12 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFEDÖRT 29 Ocak 1968 CUMHURİYET "Garipçiler,, okulunun üçüncü şairi «Garlpçüer» okulunun üçtacü şairl Oktay Rıfat, bizim kusak içinde en yakışıklı, en sevimll ve zamanına göre en güzel giyinen bir sanatkârdır. Uzun boylu, kara kaşü, kara gözlü, mütenasip vücutlu ve güzel konuşan bir şairdir. Daima güler yüzlü, şakacı ve nüktedan olan Oktay Rıfat, sırası gelince bazan da hiç umulmadık bir zamanda, canını sıkan, münasebetsiz, haddini bilmeden konuşan insanlara karşı evvelâ alaycı, sonra da öfkeli, hırçın çıkışlar yapar. Bu hallerine çok tamklık etmişimdir. Fakat bütün bu öfkeli konuşmalanna kuvvetli bir ya cevap verecek olursak, siir yazmantık ve aklı sellm hâkimdir. maya vakit bulanjayız, diyordu. Değerli fikir adamı ve şair SaOktay bu sör üzerine gülerek: nıih Rıfat merhumun oğlu olan Çok haklısın, bu kıskanç. dar ve bugün 64 yaşında bulunan Okgörüşlü adamlara cevap vermeye tay, baba evinden başlayarak ciddeğmez diyerek bahsi kapattı. Sondi ve saglam bir eğitim görmüsra da bana dönerek çok kibar bir tür. tavırla: ; Çocuk yaşında iken kalabalık Çok affedersiniz, tam da sinir| ve hepsi de, külrürlü, yabancı lerirpi bozan bir konu üzerinde ko dil bilir bir ev içinde edebiyat nuşürken geldiğiniz için sizinle ve şiir terbiyesi almış, başta bameşgul olamadım, Cahit Paris'te bası olmak tizere ağabeyi ve ab iken her zaman sizden bahsederdi, lalanndan çok şey öfrenmiş, orsizi hepüniz «everiz, diyerek gönlü ta okul ve lise öğrenimlnde Iken mü aldı. arkadasları arasmda kolayca ken O günden sonra Oktayla artık ar dini göstermiş, irsi diyebitecegikadaş olmuştuk. O yıllann Ankamiz bir kabiliyetle şiirler yizmarası, güzel sanatların her dalında, r ya baslamıştır. • . j .K. * özellikie edebiyat ve ?iir yönünden Birçok sairlorimiain. alBifte,.; çok* hareketli idi. Bugünkü ünlü çairlikle yUksek tahsill brr »ra . . gairierfn pek coğu Ankarada idi. *,, da yürütmesini de bilen O£tay • •OKtay Rifatla sık sık pastahaneRıfat, Ankara Hukuk Fakültesuıi*lerdet».daha çok Ulus'taki Şükran bitirdikten sonra, bir müddet ;. ; Lokantasında diğer arkadaşîarla Maliye Vekâletinde çaiışmış, ay. *, birlikte buluşuyor, şiirler okuyor, nı Vekâlet adına ihtisas yapmak . ; .tartışmalar yapıyorduk. üzere Faris'e gönderüruis, fakat . \ Bir akşSm Oktayla yalnız ikimiz, Ikinci Dünya Savasında Paris'in Şükran Lokantasmdan baska bir düşmesl üzerine o da Cahit yerde, ünlü bir şarapcıda yemek yi Sıtkı Tarancı ile beraber bisikyip şarap içtikten sonra hes»p Uteletle Paris'ten kaçarak yurda dik. Masamıza bakan garson elindönmüş ve ihtisas tahsilini yarıdeki hesap puslasını bizi biraz ça da bırakmıstır. kırkeyf görmüş olacafc ki sjşirrîikçe şişirdikten sonr» masamıza * • bıraktı. Oktayla birlikte pusulaya Oktay Hrfat'1 bana Uk defa 1940 inceden inceye göz gezdtrdikten yılında Ankara'da bir yaz günü sonra itiraz* ettlk: Kutlu Pastahanesinde, Orhan Veli tamştırdı. Şöhretlerinin ilk ba Biz şunları, yemedik... Biz bu samaklannda tath giinler geçiren kadar değil, şu kadar içrik .. «Garipçiler» okulunun bu iki deGarson gayet sert ve hattâ terbiğerli uyesi karşıhklı oturmuslar, yesizce cevaplar vermeye "basladı. dondurma yiyorlar ve haklannda Şaraphanenin patronunu çafırdık, çıkmış olan bir tenkid yazısma ona da aynı itirazlan yaptık. Patverilecelc cevap üzerinde konusuron, bizi uzun uzun dinledikten son yorlardı. ra: Orhan, gayet sâkin ve kendin Ben karışmam, kozunuzu g«rden emin duruyor, Oktay ise he sonla paylaşm! diye çekti gitti. yecanlı, biraz öfkeli, haksızlığa \ Nihayet, uzatmıyalım parayı veruğramış lnsanlann Isyanı içinie medik. Karakoiluk olduk. Karakol gayet sert, fakat düzgün, inanriıda Şaraphaneye yüz adım kadar var ncı bir dille konuşuyordtı. Oryoktu. Oktay önde. ben arkada, han, onu teskin etmek lçin: yanımızda beyaz önlüğü ile garson Hakkımızda her yazıian yazıgirdi karakoldan içeri. Çocuklsrı egejflne bindiren ıtttçü Halil tbrahim bereketi kesenize. Oklll RIF4T Genç bir komiser mua\nnl, garso nun {ikâyetlerini dinledi dinledi. Ve sonunda ne istediğini sordu. Gar son: Hiç beyim... Yakışır mı bu be> !ere, versinler 15 lirayı nereye giderlerse gitsinler... Komiser, sonra bizlere döndü ve hüviyetlerimizi tesbit etmek üzere adlarımızı sordu. Önce Oktay, sonra ben sıkıla sıkı'ıa isimlerünizi, iş yerlerimizi söyledik. Genç komiserin yüzü bir an da Jcıp kırnuzı oldu. Şaraphane nin arsız garsonuna hışunla : Çık dısan... diye bağırdı. Garson : Niçin çıkayım, efendim, di yecek oldu. Komiser bu sefer daha yüksek sesle: Çık diyorum sana, sen bu beylerin kiin olduğunu biliyor musun? diye bagırdı. Garson dışarı çıktı. Gsnç komiserle baş başa kaldık. Sonra bize dönerek : Affedersiniz efendim, Eizi buraya kadar getirmişler. Buyurun, oturun birer kahve içelim, diye hürmetkâr bir tavırla bizle Yazan: BAKI SUHA EDIBOGLÜ tum vardır. Akıl ve sezi yollarına daima açık bulunan bu rahat, bu pervasız söyleyişler, aslında çok titiz, çok uzun süren çalışmalardan sonra doğmustur. Şu «Uludağ Sokak Satîcılan» siirinin, hafif, uçarı güzelîiğine hakın : Girin satıcılar evimin hülbülleri Girin ıririn aydınlık bahçcmden içeri ( züm satın armut satın nar satın hize Dağlar görünürken kapıda ardınızdan Indirin tüy jibi küfeyi sırtınızdan Bir elmada bir mevsim dolsun evimize Xa sen ey karınca taciri sazeteci Afnnın içinde bir sap ebegümeci Kaşlannda macera goilerinde oynn Şeytan gibi kaçan yollu biüikletinle Xırtık çizmelerin kadite kasketinle Getir o eski sevincini çocukluîıın Aksamla bacada mavilpsiııce dumaıı Biten türkü gibi uzaklasnı kapımdan Kayın afftr ajır gündüzden çeceve Ey Istanbul agzıyla mal satan simitfi Yarın KEMALETTÎN KA.MU HAtTALIK BULMACANIN HAI>LKDtl,MlS SERLİ BULMACA î 1 2 4 5678 9 3 J 1 11 I 1 1 ff~r 4 Oktay Rifat fonla söylediğim zaman büyük bir sevinçle gülerek şu cevabı verdi: Şiir, ilk defa imdadımıza yetişti... Ysşasın komiser bey! Yala dünyaya ve hayata gülerek bakan, zaman zaman da ince bir görüşle alay eden garip, bazan acı, ama yine de her şeye ragmen tasasız gibi görünen bir tu \ u ıın satış değermın yarısı. 9 Birine karşı kızgıniılc gösterms gelmemek. 6 Erkflk Bale sarılan, birini ötekinin alev elinden evltıt, güneş dohine kışkırtmak için tekrarlanan 123456789 ğarken ilk agatahrikçi sözler grupu. YUKARIDAN AŞAClYA: ran yer 7 Y u 1 «Uydurma lâfa dikiz et!» muşak toprak mânasma iki sözlti bir emir. 2 cinslerinden. aYurdumuzun Asya kıtasındakı ğaç çeşitlerinparçası halkından. 3 «Çok» m den. 8 Acıkll aksinin tersi, berhangi bir mepiyes, faydalı 9 muriyet makamı için teklif ve tâ «Hingi zal^nrelkt ırünlm manda?» mânayin ediliş hareketi. 4 Cevrilinra bulmaranin «kesin inanç» belirir, tersi «çoic halledılmis sekU sma bir edat v« doğurup yaşlanmış dişi» dir. 5 bir söz. ••i "Şiir ilk defa imdada yetişiyor yaşasm komiser yaşasın şiir,, ri mısafir etmek istedl. Teşekkür ederek vaktin geç oldugunu söyledik ve karakoldan ayrıldık. Birkaç gun sonra öğrendik kl, garsonu hışımla karakoldan kovan ve bize kahve ikram etmek lsteyen genç terbiyeli komiser, amatör bir şairmış, Oktay'ın ve benim şiirlerimizi okur, hattâ bazılarıru ezbere bilirmiş. O günlerde Oktay'a bunu teleşasın jiir! diyordu. Oktay Hıfat da öteki arkadaşla n gibi şiırden başka çeşitli sanat ve edebiyat konularında makaleler yazdı, tercümeler yaptı, yeni bir anlayıs, yeni bir biçim g ^ tiren başarılı piyesler yazdı. Ve hiç şüphesiz en güclü ve kendisinin cfe en çok inandığı şiirden ayrılmadı. Oktay'ın şiirlerinde çoğunluk IST A N B U L 06 25 06 30 07.00 07.05 07.30 07.45 »7.50 08.00 08.15 0830 08.45 09.00 09.15 09.30 09 40 100O 10.05 10 20 10.40 1100 11.45 1200 12.10 1225 Acıhs. program Gunavdm 1 Köve haberlcr Günavdın II Habeıler ve hava durumu Istanbulda busun tlânlar ve hafif müzik Hafif Batı müziâi Saz eserleri S Ersözden sarkılnr Carli Rahci orkestrası Türkulcr Keman soloları Ovun havalan Ev icin Ara haberler Hafif Batı müzlSi G.Güvenliden sarkılar Arkası varın Sabah konseri A. Sensovdar sarkılar Ara haberler ilinlar M. Kemertastan türküler Radvo H. M. Orkestrası N. Sicahlden sarkılar Habrrler ve H.G. de buaün Saz eserleri Reklâm oroCTamları İ Fevman orkestrası 8T>rz*r*en carkılar J>l.Kovutürk orkestrası N.F.roldan türküler Ara haberler N. Ünsal Seneünden sarkılar CaSdas müzlk Okul radvosu Ara haberler Üsküdar Musikl Cemlyeti SOLDAN SAfiA: 1 Rahmetli şair Orhan Velinin kahramanı «Siileyman Efendi» 1 çin gösterdiği acıma duygusun.ı belirten iki söz 'bi11 kelime ve bir çekim). 2 «\raldeni ziyaret et!» anlamına iki sözlü bir emir. 3 Nota, fazla bıkkınlık duygusu hissetme!» mânasına iki sözlü bir emir. 4 «Azizler için neair işinde kullanılacak eşya tedarie et!» karşılığı iki sözlü bir emir, bir hayvanın bagırtısı. 5 ö*retmenin karnesine geçmek üzere öğrenciye verdigi. 6 «Çok hoş gezinti römorkörü» anlamına iki söz. 7 Fazla yaşlanıp ne yaptığını bilmez hale gelmemek. 8 Ele geçirilen yahut bir har"ket ve bir sözden kendisl aleyhine mâna çıkarıp gücenen, bir ma Evvelki eünkil bulmacanın hal!edilmi9 çekü NASIL HALLEDİLECEK Vukandaki rakamh bulmacada t,a. dcce 4 tane anabtat (ipucu) ve 8 taııc sonuç vardır. Boş kalan 12 karenin içine 1 den 9 a kadar uyçun birer rakara koyarük ve toplanın. çarpma. çıkarima. bölme işaretlerınc dikkat ederek soldan saga ve yukarıdan aşa^ıya bulmarada göstttrilen gonrHan bulunun. Biraz vaktinizi alır ama, boş vaktinizi husça geçirmi} olursunuz. MODESTY BLAISE A f oPeSTV v E \AJ(LUB OOMJJ. 80? 14.30 14.43 15.00 1505 15» 1600 00 1Î40 13.00 13.15 1330 14 00 14.1S W1LL1AM SAROYAN 23 «Ahmak hepsi, ahmak. Şimdi sardırmayalım orüan başımıza. Nasıl oldun?» «Her gun yıl geliyor bana.» «Öyleyse Çin Mahallesinden vazgeçelim, sen bir yerlerde iyi bir çorba içip kendine gel. Aüa bir taksiye; oteline git. bir banyo çek. gir yatagına, al eline bir polisîye roman. uykuya var. Sabahleyin uyandığında yepyeni bir insan olurstm.» «Vay anam!» «tşte gördün mü, sen de Çarp gibi «vay anam!» dedin.» «Zaval'ı oğlan..» «Merak etme. iyidir. En iyı hastanelerde kalıyor, en iyi doktorlara kendini baktınyor, en 'istiin ilâçlan kullanıyor. Sen asıl kendine b*K, Çarp'a falan aldırma. En son ne zaman gitmiştın oraya?:> «Vay anam!» «Ne zaman gitmiştin dedim?» «Bizimkilere mi? Yani valde ile pedere mi? 19O5'de birim peder bu şehre gelmiş, bu yollardan geçmiş, o sıralarda otuzbeş vaşındaymış. Altı yıl önce Çalıfornia'da öldü, bir türlü bir araya gelemedik onunla.» Zak ileri doğru bir adımda sıçradı, bir sıçrama daha. «Otuzbeş yıidır böyle bir şey yaptığını görmemiçtim.» dedi Yep. Zak bir daha sıçradı, iki adım öteye hopladı kaldı. Gülüştüler. Karşıdan dogru Bowery'li ^rseriler ikisini gözlüyorlardı. «Dileseydin operanın birlnde bale olabilirdın hani.» «Ben şarkıcıyım. dansör değil.» dedi Zak. «BaXma boyuma. bütün büyük tenorlar hep benim gibi kısa boyludur.» Zak'ın ardından onlan gozleyen Bowery'H serserilerden biri yüreklenip sıçramayı denedi. Ama Zak gibi başaramadı bunu tabii. dUstü: ?.«• dü. düşündü. kalkmak için de hiç acele etmerii. Hoş, onsı yardım eden de olmadı ya Bovery'da olacak şey değildi. Düşenin yanma gelen Zak: «Daha çok çalışman gerek..» dedi. Yep: «Vay anasını..» dedi. «Sonunda adam girişti be. Bunun için hiç de geç kalmış değildi.» «Niçin, niçin?» «tnsanhk için.» «Günümüzde pek kullanılmaya değmez bir ke'.ime o dediğin.» «İşte yazarların bir derdi daha. Zaten sıa n'aptınızı bilmiyorsunuz ki.» «Ne demekmiş o?» «Erkek erkeğe yardım eder. Hepsl bu.» «Ya kadınlar?» «Kadınlar da kadınlara tabii.» «Ya çocuklar peki?» * «Çocukiar, nasıl çocuk olunur bilmezler M. Yazarlardan da yardım mardım görmezler Ne aörürlerse hep analanndan babalarındandır Senln asıl görevin erkeklere iyi birer koca, iyi birer bab; kadmlara da iyi birer kan ve iyi birer ana nasıl olunur o alanda yardımcı olman.» «Fareler n'olacak arada?» «Onlarm yazarlara hiç bir zaman Uıtiyaçları olmamıştır. Yalnız fcadınlarla erkeklerin. yani iıısanlann ihtiyacı vardır yazar kısmma.» Çin Mahallesine şrtrdiler. Doyers diye bir sokakta Wah Kee admda bir lokanta buldular öze!likle turistik bir yerdi. «Asıl Çin'den gelmiş Çinlllerle bir arada oturmaya bayıiırım» dedi Zak. «Biraa olsun o Doğu nun esrarlı havasma girmek istıyorum.» «Bense çorba istiyorum.» «Şurda küçük bir masa olmalı. çevresinde < e 1 Çince konuşan Çinliler. Dilediğimi de ısmarlama lıvım.» Lokantanın Içlerine dogru oatandılar Zak: «Bunlann hepsi Çinll ml yani?» diye sordu. «Hepsi de Amerikalı, merak etme.» «Pek çakılmıyor ama » «N'aoıyorlar orda acaba?» (Bir büyük masa hazırlıyor olmalılar.» Hadi bir başka yer Dakalım oiz de..» BİR Ö6LEDEH SONRA DUNYADA BİR GUN Ç vr n T A R I K D U R S U N K. e ie : Garth 17 30 Köv odası 17.50 Reklim Droeramları Haberler ve hava dunımu Bafilamalarl» O. havalan Snnat dünvamız Bu toDraeın sesi Yurdumuzun sölleri Yurdumuzun ırmaklsn S. Özcrden sarkılar TBMM'de eecen hafta 24 saatin olavlan Hafif Batı tıüzitt Klâsik T. M. Korosu Reklârn orosramları Haberler Ştüdvo konserlerimiı rİ7et!er oroaram ve ksDanıs İST\XBUL İL RADYOSU 16.53 Acıhs ve Droeram DiskoteEimizden Kücük konser Genclere mii7ik Senfonik müzik Hafif miizik Aksam korseri Genclerle heraber Koncertolar Ciean melodileri Gece konseri Caz müzici Hafif Batı müziît Proeram ve kacanıs A N K A R A Tiffatıy Jones FAKAT, MISS 30NB'L? ÛEME*! ZAMMEDŞSEM OSTÜMPEfJ EL GECMEMİZL Ö E 0625 Acılıs. 06.30 Günavdın I 07.00 Köve haberler 07.05 Günavdın II 07.30 Haberler ve hava durumu 07.45 Sabah müziSi 08.00 Ankarada bueün 08.10 Her telden 08 40 09.00 09.20 09.35 09 55 10.00 11.00 11.05 11.25 11.55 120O 12.15 1230 13.00 12.15 13.30 14.00 14 15 14.35 14.55 1S.O0 16.00 lfi.15 lfi.35 1K.SS 17.30 17.S0 19 00 19.35 19 50 13.55 20 1ü EU S/sUME I İ İ ÇK viuCDl^Au UİCI Orta Doğu Teknik Üniversilesi Raktöriiiğünden: Üniversitemiz Bütçe ve Mall tşler Genel Müdürlüğü, Muhasebe Müdürlüğü'ne Memurlar alınacaktır. İsteklilerin : Muhasebe Memurn 2 adet 1 Türk vatandaşı olmak, 2 Afgari Lise mezunu fncaret Lisesi tercih sebebi) 3 Asgarî iki sene Muhasebede çahşmiş olmak, 4 Erkek adaylar için askerliğini yapmış olmak, Mutemet 1 adet 1 Türk vatandaşı olmak, 2 Asgarî Lise mezunu (veya muadili meslek oktüu mezunu olmak), 3 20.000. TL. lık kefalet verebilecek durumda olmak, 4 Asgarl iki sene mutemet olarak çalısnus olmak, 5 Askerliğini yapmış olmalan gereklidir. Mürscaatçüarın Üniversitemiz Personel Müdürlüğünden alacaklan Müracaat Formlannı doldurartk 31.11968 çarjamba günü saat 17.00 ye kadar lade etnıelerl ve 25.1968 cuma günü saat 10.00 da yapılacak imtihanda hanr bulunmalan rica edilir. (Basın: «"•» • A «SS/89S) I7.no Devlet Uretme Çiftlikleri Gene! Mîidürlüğünden: * 1 15 adet yağmurlama tesisine ait: a) Aspes çimentodan lmâ! edilmiş muhtelif çapt ana boru, b) Aljminyum veya metre ağırhğı aliminyumdan faz la olmayan malzemelerden yapılmiş muhtelif çapu başlıklı boru, Bedelleri Türk parası ile ödenmek üzere teklif alma usulü ile satın alınacaktır. 2 Malzemelerin tamamı icin teklif verilebüeceği gibi her grup için yapılacak ayn teklifler de kabul edilir. 3 Şartnameler Gene] MüdüHükte Ekonomi İşleri Müdürlügünden alınır veya göriilebilir. 4 İsteklilerin teklif mektuptanrn en geç 8 Şubat 1968 perşembe günü saat 12 y e kadar vermeleri ilân olunur. 5 Daire lhaleyi yapıp yapmamakta ve dilediğine yapmakta serbetttir. (Basın: 10745 A. 610/893) Türküler secidl Ev icin Sabah konseri Arkası varın Ara haberler. ilânlar Okul radvosu Hafif müzik N.Güverden sarkılar Konser saati Ara haberler ilânlar S Erorhandan türküler Kıbrı? saati Beraber ve so!o sarkılar Haberler ve R.G. d e bueün Hafif müzik Reklâm programları T. Karabuluttan türküler M, Sa&va^ardan sarkılar Albümlerden secmeler Ara habprier. ilânlar Okul radvoFiı N Bavramdan türküler T.Tooerden sarkılar Plâklar arasmda Yurttan sesler Ara hsberler tUnlar Köv odası F^klam orofframian Haberler ve hava durumu N. Krnidan ttjrküler Uvlcıdan önce «Yok carum, öbür sokaidar bura gıbı değil. Aydınlık. Bura karanhk, esrarengiz de üstelik.» «Bekleyen bir yığın insan var..» «Herhalde yemeklerinin güzelliŞinden Hadi.» Içerı gırdiler. Koridorda bir sürü insan vardı. Hafif karanlıkça yüzlü genç bir Çinlı onları pordu, yanlarına geldi: «Eğer toplu halde bir veda partisi falan vermek Utıvorsanız. büyük masa bir dakikada emrınıze hazır oluverir» dedi. «Kalabalık falan rfegiliz.» derlı Zak «Yalnızca yemek yemege eeldik. Yemek dertiv5em kırmızı biberle kuru fasulva riegil tahıi » «Şöyle buyrun..» dedi eenc Çinli. vol gö«tprHi. Knşede iki kisilik bir ma«ava cötürtiü onlan. Salonun aşaSı yukarı en ivi masssıvrtı Çevre; grnc, yaşlı insanlarla dolup tasıvnrdu. Garsonlar tekerlekli servis arabalarıyla ordan oraya gidip geliyorlardı. Ypp : «Çorba istiyorum» dedi. «Koca bir kâse dolusu çorba. Bütün istedigim bu • «Emriniz şimdi verine getirilecektir.» «Ya ben ne söyleyeyim.» cfedi Zak. «Sen de beklemeye hiç eelemediğini belirterek aç karnım doyuracak lıızlı bir şeyler getirmesini söyle garsona. anlar.» Hazırlanan biivük masava hekleyen kalahalık hemen iişüstü. Yanlanndan Pllerinrie üiseleriyle üç erkek seçti. masavi varıp oturdular. B'rileri: «Hey. YPD!» diye seslendi. • Vay canına yahu!» Elinrle bir viski şise«ivle ad»mın biri masalann» relrii. n? hucıık ^arho«*u d» • Hatırladın mi beni, ben Ray Dale! Onbeş. virml yıl önce New York'ta tanısmıstık seninle Oal'ba o eıirt'prde ikimi? rl< avnt kıra ru*!cunr!uk Harriptt RochPster'e. hatırlarlın mı? Arkarlaslar benînn icin hir Darti verivorlar da hurrla tcer'i girrri*inde. acaba o rmı rlive hir durak«ama secirriim. nek emin dp^ildim rioŞru'iı. Bvıranın vernekleri npfist'r. Biz hir hııfta önceninden ısmarlariıV « s H i «•.] Vıirp katıl sen rie.» 'Rav Dale Eveti dive diisiinriü. fPeki ama bn herif ne va^arrlı k i ' Ha. evpt. evet h'rkaç <^ergirie nfak fpfek hiVâvefikler Rvet Ama o Harriftt Borbpctpr rlpr1isi kızı hir türlii hatırlavıp nVsramjHi"! .Acana' /\y, tabiî Uzıın hovlu. U7un k^ra sacli bir kızdı. Salinss'taki marnl iicileri iİ7PHrıp nir mman Hs varmıstt Ncripcnk çpverrîî n icciler fiTfrinf Vnmlsroayı. l^erde kalrlı <u be; nim rnrham rla..l • Yann. hir vıll<*ına Avr\ıns'va cîriivnnım. Sava«tan hıı vsna i'V riHisim olacak bu. Aramıza lcat!'*"3V ictpmpT m'«'n Yep?» *va 7?k n'niacaV» Ti. Balkandan sarkılar 20.35 T»"idı?iT" meshurlar 20.50 Hafif miİ7fk > 21.00 •4 >;oatin olavlan V 21.05 TRi TAT saati 2','1'î Haberler 73.00 Ooera albilmflnden varısına doftnl 23.1S T nroffram ve lcartanı 23.55 «Rnviırsıın o rla » KalVtıl^r. hıiviik m a « v s fpçtilpr Rav Da1P n sisp'i olflru millpti hirbirixlp tanıstırdı. Yar>" ntıırrİM*u kadin'ardan Wri YPDV ; «tlk kitabımzdan bu vana vazHıklannızın hayr^mvim..» Bi' vazarın Vı^ıvmts avrıca. «•Rahanız husı'inlerHe nelpr vazıvor hakalım?» «Ya/mıvor artık. 5?ava? «ıracında öldü. Ama, zate" ^^cım h?cinı asmis birivdl.» «Rana hep Mark T\vain'i hatırlatırdı yazrlıklan^'ı Ririlerinin çıkıp o"a çevirmesinl isterdim.» Kadın : «Bu övlp pek Volav deîHl» dprli «Rabam YHrli'h ( * ) rliiinrie vazarrlı ciinkü övle«i hem riaha kn'avTn». hem rlaha rahatıns pPİİvorrlu Tabit o rlilrtpn Tn<*iH7CP»'p ceviri varjmak cok zor.» • YirMîçh rlilinrlç vazsniann en büyüŞüvdü, degi1 mi''» «Evet. samnm herkp<! ri> hu kanıda. Anncm taparriı nna Rıınca yıkıntı tcinrle onun nası! olup Ha hövlp spvlpr va7ani!Hi<*inp casar kalırdı Onda • Sizinle tanıştıSıma cok «evindim doŞrusu bsba >ızın vazdıklannı çok bevenirdim Bunu kimseie'p so%'lemek fırsatını bulamamıstım hir türlü. Kıs•net Wtylaymı>: Ters bir adam mıydı?» •Ah. evet! Bazan eünlerce vüzünden döşen b!n i=ırça olurdu. Sonra annem bitirdijri son hi^âyesini nkumaya ktvmlurken babam da kaslan çatkın. cavını içerrli. Diinvanın en eülfınç hikâvesi bile olsa, vine acıklıvdı tabii. Saka maka nedir bilmezcli Hep rlıi«'in;iröm. acaba niçin dıınnaV«ızın ie karartıcı h^âveler yazdı, siz de düşündünüz mü bunu aeaba?» hir '"rampt hnİMTHn Piinri inanırdl » atlmtâk SİNEMASI SUNAR 31 Ocak Çarşamba KENT OSUNCULARI BUetleri satümalctadır. Otopark vsrdrr. Tel: 55 43 70 (Reklâmajans: 102/896) SUADIYE Bir Aşk Hikâyesi (Arkası ?sr)
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle