Katalog

SAHİFE ÎKİ 15 Nisan 1968 CITMHURİYET AIIIN, D01AR ve ORTAK PARAIAR Muammer Yahya iSLAMCIOGLU MAIİTE BAŞMÜPBTlİŞt merika Birlesik Devletlerinde, dolann devalüe edilme ihtimâli yüzünden başlayan altına hücum karşısında; «Altın Birliği Uyesi Ülkelerin» YVashington'da toplantıya çağınlması ve altın spekülâsyonunun önlenmesi amacıyla; Ingiliz Hükümetinden, Londra Altm Borsasının kapatılmasının istenilmesi; günümüzün dikkaıe doğru ekonomik olaylandır. Dolann dünyadaki önemini, milletlerarası ödemelerde oynadığı rolü kökünden sarsacak niteükte gdrülen bu söylentUer; bundan, tam 3 yıl önce, Fransız Cumhurbaskanı General De Gauîle tarafından, «vaktinden evvel duyutau$ ve hissolunmuştu.» Gerçekten, 1965 lerde, De Gaulleün, uluslar. arası ticarette, «Altın Esasına» dönülmesi konusunda yaptığı tekli ve tavsiyeler; o zaman, bütün dünya basuıında fırtınalar yaratmıs; hattf, kendisi, bazı poUtik çevreler tarafından, «Yıhn Kötü Adamı» olarak tanımlanmıştı. Fransaya, Imparatorluk devrinin, «haşmet ve azametim kazandırmaya çalışan» büyük devlet adamının ortaya attığı bu görüs ile; dolann tahtmdan indlrilmesi arasında bir ilişki var mıdır? Baska bir deyimle, De Gaulleün teklifi, üzerinde durulmaya değer bir nitelik tasunakta mıdır? Bu yazımızda, «dolann degerinin düşürülüp düşürulmeyecegi ve bunun muhtemel etMleri» ni bir tarafa bırakarak; yukandaki sorunun eevabını vermeye çalışacak; altın denilen maddenin, «para sısteminde» oynadığı rol üzerinde duracağız. Kammızca, bu husus lyice anlaşılmadan, bilinmeden, «altın spekülâsyonunun» yaratacağı komplikasyonlar konusunda bir görüs birliğitıe varmak ve bunlan ortadan kaldırmak, bir hayH zor olac&ktır. keşif Kapısı, gürültüsü ve egzos payı yok MİT derlenip toparlannialı... Geçenlerde MİT (Millî tstihbarat Teşkilâtı) ileri gelenlerinden biri Istanbul'da işadamlarıyia temasa geçti. Hazretin derdi büyüktü : Istiyordu ki işadamları sola yatık gazetelere ilân vermesinler... Ama bazı işadamları, MİT mensubundan daha keskin zekâlı oldukları için bu teklifin pek akıl kârı olmadığını kendisine anlattılar. Bizim MlT'in içinde «nlasılan dehâ mertebesine ulaşmış bazı kafalar var, ve nice parlak fikir ile uygulama hep bu dahilerın ] plânUdığı biçimde yiiriitülüyor. Geçenlerde Ku*ey Koreliler Ame J rikan Pueblo casus çemisini derdest edip götürmüşlerdi. Bütün dünyada büyük yankılar yapmıştı bu olay.. Bizim Babıâli basını da Pueblo'nun hikâyesine büyük yer vermisti. Gazeteleri okuyanlar : Eeee, artık bu Amerika haltediyor birader, elâlemin karagnlannda ne işin var casus gemishle.. diye düşünüyorlardı. Bizim MİT, bu havayı dafıtmak için kendisine göre bir çare buldu. Hemen gazetelere, Türkiyede bir Rus casusunun yakalandığına dair haberler uçuruldu. Anlatıldığına göre bizimkiler bu casusu 11 yıldanbcri takip ediyorlardı; en sonunda enaelemişlerdi keratayı . Ve ertesi gün gazetelerini açan vatandaşlar manşetleri doldnran MtT haberleriyle karsılaştılar. Böylece Pueblo casus gemisi olayına karşı bir denge kurulmus oldu Türkiyede.. Ne var ki, bu denge Türkiye hesabına değil, Amerika hesabına kurulmus oluyordu. Çok dikkatli okurlar bir adamın casus olduğunu öğrendikten sonra onbir sene peşinde dolasan gizli teşkilât hakkmda kuşkulara düstüler gerçi» Haydi altı aj. on ay, bir yıl olağan sayılabilirdi... onbir yıl ne demekti? Buna benzer komik olaylar sık sık îörülmektedir memleketimizde. Casusluk konusunda zaten gavriciddî çeleneklerimiz vardır. Maresal Fevzi Çakmak zamanında denız kıyısındaki limanlanmızın çoğu yolsuzdu. Rahmetli Çakmak ; Düşman Orta Anadoloya doğru yürümek için lmktn bulnr.. diye yol yapımını engellemişti. BizİM giıli teşkilât işte bn eecmisten süıülüp bugünlere gelmiştir. Ne var ki, daha yolunu >ordamını da kesinlikle tesbit etmiş değlldir. MtT, «olculuf» karsı mücndele>i devletin güvenliği için hizmet sanmaktadır. Mübarek teşkilât, Türkiye devletinin güvenliğiyle Amerikan devletinin «üvenliğini birbirine kanştınnış gibidir. Bunun üon bir örneğini dünkü ;azetelerd<» okuduk. Mahmut Nedim Aksoy adındaki bir Üniversite öğrencisi dün bir basın toplantısı düzenledi : Millî Emnivct bana baskı \apıvor, yüksek tirajlı bir Istanbul eazetesinde yaMnUnmak üzrre bana bir demeç imzalatmak istiyorlar.. dedi. Hukuk Fakültesl ikinci sınıftaki Mahmut .Nedim, vaktlyle Rusyaya kaçmış, orada hapsedilmis, başından türlü macera jeçmis Türkiveye döndükten sonra Üniversiteli genci MİT yakalamış : Bundan böyle bize hizmet edeceksin, yoksa toz ederiz seni!, Ne yapsın Mahmut Nedim • Aşağı tükürte sakal, yukarı tükürse bıvık. Boynunu büküp «peki» demiş. Bu sefer MİT, bir yüksek tirajlı tstanbul gazetetine demeç vermeti Irin delikanlıyı sıkıştırmay» baılamif^ Mahmut Nedim Akaov. MtT tarafından hazırUnmıs bu demecin fotokopisini de basın toplantısında mnhabirlerc sunmuş : • Rusyaya kaçmadan evvel. Türkiyede insanın lnsanı sSmürdüğünden, memltkette sadece mutlu bir azınlığın yaşadığından sikâyet ederdim. Daha dofrusu bana öyle öğretilmişti. Ben, lnsan • ların inıanlar tarafında sömürülcfüğünü Ruıya'da gördüm. Yajayan sınıf Komünist Partisi üyeleridir.» Doğruaunu iıtersenis biıim MtT'in bSyle Islerle «grastıgını Babıâlidc bilmiyen yoktu. Şimdi canlı bir tanıkla durum kamu oyuna duyurulrauş bulunuyor. Gerçekte MtT böyle lıleri bir yana bırakmalıdır. Çünkü MtT, Türkiyeyi sömüren komprador sınıfının organı değildir; devletin güvenligini ve hağımsızlığını korumak için kurulmuştur. Ve Rusya'ya da Amerika'ya da aynı mesafe içinde bulanmalıdır. MİT, Türkiye Cumhuriyetini Moskova'ya bağlamak isteyen kisilerle mücadele ettiği gibi Türkiye Cumhuriyetini Washington'a bağlamak İsteyen kisilerle de mücadele etmek görevindedir. Devletin Milli tstihbarat Teşkilâtı değilmis de J)lr siya*i|»artiain orfanı imiş gjlbi calışan kururadan bu memlekete hayır jelmeı. Herhalde MlT'in kendisini derleyip toparlaroak zamanı ge'lmiştir. icatlar rotoüp elektronik bir otomobilin gelistirilmekte olan mo deli geçenlerde Michıgan'ın Detroit sehrinde teshir edılmistır. Bu prototıp araba 1968 sonlannda yol denemeleri için hazır olacaktır. Aracın yeni geliştırılmıs lıthium akuleri, günümüze kadar geliştirılen elektrikli arabaların akulerinden çok daha ufak bir hacimderfir. Bu aküler otomobile adları verilen «Amitron» akuleridır ve her 250 kılometrede bir yeniden şarj yapılmaları gerekmektedir. Diğer elektrikli deneme araçları ise bu mesafenin yarısında akulerini yeniden çarja vermek zorunda bulunmaktaydılar. Otomobil saatte 80 kılometre sürat yapmak üzere hazırlanmıştır. Amitron otomobilinm en orıjinal tarafı, fren »ıstemının kullanıhşında suratin duşmesi halinde araba duruşa yakın bir duruma geçerken aküsünü fazla kullanarak deşarj olması yerine arabanın hareket gücüne yüzde 25 nispetiode bir kuvvet kazandırmaktacfır. Bu »rabayı kullanacak olanlar aynen klâsik otomobılle Elektronik otomobil rin fren sistemini kullanır gibi hareket edeceklerdir. Tüm sistem uç yıl ıçerısınde bın defa şarj edilebılecektir. Aküterin tam sarjı için dort saat gerekmektedır. Mamafıh, 30 kılometre yol gıdebılmek ıçın normal ev cereyanı 2,18 metr« boyundaki bu otomobilir» 1,78 metre gemşliğınde olduğunu da belirterek uç kışinın rahatça oturabilecegini ifade etmıştir. Amitron otosunun yukseklıği 1,17 metredır. İçerısı hava ile doldurulmuş o A 0 Herşeyden evvel; dünya milletlerinin, tarafh bir anlasmaya varmalan sartbr. lluslararası bir para ninunı kurma konusunda; belli • baslı devletlerin, 19. yüzyıldao sonra; ilk defa, ortak olarak anlaşabilmeleri, Bretton Woods Konferansında kaabil olmuştur. (Mılletlerarası Para Fonu), (İmar ve Kallcınma Bankası), Bâle şehrindeki (Milletlerarası Tediyeler Bankası ve Avrapa Ödeme Birliği)... gibi müessese ve örgütler; dünya para ilişkilerüıi »yarlamak amacı ile kurulmuşlardır. Ne var ki, bu alanda meydana getirilen tesekkflllerin randımanı tam ve yeterli olamamış; üstelik, işbirliğini bozacak olaylann da Snfl alınamatruştır. A t'Iuslararası para konusund», çözümle»mesi gereken meselelerden nirisi de; «ödemeler dengesındeki açıkların» kapatılması ve bunnn sonucu olarak, paralara, esit «satın alma gücü» verilebilmesidir. çok Ortak para, ister, 19. yiisyılda kuIUuuIdığı gibi, madeni altın, veya, altına bağlı bir «hesabl nakid» seklinde ve nitelifinde olsun; onun yanında, miüi paraların da tedavül edeceği, belli bir gerçektir. Hâlbuki, kâğıt hâlindek] milli paralar, farklı pariteler göstermekte; bütün memleketlerde, ortak bir ünitenin tedavülü de düşünülememektedir. Milletlerin elinden bu hükümranlık hakkinı almak; bugünün ekonomik ve politik milliyetrilik ilkelerine aykın bulunduğundan; piyasalarda gececek iki çeslt para aruındaki paritede uyjrunluk ve ahenk sağlamais çalısmak ve çabaUmak jtrekeçektir. Fakat, milli paralar arasında parite farklan mevcut kaldıkça; enternasyonal paranın da, p v ritesi, tabü olarak degişecektir. İste, bu baknndan, uluslararası bir ortak para fikri hatıra gelirken; «ödemeler dengesnıdeki açıkların» giderilmes! zonınhıluğu da, keııdiliginden ortaya çıkmaktadır. Oysa U, Para Fonu, milletlerarası ödemeler. de dengeyl sa|layamamıs; az felismif ülkelerin eline, yeter miktarda yabancı döviz geçmesinde basanya ulaşüamamıştır. 0 Ortak paranın gerçeklesme farUanndan birisi de; ia ve üretim kudretinln teUftirilmrd problemidir. Çünkü, milletlerarası bir paranm, bütttıt memleketler tarafından iyi karsılanması ve onnn dayanacağı deger ölçüsüne, bütün dünya para* larının başlanabilmeal için; zorunlu olan, ödemeler dengesi açıklannın kapatılması sornnu; o ülkelerin, «ekonomik kudretlerinin gelismesl» İle kaabUdir. Bu hususun saçlanması ise, bütün ekonomik kaynakların harekete getirilerek, rasyonel bir «rkilde, üretim kapasitesinin artırılması; ve «fazla çalışma ve tam ıstihdam» politikalanyla, milletin Is hacminin genişletilmesine baflıdır. Bu hamleler, geri kalmış memleketlere, daha çok para ve dövif temini vollarını açacak ve ödemeler dengesi açiklarınj flk, yavas y a ı t f j » P ile yarım saatlık bir ?arj veya özel bir kordonla on dakikalık jarj kıfayet etmektedir. Gürültü vegaz yok mitron otomobili. elektrikli bir motorla işlediğinden hiçbir şekılde gurultu veya egzos gazı çıkarmamaktadır. Bu arabanın yapımında bilhassa kalabalık sehırlenn ihtıyaçları nazarı itıbare aiınmıştır. Otomobılın yapımcılan, Detroit'deki Amerikan Motor Şirketi ile Metuchen, Kew Jersey'dfki Gulton Sanayıınin aku yapım kıtmıdır. Bu lıthium akülerinin ağırhğı 33.75 kılo olup 32x31,5x80 cm. hacmındedır. Lithium akuleri kurjun • asit karısımı akülerden on defa daha fazla enerji sağlamaktadır. Lithium dünyanın en hafif metali olup bol miktarda bulunmaktadır. Amerikan Motor Şirketinin Genel Başkanı ol«n Roy D. Chapin Jr., «Bu bakımdan elektrikli arabaJann kullanılması pratik olmamaktan çıkmıştır» denıektedir. Mr. Chapın, bu yeni tıp elektrikli otomobıllerın şehirlerde kullanılması bakımından, bunlann klâsik otoların y«rını almasından çok onlira yardımcı olaeağına değinerek. ? I A lan oturma mahallerının gereKtığınde havalarının boşaltılarak yük taşımaya yetertı hale de getirilebıleceğınden de bahseden yönetici elektronik sistemm, oturma mahallinın ardında ve bagaj kısmının altında bulundujunu bıldirmektedir. Altının tarihteki yeri T nsanlar arasında para ile mübadele dttzeni * basladığı andan itibaren; ihtiyaçları sağlayan nesne, dainu, ya değerli eşya veya madenler olmustur. Milli, ya da, milletlerarası alanda para deııilen aracın doğması ve devamı; ötedenberi bir «karşıhk» problemini de peşinden sürüklemiş; bu karşılığı ise, tarih boyunc». «altın ve gümUs» teşkil etmistir. 19. yflzyıl re ondan önceki dönemlerde, pa> ranın bütün görevleri, değerli madenlere gördürülmüştür. Yani, (ödeme araa, değer ölçüsü ve bırikmiş değer) fonkslonlan; bu devirlerde «altın para» ile jerine getirümiştir. Ancak, Birinci Dünya Savaşı ve onu kovalayan yıllarda başgösteren ekonomik krizler; milletlerarası mübadele düzenini kökünden değiştirmiş; «para ile tediye» yerine, «malla ödemo» sistemine gidilmiş ve geçllmistir. Buhrandan sonra, takas ve kliring'e dayanan usuller, uluslararası ödemelerde ön plamla tutulmus; bu durumda, para ile mübadeleler sorlaştığından; bunun tabli sonucu olarak, «altm blçüsü» rejimi de, birçok memleketlerde terk olunmustur. Ikinci Dünya Savası sonlannda, Bretton Woods Anlasması üzerine; yeryüzü devletlerinin, hemen bemen hepsi de, tekrar altın esasına dönmüşlerdir. Yalnız, bütün bu tarihi oluş İçinde, altının, milletlerarası sektdrdeki durumund»; 19. yüzyıldaki rolüne kıyasla, önemli nitellkte bir farklılık başgöstermiştir. 19191939 arasındald 20 senelik dönemin ilk on senesinde; dış ödemelerde hâkim olan «all'n ölçüsü» sistemi; ikinci on yıllık dönemde ortadan kalkmış ve milletlerin çoğu, altın esasından aynlmışlardı. Oysa ki, altın esasının benimsendiği bugünktt uygulamada; bu değerli maden, ancak, «nazari bir ölçü» halinde, paralara destek olarak alınmış; fakat, Amerika Birlesik Devletleri de dahil, hemen hemen hlçbir memlekette; «tahvıl kabüiyeti» meselesinin kabulüne yanaşılmamıştır. Böylece, bir nevi, «altınsız altın ölçüsü» re. jimi, zamanımızın milletlerarası para sektörü* nün özelliğini meydana getirmiştir. Bugünkü iktisadi düzende, yüzyülann verdiği alışkanlık ve psikolojik etkiler; altını, «hiç kullanılmayan, lâkin onsuz da yapüamayan» eski bir arac durumuna sokmuştur (1). Kapısız mıtron'un kapısı bulunmamaktıdır ve ıçerı gınp çıkabilmek için otomobilin tepetinı her |ki yandan önden arkaya doğru yukarı kaldırmak vetmtktedir, Arabanın arka kıamı asağı yukarı dik durumdadır ve ust kısmında donebılen bır bar bulunmaktadır. Arabanın arka ve ön tamponları son derece güclü lâstik vinleks'den mamul olup her türlü sadmeye ve darbeye karşı mukavimdır. Peneereleri son derece genıs olup arabanın yaklaşık olarak yan karoserıni tamamlamaktadır. Elektronik sistem aynı zamanda iki tane 11 kiloluk nikel kadmium aküsü ile de mücehherdır ve otomobil hareket halındeyken lithium akulerini ?arj etme; e yaramaktadır. Otomobil hareketinden 20 saniye sonra 80 kılometre hıza ulaşabılmektedır A OOOfc patacaktır. Dolar, Sterlina ve Ruble alanları ' * "* sx,,K,.. Daba sıhhatli | elektro için EIektrekardiyogramı alınaeak «'an bir kisinin devamlı I hareket halinde olmaıı vücuduna iliatirilecek olan elektrodlsrın ten ile devamlı teI m u etmemesi veya gevsemesi halinde elektrokardiyogram tam sıhhatli olsrak alıI n a m a m a k t a ıdi. Bu sebeple nıay» çıkan astronatlaıtn devamlı kardiyogramlarının aI l ı n n u s ı m sağlayan usulün tatbiki ele alınmış ve bir spray tabaneası ile ten üzerine püsI k ü r t ü l e n bir solüsyon kururken birlikte uyguianan elektrodlsrdan istifade edilmiştir. I Bundan sonra yapılaeak fizik hareketleriyle birlikte elektrokardiyoçram alınırken hiçbir aksama olmamakta ve kontrol yapıldıktan sonra gerektigi zaman elektrodlar koI Iayhkla alınmaktadır. O Değer ölçüsü, niteliği deme aracı, değer ölçüsü ve değer» şeklinde özetlenen üç asli görevi birlikte yerine getirecek olan, (Uluslararası b:r paranın) yaratüması ve bundan yararlanılması; dünya milletler topluluğunda, bir ekonomik bütünlük ve ahengin kurulmasına bağlıdır. Bu hususun sağlanması ise; her zaman ve devamlı bir surette mümkün olamamıştır. Bu sartlar altında meydana getirilecek milletlerarası bir para; bütün devletler tarafından kabul edilmeli (kâğıt), ya da, (madeni) nakid halinde tedavüle sürülebilmelidir. Her iki hâide de, paraiann, milletlerarası bir müessese marifetiyle ihraç edilmesi de saıttır. Fakat, yukarıda belirtilen üç büyük vazifeyi birden başarabilecek mahiyette bir «enternasyonal ve aynî paranın» teşkili; dünya ekonomisinin, Birinci ve İkinci Büyük Savaşlardan sonraki bünyesinde artık ünkânsız gibi görülmektedir. Bu alanda. günümüze kadar gelen uygulama seyri içinde; altm, milletlerarası para problenıini; yalnız, «değer ölçüsü olma» yönünden gerçekleştirebUmiştir. rtak para konusund», İki Dfinym Savayı arasındald dönemde ileri sürülen teklUlerden, çoğunluğu temsil eden, «altına baglı» projrler; orijinal fikirlere dayanmakla beraber; ıa> manın politik ve ekonomik cereyanlanndan etkilenmiş; daima birbirine zıt düsen dünya millrtlerinin yararlan karşısında, eriyip gitmislerdır. Milletlerarası para tasavvurunun esas itiburiyle, bir temele dayanması lorunludur. Bu sajtlam temel, bugüne kadar ALTIN olmuştur. Fakat, çağımızda, bu değerli madenin ve nesneniıı, enternasyonal para sektöründeki durnmu ve yeri; «çok pasif» bir nitelik taşıroaktadır. Bnnunla beraber, pasif de olsa, altııun, mllletlerarası «değer ölçüsü» karakteri üserinde tereddüde düsmege de imkfin yoktur. Altından başka «Ortak Para» teklifleri ise; bugün için, uvgulama kabiliyeti olmayan; nazmri istek ve özlemler suurını aşamamaktadır. Çünkü, altına bağlı kuvvetli bir Blokun mevcudiyeti; bu fikirlerin gerçekleşmesini engellemektedir. Kısacası; bugün, geniş anlamıyla, bütün piyasalarda h&kira olabilecek ve satuı alma gücü, her sektörde smırsız kalacak bir para yerine; ekonomik farklıuklar sonucu, «belirh bölgeler içinde» dağılmış bulunan ve muhtelif memleketler tarafından derhal kabul edilip serbestçe «tahvil edüebiHr» niteükte; (Milletlerarası Ortalc Paralar) üzerinde durmak lazımdır. Bunlar ise; Amerikan, İngiliz ve Ru» Bölg>>lerinde beliren, (DOLAR, İNGİLİZ LİEASI ve RUBLE) dir. Günümüzde, «Hâkım ve Kuvvetli Dövlıler» diye tanımlanan; Dolar, tngiliz Iirası ve kendi sektöründe Ruble; bu Bloklarda, genelliUe, birer enternasyonal para vazifesini görmektedir. I ••••••••••••••••••• ACIBİRKAYIP Mi'refte eşraf'.ndan merhum Ah Pasaad* Ahmet Kutman ve merhume Refla Kutman'ın oğlu "uhtiyf Kutman'ın e$i ve Çetin Kııtnum'm babuı. Nihat ve Fev7i Kutman'ın ajabeyisl. Zühttl Atamgnç'un, Meliha Oni^osoy'un cniftesi, Ahmet, Cahit ve Adnan Kutman'ın amcası, Ercan Kut man, Eser Gürkan'ın dayısı. Zahlt Kutman'ın amcazadesı, tuc cardan VEFAT Daruşsafakanın kıymetll lâtlarından faziletli insan ev MUHTEREM VEFA VEZNEDAROĞLU kardeşimiz 13 Nısan 1968 günu vefat etmiştir. Merhurnun cenazesi 15 Nisan 968 Paz«rtesl saat 10.30 da Okulda yapılaeak me raslmi muteaklp Şişli camiinden bğlc namazındsn sonra kaldırı • larak Zıncirlikuyudaki ebedi i » . tirahatgâhına tevdi edıiecektir. Daruşsafaka camiasına ve kederlı aılesıne başsağlığı dileriz. Danişfafakadan Yetijtnler Cemiytti Cumhuriyet 3842 DANİŞ KUTMAN 14.4.6S günü Hakkın rahmetlne kavuşmuştur. Cenazcsi 15 4.68 Pazartesl günü (bugün) oğle na mazını muteaklp Teşvlklye ca mivden tcaldırılarak Ferlköy mezarlığına defnedilecektir. Aliab rabmet cyleye. AİLESİ Cumhuriyet 3M3 I TRAS OUNURIN BA$«U BEtEN EN TATLI OUY VEFAT Merhum Ismail ve Fatma Haticenin oğullan Mükerrem, Melâhat ve Dr. Muhteşem Veznedaroğlunun sevgili ağabeyleri; Kjncal ve Nejlânın kayınbiraderı; Bülent, ismaiL Fatma ve Erol'un sevgili amcalan, eskı idare âmirlerinden. VEFAT Darüşşafaka Lisesinden: Daruşşafaka Lisesi mezunlarından ve okulumuz eskı müdürlerinden. WiHioms Sakmltnıı %mrt v«y* yumuftk.bıçağınız fu voy» bu ır.arka olsun, Williamt yumufk va rahaf fr»f l Formö»(i(Wıl S l l l e o n r •llliamt Tra| krtmı rahat, mukemmtl n ranuiflk trsf uğlar. Erktk yuzüM cazfttt, tMHİzllk Hrlr. SONUÇ : zet olarak diyebiliriz ki; General De Gaulle'ün altının, uluslararasında, «aynî para» olarak kabulünü istemesi ve teklif etmesi; fikrimizce, politik amaçlarla ortaya atümış, iktisaden gerçekleşmesi ünkânsız bir özlem sınınndan öteye geçememektedir. Bu değerli maddenin, «para sisteminde ovnadığı pasıf rol karşısında»; altına hücum, ya da, altın spekülâsyonu diye nitelendirüen olaylann; Yurdumuzu büyük etki altına alaeağına da pek ihtimal verilmemektedir. (1) Bk. Prof. Dr. Süleyraan Barda'mn «Altın Meselesi» başlıklı eseri, sahife 185. Geleceğin koltuğu Muhterem Vcfa VEZNEDAROĞLU 13 Nisan 1968 Cumartesi günü vefat etmiştir. Merr.umun cenazesi 15 Nisan 1968 Pazartesi günü saat 10.30 da okulda yapılaeak merasimi müteakip Şişli camiinden. öğle namazından sonra, kaldınlarak Zincirlikuyu mezarlığına defnedilecektir. Kederli ailesine ve camiamıza başsağlığı dileriz. Darüşşafaka Lisesi Cumhuriyet 3840 Muhetrem Vefa VEZNEDAROĞLU Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Aziz naajı 15/4/1968 pazartesi günü öğle namazım müteakip, Şi^li Camünden alınarak Zincirlikuyudaki ebedî istirhatgâhına tevdi edilecektir. Mevlâ Rahmet eyleye. Cumhuriyet » 3837 Ortak para sorunu ılletlerarası bir ortak para» tasavvurunun gerçekleşmesi; aşağıda sıralanan hususlann yerine getiriimesini zorunlu kılmaktadır: UAUJUYK MUTKHASSIS1 Dr. Kâmran Şenel üınaelvUet Cad. 111/5. l e i : «4 65 U. Het gün (I.VI* Alman Hastanesi rtaı) 1963 yılında Ingilizlerin Hille firması, plâstik bir madde olan propılen'den yapılmış ve birıbiri üatüne kolayca istif erfilebılen bir tıp iskemle meydana getirdiği zaman bu mamul büyük bır rağbet gormüş ve iskemlenın desinatörü olan Robin Day'e Smai Desen Merkezi Mükâfatını kazaadırmıştı. Geçen Ekim aymda Hille firması bu iskemlenın koltuk şeklinde yenı bir modelini piyasaya arzetmiştır. Yeni koltuğun oturulacak kısmı Shell'in «Carlona P» tıpi propilen maddesinden enjeksiyonla döküm suretiyle yapılmaktadır ve icabında üzerine kumastan bir ortü de takılabilecek şekilde imal edilmektedir. Kaidesi çelik borudan olabileceği gibi, kabıli ayar, krome çelikten d"öner koltuk kaidesi şeklinde olanları da vardır. Bekleme odalan ve konferans salonları için uzerıne birkaç koltuğun yerleştirileceği mütaaddit ayaklı kaıdeler de vardır. Van Valiliğinden 1 Muradiye Ortaokul ikmal lnsaatı, 2490 sayılı kanun hü kümlerine göre kapalı zarf usulü ile eksiltmeye konulmuştur. 2 İşın keşif bedeli (237.198^)4) liradır. 3 Eksiltme 24/4/1968 çarşamba günü saat 15.00 de Bayındırlık i ı thale Komısyonunda yapılacaktır. 4 Eksiltme şartnamesi ve diğer evrak Bayındırlık Müdürlüğünde görülebilir. 5 Eksiltmeye girebilmek için isteklilerin: A) (13.109.90) liraük geçici teminatını, B) 1968 yılına ait ticaret odası belgesini, C) Müracaat dilekçesine işin keşif bedelinin yansı kadar teknik önemi iıaiz bir lş yapfağına dair tş bitirme belgesini ekliyerek Baymdırlılt MüdürlUğünden alacaklan yeterlik belgesini müsbit evraklan ile birlikte Komisyona ibraz etmeleri şarttır. 6 İstekJilerin teldtf mektuplanm 24/4/1968 çarşamba günü saat 14.00 e kadar makbuz mukabüinde thale Komisyonu Başkanlığına vereceklerdlr. 7 Yeterlık belgesi Blınması için son müracaat tarihi 18/4/1968 mesai saati sonuna kadardır. Telgrafla müracaatlar ve postadaki v&ki gecUcmeler kabul edilmez. Keyfiyeı. ilftn olunur. (Basın: 13637/3824> ' KOTA 64 65 ; j • Direkt Asit ve Mordan An i lin Uzvi Suni Boyalar Mutemetlik kabul edilir. Telefon: 27 22 71 Cumhuriyet 3835 ALÂKA KESİLMESİ Firmanın teknisj'en ve satış memuru Mehmet Köksal'ın alâkası kesildiği ilân olunur. Abdülkadir Memişoğlu filâncılık: 6234) 3812 Darüşşafaka Cemiyetinden I Mühlerem Vefa Veznadaroğlu vefat etmiştir. Aziz naası, 15/4/1968 Pazartesi günü, öğle namazını müteakip Şişli Camii Şerifinden ahnarak, Zincirlikuyu Mezarhğındakı ebedî istirahatgâhına tevdi edilecektir. Mevlâ rahmet eyleye. Darüşşafaka Lisesi Müdür Vekâletinde ve Cemryetimiz îdare Heyeti azalığı ve Umumî Kâtipliğinde yıllarca büyik hizmetlerı geçmiş bulunan, Darıişşafaka'nın yetiştirdiği kıymetlerden faziletli insan Cumhuriyet 3839