha bir saat var . Orada ınıp, Tekman a geçen bır araç gozleyecektım. Hanı, Kızamık Meleklen vardı ya, Tekman'da ıki guzel bebe Tevrat ıle Salata'. Buralara gelmışken bır kez daha goreyım dedım o bebeleri Dedım ya. Belilı bır k ı ; olacak, yazını» bir tarafınıza. Bu a\ da ruzgâr boylesıne soğuk esmez, Agvıran geçıtınde, doruğunda olsa bıle' Bu kış, belâh bır kış olacak, kıtlık kıran . Ocak sonduren Üç beş top Gongul'den bırısı çıçeklı.. Dığerlen sararıp sohnuş'. Yaz, kurak gıtmış . Kımı yerde Gongul'ler ılk kar duşende yıne mıne gibidir oysa . Gonguller sallanıyor rnzgirdan . Çocuğun elı de ml boyle sallanıyordu acep 7 Çobantaşı'nın eskl adı Sığı idı Hacılar kovu vakındır Sığı'\a Hacılar dan bır şevhın oğlu bnığı jenı terlemiş, Sığı' •\a ımam edıldı 1 . Kovde taze bır avrat vardı, ımam dolarm ordu avrada Avradın bır kız bebesı vardı dort >aşlannda îmamdır, Allah'ın evıne de gırer, kulun evıne de . Taze avradm kocası çoban, sevrek uğrayabılıvor evıne. Ama çu kuçuk çocuk ' . taze avrat çay pışırmeye geçtı Bebe odanm koşesınde cevız yı\ordu . Imamdır, canı cevız çektı, ıstedı ama vermedı çocuk. Imam kalkıp el attı çocuğun entarisıne, cevızlerın durduğu vere çocuk bağırdı : « . Kurrekernn'» (1) Îmamdır bozulur elbet, bastı tokadı bebe\e Bebe ağlar ana gırer ıçerı îmam bagmr • «Bu çocuk cin çocuğudur, büyurse msanlığa zarar getınr. Bunu âdem oğluyla değıştırmek ıktiza eder » der ve cın çocujun beşeriyete ne denlı zararlı oldugunu anlatır' Taze avrat, cın çocuğunun cıranın nasıl ç'ka cagıru sorar, berıkı ızah eder . Bebe dü çıkanr ımama îmamdır. şevhin oğludur, marıfeti sonsuzdur îmam dıl çıkaran çocuğa ıkı tokat atar hızını alamaz şoyle bır duvara çalar'. Çocuk yıgılıp kalır' «Su dokun, cinlerden vıkansm .» îmamın öğüdü yenne getırılır. Ama çocuk hâla baygındır yerde' «Verin şnnn bana, değistlr*yim. cinsiz hale getireyim» Ve alır çocuğu ımam paltosunun al tına, gıderler kar kış kıyamet Imam çocuğu bırakır koVasıtasız Agviran doruğunda çakılıp kahnca yardım edenler de çıkmadı değil. Kasaları hayvaa ve insan yuklu kamyonlar vardı yol boyu... Mallar yok pahasına elden çıkarılıyorda... Bu yıl kısın birdenbire bastıracagı da besbelliydi ruzgann hırçınhgrmdan... Kars'a bajtlı Kağızman ilçesinin blr koycugünden. bir koylıi ailesi de vardı otobuste. «Sckiı aylık ccvabını verdi babası bu çocuk içın. \labildigine yanlış beslenme... Raşitik. «Kışın tavlamr... Nidelim?» diyordu anası da... yiııı dışında kuyruluk bır yere, karlara gomex. Cıni çıkacaktır bebenın'.. Bır çıft gdz izlemektedır olaa lan . O gozler ertesi günü yenıden bakar bebeye Etrafındakı kar lar, korpecık vucudün ısısıyla erunıştır ve yaşamaktadır çocuk1 Koşarak doner eve, der vazıye» bole bole.. «Yaşıyor benim jegenim.» otobusun muavını gırıyor kadra, jaklaşıjor jaklaşıyor \ • çıkıvor > makınanın ıçınden kulağımın dıbınde bır ses •Vermedıler, biz kendi kamımızı doyuramıyoruz kurban, sizi nerden doyurak dediler, \ermedıler haklılar da » Dortbuçuk saattır Agvıran'm dorugunda aç susuzuz İnek surusu geçı>or dereden, ruzgâr daha bır sıkı esse devırecek bu etsiz, sütsuz ve kısmetsizlerı' Bır tane«i genlerde kaldı, kocaman dılmi çıkarıp bumunu yalıyor, muhur gozlu bır şey. Bakışıyoruz karşıhkh Boğürmek istedı, hınltı gıbi aca ip bır ses çıktı boğazmdan böğurmenın «b> sı ıle ılgısı . ılışığı olmayan Ne bılsın bu kez de ha>lvanlar içın geldığımi doğu'ya? Adı ü»tunde inek 1 . (1) Kurrekeri Eşek oğla BELÂLI KIŞ Yarın. Koyun karnındaki kuzu ve insan gücü tefeciye nasıl gidijor? AYAK İZLERİ Çoban baoa evıne donmuştür, kucaklamak ister bebesını, der kansı, hal bole bole, «cındir bizim çocuğnmuz, buvünce insanlığa zararlı olacaktır, bizim şey hin oğlu ve kdyumürün imatnı cinıni çıkaracaktır, değişttrecek tır bildiğimiz gibi bır çocukla » Ve IZJISIZ iman anlatmaktadır camıde çobanın çocugunun kaybolduğunu, belkl de kurtlarm parçalayıp yedığını1 Şerafettm Dağı'nm batı eteğınden Goynuk vâdunden Goynuk suyu akar. Yeşıllıktır dere kenarı, karakışa rağmen Yegerunı jenıden yoklamak içın gelmıştır o gozler . Bakar yeğenı yoktur karların ıçınde ama ayak :zlerı varcar bır çıft, dereye inen, o da ıner dereye, ba kar suya, bakar bır el ara sıra suyun ustune çıkıp ınmededır hafıl dalgacıklarla, bır el ınıp çıkmaktadır suyun üstüne dalgacıklarla hafıf hafıf İyıce bakar ve koşar eve hal böle bole Koy halkı toplanır, girerler a. baçma fple bır taş baglap suya atılan. çocuk çıkanlır ~sudan Berlm de hâkımler var da Bmgol'de yok m u ' Elbette var; ağalarm şevhlerın baskılan, yalancı tanıkları ve de paralan, tehdıtler tâze avradı ve çoban kocası nı, olanları ızle\en gencecık kayınbıraderı ama Bmgol'de hâkımler vardır Bmgol'de cezaevı vardır yasalarda maddeler, once ıdam, sonra 38 yıl hapıs cezası, eger af çıkmazsa uçkuruna duşkun ızrnsız ıınarr, «;evhın oğlu daha yatacaktır 34 >ıl Gonguller sallanıjor yere kadar Bu kış belâlı bır kış olacak doğuda CİN ÇOCUĞU Karkış, kıyamet . Imam geldı \ıne . Koşeye geçıp oturdu, ( • • • ll'j • • • •lı ı l BonciiijiplHiiiiiHiiIiî^ MODESTY BLAISE s::::::::::::::: >••••«•••••••••• •»••••••••••••••••••••••••••••••• ••••••••••••fi«>«1t|«fr«T««|a|||«.1 • • • • • • • • • « • • • • • • • •• • • • • • • • • • • • • • • • • •• • • • • • • • •• • • a • • • • • • • • •• • • • • • • • « • • • • • • • • • • • • • • • • • « • • • • • • • • « • • • AÇ VE SUSUZ SSâlIiiiiiii!! ÜZiiâââaZ!!!* lMltltlHlllllf>tlltllBaill»IIIIMItl»IIIMtHIMMtlllt«llftfllMin •••••••••IHHIHIMHIIIIIHinmUMIHIHmıHHIIIinilHIIHIIII ••• .«•••••••••UII»IIMIII»MIUIUIIIIUUIIIIIMHlHII^VM < * >in I M I mıı •••••• •••••••• » • ı u ••••u IKIU H l iTIFFAHY JONES VAMI, &U <U ıSTED £*, a / BUMUi'4 OtHBÇE OLAAAOt Qlkıl SEAJ vOJSUW •••»•••••••••••••••+• ^ OOKIOR • Ot kamyonları geçıp gıdnor Ka radenız ıstıkametme Trabzon \e Kıze numaralı. Elımde teleobjektiflı fotoğraf makınası, çok otelerdekı beş hanelık koyde o'anları ız'ıvorum, Vm S. V \\ ' • i1 • 1 1 ji C ' \^al \ | Vr ' •Tarık Z. Kırbakanİ DERt SAÇ ve ZtTHREVÎ HastalıkJan Mütebassısı tstiklâl Cad Parmakkapı No: 66 Tel: 44 10 73 • Ve attara binıyorlardı. Kamçılıyorlardı atlan. Sur gıt bre ovada. Omer diyordu ki: Benden sonra tufan, dıyenlerden olsa>dık, şımdıden yerleşırdık buraja Yakardık çubukları. Neylersın ki başka koşullarda >oğrubnuşuz Katılaşmışız. Başka bır kalıba aktaramayız kendimizi. Olunceyedek zeyün ağacı dıkmek sevdasından kurtulamayacağız. Kucaklayıp attan indıriyordu Nılüfer'i. Otların üzerıne yatırıyordu: Kokla toprağı, çek cığerlerine kokusunu. Bu. naldığuı zamanlar hep kokuyu haürlayacaksın. Ve burnunun dıreğı sızlayacak, gulum. Özleyeceksın. O boyle konuştukça «ğlayası gelıyordu Ndufer'ın « Bunun Istanbul'da yaşaması, ananın yavru sundan ayrı yaşaması turunden bır joksunluk> dıye duşunuyordu Ve yaptığı fedakârlığa haynn, kollaruu onun boynuna dolujor, vuzunu guneş kokan goğsune saklıyordu' Gerçekten de senin yanmda çok mutluyum, Ömer Senınle kıvanç duvuyorum. Ya ben, gulum? Ya ben senin yanında'.. Yıllardır ruyamdın, gerçek oldun. tnşılmerımdım, ırışebıldım. Senınle boyle toprakta sırtustu yatıp yıldızları seyretmek, bana senin ozleraınle geçırdığım jılların acısını unutturuyor Ve dudak dudağa gelıyarlardı Boylece yerl» gok arasında, doğanın bır parçası olarak uç toprağa duşmuş ıkı tohumun ılkel hırsıjla sevışıyorlardı Ve bojle anîarda Nilufer, Ömer'ın Omer olduğunu da unutuyor, sankı doğayla sev.stığını ve boyle sevışebılen ilk ınsanın kendısı o'duğunu sanıyordu. Otların üzerinde yanyana, elele yatıyorlar ve doğadan gelen seslerı dınlıyorlardı « Babam bana hayatın çelışkılerine bakmağı oğretmıştı. Omer de, doğanın doga oluşundakı en buyuk sım oğrettı,» dıye duşunuyordu Nüufer. Butün gun çıplak guneş altında kızmıj otları ehyle okşuyordu. Ve elıne doğan bebeleri duşunuyordu. Onlar şımdı daha buyuk anlam kazanmışlardı kafasında Bebenm bebe oluşundaki yuce seruvenın sırrına ermıstı. Sevmesını, daha çok sevmesıni oğrenmısü. Yalnız ınsanlan değıl, doğanın tum ayrıntılarını. • Belkı benım gerçek aşk sandığım genç kızlık ruyasıydı Acı ve tatlı bır ruva. Kalbe sızı veren bır duygu Oreneğm merhamet turunden. Gerçek aşk bu olmalı Omerle benım aşkım. Bınbırınde butununle erijormuşsun Yaşantının dışına fırlıyormuşsun duygusu » Gunler başka yonden de çok sevındırıyordu çıftlıkte Nilufer'ı Saatler ağır geçıjordu Bır saat uç saat kadar hukmunu vurutujordu Belkı makıne gücu değıl. msan gucu taşıdığı içm saatieri sırtında Guneş, kendı kızıllıkları ortasında tenbel tenbel gerınerek yukselırken, onlar da tenbel tenbel gerınerek jatakîarından kalkıyorlar, çardağın altındakı masada kahvaltılarını edıyorlar. Tohura yuklu boz eşeğın pejmde, araçlar omuzlarda tarlalara yollanmış ırgatlann ardından Omer atıyla vola çıktıktan sonra, Nilufer, Istanbul'da \ akıt bulup okuyamadığı kıtaplarını koltuğuna alarak bır ağaç altma gotuduğu şezlonguna uzanıyor, dalıjor okumağa Bır sure sonra oğle olmuştur sanı>or Bakıyor saatine sabahı yarılamamış Hele oğleden sonrakı zaman. Guneş ufka yaklaşırken Omer atlan yakalayıp getırıyor: Haydı, dıyor. Bugun ne >one gıdeceğız, ömer?.. Deh dıyelım atlara, kendılıklerinden hangl yone gıderleıse Ve ancak yıldızlar kırpışmağa bajladığı zamaa donuyorlar. Ömer, daldınvor bakışlarmı ufka: Bır gun çok çok ıhtıyarlayıp artık sadec» kendı anılarımızla yaşamağa başladığımız zamaa buraja geleceğız, yerleşeceğız, dıyor Gerçı ata binmeğe ne guç kalacak, ne yurek ama senınle yina de yanyana yatıp gokte ılk behren yıldızları sayabıleceğız Onun hemen gerçekleştiremediği havâllerini Ayşe gerçekleştırıvermıştı bır yıldırrm askıyla. Omer ın amca oğlu Kaja Bozkırlı, daha ılk ge» ceden, ateşın çevresınde toplandıkları sırada kor gıbi yanan bakışlarını Ayşe'nın kayısı yuzunde gızlıden muhurlemıştı. Ve bır daha avırmsmıştı. Hemen arkadaş olmuslardı Ne Ömer ne Kılufer garıpsemıştı o yıl lıseyı bıtıren Ayşe'yle o yıl Tıcaret Okulunu bıtıren Kava'nın arkadaşlığmı. Tıcaret Okulu'ndan dıploma almıştı Kaya atıa, tıcaret onun nesıne1'.. Babası çalıştırsm varsın otekı ıkı oğlunu fabrıkasında O, Omer ağabeyin çıftlıkte boş bıraktığı verı dolduracak. Amacı bu. Ve şımdiden kovdu ağalığa adavlığını. Bır ak$am alaca karanlıkta uzun bir at gezmtısmden donerlerken, avlunun az otesinde Kaya Bozkırlı karşılarına dıkıldu Ellerını kamının ustunde kavuşturrruş, kuır k m r kara saçlı başı onune eğık. Sızlerle konuşacaklarım \ar, ağabey. Eve gırmeden benı dınleyın. dedı Atları sevıse tesl m edıp hep birhktc vürüduleı kuyu başına, çardagın alt'na. Tahta kanepelera oturdular Kaya karşılarında utanc'a yutkunmakta. Omer, onun açılmasını kolaylastırmaK ıstedi: (Arkası »ar) • •» • • • • • • • • • »• • • • • • • • ff g .iflH Konu ve resim: A Y H A N B A Ş O G L U t | TÜHA CASUSU Sosyal Sigortalar Kurumu İstanbul Satınalma Müdüıiüğünden : 1 Kuruınumuz yenl acılacak olan Beyoğlu Hastanesının ıhtnacı 54 kalem madenı hastane malzemesı kapalı zarf usulü ıle satın alınacaktır. 2 Ihale 21 Ekım 1969 Salı günü saat 15 00 de Beyoğlu Balıkpazan Kalyoncu Kulluk Caddesı Mallı Han kat 4 dekı Müdürlüğümüz 2 No. lu Satınalma Kornısyonunda yapüacaktır. 3 Bu işe aıt idarî' ve evsaf şartnamelerı ile ihtiyaç listeleri hergün mesai saatieri dahüinde 2 No. lu Satınalma Komisyon Başkanlığından bedelsız olarak temm edılebılır. 4 İîısleye iştırak edecekler gereklı geçici temin a t l a n ıle bırlıkte teklıf mektuplanm engeç ıhale saatınden bır saat evvelıne (Saat 14 00 de) kadar mekbuz mukabıli Komisyon Başkanlığına vermig olacaklardır. 5 Kurumumuz ıhalevı yapıp yapmamakta veya dilediğıne yapmakta serbesttir. (Basın: 22987/12141) Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seyır ve Hıdrografı Daıresı Başkanlığından büdırılmıştır. DENIZCILERE 121 SAYILI BİLDIRİ 14 ılâ 16 Ekım 1969 tarıhlerınde 14 00 ıle 17 00 saatlerı arasında aşagıdakı noktalann bırleştıgı saha ıcmde seyretme, demırleme ve avlanma can ve mal emniyetı bakımından tehlıkelıdır KARADENİZ İSTANBUL 1 BOGAZI ÖNÜ ıncı nokta : Enlemı 41 derece 13 dakıka Kuzey Boylamı 29 derece 09 dakıka Doğu E 4958 Anadolu Fenerı 2 nci nokta : Enlemı 41 derece 15 dakıka Kuzey Boylamı 29 derece 09 dakıka Doğu 3 üncü nokta : Enlemı 41 derece 15 dakıka Kuzey Bo\lamı 29 derece 13 dakıka Dogu 4 üncü nokta : Enlemı 41 derece 14 dakıka Kuzey Bo\lamı 29 derece 13 dakıka Doğu. DENİZCILERE OVEMLE DÜYURL'LUR. \UTT\YATSXZLI*. (Basm: 23377/12136) Çorum Belediye Başkanlığından: 1 Şehrımız halkının ihtıyacı içın tahsıs olunan 30004000 ton kömürün Alpağut lınyit işletmelerınden Çorum'a naklı ıle ihtıyaç sahiplerine tevzii i^ı kapalı zarf usulü ıle eksütmeye konulmuştur. 2 Bır ton komürün naklıye ücretı 25 lira olup gecıcı temınatı 6250. hradır 3 Buna aıt şartname her gün mesai saatieri dahılınde Yazı İşlen Kalemınde gorulebılır. 4 Eksıltme 20/10/1969 Pazartesı günü saat 10.00 da Encümen huzurunda yapüacaktır. 5 2490 sayılı kanuna gore hazırlanacak teklifler ihale saatmden bır saat öncesıne kadar Encümen Başkanlığına makbuz mukabıli verılecektır. Postada vâki olacak gecıkmeler nazara alınmayacaktır. (Basm 23327/12133) Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seyir ve Hıdroçrafı Daıresı Başkanlığından Bıldırilmıştir: DENtZCtLERE VE HAVACILARA 118 SAYIL1 BtLDtRl 15 ılâ 21 Ekım 1969 tarıhlerınde 08 00 18 0ü saatlen arasında aşağıdaki noktalan bırleştıren saha ıçınde seyretme, demırleme, avlanma ve bu sahanın 100 metreje kadar olan yükseklığı can ve mal emniyetı bakımından tehlıkelıdır. KARADENİZ RCMELİ KARABURtN ÖNLERt 1 incı nokta : E 4964 No lu Rumelı Karaburun fenerınden 120 de^ece ve 1 8 mıl me«aferie, , Erlen.ı 41 derece 20 dakıka Kuzev, Bovlamı 28 derece 43 dakıka Doğu 2 ncl nokta : Enlemı 41 derece 29 dakıka Kuzey, Boylamı 28 derece 43 dakıka Doju 3 ncü nokta : Enlemt 41 derece 26 daklka Kuzey, Boylamı 28 derece 50 dakika Doğu. 4 ncfl nokta : Enlemı 41 derece 18 dakıka Kuzey, Boylamı 28 derece 50 dakıka Doğu. DENİZCILERE VE HAVACILARA ÖNEMLE DUYURULUR I3a;.ın. 23211/12135)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle