19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
t Agııstos 1968 CTJMHIJRÎTET SAHtFE tî( DIŞ BABERLER Çekler, ziyareti •• UÇ Dubçek. işçi milîslehnin başına geçti Çelikçiler, lohnson'ın •• • •• • PITTSBCRGH (aoı.) < 4 | | ı Steei», Bethlehem Steel I I v e Inland Steel gıbı başlı' ' c a Amerıkan çelık fırmaları, onceden ılân ettıklerı fıjat artışlarını yarıya ındırmek nıyetınde olduklarını açıklamışlardır Bu ka rar. Başkan John^on tarafmdan, •pnflasyonla mucadelede onemli bir terakki sayümıştır Geçen hafta ılk olarak Us Steel, fıyatları ton başuıa 4 50 ı'â 5 40 dolâr arttıracağını açıklaraış ve bu açıklamayı, çelık ışçılerı toplu soz leşmesının yenılendığı gun yapmış tı Bundan hemen sonra Bethlehem Steel fıvatlara ton başına °o 5 zam mı açıklaymca Bevaz Sarav ıle çe lık sanayn arasmda ıhtılâf başgos termıştı Hukumet bır tedbır olarak, fıjatları arttıran şırketlerden, Savunmaya tahsıs edılen çelık mâ mullerı satın almayacağını bı'dırmış bunun uzerme Republic Steel gıbı bazı uretıcıler, soz konusu mâ mullerın fıyatlarmı yukseltmıjeceklerı hususunda temınat vermıj lerdı 1962 de Başkan Kennedy'nın Us Steel'ı zam japmaktan alakovduğu gıbı, bu defa Başkan Johnson'un da zamda hıç değılse yarı yarıya ındırım yapılmasmı sağlayabıldığı anlaşılmaktadır Nıtekım Bethlehem Steel yuzde 5 zammı yuzde 2, 4'e ındırmıştır Zamlı fıyatlar 16 ağustos'ta, yânı onceden kararlaştırılandan 8 gun sonra yururluğe g'recektır Zam dan yan yariya vazgeçtiler BUGUN Nixon'lı bir seçim yapılocok merikan secmenmin 5nflne kasnn ayında çıkacak baskan adaylanndan bir tanesi nihayet belll oldu. Cumhurlyetçi Parünin Mıami'deki Kunıltayı, Richard Nixon'a llk turda 692 oy vererek rtivenlnl bellrtmis balunnyor. Kuraltaya katılan 1333 delegeden 6*7 tanesinin oyu Nixon lçin laten yeterllydi. Anlaşılıyor kl, ba ytllaıunıs poiitikacı, iki günlük knHtln aonnnda, 25 delege fazlasıyla ufertnt nğlamak basarısına ulajmıstır. Nixon*tn Amerlka kanahyla dunya polltikasuıa Ueri seyler getiremıyeceğı kanısında>dık Bu kanı, gecmistekl belirtilerden, seçim kampanyasuıdaki konuşmalara kadar uzanan biı çizgi uzerbıde «ekillenmlşti. Ne var kt, demokrasi demokrasidir. 1333 Amerikaiı delegenin sadee« 26'sı zencl olsa da, nihayet partl eoğunluğu Nixom'ı istıyordu. Bir de her Iste hayırlı taraf aramak meselesi var' Ronald Reagan'm Cuınhnriyetçi aday leçilm»dljine de sukıedebllinz!. Amerlkan halkının onune, yenl bir Kelme fankân vermiyecek geküde eskl Nixon*ı suren Cnmhnriyetçilerin yapacak bir işleri daha var şiradl: Baskan Yarduneısııu secmek!. Baskan Yarduncılıgı içln görflnürdekl ea teçkin adam, NewYork'un 4« yaşındaki Belediye Başkanı John Lindsay'dir. Lindsay, gerek zenei «orununn sosyal refomılarU çozmekteki başarısı, gerekse Vletnam barışına karşı arnısuyla tanmmaktadır. Amerika uzmanlanna gore Lindsay «geleceğın beklediği polıtıkaeılardandır.» Aneak Llndsay'ln •eçilmetnesl için lkl sebep var ortada. llkl, Lindaay'tn adaylar arasında RockefellerM Nlxon'a karsı desteklemfaj bulnnmasıdır. İkinci sebep ise, Amerikan Anayasasındakl bir maddedir. Bu maddeye gore bir seçmen, Baskan ve Baskan Yardnneıaı aynı ejalette ikamet etmekteyseler, Udsine bırden oy veremez. Yani New Yorkln bir Mcmen, ikisi de New York'ta oturan Nixon ve Lindsay'e blrllkte oy veremez; boy lece Cumhoriyetçi »ylan parçalanır. Çare, Nixotı ya da Llndsay'in, kasıma kadar N'ew Torktmn tasınmalan olayor.» Guneylilerl memnu edecek blr baska adayın ortay» çıkması ve Başkan Yardımcıhgı İçln oylanmafı, gorunurdeki en kuvvetit ihtimaldir şu anda . Ba aday ise, Oregon Senatoru Mark Hatfield'dlı denlliyor. Cumhuriyetçi Knnıltaynı «nadngu Nııon'ı gecmek tercihinln yanında, Rockefeller gibl blr imkinın kaçuıldığma üzuluyornz. Eğer Rockefeller'ln yerinde olsajdık, sanırız ki, uç ayda secllmek ıçın harcadığımız 5 milyon doiâra daha faıla uzulecektik. sozunu Demokrasi tartışması dinledi İki şirket, Âmerikan Savunma Bakanhğını 4 milyon dolar doiandırdı ErT TORK «flıeatre of !«»e» = FIHr Tlystrosu» nda düzenlenen bir açık oturumda, uç unlu Amenkan aydım, John Kennedy'nın yarduncılanndan Arthur Schlesınger, fılozof Herbert Marcuse, ve romancı Norman Maıler, üç saat «Amerikaa demdcraslsinin bunyesi ve geleceği» konusunda tartışmışlardır «L'express» dergısınde yayınlanan bu ılgınç tartlşmanın bır bolümunu okurlarımıza sunuyorur. M hftdiseler arasında Don Camillo'nun babası öldîi ir kaç gün evvel t telgraf haberleri, tta yazan Giovanni Guares nin Italyada Cervia ş< de öldüğunü bildiriyorduBöylece, dünyanın en bı mizah muharrirlerinden ve mı ahlâkın nadir kabramanlanı biri sessiz sadasız ömür tez nı kapamış oldu. Bu vazarı ( hurhet okuvuculan tanırlar. neler evvel Cumhurivet sutun da bu zatm şohretirri yapan hur «Don Camillo'nun küçük mi» isimli mizahi romanını 1 çeve çevirerek tefrika yapmı Nasıl oldu idi? Bır gün arkadasımız Doçan di bana bir ttalyan yazannın kalâde güzel bir mizahi rom dan bahsetti. Türkceye tereü mümkun olsa tefrika edilebi ğini söyledi. Bir kere deneveyim! ded Mümkun değil! dedi. Ben eseri okudum. Her tr eseri gibi tercümesi lordu. 1 lik muhsrririn güzel ve sade ' bunun knvvetini muhafaza et de ayrica müşkül bir iş olac ama eserin güzelliği hize cet ve kuvvet verdi. Once bir p. sını Türkçeleştirdik.. sonra b kitabı tercüme ettik ve Cum! yet'te neşrettik. «Don Camillo'nun küçük mi» bizim yazı ve fikir âlemı de tesirini vaptı. Ve Türkçen «kelime ve cinas» oynnlan mi na en ince mizahi mevzulan anlatabilecegi sabit oldu. 3 • 4 sene evvel avnı muhan yazdığı bu Don Camillo serisiı «Don Camillo Moskovada» romanını gene Cumhuriyet tercüme ederek tefrika hal neşretmiştik. Okurlarımızın işte bu eserleı tanıdığı ttalvan yazan Giovı Guareschi gozleriıü hayata k dı. Guareschi muharrir olmal ziyade gazetecıdir. Ve yıllarca zah gazetelerinde veya gazetel mızah sahifrleriıide çalışmıştı Gazetelerin verdiği malun göre Guareschi 1908 Mayıs bı da doğmuştur. Demek ki ancal yaşında idi. Solcu bir muharrir olmaı rağmen komünistlerle alay et gibi, Katolikleri de avnı şidd alava almıştır. Hakkında nakl lenler arasında şu hâdiseyi i muştum. Guareschi çalıştıgı g tede bir İtahan devlet adami suiistimalme dair bazı vesikl vavınlnarak neşrijatta bulın Mağdur devlet sdamı dâva t ve Guareschi'nin neşrettiği ^ kalann sahte olduğunu ispat der. Guareschi aldatılmış oldı nu anlar; fakat mahküm o Yazann suiniyeti olraadığım ren mahkeme, cezasını tecil ' iif ederse de: Mademki haksız olarak bı dama ıstırap verdün. Cezamı ( meliyim! dive hapishanede kaL yı tercih eder. Yazdığı eserlerde ruhbanın ni istismar ed=rek siyasete, lu maişete karıştırdıklarını ve yüzden itibarlannı kırdıklarını latırken komunistlerin de çıt lan uğruna haksızlıklar, mâna lıklar yaparak halka istibdat tiklerini yazar durur. Kendisi gerçek sosyalist ve bir insanc di. «Don Camillo'nun küçük âle isimli romanı filme çekilmiş Fransız artısti meşhur Femat kasaba papazı Don Camillo rol de çok muvaffak olmuştur. Ben filmi 1933 de Fransaya vet edilmiş Türk gazetecilen Pariste bulunduğumuz sırada I fesör Sabri Esat Beyin ikazı ı rine görmuştum. Türkiyeye g« mediler. tçinde güzel kadın ve macerası yoktur diye.. B. FEI «Bir okur» umuza; Üskudarda yazıp Kadıkoyün postaladığınız ımzasız mektubı zu aldjm. Hakkımda kendı ke nıze verdığıniz karar ve hukuı nnıze cevap vermek ve sızın hayırhah (') bır okuyucumu nımak içm bana gonışmek fı tını bağışlar mısınız' Boylece beni daha ıyl tarumış, ben de gormuş olurum Doğrusunu istersenız teşrıf ummuyorum; çünkü mektut imzasını atamıyan adamın r yetıni açıklamakta bır end olmahdır. Ellı senelik meslek hayatı hep meçhul şahıslann tânzın tecavuzune uğnya uğrıya bu < rıfet» e alıştım Başkalannın surlannı yuzune soylemek mertlıktır ama ımzasız mekt değıl Şahsımdan 'azlaca bahsett içın benı tenkıd edıyorsunıu zız efendım şahsı târize uğı kımse kımden bahseder' tm, mektup yazan aayırhah «me şahıs» tan mı'.. Sızı tanımak zevkını bana b larsanız bu sutunlarda sızden setmevı ış edınırım. Nazık hul okur' I defa ertelenen Yugoslav liderini heyecanla bekliyor T 1T O Mareşal Tito bugün Prag'da bekleniyor 1 Soldan sağa: Herbert Marcuse, Norman Mailer, Nat Hentoff vo Arthur Schlesınger NAT HEÜTOFF (Oturum yonetmenı) Eugene McCarthy ve Senator Kennedv gıbı lıderlerın mucadelesı savesınde bır suru gençte, Amerıkan demokrasısınde, bu demokrasının temel kurallarını değıstırmeden tadılât yapmanın mumkun olduğu kanısı ujanmaya başlamıstır Bu gençler Amerıkan demokrasısımn \aşama gucunu henuz yıtırmedığıne ınanmaktadırlar Üçunuz de bu noktada a\nı fıkırde mısınız? Sıze gore bu konuda ıyımser olabılır mıvız' NORMAN MAtLER: Eğer bu soruyu altı ay once sorsaydınız, cevabı muhakkak kı daha karamsar olurdu. Bugun ıse ola§aııustu bır değışımın ıçınd* olduğumuz besbellı McCarthv seçım kampanjasına başladığında hıç kımse senatore en kuçuk bır şans bıle tanımıyordu Hepımızde yenılgı nın jakın olduğu kanısı vardı. Sonra bırdenbıre, ınanılmaz bır oluşum kendnı gosterdı New Hamp^hıre on seçımlermı kazanan Senatoru, buvuk seçmen kıtle'erı desteklemeve başladı. Bu araö*a Robert Kennedy de seçımlere katıldıgını ılan ettı Beklenmedık, umulmadık olum lu bır gelısme ıçındejdık Kıtleler uyanıyordu Işte, bu bakım dan sızın sorunuza musbet cevap vereceğım Kanıma gore, Amenkan demokrasısınde, bu demokrasıde koklu değışıkhkler \apmadan, tadılât yapma ımkânı vardır ve ben bu konuda ıvımsenm OTURUM YÖNETlCİSt: Bay Marcuse acaba, Bav Norman Maıler'ın bu lyımserlığım paylaşnor mu' HERBERT MARCUSE: Ha\ır, pav'aşamıjor ve ustelık Bay Marcuse, Bay Norman Maılerın duşunduğunun tamamen aksıni duşunuyor. Ben, altıay once soy lerfıklerımde ısrar edıyorum A" merıkan demokratık usulunun, Batı duşunurlerının ongorduklen anlamda bır demokrasi oldu ğuna ınanmıvorum. Gerçı onemli değısıklıklere tanık oluyoruz. Fakat bu değışıklıkler, aynı bozuk duzenın çerçevelerı ıçınde mejdana gelen değışıklık,!erdır Amenkan demokrasısı, gelecekte belkı olumlu bır yola gırecektır, fakat şımdıden bu yola gırdığını ıddıa etmek kanıma gore çok yanlıj bır rfeğerlendırme olur ARTHLR SCHLEStNGER : Ben konuşmama, cpratık demok ratık sıstemle», «saf demokratık sıstem» arasında bır ayırım vaparak başlamak ıstıyorum Sanırım kı, saf model, derhal olumlu sonuca ulaşabılen sıstemdır. Boyle bır demokratık duzen şımdıye dek dunyada kurulama mıştır. Bana kalırsa, onumuzde ıkı tercıh vardır: Ya bu sıstemın içınde yaşar ve sıstemi olumlu yolda gelıştırmek içm elımızden gelenı vaparız; yahut da sıstemı terkecîerız. Herbert Marcuse, bıze başka bir çozum yolu teklıf ettı. Onun kanısına gore, antısosval davranıslarda bulunan gruplara ıfade ozgur'uğunun tanınmaması gerekıyor. HERBERT MARCUSE : Izın verırsenız, bır duzeltme yapmak istıyorum Ben, goruslen benımkılerıne uymıyanlara ıfade ozgurluğu tanımıyacağımı hıç bır zaman yazmadım. Sadece, objektıf olçulere gore saldırgan ve yıkıcı olan hareketlere musamaha edılmemek gerektığını one surdum. OTtRUM YÖNETMENİ: «Objektıf olarak. dedınız, değıl mıî HERBERT MARCUSE: Evet. YÖNETMEN: Bu objektıf olçuyu nasıl bulacaksımz? MARCUSE: : Bu «orunuzu, blr ornek vererek cevaplandırmıya çalışacağım Hıtlerm partısının Almanya'da ıs başına geldığı takdırde, gerek Yahudilerın yok edıleceklerı ve gerekse 2 ncı Dunya Savaşının çıkacağına daır kımsenın şuphesı >oktu Bu kışısel değıl, fakat objektıf bır değerlendırme ıdı. Weımar Cumhunyetının Hıtler hareketıne demok'atık musamaha gostermesı, hatalı bır tutumdu ve bu hatanın cezasını tum dunva çektı Aynı bıçımde, bugun Vıetnam da, kımın gerçek saldırgan olduğunu da kolayca, objektıf olarak tesbıt edebılırız. ARTHtR SCHLEStNGER : Gerçı Bav Marcuse'nın Vıetnam konu=undakı duşuncelerıne karşı ge'mneceğım, fakat demokratık sıstemın kullanacağı yontemler konusundan kendısı ıle avrılıvoruz Kanıma gore, tfemokratık sıstem, Bav Marcuse'nın dedığı gıbı antısosyal hareketlerı bastırarak değıl, fakat genel tartışma ve sıyasi ıfade ozgurluklerını tanıyarak ışleme lıdır. Marcuse yazılarında şoyle demektedır: «Gerçekten demokratik bir toplumda, ırkçılık, »iddet politıkııı. şovenizır, •lilhltnmt .. gi* bı antısosyal hedeflere yonelmış ve bu amaçlar ıçın mucadele eden gruplara musamaha gosterılmemelıdır Bu gıbı grup lar veya kışılere Anavasanın bırıncı tadılâtının ongorduğu soz \e basın ozgurluklerı tanınmamalıdır Avrıca pedagojık muesseselerö*e bu gıbı teorılerın oğretımı kısıtlanmahdır » Bana kalırsa bun'arı başarmak çok guçtur. Meselâ, Bay Marcuse'nın, ırkçı oğretımın otomatıkman bastınlma«ı gerektığı fıkrını ele alalım Boyle bırsey yapabılmek ıçın, toplumda olağanustu guçlere sahıp bır teşkılâtın kurulması gerekır. Fakat bu orgutun gunun bırınde asıl amaçlarını unutup, kendı çıkarları peşınde kosmıjacağını kım garantı eder' NORMAN MAtLER: Demokrasi «Kuvvetlerın oyunundan» orta%a çıkar Bu oyuna «Kımlerın katılıp, kıra'enn katılmıyacağını kurallarla tesbıt etmek» kanıma gore çok tehlıkelı bırşevdır Kuralları bız yapacağımıza gore, bu elımızde olağanustu bır gucun toplanması sonucunu doğurur Demokrasi, sadece, gelecekte (ridfcfjimız vbnü oylarımızı kullanarak »eçebilmek kudreti degıldır. Demokrasi, insan çüçleri arasında sonuca bellı olmıvan açık bir oyundur, ve bu oyun sonunda kotu toplumdan ziyade iyı bır toplum ortaya çıkacaktır Yıllarcîan ben ılk kez olarak, bu iyı toplumun Amenka'da kurulacağına ınanıyorum H. MARCUSE: Bay Norman Maıler'ın demokrasıyı «kuvvetlerın açık oyunudur» dıye tanımlamasını beğendım Fakat onunla uyu^amadtğım nokta şu kı, Amerıka'dakı demokrasıde ovun açık değıl, kapalı ojnanıyor. A. SCHLEStNGER : Bırşey so\'ıyebılır m ı u m ' Bugunun problemlerı »adece Amenka'ya ozgu oluşumlar degıldır. öğrencı avaklanmalarının, otorıteye karsı baş kaldırmanın ve bır genel bunalımın kapıtalıst, sosvalıst veya komunıst tum ulkelerde mevcut olduğunu anlamak ıçın gazetelere bır goz atmak yeter. OTURUM YÖNETMENt: Bay Maıler, «kuvvetlerın o\unu» tezının ışığı altında, Kolombıa Ünıversıtesı'ndekı o'aylan yorumlar mısınız? N. MAtLER: Hay hav Ben Kolombıa Ümversıtesı'ndekı gre vı destekletfım, çunku bu grev kendılığınden gelen spontane bır harekettı. Eger oğrencıler bu grevı bır âdet halıne getırıp, her yıl Ünıversıteyı altust edıp, ışlemez hale getırselerdı, o zaman tabıı kı buna karşı oîacaktım. Kanıma gore bu hareketın en ılgınç yonu, şımdıye kadar gorulmemış bır bıçımde, Ünıver sıte yonetımını, oğrencılerın bır suru problemle vakından ılgılendıklerını ve bu problemler hakkmda bılgı sahıbı olduklarını, gormıye zorlamasıdır. H. MARCUSE: Norman Mailer e «ore, demokratık sıstemın ısh\eoılmesı ıçın, zaman zaman demokratık olmıyan eylemlerın, bu sısteme mudahalesı gereklıdır. Fakat kanıma gore, Norman Maıler'ın unuttuğu bır şey var: O da şudur: Bugunku Eozde demokratık duzenın, antıdemokratık eylemlerın mudahalesı ıle bıle ışlemesı ımkânsızdır. Çunku bu duzen, herşevden once sahte bır duzendır. Oyun, eşıt kuvvetler arasında oynanmaktadır. örneğın, ben, Amenkan demokrasısınde belırlı bır azınhğın elınde toplanan kuvvetten daha ezıcı bır kuvvet tahayyul edemıyorum A. SCHLEStNGER: Kanıma gore, Kolombıa Ünıversıtesı oğrencılennın yaptıklan gosterılerle, Amenkan demokrasısımn koşulları arasında hıçbır çelısme yoktur H. MARCURE: öyleyse, ne dıje ışe polıs mudahale ettı A. SCHLEStNGER: Po'ısın bu ışle ılgısı yok. Tekrar edıvorum Kolombıa Ünıversıtesı oğrencılennın yaptıklarının, Amenkan demokrasısı ıle baSo*aşmı\an hıç bır yonu yoktur Bız Amerika da, demokratık usulle, parlemanter usulu bırbınne karıştırmajız Bızım demokrasi anlajışımız gayet genış olup, oğrencı ve ışçı grevlen bu anla\ışın kapsamma gırer Demokratık usulde, turlu baskı metodları vardır 1930 lardakı grev lerır., demokratık sıstem ustunde olumlu etkı yapmadıSını sanırım kı, kımse ıdiıa edemez Ben 930 dakı grevlen veva son Kolombıa Ünıversıtesı olavlarını kabul etmıven bır demokratık sıstem tahayyul edemıvorum Bovle sınırlı bır demokrasi anlayısı, geleneksel Amerıkta demokrıılılne aykındır. Mehmet BARLAS PRAĞ (a.a. • Radyolar) Yugoslav Devlet Başkanı Mareşal Tıto nun Çekoslovakvayı zıyaret edeceğının resmen açıklanması, Çek halkı ve basınında sevınç ve ferahlık uyandırmıştır. Bu zıyaretın bır ço& defa gen bırakı'ması Çekoslovak kamu o>"unda bır sınırlılık yaratmıştı Bılındığl gıbı Mareşal Tito Çekoslovakya buhranının en çetın gıinlerınde Çek halkı ve idarecılerıne mânevı destek olmak ama cıyla Prag'a gelmeyı teklıf etmişti. Bratıslava toplantısından son ra Tito'nun zıyaretten vazgeçmesınden korkuluyordu. Fakat ziyaretın resmen doğrulanması btltUn endışelerl dağıtmıştır. Tito, bugün Prağ'a gelecek ve ayın 12 sıne kadar kalacaktır. Mareşal Tito'nun Çekoslovakyadakl itıban, gerek buhran sırasın da, gerek sonradan daima çok bUyuk olmuştur. Kendısı sadece küçuk Ulkelerin hukümranlık ve hak eşıtlığı mucadelesınde bir kahraman telakki edılmekle kalmamakta aynı zamanda Çekoslovakyadaki yenl cereyanın temellni teşkıl eden demokratık sosyalizmın oncusü sayılmaktadır. Çekoslovakyada ıktısadl ve R İ yasl reform taraftan olan llenciler Doğu Avrupada Stalınchkten uzaklaşan llk Ulke olan Yugoslavyanın bu teşebbüsunden ilham almaktadırlar. Çek Komünist Partısıne yakın çevreler, mılletlerarası komünist hareketınde her partınin tam hükumranlığı prensıpının kabul ettirılmesı ıçm mucadele edıldığl şu rada Rumenler ve Yugoslavlarla lşbırhğırun faydalı olacagına 1 nanmaktadırlar, Bu arada Çekoslovakya Dışişlsri Bakanlığına yakın kaynaklardan öğrenıldığıne gore, Romanya Dev let Başkanı ve Komunıst Partl Birincı Sekreteri Nıcolas Ceaucescu da 1415 Ağustos tarıhlennde Meksıka başkenti Mexico Cit>'de toplum polisine karşı protesÇekoslovakyayı zıyaret edecoktır. to gosterısi >apan oğrencilere, sonunda askeri mudahale ile ihtarda İşçi milislerin bulunulmuşrur. Resimde bir Meksikalı oğrencinin sokakta dıpçiklenişi goruluyor. öte yandan Çekoslovak KomUnist Partisi, işçi mılıslenn kuman dasını doğrudan doğrjya Komunist Partl Bırıncl Sekreterl Dul> « MAKARİOS lsveç Dışışcek e vermeyı kararlaştırmıştır. len Bakanlığının bir sözcusu taHaber «Lıterami Lısty» gazetesl rafından açıklandığına gore, Kıbtarafmdan açıklanmıştır. rıs Rum yonetimınin Başkanı Başpiskopos Makarios, Oslo'va Gazete bu arada, kumandanlığın 40 ulkesınden 1900 temsılcı, Esgelmiştir. Kuzey ulkelerinde bir tek bır şahısta toplanmasının ihtiperanto dılinin yayılmasını sağgezide bulunan Makarios, lsveç' yatlı bır davranış olup olmadığıla>acak usulleri goruşmek uzere te dort gun kalacaktır. nı ve halıhazır sıyasi durumdan Madrit'te toplanacaktır. Esperanyararlanarak işçi milislerin orta• ÇIKTI Ehzabeth Taylor, to dilinin onculeri, dunyada en ya çıkardığı meselelenn tumüne geçen 20 temmuzda yattıgı Lonaz \anm milyon insanın bu dıli bır çozum aramanın daha yerindra'dakı kadın hastahklan klınıkonustufunu Ueri surmektcdırde olup olmıyacağını sormaktagınden dun çıkmıştır Sağhk duler. 1 dır Gazete bu konudakı habenrumu şımdı tamamıyle tatmınkar • URUGUAY Uruguayda nı, «her şeye ragmen bu karar kololan aktns, hastahanede kaldığı son saatler ıçınde meydana gelektıf yonetım sıstemı prensiplesure ıçınde iki onemli amelıyat len olaylarm en onemlılerını 12 geçırmıştır rıne aykındır» dıyerek bibrmeksendıka yonetıcısının tevkıf edıltedır mesı, 60 kadar demıryolu ışçısı• ESPERAÎVTO Dünyanın VVASHİNGTON merikan Huknmeti, Deniz Kuvvetierı ıçın roket atıcılar imâl eden iki fırmayı Savunma Bakanlığını dolandırmakla suçlayarak mahkemeye vermistir. Başsavcı Ramsey Clark tarafından açıklandığma gore St Louıs'te «Chromcofrt Corporation» ıle bu fırmanm Ohıo'da ortağı olan bır dığer fırma «Bregman And Scientific Elektronics Ltd • (California) adı altında kurdukları bır paravana fırma adına kestıkleri sahte faturalarla Savunma Bakanhğından dort milyon dolâr çekmışlerdır. Adı geçen fırmalar, 1962 ıle 1%7 yılları arasında Savunma Bakanlığından 47 milyon dolârlık sıparıj almışlardır. Â Sofia Loren'in dâvetlisi Dr. Barnard Roma'ya geldi BOM4, (AP) talyan basınının protestolan araanda, Guney Afrıkah aKlb Cerrahı Dr. Chrıstıan Barnard perşambe gunu Romava gelmiştır. Chrıstıan Bamard, Sofıa Loren'ın rıcası uzerıne bajı hasta çocukları muavene edecekür Barnard, çocuklardan üçünü mu a\ene etmek üzere, hava alanından doğru Moscatı Klınığıne gıtmıştır Barnard «Çocuklara ameIi>at >apılıp yapılmnacağına ebe\evnleri karar \erecek» demiştir Italvan basını Doktorun Romaya gosterışlı bır bıçımde gelmesinı şıd detle >ermektedır Bır gazeteye go TP Sofıa Loren Romada bulunma dığından, Barnard'ın ziyareti ile bır ılgısı yokrur. Öte yanda. oğleden sonra çıkan Paeso Sera gazetesı de. Klınıkte ça lışan doktorlardan bırınin kardeşinın, Barnard ıle, bır gunluk ziyareti sırasında, televızyonda goruomesı ıçın anlaşma yapmı^ olduğunu açıklamıştır Gazeteye gore bu bır •propaganda zi>aretidir. Kısaca nın ışten çıkarılması ve «Fıat ve ücretlenn dondurulması» kanun tasarısının sendıkalar tarafmdan reddedılmesi teşkıl etmektedır. • CüZZAM «Mvcobacterium Deprae» adını taşı>an cüzzam bakterisinin dunyada ilk kez üretildigi, Japonja Sağlık Koruma Ulusal Enstitusunde çalışan doktor Toyoho Murohashi tarafmdan açıklanmıştır • ÇABA Hındıstan 1965 savaşında Pakıstanlıların ellenne geçen sılâh ve malzemeyi gen almak ıçın çaba harcamağa başlamıştır. Tasarruflarınızı en geç yarın öğleye kadar Iş Bankasında toplayarak yılın ikinci çekilişine mutlaka katılınız... bn sonbahar siz de KAZANINIZ MfLTOlt LİRALIK GÜZ ÇEKİLİŞİNB KATILABILMEH tÇİN paranızın... istikbaünizin emniyetidir Bmnaı Bıngollu ıle Sabri Sayarı Evlendıler <iew York 9 AJnutoj 19fi8 «UttTI (Cumhuriyet:
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle