06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
AJANSLAR * RADYOLAR Yeni Zelanda Güney Vietnamdaki askerini iki misline çıkarıyor Fransız genel seçîmlerinîn 2. turunda mücadele çetin geçecek hadiseler arasında DÜNYADA BÜGÜN Kennedy: "Bombardıman ılıınlıırıılııiiilı,. Dış Haberler Servisi EW TORK Senatör Robert Kennedy dün gece televizyonda yaptığı bir konuşmada, Amerika, Kuzey Vietnama yaptığı hava akınlanru durdurduğu halde, Hanoi banş görüşmelerine yanaşmazsa, dunya kamu oyunun Birleşik Amerikanm lehine döneceğini, çünkü bu durumda, savaşa devam ediliyorsa bunun kabahatinin Kuzey Vietnamda oldugunu anlıyacaf1111 i l e r i sürmüş tür. New York"un Demokrat Senatörü, öte yandan, barış görüşmeleri Amerikanm istediği gibi dürüst bir çözüme ulaşmazsa, Ame rikanın «Çarpışmalara her vakit yeniden başlryabileceğini» belirtmiştir. Başkan Johnson'dan «barış ada mı» diye söz açan Kennedy, kendi görüşüne göre savaşın devamırun Demokrat Partiye zarar verdiğini Ueri sürmüştür. WEIXİNGTON Yeni Zelanda Başbakanı Keith Holyoake'nin bir açıklamasma göre, Yeni Zelanda, Güney Vietnamdaki askerlerinin sayısını şimdikinin iki mis line çıkaracak, aynca, Ding Bin eyaletine 16 kişüik bir sağlık ekipi yollıyacaktır. Yeni kuvvet, halen Malaysia'da Uslenen birliklerden alınacak bir piyade bölüğünden meydana gelmektedir. Bu kuvvet halen Güney Vietnamda bulunan 360 Yeni Zelanda askeri gibi Avustralyanın birliklerine bağlı olarak faaliyet gösterecektir. P Kennedy Johnson çatışması aşkan Johnson Senatör •> J Robert Kennedy Vietnam D J tarhşması, sadece Demokrat Partinin iki liderl arasındaki uçurumn derinlestirme«i değil, meseleyi aydınlığa çıkarmak bakımından da önemlidir. Banş görüşmelerine ortamı hanrlamak üzere Amerikanm Kuzey Vietnam bombardımamnı durdurmasım istiyenlerin listesine Kennedy de resmen katümıştır. Gîtgide uzayan Iistede Papa. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri, yığınla devlet adamı, nüfuzlu Amerikan senatörleri ve başkaları bulunmaktadır. Kuzey Vietnamın bombardımanının dnrdurulması şartiyle görüşmelere girişmeyi kabul ettiğini artık hepimiz biliyoruz. Senatör Kennedy, borabardıman durdurularak Hanoi'nin samimiyetinin imtihandan geçirilmesi tezini savunmaktadır. Johnson ise, ancak Hanoi askeri harekâtı yavaşlatmak isteğini, meselâ Güneye donatım ve personel sevkiyatun kesmek gibi somut belirtilerle ortaya koyduğu takdirde bombardımanı durdurabileceğini açıklamıstır. Yani Senatör, Hanoi'nin görüşmelere girişmek vaadi ile yetinmekte, Başkan ise daha fazlasını talep etmektedir. Ikisi araıındaki temel görüş farkı budur. Yalnız bombardıman nasıl durdurulacaktır? Sürekli mi, geçici mi? İste meselenin dönüp dolaşıp takıldığı yer! Eğer Batılı kaynaklar yalan söy lemiyorlarsa (maamafih hiç bir komünist yetkili aksini iddia etmemiştir), Hanoi sürcli durdurma üzerinde ısrarlanmaktadır. Çünkü geçici durdurma bir ültimatom anlamını taşıyacaktır. Amcrika barıs görüşmelerinde isteklerini zorlamak amacıyla mermileri, bombaları yeniden ve datıa şiddetle yağdırmak tehdidine kavuşabilecektir. Bir başka nokta da, Kuzey Vîetnamın Güneye donatım ve personel sevkiyatını kestiğini ilân etmesinin sembolik bir jestten ötede bir niteliğe sahip olmasıdır. Her iki taraf da birbirini saldırçanlıkla suçlamaktadır. Hanoi'nin sevkiyatı kestiğini ilân etmesi, saldırganlığı kabullenmesi demek olacaktır. Amerikanm da kendisini bombardımanı sürekli olarak durdurmak taahhiidü altına sokması beklenemez. Sebep ikidir: 0 Hanoi bombardıman sürekli olarak durdurulduğu ve vaad ettiği halde görüşmelere yanaşmıyabilir. Veya yanaşır, fakat müzakereleri yokuşa sürer, savsaklar ve zaman kazanmaya çalışabilir. Hattâ görüşmelerden olumlu sonuç çıkmıyabilir. Böylece Hanoiyi hayli inciten Amerikan bombar dımanlan bir hiç karşılığında nötralize edilmiş olacaktır. Q Sürekli durdunnaya mukabO hiç bir engclle karşılaşmaksızın elini kolunu sallıyarak devam edecek sevkiyat, Güney Vietnamdaki kuvvetler dengesini Amerika aleyhine bozacaktır. Ne var ki ne Kennedy, ne de Johnson'un Fulbright, Mansfield, Gavin, Lippmann, Kennan, Schlesinger Jr. gibi diğer ünlü Amerikalı muhaliflerinden hiç biri sürekli durdurma taahhüdü altına girilmesi taraftarı değildir. Amerika bombardımanı şimdiye kadar üç defa, 1965 te beş gün, 1965 66 AraUk Ocağında 37 gün, üç hafta önce de altı gün süreyle durdurmuştur. Dışişleri Bakanı Rusk'a göre, Amerikanm aldığı cevap. «hep düşmanca davranıslar» olmuştur. Kennedy Johnson tartışması bizi şöyle bir yargrya da vardırmaktadır: Amerika eskiden Hanoi'nin görüşmeleri kabul etmesiyle bombardımanları durdurmayı değiş • tokuş etmeye razıydı. Bugün ise Johnson sözünü geri yutarak banşın ücretini arttırmıştır: Hanoi aynı zamanda sevkiyatı kesmelidir. I Kayhan SAĞLAMEB I Johnson: c AJlah kahretsin bu televizyonu. Hep reklâm, reklâm, reklâm. Doğrn düriist program hiç yok.» NOT: Televizyondakl Robert Kennedy'dir. M ARtS, (*A AP) «Beşinci Cmnhnriyet» adaylarına karşı amansız bir mücadele bayrağı açan Fransız komünistleri ile solculan, bu pazar günü yapılacak ikinci tur seçimlerinde De Gaulle'e beklemediği bir darbe indireceği ileri sürülen adaylar listesini dün gece Yüksek Seçim Kuruluna sunmuşlardır. 48 saatten beri IOICU ortaklan ile «açık bir pazarlık» yapmakta olan Komünist Fartisi, ilk turda, kendi bölgelerinde en fazla oyu toplayan 220 adayı listeye sokmuştur. Geri kalan 177 adayın büyük bir kısmı François Mitterand'ın Sol Federasyonuna mensuptur. Eski Başbakan Pierre MendesFrance'ın küçük Birleşik Sosyalist Partisi de «ortak cephe teşkllinden hissesine düşeni» almıştır. «yarışten çekllmistir». Bu birleşmeden sonra De Gaulle'ün kabinesine mensup dört Bakanın yeniden seçilme şansı bir hayli tehlikeye girmiş bulunmaktadır. Bunlar, Savunma Bakanı Pierre Messmer, Sosyal Içler Bakanı Alexandre Sanguinetti, Işbirliği Bakanı Jean Charbonnel ve Devlet Bakanı Luis Joxe'dur. Beklendiği üzere, Grenoble'da, komünist adayı mücadeleden çekilerek yerini eski Başbakan Pierre MendesFrance'a bırakmıstır. Mendes France'ın bu şekilde on yıllık bir ayrılıktan sonra yeniden parlâmentoya girme sansı büyük ölçüde artmıştır. Kırk gün.. astaya teşhis kondu. Na ivar ki doktorlar ihtisaslanna göre rmıayene edilyor, karar veriyorlar. Gözcü rahatsızlığı gözde; mt deci midede; böbrekçi böbrekte görüyor.. hangisini tedavi edeceksiniz?. Onun gibi bizim hastalık lrimlsine göre komünist istidadı.. tedavisî hemen sanayii, bankalan, tîcareti, ziraati devletleştirmek.Öte yandan başka bir doktor bağırıyor.. Yesârüer uğur getinnez. Hemen kapı dışarı.. Bir başkası: Şu Kıbrıs meselesi halledil8in.. biz rahat ederiz. Diyecek o ki birini dinlersenia bzıla tatulacaksınız.. ötekini dinlerseniz kabakulak olacksımz. Üçüncüsünün verdiği üaç tansiyonu yükseltiyor.. maazallah hastanın bir yerine iniverecek. Onun için.. doktorlar hastalık ve tedavisi üzerinde birleşmek olmasa da yakmlaşmadıkça onu kendi haline bırakmakta sayılamıyacak ks dar fayda vardır. Çünkü nasıl birine kırk gün: Delisin! deseler çıldınrmısinsanlar da böyledir. Her gün kendisine: Sen hastasın! Sen gerisin! Sen bedbahtsm! Sen fakirsin! Sen mahvoldun! dediniz mi buna 4le* ğil vücut, sinir, yürek dağlar dayanmaz. Nasıl ki; bir gün hocanm dera okuttuğu mahalle mektebinin çoeukları havalar iyi pidiyormuş mektebe gitmemenin çaresmi v ramışlar.. öğrencilerin «yönetim kurulu ü yeleri» toplamp tartışmışlar. Sülüman ismindeki haşan, çocuklara talimat vermiş.. Y'arın hocanın evinden, mektebe kadar.. sizi yol boyuna ara» lıklı dizeceğim.. her biriniz.. hocayı görünce elini öpüp: Ne o? Hoca efendi, hasta mısınız?.. Ren giniz açmuş!.. diyeceksiniz. Mektebe yaklaşükça « Hoca efendi! Siz hastasımz» diyeceksmiz» üst tarafını bana bırakın! öyle yapmışlar.. turp gibi hoca yumurcakların « Hasta mısın, hastasın.. vah vah hastasın!» sözlerinin o denlu tesiri altında kalmış ki; mektebe gelince « Aman beni eve götürüu! Ben fenayım! demiş.. ve mektep de kapanmıs« hikâyenin alt tarafı var ama lâzım değiL. bu bir halk hikâyesidir ve hakikatlerle ioludur. İnsanlar, etrafmın teüdni altında büyür, küçülür.. hastalanır ve iyilesir.. Bizim bugünkü halimiz de böyledir. Sen hastasın!. Sen hastasın! Sen bittin! Sen farkında değilsin! Sende A.B.D. mikrobu yahut kau virüsü var. Gidiyorsun! dediler mi onda hayır iralm». Ben bunlan 4öşiinüyoruın " ve tşin tuhafı şu ki tam 50 senedir yani edilen lâfı anlamaya başladığımdanberi hep: «Ha battık, ha batacağız» ı dinlemişimdir. Allaha şükür batmadık.. ve batma* yız. Çünkü bu milletin yapısı batmaya müsait değil.. ne var ki zah•net çekeriz.. ve günün birinde bir Atatürk çıkar.. elde avuçta hiç bir şey, ne para, ih. silâh, ne cephane yokken Birinci Cihan Harbinin yenik Türkiyesini dimdik ve galip bir memleket halinde ayağa kaldınr. Eskiden söylenmis bir söz vardır: Osmanlının ölüsü dii.dr, demişler. Bunu bazılan tavla oynnnnda Osmanlı isimli oyuna yorarlar. Güya bn oyunc kaybolmak üzere iken kazanılırmış. Ama bütün tarih boynnca Osmanlının ölüsü dirilmiştir. Belki de artık bu bir tarih kaidesi olmuştur.. diyerek de bağdaş kurup oturmak gerekmez.. çahşmak, çabalamak lâzım. Ne var ki; kendi kendimizi her fırsatta umutsuzluk zin nına atnıaya ne lüzum var, ne de fayda.. öyle olsa, o bir mistik çile olur. Ama biz zaten çilekeş milletiz. Gayri çile doldurma bize gerekmez. O daha körpe milletlerin kader merhalesidir. Biz geçmişiz asırlardır o merhaleleri.. çocuklar.. çalışm! Oğrenin! Tasalanın memleket, millet için., ama sakın.. bin bir sakın umutsuzluğa düşmeyin.. ondan sakuun!.. Çünkü birine kırk gün hastasın derlerse hasta olur bir de madalyonun ters tarafı var.. bana bir büyük hekimimiz: Tedavinin en az yüzde ellisi telkindir, demişti. Bu ne demektir? Bazılanna göre bn, milleti ayntmak, gözünü açtırmamak için yapılan gerici telktıdir. Satılmışlar, aşaklar, hainler böyle yapar derler. Ama neyleyelim ki gerçek bu değildir. Bulunan çare ve sistem ne olursa olsun bir adamı, bir «nflleti kendine ve melekâtıiıa sahip olarak iyi etmek ayağa kaldırmak ve kalkındırmak istiyorsak, onun kara :ara düşünüp âtisinden ümitsizu'ğe düşmesine degil. en geniş imkânlariyle ümit âlemine girmesine gayret etmek gerekir. AUtürk bu milleti böyle kurtardı.. hem gerçekten erkaz, hawbe, yokluk ve ümitsizlik gayyasmdan çekip çıkardı.. kendi kendunize yürüyüp dirilmemizi böyle sağladı. B. FELEK Mutlak çoğunluk İkinci turun solcular ile De Gaulle'cüler arasında geçecek olmasına rağmen, Beşinci Cumhuriyet Bırliğinin parlâmentoda mutlak çoğunluğu ele geçireceğine kuvvetle inanılmaktadır. Bir haftahk ara dolayısiyle, yeniden propaganda kampanyasına girişen adaylar dün radyo ve televizyonda konuşmalar yapmışlardır. Solcu adaylardan Pierre MendesFrance ile François Mitterand, seçmenleri ikinci turda sol cephe adaylarını desteklemeye çağırmışlardır. Merkezci demokratlar Bu şekilde 397 üyelik için cereyan edecek olan ikinci turda, 397 sol cephe adayı aynı sayıda De Gaulle'cü adayla mücadele edecektir. İlk turda ümit etmediği bir darbe yiyen Merkezci Demokratlar da aday listelerini dün seçim kuruluna vermişlerdir. Komünistlerle solcular arasındaki pazarhk sonucu, bir komünist veya solcu adayın en fazla oyu aldığı seçim bölgesinde, diğer sol cephe mensubu ğır tanklar, zırhh araçlar ve uçaksavar toplannın koruduğu Parlâmento binasında çalışmalanna devam eden Endonezya Halk Danışma Kongresi, Ulkenin kuvveüi adamı General Suharto'nun, Sukarno'yu bir ölçüye kadar temize çıkararak konuşmasma rağmen, Cumhurbaşkanı hakkmda derhal bir soruşturma açılmasını benimser bir hava içine girmiştir. Suharto'nun demecinden bir kaç saat sonra konuşan bazı nüfuzlu temsüciler, Sukamo'nun azledilerek askeri bir mahkemede yargılanmasını istemislerdir. Sukamo'nun 1965 darbe hareke tindeki rolü üzerinde açılan müzakerelerde, 1945 kuşağınm (Sukarno ile bir vakit silâh arkadaşlığı yapmış olanlar) tarunmış bir temsilclsi, Sajuti Melik, Sukarmın görevinden alınarak Suharto'nun Cumhurbaşkanı Vekili tâyin edilmesi teklifinde bulunmuştur. Melik aynca, Kongrenin Sukarno'yu bütün siyasl faaliyetlerüıden mahrum bırakacak bir karar alınmasiru istemiştir. 1945 kuşağı, Sukarno'yu uzaklaştırmak için yoğun bir kampanyaya önderlik eden Dışişleri Bakanı Adam Malik'e yakınlığıyla tarunmaktadır. Sukarno duşmanı hareket cephesinin temsilcisi Firdus Vecdi ise, Endonezyanın başma gelenler den sadece Sukamo'nun sorumlu olduğunu iddia etmiştir. Endonezya milUyetçi partisinden Bayan Gani Surjokusumo ise, uzlaşma çağrısında bulunarak, «darbe teşebbüsünden tek bir kimseyi sommlu tutmak faydasızdır» demiştir. Temsild, ülkeyl bölebilecek bir davranışa karşı Kongreyi uyaran Suharto'nun sözlerinin dikkate alınmasını tavsiye etmiştir. Kongre, Sukamo'nun akıbeti hakkındakl karannı cumartesi gü nü verecektir. Sukarno'sıım azlini isteyenler ağır basıyor A Kısaca, Cakarta (a.a. AP Radyolar) • TACOMA (AMERİKA; Askerlikteki şiddet hareketlerini pro testo amacıyla dört gündenberi aç lık grevi yapan 22 yaşındaki sıhhiye eri Robert Levy. «işe yaramaz» olduğu gerekçesiyle zamanından önce terhis edilmiştir. • RABAT Fas Kıralı Hasanın, 17 nisanda Suudi Arabistanı resmen ziyaret edeceği açıklanmıştır. • KARAÇİ İran Sahı. Pakistan Devlet Başkanı Eyüp Han tarafından dün serefine verilen bir zi yafette, îran ile Pakistanın birlikte hareket ettikleri takdirde daha büyük hedeflere hızla ulaşacaklannı söylemiştir. • DANVİLLE 37 yaşındaki Amerikah bayan Nathaniel Collier, dün dördüncü ikizlerini dünyaya getirmiştir. Son ikizler, Michelle ile Micheal, hafta sonunda doğum kliniğinden evlerine taşınarak diğer dokuz kjz ve erkek kardeşlerinin arasına kaülacaklardır. • JAİPUR Racastan Valisinin Eyalet Parlamentosunda azınlıkta bulunan Kongre Partisini yeni ma halli hükumeti kurmakla görevlen dirmesi üzerine patlak veren kanlı olaylar en az 30 kişinin ölümüne, 50 kişinin yaralanmasına ve 300 e yakın kimsenin de tevkifine yol aç mıştır. • LONDRA Işçr Partismin «âsi» kanadına mensup 17 milletvekili, Başbakan Harold WUsort'm Ih tarını dinlemiyerek hükumetin ücret dondurumu politikasına oy ver meyi reddetmiştir. Maamafih ücret dondurumu ile ilgili yönetmelik Avam Kamarasında 153 e kar^ı 226 oyla kabul edilmistir. •> MOSKOVA İki Sovyet astro nomu, güncşten milyonlarca kere daha parlak bir patlayıcı yıldu keşfetmi; ve resmini çekmiştir. •Super Nova» adı verilen bu patlayan yıldızlardan son 1X00 yıl 1çinde (1054. 1572 ve 1604j sadece üç tanesi keşfedilmiştir. • BONN Federal Almanya Başbakanı Kiesinger, halefleri Dr. Adenauer ile Prof. Erhard'dan daha ihtiyatlı konuşmalarını isteme ğe karar vermiştir. • LOS ANGELES Beyaz perde oyuncusu Sandre Dee, şarkıcı oyuncu kocası Bobby Darin'den bo şanmıştır. 24 yaşında bulunan Dee, Darin'in bir sabah •çantasını topla yıp evden ayrıldığını ve bir daha geri dönmediğini» söyliyerek aley hine boşanma dâvası açmıştı. Çift 1 aralık 1960 da evlenmisti. Blendax şampuanının yeni ekonomik ambalâjını gördünüzmü ? TAM 2 MİSLİ MİKTAR 340 krş. Tasarruf Zengin milletler fakirleri yutacak PASADENA «Gelecek 90 yıl» adındaki konferansta, zengin milletlerin fakir milletlere elkoyacakları ve bunlann çocuklarmın câhil ailelerinin elin den ahnıp daha zengin bir teknik kültür almalannın sağlanacağını söylemiştir. 500 sanayici ve bilginin katıldığı California Teknoloji Enstitüsündeki konferansta, James Bonner isimli bir bilgin, gazetecilere «gelişmemtş memleket lerin halklan Amerika kızıl derilileri vey» Avustralya yerlilerinin Skibetine ugrayacaklardır» demiştir. TL. 7.20 Blendax Tanıdıgınız ve tercih ettiğiniz BLENDAX ŞAMPUANI, 5imdî yeni ve kârlı ambalajı ile piyasaya arzedilmijtir. Pratik ve kullanıjlı plâstik şişeler içinde ve iki misli fazla miktarla satılmaktadır. Yeni BLENDAX 2 MİSÜ EKONOMlK ŞAMPUANINI bö« eczane ve itriyatçılardan arayınız. TL. 11.00 ŞAMPUANI İdam dâveliyesi | KtNŞASA, (a.a) Kongo hükumeti, vatana ıhanet suçundan gıyabında idama mahkum edilmesi muhtemel olan cski Başbakan Moiz Çombeyi kendisini mahkeme önünde savunması için Madritten Kirşasaya çağırmış ve bu teklifi kabul ettiği taktirde uçak biletini derhâl göndereceğini bildirmiştir. Blendax Şampuanı ile saçlarınızı yıkamak bir zevktir. Daima parlak, yumuşak ve kepeksiz saçlar BLENDAX ŞAMPUANI ile mümkündür. IlâncıliK: 8961/2423 Sovyel iktisadî reformu başarılı MOSKOVA (ajı.) Tanınnuş bir Sovyet ekonomisti, Kremlinin memleket ekonomisinde kâr esasına birinci plânda yer verilmesi yolundaki çalışmalara devamda kararlı oldugunu söylemiştir. Aleksei Rumyantsev, gazetecilere, şimdiye kadar yapılan denemelerin, bu konudaki reformun iyi sonuçlar verdiğini ortaya koyduğunu belirtmiştir. ÛÇ KUŞAGA GRES YAĞLARI VE VARİL KULLANAN RESMİ ve ÖZEL SEKTÖRÜN NAZARI DİKKATİNE: TAMAMEN TÜRK SERMAYESİYLE KURULAN TİCARET PETROL ve GAZ ENDÜSTRİSİ ANONJM ŞIRKET! DDNYÂCA MARUF TÜRK FRANSIZ SEXPROKALOR BANKASI Kızları SİM'in dogumunu dost ve akrabalarına miıj deler. 7 Mart 1967 İstanbul Cumhuriyet I PATENTİ ALTINDA KARA, DENİZ, HAVA ve FEZA ARAÇLAR1NDA KULLANILAN HER ÇEŞİT GENEL vo ÖZEL GRES YAĞLARI vo AYRICA VARİL İMALATINDA HİZMETİNİZDEDİR. • BÖLGE ve İL BAYİLlKLERİ VERİLECEKTİR. RAFİNERİ • FABRİKA V* UMUM MÜDÜRLÜK MEVLİT Kıymetli cşlm vc babaraız Hacı İsmail Başaran (Ayvacıoğlu) nun vefatınm 52 nci gününe tesadüf eden 10 Mart 1967 Cuma gunü (yarın) öğle namazını müteakıp Gebze Mustafapaşa camii şerlfinde memleketimîzin guzide Mevlidhanlarından Hafi7 Yusuf GebzeU. Hafız Amir Ateş. Hafız Eşref Akhisarlı, duahan Hafız Yahya Eskişehirlinln okuyacakları Mevlidl Şerlfe arzu eden akraba, dost ve din kardeşlerimlzin teş riflerl rica olunur. Ailesi DOKTOR Süreyya Alamal Op. Oroloğ Taksim Sıraselviler 105/4 Tel: 44 57 44 PEGA PETROL ve GAZ ENDOSTRİSİ A.Ş. ANKARA ASFALT1 KARTAL İSTANBUL POSTA KUTUSU 24 KArtTAL TELEFON : 533091
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle