Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Asılmaktan idam sehpasmda kurtulan Purvis emin bir sesle haykırdı: tedirler. Nihayet uzun hapis ce zasına çarptırılanların, cezanın vrerilmesinden çok sonra mas>u«YnüışhkU cinayetle itham miyetlerinin anlasılması neticeedilen kaç masumun idam si serbest bırakıldıklannı hatıredildiğini kimse bilmes. Suç latmaktadırlar. İD oldnfnua kanaat getiriSuçsuz insanların da asılabilelen bir insan öldükten soııra, ceğine delil olarak, 19 yaşındaartık kendisini gcri getirme ki Will Purvis'in vak'ası hatırümitlerinin hepsi uçar gider» latılabilir. 1894 yıhnda cereyan Yargıç Jerome Frank eden bu olay, Ku • Klux • Klan tdam cerası aleyhtarlarınırı fiderneğinin dehşet yıllarından Jdrlerini savunmak için ileri sür bir kaç zaman sonra, Missisippi' dükleri tezlerden biri de, dede vukubulmuştur. Bir diğer vamh surette zihinleri kurcalazenci aleyhtarı dernek, «White yan «nıısum bir adamı asmak» Caps» bazı yerlsrde eskisinin ye korkusudur. İdam aleyhtarları, rini almağa başlamı?tı. bu işin ahlâken yanlış, toplumu Beyaz gömlekîerinin üzerinde küçiik duşüren, sâdece barbarkan kırmızı içaret taşıyan derca bir intikam alma olduğunu nek mensupları zencilere ani savunurken, diğer yandan da öbaskınlar verip, dehşet saçıyor lüm cezasının tashihinin mümve bazen işi cinayete kadar gökün olmadığını, ölümden gonra türüyorlardı. kimseyi diriltmeye hiçbirinin Will Buckley ad!ı bir aâanun gücünün yetmiyeceğini ve kurbanınm ailesinin ve dostları zenci uşağı da bir gece kaçırılmıs ve fena halde hırpalanraışnın sonsuz bir ac.ya zorla gartı. Bu işe öfkelenen Buckley, kedileceklerini ileri sürmektesoluğu Columbia'da almış. rr.edirier, seleyi büyük jüriye aksettirmisBu fikirler idamı savunanlati. Tabiî hemen «Wnite Caps» rm mukabil şiddetli hücumlarıderneğinin liderlerinden süphe na uğramaktadır. Bir yanılma edüdi. htimalinin mevcudiyetini kabul îtraekle beraber bunlar, idara Buckley eve, kardeşi Jira ve ıleyhtarlarının yanlışlıkla idam zenci ile beraber döndü. Atları îdildiği, sonradan ker.in clarak ile dar bir geçiüen geçerlerken ielli olmus bir tek vak'a zikrebir silâh sesi işitildi ve Will Buckley atından devrilerek düş lemediklerini ileri sürmektetü. Kaatili ormana doğru kaçariirler. ken hayal meyal görebildiler. Diğer taraf ise, mâsum kadm <e erkeklerin mazıde Amerıka ' Şerif yardımcılan cinayet böl'e tngiltere'de idam edildiklerigesinde araştırma yapar ve bir ü söylemektedirler. Yakın zaşey elde edemezken, kulaklarına nanlarda kesin bir yanlışlığın civardaki küçük bir çiftükte ırtaya. çıkarılmadıgım kabul etyaşayan Will Purvis'in adını fıikten sonra da, birçok dâvada, südadılar. Aradan yıllar geçti. dam cezasının infazından sonAncak bundan sonra muhbirin » büyük bir süphenin uzun zaişi için satın almayı düşündüğü nan silinemediğini iddia etmek Purvis'lerin çiftliğini elde ede Masum bir adamı asıyorsunuz,, mediği için bu işe başvurduğu meydana çıktı, Buckley'in öldürüldüğü geçit doğruca Purvis'in çiftliğine çıkıyordu. Şerifin adamları kendisini tevkif etmek için oraya var dılar. Delikanlı cinayetten hiç bir malumatı olmadığını iddia etmesine rağmen. kendisini yaka paça alıp götürdüler. Purvis, cinayetin işlendiği sırada millerce uzakta olduğunu siiylü yordu. îp gerildi, Purvis'in ayakiarı yerden kesildi, fakat bu kanunun dediği şekilde olmamıştı İlmik çözülmüştü. Düğüm iyı atılmamış olmalıydı. İdam mah kumu yere serildi. Sâdece biraz hırpalanmıştı, o kadar. Kalabalık rielnetli bir sessizliğe gömülmüştü. Bazı öfkeli Biri, «asın yıne» diye haykır dı. Diğerleri ae onu taklit ettiler. llgililer linirli sinirlı fc'zlandılar. İşi kısa kesmeğe kaıar lı görünüyorlardı bu sefer Şerif yardıtncılarından biri ipi almak için uzandı ama yetışemedi Biı den tam aşağıda Purvis'in ma«umiyetini ^avunan Dr Ford'u Buckley'in kard?şi Jim, kaatilin o olduğunu kesin olarak teş his ettiğini söyledi. Kısa bir mahkemeden sonra, Purvis suçlu görüldü ve asılarak idam edilmeğe mahkum edildi. Eyalet Yüksek Mahkemesi nezdinde yapılan teşebbüs de netice vermedi ve infaz tarihi olarak 7 Şubat 1894 yıh tesbit edildi. O sabah binlerce kadm, erkek Columbia mahkemesinin salonunda kurulan idam sehpasının önünde toplandı. Ip denendi ve herşey hazırlandı. Elleri yanına bağlanmış Purvis idam mahalline getirılirken, kalabalık daha da sıklaşmıştı. Tahta merdivenleri çıkıp sehpaya vardı. Ünifor malı bir adam hızla yanına yaklajarak siyah eldivenli elleri ı le ilmiği hazırladı. Bu sırada Purvis eli ile konu sacağını işaret etti. Kuvvetli, e min bir sesle, «masum bir adamı asıyorsunuz. Cinayeti kimin işlediğini bilenler aranızda. Şimdi çıkıp itiraf ederlerse, ben de serbest bırakıhrım» dedi. Fakat kimseden ses yjkmadı. Bir an sonra ilmik genç adamın boynuna geçirüdi. Ayakları da bağlandıktan sonra başına siyah bir örtü geçirdiler. Sonra cellât ipi kesti: Gergın atmosfer ıçinde bir süre kimse ses çıkaramadı. Son ra yeniden sesler yükseldi: «Asın onu... suçlu o...» Bu sefer mukabil sesler de işi tildi: «asmayın artık.. yeter uek tiği... Rahip Sibley ileri çıkıp sehpaja uzandı. Seslendi: «Bu deli Purvis'in ikinci defa asılmasına muhalif olanlar el kaldırsm.» Bırçok kimse elini havaya kaldırmıştı. Şerif ve yardımcılan şaşkın saşkın birbirlerine bakıyorlardı. Vazifelerini müdriktiler ama, kalabalığın isteğine karşı davran maktan da çekiniyorlardı. Niha yet Şerif, Dr. Ford'a dönerek seslendi: «Bunlar Purvis'in yeniden asılmasını istemiyorlar. Ama ben mahkeme kararını tat bikle görevliyim. N e yapayım?» Dr. Ford, «Bir avukata soruıı» dedi. «Bakın, bir tane orada du ruyor.» Fotworth adlı Noter, kesin bir eda ile: «Şerif, yapabileceğiniz tek bir şey var. O da mahkemenin hükmünü infaz etmektir» dedi. Purvis yeniden sehpaya çıkanlıp ilmik boynuna geçirildi. Tam bu sırada Dr. Ford'un sesi yeniden yükseldi: «Şerif, sizinle aynı fikirde değilim. Şimdi asılmaya engel olmak için 300 kişiyi yardıma çağırsam ne yapacaksınız?» sonra bir an durup, ilâve etti: «Ve bu işi yapmağa da hazırım.» Doktorun meydan okujruıu tasdik nidaları ile karşılandı. Şe rif kendisini savunacak bir ses bekliyordu. Ama böyle bir *es işitmedi. Hâlâ şaşkın bir vaziyet te yeniden adamlarına döndü ve Purvis'i hücresine götürmelerini emretti. «Bu meseleyi mahkeme haileder» dedi. Gergin atmosfer birden gevşeyiverdi, kalabalık derhâl dağıldı. «Eğlence» «ona ermişti. hinden bir gece önce hitlerit rnağlup olan bir kalabalık h pishaneyi basıp, Purvis'i teıli etmeleri için gardiyanlan zorl dılar. Kendisini alıp kaçırdıla Birkaç gün devam eden t a t ten sonra, araştırmadan vazge; di. Bu sırada Valiliğe A. Mclaurin seçiidi. Bu Purvis Jçi bir zafer demekti, çunkü e c kendisini savunanlardandı. A tık idam cezasının infaz edilm veceğinden emin olan PunrU < ortaya çıkıp teslim oldu. Mcl urin idam cezasını müebbı hapse çevirdi ama, Purvis mo* lesi yine de kapanmamıstı. Purvis iki yıl müddetle de let hapishanesinde hâlâ mSsuı olduğunu iddia ederek rmklt { çirdi. Nihayet hiç beklenilmedi bir olay cereyan etti. Clnayeti görgü sahidi Jim Buckley mahi meye müracaat ederek, te?hisiı de yanıldığını itlraf ettt. Nede böyle bir itirafa karar Ttffdig nl kimse anlaramatfa ama, he halde vicdan azabı o n b«s y«l sevketmijU. YARİN AYDINLANTTOR OLAT Yüksek mahkeme Zenci «Jejhtan KuKlıuKlan derneji sesler işitildi sonra. «Nedir o yo lunda olmayan ıçler?» diye bağırdı biri. «Nedir bu? Hayatını kurtannak için numara mıV» Purvis doğnılarak şeıife. «şu işi çabuk bitirin» dedi. Tektar tahta basamaklan tırmanıp «eh paya vardı. üyeleri bir âyin esnasında... kanhnın asılmasını isteyenler el kaldırsın...» Bir tek el bile kalkmadı. Bir an önce mahkemenin kararının infaz edilmesini isteyenler, infazın sorumluluğu üzerlerine ka Jınca kıpırdayamamıslardı. Rahip Sibley devam etti: «Wıll gördü. «Doktor» diye seslendi, «İpi uzatır mısınız?» Dr. Ford ipi aldı, sonra öfkey le geriye doğru fırlattı. Herkesi ürperten bir sesle, «asla böyle birşey yapamam» dedi. «bu çocuk şimdiye kadar çoktan asılmış olmalıydı.» Durum eyalet yüksek mahkemesine aksettirildi ve bu mahkeme de kanuna göre cezanın infazına karar verdi. îkinci infaz tarihi olarak 31 Temmuz 1895 günü tesbit edildi. Bu arada halk efkârı Purvis' in lehine dönmüstü ve yüksek mahkemeninin kararı protestolarla karşıianmıştı. İnfaz tari n oaoa a nnaatanf a uucırantan a anuı an a EHaaca ı aana naıau annncr anaaananoHn amı: aauaaara csücıa L ; BOQ H D aoEKnna VL> aa cıuaaa HES DE HAFTALIK uan amars • aaa r H*flKni BULMACA Acıln. o Türküler Konusma Ovun havaları Köve haberler Sabah melodileri Haberler ve hava d u r u m u Istanbu r b u . • Kücük ilânlar ve hafif müzik Bu sabah sizlnle Radvo hafif müzik orkestrası M. Yıldırımdan sarkılar Anneler icin Tanaolar Sabah lürküleri Kemsn soloları Müzik kutusu Tarım dünvamız M. Kovancıdan M r k l U r . . Arkası varın Kısa haberler .• ; Sabah konseri Cetin Inönteoe orkestrası Kücük ilânlar 4 ses. 4 sazdan turküler ' Yurdaeül EroSlu ve Tacettin J L'veundan sarkılar 1300 Haberler: R. G. d e buün 13.20 Hafif müzik '. 13.30 Reklâm rjroeramları ', 14.00 Tülin Yakarcelikten sarkılar 14.20 Necdet Kovutürk orkestrası ! 14.35 Saz eserleri ] 14.50 Konser saati ; 15.40 Ovun havaları 15.55 Kısa haberler I 18.00 Okul radvosu < 16.55 Çocuk korosu j 16.55 ocuk korosu ' 17.15 Kısa haberler ; 17.20 Istanbul Üniversltesi Talebe j Birliâi korosu 17.50 Reklâm Droeramlarl , 19.00 Haberler ve hava d u r u m u ] 19.40 Kücük ilânlar 19.45 Parlâmentoda secen hafta 20.00 Salih Uveundan türküler ; 20.15 Yüksek öSrenim sorunları • 20.30 Hafif müzik ' 20.4S Piyano soloları 21.00 Ekonomi dünvamız 21.20 Serarj Mutludan sarkılar 21.10 Anılarla Atatürk 21.55 24 saatin olavlart: K. «ânlar 22.00 Reklâm Drosramları 22.45 Haberler ve hava d u r u m u 23.00 Büvük besteciler 23.45 Hafif müzik 24.00 Kaoanıs ISTANBUL IL RADYOSU 16.55 Acıl'.s ve Droeram 17.00 Sizin icin 17.30 Kücük konser 18.00 Ivi aksamlar 18.30 Senfonik müzik 19.00 Türkiveve hos seldinif 19.30 Aksam konseri 20.15 Beraber secelim 21.00 Dört rüzeârın setirdiei ez eiler 21.15 Koncertolaı 21.45 Ciean melodileri 22.00 Gece konseri 23.00 Caz müzi&i 23..TO Sevilen sesler 24.00 Gece v a r ı s ı icin 03.00 Dünden Bueünden 01.00 P r o e r a m ve k a o a n ı ı 06.25 09.30 06.45 06.50 07.00 07.05 07.30 07.43 07.50 08.00 08.20 08.40 09.00 09.10 09.30 09.45 10.00 10.15 10.25 10.40 11.00 11.05 11.53 12.10 12.15 12.30 123 456 789 1 2 3 4 I 6 1 Dünyanın v» eski Yunanistanın ilk tarih yazarı olan kişinin adı. 2 «Ath veya motörlil taşjma aracı kuvveti» anlamına iki söz. 3 Eski devirlerde saraylarda veya zerıgin konaklarında giyilen döğerli kürk cinsi ve bu kürkü veren hayvanın adı, Alrikanın kuzeyindeki bir çöl bölgesi. 4 Kokulu bir ot, akar sulardan. 5 «Tanıklık et!» mânasına iki sözlü bir emir. 6 Aç gözlünün durmadan yediği, birine bağlı ve onun her sözüntl yapmaya nazır durumdakl insanlara böyle denilirdi. 7 Ağızdan çıKan ve pek fazla değeri olmıyaa lardan, aptalın aptah durumdakl kişL 8 Bir BaJkan devletinin başkanı, konuşurken çokluk «çöp» kelimesinden önce bu sözü kullanırız. 9 «Uzak bir çevrede» karşılığı iki söz ve bir takı. di1 11 1 • L mek istemiyen menîurlann bu lşe ait evrakı gizlemeleri hareketine halk böyle der (karma söz). 2 Askerliğini yapmakta olan kişiler, Tevök Plkret ve Yahya Kemal gerçekten böyle sanatçılar dan idi. 3 Tersi «yüz bul ve sululuk et!» mânasına bir emirdir, çevrilince «bir seyi kendisinden önce gelen şeyle ilgili gösterme hareketi» mânasına eski bir terirn belirir. 4 «Ne yerse yesin doymak bilmez durumda bulunan beygir» mânasına üc1 söz, eski savaş silâhlanndan. l> «Böyle yerde yemek yemektense bol yer.. de dayak yemek daha lyidir» diye ijir ataiar sözü vardır, «bak^arri ve uydurma değil» na bir sös. 6 «Erkek manasrna gelen sözün dfirtta 1 kisi, çok eski devirlerde yazüaı kitaplarda «ön söz» teriminin yt rine bu kelimeye rastlarsmu. 7 Asüları nesUlerl belli degtlkeı birden ortaya çıkıp adam olura renler (çoğul). 8 Esaaf n bell bir zamanda yaı tığı alıs veri< miktarınm top lamı, geri taraf 9 Meyhanedt çok içip evtr» gidemiyecek kt dar sarhoş ol muslara böylı denilir. »mrr.t YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1 Müracaatçrnın işini yürüt NASIL HALLEDİLECEK TukaridaU nkamh bnbnacada aadece 4 tane anahtar (ipucn) ve 8 tane sonuç vardn. Bog kalan 12 kareni:< içine 1 den 9 a kadar nygım btrer rakam kovarak ve toplama, çarpma, çıkartma, bölme işaretlerine • dikkat ederek aoldan ssğa ve yukandan aşağıya buimacada fösterilen sonoçUn bnlaouz. Biraz vaktinizi alır ama, bo; vaktLnizi hoşça geçirmiş olnrsnımz. Arkadas Islıkları 51 Yaa.. lçlerinden biri: Zehirden fiîa.. Öteki tamamladı: Orospudan vefa! Konuşuyor, konuşuyorlar: Dürüst bir koz olsa babasmın evini bırakıp» Hiç canım. Kaçar nuydı? Silkeleyip attığın iyi oldu! Tabî yahu.. Öyle karılar insanın başına türlü belâ açarlar! Peki, nolacak şimdi? Kim? Ku. Nolacak yahu? Nolur? Babası... Mangır zoruyla yamar birine! O kadaaaar.. Neyse canım, s>rkadaş!mız geldi ya.. Ulan âlemlerimizin hiç tadı kalmadıydı sensiz be! Kulaklanm uğulduyor, Ne yaptım ben? Yeni anlıyorum kanştırdığım haltı. Geri dönüimez yolîa ra mı girdim? Ne münasebet? O beni bekler, bırakmaz beni. Baba evine dönmiyecek kadar gururludur. Zâten babası da istemez bu hâliyle. Dönmez. Ne yapacak, yolumu bekliyecek! Giderim. Nasıl? Ne yüzle değil, arkadaşlanmın, anamın, kardeşlerimin yüzüne nası! bakarım? Vay nâmussuz baba dostu, kart horoz! Demek kıza onu bulup beynini parçalamazsam.. Fakat hayır, daha önce.. gidebilir miyim? Gidersem, kapıyı açar mı? Açsa bile yüzüme bakar mı? Ne düşünüyorsun lan? Uykudan uyanırcasına: Ben mi? îçlerinden biri: Yok ben! Bir başkası: Yoksaa... Öteki telâşia: Ne yoksası? Önceki: Çaktı o! Nedir çaktığı? Çaktığım gibi değil mi: Bomboş gözlerle bakıyoıum. Hiçbir şey anlamıyorum ki. Ne yaptım ben? Yapılacak şey mıydi? Geri dönüp kırmalıyım şeytanm ayağmı. Mutlaka, mutlaka kırmahyım! Affettinneliyim kendimi. Suçlu be ORHAN KEMAL konu veresim: AYHAN BAŞOGLU BEYAZ GÜL la sonra hesaplaşınz. Ama mutlaka mutlaka dönmeliyim ona! Bunda bir şeyler var arkadas! Kan büyü yapmış olmasın sakınT Bojver yahu büyü de ne? Ne mi? Inanraıyor musun? Şerefsizim, bir Magrıplı hoca var bizim orda, remil atıyor, üstüne değil buralar, kürreiarz'da yok! Evde annetn: Yavrum, oğlum. gözümün nuru nen var? Kardeşlerim: Âbi, âbiciğim... Kulağıma söz girmiyor. Gitmeli, onu bulmalıyım. Beni mutlaka, mutlaka bekliyordur! Beklemesin kaabil mi? Mecburdur. Evet evet, gitmeliyün. bulmalıyım! Bir gün arkadaşlardan gizli, tutuyorum yolu, Tutuyorum ama... Kuş uçmuş, kafes bomboş! Sendeliyorum: Nerde? Nereye gitti? Sami beyin ufacık tefecik karısı omuz silkiyors Valla hiç bilmiyorum. Bir şey sö'ylemedi mi? Söyledi. İki satırcık bir jeyler? Hiiç. Artık ne Atıf bey âbi, ne Ortahat, ne öe annem, kardeşlerimle arkadas ıslıklan! Dahyorum, Barba'nuıld değil. bir başka meyhaneye. İçimde o, kokladığım cigara dumanİı, alkol kokulu havada o, şarap bardağımda yine o, hep o, hep hep hep! fçiyorum, içiyorum, içiyorum. Sonra çAıyorum şaraphaneden, dolaşan bacaklarımla. Bir zamanlar penceresinin beyaz perdesine düşen gölgesini gözetlediğim kaldırıma atıyorum kendimi. Sanki o günler deyim. tamı tamma o günlerde. Oturuyorum kaldırıma. Gözlerim penceresinde. Aynı aydınlık pencere, aydmlık beyaz perde. aydınlık beyaz perdede birtakım gölgeler. ishklanmla gölgeler ürpererek kulak veriyor. Sonra açılıyor kanat. îçerde gaz lâmbası kısılıyor, sönüyor. Az ötedeki sokak lâmbasından ışıyan ince, beyaz bir el kapıya gitmemi işaret ediyor. Gidiyorum, O değil, küçüğü. Heyecanla soruyor: Nerde ablam? Ben de ona soruyorum: Nerde? Seninle deSil mi? ANKARA 0625 06.30 07.00 07.05 07.30 07.45 08.00 08.05 08.10 08.40 09.00 09.20 09.35 09.40 10.00 20.40 10.55 11.15 11.30 12.00 12.15 12.25 12.30 13.00 13.20 13.30 14 00 14.la 14.35 14.55 15.00 15.15 15.45 15.55 16.10 16.30 16.55 17.00 17.20 17.50 19 00 19.40 19.45 20.00 20.20 20.40 20.55 21.00 21.05 22 05 22.25 > 22 22.45 S 22 23 } 23 00 Acıhs. Drogr»m Günaydm Köve haberler MYıldızdoeandan sarkılar Haberler ve hava d u r u m u Sab«h müziii Ankarada bueün Kücük ilânlar Her telden Türküler eecidi Ki=i ve cevresi Sabah konseri Kısa haberler ve K. ilânlar Arkası varın Okul radvosu Sarkılar Melodiden melodlye Cocuk bahcesi Konser saati Zeki Oeuzdan türküler Kıbrıs saati Kücük ilânlar Beraber ve solo sarkılar Haberler. R. G. de bueün Hafif müzik Reklâm Droeramları Cocuk balıcesi M.Sevrandan sarkılar Bueün icin sectiklerimiz Kısa haberler ve K. ilânlar BafiJama T. ovun havaları Konser saati Plâklar arasında Hasan Sbzeriden t ü r k ü l e r Gönül Sövlerden sarkılar Cesitli müzik Kısa haberler ve K. ilanlar Köv odası Yurttan sesler Reklâm Droeramları Haberler ve hava d u r u m u Kücük ilânlar Gülcan Sevimden türküler Birlikte düsünelim Solmaz Tesmenden t a r k ı l a r Kücük konser Uvkudan önce 24 saatin olavlan. K. İlânlar Mikrofonda tivatro T.B.M.M. saati Kemal Öncandan sarkılar Haberler ve hava durumu Ooer» albümünden