Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAHİFE DÖRT ' 15 Su1>at 1968 CUMHURÎYET KAN ve ATEŞ "Serbest öldiirme bölgeleri,, ve birkaç temizlik harekâtı Â mcrıka, Vietnam'daki savaşa ka tılan tarafların, muhakkak ki en güçlüsüdür. Bu devletin Vietnam'da neden savaştığı ve gücune rağmen neden kazanamadığı so rulan ise, sanırız ki, Amerikan vatandaşının bile cevabmı bulamadığı sorular... Profesör Mills. Amerikan karar verme mekanizmasını üç ana mües seseye bağlar: Ekonoml, slyasi düzen, askeri yapı... Ekonomi, Amerika Birleşik Devletleri kurulduğu günlerde, birbirinden ayrı küçük ünıtelerden mey dana gelmiş parçacıklardı. Şimdi ise, 23 dev korporasyonun. ortakla şa yönettikleri bir komplekstir.. Siyasi düzen, yine başlarda, ademi merkeziyete dayanan bir düzine devletçiğin ilişkilerinden meydana geliyordu. Bir de bugüne bakınt Sosyal hayatın her safhasına kan şan. merkezıleş,miş muazzam bir kuruluş göruyoruz!. Askerî yapı. eyalet milisierinden, bu günün nükleer çağına atlamış. devletin en masrafh ve en güclü bolümüdür. târifsiz ölçüde zedelenmiştir. Walter Lipmann'ın sözleriyle: Bugün Amerikan ideallerini konıyan askerlik. vatandaşın gözünde şerefsizlik haline gelmiştir. Asker kaçaklıgı, itibar kırıcı bir durum değil, haysiyet koruyucu bir davranıştır.» Ekonomi, artan harcamalarîa hız kazanmış, işsiz sayısı yüzde 3 e düşmüştür. Fakat harcamanın savaşın gidişıne paralel öksüzlüğü, Amerikan kâbusunu, enflâsyonu kapının eşığine getirmiştir. Ve asker, sonunda nükleer silâhları bir mazlum halka karşı kullanmak zonında kalmayı düşünür hale gelmiştir. Artık bu üç karar müessesesi panik içindedir ve alışılan ahenkh çalışmamn yerini devamlı çıkan çatlak sesler almıştır. Gelin, Vietnam'a gidelim ve bu paniği yaratan sebepleri görelım: Bırıncisi, halk Vietkong'un ta kendlsidir. Amerikalılar da bunu bildikleri ıçın, insafı unutmakta, sıvülere zulmetmektedırler. Bütün bunlan bırakalım ve Amerikalıların G. Vietnam'ın Delta bölgesinde giriştikleri temizlıklerden birkaç ömegi görelim. Eunlarda dikkate alınacak nokta, Vıetkong ve Vietkong olmayamn nasıl ayırd edlleceği. • Prensip, bir bolgede Vietkong bulunduğundan şüphe edılince, o bölgedeki herkes Vietkongdur. Amenkalılar bu çeçit bölffelere • Free kill zone» (Serbest öldürme bolgesi) diyorlar. Şimdi bu çeşit bölgelerden birkaç temizlik amehyesi: Evangfield harekâtı : 40 gün sürmüg, 37 uçak katümıs, 4 VIetkonu öldürülmüş.. Hock Head harekâtı: 15 jtün sürmüş, 366 uçak çıkışı yapılmıs, 67 Vietkong öldunilmüs. Springfield harekâtı: 34 ucnş yapümıs, 12 Vietkong öldürülmüş . Liste bu çeşit büyük harekâtla dolu. Ve U.S. News And Word Heport «Bu şartlar altında Vietnam'ın temizlenmesi içln bir insan ömrtt ancak yeter» diyor. BU DA MI VİETKONG An Quang Pagoda'sı bombalanırken ölen bir Victnamlı kadtnın etrafında sğlaşanlar... Bu savaşta ölen sivil sayısı beUrsizdir ve gcnellikle listelere Vietkong olarak geçmektedirler. BÛLMACA 1 2 34 5678 9 tkinci dünya harbinin sonlarına doğru yaygın bir şekilde kullanılan bir Sovyet silâhı, ateş iistünlüğü bakunından Alman birliklerini şaşkın vazıyete diişürmüş bulnnmakfa idi. Karadan karaya kullanılan bu s i lâha Ruslar KATUŞKA i«mini takmişlardı. Katı yakıtla hareket eden küçük boyda füze roketler olan Katuşalar. son derece kolay bir şekilde tasınınakta, atlş rampaları da herhangi bir nakil vasıtasının üzerine monte edilebüdiği gibı, parça parça elde tasınmakta v e çok çabok monte edilcbilmektedir. Ancak çok yakın mesafelerdeki h e deflere karşı kullanılan Katuşalar. bilhassa madenî cisimlerin tahribi için kullanılmaktadır. Nitekim Vietkong, Katuşaları, Amerikan üslerine saldırdıklan vakit kullanmışlar v e bir çok jet uçajı Ue helikopteri btmlarla tahrip etmişlerdir. Resünde, ikinci diinya harbi sırasında, Kus kuvvetleri tarafındar Berlin muhasarasında kullanılan Katuşalar kamyonların üzerindeki rampalarından ateşlenirken gorülüyorlar. KATÜSALAR İki örnek Vietnam'da 2 ?te bu üç teınel unsur (ekonoI mi, siyaset ve askeri düzen) A" merikan idealizminin hedeflerini birlikte tesbit ederler. Bu Vietnam'da da böyle olmuştur. tdeal, demokrasıyi bu ülkeye ge tirmek olarak siyasetçilerce çizilmijtir. tşe arkasından ekonomi, ya ni o 23 korporasyon karıjmış. ve gayeyi, ekonomiye sürat vermek olarak çizmiştir. Sonunda uygulayıcı olarak asker çıkmıştır ortaya. Daha doğrusu. bu uç karar verici müessese. karar işlemi boyunca bir sıra tâkip etmemişlerdir. Bilinç li veya büinçsiz, birbirine geçmiî bir olay cereyan etmiştir. Ya sonuç: Siyasi gaye, yani «Demokrasiyi Vietnam'a getirmek» ıflas etmiştir. Çünkü bir ülkenin hal kına zorla kabul ettirilmek istenen bir düzenin adını demokrasi koymak, o düzenin demokratık olr masını gerektirmezdi. Ekonomik gaye, bir ölçiide sağIanmı«.tır... Bakın meselâ birkaç dev siparişe: Avco Şirketine 45 mil yon dolârlık helikopter, Kaiser'e 61 milyon dolârlık jip, Boeing, Lockheed ve Douglas'a 2 milyar dolârlık uçak siparifleri.. """Uaha'girteTTakam verincfk. Tietnam için yıllık açık bütçe harcama sı 26 milyar dolâr, kapalı harcamalar ise diğer bir 10 milyar dolârdır. Üç yılda Vietnam dolayısiyle Mıllî Savunmanın jirketlerden aldığı malzeme tutarı 50 milyar dolârı bulmuştur. Ve biraz evvel de belirttiğimiz gi bi, bu üçlü karar mekanızmasmın uygulayıcısı ordu, sonunda çıkamıyacağı bir batağa saplanmış; Vietkong karşısında âciz kalmıştır. Bu acz ise, dığer iki müesseseyi de çıkmaza sokmuştur. Siyasi gaye, Amerika'yı dünya gözünde küçültücü duruma getirmiş, iç düzen e Moude» muhabirl Delta köylerini gezerken anlatıyor : «Bir köyde rastladıjhm hastanede 25 yatak vardı. Her yatakta iki çocuk yatıyordu ve herbirinin de belden aşağıları kopmuştu; Amerikan mitralyörtt ile . » «Amerikalılar bir kö>ü isfal ediyorlar; kocalar Vietkong olduğu için kaçmıştır. Köyde sadece kadınlar kalıvor. Bir sene süreyIe işçal altında tutulan köyde, kadınlar eskisinden farksız bir nisbette ırebe kalmakta devam ettiler. Çünkü her fece. \'ietkonç olan kocalan Amerikaulara rağmen köyü zivaret ediyorlardı » tşte bu Vietnam'da, Amerika temizlik harekâtma girişiyordu. Ama ne temizhk... Zaten temizhğın başanya ulaşması da pek güç. Amerikan Savunma Bakanhğı (Pentagon) genlla hareketleri araştırma servisi ba?kanı Seymour Dietchman, Vietnam'da zaferin sartını şöyle belırtıyor : I Yarın VtETKONG NE YAPIYOR 5 6 8 9 1 4 LJr L t r ^ ^ LCMT YtKARIDAN AŞAĞIYA: dekl bir harfin okunuş şekli, spa 1 Bizim de üzennde bulun run belli bir bolumünde çalışan duğumuz Avrupanın güneyindeki kışüerden. 7 Bir yaz yemısl, eski tanrılardan. yarımadayı süsleyen sıradağlar 789 8 Bir çeşit (çoğul). 2 Başında kuvvetlı kardeşın ,yansı, bir hükümet olmıyan ülkede başuydurma şek:Igosteren hal, bir harfm okunuşu. de kurulmuş ;h 3 Birbirlerıyle yançan ınsanlar şap kulube. 9 ıçoğul). 4 Tersi asıl CLnsıne Batı Anadoiu çekmlyerek dejenere bir bıçımde halkımızdan Hi dunyaya gelen yavrulara verılen caza gıdip geladdır, bitki ipliği. 5 Çevrıhnce «tek ayTilış törenik mfinasma ıkı OOnko bolmacanıa mış kısi (iki sozi belirir. 6 Eski alfabemız hatledllml« tekU soz). ili 1+1 3 | | SOLDAN SAĞA: ISTANBUL Acılıs. croaram Günavdın I Koye hab«rler Günavdın II Haberler ve h«v« durumu İstanbulda bucun Ilinlar ve hıfif muzik Hafif Batı muzJii Uskudar M. Cemlyeti koroıu konseri 08 45 Tancolar 09 00 Beraber vc solo türkuler 09 15 Gıtar soloları 09 30 Ovun havaları 0940 Ev ıcin 10.00 Aıa haberlfr 10.05 Fransadan muzik 10 20 A.Ediboftludan «arkılar 10 40 Aıkası varın 11.00 Sabah konseri 11.45 S.Fılızden Mrkllar 12 00 Ara haberler. iiinlar 1110 N Bavramdan türkuler 12.25 Radvo H. M. orkcstıası 12.40 M.Yıldırımdan sarkılar 13 00 Haberler ve RG. de bucün 13 15 Saz eserlerl 13 30 Reklâm DroTramları 14 00 Caz sarkıları 14 15 T.Eraslandan «arkılar 14.30 N Dlvıtcioclu orkestrasi 14.45 HTasandan türkuler 15.00 Ara. haberler 15 05 Y Erotludan urkllsr 1520 Ooera konseri 16 00 Okul radvosu 17.00 Ara haberler 17 05 Karma fajll 1T.30 Köv odan 17.50 Reklim orocraroUrı 19.00 Haberler ve hava durumu 19 35 Hafif müzik 19.45 A.Sensesten türkuler 20 00 Radvo tivatrosu 21 00 24 saatin olavlnn. llinlar 21 10 S.Turdan sarkılar 21 30 Plâklar arasında 22.00 Reklâm Dronamlarl 22 45 Haberler 23 00 Keııtimızın murık olavları 23.S5 Ozetler. program. kapanıs İSTANBUL IL RADYOSU 16 55 Acılıs ve Droeram 17 00 Dıskotefclmızden 17 30 Kucuk konser 18 00 Genclere mıızık 18.30 Senfonik müztk 11 OO Hafıf muzik 19 30 Aksam konseri 20 15 Genclerle beraber Jl 00 Klâsik Batı muzıii dlnlevıci ısteklerı 22 00 Fransadan sarkılar 22 15 Gece konseri 23 00 Caz muzıSı 23 30 Haflf Batı murifci 01.00 Proeram ve kaoanıs 06 25 06 30 07.00 07.05 07.30 07.45 07.50 08.00 08.14 «Eğer Amerika, Vietnam'da kazanmak isti>orsa. S sene içinde bu bölceye 1,52 milyon asker yollamalıdır.» 1 Yaptıgı kalb değistirme »meliyeleri ile bütün dunyaya Un salmış olan Güney Afrikadakı doktor (adı bizim gazetelerde çıetığı şeküde yazılmıştır). 2 «Valde ismi» anlamına iki söz, balıklaruı içine düştUkleri tuzaklardan. 3 Tanınmış bir Fransız operasının adı, doğum uzmanı doktorun yardımcısı. 4 «Buhran mevcut» mânasına iki söz. 5 «Yemek ziyafeti» yahut «gırtlak fırkası» karsılıgı iki söz. 6 «Bir bitkinln çiçefinin tohumunu a'.ıp oteki bitkıye aşlama» kmrsılığı eskiden kullanılan Botanıic terimı. 7 Almanyada bir akar su, nota. 8 Modern, tersi kaba kâğıtlarm yırtılırken çıkardıgı ses lerdendır. 9 Nota. bir malm sn tış değerınin yarısı, bazı hastılıkları onlemek ıçın onceden vucude zerkedilen. 2 i NASIL HALLEDİLECEK TnlaırıdakJ dece 4 tane anahtar (ipucn) ve S tane sonuç Uma, çarpma, çıkartma, bölme isaretlerine sağa ve yukandan aşağıye bulmacada • fJT 1 • |x [ x ?[ 3 | |x j I | | / } ı \ |x 1 g r] H ŞEKLİ bulmacada « 2 CÜNKÜ BULMACANIN HA1JLEDİLMIS rakamiı vardır. Boş kalan U dikkat ederek sold«n karenln içine 1 den 9 a kadar uygun birer ıskaro kojarak ve topgbslerilt.n sonuçlan bulunuz. olursunuz. Büaz vaktinizi aJır ama, bos vaktinizi ho«ça geçinnij A Amerikaıı kara ordusundaki klâsik nçaksavar silâhlarının yerini alan bu ftiıel'r, belirli kara hedeflerinin savunulmasmda basan Ue kullanılmiştır. Orta menzilli, yani alçak irtifadac uçmakta olan uçak v e füzelere karşı kullanılan Hawk'lar Amerikan Silâhlı Kuvvetleri tarafından Vietnam'a getirilmişlerse de, VMkong'un elinde uçak bulunmaması bunlarm kullanılmasına lüzum bırakmamıştır. Katı yakıtla ç a h v tnaku olan Hawk fıızeleri tevcih edildiği hedefi elektronik cihazlan sayesinde havada takip etmekt», yakaladıktan sonra infilâk maddesi yüklu kısmını patlatarak tahrip etroektedir. Hawk1ar daha yüksek irtifadan v e daha süratli uçan Nike uçaksavar roketlerinden sonra Amerikan kuvvetlerinin elinde bulunan en giiçlii uçaksavar füzesjdir. Resimde, Vietnam'daki DaNang Amerikan üssünü korumakla gö'revli bir Hawk uçaksavar füze ünitesi görülüyor. FÜZELER merika bu işi yapabılir mi bılmıyoruz? Ama şu andakl duruma bakalım: Washington'un »lâh altında bulundurduğu asker yekunu 3 milyon. 21 tumeni meydana getirıyor bu 3 milyon nefer. Bunlardan sadeoe 8 tümeni Amerika içinde. 13 tanesi ise Vietnam dahil Avrupa'ya dağılmış... Tek çare, yeniden askere alınacak ihtiyatlarla orduyu güçlendirmek. Ama bu da olmuyor. \Valter Lippmann'a göre, «Kabahat askere alma sisteminde değil, askere ptmekteki isteksizlikte » SAROYAN 43 VttLUKM DÜNYAJ)A BİR GÜN Çeviren: T A R I K O U R S U N K. •Doktor olmak istiyordu, onun için ders çalıfi yordu bir yandan da.» •Doktor olabildi mi bari?» «Oldu. Hem de çok iyi bir doktor oldu. Van. Bana gelince. ben hep güreıtim durdum. Onunla, bununla. kim çıkarsa karşıma herkesle güreş tuttum. Ka zandım, kaybettim, kaybettim kazandım. Durmadan memlekete para yolladım. Çok geçmeden ağabeyimle karısı ve iki çocuğu kalkıp Amerika'ya gel dıler. Ağabeyim, küçük bir bakkal dükkânı açmak istiyordu. Yeniden güreştim, güreîtim, güreştim v e ağabeyim kendine bir bakkal dükkânı açtı. Çok geç medi. ablamla enUtem ve üç çocuğu Amerikaya gel dıler. Ben yine güreştim, gürestim; sonunda bizim enişte bey, küçük bir lokanta sahibi oldu. Bazı baz» gıder, otururdum orda. Sonra yine gürestim, yin« güreştim; bazan kazandım, bazan yenildim, kaybet tim; elime geçen bütün parayı bu defa memleketteki annemle babama yolladun. Fakat bu arada dostum Dan Fuller güreşi bıraktı. Bana göre çok yaşlıydı tabii. Sonra benim menecerün oldu, üç güreşçi daha buldu benim gibi «Çocuklar. turneye çıkıyo ruz» dedi. Böylece bir turnedir başladı. Pittsburghta, Chicago'da, St. Louis'de, Kansas City'de, Denver'de, Salt Lake'de, San Francisco'da durmadan gureş tuttuk. San Francisco'dayken herkes Fresnonun sözünü eder dururdu; ben de kalktım Fresnoya gittim. Tıpkısı tıpkısına bizim eski vatan toprağıydı. Babama hemen bir mektup döşendim, dedim ki: «Burası tam sana, anama ve bızdıklara göre bir yer. Toplanm gelin» dedün. Onlar da kalktılar geldiler. New York'ta karsıladım hepsini, trene bindirip Fresno'ya getirdim; bir ufak bağ, bir evcik almıştım onlara, yerlerine yerleştirdim, sonra N e w York'a döndüm. Kendi kendime dedim ki: «Eh, baba ocağının Her birini toplayıp memleketten buraya getirttim. Şimdi artık ben de evlenip artık kendi basımm çaresine bakayım.» Aradım taradım, bizim hanımı buldum, evlendim. Tabii yine güreştim, gü reştim, para biriktirip kocaman bir aile kurdum kendime. Önce bir oğlum oldu. sonra bir kızım, sonra bir oğlum daha, sonra bir kızım, sonra bir oğlum daha oldu; oğlumdan sonra bir oğlum daha. Sonra bir gün karım: «Artık yeter güreştiğin» dedi. «Kalkalım Californiya'ya göçelim biz de, bir uîak bağcık alalım orada ömrümüîü sürdürelim.» «İyi düşünmüşstin» dedim. Ardından da kalktık, ğoçtük Calıforniya'ya; hârika üzümler veren güzel bir bağ aldık. Tam dilediğim gibi hayattı bu. Oh, ne güzel şeydi! Herkes sağlık, neşe, mutluluk içindeydi, giıreş müreş diye bir şey de yolctu hiç. Yalnızca güneş vardı, iyi yiyecekler içecekler, candan dostlar vardır.» Archie bunları dedi, gülümseal. Van: «Hadi arkasını da anlatın» dedi. «Evet, evet anlatın, n'olur!» diye üsteledi Rosey de. Garson yemekjeri koyuldular. Archie: getirdl, hepsi de yemege •Bağlarda çalışırdun» dedim. «Yani n« işiydi o?> dedi. «Küfe taşırdım. Yini hamallık.» dedim. • Başka?» <Ba;ka bir şey yapmazdım» dedim. «Hepsi bu kadar mıydı yaptıgın?» dedi. «Eh, oyun da oynardım arasıra.» dedim. «Gure? tutardım» Vahan Aga, o zaman «Hele şimdi bir düşünelim bakalım» dedi.» Bir garson, ağzı sulandıran kızarmıs ekmeklerle beyaz peynır getirdı. «Yemenize bakın çocuklar» dedi Archie. «Bu benim hikâyem uzun mu uzundur. 0nun için kesi yorum onu burada.» • A, olmaz olmaz» dedi Van. «Bır parça daha an latın » Rosey de tutundu: «Evet. evet. Oyle ilginç ki.» Archie: «Pekâlâ öyleyse» dedi. «Ama bir yandan da yemenize bakın. Lokmatarınızı da iyi çığneyin.» Garsona iki içkı daha getirmesini söyledi. «Evet, nerde kalmıştık? Ha, günler gelip geçti, kendi kendime «Ya'u, bu Vahan Aga herhalde bizim işimizi unuttu» dedim. Fakat bir gün Vahan Aga bizim bankaya çıkagelmez mi? Bana dedi ki: «Parayla güreşmek ister misin?» «Parayla mı?» diye sordum. «Ben eğlence olsun diye güres tutanm. Severün güreşi de ondan» dedim. «lşten sonra sen gel, beni gör. » dedi. O gece en yeni elbUelerüni giyip doğru Vahan Aga'yı görmeye gittim. Yanmda kocaman, iri yarı birileri de »ardı, benden falan çok iri bir adam. Oturduk, konuştuk. Sonra kalktık, bir cimnastik salonuna gıttik. Adam bana bir mayoyla ayakkaplar verdi. «Hazırlan mindere» dedi. Mayoyu giydim, ayakkaplan ayağıma geçirdim, kendimı bayağı iyi hissettim. Güreşi severdün çok, uzun zamandır da güreşmemiştim. Mindere çıktım, az sonra o adam da geldi; «Hazır mısın?» dedi bana. <Okey« dedim. O günlerde biz «okey» falan diyemezdık. Bütün lâfımız hep «evet efendim, yes sör» dü. Başladık güreşe. Eh, adam eni koau iyiydi hani, çok kuvvetliydi, müthiş de atikti. Sırtım yer» gelsin istemiyordum tabii, çünkü Vahan Aga gözlerini dıkmiş benden ayırmıyordu. Güreştik de güreştik adamla. Belkı yırmi yırmi beş dakika süfdü. Sonunda yoruldu; ama ben, bana mısın bile demedım. Neden diyeyim? Daha delikanlıydım. Çok geç medi. adamı alaşağı ettim, sırtını yere getirdim. Sonra kalktım, o da kalktı. «Sağ ol> dedi. «Artık değişip giyinebilirsin.» Kendi elbiselerimi giyindim, yanına vardığımda Vahan Aga, «Hadi, gidiyoruz» dedi. «N'oldu?> diye sordum. «Yanlış birşey mi yap tım yoksa?.» «Demin sırtını yere getirdigin adam kimdi, biliyor musun?» diye sordu. «Bay Dan Fullendi o. New York eyaletinin ünlü güreş şampiyonu. «Çok üzüldüm buna» dedim. «Kim olduğunu bilmiyordum ki.» Vahan Aga: •Cumartesi gecesi onun la güreşirsen sana bır yüz dolâr verecek. îster misin?» dedi. «îsterim» dedim.» Garson iki içki daha getirdi. «Güreştim, yüz dolar kazandım, olduğu gibl de küçük kardeşime gönderdim o parayı.» «Yendiniz miydi?» «llk defasmda ben yenmiştim, ikincide Dan Fuller yendi beni. Adımı Archie Sailor diye o değijtirmişti; ayrıca ikimiz de arkadaştık birbirimizle. Ondan sonra her hafta güreştim. Her hafta elime ge çen parayı memlekete yolladım. Taa bizim küçük kardeş New York'a gelene kadar. Sonunda geldi: «Çok çalışıp para biriktirmeli. hepsini eve göndermeliyiz ki, bütün ailemiz Amerika'ya gelebilsin. Çünkü evde herkes buraya gelmek istiyor» dedi. «Eh,» dedim ben de o zaman. «Madem öyle, sana gti re? öğreteyim de...» Fakat kardeşim gürejçiliğe yanaşmadı, kendine başka bir i; buldu.» «Nasıl bir iş?» • «Tabii, pdacılık. Ama bankanın birinde değil. Okulda. Yarım gün çalışıyor. yarım gün okuyordu. Aynca bir de oda vermijlerdi, haftada bir dolâr k« zanıvordu » «Ne okuyordu?» DEN SONRA İ= SSSSa Diçi Bond MODESTY BLAISE A NKA R A 06 25 06 30 07 00 07.05 07 30 07 45 08 00 08 10 08 40 09.00 09 20 09 35 09 55 10 00 1100 1105 11 25 11 55 12 00 12 15 12 30 13 00 13 15 13 30 14 0O 14 15 14 35 14 55 15.00 16 00 16 15 16 S5 16 55 17 00 17 30 17 50 19 00 19 35 19 50 Carth I2J /SCE LB 0 TOPUMT1VA CA Tiffany Jones TIFFANY JONES i & z< .E l < M 19 55 20 03 20 25 20 45 2100 \ İ l /A Acılıs. Droıram Gunsvdın I Kove haberler Günavdın n Haberler ve hava durumu Sabah müziii Ankarada buzün Her telden S.Teimenden sarkılar Ev icin Sabah konseri Arkası varın Ara haberler. llanlar Okul radvosu Hafif muzik D Balkandan sarkılar Konser saati Ara haberler. ilânlar M Akkustan turkuler Kıbrıs saati A.Zeneer ve K Oncandan sarkılar Haberler ve R G.de bueün Hafif muzik Reklâm Droeramlan Ü Yorukoeludan tuıkuler Z Taskentten sarkılar Albumlerden secmeler Ara haberler. ilânlar Okul radvosu N.CubukoHudan turkuler M USurludan sarkılar Bando muzifii Ara haberler HSnlar İncesaz Kov odası Reklâm Drosramları Haberler ve hava durumu M.Turun«'den türkuler Uvkudan 5nce Din Ahlâk sohbeti M Ersesten sarkılar Kalkınm» volunda Kücük konser 24 saatin olavları. ilânlar Şanat acık oturumları Ü. solistler. 0 . orkestralar TBMM saati Haberler Gece konseri Gece varısına doiru Özetler. Droeram. kaDanıs 1 1 DOKTOR T. Ziya Kırbakan Oerf, (f ( ı e Zflhrerl Hastalıkları Mütehassısı tstlklâi Cad Parmakkam No 6« Tel 44 19 73 «Arkasını da anlatayım bari» dedi, sözünü sürdürdti: «O günlerde her şey güzeldi, her şey tıkınndaydı. Taa bankalar krizle karşılaşıp iflâs bayrağmı çekene kadar. O zaman; bağımız elden gitti, giıreşlerde kazandığım bütün param elden gitti, her şeye yeni baştan başlamaklığım şart oldu yani. Yeniden güreşlere girerim diye düşündıim ama artık yaşlanmıştım çok. Fakat başka n'apabilirdim, elimden ne gelirdi ki? Yine New York'tan işe girişmek gerekti. New York'a dönmeli, yine dedim kendi kendime. Yü 1933 lerdeydi, ben de kırk dördümde. Geldim New York'a bir ış buldura kendime.» «Ne isi?» diye sordu Van. «Odacılık tabii.» «Yine bankada mı?» ( A r k s a var)