23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHÎFE tKt 11 Mayıs 1967 CUMHURİYET HAIK FIRKASININ KURU1UŞU Baha ÂRIKAN umhuriyet Halk Partisinin olağanüstü kurultayı, Onsckizinci kurultaym ortanın solu fikrini, perçinleyerek dağılmıştır. Ötedenberi bu sütunlarda Cumhuriyet Halk Partisi için, ortanın solu fikrinin. bir fantezi olmayıp, bir realite olduğunu savunmaktayız. Bu savunmamızm sebebi Cumhuriyet Halk Partisinin kuruluşuna dayanmakta. partinin ilk kurucusu Atatürk'ün görüşlerine istinat etmektedir. Bu görüşlerin ne olduklannı anlayabilmek için, Cumhuriyet Halk Partisinin kuruluşuna kısaca bir göz atmak kâfi gelecektir. Bu kısa bakış. kanımıza göre, indj kişisel, görüşlerin çok üstünde bulunan gerçeklerl meydana çıkaracak, reailteyi butuıı açıklığıyla ortaya koyacaktır. Her şeydeıı once şurasuıı belirtmek lâzundır ki, Atatürk, Cumhuriyet Halk Partili olmayı, yıllarca işgal etmiş olduğu Cumhurbaşkanlığı makamıııa dahi, tercih etmektedir. 1930 senesinde Serbest Fırka teşekkül ettiği zaman, Atatürk'ün Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanlığından çekilmesi, partiler ııstü tarafsız bir hakem vaziyctinde kalması konusu o zamanların münakaşa mevzuudur. Atatürk bu fikri ileri sürenlere karsı 1930 senesi Eylülünde cevap vermiş ve şöyle demiştir: •Ben Cumhuriyet Halk Fırkasının Başkanıyım. Cumhurıyet Halk Fırkası Anadoluya ayak bastığım andan itibaren benimle çalışan Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyetinden doğmuştur. Bu teşekküle tarıhen bağhyım. Bu bağı çözmem için hiç bir sebep ve icap yoktur. Resmi vazifem sonunda, Cumhuriyet Halk Fırkasının başında fıilen çalışacağtm. Bu noktada tereddüde asla yer yoktur. Ve olamaz.» (1) : T0PRAE ve TARIM SORÜNLflRIMIZ Kâzım Karabekir'den.. Arada bir geçmişin küllerini kanştırmak günümüze değgin dersler almak bakımmdan yararlı oluyor. Hasan îzzettin Dtnamo'nun MAY yaymlarında çıkmakta olan Kutsal tsyan adlı eserinin dördüncU cildi bugünkü gençliği düşündürücü sayfalarla doludur. Hasan İzzettin, Kâzım Karabekir'e ait hâtırata dayanarak ibretl* okunması gereken su olayı anlatıyor: •Kâzım Karabekir bir yandan Sivas Kongresine yetişmek üzere sabırsızlanıp dururken bir yandan da eylulün yirmi beşinde Erzunım'a gelmesi beklenen Amerikan Araştırma Kurulu Başkanı General Harboard'u karşılamaya hazırlanıyordu. Buna üstünköru hazırlanmak denmezdi. O, Harboard'ın Erzuruma neden geldiğini pek iyi biliyordu. Harboard'm baş görevi, Kâzım Karabekir'in en kesin düşüncelerine göre Türkiye topraklan üzerinde «Büyük Ermenistanı ve genellikle Ermeni serüvenini örgütlemek amacına dayanıyordu. (...) Paristen 22 ağustos 1919 günü aynlan Harboard Kurulu, tam bir ay fiç gün sonra Erzurumda olacaktı. Le Temps gazetesi, Generalln gelişini şöyle bildiriyordu: « Amerikan Seferi Gücü Kurmay Başkanı General Harboard, Amerika Cumhurbaşkanmdan gelen «tâlimat» üzerine Ermenistan ve Maverayı Kafkası denetlemek üzere bir kurul başkanlığmda dün Paristan ayrılmıştır. General Harboard Kurulu, başka bütün kurullardan ve şu sırada gerek Ermenistan ve gerekse Maverayı Kafkas'ta bulunan örgütlerden bambaşkadır.» Kâzım Karabekir'in şimdiye dek Kafkas bölgesinden aldığı zengin bilgıye göre, Amerıkalılann ordaki insancıl çahşmaları (!) hiç de Türkiyenin çıkarına değildi. (...) Ingilizlerle Fransızlar, Ermenilere silâh; Amerikalılar da daha insancıl ve haksever görünmek üzere hesapsız eşya ve ilâç veriyorlardı. Paşanın daha önemli bulduğu bir gerçek vardı. Yılbaşmdan beri bir takım Amerikah memurlar, Türkiyede vızır vızır dolaşıyorlardı.» Bundan sonra Kâzım Karabekir Paşa Harboard Kunılunu karşılama hazırlıklarına girişiyor. Türk milletinin bağımsız yaşama gücünü Amerikalılara gösterebilmek için gerekli tedbirlcri alıyor. Harboard Kurulu Erzurumda aeırlanıvor. Kurul serefine yemek veriliyor. Ve sonra: «... Kâzım Karabekir, yemekten sonra konuklannı mlarak hükUmete götürdü. General Harboard, Vali Reşit Paşadan bir kaç bilgl aldıktan sonra şöyle dedi: Amenka, sermayesıyle Türklyeye yardım etmek ister. Bunu iyi niyetle karşılıyacağınızı şimdiye dek görüştüğümüz yönetim adamlarınızdan ve halkııuzdan anladık. Ne var ki bu sermayeyi korumak üzere bir miktar da asker getirmek ister. Kazım Karabekir Harboard'a şu karşılığı verdi: Sermayenizı getirmekle siz de. Türk milleti de bundan yararlamrsmız. Bunun için bunun anlamı vardır. Yalnız asker ne olacak? Bunun sizce anlamı nedir? Harboard. soruyu şöyle karşıladı: Sermayenin gerektiğinde her duruma karşı korunman için uygun sayıda asker birlikleri. Sermayenizi Türklerin yağma etmesinden mi korkuyorsunuz, yoksa dışandan gelecek bir düşmamn saldınsından mı? Eğer Türklerden korkuyorsanız bu büyük bir haksızlık ve bizi hiç tanımamaktır. Türk her zaman sozünde durmuştur. Ne yazık ki bize verilen sözde duranlar azdır. Bundan şimdiye dek biz çok kaybettik (...) Siz sermayenin kazancıyla asker mi besliyeceksiniz? Bu, Türkiyeyi istüâ demektir ki buna mılyonlar ordusu gerekir. Ve bunun uğruna da kanlar akar Siz, Türkün sözüne güvenin! Ttırklere Amerikalıların insanhkta en ileri gitmis bır ulus olduğunu gösterin. özgürlük ve bağımsızlığımızı satın alacak sermaye bizim için ateştir. Harboard, bu sözlerın agırlığı aitında ezilir gibi oldu: Duygulannıza saygı duyarım. Size önceden düşünUlmüs bir şey söylemedim. Söz gelişi konuştum. Ülkenizin mutluluğunu isterım. tstediğim Amerikada karşılasacağım sorular üstüne düşüncelerinizi yoklamaktı. Amerikan sermayesinin Türkiyeye yardımını sajlamak uğruna gereği gibi çalışacağım.» Bilmeyiz. tarih sayfalarındaki bu satırlara katılacak söz var mıdır? Kâzım Karabekir'in heyecanı şimdi belki çoğumuza romantik, hattâ çocukça gelir. Memleketimiz çok değişti o günlerden bu yana.. Millî duyçuların etkisi altında bulunan kişiler yönetimden uzaklaştılar.. Yerine iş adamı felsefesinde acayip bezirgânlar geldiler. Ama sunu unulmıyatım ki vaktivle istiklâlimizi Kâzım Karabekir soyundan insanlar kanla ateşle kurtarmışlardır, bugünkü çöküntümüzü da komprador soyundan komisyoncular hazırlamışlardır. Ve General Harboard'ın Kâzım Karabekir tarafmdan reddedilen teklifl bugün gerçekleşmiştir: Vatanımızda hem Amerikan sermayesi eremendir ve hem de bu «sermayenin gerektiğindo her duruma karşı korunması İçin uygun sayıda Amerikan asker birlikleri» vardır. Tarihi okudukça Gazi Mustafa Kemal kusağmdan atamyornz. • •I • •ı jj 1ARIM ÇlKMAZl I Hiçbir devlet yoktur ki, ordu ve donanmasuıdan evvel iktisadiyatını düşünmüş olmasın. ATATÜRK rin miktan 772.800 den 1268.818 e ve işletmelerin toplamı da 15 milyondan 21 milyona yükselmiş ve tabii ki bu ışletmeler de çok daha küçuk parçalara bolunmuş bulunmaktadır. Işletmeleri ortalama bir hesapla onar parçadan ibaret sayarsak 1963 de tarım arazisinin 210 milyon parçaya bolunmüş olduğu anlasılır. C dilmistir. Gene bu beyannamede sağı terketmenln ilk hamlesi görülmekte, ilk öğretünin blrleştirilmesi, yani medreselerin kaldınlması fikri bir ilke olarak ileri sürülmektedir. Seçim bltmis Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyeti adaylan kazanmıs, seçilen mebuslar Ankarada toplanmaya başlamışlardır. Halk Fırkasının kuruluşuna, Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyeti Meclis Grupunun 9 Eylül 1923 tarihli toplantmnda karar verilmi}, resmen teşekkül için hükumete 1923 Ekîminde müracaat edilmiştir. İçişleri Bakanlığına verilen beyanname, Halk Fırkası Umumî Reisi Gazi Mustafa Kemal ve Halk Fırkası Kâtibi Umumisi Recep imzalarını taşımaktadır. Tarihî bir vesika olduğu için bu beyannamenin buraya aynen geçirilmesinde fayda vardır: ahiliye Vekâleti Celilesine. Halk Fırkası nam ve ünvanı ile tesis ve teskil ve tasdikli nizamnamesi takdim edilen siyasî cemiyetin kanunu mahsusuna tevfikan Türkiye dahilinde teşkilâtta bulunmak üzere müsaadei resmiyesinin itası reca ve umumi heyeti idaresinin Erzincan Mebusu Sabıt. İstanbul Mebusu Doktor Refik, îzmir Mebusu Celâl, Erzurum Mebusu Münür Hüsrev, Tekirdağ Mebusu Cemil. Konya Mebusu Kâzım Hüsnü, îzmit Mebusu Saffet, Diyarbakır Mebusu Zülfü Beylerden mürekkep ve Halk Fırkası Kâtibi Umumisinin de Recep Bey bulunduğu arzolunur efendim.» Sami KUÇUK içine almıştır. Bunlardan 2.800 aile işlenen topraklann • / « 50 sini. arta kalan 153.200 aile de diğer yansını işletmektedirler. • «I • •ı. SSİİ Tarihî bir vesika D Atatürk'ün ilk açıklaması A tatürk partiyi kuracağı fikrini ilk önce 1922 • * senesinde açıklamış, Halk Fırkası sözünü de ilk defa bu açıklamasında kullanmıştır. 6/Aralık/ 1922 tarihli Hâkimiyeti Milliye (Ulus'un eskl adı), Yenigün (2). Öğüt gazetelerinin muhabirlerine Atatürk'ün vermiş olduğu uzunca demeç, kurulacak yeni partinin esaslannı göstermektedir. Gazetedekl yerin imkânsızlığı dolayısiyle tümünü aktaramadığımız bu demecin en mühim noktalan ekonomiye, memleketin sosyal vaziyetine, programlı çalışmaya ve halkcıhjra ait kısımlarıdır. Büyük Önder ekonomi hususunda «Bağımsızlıgımıza goz dikenlere yalnız askerlikçe galip gelmek kâfi değıldir. Memleketimiz hakkmda istilâ emelleri beslevecek olanların her türlü emellerini kıracak şekilde siyasette, idarede, iktisatta kuvvetli olmak lâzımdır.» demektedir. Sosyal hayatımınn düşük olduğunu söyleyen Atatürk, buna sebep olarak, sosyal hayatımızın en büyük düşmanı, cehaleti göstermektedir. Sayın Înonü'nün senelerden beri bir ideoloji halinde sarıldığı plân fikrini büyük lider, bu gazetelere verdiği beyanatında, şu sözlerle ifade etmektedir: «Kurtuluş ve istiklâlimiz için yaptığımız savaşı tamamlamak ve Tanrının milletimize verdiği istidat ve kabiliyeti sonuna kadar geliştirmek ve memleketimize bahşettiği bütün servet kaynaklarından büyük çapta faydalanmak ve zayıflığımıan sebeplerini ortadan kaldırmak için bundan böyle hiç bir fırsatı ve vakti kaybetmemeye mecburuz. Ancak bu çalışma yıllarca takip ve tatbik edilecek bir programa dayanmazsa, yazık olur gider. Uzağı gören bir görüşe olduğu kadar, milletimizin en acele ihtiyaçlannı karşılayacak bfc programa dayanmayan reformlar, sahsî ve keyfî olmaktan kurtulamaz. Bu gibi teşebbüsler sahipleri olan sahısların değişmeleriyle, hattâ kendisinin yer yer zıt görüşleri ve tatbikatı ile söner gider.» Atatürk bu demecinde kuracağı partinin halkçı bir parti olacağını, her türlü tereddütten uzak olarak beyan etmekte ve «En mütevazi bir millet ferdi sıfatiyle hayatımı sonuna kadar, Vatanın haynna vakfeylemek emeliyle banştan sonra, halkçılık esası üzerine dayanan, Halk Fırkası adiyle siyasî bir fırka kurmak niyetindeyim.» demektedir. Atatürk bu demecinden sonra halkm arasma kanşmak. kuracağı parti hakkmda halkın düşüncelerini öğrenmek, yeni yeni fikirlere sahip olmak arzusundadır. Bu gezilerinden birinde Halk Partisinin ilkelerinin ne olacağını soran bir vatandaşa, Halk Fırkasmuı en esaslı prensiplerinden biri olan Milli Hâkimiyeti anlatmaktadır. Diyor ki, «Halk Fırkasının asıl ruhu tam bağomsızlık ve kayıtsız şartsız milli hâkimiyettir. Bu milletin mukadderatmı ellerine vereceği insanlardan toplanacak meclis ve onun hükumetinin dikkatle takip edeceği dâva, hiç bir taraftan milletin ıstiklâl, hürriyet ve hâkimiyetine göz dıkilmemesinden ve bu istiklâl ve hâkimiyete dikilecek gözleri çıkarmaktan ibarettir.» (3) Halk Fırkasının kurulnşunda tüzükten başka aynca bir programı yoktur. İçlşleri Bakanlığına verilen tüzükteki genel esaslar, program yerine geçmektedir. Program yerine gecen bu maddelerin en önemlisi. Fırkanm gayesini gösteren maddedir. Madde, Fırkanın gayesi «Milli hâkimiyetin halk için icrasına rehberlik etmek ve Türklyeyi asrî bir devlet haline yükseltmek ve Türkiyede bütün kuvvetlerin fevkinde kanunu hâkim kılmaya çalışmaktır.» demek suretiyle hüküm altuıa almaktadır. Bu ilk tüzükte halktan ne anlaşıldığı da aeıklanmakta, halk «Halk Fırkası nazannda halk mefhumu, herhangi bir sınıfa münhasır değildir. Hiç bir imtiyaz iddiasmda bulunmayan ve umumiyetle kanun nazannda mutlak musavatı kabul eden bütün fertler hakkındadır. Halkçılar, hiç bir ailenin, hiç bir sınıfın, hiç bir cemiyetin, hiç bir ferdin imtiyazlarmı kabul etmeyen ve kanunlan vazetmekteki mutlak hürriyet ve istiklâli tanıyan fertlerdir.» seklinde anlatılmaktadır. Bugünkü Cumhuriyet Halk Partisinin, Halk Fırkası olarak kuruluşundan itibaren ortanın solunda bulunduğunu, bu tarif kadar açık bir şekilde anlatan başka bir izah şekli bulmak çok güçtür. Atatürk 29/10/1923 de Cumhurbaşkanı seçilmesi üzerinedir ki, parti işlerini yürütmek üzere Başvekil İsmet Paşayı Genel Başkan vekilliğine tayin etmiş bulunmaktadır. ••• ••• • ••I • ••I • ••I • •«I • ••I \ uncu yuzyılın başlarından beri Batılılaşma ve kalkınma hamleleri ıçınde bulunan Turkiyemız, împaratorluktan sonra Cumhuriyet dev rındeki 44 yılhk gayretlere rağmen, alnımızdaki «GERt KALMIŞLIK» kara damgasım sılememiş; iktisadi, sosyal ve kulturel alanlann hemen tümünde, dünyanın geri kalmış ülkeleri listesinin sonlarındaki yerimizde bir değişiklik yapamamışız. Bugun Türkıyenin çozmek zorunda bulunduğu sorunların ba; şında, tarımı da içine alan EKONOMİK KALKINMA gelmektedir. Her nekadar iktı«adi kalkınmanm hedefı, sanayi devriminı tahakkuk ettirerek Türkiyenın mamul eşya bakımından dışarıya muhtaç durumdan kurtarılması ve mamullerini dış pazarlara satabilmesi ise de, halen nufusunun ° / V 67.7 sinin tarımla uğraşması, gıda ve ham madde gibı gunluk ihtiyaç maddelerinin tarım alamnda temın edümesi, sanayi yatırımları için lüzumlu malzemenin dış pazarlardan «,atın alınabilmesi, tanmsal ürunlerin satılabilmesine bağlı olduğundan, bugün ve uzun süreli bir gelecekte de Turkiyenin tanmsal kalkınm;ı<;ı ile dengeli olarak, ön plândaki yerini muhafaza edecektir. 19 Gelir dağılımı ürkiyede nüfusun "o 67.7 si (20.582.338 kişi) geçimini tanm alanından sağlamaktadır. Yurdumuzda tanmla uğrasan ailelerin miktarı 1950 de 2.322.300 iken 1963 de 3.514.000 e ve 1965 sayımında da 4.116.468 aileye yük selmiş bulunmaktadır. Devlet Plânlama Teşkilâtının 1962 yıhna ait bir etüdünde, tarım alamnda çalışan ailelerin yıllık gelirleri, ortalama olarak 2.400 İira olduğu halde, diğer sektörlerde çalışanların gelirleri 10.278 liradır. Büyük insan kitlelerinin tarım alamnda istihdam edilmeleri, esasen yetersiz olan üretimden hisselerine düsen payın kuçülmesini mucibolmakta ve bunun sonucu olarak da tarımla uğraşan köylüler gün geçtikçe fakirleşmektedirler. 1962 de Amerikan Yardım Kurulu (AİD) milli gelirle milli gelirin çeşıtli sektörler arasındaki dağıhmını etut etmek üzere Amerikadan Prof. ENOS'u getirtmiştir. Prof. ENOS'un etüdune gore; küçük çiftçiler yılda aile başına 1.040 lıra elde eder T 1 ürkıye'de topraklar bu sekılde, hiç bir ölçü ve esasa dayanmadan parçalanırken, topraksız ailelerin miktan, azalma şöyle dursun, üzüntü Ue ifade edelim ki, artmıştır. Tanm alanındaki artan nütus, diğer sektörlerde, özellikle sanayi sektöründe hızlı bir gelişme olmadığından tarım alamnda kalmış ve bu suretle de, topraksızlann ve gizli işsizlerin sayısı gün geçtikçe artmıştır. 1950 tanm sayımında, Türkiyede tarımla uğraşan topraksız aile sayısı 89.884 idı. 1963 sayımında bu miktar 308.899 aileye yükselmiştir ki, topraksızlann sayısı dört kat artmıştır. Yine 1963 sayımına göre tanm işletmelennden 293.518 işletme kiracıhk, 521. 176 işletme ortakçllık ve 115.703 işletme de diğer usullerle. ki bır milyona yakın toprak işletmesi sahiplerinden başkalan tarafından işletilmekte olduğu anlaşılmıştır. Koy îşleri Bakanlığınm 1964 1966 yıllan arasında yaptığı araştırmalar çok daha ilginçtir. Bakanlığın (Köy Envanter Etüdlerine göre KARS, ERZURUM, AĞRI, BİTLİS. VAN, MARDİN. DtYARBAKIR ve HATAY) adlan altında yayınlanan etüdlcre göre toprakla ugraşanlarla topraksızlann iurumu şöyledır* Tarım v'üzde işçisi Toplam oranı 6.014 20.520 10.599 25.032 4.504 19.249 18.226 17.214 121.658 6.570 20.735 11.570 28.220 11.473 23.490 26.750 19.262 148 JH0 34.6 22.7 36.1 31.8 37.5, 40.8 46.8 35.3 S5.7 I Topraksızlar t 1 Genel aile Çiftçi aile adedi Bitlıs Kars Ağn Problem • ••I ••*• adedi 18 988 91.283 32.044 88.532 30.623 57.456 57.092 54.573 Ortakçı Kiracı 441 156 970 İlk kongre alk Fırkası İlk kongresini (Kurultay) 1511/ 1927 de aktetmiştir. Kongrenin açı» nutkunu yapan Genel Başkan Gazi Mustafa Kemal, bu kunıltayı ikinci kurultay olarak ele almakta, ilk kurultay olarak Sivas Kongresindekl toplantıyı kabul etmektedir. 10 / Kasım / 1924 tarlhinde «Halk Fırkası» adınm başma •Cumhuriyet kelimesini ekleyen ve Cumhuriyet Halk Fırkası dlye adlandınlan partinin, Cumhuriyet adını alması sebebi, teessüsü tarihiad» Cumhuıiyetin henüz ilin edilmemis olmasıdır. Halk Fırkası, knrulmasma Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyeti Meclis Grupunca karar verildiği 9 Eylül 1923 tarihinden, Atatürk'ün deylmiyle İkind Genel Kongresinl aktettiği 15 Ekim 1927 tarihine kadar, dünya tarihinde ejine az rastlanan inkılâplan tarihine kazandırmış bulunmaktadır. Halkçılık ve millî eğemenlik üzerine kurulan, ilk kuruluşunda ortanın solunu ancak bu esaslara istinat ettiren parti, dört sene zarfında vücude getirdiği inkılâplarla. ortanın solu eğilimine kesin olarak damgasını vurmuştur. Bu inkılâplann bir kaç tanesini kronolojik bir sıraya koymak, gerek tarih ve gerekse ortanın solu fikri bakımmdan, faydalı olacaktır. 29 Ekim 1923 de Cumhuriyet ilân edilmiştir. 1924 senesi martuıın üçüncü günü, bu partinin hayatında çok önemli bir gündür. Parti ortanın solunda bulunduğunu 3 Mart 1924 gününde fülî ve kuvvetli vesikalariyle meydana koymuştur. 3 Mart 1924 te çıkan kanunlar Şeriye ve Evkaf Bakanlıklariyle medreseleri kaldırmış, ilk öğretiml birleştirmiş, hüâfeti lâğvetmiş, Osmanlı saitanatı hanedanını sınır dışı eylemiştir. 8 Nisan 1924 te Şer'iye mahkemeleri kaldırılmak suretiyle kaza birliği sağlanmış; 20 Nisan 1924 te, 27 Mayıs Ihtilâline kadar devam edecek olan Anayasa kabul edilmiştir. İİİİ H Gayrı safı millî gelirin I'o 34,1'i tarım alanından (1966 milli geliri 66.678 milyon lıra olup bunun 22.749 milyonu tarım, 11.379 milyonu da sanayiden) sağlanmaktadır. Tarım problemlerinin başında üretimın miktar, tür ve kalıte bakımlarından yetersizhğı gelmektedir. Buğday ve bitkisel yağ ıthal ettiğimız bir ?erçektır. Yılda bir milyon tona yakın bugday ve yüzbın tona yakın da yağ ithal ediyoruz. Yeterü tedbirler alınmadığı takdirde, ithalâtın uzun süre devam cdeceğine şüphe yoktur. Türkiye tarımının içinde bulunduğu bu müşkul duruma muessir olan nedenlerini sıra ile inceleyelim: Erzurum Van Mardin D.Bakır Hatay 19.131 91.548 32.162 90.046 30.716 58.328 57.494 56 652 436.177 2 560 295 115 59 1 628 236 295 4.005 8.524 1.753 430.591 18.704 1334 • ••I •••. Tarım arazisi ürkiyede tanma elverişli arazi, diğer ülkelere kıyasla az olup, coğrafi alanının «o 30 unu biraz geçmektedir. Az olan bu tarım arazisi, bu güne ka dar uygulanaçslmekte olan bozuk tarım düzeni ile hem buyuk ölçüde ufalanmıs ve ufalanan arazi parçalan birer iktisadî işlet me haline getirilememiş ve hem de toprağın fakirleşmesine goz yumulmuştur. Türkiyede tanma elverişli arazi toplamı 64.6 milyon hektardır. Bunun #/o 32.7 si (25.3 milyon hektar olup 15.3 milyonu ekili toprak, 2.1 milyonu bağbahçe, 7.8 milyonu nâdas) tarım arazisi, 1o 36.9 u (28.7 milyon hektar) çayır ve mer'a, >,» 13.7 si (10.6 milyon hektar olup Z3 milyon normal ve 6.7 milyonu bozuk) ormanhktır. Tanma elverişli arazi dışmda aynca 13.1 milyon hektarlık urün getirmeyen kıraç arazimiz vardır. 1953 tanm anketine göre, tanma elverişli 253 milyon hektarlık arazi; yüz ölçümü 20 dönümden az 772.800 i ? letme dahil 15 milyon Sşletmeye bölünmüştür. Bu sayıma göre işletmelerin ancak »i 5.4 ü tek parça halindedir ki bu da tarım arazisinin ancak °'o 1 ini teşkil eder. îşletmelerin Vı 22.6 sı on ve daha fazla parçaya bölünmüş olup bunlar da tarım arazisinin • ' • 48.7 sini kapsamaktadır. 10 yıl sonra, 1963 de yapılan sayıma göre ufalanmada °'o 40 artış olmuştur. Cüce isletmele T 1 ken orta çiftçiler 7.750 büyük çıfçiler ise 41.340 lira kazanmaktadırlar. Tanm alanı dışındaki sektörlerde çalışanlara düşen pay, tarım sektöründekine nazaran fazladır. Küçük <»naf ve ücretliler yıjda aile başına 3.990 lira pay alırken memur ve hizmetliler 6.780 lira tüccar ve sanayiciler ise 94 600 lira almak suretiyle millt gelirden en fazla pay almaktadırlar. Devlet Plânlama Teşkilâtının 1963 gelir dağılımı araştırmasına göre; tarım aile beşte bir dilimlerıne düşen ekili topraklann yüzdesi ile tarımdan elde edilen gelirin aile dilimleri başına düşen yüzdeler şöyledir : Aile beste bir düimi Dilime Dilime düşen araıi düşen yüzdesi tanm geliri 1.5 5.0 115 Ait Ait • Orta Orta Orta . Üst Üst yüzdesi 7.0 10.5 14.5 22.0 46.0 20.5 61.5 100 100 Dokuz ilke irinci Büyük Millet Meclisi 1 Nisan 1923 tarihinde seçimin yenilenmesine karar vermiştir. Yeni seçime Anadolu ve Rumeli Müdafaai Hukuk Cemiyeti, Beisi Gazi Mustafa Kemal imzasını taşıyan ve dokuz ilkeden vücuda gelen bir beyanname ile girmiştir. 8 Nisan 1923 tarihini taşıyan bu beyannamedeki ilkelorin en başında, beyannamenin ruhunu teşkil eden esas yer almakta ve bu esas «Halkın kendi kendismi idare etmesı esastır» cümlesiyle ifade olunarak bütün devlet teşkilâtında, bütün idarede. kültürde, ekonomide halkçılık ve millî hâkimiyet prensibine göre hareket edileceği açıklanmaktadır. Beyannamedeki ilkelerden birisi de münhasıran halkın işlerine hasredihniş köylü ele almmış, köylüye kredi verilmesi, çiftçinin yeni yeni makinelerle teçhiz olunması umumî sağlık ve sosyal müesseselerinin kurulması gibi, o zamana kadar içtimai hayatımızda işitifmemiş olan prensiplerden bahse B Şapka kanununun kabulü, tekke, türbe ve zaviyeîerin kapatılması 1925 te, Muasır medeniyet kanunlarının kabulü ise 1926 senelerinde vukua gelmiş hâdiselerdir. Sonuç: öylelikle Halk Fırkası kuruluşunda tasarladığı sosyal inkılâplan kısa bir zamanda tahakkuk ettirmiş ve ortanın solunda bulunduğunu, daima sağa karşı olduğunu tarihe tescil ettirmiştir. Bugünkü ortanın solu dâvası. o tarihlerdeki bu tescilin tabiî bir tekâraülü netlcesi bulunmaktadır. *••• P«B« • ••• Görülüyor ki tarımla uğraşanların beşte biri tarım topraklarının % 61.5 unu işletmekte ve tanm gelirinin de °/« 46 sını almaktadırlar B Arazinin dağılışı B | u illerin bazı ilçelerinde topraksızlann oranı çok daha yüksektir. Meselâ Reyhanlı'da topraksızlar toprakla uğraşanların O'o66.6 sını, Hassa'da °'o44.5 unu, Silvanda (/o49.8 ini, D.Bakır Merkez ilçesinde %62.7 sini, Cizrede o/o66.1 ini, Derik'te 0/i60.8 ini, Silopide Vo6O.2 sini, Aşkale'de de Vo47.3 ünü teşkil etmektedir. Yukardaki tablo bize 430.591 çiftçi ailesinden 148.070 ailenin topraktan yoksun olduğunu ve bu illerde toprakla uğraşan ailelerin '/o35.7 sinin toprağı bulunmadığını göstermektedir. Türkiye için önemli bir problem haline gelen topraksızlann, ekonomik ve sosyal güvenlikleri de yoktur. Toprak sahibi ile kiracı arasındaki münasebetler hukukî olmaktan ziyade, bölge şartlarına ve geleneklere göre düzenlenir ve devamlı bir huzursuzluk kaynağıdırlar. Yarıcıhk ve ortakçılıkta toprağa bakılmaz, toprağa yatırım yapılmaz ve toprak devamlı olarak tahribe uğrar. Kiracı ve ortakçılann işledikleri arazi ekseriya çok küçuk olduğundan işletme metotlan ilkeldir ve verim gayet azdır. Türkiyede toprakla uğraşan topraksızlann feci durumunu en iyi şekilde Çalışma Bakanı Sayın Erdem tanımlamıştır. Sayın Erdem «Tanm işçisinin bir eli toprakta bir eli Allahtadır. Allah vermezse toprak işçisi açtır. Işçilerin ortalama günlük kazançları 250 kuruştur» demiştir. B [•••••••••••••••••••••••••••••«••a••••••••••••••••••• TEŞEKKÛR Sevgill büyuğümüz emekll Kızımıı K I V I L C 1 IWlB doğumunu akrab» v« doıtlarımıza müjdeleriz. Boztepeier 17 Nlran 1967 Şlkago Cumhuriyet 5258 P. Albayı Harb Malulü FAİK KIRDARın rahatsızlıgı sırasında yakın alâkalarını esirgemlyen Tesvikly» Sağlık Evi tabib, hemşlre ve diğer personeline, aynca. cenaze merasimlne İstirak etmek, çelenk göndermek. telgraf çekmek, te lefon etmek ve bizzat tazlyede bulunmak «uretlyle acımızı paylaşan dost ve yakınlarımıza, eski muharipler ve harb malulü teşkilâtına, kadir billr Türk ordusu mensuplarına derin mlnnet ve tükranlarımızı arzederiz. Kırdar ve Yuc» aUeleri Cumhuriyet 5255 18. KOTA 71 Sıra 84.06.40 Zâsansları alınır. Telefon: 48 26 96 (Manajans: 1126) 5279 (1) Cumhuriyet Halk Partisi yayınlanndan: Millet hizmetinde kırk yıl S: 15. (2) Bugünkü Cumhuriyet gazetesinin kurucusu Merhum Yunus Nadi Beyin Mücadele yıllarında Ankarada çıkardığı gazeienin adı. (3) Millet hizmetinde kırk yıl S: 8. :::::::::::.:::::::::::::::::::::: y Nimbüs 1 L AN Maltcpe Belediye Başkanlığından: 1 Belediyemiz vidanjör arabası için 8,x20 ebadmda iki adet iç ve dış lâstik 2490 sayılı kanun gereğince açık eksiltme sureti ile satın alır.acaktır. 2 Ihalesi 30 5 1967 salı günü saat 15 de Belediye Encümeninde yapılacaktır. 3 Muhammen bedeli 2440 iira olup geçici teminatı 185 liredır. 4 Takun halinde şartname Belediyede görülebilir. Taliplilerin aynı gün ve saatte Encümende hazır bulunmaları Uân olunur. (Basm 15476/5263) İstanbul Teknik Üniversitesi Elektrik Fakültesi Dekanlığından: Fakültemiz Bektrik Ölçmesi Kürsüsü Lâboratuvan ihtiyacı için 97.500 TL. tahmini bedelli HewlettPackard mamulâtı 5 adet muhtelif elektrik ölçü âleti pazarlıkla satınalınacaktu. Pazarhk 6 Haziran 1967 salı günü saat 14 de İ.T.Ü. Muhasebe Müdürlüğünde yapılacaktır. Pazarlığa istirak etmek isteyenlerin 7313 İira geçici teminat yatırmaları lâzundır. Şartname Dekanlıkta görülebilir. (Basm 15485/5265) ir tabiat vergısi bulunan toprağı bir ülkede büyütmek veva küçültmek mümkün değıldir. Böyle olunca da tek ellerde toplanan büyük arazı, bir kısım insanların topraksız kalmaları bahasına olmaktadır. 1952 tarım anketine göre; 2.5 milyona v a k l n çiftçi ailesinden üçte birine yakın kısmı 50 dönüm den küçük, yarısından biraz fazlası da 75 dönümden küçük arazi parçalan üzerinde çiftçilik yapmakta idiler. Sayılan iki milyona yaklaşan bu küçük cıftçılerin işledikleri arazi, tanm arazisinin ancak • / • 30'unu bulduğu halde geriye kalan 1/6 çiftçi ailelerinin işledikleri arazi de tanm arazisinin ° / o 70 dir. Kısaca ifade edilirse, tarımla uğraşanla0 rın /o 76'sı tanm topraklannm ",'• 30 unu, • ; • ' 24'ü de topraklann • / • 76 sını işletmektedirler. 1963 tarım örnekleme sonuçlarına göre; 1.200.000 ailenin elinde ancak 1/2 dönüm toprak vardır. 500 dönümden fazla .şletmelerin sayısı binden az olmasma rağmen, işlettikleri arazi tanm arazisinin ° / o ll'dir. Bu gayri adil dağılış, Devlet Plânlama Teşkilâtının 1963 gelir dağılımı araştırmasında daha be lirli şekilde görülür. Yuıcardakı tabloda görüldüğü üzere beşte bir tanm aile dılımıne düşen toprak miktan ait dilimde •/. 1.5 iken, üst dilimde % 61.5 tur. Son yıllarda Çukurova'da yspılan bir anket çok daha ilginçtir. Anket 156.000 çiftçi ailesini Arazi belgeleri opraklann gayriâdil dağılışı yanında, işletilen arazinin bir kısmının ya belgeleri yoktur veya mevcutları hatalı ve yanlıştır. Bunun sonucu olarak da arazi uyuşmazlıkları, azalma şöyle dursun, her yıl artmakta ve aynca varlıklı kişiler haklan olmadığı halde büyük topraklara sahip çıkmaktadırlar. Karma Bütçe ve Plân Komisyonunda, 1967 bütçe müzakerelerinde açıklandığına göre Doğu ıüerimizde : 66 dönümlük bir belgeye sahip olan bir vatandaş 5.200 dönümlük, 95 dönümlük bir belgeye sahip olan bir vatandaş 8.715 dönümlük, 26 dönümlük bir belgeye sahip olan bir vatandaş 5.412 dönümlük, 4 dönümlük bir belgeye sahip olan bir vatandaş 5.788 dönümlük, 50 dönümlük bir belgeye sahip olan bir vatandaş 7.185 dönümlük, 5 dönümlük bir belgeye sahip olan bir vatandaş 14.971 dönümlük bir arazi parçası işletmektedirler. ıcı. örülüyor ki, bugün tanm arazisinin büyük kısmının sınır, alan ve değer bakımlanndan durumlan tapu ve kadastro kavıtlarına bağlanmış değildir. İKTİSAT ve MALiYE YAŞINDA Bu uzun ve aralıksız yayın hayatım okuyuculannın yakın ilgisine borçln olan dergi yeni cildinden İtibaren günümüzün en Snemli konulannı teşkil eden Sosyal Hukuk ile Vergi Hukukunun tatbikatına geniş ve devamlı sabifeler ayırmış, yazılanm daha lenginlestirmiştir. 14 üncü cildin ilk sayısında şu yazıları bulacaksınız : * Ayın iktisadî ve Malî Kroniği Prof. Dr. Haluk Cillov * Savaştan Sonra Alman Ekonomisi Prof. Dr. Wilhelm Treue * İşletme Sermayesi Kredisinde Azami Haddin Tâyini Sabahattin Eringen ömer Kızılkaya * Sosyal Hnkuk ve Tatbikatı Doç. Dr. Metin Kutal * tçtihatlar Kronigi Vedat O. özgözen * Ayın Piyasa Hareketleri Doç. Dr. Kenan Gürtan * Baslıca bâyilerle tcitabevlerinde arayımı, Idarehane : Bahçekapı Vakıf ts Hanı Kat 3 No. 18 Tel : 22 74 02 27 49 48 T (Cumhuriyet 5289) 6 YARIN TanmiTniTin yetersiz tarafları Yüksek Makine Mühendisi Alınacaktır RABAK Anonim Sırketinin tesislerinde yeni tevsiat işlerinde çalıştınlmak üzere YÜKSEK MAKİNE MÜHENDİSLEBİ alınacaktır. Askerliğini yapmış. büyükçe bır istihsal yerinde en az üç yıl vazife görmüş ve yaşı 35'i geçmemiş olmak lâzımdır. Almanca veya Ingilizce lisanlanndan birine vâkıf olanlar tercih edilecekür. isteklDerin Kâğıthane Istihkâm Okulu karşısmda bulunan Şirket Umum Müdürlüğü binasında Muamelât Şefliğine jahsen müracaatları rica olunur. (llâncıhk: 273) 5271 HEKİM ARANIYOR Ajgari bes yıl devam edecek büyük bir Inşaat Şantiyesi için dolgun ücretle istihdam edilecek dahiliye mütehassısı bir hekinae ihtiyaç vardır. Tiliplerin (Hekim) rümuzu ile PJC 145 Eskisehlr adresine muracaatlan riea olunur. dlâncılık: 282) 5273
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle