23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHtFE DÖRT 25 Şubat 1968 CTJMHTTRtTET Cumhuriyet D. P. Diin Iktidan Resmen Devir AMı fliı VP. kafainevi taırt Menderes Başbakan Milİet Meclisi ilk içtlmamt yaparak Cümhır] hvma 66 ya karşı 387 oyla Celâl Bayarı seçii S*çimler.n sonuçları ile Türldye bir aşamadan diğer bir aşamaya geçiyordı işte biî geçiş heın önemli hem de düşündürücüyd ii ve beyaz ihtilâl bnydü. Adam lumun aynı üst tabakasındandılar. Aynı ulkenin, aynı seviyede, aynı alıskanlıkları olan, aynı cinsten insanlan idiler. Ortada ne bir ihtilâl, ne de bir inkılâp vardY Yalnız yeni bir dalga, yeni insanlar getiriyordu. Ama bu gelenlerin sosyal kaynakları ile gıdenlerin kaynakları aynıydı. Yeni Adamlar Yeni Mecliste, eski benzerlerinin yerlerini aldılar. Başta, gene kasaba ve şehir «vukatlan, kasaba ve şehir doktorları, yani Cumhuriyetten sonra eski kasaba ve şehir eşrafının yerini alan okur yazar poîitıkacılar vardı. Sonra gene emekli veya seçım içın geçici olarak istifa etmiş valiler, genel müdürler, burokratlar, birkaç emekli general, emekli subay. . Sonra da bu kadronun asıl yerli mayası olan birkaç mahalli tüccar veya işadamları.. Gidenler de bunların benzerleri değil mi idiler? Elbette benzerleriydiler. Toplumun piramidinde aynı sosyal tabakalann, aynı dili, aynı dâvaları konuşan acfamlan. Tabii ufak tefek Iehçe farkları ile... Ama bu gelenler gene de Yeni Adamlardılar. Bu sefer, bu su yüzüne çıkışta, bu söz sahibi o•luşta bir başkalık vardı : Bir jzümre ıçi mucadeleden, bir siyafsi iç savaştan ve g:denlerin hazırladığı seçim imkânları yolu ile geldiler. Ama, muzaffer olarak geldiler. Ve bu seçim zaferine, derhal genis mânalar verdiler : Beyaz İhtilâl ! Bütün inkılâpların en önemlisi: 14 Mayıs înkılâbı !.. Eh, gidenler de ihtilâller, inkılâplar yolu ile gelmemişler mıydi. Şu halde onlara karşı bu alanda da bir müsterek lugatla, aynı cinsten kelime bayrakları ile çıkmalıydı. öyle de oltfu... Başvekil daha Meclısteki ilk nut altından nice sular akmıstı. Yurtkunda 1923 1950 idaresini «Müta sulh, cıhanda sulh ıyı bulundahalecı bir Kapitalizm» olarak muş ve uygulanabilmiş bır prenvasıflandırmıstı. Ama gerçekte sıpti. Ama memleketin sosyal yakapitalizm, Türkıyede belki de pısında, ıktısadi yapısında, vaaasıl şimdi baslıyordu. Hülâsa sidedilenlerle başarılanlar arasınvasi sahad"a olduğu gibi, sosval cfa Büyük Açıklar vardı Bu böyvapıda da memleket çok şeylere le olunca da, memleketin siyaşebeydi... si istidadı, 1923 ilkelerinden ister istemez başka istikametlerde Zaten yapı da tam sıhhatte deolgunlasmıştı. Tek Partinin bügıldi. Halk denizinin derinlikletün millete tercüman olduğu sa rinde tedirginlikler vardı. Bır nısı, kamu menfaatinin özel mendepresme, hattâ bir başkaldırış faatten üstün olduğu kanısı, lâhali vardı. Çunkü bu yeni geleniklik, inkılâpçılık ve bunîara ler, daha iktidara gelmeden. daha 1945 1950 arasındaki hazır •bağlı ilkeler temellerinden sarsıllık mücadelelerinrfe, siyaseti hal mıstı. Hülâsa, hem inkılâplann gelişme ve benimsenmesinde, kın içine, memleketin ta uçlarıhem de halkla hükumet münana. yani halk denilen denizin desebetlerinde, son yıllarda çatlakrınliklerıne kadar götürmeyi bıllar açılmaktaydı. Artık söz Inmislerdi. Ve bu götürülen dalga, kılâpçının değil, kalabalığın olaulaştığı yerlerden mânalı sesler caktı. Ve bu mukadder görünüveriyordu. Mustafa Kemal'in zuyordu 6 Ok, denebilir ki. gittikhuru ve istiklâl mücadeleleri ile çe sahipsizleşiyordu. Gittikçe habaşlayan rejim, 1923 ten sonra Anayasa bakımından Liberal De vada kahyorcTu... mokratik, fakat fiiliyatta Insanüstü bır Şef'in varlığı ile Tek Şef, Tek Parti ve Otoriter Hükumet sekhnde gelismisti. 1938 den sonra da aynı nitelıkte yuHülâsa bir devir ömrünü tarüdü. İşte 27 yılhk bu iktidara mamlamıştı. Tek Şef, Tek Parti 14 Mayıs 1950 de halkın çoğunve Otoriter Hükumet devri soluğu, bilerek veya bilmiyerek na eriyor. Yeni ve neler getire«Veto!» demıs bulunuyordu. Yaceğı pek de belli olmayan başni kahramanlar devrinin artık ka bir devjr baslıvordu : Çok sonu gelmişti. Kahramanlar d'evPartili Demokrası Devri rinin hakikaten sonuydu. Buna hazır mıvdık? Su Ikinci Dünya Harbinden sonra: disiplıne, milli eücün topvekun seferber edilisine mi, yoksa sokak mitinglerine, Meclıs kavgalarına mı muhtaçtık? Bunu zaman gösAma Mıllî Mücadelenın zlrveye terecekti. Ve işte bu meçhulün çıkardığı Kahramanlar, tarihî düğümü. Yeni Adamlarm elinde şartların kendilerine emanet etçözülecekti. Ama gerçek olan tiği misyonu tamamlamışlar mıyşuvdu ki, 14 Mavıs 1950 seçimledi? rınin sonuçları ile Türkive, bir Gerçi İstiklâl Savaşı kazanılaşamadan diğer bir aşamaya gemıştı. Üstün bır idare ve dıreniş çiyordu. Iste bu geçis, hem önemeucü isteyen Lozan Savaşı bir lı, hern düşündürücüvdü. Ve hukuk başarısı ile sonuçlanmıstı. Beyaz İhtilâl buytfu... Bu olayın Saltanatın tasfiyesi, Cumhuriyeönemini biraz daha belirtmelitın kurulusu. Hılâfetin kaldınlıyız... sı, hem ıçerıye, hem dünyava karşı büyük başanlardı. 1924 Anayasasının bu olup bitenleri ka(1) Adnan Menderes'in ilk hübu! etmekten ba<;ka inkılâpçı bır kumet programı nutkundan. dinamizm getirmeyen yapısına YARIN rağmen, çarkları birbirine fazla çarpmayan bir hükumet nizamı kurulmuştu. Tarihî sorıımluluklar Fakat ne var ki, İstiklâl Savası'nın ve 1923'ün üzerinden çok zamanlar geçmişti. Köprülerin Zaman olur, toplum denizlerinde sular çalkalanır. Toplumun derinlerinde uyuyan nice insanlar ve nice dâvalar, suyun yüzüne çıkarlar. Bu denizlerin yüzünde yüzen nice şöhretler ve nice dâvalar da, sulann dibine çökerler. 14 Mayıs 1950 seçimJeri ile Türkiye, böyle bir sulann çalkalamşı devrine girdi.. 14 MAYIS 1950 vet; zaman olnr, toplnm denizlerinde solar çalk»nır. Toplumnn derinliklerinde uyuyan nice inssnlar ve nice dâvalar suynn yüzüne çıkarlar. Snlann yüzünde yüzen nice şöhretler ve nice dâvalar da snyun dibine çökerler. Toplumun bu çalkalamşı bir ihtüâl ile mi olur, yoksa toplumun kabuğu, nice nice zamanlardanberi sessiz sedasız biriken iç tepkilerini, bir infilâk şeklin E de olmadan ve bu kabuğun çatlatması ile mı ortaya atar? Her ikisi de olabilir. Yani ya sular çalkalanır, ya toplum kabuğu bir infilâk veya biriken güclerin gerilmesi ile şekil değiştirir. Bun lann her ikisi de rnümkündür. Yalnız toplumun kanunu sudur ki, bütün devirlerde ve bütün toplumlarda böyle hareketler, yani alttan gelen insanlann ve dâvaiarın üste çıkışı, kaçınılmaz bir kanun halinde daima tekrarlanır. 1950 Türkiyesinde de, hem de normal seçimler yolu ile sular dalgalandı. Sulann dibinden suların yüzüne yeni insanlar, yeni dâvalar çıktı. Evet, yeni insanlar ve yeni dâvalar! 1923 ten beri suregelen nizâmı âlem, bir başka nizâmj âleme döndü. Bu bir ihtilâl mı ıdi? Bır inkılâp mı idı? Gerçi bu yeni dalganın başsozcüsü buna: €İ4 Mayıs Inkılâbı» der. Gelmiş geçmis inkılâpların en büyüğü, en mânalı merhalesı der (1). Fakat biz bu sözlen, olaym önemıni küçültmeden, daha ziyade bır heyecan ifadesı olarak alabiliriz. Çünkü gelenlerle gıdenler, hepsi de top Beyaz ihlilâl: Beyaz ihtilâl yeni bır söz değildir. Kansız hükumet darbelerinde, yahut bıraz daha genişçe fakat sınırlı ihtilâllerde bu söz «27 yıllık iktidara 14 Mayıs 1950 de halkm çoğunlugı. bilmiyerek «Veto» demis bulunnyordn. Yani kahramanlar devrinin »rtık »onu /relmJsti. Kahramanlar devrinin hakikaten sonuydu.» ler daıma kullanıhr. Çunku Beyaz İhtilâl, nihayet kanlı ızler bırakmayan siyasi değişiklıkler demektir. Bu sözlerde herkes bir ferahlık payı bulur. Ama 14 Mayıs 1950 seçımlerinde Türkiye'de olan acaba bir «Beyaz Ihtılâl» mı idı? Sanıyorum kı evet ! Ger Sona eren devir Büyük açıkfar Disi Bond MODESTY BLAISE İSTANBUL 06 25 06 30 07.00 07.05 07.30 07 45 07.50 08.00 08 15 08 45 09 30 10.00 10.05 10.30 10.35 10.55 11 00 12 00 12 20 12.30 13 00 1315 13.30 15.05 15.00 16.00 16.15 16 45 17.00 17.05 17 20 17 50 1100 19.35 19 40 20.00 21.00 21.10 21.25 21 45 22.45 22 00 23 00 23 55 Acılıs. Droeram Gunavdın I Kove haberler Gunavdın II Haberler ve hava durumu İstanbulda bueun K ilânlar ve hafif muzik Ovun havaları Cesitli müzik İstekler Cocuk saati Ara haberler. llânlar LevleSin rimrü Bizi dinler misiniz? K Bireitten sarkılar Hafif müzlk • Konser nakli «,.,.;. . ,, Gecen hafta Hafif müzik. il»nl«r Yurdun S. K. Korosu Haberler Hafif Batl müzifti Reklâm Droeramlan Mac nakli Ara haberler. ilanlar S.Turdan sarkılar Pazar konseri Türküler Ara haberler. llânlar İsmet Sıral orkestrası Cesitli Turk müzigi Reklâm oroeramları Haberler v e hava durumu Hafif müzik Kentten kente Hafta sonu 24 saatin olavları. ilânlar A.Gürsesten sarkılar Soor dereisi Bulend Oraldan sarkılar Haberler Reklâm oroeramları Plâklar arasında Özetler oroffram ve kananıs İSTANBUL İL RADYOSU 09.55 Acılıs ve Drosram 10 00 Dlskoteeimizden 10.30 Karısık sololar 11.00 Seviien sesler 11 30 Akordeonla melodiler 11 45 Valsler ve oolkalar 12.00 Melodi dizisi 12 30 Koncerto saati 13 00 İsabelle Aubretten sansonlar 13.30 San soloları 14 00 Soul Music 14 30 Sonat saati 15 00 Caz m ü z i a 15 30 Gencler icin 16 00 Pazar konsert 17 00 Cav saati 17 30 Kucük konser 18.00 Genclere müzik 19 00 Caz sarkıcıpı Cleo Lalne 18 30 Senfonik müzik 19 30 Aksam konseri 20 15 Gencierin sevdikleri 21.00 San repertuarından 21.30 Dunvamn dört bucağından 22 00 Tatil aksamı icin 22 30 Gece konseri 23.00 Caz saati 23.30 Hafif sarkılar 24.00 istanbulda eece rarısı 00 30 Hafif müzik 01.00 Proeram v e kaoanıs çı kımse sılâhlanmamıstı Gerçı kımsenın kanı akmamıstı. Sokaklarda barikatiar kurulmadı. Ama Turkıye de gene de bır önemli değışiklık old'u. Bu değışıklık, hem yalnız siyaset alanında yeni ölçuler getırmekle kalmaz, hattâ sosyal vapıda da değişiklıkler yaratabılırdi «Imtıyazsız, sınıfsız, kaynaşmıs bır milletız» marşının. hattâ gerçekler alanında tahakkuk ettınlmemış ol'd bıle, sadece bır ulkü ifadesi olarak havada estiği gunler artık çok arkada kalmıştı. Gerçı yeni î 2 3 4 5 6 7 8 9 İO 11 12 13 14 15 16 Tiffany «lones TIFFANY JONES SOLDAN SAĞA 1 Se'çuk Türklerinin Hükümdarı ve Kılıçaslanın torunudur. (Ikı isim). 2 Pay, Avrupada meşhur kömür havzası, ek. 3 Yol, meydana gelen. 4 Kur'anın küçük parçalarından, şişkin hale gelmek, soru zamiri. 5 Dinde bölüm, Güzel sanatların tümü, dudak. 6 1i 1 • ••• • • 12 o • •••• 1 1 3 4 5 6 7 8 9 10 111213141516 HzUzHzhE 1 JJ: =n = J ı Hii[ r Md= r Radyumun simgesi, dil ve dudakların yardımı ile içine çek anlamuıda bir emir. öteki, bir nota. 7 Cinse ait, sütün yüzünde toplanan yağlı kısım, bunun gibi aziz ol derler. 8 Bir erkek adı, inanç. 9 Bir mastar takısı, bir ilimiz, ilk ba hann ilk meyvelerinden. 10 Kemiklerin içinde olur, top namlusu parçalarından, mshn tnrtımmâa hesaba katılmıyan. 11 llâve, gelir, inanmış, bir renk. 12 Bunu değerlendirenler kazanır, ilâve. dınimizde farz olan bir şey. 13 Benzeri, isim, acıklı piyes, sayı. 14 Sonşuz, stltenn çokluğundan meydana gelen, soru zamiri 15 Bir arazi ölçüsü. genişlik, başına bir harf gelirse vakti bildirir. 16 Vilâyet, aslan, ilâve etme. YUKARIDAN AŞAĞHfA 1 18 inci yüzyıl elçilerindendir Kaynarca Muahedesini imzalamıştır (Sefaretaame) isimli eseri meşhurdur. 2 Lityum cisminin simgesi, ceset, artist ve oyuncular bunu çok severler, yabancı. 3 Bazan yüzünden pahalı olur, buna rağ bet olsa idi bit pazarına altın yağardı, ilâvesi. 4 lsimler. hayret ifade eder, ilçe. 5 Canlılarda vücut ifrazatı, parça, ekserimiz buna inanırız. 6 Oturmak, lezzet 7 Çıkarmak, inceden inceye yağarsa hoş olur, ölmemiş. 8 Tersinden okunursa en kısa zaman olur. kürk ceket, asker 9 îçi mantarlı asken başlık, dansöz. 10 Asker, gözün rengini meydana getiren tabaka, yasak. 11 Yoksullara yiyecek dağıtan yer, inanç yolü. 12 Nâzık, şeffaf bir maden (çoğul hali), beyaz. 13 lletici, yoksul. bir nevı uydurma hikâye. 14 îçkı içılen yer, bır nota, bulmaya çalışmak bir harfin okunuşu 15 Yardımcıları, başına bır harf gelirse ışınm erbabı olur, şair. 16 Okuma, bu oyun aracı. süt veren beze. W1LL1AM SAROYAN DÜNYADA BİR GUN ( vr n T A R I K D U R S U N K. e ie : ANKARA 53 Eosey'i seviyorum. Kızımı. Van'i de seviyorum. Annelerini de seviyorum, kadın olarak. Hepsini seviyorum, çünkü biliyorum, tanıyorum onlan.» Madiscn'dan geçti, evlerin pencereierine durup baktı; pencerelerde neler yoktu ki. Ekmek, et, mey ve. şeker, oyuncaklar, kitaplar, şapkalar, paltolar, pantolonlar, ayakkabılar, kıravatlar, radyolar televizyonlar resimler, heykeller, çeşit çeşit kadınlı erkekli oyuncuların fotoğrafları, vecizeler, bildırıler, şunlar bunlar... Yürüdü, sanki dünyada bir tek o vardı, s o kaklarda bir o yürüyordu. «İşte bütün hikâye bu kadar..» diye düşünaü yine. «Birazını yazmaya çalıştım işte. Bir parçasmı yalmzca yazayım dedim. Öbürleri de tabii. Fakat fena da olmadı galiba? Yürü bakalım, zaten bütün yaptığın, yapacağın da bu. Yürü, nereye olursa olsun. Konuş kiın çıkarsa karşına, fctm olurlarsa olsunlar. Asıl düğüm bu. Koştun, ya da yürüdün durmadan. Gördün, konuştun.s «Great Norttaern» in bar bölümüne girdiginde saat yanmdı. EMm ayının ikinci günü, başlayalı yarırAi saat olmuştu bile. Cumartesi gitmiş, pazar gelmişti. Köşede bir masada Zak tek başına oturuyordu. «Nasılsm bakalım?» «İyiyimj» «Ne inçin?» «Viski.* «Çok mu?» «Bilmiyorum. Pakat dokunmadı bana, hasta masta olmadım.» «Bir daha lster misin?» «Isterimjı Yep bars gittl. tri yan Alman barmen İM lçkl doldurdu, Yep aldı lçkllerl, masaya geldi, oturdu. «N'apacaksın şimdi?» «Sabahleyln uçaga blnip gideceğlm. N'apacagım ki? Paranı «nüracaat» takl gözüne bıraktım.» Paramı mı?» «Evet, tabii. N» demelc lstedlğinü a.nimiım el YUKSEK OKUL MEZUNLARI ARASINDAN SÎNAVLA ELEMAN ALIMACAK T. C. Ziraat Bankası Genel Müdürlüğünden 1 Bankamı? Teşkilâtın'.n herhangi bir yerindeki munhal kadrolaıına: Hukuk. İktisat, Siyasal Bilgiler, Orta Doğu Teknik Üniversitesi İdarî İlimier Fakülteleri ile İktisadî ve Ticari (limler Akademisi (Yüksek İktisat ve Ticaret Okulu) veya bun'ann Millî Eğitim Bakanllğınca tasdik edilmiş va'^sncı memleketlerdeki muadillerinden mezun ve sınava giris tarihlnde (301 yaşını aşmamlş olanlar ve askerlikle ilgisi buinnmavanlar arasından yazılı ve sözlü sınavla lüzumıı kadar eleman almacaktır. 2 Ka7.anar.lardan normal staj süresi sonunda iyi sicil almış cianlar vepılacak eMiyet sınavlnda da başarı gbsterdikleri takdirde, ŞEF MUAVİNİ olarak görevlendirileceklerdir. 3 Yaz'lı s'navlar Ankara'da Genel Müdürlükte, Adana, Diyarbakır, Erzurum; Eskişehir; İstanbul (Karaköy); İzmir; Sivas; Samsun ve Trabzon Şubelerimizde 4, 5, 6/3/ 1968 tarihlerinde ögleden evvel ve sonra yapılacak ve yazılı sınavda ka»ana:ılsr ayrıca bildirilecek yer, tarih ve mahalde sözlü smavdan geçirileceklerdir. 4 Binnci maddede vazıh Fakülte, Akademi ve Yüksek Okul mezunlnrından sınava katılmak isteyenler; «nava girebilme şartlan Ue yollamalan gereken belgeleri, n nav konulannı. ilk intisapta verilecek ücretle normal staj devresi sonunda tâbi tutclacaklan Ijlemleri ve diğer lüîumlu malumatı muhttvi broşürleri üçüncu maddede bildirilen Bankalarımızdan temin edebüirler. 5 İstefclilerin engeç 28/2/1968 tarihine kadar pulsus bir mektup veya telgrafla gınav yapılacaJc eankalanmıza müracaat ederek sınav» girij karta «lıtıalan lAzımdır. (Basın: 11812 • A. 1833/1876) Büyük bır yabancı ilâç fabrikası için farmasötik imalâtta tecrübeli lisan bilir Yüksek Kimya Mühendisi veya Ecîacı İMALAT MESUL MÜDÜRÜ aranmaktadır. Gizli tutulacak müracaatlarin birer fotoğraf ve tercümei hal ile PJC. 35 Levent adresine yapılması rica olunur. Cumhuriyet 1878 >TT»*TTTTTTT>TT*TTTt»»TttTt*tT»T< AMERİKAN KIZ KOLEJI f Arnavnlköf İslanbıl 19681969 ders yıh Için okulumuzun Llse ve Orta bölümlerine kız öğrend namzet kaydma 29 Şubatta başlanacakbr. Kayıtlann 15 Haziran 1968 tarihine kadar devam edeceği ve 15 Haziran tarihinden sonraki müracaatlarm kabul edilemiyeceği ilân olunur. ORTA BÖLÜMÜ : Giris imtihanlan Amavutköy, Amerikan Kız Kolejinde yapılacaktır. (Bu bölflme yatılı öğrenci alınmaz.) Hazırlık ve Lise L sıntflanna Giriş İmtiLİSE BÖLÜMÜ hanlan, tstanbul Amerikan Kız Kolejinde ve başka 11lerde de yapılacaktır. (Bu bölüme yabb öğrend alınır.) Mahdut sayıda öerendye gereken mall yardım yapılacaktır. Kayıt günleri : Pazartesi, Perşembe. Müracaat : Kayıt İş'eri Âmirliğf Amerikan Kız Koleji Arnavutköy, tstanbnl Tel: «S M M W7 tlnolık: 4955/1880 06 25 06 30 07.00 07.05 07.30 07.45 08.00 0S.10 08 30 09 00 09.20 10 00 30 05 30.25 30 45 31.10 11.15 12.00 12 20 12.30 13.00 13.15 13.30 14.00 14.15 15.15 35 20 15.35 15.55 18.25 16.40 18J5 17.00 17.30 17.50 19.00 19.35 19.50 19.55 20.15 20 35 21.00 21.10 21.23 21.45 22.10 22.30 22.45 23.00 23 45 2J.53 : : Acılıs. Droeram Gunavdın I Köve haberler Gunavdın n Haberler ve hava durumu Sabah müziS Ankarada bueün Ovun havaları Dinleviel istekleri K Pavaslıdan sarkılar Dinlevici istekleri Ara haberler ilânlar Maeazln N.Akoldan Hirküler Leviefin CmrO Bizi dinler misiniz? Dileriniz Sectlklerimlı Gecen haft» Hafif müzik Yurttan sesler Haberler Bir reklâm oroeramı M Güver ve M. Sevrandan sarkılar Olkeler ve cocuklan Reklâm Droeramîan Ara haberler Cânlar Ovun havaları M. ToDerden sarkılar Cesitl* müzlk Y.AlodoSandan tttrküler Hafif müzlk Ara haberler. Hftnlar Incesaz Ocakbası Reklâm Droeramlan Haberler ve hava durumu T Karabuhrttan türküler Bilel kösesl Seviien sesleT S TeSmendpn sarkılar Fransadan mflzflt 24 «aatln olavları Htnlar S Candan türküler Soor dereisi Bir bestPcimlz var Müzfk dünvasındao hıberler Yerll orkestralar Haberler Gec« konseri Gece vtrısına dotra ötttler. orornm. knnıı bet. Çocuklarla güzel bir gun ge^ırdık, hepmuz. Oyle defıl mı?» «Evet. öyle.» «Yemekten sonra Van'la Rosey'i gotürdügün vodvil nasıldı?» «Hanka. Sız n'aptınız?» «Harıkaydı benım ıçın de OJManı da. annesmi de aldım, «The Colony» ye göturdum Yer ayırmaları ıçın ne telpfon etmıstım, ne bırsev Adetım ',aten. Herıfın eline bır yırmılik öanknot «iikıştırdni, bize en ıvı masayı verdi hempn Paravla her dıiedığinı. dıledığın anda satın alabılırsıi Koca Bunın. Herşeyi hem Herkesı de Çok da Da^allı dpgıifi'r üstelık. Olrğaniistü b;r vemek verlık «ampanva bile içtik Ama ben hep hasta ola^aeım iıve knrktını durdum YemeKten sonra u?un bu surp offni'ib kalkmadık. Bızımkı konu«tu ufiın nun oğianla ben de dinledik Oğlan benımlp gplrr.ıvor » «Çok üzüldüm buna Zak ı > tN"apalım! Bızımkl benım ilk söz agnmdı; 1 1 1c kanmdı, gerçekten de sevdıSım tpk kadındı ama yapılacak birşev yok şimdi! Domuzuna euzeldı o ia. Kendine çeki dtizen vermiş, en süzel plhısesım eıvmişti. Hem genç hem de mutlu gttrunmeye çalısıyordu, her zaman böyle yapar zafen üjlana karşı yumuşaktı. seviyordu onu, oğlan da anasına karşı öyleydi, o da onu seviyordu FarKındavdım benimle gelmek tstiyordu. Birşey demMı ama ben öyle sezinliyordum. Gitmez dive düşünuvnrdu oizimki de. Sen de. ben de oSlanın N>nım n§lum olmadığını biltyoruz. Pakat onun ogluvdtı va sevdiğim kadınui ogluydu va. Sen de ben dp bıhvnrdult W, başka blnleriydl oflamn Dahası ama bunun ria bir yalan olduftunu billyorduk Bılıyorduk tel, oglan benim oglumdu. Belkı annpsının vüzündpn adımı almıştı benim. Bilmiyorum orasını BPIICI de bütün hayatında oglanın benim oglum olmas'nı, oğlanın tlle de bunun böyle olduguna inanmas'nı istiyordu. Her ne halse, işte Sabahlevin çekiD gidfyorum burdan. Kimbilir, belki oglan da kendini ogluyum dlye düşünmüştü. Sana birşey 'i'vpyim mi? (Arkası var)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle