29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
GOBKTDEN CENGİZ AYTMATOVA SOVYET HiKAYELERi Hasan Âli EdizTn önsözüyle 25 Sovyet yazarmdan 45 hikâye 464 sayfa. İplik dikişÜ cilt 15 lira îaymlıyan: CEM YAVLNEVİ Dağıtun: BATEŞ Fezâ Heklâm 1744/9558 umhuriyet KTJRÜCUSC: TONUS NADİ Sayın Oğretmenler t. HAKK1 TALAS'ın 2. Sınıf Bfitfin D. Kt. 3. Sınıf Bfitfin D. Kt. i 4. Sınıt Bütün D. Kt. 5. Sınıf Bütün D. Kt. Bu yardımcı kitaplan testli olarak yeniden basıldı. Bu yeni baskılan çok beğeneceksiniz Her kitap 750 Kr. tur. P. K. 1035 tst. Yeni Okul BUgisi Yayınlan Cumhuriyet 9590 44. yıf tayı 1S4S9 T d g n f «• mdetap adrafc Cambarty* Telefmüan S O N 8 fl H Istanbui Posta Kutusu: tstanbol N o 8M 2 2 42 8 7 3 O W S O 0 Pozor Î3 Ağustos 1967 Yenî Iş Kanunu dünden itibaren yürürlüğe girdi ANKARA, (Cumhuriyet Bürosu) îş Kanunu Resmî Gazete'nin dünkü sayısında yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Terfl edemeyen Generol ve Alboylor emekliye sevkediiecek Ordu yüksek kademesinde görevli amiral ve generallerden bu yıl önemli bir kısmının terfi sırasmda bulunan albaylara yer açılması gayesiyle «idarenîn yetkisine dayanarak» emekliye sevkedilmesi beklenmektedir. LEFKOŞEDEN DÖNEN VE KENDlSÎNE OLAĞANÜSTÜ YETKÎLER VERlLEN YUNAN DEVLET BAKANININ DEMECl: Çarpışan 2 otobüsteki "Kıbns'ın ilhakı yolculardan 2siöldü/47'si için Makarios yaralandı ile anlaştık,, # YALOVA • BURSA (Dış Haberler Servisi) Umut Dünyası ir musibet bin n«sihattan yeğdir deriz, son deptem felâketl de yurdumuıun bir büyük dâvasını, hiç değilse bir köşesinden çözebilmemiz irakânlanna kapı hazırlamış gönıMesele su: Dcprcm bölgelerine hükumet elden gelen yardımm yapdacağını vaadetmiş, hemcn de harekete gecmiştir. Pulümür'e giden Imar ve tskân Bakanı Sayın Haldun Menteşeoğlu, yıkılan evlerin eskisinden daha sağlam bir biçtmde en kısa zamanda yeniden yapönlacağını, toprak sahiplerine dağrblacak kredilerle bolgenin hııla kalkmacağını soylemiştir. Bu, şüphesiz kanayan yüreklere su serpici biı davranıştır. Vakit geçirmeden felâket bolgesine kadaı giderek göze aldığı iyiniyet gösterisinden ötüıü sayın Menteşeoğlunu kutlanz. Ancak, aynı bölgeye gidip yerta4e incelemelerde bnlnnan Ana muhalefet partisi Genel Sekreteri Sayın Bülent Ecevit hükuroetce alınmakta olan tedbirlerin yetersizliği üıerinde durmuş ve söyle bir uyarmada bnlunmuştar: «Pülümür bölgesi halkı fakirdir, çok ilkel şartlar altında yaşamaktadır. Yıkılan evler, o evlerde yaşayanlann çalısfağı tarlalar, hattâ mezarlıklara kadar bStfln arazi Toprak ağalannın mölkiyeti »ltındadır. Bu durumda, hükumetin yapacağı yardnn depremden zarar goren fakir halktan çok bir kaç ağaya yararlı olacak, bunlar evlerini yeniler ve alacakları faizsiz kredilerle maddî güçleıini arttmrken, toprağı isleyen fakir halk içinde çırpındjğı yoksulluktan gene kurtanlamayacaktır. İyisi mi, deprem felâketinin bir daha gözler öniine serdiği ba haksızlığı, hazır fırsat çıkmışken, hemen giderme çareleri uzerinde dunılsun. Felâket bölgesinde yapılacak evler, içinde otnranların mülkiyetine geçirilsin, aynca bir toprak reformu yapılarak halk geçimini sağlayacağı toprağa kavuşturtüsun, krediler de bundan sonra, eski yeni bütun toprak sahiplerine hakkaniyet ilkesine uygun olarak dağıtılsın. Böyle bir reıbrmn goze almadan yapılacak yardrmların hiç bir sosyal yaran olmayacakiır.» C.H.P. Genel Sekreterinin ortaya atbğı fiklr, önemle üzerinde durulmasmı gerektirecek bir değer taşunaktadır. Bu konuda hükumetin göriış açısınm ne olacağını doğrusu merakla bekliyoruz. Gerçi Sayın İmar ve tskân Bakanı yapılacak evlerin, o evlerde oturan köyltiye maledileceğini resmen söylemekle, Ecevit tarafından ortaya atılan fikrin hiç değilse bir kısmını paylaştığmı belirtmiş olmaktadır. Affla, gene Sayın Ecevit'in açıkladığı üzere böyle yarun bir tedblrle geri kalmış bir felâket bölgesinde yaşayan yoksnl halkın derdine derman bulunamayacağı meydandadır. Eskiden ağanın mülkiyetindeki evde oturup ağanın tarlasında çalışan köylü, nihayet fazla sıkışırsa, hiç değilse nazari olarak baska jere kapılanmak hakkına sahipti. Şimdi «Kendi yuvam» diyeceği bir yapıya kavuşup da gene başkasnun tarlasını işlemek zorunda bırakılırsa durumu elbette düzelmiş olmayacak, ağa karşısındaki muhtaçlığı, ezikliği ve çaresizliği eskiye kıyasla belki daha da artacaktır. Sayın Menteşeoğlu'nun bu konuya değinmemiş olmasmı anlayışla karşıladığınuzı söylemeüyiz, Dâva bir bakanm yetki suurlannı asmakta, hattâ hükâmetten de öteye, A.P. iktidanrun ekonomi felsefesini ilgilendiren bir niteliğe ulaşmaktadır. Davranışlan ile toprak refonnundan başlanmadığuu sık sık belli eden, «Toprak reformu değil tanm reformu yapacağız» diyerek yuvarlak sözler arkasından işi idareye çalısan, fazla sıkıştınldı mı da «Kimin toprağını kime vereceğiz? Memlekerte dağitılacak toprak mı var?» biçiminde tahammülsıizlük belirtileri gösteren bir iktidardan bu konuda olumlu bir karara varabileceğini ummak her halde biraz hayale kapılmak olacaktır. Bnnıınla beraber, yurt sorunlannda Sosyal Adalet Ukesinin, Anayasanın ve sağdayunun emrettiği, Rerçekleşmesi de pek mümkün, çözüm yollan ile karjılaştığımızda biı her şeye ragmen nmuda kapılmaktan kendimizi alamıyornz. Bnna hayal kunnak diyeceklerse, ne yapalım varsm desinler. Biz de Yahya Kemal'Ie beraber: însan Âlemde hayal ettiği nısbette yaşar! der yannı kollayan gözlerhnizle umut içinde bekleriz. îşçi ve işverenlera uyması gereken tnsuslar ile işçilerin sosyal ve diğer haklannı kapsayan tasan özellikle şu hükümleri kapsamftkt&dırt • BelirU süresi bir yıl veya daha IITIITI olaa sürekll hizmet akltlerinin yan ile sözleşmeye baglaa ması mecburidlr. Sürekli hizmet akitlerinde deneroe süresi en çok bir aydır. Ancak bu süre toplu sözleşmelerle 3 aya kadar uzatolabilir. Bu süre İçinde taraOar akdi bildlrimstz ve tazmizmtsa feshedebilirler. A İÇÜ1» fcanunda gösterilen R«beplerle işçi tarafından veyahut muvazzaf askerlik dolayısiyle fea hi halinde üç yıldan fazla çalışnuî olmak şartlylo işe başladıgından itibaren her bir tam yıl lçin lşçlye 15 günlük ütsreti tutannda bir tazminat verilir. Altı aydan fazla süreler bir yıla tamamlanır. thtiyarlık ayüğı hninmm<4nn ba2 lı bulunduklan kurum veya sandıklardan, aylık veya toptan ödeme almak amacıyla hizmet aidini fesheden işçiler de tazminata hak kazanır. (Atkan S*. î. Sfi. 1 4e) Çağlayangll yurda döndü Islâmabad'da iki gün süre H« RCD Kalkınma için Bölgesel lsbirliği toplantüarma katılan Ehşişleri Bakanı thsan Sabri Çağlayangil dün yurda dönmüştür. Top« lantılardan çok memnun kaldığmı ifade ile, «Pakistan Tiirk ticareti yanı ara, ban • TSrk tieaıet Ili;kllfrinin de aynı müspet yola gi receğini ümit ediyornzj diyen Bakan, Iran'dan, Türkiye'nin bir Ak» deniz limaniTia petrol boro hattı ddşenmesi ile ilgili projenin en kısa zamanda gerçekleçmesine çaüSilacağmı söylemiştir. Çağlayangil aynca, bütün kom$a ülkelerin RCD gibi bir i^jirliğin« muhtaç olduklarrm belirtmiş ve P'i konolarda genel prensipleri Ihtiva eden bir anlasma <unzalandığını açıklamıştu. Kadrosuzluk sebebiyle emekliye sevkediiecek general ve amırallere Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanunu (9!» «yılı kanunnn 49 nncn maddesinin (F) fıkrası nyannca Emekli Sandıfınca verilecek U ma»slık tazmin»t» ek olarak (rütbe maaşının) iki aylıktan az ve sekiz aylıktan fazla olmamak üzere vergisU) tazminat ödenecektir. Birkaç gün önce yürürlüğe giren Türk Silâhlı Kuvvetlen Personel Kanununun general ve amırallerin miktarlannı tayin eden 49 uncu maddesının (F) fıkrası, «Bekleme süreleri sonunda terfi edemeyen general ve amiraller emekliye sevkedilir. Bnnlardan, kadrosuzluk sebebiyle terfi ettirilmeyerek emekiiye sevk edilen general ve amirallere, emekliye sevk edildikleri tarih, ile bnlunduklan rutbenin yas haddine kadar oIan sürenin her yılı için, rütbe maaşının bir aylıgı tazminat olarak verilir. Ve, bundan vergi kesilmez. Bu suretle, verilecek tauninat iki aylıktan as olam* yacağı gibi sekiı »ytaktan da Kadrosnılvk sebebiyle terfi edemeyen ve yas haddinden önce emekliye sevk edilen albaylara da yukandaki hüküm aynen uygmlanır» denilmekte ESIYLE BERABER İSTANBUL'A GELEN İTALYAN DISIŞLERt BAKAM A. FANFANİ, AYAKKABILARINI ÇIKARMIŞ BİR HALDE, EDtRNEDEKl SELİMÎYE CAMİİNİ GEZERKEN... istanbul'a gelen italyan Dışişleri Bakanı: 'Proğromsfz yaşmycKtığim' Istanbul'da bir sure istirahat edecek olan İtalyan Dışişleri Bakanı Amintore Fanfani, dun saat 20.40'da tstanbul'a gelmiş; «Seyahatim özeldir, progTamsu yasayacagım» demistır. Bayan Fanfani de, şehrimize gelmiş bulunmaktadır. (Arkan Sa. 1. Kfl. I del dir. Ortak Bildiri RCD toplantısı sonucunda dun, ortak bir bildiri yayınlanmıştır. Bildiri, özellikle, Çağlayangü'in yukarda belirttiği esasları taşımakta ve dünkü sayımızda özetini verdiğimiz konuları kapsamaktadır. Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanununun yürürlüğü ta yın eden 209 uncu maddesinin (B) fıkrasmda, kademe terfi, aylıklar, harçlıklar, mahrumiyet yeri ödeneği, oğrenım yurtlan ve burslar, aile yardımı ödeneği, dogum yardımı, ölüm yar dımı, temsil giderleri, emeklilik ikramiyesi gibi mall hükümlerin uygulamasını 657 sayılı Devlet Memurlan Kanununun mali hükümlennin uygulandığı güne bırakılmasına rağmen 49'un cu maddede yer alan ve subaylara emeklilikleri balinde taz(Aıfcas Sa. 7. S«. 2 det İstanbul'un su durumu Dünya Sağlık Teşkilâtına bildirildi îstanbulun su ihüyacının karşılanması yolunda çekılen sıkmtının, daimi artan nüfus ve şehrin çeşitli yönlerde gelısmesi sonucu, halk sağlığını tehdıd eden bir durum alması üzerine, Istanbul Sular Idaresınce durum, bir fotoğrafla Dünya Sağlık Teşkilâtına ve Bakanlıklara duyurulmustur. Yapılan araştırmalarda, Tifo Paratifo, Basilli ve Amibli Dizanteri, Çocuk Felci ve Sanlık gibi vak'aların artışmda şehrin su durumunun rol oynadığı görülmüştür. 1951 de, 555 hastalıi ve 15 Ö lüm vakasına rastlanmışken, 5 yıl sonra bu rakam 678 hastalık ve 16 ölüme yükselmiştir. Raporun hazırlandığı taribte ise 885 hastalık ve 20 ölüm vakası görülmüştür. îstanbul Sular Idaresinin bu uyancı raporu uzerine Bakanlıklar faaliyete geçerek, yapılacak yaünmla ilgili bir kanun tasansı hazırlanmış ve aynca, Dünya Sağlık Teşküâtı tarafın(Arkası Sa. 7, Sü. 4 de) BİR YETKİLİ NE DİYOR? Konu iie ilgili olarak Ege Bölgesi Sanayi Odalanndan bir yetkili şunlan söylemiştir: «Parafin karışık yağlann, ttalya'dan geri gönderilmesi memlekette sanayicinin itibannı zedelemistir. Biz, Oda olarak, dış itibanmızı düsünüyoruz. Adlî mereilerden önce hareket edip, 5590 sayıplı kanunun bize verdifi hak kı knüanıp, islenen kabahata göre meslekten men ile ithâl ve ihraç lisasnslarmın iptâline gideceğiz. Kapalı kutu yaflann dahi kansık oldu|n konusunda vatandasta kanaat uyanmıştır.» Lefkoşe'de Makariosla gorüşerek dün Atına'ya dönen ve döndüğü gün kendisine olağanüstu yetkilerverilen askeri cuntanın «Kuvvetli Adamı> Devlet Bakanı Albay Papadopulos, burada verdiği demeçte, «Kıbns'ın Yunanistan'a ilhakı konusunda Hakarios'Ia tam bir anlasmaya vardıklarmn soylemiştir. Demece göre, ENOSÎS'i gerçekleştlrmek Uzere Yunan ve Kıbns Hükumetleri, «Bansçı bir hal çaresi» bulacaklardır Devlet Bakanı Papadopulos, Kıbnsla ilgili Türk • Yunan gorüşmelerine tekrar ve ne z&man başlanacagısa daiı gazetecüerın sorduklan sualleri cevaplandırmayı reddetmiştir. Papadopulos, Ada'da iki gün sfiren görüşmelerinin tatminkâr olduğunu ve her bakımdan anlasmaya vanldıgmı söylemis, <Kıbns'ta ENOStS'e muhalif kimseye rastlamadığını* bellrtrais, ancak teferruata girmektjn kaçınmıştır. Bakan, bu arada. Lefkoşe'de General Grivas ile yaptığı görüşmelerden bahsetmemıştir Kıbns Silâhlı Kuvvetleri Başkomutanı Grivas'ın, Kıbns'ın Yunanıstania birleşmesi konusundi Makarios ile tZMtR (Camhuriyet Bürosu) çok zaman aynı görüşte olmadığı ltalya'dan gerı gonderılen kabUdlrilmektedir. nşık yağlar konusunda suçlu gö(Arkası Sa. 7. Sü. 1 de) rülenler hakkında karar, adlî mercilerden önce meslekî kuruluşlar tarafından verilecektir. Dün de bıldirdiğimiz gibi. «Tirkiye Ticaret Odalan, Sanayi Odalan, Borsalar ve Odalar BlrUği» fcurulusunu ve raesleki faaliyetinı düzenleyen 5590 sayılı kaANKARA (Cumhuriyet Bünun hükümlerine göre, hareket* rosu) Türkıye ile Sovyetler geçen ilgili teşeklcüller, önüoıâsBirlıgi arasmdakt Sivıl Hsymcı'deki s«Jı günü Ege BStgest Ssn»lık Anlaşması dün DışisİMİ Bayi Odasında müşterek btr toplankanlığında düzenlenen bir tötı yapacaklardır. renle parafe edilmıştir. Odalar Yönetim Kurullan ve th Bu anlasmaya göre Türk Hava racatcı Birlikleri Yönetim Kurulu. Yollan ile Sovyetler Birliği Haile eksperler ve hukuk müsavirleva Yollanna ait uçaklar iki ülrinin de katılacağı bu toplanbda ke arasında karşılıklı seierler muhtemelen kesin bir karara vayapabilecektir. nlacakfar. YOLUNDAKİ KAZA, FAZLA SÜRAT YÜZÜNDEN OLDÜ Dün saat 18'de Yalo va Bursa yolunda sür'atyüzünden iki yolcu '"' isü çarpışmış, 2 kişi ölmüş, 13'ü ağır olmak üzere, 47 yolcu yaralanmıştır. ölenler; Îstanbul da öğrenci olduğu anlaşılan Varol Aysan U« kimliğı henüz tesbit edilemlyen bir ka^inriır Araba vapuru ile Yalova pazanndan aldığı yolculan Bursa'ya göturmekte olan 34 EC 056 plakalı otobus ile, Bursa'dan Yalova'» ya gelen 16 AK 368 plâkalı otobüsle, yolun sağında parketmiş bulunan bir kamyonu sollayıp geçerken, sür'atle çarpışmışlardır. Olayda, her iki otobüs de 50'ye yalan yolcusuyla şarampola dtişmüş; cam, saç ve koltuk demirleri, 15'i kadın 24 yolcunun kol, ba» cak ve yüzlerini kesmiş, bir kıamının da kol ve bacaklannı kırrruştır. Kazaya sebebiyet veren karnyon şoförU ise gaza basarak olay yerinden hız!'' uzaklaşmıştır. ATİNA KARIŞIK ZEYTİNYAĞLAR KONUSUNDA ADLî MERGİLERDEN ÖNCE MESLEKÎ KURULUŞLAR KARAR YERECEK Türk Sovyet Havacıhk Anlaşması dün parafe edildi Ağır yaralılar Bursa Devlet Hastanesine kaldırılan ağır yaralılar şunlardır: Hayri ve Esma Canlısoy, Halid, Neclâ ve Hâkan Ozean, Cevriye ve Ffiruzan Erbay, Ceıafle v* Nezshat Erdem, Hızr* Basoğlu, Hatim Tnnç, Hamdi Ak> çü, Gülseren Uysal, Kadriye Yılmaz, Meryem Akar, Saadet Afrrsatar, ö m e r ıtaraman, Sabri <3van, tbrahlm Erk, Mehroet Kesin, Aykut Saygun ve Bursa plâkaü otobusün şoförü Mnhhtin Aydönmez. Fukara edebiyatı de^il, gerçek... Crfa Valisi Sayın Kemalettln Gazezoğlu'nnn Viransehir olaylan hakkındaki açıklaması Turkiyenin temel soTunlanm butun çıplaklıttyla, bütün acüığryla ortaya koyuyor. Sayın Gazezofia iddiasız ve gösterissiz yapıyor bu acıklamayı. Hikâyenin içinde ne büimsel ukal&hklar var, oe haval. ne politik" edebiyatı. Sadece katı, bem kaskatı gerçekler arka arkaya dizilmis. tste ba gerçeklerdir Doçnnun çflesi ve iste bu gerçeklerdedir. mesett ba günlerde Pülümür dolayısiyle tartışılan toprak meseleni. Olay, bilindijH gibi arkadasımız Fikret Otyam'ın röportajir. le ortaya atıldı. Vtranşehirde Mahnüdürü ve bazı memurlar bir rüsvet sebekesi kurmuslar, özellikle nüfuzlu ağalann işlerinj rürütüyorlardı. Genç Kaymakam rüsvet olayını Vali Ue birlikte ortaya eıkardı. Samklar Adüyeye verOdiler. Ancak arkasmdan da Kayn kam Intibar etü. tlk jörünüsüyle intihar, genç Kavmakamın stııir bozokluğuııa, olaylar altmda erüml? ohnasıaa baflanryordu, ama işin içinde bir bit yenipinin bulunduğu da belll olnyordu. Otyam, «Kaymakam Babo» röportajında olaym rinğîînı noktasım ortaya koydo. Bu nokta, siyasî örgütö ele geçlrmis, Idareyi baskı altında totmak istiTen geleneksel agalık müessesesiııde merfcezlesiyordo. VTransehirdeki toprak gaapı olayı, Türkfvedeki binlerce olaydan brriydi. Fakat genç Kaymakam basküar karsısında, ö > lesme sarsılmış, ruhî dengesi öylesine bozahnnsttı ki, sonunda OLAYLARIN ARD1N0AKİ Saj'iıı Urla SAVCILIK TAHKİKAH Diğer taraftan tzmir Savcılığı da olay ile ilgili koğuşturmaya devam etmektedir. îhracatcı firma, kendilerine kansık yağ gönderdiğini tespit ettiği tüccarlar ile mal mübayaa ettiği bütün diğer firmalann bir listesini Savcüığa vermiştir. Savcılık, muhtemelen TCK'nun 394 ncü maddesinin •Umumun sıbhatine ve yenecek ve içecek şeylere müteallik cürümler. ile ilgili ücüncü fasıl veya TCK'nun 399 uncu maddesi ile dâva açacaktır. T CK'nun 394'ncü maddesi 3 yıldan 0 yıla kadar 399'ncu maddesi de 1 aydan 1 yıla kadar hapis cezalan 3ng5rmektedir. Giresun Kâğıt Fabrikasının temeli dün törenle atıldı Demirel:«Kulağınıza kötü lâflar fısıldayanların hesabını görün» dedi Şükran SONER bildiriyor DÜVARIN GERİSÎNDE KALAN «ZAFER ANIDI»... Cumhuriytt'te yüyuüanan açıklaması, gaceteci objektifryle tesbit edilen olayı büyütmekte *e yetkilinin kaleminden bütün detaylarmı verraektedir. Kasabada bir ağa vardır, u afa »ynı za> manda iktidar nartisinin de baa kanıdır. Derletin topnklaruu, köylünün topraklannı ele geçir» miytir. Okmna vazması azdrr *• ma, tilki gibi knrnazdır. Rüsvetse rüsvet verir. karsısmdakini çocakso görürse, babacan davranıslarls telkinlerde bulonur. Bunlar Tetmezse baskıra, tehdide başlar. Ankarada bdyük adamlardan dostlan da vardır. Kaymakam, vali eğer yola geldiler ise mrsele yok. Ama getmezleTse yapacağmı bilir ve onlann rerird değiştirtiverir. Kısacası Vîransehirde kaymakamlar yolcu, o ağa ise daima hanadır. Trpta Mehmet Caa olaymda oldnğu gibi ve (apkı diğer kasabalardakj gibi tste Tfirkiyenin dramı bodur, ve bu dram, balk için söylenen ağrUara, parlak lâOara rağmen devam edip gitmektedJr. DUeğimiz Sayın Gazezoğlu gibi gerçekleri olduğu gibi gören ve onlan korkmadan, çekmmeden açık açık kamo oyu înüne serebfleo idarecflerrmfziTi sayısumı artmasıdır. Çünkü Türktye ancak onlann davranışlariyle dramından kurtulacak, motlulnğa kavusacakür. 64 Utanç Duvan,, bugün 6'ncı yılmı doldurdu Erdoğan ARIPINAR Bugün, hiç bunlann birine benzemeyen ınsanlık tanhınde hürriyetin ortasma çekilmis bir duvann 6 ncı yıl ddnümüdür. NAUtR NÂDİ ünya tarihine geçmis; anlı çanlı, söhretli duvarlar vardır. Yüzbinlik ordulan durduran, yalnız Hun Türklerinin aşabildıği Çin seddinin duvarlan gibi, bir milletin umudunu bağladığı Majino hattının duvarlan gibi, türkülere kadar geçen Köroğlu'nun kır atıyla astığı zalım Boln Beyinin kalesinin duvarlan gibi... D 13 AĞUSTOS 1961 zamanlann o meshur sehrirdn 129 uncu sokağını bir boydan bir boya; Brandenburg kapısının asaletinden de utanmadan kesen; bir çimento yığınını görürler. Bu duvar dünyanın en şanssız çimentolarından, kumlanndan ve beddua almış sıvalanndan meydana gelmis olan Utanç Duvan'dır. (Arkası Sa 7. Sü. 2 de) Yolu Berline uğrayanlar bir GtRESTJN Kâğıt Fabrikasının dün temelini atan Başbakan Süleyman Demirel, «Kulafınııa kötü laflar fuıldayanlann hesabını görün, Fesat ve fıtne, Büyük MUlet'in idrâki sayesinde Snlenebilir» demiştir. Dünkü konuşmalarında daha çok sol'a çatan Demirel, bu arada, kendisiyle konuşmak arzusunda bulunan yaşlı bir koylü kadma bâzı görevlilerin mâni olmaya çalışmasını tenkid ederek, şöyle seslenmiştir: «Bırakm; vatandaş, benimle istedigi gibi kenaşBvnj» Geceyi Orduda geçiren Başbakan Demirel ve beraberindekiler, dün sabah Ordu Sağlık Kolejiyle stadyumun açık tribününün temel atma törenine ka tıldıktan sonra Giresuna gelmişlerdir. Demirel, Giresun yolu üzerindeki Bulancak'ta halka hitaben yaptığı konuşmada, solculara şiddetle çatmış, «Kanaat sizin.. Siyasî parti gözetmeksiziıı herkes vergi ödüyor. Herkes esit fartlar altında is buluvor. (Arkası Sa. 1. Sü. 3 de) K 1 AP ürtidan «büyük yatırıtnlar» konulu veni bir DUI serlsi cıkarıvor Gazeteler KİMtNE PARA... KİMİNE PUL..
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle