Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
f AHİFE ÎKÎ 89 Nlsan 1968 CUMHURf DEĞİŞTİRİIİR ? çevrelerdekl finirlllik, gene de hâla açık geçik •n yüzüne çıkmamıs ve biçimlenmemiştir. Ba yavaslıktaki baslıca nedenler genel seçimlere henüz normal oiarak bir yıldan fazla zaman bnlnnnsn, seçim sonuçlannın AP'ye üçte ikJ çognnlnk Mtflayabilecegine lfatima! verilmevisl ve nihayet, gerçekten bir Anayag» değisikliçine pidileceginln AP'nin tnmlüğünfl baglayacak bicimde resmen açıkUnmaması olarak sıralanabilir. Degisik sözcfl ve yazarların belirttikleri fikirler, böyle bir anlayısa ve sıralamaya Imkân veriyor. Bazılan, «Olacak mı, olmayacak mı? Olacaksa r.e zaman ve ne kapsamda olacak? Henuz hiçbir sey bilmiyoruz; gunü gelsin d« düşunurüz» hsvası içindedirler. Kanımızca bu hava, sâfivâne bir teselliden fbarettir; kendi kendini avntma, Anayasayı degistirme hazırlıklanna rahat nefes aldınnaktır ve başını knma sokmaktan farklı degildir. Anayasayı, gereğinde biitün gücleriyle savnnma karannda olmakla beraber, simdilik kendilerinl bn havaya kaptıranlann snnraltlannda, AP'nin, fâret basiretlivse, böyle bir ise hiç kalkısmaman yolnnda bir «temennl» yapmaktadır. Bn. gerçekten o kadar kuvvetli ve haligfine bir temennldir ki, anlasılan, bir ıfire sonra, ona «mnhakkak» nszariyle hakılabllmektedlr. hakfcınd*, ancak, 8eçlm Kannnnnnn nmnlmayan bir kolaylıA ns.Tuanın geleceftyeni yenJ knşkny» düşen f» getlrllmetindenberi ANAYASA HASIL Doç. Dr. Mukbil OZYORÜK Devletl kavramı re deyiml, milU Iradenln bir beyetçe iptal edilemiyeceği gerekçesiyle Anayau Mahkemesi, tabü yarçı ilkesl, sosyal ve iktisadi hak vo Bdevierin büyük ço£unlağıı, parlâmento üyeliğiyie bağdasamayan lsler hfîkmü, ödenek ve yollnk ıınırlaraalan, baskanlık divanlannın knrnlo» tarzları, tdarenin biitün eyIem ve işlemlerinin yarçı denetitnine tâbl olmaa, TRT, Üniversite öfretim üyelerinin görev ve yayın teminatı... geçmi» olaylara ve şikfiyetlere bakılırs», şüphesiz listenin basındayer alacaktır. Bnnlar bir tarafa bırakılıp da, kesin hesap kannn tasansının parlfimentoya takdim tarihl mi değiştirilecek »anılır? Fakat biitün bn knrnmlar ve hükümler, ti Mayısın getirdiklerl defil mi? 27 MayM kl, kendinden önceki devrin tntnm ve davrsnışlanna karsı dnynlan reaksiyonların firünfidflr ve bn reaksiyonlar, Anayasada Ifadelerini bnlmnslardır 27 Mayısa ve onnn açtığı devre ve bnkuk dfizenine reaksiyon dnymadan bn değişiklikler yapılabillr mi? «Anayasa nasıl defistirillr?» sornsnna, 15S inel maddeye bakarak «Üçte lkiyle de£istirili» eevabını vermek kolaydır. Ancak nnntnlmamak gereken nokta, bn üçteiki'nin biçlmsel (formel) bir şart oldnğndnr. Esasa lllskin sartIar ise, bnnnn çok Stesindedir. Meselâ, kannnlar için, böyle flçtelkl şartı aranmaz; Meclisler, tam fiye sayısının salt çofnnlnfTivIa toplanır ve onlann da çofnnlngayla kannn yapabi11 r. Ancak, bn çoğnnlnk « Sokağa ç5p atao idam edillr» diye bir kannn eıkarabillr ml? !••• Ve meselâ, Türk devletinin aeklinin Cnm!••• hnrivet oldnğn bakkındaki Anayasa bfikmfinnn değiştirilmezliği, böyle bir degiştlrmenln veya deçistirmeyi tcklif etmenin gene Anayasaca ya : : : : saklanmıs bnlnnması «fiyesinde mi mümkün :::: olabilmektedir? Bu yasak, Anayasada yer al* SiSS masa, üçte ikiyi kazanmı» bir parti, Cnmhnriyeti kaldırabilir mivdi? I . Çetin bir kalem tecrübesi.. 1 Şevket Süreyya AYDEMİR hükümleri vardır. Onlara hajrranhklar veya süphelerl* bakar. Onlara »empatiler veya antipatılerle bağlıdır. Hulâsa kamu eikârı onları şu veya bu şekılde değerlendirmiştir. Haîk efkân v« Munevverler (aydınlar) ıdraki dedığimız toplum psikolojisinde ise bu değerlendirmeler birbirleri lle çelişır Meselâ Atatürk'fl bulutlar fl»tündeki tahtında insanüstü bir yaratık, bir put hallne getirenlerle, onu yakın tarihimizin ve çağımızın Realıst bir önderi, bir aksiyon Adamı olarak alanlann anlayışlan bırbinnı tutmaz. Gene meselâ îkincı Adamın, Süleymaniyedeki evinden tabanca tehditleri altında yakapaça edilıp zorla Ankaraya ulaştınldığlnı düsünebilen ve yazabılen haıta muhayyile ile, gerçekler «rasında elbette ki bir bagıntı yoktur. Yahut gene meselâ Adnan Menderesı, siyaseti halka T» memleketin en uzak uçlarına ulajtırmıs bir parti ve inşi adamı olarak alan realist göriislerle, onu bir demir kırat fistünd* Eyüp Sultan göklerinde uçursn garip muhayyile arasında elbette ki birlik olamaz. Ama ne var ki, bu birbirlerl ile çelişen görüs, lnanıs ve hükümler, kamu efkânnda yerlesmistir. Siz bütün bu sahsiyetlerin hayat hikâyelerini kendi açınız ve kriterlerinızle işlerken, bu yeriesmij hükümler ve çelismeler mahşeri içinde yol alacaksınız. tşte benim yaptığım isin çetin bir kalem tecrübesi oluşu bundandır. Ve bu yolda vürüyüş, bir cesaret meselesi olmaktan zıyade, mümkün olduğu kadar tarafsız ve sıhhatli bir muhakeme. bir hesap ve tehammül seciyesi gerektinr. Çünkü meselâ, Samet Ağaoğlu gibi soy tartışma adamlanndan, yazılanları hiç okumayan. vahut ta okuduklannı snlamavan tnsanlara kadar her isteyen, kendi 81çüleri, kendi dilleri ile azacak. konuşacaklardır. Soy tartısma adamları ile tartısmak, bir müsterek görüşe vanlmasa bile gerçeklere hizmettir. Ama. ya silâh olarak kırgınlıklarını, sübjektif hisierinl veya sabit fikirlerini kullanınlar?... 2829 Nisanlar. İkinci Adam elbette ki bir Efsâne Kahraraan değildir. Ama yakın tarihimize ve yaşadığımız devre müdahalesi olan aktif bir Siyaset ve Aksiyon Adamıdır. Onnn hakkında da yazılanlar elbette ki eleştirilecektir. Hissiyata ve sâbit fikirlere dayanmayan eleştirilerden tarih, ancak istifade eder. aym S*met Agaoğlu'nun «İkinci Adam»ın Üçüncü cıldi üzerınde v« 15 yazı halinde yayınlanan eleştinlerım cevaplanrfırmaya çahşacagım. Fakat cevaplarıma baslarken, Samet Ağaoglu'nun çahaım vo kitaplanm hakkında vt daha yazılannm başında vardığı bazı hükümler, beni gene bir nef» mürakabesine sürükledi. Bu konuda ve her vesile ile olduğu gibi gene şu gerçekle karşılaştım: Tek Adam ve fkinci Adam'ın hayat mıhverleri etrafında, onlann hem şahsiyet, mizaç ve karakterlerinı, hem de devirlerınin sartlarını ve olaylar zincırini yazmaya karar vermekle, hakıkaten çetin bir kalem tecrübesıne girişmi? oldum. Evet, çetın bir kalem tecrübesi... Gerçi bu tecrübe bu gün, Tek Adam ve İkinci Adam için üçer ciltten altı büyük cilt halinde Milll kütüphanemizde yerlerini almış bulunuyorlar. Arka arkaya yeni baskılar vermeleri de, memleket efkârmda bir yankı uyandırtfıklarını gösterir. Ama bu, bu kitaplarda söylenen sözlerin; bu devir ve bu dâva üstünde son sözler olacaklarını elbette kı ıfade etmez. Daha ilk cildın önsdzünde belirttığım gıbi, yarın elbette ki daha yetkili kalemler, daha değerli eserler vereceklerdir. Ama bu gene de, giri$tiğim isin, çetin bir kalem tecrübesi olduğu gerçeğinı hafifletmez. Bu niçin böyledir? Bakın bunu, bilhassa bir noktayı ortaya sererek belirtmeye çahsayım. S lçln, AP'nin 9 Teramnz referandnmnndaki tutnmnnn batırlamak ve özellikle 1965 seçimlerinden sonra bazı Anayasa knnımlanna karşı takınılan tavırlan ve «yetkili» sayilabilecek bazı AP'liIerin beyanlannı gözden geçirmek yeter. Referandum arifesinde AP'nin Genel tdare Kurulu tarafından yayınlanan iinlü 26 Haziran 1961 tarihli bildirigi, kısmen de oisa hatırlardadır. Bn bildiride AP, ov sahibi vatandaslars arıkra «Anavasaya oy vermeyin» diyecek çücü kendinde bulamamıs, fakat «oy verin» de deraemek raretiyle, birtakım tekerlemeler tonncn, Anayasanın reddl gerektiiHni açıkca ima etmiştir. Resmî beyan bile bn halde iken, «Hayırda hayır vardır» sloganı alabildiğine yaydınlmıs, « Gözlerime bakınız, ne dedigiml anlarsınız» gibi şâirSne bir parola, ilk defa o sıralarda, Anayasanın reddini «ağlamak için icat olnnmustor. Bngün hic kimse, geçmls olavlan .ahrif etmeksizin, AP'nin, başından mnnna, Anayasava alevbtarhk etmedl&inl sSvleyeme». Bn tntnm ve antipropaganda, 10 mllvon oy kullanandan 4 milvonnna, Anayasaya «hayir» dedirtmefl basarabilmistir. Bnnnn ardından 1965 «eçimlerine kadar kısmen saklanan nlyetler, iktidar alındıktan sonra, iyiden iyiye açıga dökülmüstür. Anayasal knrnmlann ve temel llkelerin pek azı, AP men•nplannın galdınlanna hedef olmaktan knrtulabilmistlr. tlkln TRT, sonra keyfl tasarrnflar hakkında verdifl «yürfltmenin durdnrnlması» ve Iptal kararlan yflzfinden Danıstav, kisillÇl lle Tiirk adaletine şeref katan Yargıtay Blrlnei Baskanımn Atatürkçfl ve devrimei beyanlan •ebebiyle yarjpçlık teminatı, dormadan nsanmadan tabit SenatBrlfik, ondan da fazla sosyal devlet llkegl ve Anayasanın daha blrçok hflkflmleri, bn «tldınlara konn olmaktan mak kalamamışlardır. Biitün bnnlar, AP'nin Anayasavı ne kadar gevip begendigini rai gösterir? Anayasada esaslı bir değişikliğe geçilmek fizere, üçte Iki çoğnnlnktan veya bnnn safiayacak knlis anlasmalarından başka hiçbir sey beklenmediji ortadadır. fçte iki alınamadıâı fakat anlasma yoIundan sailanabilecegi rörüldügü gün, AP'nin, nabzına cöre serbet verecek nice şerbetçilerin belirfceSi süphesizdir; yeter ki mnkabil ivaz, hörmetlice bir sey olsun! a da sağlanırsa, Anayasada B gisiklifrın acaba kapsamı neçiriçilecek deolabilir? konnsnndaki kar»BBnlzrat AP'nin, Anayam eevap bnlabilmek rı ne olabilir? sornya Isabetll btr AP'nin kararı ne olabilir? 1924 ve 1961 Anayasaları *g r v n ^ Anayasasmı, Anadoln Ihtiiâli dlJ « 7 ^ ^ J b ye de adlandınlan tstiklâl Savası ve Millî MUcadele Rnhn petirtnişti. O, bir • Drvrimier Anayasası» idi; jrüclü bir Cumhnrbaşkanı tanıdı, eüclii bir «Kannn Devleti» knrdu; o, tek partili olan o kosnllar içinde, tek partili olraası gereken bir devrin anavasasıvdı; çok partili siyasal bayata ve devlet y6netimine elverişli defildi ve bn nedenle, daba 1950'de hattâ 1946da devrinl doldnrmnstn. Aslına bakılırsa, 27 Mavısı olnstnran etken, Türkiyede 1924 Anavasasiyle demnkrasl yürütür gözükme bevesidir. Evet, «yürütür jfSzükme hevesi» dir; çünkü basladıktan pek az sonra, 1924 Anayasasının bir İktidar partisine verebildifi ezici yetkileri knlianmamak siyasi Ihtiraslar işe kangınca imkânsızlasabilirdl; netekim 5yle oldn. 1961 Anayasaiına da, kendine Bzffi «yaratıei ve tâyln edlci» kosullan içinde bakmak Iftnmdır. Bn Anayasa için, « Kurncn Meelis harırladı, 10 milvon oy'nn 6 mllyonn evet dediglnden kabnl edilmli oldn» varçısına varmak, esan ve eevheıi, sekle feda etmek demektir. 27 Mayıstan lonra, bn memleketin halkı, serbest ovn lle herhanpi bir anayasavı kabnl edecek idlvse, o anayasa, boeönkü bütfln knrnmlan ve hükümleriyle, insan haklanna dayanacak «mlllî, demokratik, lâik ve sosyal bir hnknk drvleti» nden başka bir şev getirebllir miydi? 9 Temmnz referandnmnnda red oylan aSır bassa ne olnrdn? Araya hiç şüphesiz, nznn veva kısa bir zaman fasılası çirer, fakat eninde sonanda, ftne serbest balk ovn ile bir anayasa gelecek olsa, bugünkünden ba<=ka türlüsü mü gelirdi? g Q £ I » ' i Anavasasının «temel norm»n, Ü r v J A h â k i m dıistum. simdi iki asra yaklasan demokrasi ve u\sarlık çaba ve savaslarımızdan doğmustnr \e bütün süciinu, sarsılmazlığını ve zorlayıcılıgını bu kavnaktan alır. Cumhnriyetin kaldınlmazlıgı nasıl sırf böyle bir ilganın yasaktanmıs olmasından gelmivorsa, • mıni, demokratik, lâık ve sosval HUKUK DEVLETf» nin sine qua non (onsnz olmaz) niteligindeki teminat müessese ve hükümleri de, «Hakkında yasak voktur» fetvasiyle bir kalemde Anayasa Müzesine gönderiletnez. •••• •••• •••• •••• •••• •••• •••• •••• İkinci Adam masalı •••• •••• •••• •>•• *••• •••• •••• •••• Sonuç •••• • ••• •»•• •••• • m • • • • ••a Değişikliğin kapsamı Bnna tahmin İçin, Anayasayı kısaca eözdrn geçirmek yeter. Sosyal devlet ilkesi, hattâ yerine «kanun devleti» konulmak üzere Hnknk ••• ••• maa •a* BIZ1M BCBVl l B iK eselâ Samet Agaoğlun» (Ora bir İkinci Adam vardır. A'ma bu îklnci Adamın hikâyesinde olayları ve eşhâsı vak'ayı yani olaylann akışında rol alanları başka türlu değerlendlrmelidlr. Doğru! Bu bir gdrüştür. TarUşılabılir. l ş toplum hareketine t> ı1 alluk edince bütün hakikatlar tziek Adam ve İkinci Adam'da fi olduğu için, şahıslann ve so* benim konum, yakın tanhiyal olaylann değerlendırılmesınde mizin ve hattâ yaşadığımız de şekli mantık değil, tezatlar mandevrin, bütün şartları, olayları ve atmosferi ile ele alınıp işlcn tıkı, yani diyalektik mantık çeş'tli yönlerden işlenerek, çeşitli h;lmesidir. Yakın tarıhimızın ve hat kumlere varılabılır. Ama bu larktâ yaşadığımız devrin on plânda yer alan ve bu gun bir kısmı ha lı gönişler aydırüar arasında, her iki halde de bîr değer ifade edeyata gözlerini yummuş olsalar bıle, bir kısmı hâlâ ıçımızde ya bılırler. sayan veya sahnede faal olan nıAma meselâ şlmdi önümde b'.r ce kahramanlan, şahsiyetlerı bu kıtap var. Daha önce bir gazetede hıkâvede yerahrlar Yakın tarı ve Ikmci Adam kıtaplarm ele alıhimizin veya devrimizin akışı narak yazılan bir sen eleştirmedemek olan bir fılmm sahnele lerin kitap haline gelışı. Adı: îkınrınde, adeta yenıden yaşarlar. ci Adam Masalı.. Hâlbukl masal Halbukı bız bu kahramanlan, bu bır hayal oyunudur. Gerçeklenn şahsıyetlen. Ünlü veya Adsız bu bir terkıbı deglldir. Hâlbuki bır eshâsı vak'a\ı tanırız. Kamu ef İkinci Adam vardır. 60 yıldanberi kânnın onlar hakkında verılmış yakın tarihimizin içındedir. Tâ 1907 de gizli bir ihtılâl cemıyetine katılmıştır. O gündenberi ya ihtılâlc, ya asker, ya siyaset veya Devlet Adamı, hattâ Hükümet ve Devlet Reısi olarak tarihî akışım'za kanşmıştır. Bu gün de Parlâmenıo çatısı altmda hir Partinm ve bir akımın aktıf temsılcısidir. Böyla bir adamın hlkftyesi masal olabilir ml? Yerleşmiş hükümler Mi T Bir rtre önce, Demokrat Partinin basyazarlarından Bahadır Dnlger öldO. Meslektaşlan ve partili arkadasları bn nedenle anılannı yazdılar. Yassıada ve Kayseri hikâyeleri anlatıldı. ölen arkadaslann rahmetle yadedilmesi tabiî bir seydir. Ne var kl, çoktan berl D.P. ve A.P. kanadında kullanılan bir edeblyat, kalemlerden kSgıda rüziilüvermisti. 27 Mayıs Devriminden sonra çekilen ıstıraplann ve bn yüzden birbiri ardına çözülen ve yıkılan lntanlann hikâyesi, Babıâlinin son yıllarda rajbet gören lermayesi olmnstnr. O giinlerde Şevket Sürevya Avdemir'in «îkinci Adam» klt»bı da yayınlanmi'tı. Ve sayfalar arasında Bahadır Dülçer'e değinen •mtırlar da vardı. D.P.'nin bn asabi milletvekilf, 7 Nisan 1960 taribII Grnp toplantısinda söyle konusmnstn : « Ismet Paşa ölur, ama leşi kalır ortada. Tefessüh etmis lesi, zlhniyeti kalır Onu da bertaraf etmeye mecbursunuz.» 81 ber olay hakkında bir baak&n Dnlger, meshur Tahkikat Komisvonn üvesi ve aynı knrnlnşun miltalaa yünıtürken, bunu kendi Basın Komisvonn Başkanı idi. Simdi bunları hatırlatmaktan kashakkına bir tecavtlz gibi nyar. tımız, srtık bn dfinyada bnlnnmı%an biri hakkında yarçılara varO adam ve o olay hakkında pe« maya çalısmak değildir. Sadece fırtına ekenlerin kasırga biçtikçok şeyler büdjğme ve hattâ »k lerinl açıklamak istiyornz. fsmet Pasa'nın Iesini ortada bırakmak Böa sahıbının kendisi olduguna ve siyah bir znliim yönetimi kurmak isterenlerin elbette 27 Mainanabılir. Meselâ ben araştırma yısla canları acımıştır. Gerçi bn;ün D.P. erkânının çoğn yüksek larım arasında öyle Kuvayımıllı flcretlerle yabaneı ve yerli knmnan^aların, banUaların koltnklarıye adamlan veya öyle emekli suna knmlmnslardır, ve memlekette somürü çarkının dönmesine hizbaylar veya kaymakamlar görmet etmektedirler; ama geçirdikleri korkuları bir türlü nnntamımilş, dlnlemişımdir ki, bunlar neyanlar da vardır içlerinde... redeyse bütün Istiklâl Savası sırlannın veya hi2anetlerinin kendiArsdan 8 yıl çeçmistir. Türkiye simdi bir başka kesimdedir. lerinde toplandığmı sanırlar. FiGeçmisten gelecefe doğrn çiden «d'evnm» ve «karsıdevhm» barelân gıin, filân yerde, fUftn olava ketlerinln vazgeçilemez yeni hesaplasmasına do^nı yol alıvoruz. müdahaleleri olmasaydı, bütün işBn hesaplasma kisisel dejildir, kan dâvası değildir. Knlüp tntar lerın allak bullak olacağını sanır(fibl parti tntnp; bn henaplasmavı fcçmisteki acılar, kinler, ıstıraplar. Hattft bir gün radyoda bile ve lar, ve ılddet dnvgnlan üstüne oturtmak istevenler mücadelenin Mustafa Kemal'in Amasya'ya ga gerçek yönünO eörmek vetenefini kavbetmislerdir. tçmet Pasa'va liş yıldönümünde konuşturulankızçınllk vey» tsmet Pasa'va baçlılık da Türkiyede sivasi mücalar arasında Havzaü btr vatand*?. deleyf belirliyen çizgl olmaktan çıkmıstır. Bn çesit düşüncelerin eğer o Refik Saydam'ı kendi eviüstünden asmıstır Türki\enin tarihî dalealan . Celâl Bayar'ın nin hamamlık dolabında saklaçevreıindeki dar halkalar, Menderes adına yürütülen mistik edemasaydı, lslerın söyle reya böyle biyat, artık modası geçmis siyasi anlayısların gittikçe lolgnnlasan olacağını anlatabilmiştlr. Bunlaıı renkleridir. hiçbir zaman yadırgamam. Dikkat Karmakarısık gSrOnrn sivasl ortam, çafımızın bliimsel »nlavıle dlnlerim. Gerçi meselft Ref\k «ında çöznlmeye yüztntmnstnr. Sag «ol bilinçlenmesi gerçekte Saydam'm Havzada hamjun do toplnrann bir Heri asamaya geçmek için hazırlanması demektir. labına saklanması lçm hiçbir s«Millî tarihimizdeki olaylar artık bilim ısıjında ve kapitalizm sosbep yoktur. Ama bu gibi nakillîr yalizm çelismesinde değerlenmektedir. Bu imkân 27 Mayıstan lonbazı üıUyarlarda öyle bir hafcza rs sçılmıstır. bozuluşudur ki, onları hoş görmeBn noktada, 27 Mayıs sonrasındaki miIH bilinçlenmeye bflvük lidir. Çünkü bu adam hiç değilsa hizmeti doknnan Süleyman Demirel'den söz acmadan çeçmek hakHavzadayken Mustafa Kemal'i ve sızhk olacaktır. Sülevman Demirel'in kisiliği Türkivede çofn kisiarkadaşlarını gormüştür. IBu geno nin gözlerini açacak kadar keskin çizgilidir. Amerikada eğitilmiş. de tanhl bır mazharıyettir. iki yilda milyoner olrouş. Amerikan kumpanyasının komisyoncnlnAma bir de aşın bilgi inhisarcıhgı gnnn yapmış bir adam Cnmhurivetin taribinde Basbakanlık kolvar. Meselâ Demokrat Parti zamatuğuna oturmamıştı. Süle\man Demirel, kendisini öne süren sivanında Mılletvekili olan Saym Ke(i ve iktisadi cephenin dörtbaşı mamur bir temsilcisidir. Ne var nan Akmanların 14 Mart 1968 tanhll kl, temsil ettiji sınıf ve zihniyeti hir vana bırakarak Demirel'l deAdalet gazetesüıde bır yazısını okuğistirmekle islerin düzeleceğini sanmak gene modası geçmif bir dum. Başlığı şuydu: Şevket Süreyanlayıştır. ya Bey Adnan Menderes hakkında Türkiyede Atatfirk devrimcilerl bazı seyleri iyice anlamay» hiç bır şey bilmiyor! Derhal ve cidbsşlamıslardır. Türkiyede bngün iki cephe vardır : den sevmdim. Çünkü saym Akmanlar, Menderesin akrabasındandır. Gayrimillî cepbe .. Onun hakkında elbette çok seyler Ve millî cepbe. bilecektır. Bu bilgıiere ise benim Gavrimillî cephe, dısardaki ortaklanyla birlikte Türkiyede sffihtiyacım var. Hemen not defterimi mfirüyü kökleştirmek ve sürdürmek istevenlerin cephesidir. Bn hazırladım. Nihayet yazı, Saym Akakımın kökleri tstanbnl'nn Babıâli iktidarın» ve Abdülbamit devmanlara göre ve benim bilmediğim rinin komprador aaltanatına da>anır. «Karşıdevnm» hareketi olabüyük bir gerçeği iddialı oir edâ ile rak ertaya çıkan bn akım, yabaneı knmpanyalara, yerli sermayeaçığa vurdu: Meğer ki ben, Mencilere, ümmetçilere, dıs merkezlere tırtını dayayarak memleket deresin babası Tahrirat Kâtibı dıye İçinde anlta kurmak ister... yaımışım. Halbukı Menderesin rahmetli pederi Tahrirat Kâtibi değil, 28 • 29 Nisan olaylan bn tnltaya karsı gençllgin baskaldırmaTahrirat Mudürü imi}! lyi ama, •tdır. Tahrirat Müduru olmadan önce Tah2829 Nisanı yaratan gençliktir. Gazi'nin Cumhnriyeti ve barirat Kâübı olmak mümkün değil fımsızlı|ı emanet ettifi gençlik... 1968 yılında Atatörk gençligi her mi? Hem gunu da ben ilâve edeyim: zamankinden daba bilinçlidir. Artık ivice bilinmektedir ki, bir Menderes, Babasmın Tahrirat Mümillet özgiir olmadan milletin fertleri özçür olamaz; dıs ve I; södürluğü zamanında değil, Tahrirat mflrüye karsı savasla özgürlük gavası aynı seydir. önemll olan bn Kâtiphği zamanında doğmustur. Sasavasın yürümesidir, bn savasa milli cephede katılan herkes sayyın Akmanların yausından ise bajjıy» deter. Gayrimilli eepheye katılan herkeı de yerilmelidir kaca ve yeni hiç bir fey öğrenem»Adı, klsilifl, makamı ve rtitbesj ne olur«a olşnn, Türkiyede bn kodım. Yalruz suna gene de sevindim: fnlnn dısında tek imtiyazlı yoktnr. Sayın Akmanlar yann Menderes'i «Butun thtişamı ile» yazacakmıs. Bu muhteşem eseri. bu konularla llgilenen bir yazar olarak cidden ıabırsızhkla bekleyeceğim. Ama $u • Tahrirat kâtıpliği ile Tahrirat Mü!•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••O dürlüğü hıkâyesi «Şevket Süreyyt Bey Menderes hakkında hiç bir şey bilmiyor» başlığını atmaya hak venr mi? Menderesi elbette ki Akmanlar bilecektır. Ama bu bır bılgi Tekeh ifade eder mi? Büyük Iskenderi veya Aristo'yu da hıçbirimız gormedık ama, insanlar onlar hakkında her gun yeni yeni eserler yazıyorlar... 24. Sayı | Çıktı 1 İ Benim için bir giiçlük aym Samet Ağaoğlu'nun yazılannı cevaplandırmaya çalısırken, benim için bir güçlüğü d« işaret etmeliyim: Samet Ağaoğlu eleştirmelerine, ağır ve hattâ dâvanın derinliğine inen bır açı ve üslup ile gıriyor. Fakat hemen bu eleştırmeler, hele sonlarda sınirli bır hava içinde, koyu bır Demokrat Parti Savunuculuğu içıne gömulüyor. Ağaoğlu kendi açısından belki de haklıdır. Çünkü Demokrat Partinin hayata dâvet ettiği «Yeni İnsanlar» dan biridir. Kadermi bu partinin iktidarın» bağlamıstır. Bu iktidar içinde hızla v« hattâ bu 1950 iktidar değijikliğinın, hattâ birçokları için bir sürpriz olarak ön plâna attığı aktif insaniardan biridir. 1950 1960 iktidannm iyi ve aksak cepheleri ile sorumlularından biridir. Başvekil Yarduncılığına, Yani Bizzat Menderesin Kader arkadaslığına kadar yükselmistir. O halde onun için 1950 1960 arasının dâvalan demek, Demokrat Partinin meseleleri demektir. Bu 'ktidara aon veren 27 Mayıs thtilâli ve sonuçlan da. ancak bu partinin görüı ölçülerl içinde değerlendirilebüir. Halbuld ben, bir partül deJİUmSerbest bir yazar olarak dâvayı el» almısımdır. Bu ele alışta bizzat İkinci Adam da kayıtsız $artsu ele«tirilir. Meselâ İkinci Adamın İkinci Cildinde uzun ve esaslı bir bahi« olan Toprak bahsind» olduğu gibi.. Bu noktayı da b3ylec« isaret ettikten (onra simdi eevaplanmı Szetleyebilirfan Gtfç Birliği Sayısı • • • Mucip Ataklı Suphi Karaman Kadri Kaplan llhan Selçuk, Mihri Belli Sencer Guneşsoy Komprador kapitalızminin işçi kfthyalan S Cumhuriyet 4500 ARADIĞINI2 MALLAR NEW Y O R K EYALETİ'NDEDİR. SERVİSİMİZ BUNLARI SİZE BULMAĞA HAZIROIR Siziere kazanç sağlıyacak kimyasal moddeler veya elektronık teçhızat, ev ejyası veya makıneler, alelâde veya fevkalâde cınsmden mallar New York Eyaleti'nin taknben 50.000 imalâtçısı tarafından ima1 edilır. Bu ımalctçiların denızaşırı tıcarettekı tecrubelerı ile eşsız naklıye kolaylıkları sayesınde, cabuk teslım sağlanır. Imalât^ı Bulma Servısı Bedavadır. Mıçbir ücret ve mecburıyet olmaksızın, ıhtıyaçlarınızı karşılıyabilecek ımalâtçı ile sızı temasa getıreceğız. Hangı mailara ihtiyacınız olduğunu, bunları satın almak mı yoksa imalâtçıyı temsıl etmek mi istedığınııi, antetlı mektup kâğıdınıza yazarak, bıze bıldırınız Istediğınız malları ve kullanma maksatlarını ne kadar açık yazarsanız, size o kadar faydalı olabıhrız. Lutfen banka referansınızı bıldırinız. Ingılızce muhaberat, isteğinizin suratle ele ahnmasını 5ağlar. Adres : New York State Department of Commerce, Internationol Dıvisıon, Dept. TR 4, 230 Park Avenue. New YnrW N. Y. 10017, U. S. A • FBI. Menderes hakkında bir sey bilmiypr?» onra başka Mr nıh hâll de vardır: Az çok herkes, 7akından veya uzaktan tamdığı her İnsan veya az çok katıldı S TEŞEKKÜR Nimbüs w®mmmmmmmimmm Eşimin rahatsızlığını tejbis ederek, gerekîi tedavisinde 11gislni esirgemiyen Haseki Ha»tahanesi Başhekimi Sayıa DOÇENT DOKTOR ve tedavisi sırasında yardımımıza koçarak tedaviyi üzarls* alan DOKTOR sahsım ve efllm adına fükranlanmı lunanm. rerlt ERDtNİ ••••••••••••••••••••••••••••••••«••••••! MANSÜR SAYIN*a Mukaddes GÜRSOT1* YARIN : KAHRAMANLAR DEVRİNİN SONT7 Cumhuriyet 4503 IMALAT MÜHENDİSI ARANMAKTADIR SATIUK 1. Den Dolgn Malzemeri «. Asfalt Flniseri Tel: 4T 83 35 KIBRIS ve YUNAN TABİYETİNDE TÜRK ASILLI DOKTORLAR ARIYORUZ. Pratisyen ve çesiül ihtisu djOlannd» beldm« lhÖTBç TBTOIT. TukardaM şarta uyan hektoılerin P. K. SS Lsrent İSTANBÜL •dresüı* hai tarcUmeleri T» fotograflmn lla mUraoaatta buhmm»lanm rlca ederU. Çok tyl rruauca bilen bir bayan, dddl bir müessesede Innit't» bulunsn yabancı MrmkyeU bir fmbrikm 1Q1B r/1 îoglll»ce bilen, fabrika imalftt taerUbeat olan, »lektrlk mflheodlBl veya yüksek nülıendisl anu TaUplerln taisilfttlı i* h»ymtlan, fotofrtf T» latedikl«l Ue MrUkta ingUlsc* olarak P. K. 838 Karaköy ÎSTANBUL adre «dne Tmımaları rloa olunur. Mtlracaatlar gi»U tutulaeaktır. *4Ti İŞ ARIYOR MUracaat TL 48 38 30 NEW YORK STATE SENDS ITS BEST irom Uı*t;adınQ c«nt«r o! N'onh Tüdıı: Şiall P.K. lfl (Cumhnrryet: 4498)