Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAHİFE 85 Mavıs 1968 CÜMHURtTET Televizyon, ilân ve basın Dr. Hıfzı TOPUZ PT1 elevizyona Uâncüığın girmesi Fransa'da az *• daha hükâmetin başını yiyordu. Bu işin söyle bir geçmişi var: Hükumet son bütçeyi Meclise getirirken Televizyonun Uân kabul edeceğini açıklayarak bütçeye 250 milyon franklık (yani 50 milyon dolarhk) bir gelir eklemişti. Meclis hirbirine girdi. Karşı partiler Televizyonda rcklâmcılığın Anayasaya aykm olduğunu belirterek konuyu Anayasa Mecüsine getirdiler. Anayasa ivieclisi bu konuda kesin bir karar almaktan çekindi. Bunun üzerine bütün basın örgütleri, federasyonlar, sendikalar, birlikler, dernekler durumu protesto ederek bildiriler yayınlamaya başladılar. Yetkill hukuk profesörleri de reklâmcılığın devletin televizyonculuk anlayışıyla bağdaşamıyacağmı öne sürdüler. Rene Capitant cibi De Gaulle'cu hukuk profesorleri bile hükümetin Anayasaya sayp göstererek Televizyon ilâncıhğını bir kanun konusu yapıp Meclisten geçirmek zoruoda olduğunu belirttiler. tş büyiidükçe büyüdü. Sonunda solcu partiler bunu bir güven oyu konusu yapıp Meclise getirdiler. Bu arada çogu zaman hükumeti destekleyen bazı Meclis gruplanyla basın arasında bir takım pazarhklar başladı. Bunlar hükumetten bazı tavizler kopararak basının desteğini kazanmaya çalışıyorlardı. Yani, ilâncılık her şeyden önce basının haklannı konıyan bir kanun tasarısıyla Meclise getiıüecek ve televizyon ilâncılığı gazetelerin zarar görmesinl önliyen bir formülle kabul edilecekti. Ama Başbakanın bunlara yanaşmadığı görüldü. Porapidou akhna koymuştu bir kere: Televizyona ilâncılık girecekti: bunu Meclisten geçirmek de gerekmiyordu. Hükumet, basını kaybetmeyi göıe almıstı zaten. Neden? djr. Büyük basına gelince, büyük gazetelerin bir kısmı raten mali tröıtlerin elindedir, bir fcısmı da İkinci Dünya Savaşuıdaki kurtuluş aknrnnın ortaya çıkardığı patronlsnn elindedir. Kurtulustan önceki gazete patronlannın yerinl bunlar »I ırus, yenilerin her biri birer büyük kapitaüst olmuştur. Gazetecilerin ve çalışanlann kâra ortak oldukları ufak gazete sayısı da çok azdır. Büyitkler kalkıp da bize yüce ilkeleri Bavunduklannı ' söylemesinler. Hangi çıkarlan savunduklannı biz biliriz. 1944 yılı çok gerüerde kaldı artık..» Bu, Başbakanın dogrudan dogmya basına savas ilânıdır. liii • aaa • •«• • ••• • aaa ••#• iiii mmmm • ••• • ••• • ••• • ••• Sıcak ve az yağışlı giinler bekleniyor OKUYUGULARIMLA. Bugünkü sohbetimizi oknyneu sorularına ayırdık, Mevsimine ve aktüaliteye nygun olanları ele alacağım. , tstanbui Kocamustafapaşa'dan( mektup gönderen hanım okuyucum özetle: Yaz mevsiminin erken geldiğini, acaba erken mı gideceğini merak eder ve sorarlar. Mevsimin erken geldiği doğru. Erken gidereei ise henüz meçhul. Daha doğrusu simdiden konusulmasi erken olacak. İstanbul ve çevresinde havaların eecen vıllara nispetle daha sıcak ve kurak eeçmekte olduğu kayıtlarımızda çörülüyor. Meselâ, eecen Mİın ma>ıs giinleri gölgede ölçülcbilen yüksek sıoaklıklar 20 dereceyi zor buldugu halde bu yıl 25 hattâ 27 dereceler sık sık aşılmıştır. Tine, çeoen vıl mayıs içinde düsen yajıs hu vıldan iki kat fazla olmuştur. Sadece bn iki meteorolojik deSer bile yaz mevsiminin erken geldiğini göstermeve yethor. Baharı eöremeden yaz celdi diyebileceSİJ: ama ceçti diyemiyeceçİ7. Daha koskoca üc av, haziran. temmuz ve aüustos var önümüzde ve bu süre içinde sıcaklığın çölsede 35 dereceyi aşacagı günler de var. • Mevsimin renkli ve nazlı meyvası kıraz ile ilgili soruyu da yine Istanbullu ve Aksarayh okuyucum soruyor: Yağmur yağınca kiraz neden kıırtlanır? Sorunun meteorolojik yönü azdır. Tarımcılardan aldığımız bilgiye göre, kirazın kurtlanması daha meyva vermeden öncesine dayanırmıs. Henüz çiçek açma devresinde iken kiraz kurdu ismi verilen haşere girer ve orada çelişirmiş. TaSmur, yani rntuhetin etkisi bü haşerenin çabnk çelismesine yardımcı nlurmus sadece. Demek ki, vaçmur vafsa da yağmasa da kiraz kurtlanacaktır. Çabuklastırılması yafcmnrla ilgili oluvor. YaSmur vajdıt\ halde knrtlanmayan kirazlar da vardır. Onlara da hasere eirmemis oluvor. Bu vıl bol kiraz yiyeceğiz herhalde... • Bır sorucuk daha: Tayfun fırtınası yurdumuzda da olur mu? Antalyalı hanım okuyucum meraklanmasınlar. Yurdumuztaytun adı verilebilecek derecede büyük fırtınalar olamaz. Açık deniz, okyanuslar gibi, ve su sıcaklıfının çok vüksek olması eerekir. Bizde kasırgamsı \e hortum adı vcrdigimiz küçük fırtınalar oluyor sadece. Bol güneşli günler okuyncularım. . î Gerçek ayıp. Adana insanıyla, sıcajıyla, bereketiyle, diliyle, kebabıyla, buyuyla, »uyuyla Türkiyenin en bereketli yerlerinden biridir. Adananın küfürlerl bile rengârenktir. Zençini de pek zengindir! Çuknrovamn haracı yalnız Adananın barlannda yenmez! Tjzanın Istanbula! Ve oradan îsviçreye, Fransaya, Amerikaya... Çuknrovanın haracı Montekarlo'da nılet bile döndürür. Eskiden Adananın zeneinine ağa denirdi. Halk, a*alan blr bir blllr tanırdı. Şu fabrika kimin? Su konak kimin? Şu çiftlik kimin? Pamnk diyannda aga üstüne asa sayılırdı. Sonradan bu agalar gelistiler. Agalar geliştikçe, isleri dalbudak saldıkça, Amerikan kumpanyalanyla ortaklıklar kurmava başladılar. Ailecek cümbür cemaat kapitalizmin nurlu ufnklarında remil atıp Adanavı kalkındırmaya başladılar. Apartman üstüne apartman, fabrika üstune fabrika, ve banka... Seyhan nehri gfln r3rmfis gulanyla bn gelişmeyl saat be »aa. Izledi. Gel zaman, fit zaman sosyal adalet diye bir iSf çıktı ortaya... Te hemen ardından sosyalizm. Birtakım adamlar : Köylü ve işçiyi, komprador ve mütegallibe takımı »Bmürüyor., diyordu. Fabrika ve çiftlik sahiplerl iscivi ve kövlüyü yBneteeefine, işçi ve köylü »ıbrika ve çiftlik sahipleriııi vönctsin .. diyorlardı. Demokrasi azınlıjın ço*unlu*n yönetmesi dejildir; mütegallibe ve komprador azınlıktadır, bunlann siyasi iktidan demokrasiye aykındır... diyorlardı. Emekçi sınıfları uyanmalı... diyorlardı. Fyanmak sömüriiye karsı çıkmak dcmekti. rtzırörlük mflcaaelesi her soy sömürüye karsı mücadeleden baska hiçbir şey defrildi. tnsanlar bn mücadelenin Içinde uyanır, Srgütlenir ve gözleri dünyaya açılırdı. Ve Adanada insanlann sözleri dünyara açjldı, çevrelerinl g8rmeye basladıfar. Uvanıs bıçajın kemite dayandıgı yoksullar arasında hi7İıydı. Ve insanlar çördiiler ki : . Adanada 40 bin evden 14 bin tar.esinde yüznıımara yoktur. 18 bin evde mutfak, 26 bin evde hamam, 27 bin evde içme suvu 29 bin evde elektrik yoktur» Yüz aileden 41T radyoya, yüz aileden 52'si dikiş makine«ine "sahip degil. Yîizde doksan ailede pikap buzdolabı gibi nesneier yok. Yü?de 93 evâe eazocaîı yok. Yüz ailpnin 47'si kiraoı. 40 bin evden yüzde 31'u yani 15.600 tanesi içinrif oturulabiür d^ırumda.. Yüzde fil'i v?ni 24 400 tanesi geceVnndıı cinsinden . 40 bin evin 8.400'ü tek odah.. Adanadn 1rçi ücretlen Türkiyedeki isçi ücretlerinden yüzde 40 dsha düşüktür. Adana hastarfe bakımındnn da kötü riurumdadır. Türkiye ortalamasmda her 10 000 ki^iye 21 yatak? riüş*rken Adanada 8 yatakrfüşmektedır• Bn, Çukurova'nın kiivünde dagında deeil, Adana sehrindeki manzaravdı. Bazı çercekler rakamlara vırulunca daha çok eöze çarpar. Nasıl olu>or da TOrUnenin en bereketli topraklarında h^lk böylesine sefalet içinde yasıyor? Nasıl oluyor da zeneini zenginden zenein bir Çukıırovada fakiri fakirden fakir olabiliyor? İki kelimedir bunun cevabı f Sömürü yüzünden .. Zençinin zcneinlişfi fakirin sefaletinin sırtına vuralmns bir memlekettir Çuknrova .. Ama insanlann gözleri açıldıkça, insanlar uyandıkça, Adanada nasıl bir düzenin yürüdüğünü bütün çıplaklığıyla göreceklerdir. Çağımız, halkın uyanısı çagıdır, ve sBmürüye karsı özgürlük ve demokrasi çaçıdır. Bütün imtiyazların yok ediidigi ve toplum diizeninin imtivazlılara dejil tabanı yank başı açık voksul kövlüniin cıkarlanna eöre ayarlanacagı caîdır. Simdi Sevhan nehri iste bu çe'eceği yansıtıvor sularında .. Hemen sovlivevim ki, biz. önümüzdeki seçimde sandıklardan cıkacak ovları sömiirüve ^carsı nvanısın gercpk ölçüsü saymıvoruz. Toplumun nirenei noktaları ha>kı diizeni temsilcileri elindedir. Ve bunlar sayısı çok ör<jüt ve paravla halka tesir etmek imkânlarına sahiptirler.. Ama uyanısın kıvıleımı toplum katlanna düşmüstiir hir kere.. Kimse bnnnn öniinde dnramıvacaktır. Bueün Çukurova çihi, Eçe çibi, Marmara ?lbl bam bBlçeler Türkiyenin topraklarından bereket fışkıran bölümleridir. tste hu bölgelerin bereketi «aSıltr. ve sagılır; bir, avuç Imtiyazlının cüzdanına istif edilir. Kordonhoyuna dizilen, Bofaza bakan, Seyhanın yamacında vükselen saitanat bu sömiiriinün sonucundan baska sey degildir. Rnnun içindir ki helâsız, mutfaksız, SUSDZ damlarda otnranlarla villâsının yüzme havuzunda kulaç atanlar aynı gehirde otnrurlar. Adana bunlardan biri ve en keskin renkli olanlarındandır; milyonerler sehriııde sefalet, beyazın üstündeki siyah gibi daha da carpar göze . Türkiye için dünyada «az gelfsml* toplnm» deylmi knllanılıyor.. Ama az gelişmislik bir toplnm i;in ayıp değildir, yoksullnk ayıp değiidir bir toplum için .. Gerçek ayjp, voksul bir teplnmda zenfinler saltanatınm sürmesidif . Bu hal deiismedikçe vasalarımızın her maddesinde demokrası kelimesi geçse bile demokratik düzene çok uzakta yaşıyoruz demektir. •••• •••• •••• • «•• • ••• #••• ÎI1I eçtiğimiz haftanm hava olayl arı da tahminleri yanıltmadı. Hafta sonu için bcklenmiş olan kötü hava geçişi, ufak bir sapma ile kuzoy cnlemlere sarkarak yurdum uzu sıcak bölüraünde bıraktı. Mevsimine uygun olmayan sıcak ve az yağışlı bir Mayıs haftasını daha tamamhvoruz. G Hükumet kendi televizyonunu koruyor " ^ ^ e olur bunun sonu? Basın ilânlannın azal*^ ması ile Fransa'daki gazete sayısı 100 den belki 80 e düsecek. bazı gazeteler de büyük tröstler tarafından satın alınarak bağımsızlıklannı kaybedeceklerdir. Böyle bir merkezleşme akunı gazeteciler arasında da işsizliğe yol açacaktır. Hükumet bakımından bunun fazla bir önemi yoktur. önemli olan şey televizyonun güçlenmestdir. Bugün Fransa'da televizyon sayın 9 mllyona yükselmiştir. Bu sayı günden güne de artmaktadır. Bir televizyonu en az üç kisinin teyrettiği düsünfllfirse Fransa'da 27 milyon televizyon seyircisi var demektir. Günlük gazetelerin tiraj ise 10 milyon kadardır. Onlann okuyucusu aşağı yukan 20 milyon kişidir. Demek ki televisyonun etkisl hiç de basınınkinden asağı kalmaz. Kaldı ki televizyon devletin tekelindedir, devletin görüşünü yansıtır; basında ise her çeşit renk vardır elbette. Bu durumda devlet kendi elinrieki güçlü bir baberlesme aracına yenl imkânlar sağlayarak basının etkilerini daraltmaya yöneunis demektir. Simdi büyük işletmeler, büyük firmalar televizyona muazzam gelirler sağlayacaktır. Hüktlmetle büyük firmalar arasında çelişmeler olmadıgı için bunlann basını tutarak, televizyonu kösteklemeye çalışmaları sözkonusu olamaz. Son tartışmalarda bütün demokratik kuruluşlar, örgütler kendisini desteklediği halde basın büyük bir yenilgiye uğramıştır. Hükumet en ufak bir taviz vermemiştir basına. Çünkü hükumet gazetelere birer kâr müessesesi gözüyle bakmaktadır. «Siz, demiştir Başbakan, daha ne istiyorsu nuz? P. T. T. de yapılan özel indirimlerden yılda 318 milyon frank çıkar sağlıyorsunuz. özel tren tarlfelerindeki çıkaruuz yılda 25 milyon franktır. Dışandan kâğıt getirttiğiniz zaman size 22 milyonluk indirim yapıyoruz. Makine ve malzeme getirtirken 11 milyon çıkannız oluyor. Vergi indirimleriniz 390 milyondur. Bunlann toplamı yılda 800 milyon frank (160 milyon dolar) eder. Bir de gazete fiyatlannı arttırmanıza izin verdik, gelirlniz yüzde 18 ölçüsünde arttı. E, daha n« isttyorsunuz?..» ::: Bekledifimiz haftanın hava tahminlerini bölgelere ayırarak özetliyecek olursak: • ••I •••• :::: aaa* aaas aaa* aaa* •••• aaaa •••• ••a* Televizyon ilânlarının getireceği para dan da hükümete 250 milyon frsnklık bir gelir sağlıyacaktı. Küçümsenecek bir para değildi bu. Oysa simdi televizyondaki ulusal reklâmlann geliri sadece 50 milyon frank tutmaktaydı. Ney. di bu ulusal reklâmlar? Fransız televizyonunda 1951 den beri bu çesit reklâmlar vardır. Televizyon dogrudan doğruy» bir firmamn reklâmını yapmaz da bir ürünün reklâmını yapar. Örneğin televizyon «Blimem ne marka cam kullanınız» demez de «Cam kullanınız» der. Çünkü bu, tüm ulusal cam sanayünin çıkannadır. Ama aslında cam sanayünin • 90 ı iki büyük firmamn elin• ' dedir, reklâmdan onlar yararlanırlar: o da başka. Veya televizyon «sikore kullanınız» der. Bn flrünün de •. 80 i bir tek tröstün kontrolündedir. / Televizyon aluminyumu över, ulusal sanayi yine iki tröstün tekelindedir. Televizyona simdi UAncüıgın girmesi bu gizii fl&ncılığın genelleştirllmesl olacaktır. Bu da gazetelere büyük bir darbedir. Bugün Fransa'da ilâncüıga aynlan paranın % 40 ı buna gitmek tedlr (1). Gazetelerin en Snemll kaynağı ilân gelileridir. Bu gelir gaıete genel gelirlerinin "• 70 i oranındadır (2). Televizyona ilân girlnce basının gelirleri çok önemli ölçiide azaltacaktır. Telerizyon, ilâncılıkta nerede basınla rekabete girişmlsse gazetelerin gelirleri düşmüştür. Bu azalma ülkeden ülkeye değişir. Bazı yerlerde televizyona rağmen basındaxi ilân gelirlerinin yükseldlgi de olmuştur, ama bu, aldatıcıdır. Orneğin lngiltere'de basının ilân gelirleri son on yıl içinde 160 milyon sterlinden 200 milyona çıkmıstır. An» aynı süre içinde televizyonun ilân gelirleri de sıfırdan 110 milyona yükselmiştir. yandan Ç flnkü reklâmcılıgın gelişmesi birbir yanpiyasadaki iş hacmini arttıracak, • •« • •• • *•• :::: •••• lltı :::: :::: • a«r • •a • *a • ••I ||l • III ••• • MARMARA BÖLGESt: Tılın bugünedek en sıcak haftasını geçirdi. îstanbul ve çevrelerinde gölgede ölçülen sıcaklık 30 dereceyi bulmuştur. Bu değer yıllar bo>oı ölçülemetnişti. A z bulutlu, erken saatleri hafif sisli olarak hafta ortasına kadar gelinecek ve bu süre içinde sıcaklık yüksek kalacaktır. Hafta ortasmda ve batı yönümüzden gelmesi beklenen bir kötü hava ayınmının bölgede yer yer ve aralıklı hafif yağış bırakması beklenmektedir. Sıcaklık yükselişi duracak, ancak yine normal degerleri üzerinde ve sıcas olarak haftamız tamamlanacaktır. Marmarada deniz suyu sıcaklıgının 19 dereceye yaklaşması bekleniyor. • KARADENtZ SAHtLt: Az ya ğışlı ve sıcak blr hafta geçirdl. Isınma hissedilir derecede fazlalaşmaktadır. Hafta ortasına kadar önemli bir hava olayı görülmiyecektir. Çarşamba günll batı Karadenızden girmesi belclenen bir kötü hava ayırımı sı ra ile ve batıdan doğruya doğru bütün sahili etkileyecek ve aralıklı yağış alınacaktır. Geçen haf tadan daha sıcak bir haftaya hazırlanalım. • İÇ ANADOLU: Isınma içindedır. Ogle saatlerinde ve ısınma ile mahalll olarak meydana gelen bulutlanma bılhassa doğu kesimlerde olmak üzere yer yer yağış bırakacak ve hafta boyu bu yağış gorülecektır. Geçen hal tadan daha sıcak günler beklenmektedır. Sonııç ir takım gazeteler kendilerinden beklenmc« fdrevleri bir yan» bnrakıp da kâr p^> sinde kosan birer işletme durumuna gelirlerse Başbakan da böyle davranır bunlara karşı. Ama çoğunluk hangi çeşit gazetelerdeytnls, ülküculerin, düşünce gazetelerinin durumu ne olacakmıs, bu koşullar altmda haberleşme özgürlüğü nereye gidiyormuş, hükumet durmaz bunlann üzerinde. Amerika'da ve İngiltere'de olduğu gibi Fransa'da da yakın zamanda elenmeler hızlanacak, yalnız büyük sermaye gazeteleri ile parti organı gazeteler ayakta kalabilecektir. Hükumet bunu hesaplamıştır her halde. TekeUerin, tröstlerin karşısında dayanabilen gazetelerin »v yısı her yerde azalmakta, radyo ve televizvnn ilâncılığı ile otomasyonun gelişmesi de bu çöküntüleri hızlandırmaktadır. Bekleyelim, televizyon gelissin, bu sorunlar bizde de ortaya çıkacaktır bir gün. ü) Pransa'da ilâncılığa ayrılan paralann ktıllanıhşı şöyledir: Basın ilftnlan 'o 40, Radyolar % 9,4, el ilânı ve broşürler »' 17,7 duvar alişle, n ri °,h 7,3. sinemalar "' 7,3 v.s. ,o (2) İlân gelirlerinin gazete genel gelirlere oram: Flgaro co 78, Le Monde °'o 53, France Soir • 52, Paris Match 'o 80, Marie Clavire «i 88.. o ff«aBaa«**aa '••••aa«•• • • • • • • • • • •I • • • • • » • • • I •••ııttMiiiitıiKMa ıl(ltlMMIII*lll**M) Ufak pazeteler tehlikede I an gelirlerinin azalması sonunda bir çok yerlerde ufak gazeteler batmaya başlamış ve gazete sayıları azalmıştır. Basın merkezleştikçe düşünce çoğulluğu daralmaktadır. Ayakta kalabilen gazeteler çoğu zaman büyük sermayeye dayanan gazetelerdir. Fransa'da eğilun de bu yöndedir. Hükumet bunun pek âlâ farkındadır. Pompidou Mecliste şöyle demiştir: «Televizyona ilân kabul ettiğimiz zaman bundan ülkücü gazeteler zarar etmez; onlar geçimlerini ilân gelirlerine baflamamışlar I •AKDENİZ SAHİLt: Sıcak bir haftayı daha tamamlıyor. Hafta boyunca önemli bir hava olayı beklenmiyor. Gölgede 34, 35 derece 'i asacak olan yüksek sıcaklık altmda, az bulutlu ve değişik yönlü haXıf rüzgârlı bir hafta gorülecektır. Akdeniz sahillerinde deniz su yu 23, 24 derece cıvannda olacaktır. '••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••s • DOC.U BÖLGESİ: Yer yer ve sağnak şeklınde hafif yağışlar aldı. Sıcaklık yükseUşi devam edecek ve hafta sonuna kadar önemli bir hava olayı görülmiyecektir. Perşembe günün den itibaren hafif ve aralıklı yağış geçırmesi muhtemeldir. Kuzey kesimlerinde etkili olabilir. Genel olarak sıcak Dir haftays hazırlanalırn TÜRKİYE IŞÇI PARTİSİNİN TAKSİM MİTİNGİ Ü6 Mayıs 1968 pazar günü saat KÜNUŞMACILAH : Mehmet Ali AVBAR Sadun AREN Şinasi KAYA Âşık İHSANÎ Aziz SARISÖZEN. 14.00 da Çetin ALTAN ERKMEN Vcysi Cumhurivet 5749 : SEYHAS BERBEROĞLU ile 8AMI DAYAMGAÇ evlendiler. İstanbul 2451968 Cumhuriyet 5745 7RAS OLANLARIN BAŞINA GELEN EN TATLI O U Y TEŞEKKÜR Vefatile bizleri soasuz keder içinde bırakan kı\Tnetli ailo büyüğümüz, Nimbüs WHIİâms Sakalınız serf veya yumuşak,bıçağınız ; u veyafaurr.arka o/sun, Williams yumufak ve rahat trai sağlar. FormOIOndek! S 111 c o n saytslndt Vllliams Traş kram! rahat, mükemmtl va yumuıak traş sağlar. Erkek yuzOn« caziİM, temızlik verlr. AHMET NÂCİ TURAÇ'm • GÜNEYDOGl) BÖLGESt: Isınma Içtndedlr. Hafta ortasına kadar sıcaklık yükselişi devam edecektir. Çarsamba gü nünden itibaren ve İki gün sürmesi beklenen Dir kötü hava geçişi altında yer yer yagış aljnacaktır. Yagış süreslnce sıcat lık yükselişi duracak, ancak nor malleri altına düşmiyecektlr. Bölge içinde gölgede sıcaklık 35 dereceyi aşarak yurdumuzun en sıcak bölgesi olacakör. Geçen haftadan daha «calc blr haftaya hazırlanalım. eenaze merasimıne iştirak odenlere zıyaret ve tâziyetlerile bizi teselli eden, telgraf. telefon veya mcktupla acımızı pavlaşan akraba. dost ve vakırJanmıza. çelenk gönderelere, B P. Petrolleri, Kervansaray, Shell ve Türk Petrol Şirketieri mensuplarına. Galatasaray Lisesi ve Kulübü camiasma, ayrı ayri teşekküre teessürümüz mâni o'.duğundan, sayın gazetenizin delâletini rica ederiz. TURAÇ AİLESİ Cumhurivet 5722 İlâncılık: 6403/5740 Çanakkale Valiliğinden Bayındırlık BakanSiğı Yapı ve İmar İsleri Reisliğinin 1 Bozcaaria Meteoroloji Istasyon binası inşaatı 2490 savıh Kanun hükümlerine göre kapalı zarf usulü ile eksıltmeye konmuştur. 2 Işın kesıf bedelı 1S6 827.85 lıradır. 3 Eksıltme. Çanakkale Bayındırlık Müdürlüğü îhale Komı.eyor.unda 11'6'1968 sah günü saat 15.00 te yapılacaktır. 4 Eksıltme şartnamesl ve cîiğer evrak Bayındırlık MüdürlüSunde görulebılir. 5 Eksıltmeye girebümek için ıstek'.ilerin : a) 9091.40 liralık seçıcı temınatını, b) 1968 vılına aıt Ticaret üdası belgesıni, c) Müracaat dılekçelerı ile birlikte verecfklerı (Eksıltme şartname?ınde belirtüen ve usulüne göre hazırlanmıs olan) teknık personel beyannamesini, taahhüt beyannamesıni ve en az bu ısin yarısı kadar keşif bedelli bir ışi bıtırdığıne dair belgesıni teklif mektuplan ile birlikte zarfa ko> maları lâzımdır. 6 tstekliler teklif mektuplannı 11/6/1968 lalı günü «aat (14.00) e kadar makbuz karşılıgmda îhale Komisyonu Başkanlıgma vereceklerdir. 7 Yeterlik belgesi ahnması için son müraeast tarihi ?,R'968 cuma günü mesai saati scnuna kadardır. Telerafla müracaatlar ve postada vaki gecikraeler kahıl sdilmez. Keyfiyet illn olunur. 17975/9700) • • • • • • • • • • •• • • • • • • • •• • • • • • • • • • • • • » • • • • • • • • » • • TGDD. İşletmesi İstanbul Sirkeci Alım Ye Salım Komisyonu Reisliğinden: Mııhlelif Orman Emvali Tasıttırılacak 1 Muhtelif orman lgletmelerinin kara ve gahil depolanndan. tcslim almscak orman emvalinin kara ve deniz vohı ile Derince limsnına ve TCDD. istasyonlanna nakli işi, kapslı rarf usulü ile eksiltmeye konulmuşrur. 2 Eksiltme. İstanbulSirkeci'de TCDD. Alım ve Satm Komisyonund» 10 Haziran 1968 pazartesi günü saat 15. de yapılacağından tekliflerin en geç »ynı gün saat 14,30 a kadar Komisyona Terllmlş veya gelmiş ohnası garttır. 3 Geçld teminBt, teklif edilen bedelin beşyilz bm lirası için % 5 y« beşyflz bin liradan fazlasr için da % 4 niapetindedlr. 4 Şartnameler TCDD. nirt Ankara'da Merkez Va«a««lnden, İstanbul'da Sirkeci Temesinden 25. liray» temin edilebilir. 5 TCDD. Dıaleyi yapıp yapmamakta, kısmen yapmakta vaym tercih ettiği tâliba yapmakta tamamen s«rbcattir. TÜRK EĞİTİM DERNEĞİ | Sekreter Daktilo Aranıyor | • Cumhuriyet 5720 •• • • • • • • » • • » • » ' • • •• • • »• « • • • • • • •• • •• •• • • » • • •» •, > KORUNAN ÖĞRENCİLERİ İÇİN BİLDİRİ 19881969 ders yıh için Ankara, K«y»«rl, Karadenlz Ereğlisi, Zonguldak ve Karabük kolejlerinde fündüzlü, Adana. Antakya, İzrnir, Konya, Çorum, Edirne yurtlanmııa da yatılı olarak korunan öğrend alınacaktır. Belirtilen yardımlar borçlaı^dırma suretiyle yapılacak ve bu yardımlardarı, öğrenimine devam edemiyecek kadar fakir. cahşkan ve lyi ahlâklı öğrenciler yararlanscaklardır. Müracaatlann 1 ilâ 30 Haziran 1968 tarihleri arasında yapılması ve yardım sartlarmın öğrenilerek, gerekli formlann doldurulup ister.ilen belgelerle birlikte Ankara Ziya Gökalp Cad No: 48 deki Dernek Merkezine teslim edilmesi şarttır. Bu sürenin dışmda yapılan müracaatlar ile eksik belgeli istemler gözinünde tutulmıyacaktır. Dernek' isteklilertn durumımu gözönflnde tutarak korunan öğrenciler vönetmeliSi esaslanna g5re seçim yapacaktır. Türk Egirim Demeği Genel Merkez Tönetim Kurulu ••••••••••••••••••••••••••»•••••••••••••••••• Cumhuriyet 5718 • • •• • • • • • » ••• • • • • • •• • •• • • » • • • • • •• » » • • • • • • » • • » 10 parmakla ( k çaüuk yazan. tecrübeli. 4 DAKTİLO BAYAN • ,o SEKRETER alınacaktır. J Müracaai: Cağaloglu Sultanmektebi • Sok No: ?S25 tSTANBUL \ • • • • • • • • • • • • • • • » • • » » »» • • • • • • • • • • • • • • •• • •••»• TÜRKİYE ÇİMENTO SANAYİİ TJ.Ş. îsfanhu! PiniGnîo Sai^ Biironj Küdürlliğünden lstanbul'da yapılmakta olan çimento tanzim satıslan aralıksız devam etmektedir. Çimentolann torba fiatı, motorda, vaçonda, riepoda teslim 10.50 TL. Şantiye teslimi 11. TL îthal malı sapanda teslim 9.75 TL. dir. îhtiyaç sahiplerinin beleeleri ile birlikte aşağıda adreslen yazılı Satis Bürolarına müracaatlan rıca olunur MERKEZ KAÜIKÖY BEStKTAŞ 8AT1Ş BÜROSÜ SAT1S BÜROSU SATIS BÜROSÜ Karsköy Tersane Cad. Köksalan Han No: 8, Tel: 49 88 69 Muvakkithane Cadfiasi Nur Han Kat: 3 No: 10 Hayrettın tskeleai Eski Nuri Demir»! Oeposu ELEKTRIK MUHENDISLERINE DUYURU: İJLT.T. tdaresinln ilânla belirttigî, yeni mühendis alma istegine, «Hâlen idsrede çalışan meslekdaşlanmızın haklarmın korunması ve meslek tesanüdü yönunden» hlç bir OyemizİB ikind ilânımıza kariar müracaat etnıemeleri 6nemle duyurulur.. Et.FKTRİK MT^HKNDİSI.ERt ODAS1 8U/ITM (Buu (B >ın: 18480/5728