04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EVLİIIK DİŞİ DOGAN ÇOCÜKIAR Tufan ALPAT Kastamonu Agır Ceza Mahiemesi Üyesi a KamnnnBB, adam öldürmek Karsı Cörümler» taşryan C««Eşhasabapta düzenlemiş, suçbaşbğnu suçlannı doknzuncu ve suçlu yönünTCK. NTJV 450 İNCİ MADDESt YÖNÜNDEN: Ba madde bir kimsenin, ana, EJADS, dede ve nine gibi yakınlan tarafmdan öldürülmesi halinde ceden tasnif ve tavsifte bulunarak adam öldürmek zayı öliim cezası olarak tâyin etmektedir. Şu halnıçnno işleyenlere verileceb cezalan göstermictir. de, kan bağını cezayı artıncı sebeb olarak kabul etmiş bulunmaktadır. Buna göre, 453 üncü madde Bu bapta yer alan 453 fincü madde ise, evlilik ile 450 lnci madde birbirine tezat teakfl etmektedışında doğan çocuklann öidüriUmesini müeyyidedir. ye bağlamaktadır. Ba madde, «kasden katil cürENEL CEZA HUKUKÜ YÖNÜNDEN: O z a mü, failin veya karısının yahut anasının veya kızınuı ve torununun yahut fcız evlâtlığının veya kız hukuku, suçun mağdurlannı eşit durumda kardeşlnin haysiyet ve namusunu kurtarmak için tutar. Buna göre, suçun failinde yas ve başka bayeni doğmuş çocuk aleyhlne Işlenmiş ise fail beş kımdan cezaî ehliyet farkı yani ceza vermede fark seneden on seneye kadar agır hapisle cezalandınvar ise de, suçun mağduru olma baknrundan hiç lır» hükmünfi ve ifadesini taşımaktadır. Maddenin bir fark yoktur. Yeni doğmuş bebek de, yüz yaçn ifadesine göre, adam öldürme suçlusunun duşmdaki insan da hatti ölüm cezası mahkumu, 1rumunun bu maddeye girebilmesi için fiç unsor dam sehpası önüade bile işlenecek suça karşı hugerekli bulunmaktadır. kuk ve ceza kanunnmuz önünde eşit hakka ve himayeye sahiptir. Hal böyle olunca, 453 üncü madMÂNEVİ ÜNSÜR: Çocuğu öldürmek füli, haydeyi bu bakımdan dahi makul ve bukaka nygun siyet ve namusu kurtarmak için yapılmış olmalıaddetmek mümkün olmasa gerektir. dır. Bunun dışında başka herhangi bir sebep bu * NAYASA YÖNUNDEN: Anayasamızm 14 ttnmaddenin uygtılanması için kanun! unsur teşkil • * cü maddesi, herkes yaşamak, maddî ve mâetmez. O takdirde çocuğu öldüren, Ceza Kanumırnuzun adam öldfirmek suçlanndan bahseden dinevi varlıgını seliştirmek hakkına sahiptir hükfcer maddelerine eöre ceza alacaktır. müyle çok önemli bir konuyu teminat altına almıs bulunmaktadır. Bu haktan, istisnasız berkeSUÇUN FAİLİ: TCK. nun 453 üncu maddesinin sin ve yeni doğmuş bir çocuğun da istifade etmesi HTÇulanabilmesi için ikinci unsor, çocuğu öldüregerektiği agikârdır. Halbuki T.C.K. nun 453 üncü nin kanun maddesinde bahsi reçen kimselerden maddesi, yeni doğmuş çocuğu şeref ve naımu kurolmas; fferekmektedir. Bunlar dışındaki bir kfan» senin «haysiyet ve şeref kurtarma» dfişüncesiyle tanna «alki altında öldüren yakınlanna 5 sene ile olsa büe çocuğu öldürmesl halinde bu madde onnn 10 sene arasmda ceza verileceğini göstermekle ahakkında uygulanamayacaktır. deta o çocuklan yaşama bakkına tam sahip pörmcme durumundadır. Çünkü, ceza kanunumuz 448 ÇOCüfiüN YENİ DOÖMTJŞ OLMASI: Çocuinci maddesi ile herhangi ikl insandan birinin difcun yeni doğmuş olması da gerekmektedir. Yanl ğerini öldürmesi halinde 24 sene ile 30 sene araçocuk, doğar doğmaz veva doğumu müteakİD kısa bir müddet içinde öldüriilmüş ise ve diğer Ikl nn smda ağır hapis cezası tayin ettiği, kardeş, analık, babalık gibi kimselerin yekdiğerlerini Öldörsur da mevcut bulunduğu takdirde çocuğn öldüren mesinde müebbet ağır hapis cezası, usul ve füruhakkında bu maddeye Röre ceza vermek gerekeundan birinin diğerini öldürmesinde ise ölüm cecektlr. zası verileceğini gösterdiği halde 453 üncü mad453 fincü maddenin mahiyetl ve tatbik sebebl, desi Be yeni doğan çocuğu öldürenl beş sene İle kısaca bu olmakla beraber maddenin mevcudiyeti on sene arasmda ağır hapis cezasına tâbi tntmakceza miktanmn azhğı vönünden hukukçular arasınIa cezalarla insan öldürme suçlan arasında ceza da mfinakaşa ve tenkid konusu bulunmaktadır. miktan ve kabul bakımından disbetsiz, insicamsıı ve mantıksız bir durum yaratmış bulunmaktadır. Bu farklı durum îse, yeni doğmuş çocuk aleyhine olmaktadır. Halbuki ceza bukukunun penel prenNSAN VtCDANI YÖNÜNDEN: Bu maddeyi sipine ve Anayasamızm gertk 14 üncü maddesi teufcid eden hukukçuların fikirlerini tasvip ethükmüne, eerekse genel yapısma göre Insanlann memek mümkün değildir. Çünkü, böyle bir suç, kanundan hünayeleri için çocuk, küçük, büyük olSnce insan vicdanına karsırtır. Nitekim. henüz doğ malannın fark yaratmadığı bir gerçektir. muş şefkat ve sevçiye, ihtimama muhtaç bir çoDiğer taraftan Anayasamızın 35 inci maddesi, «Icuğun evlilik dışında doğtışu yani gayri meşru birlenin korunmasmı ele almış «Aile Türk toplumu•••• leşme mabsulii oluşu, onun öldürülmesi için «şenun temelidir. Devlet ve dijter tüzel kişOeri. aüe •••• llll ref ve namusu kurtarma» olarak kabul edDmekte, nin, ananın ve çocuğon korunması için gertkll ted !••• ••• •••• bu cinaveti işleyenlerin ise çocuğnn anası gibi ve ••*• birleri alır ve teşkilâtı kurar» sözleri ile önemli •*•• •••• maddede Röstcrilen diğer yakınları olması şartı •••• bir konuyu teminata baçlamış ve fföriildüfü üzere •••• «•*• esas tutulmaktadır. Böylece, insan vicdanmı ren•••• «çocuğun korunması icin gerekli tedbi.leri «Dev•••• • ••• cide eden bu fîil ve onun failleri kanunla himave • ••• let ve kamu tüzel kişilerine görev olarak vermiş•••• • ••a edOmekte ve az cezaya lâydc göriilmektedir. Haltir. Bu maddenin {rerekçesinde yazılı bulunduğu buki, böyle gayri meşru birleşme yapmakla ana ve üzere evlilik dışı doğan çocuklar da bu maddenin baba esasen ahlâk dışi bir harekette bulunmuslarbabsettiği çocuklar arasındadır. Nitekim maddedır. Bu bakımdan zaten kötii durumdalar iken, nin gerekçesinde «Evlilik dışında doğan çocukla«Mtian bir de meydana getirdikleri çoeuSıı ftidür n n korunması da, modern devletin vazifelerl i ıpekte haklı kılacak bir durumda gönnek tnakul sındadır» denilmektedir. ve lüzumlu bir kabul olmasa eerektir. Çocuğu öldürenin maddede gösterilen diğer bir kimse olmaBI halinde dahl bunun aksi dfişOnülemez. Zira, bir $erefsizlik ve namusa dokunan olay otaıuşsa, ço 4r zah edflmeye caiışılan şu sebeplerle T.CK. cuğun öldürülmesi ile bu kötü durumun ortadan *• nun 453 fincü maddesini makul, Idfl ve cekalkması mümkün değildir. Bir bakıma, çocuğun rekli bir madde olarak kabul etmek mümkün deöldürülmesi ile bu kötii durumun etrafa duyurulğildir. Bu maddede yazılı suçu da, Anayasamızın m2nı»s olduğıı düşünülse bile bu da, maddeyi maışıfı ve direktifi altında zamanımmn insanbk ve kul gösteren sebep olamaz. Çünkü hiç klmsenin, medeniyet anlayışma uyçun seviyede müeyyide alkendisinin veya yakınlarınm ahlâk dışı bareketini tına almak ve böylece, evlilik dışı, yeni doğmuş örtbasi etmek için masum bir yavruyu kurban etçocuklan da diğer çocuklar gibi öldürülme snçuna meye hakkı yoktur. Bunun aksini kabul etmek. inkarşı eşit insani hakka sahip kılmak gerektiği ve sanhğa ve günümüzün medeni seviyesine aykın bunun için de kanunda değişiklik yapmak zarureti ohır. kendini aşikâr surette hissettirdiği kanısmdayıra. f••••••••••••••••••••"•ı Yabancı ilâçlarına paydos! î Para politikasınm çeşitli alanlardaki kötü tesirleri Orhan PEKiN YÜKSEK MCHENDİS kik edelim: Kambiyo hareketlerinde üç fikir vardır. Sabit kambiyo, dalgalı kambiyo, geniş »ınırh kambiyo. Bizde, Türk Parasının Kıymetini Koruma Kanunu ile 30 yıldır sabit kambiyo tatbik edilmektedir. Bu yol başlangıçta büyük zorluk vermemiş, fakat İkinci Dünya Harbinden sonra zararlı olmağa başlamış, 1952 yıhndan itibaren felâket halini almıştır. Bizdeki sabit kambiyo yalnız ve yalnız ithalâtçıyı korur. Nitekim Samuelson bunu anlatıyor. Sabit kambiyonun ithalâtçı ve tüccar görüşü olduğunu rijit para politikasınm bir memleketi felâkete götüreceğini «Ekonomic» kitabmda (sahife 715 716) açıklıyor. Yabancılar, ithalâtçı tüccarlar bu politikanın devamım isterler v e «Tlcaretin bazı rizikel a n vardır. Bnnlara kambiyo değişmelerinin zararlannı da eklersek ticarete itibar azalır» derler. Aslında onlann bu politikası Türkiyeye ihracat yapan, Türkiye'ye borç veren devletlerin, yabancı sermayenin, ithalâtçımn, dış memleketlere ait Türkiye mümeısillerinin çıkarlarma uygundur. Fakat sadece Türk milleti v e Türk Hazinesinin zarannadır Çünkü bu sabit kambiyo ile hükumet 12 TL. olan 1 dolârlık dövizini yukarıda «aydığımız zümreye 9.08 T.L. dan satmaktadır. Demek ki, Türk parası değeri yüksek tutulmaktadır. Yine Samuelson'a dönelim : «Para değerini yüksek tntan bir memlekette serbest ticarete son verilmesi ve devlet müdabaleslnin ihdası konusunda çok kovvetli iç baskılar olacaktır. Farlfimenta, istemeye istemeye, dövis kontrolü knrmağa, ihracata sübvansiyon vermeğe çaUşacaktır. Değerleri coraki olarak vfiksek tntnlan paralar serbest konverti1964 yılınd ı Avrnpads turlstlerin harcadıkları paralar : Milyon dolâr Ülkelerine göre Amerikalı turıst Alman Ingiliz Fransız Belçika rlolânda 2070 1197 685 596 222 215 ürkiyenin gerileme sebepleri nedir? Cevabı gene Büyük ATATÜRK veriyor. 1/2/1963 tarihinde, Atatürk Türk milletine bugünkü perışan durumumuzun sebebini o günden şöyle açıkhyordu: «Efendiler, bir milletin doğrudan doğraya hayatiyle, yükselişiyle, alçalışiyle alâkaIı olan, münasebetli olan milletin iktisadiyatıdır. Türk tarihi tetkik olnnnrsa bfitün yükseliş ve alçalış sebeplerinin bir iktisat meselesinden başka bir şey ol1 madığı anlaşılırj Evet, Atatürk ün dediği olmuş, ortaya yeni bir iktisat meselesi çıkmıştır. Bu mesele yanhş PARA POLÎTİKASIDIR? Konuyu biraz açıklayahm: Bilindiği gibi Türk parasının bir resmi kuru vardır. Ve hükumet bunu 1 dolâr = 9.08 T.L. ola« rak hesaplar, yani 9.08 Türk lirası 1 dolâr karşılığı denilmiştir. Fakat bu doğru mudur? Hiç değişmez mi? Değişir! Çünkü Türk parasının değeri satın alma kabüiyeti daima değişmektedir. Fiyatlar her gün inip çıkar, o halde Türk parasının değeri de değişecektir. Bir memleketin millt parasının diğer memleket parasına nispeti o paranın kurunu tâyin eder. Rakik! veya câri kur, kambiyo borsalannda yapılan alım satımlarda tekarrür eden v e her gün kambiyo fiat cetvellerinde ilân edilen kur'dur. Millî para o memleketin sınırları içinde, piyasada tedavül eder. Dış ticaret muamelelerinde bir milli paranın diğer bir millî para ile değiştiriimesi gerekir. Bugün dıinyada çoğu ülkeler birkaç çeşit parayı mübadele vasıtası olarak kullanmaktadırlar. Türkiyede dış ticaret için dövizler dolâr üzerine toplanır. O halde bu muameleler için bir dolârın kaç Türk lirası olduğunu tesbit etmek lâzımdır. Bu fiat ise milletlerarası kambiyo borsalannda tekarrür eder. Kur'un tesekkülü memleketimizdeki toptan fiat endeksine göre değişir. Bu kabul edilmezse Türkiyedeki bir mal dünyadaki emsallerine nazaran pahahlaşmış olacak ve ihracat itnkinsızlaşacaktır. Şayet ihracatın normal devam etmesini istersek Türk parasının kur'unu «erbest kambiyo borsasına göre değiştirmemiz icap edecektir. Türkiye 15 yıldır bu gerçege uymamıs, daha doğrusu bu gerçek Türkiyede anIatılmamış ve paramız kambiyo borsalannda düştüğü halde siyası iktidarlar bunu kabul etmemiştir. T Türkiyede bir şeyler oluyor; kıpırdamaz sayılan ağır bir kaya kıpırdamış, oynamaz sayılan koca değirmen taşı yerinden oynamıştır. Bunca zamandır yazılana çizilene bakarak : Yazıyorsunuz, yazıyorsnnuz da ne oluyor? diye umutsuzlnk gösterenler, «bu memleket böyle gelmiş, böyle gider» diye ahkâm kesenler yanıldıklannı pek yakında anlıyacaklardır. Türkiye bnçünlere böyle gelmemistir, yannlara böyle gitmiyecektir. On on beş yıl aralıkla patlıyan ve toplumu ileri iten devrimlerin sarsmtısında yasamaktayız. Millî ve sosyal uyamş yoğunlaşmaktadır. Tarihte ilk defadır ki Türk aydınlan memleketi geri ve yoksul bırakan, sömürgeleştiren iktisadi nedenleri kökünden kavrayıp gün ışığına çıkarmışlardır. Tflrkiyeyi «açık pazar» ve «ileri karakol» gibi kullanan yabancı kapitalizmin oynnlan gün geçtikçe daha belirli biçimde ortaya dökülmektedir. Son günlerde asit asetik, porselen ve ilâç dâvalannd» millî sanayii kornmak isteyen firmalann yabancı kapitalizme kafa tutnşlan Türkiyenin sosyal v e iktisadi hayatında önemli bir aşamadır. İlâç dâvasında ki petrol dâvasından asağı kalır yeri yoktur Türk firmalan yabancı kumpanyalann karsısına çıkabilecek cesaret v e bilinci gösterebilmislerdir. Yüzde yüs yerli sermaye ile kurnltnuş olan DEVA firmasının bu konuda dünkü gazetelerde çıkan açıklaması Türkiye ilâç pasanndaki rekabet v e mücadeleyi şöyle açıklıyordu : «Memleketimizde başka sahalarda olduğu gibi ilâç sahasında da bazı çevreler tarafından dikkatle yürütülmekte olan bir yerli yabancı mücadelesi vardır. (...) Yapılmakta olan mücadele, bazı yabancı firmalar ve daha da acısı onlarla işbirliği halinde v e temin edilen kârlan münferiden birkaç kişinin cebine inmekte olan bazı yerli firmalar, yani kompradorlar ile, kârlan çok mütevazı nispetlerde v e sosyal adalet ilkelerine uygun olarak binlerce kişi' ye taksim edilmekte olan milll ilâç firmalan arasmda cereyan etmektedir.» Türkiyeyi ahtapot çibi sarmıs yabancı kapitalizme v e onlann ortaklan olan kompradorlara karsı mücadelede millî gücler ortak cephe kurmalıdır. Bu mücadele Türkiyede bütün bekimler, eczacılar, vatandaşlar, v e zençlik tarafından desteklenmelidlr. «Yabancı ilâçlanna paydos» kampanyası açılmalıdır. Silâhlı Knvvetler, tsçi Sigortalan, sendikalar, hastaneler bu kampanyaya katılmalıdırlar. Bir milll ilâç sanavii kurmak yolunda önümüze çıkan yabancı kumpanyalarm cephesi yıkılmalıdır. Milli petrol kampanyası )»ibi mîll; ilâç kampanyası yürütülmelidir. Türkiye Hekimler ve Eczacılar Sendikası Genel Başkanı Prof. Kâzım Aras dün bir bildirl yaymlıyarak «vatandaşın hasta yatağında sömürülmesine karsı olduklarını» açıklamıştır. Gerçekten yoksul Türk halkı hasta döşeğinde soynlmaktadır. Türkivede çalışan bir Amerikan firması Macaristandan aldığı Tetracycline sınıfından bir antibivotik'e «Amerikan malı» damgasını vnrarak yüzde 1200 kârla satmıştır. Türkiye yabancı knmoanyalar tarafından tam bir ilâç sömürgesi haline getirilmistir. Bn yabancı kumpanyalar Türkiyede bem Amerikan Cooley fonundan hem de millî sayılması gereken kunımlardan destek görmektedirler. Bu arada Ordu Yardımlaşma Kurumu da isin içyüzünü bilmediği için Türk halkını sömüren yabaneı knmpanyalardan birine 10 milyon, birine 7 milyon, birine 5 milyon, birine 4,5 milyon lira kredi açmıştır. Bilinçsizlik ve bilçisizlik yüzünden Anadoln insanını sannış ahtapotu kendi ellerimiıle beslemekteyiz. Oysa, Ordu Yardımlaşma Sandığı eibi millî kururalar millî firmalan desteklemelidirler. Son günlerde kopan fırtınamn temelinde yatan gerçek açıktır : Macaristandan ithal ettikleri Tetracveline'in fistüne «Amerikan malı» damgasını vnrarak Anadoluda yüzde 1200 kârla sataniann menfaatlerini bozacak bir tesebbüse Türk firmalan geçmislerdir. Tetracycline Türkiyede imal edilecektir; yabancı kapitalizme karşı Türkiye pazannı koruyacak olan ilâç bam maddesini imal etmek için ilk defa gerçek adımlar atılmıştır. Bu adımlardan fîrken ve çıkarlanmn boznlaeağım ^ören yabancı knmpanyalarla yerli kompradorlar, ilâç ham maddesi sanayiine yönelecek olan Türk firmalannı baltalamak yolunda hareket e geçmişlerdir. Anadolnda yoksol Türk çocuklan her yıt bakımsHlıktan v e ilâçsızlıktan kınlırken bn memlekette İlâç ticaretine bir koyup yüz kazanmak ne demektir? Sömürmenin bu çeşidi muhakkak ki en aşafılık soyudur. Bu islere aklı ermiyenler. ya da aklı erip de soygtınun devam etmesinde çıkarlanm kornyanlsr : Eftftdim, Anadolu halkı tembel, hem de TOrklyede ahlâk borak, onnn için kalkınamıyornz, derler. Bütün bunlar anlams» yalsnlardır. Gerçekte Türkiye halkı sömürflye ve sSmfirgenlere karsı nyanaıkça, v e emperyalizmle mücadelenin anlamını kavradıkça Türkiyede gerçek kalkınma baslıyacaktır. Sömürünün en alçakca soyu olsn ilâç soyrunvna elbirliğiyle karsı durmalı v e : «Sömürücü yabancı ilâç kumpanyalarına v e ilâçlanna paydos» demeliyis. TOPLAM 4985 Bu harcanan paradan muhtelif ülkelerin aynı jılda aldığı döviz miktarlan ise şöyledir : ÜLKELER ' Milyon dolâr 932 Italya 717 Fransa 697 Ispanya 611 Almanya 423 Avusturya 416 Isviçre 300 Yunanistan 13 Türkiye Demek ki Türkiye, Avrupa turizm gelırinin ancak 400 de birini alabiliyor. Açıktır ki, 13 milyon dolâr, Türkiyeye gelen bir turistin ortalama 32 dolâr, döviz bıraktığını ve asıl turist dövizinin kaçakçıya gittiğini, memlekete fayda getirmediğini belirtir. 3 SANAYt ÎHRACATÇTSI : İhracat yapan sanayici 17/1/1966 gün v e 6/5716 sayıh kararname ile, ihracatta vergi iadesi almaktadır. Demek ki hükumet, bu ihracatçının memlekete getirdiği bir dolârına 9.08 Türk lirasından daha fazla para ödemektedir. ö y le ise devlet, bu halde Hazineden para kaybetmekte, yani bütçe acığı doğmaktadır. Maddenin tenkidi ilff :: :: i!:: Sonuç •«•^••••••••* ysa Türkiyenin bu gerçeği kabul etmemesi bugünku felâketli sonucu doğurmuştur. Bu sonucu ünlü ekonomist Samuelson'un dediklerine göre tet O Q HAM MADDE ÎHRACATÇISI: Türkiyeden dış memleketlere ihracat yapan bir kısım yerli ve yabancı ihracatçı, türlü yollardan dışarıda döviz bırakarak, memlekete getirdiği dolârını 9.08 bilitenin kaldınlmasına v e mil den daha yüksek bir fiata satmış bulunmaktadır. Bu netice Türkiletlerarası ticaretin kontrolttne ye ihracatını geriletmis, birçok yol açmı«tır.> Gerçekten bu kontihracat mahsulümüz ya satılamarollar bilhassa ihracatı baltalamış mış veya satılanlann büyük bir ve Türkiyeyi ihracatta son sırakısnn kaçak ihraç edilmiştir. ya koymuştur. İhracatın v e döviz Ihraç malları üretimi ihtiyaca gelirlerinin gerilemesi dış ödeme göre artar. Talep (azla oİursa üaçığı çıkmAsına ' sebep olmuş, retim te^vik edilir. Tffrkiyede borçfanmarîr btslamıj. Türkiye yanhf para politikası, ciddl ihraen geri kalmış ülkeler arasına catçı firmalann v e kooperatifleitümiştir. Görülüyor ki, sabit rin kurulmasma imkân bırakmakambiyo usulünün bırakılması mıştır. Böylece Türk ihracatı çoTürkiyenin kurtuluşu olacaktır. gunlukla dövizini yurt dışında Ancak yukandaki zümreler v e satabilenlerin elinde kalmıştır. yabancı devletler sabit kambiyoBöyle bir ortamda ihracatımız nun devamım istiyeceklerdir. B u tabil olarak artmamıştır. Esasen isteklerin gerekçesi de vardır v e bugünkü sistera bizim çıkanmıza derler ki: «Bn yoln terkederseni* değil, bize ihracat yapan devletithal raalları pahalılaşır.» Hemen cevap verelim: Türkiyede bu yol lerin çıkarma çalışmaktadır. Işte bu durumun aeı neticesini ibretle bırakıîmıyor, acaba hayat pahaokuyalım. Aşağıdaki liste OCDE lılaşmıyor mu? İthal mallan kaOBSERVATEUR'den ahnmıştır. raborsa olmuyor mu? Görülüyor ki iddia asılsııdır. Asıl hayatı pahahlastıran ise bugünkü para 1967 yılı politikasıdır. | •••!•••• •••••«•• •••l Nimbüs >#•••••••••••••••••••••#•»••••••»••••« HOTEL liOGAZtÇİ * BAYBAM TATİLİNİZİ rahat, aiienizle birlikte dilediğiniz gibi yerdir konlor, sükun içinde ve geçırebileceğiniz yegâne 2 kişi Komple Pansiyon İZO T. L (Sabah kahvaltısı, Öğle, Akşam yemekleri ve servis dahil) HOTfcl, BOĞAZİÇİ (Adliye durağı) YENİKÖÎ Rezervasyon 62 40 01/38 Tpigraf: HOTELBOĞAZ U.S. ROYAL Lâstik Türk A.Ş. İDARE MEOÜSİNDEN: Şirketimiz Hissedarlar Umumî Heyetinin Ana Sözleşmemizde yapılacak değişiklLk için 31 Mart 1967 Cuma günü saat 17.00 de İstanbul, Tahsim Divan Oteli Salonunda fevkalâde olarak toplanacağı ilân olunmuştu. İşbu toplantı tehir edilmiş olup, toplantı günü, saati v e yeri aynca v e usulü dairesinde ilân olunacaktır. Eşimiz, kardeşimiz VÂLA NUBETTİV VâNu'ntın a ğ » h a ı tahğmda ona olağanüstü begerî ilgı v e yardımlannı gösteren Sayın Dr. S1YÂMİ ile sonra Cerrahpaşa Hastanesinin büyük değerleri Prof. KÂZIM İSMAİL GÜRKAN, Prof. TURAN v e meslek arkadaşlanna, candan teşekkürlerimizi sunarız. Gerek hastclığında daima yakınlık gösteren, gerek vefatında bizzat (.•enazesinde buJunmak, çelenk göndermek, mektup, telgraf, telefon veya bizzat ziyaretleri ile bizleri tâziye etmek lütfunu gösteren dostlarımıza müşekkiriz. Bizzat cenazede bulunan Saym Valimiz VEF POYRAZ v e Belediye Reisimiz Sayın HAŞİM İŞCAN'a minnetlerimiz büyüktür. Sonsuz teşekkürlerimizle. Esi, Kardesi v e Yakmlan Cumhuriyet 26S0 TEŞEKKÜR Geçirdiğim (Col du femur) kJrığı sebebiyle tedavi edildiğim Tıp Fakültesi Cerrahpaşa Cerrahî Kliniğinde gösterdikleri nâzik alâka v e sefkat dolayısiyle başta klinik direktörü Saym Ord. Prof. Dr. Fahri Arel'e tovaks seksiyonu şefi sayın Prof. Dr. Nihat Dorken'e, plâstik seksiyonu şeti sayın Prof. Dr. Baha Sezer"e, hastalığunı büyük bir maharet v e sür'atle bizzat ameliyat ederek bana kısa zamandaıı sıhhat kazandırar faziletli insan, ilim adami, sayın meslekdasım, operatör Ucuz ithalât issizlik ile de alâkalıdır. Yani ithalâtın ucuz olU ması ihracatı ağırlaştınr v e işsizS . " D liği artırır, dolayısiyle TürkiyeH deki ijsizliğin bile nedenleri bu yanlış para politikasınm içinde görülmek gerekir. Nitekim yine Samuelson şöyle demektedir : Cd «Maliye ve para politikalan bir memlekette çok kötü uyrnlanı129 671 192 yorsa, o zaman aluslararası lhti Islanda Luxemburg 9.464 6.382 647 saslasmanın sağladığı ucuz ithaAtlas ülkelât nimeti yerini issizlik felâfceleri 12.292 8393 520 tine bırakabilir^ Isveç 7.734 3.973 513 Isviçre 2.973 500 5M5 Kanada 19.604 8.107 413 Norveç 3.723 1.443 387 Almanya 59.012 17.892 303 ugün Türkiyenin takip ettiği Ingiltere 54.595 13.710 251 para politikası ihracat v e it Avusturya 7.255 1.600 220 halât eğrilerini hareket ettiIrlanda 627 219 2.855 ren arz talep kanununa da ay Ingiltere 52.674 11500 218 kındır. Kötü para iyi parayı ko48522 10.053 205 Franıa var diyen Greşham kanunu Tür400 183 2.183 lırael kiyede hükmünü icra ediyor. Ve A.B.D. 183.650 27.003 147 yanlış para politikası sonunda Birleşik döviz, piyasadan kovuluyor. AyMilletler 192.572 27.003 140 nca Türkiyede görülen zararlı 139 51.575 7.188 Italya kambiyo kontrol rejimleri, takas 113 7.085 800 Irak ve klering sistemleri, bedelsiz it103 7.870 810 Bulgaristan halât yolları hep bu yanlış para 103 565 58 Kıbns politikasınm ortaya cıkardığı has 86 98.030 8.452 Japonya talıklardır. 62 9.167 569 Portekiz 52 18.185 950 Iran Şimdi yukarda anlattığımız 38 8.551 328 Yunanistan yanlış para politikasınm ticaret, 36 4.561 164 Suriye döviz v e maliye hayatındaki kö32 212.200 6.790 Rusya tü tesirlerini kısaca ve basit ola31 31.604 966 Ispanya rak inceliyelim : 14 32.005 459 Türkiye D TURİST DÖVİZLERİ : Bugün hükumet, turistin bir dolârıYukardaki tabloyu okuduktan nı 9.08 Türk lirasına değiştirmeksonra sorabiliriz: Türkiyenin ihtedir. Dolayısiyle serbest piyasaracat imkanı 2.855.000 nüfuslu Irda bir dolârına 12 lira bulan tu landadan neden azdır? ristin dövizleri memlekete değil, kaçakçıya gitmektedir. Nitekim aşağıdaki liste Türkiyeye resmi Kalkınma, kendi yolla turist dövizi gelmediğini para ve imkânlanmızla göstermektedir. olmab Yugoslav turizm araştirıcılannın etüdleri : II H •'* Iz MAHMUT MAKAl'IN 006U ROPORTAII CHP'nia tedbir tasansını da ANT açddıyor DemireL hükumeti niçin değistirmiyor? Generallerle iktidar ortaklığı Seçkin imzalar v e karikatürler. Kötü paraiyi para B 11. sayı daha zengin münderecatla çıktı Cumhuriyet 2662 İZOCAM Ticaret veSanayi A, $, BİR MAKİNA MÜHENDİSİ Arıyor Işletme Mühendisl olarak çalıyönlmak üzere Almanca bllen, asgari 3 senelik tecrübesl olaa 30 yas ravannda bir Mafctae Mühendisı aranmaktadır. tlgiUlerin: Karaköy, Tersane Caddesi, Izsal Handaki Şiıltet Merkezina mtlracaatlan rica olunur. Tel : 49 84 51 Manajans: 542/2671 ELEMAN ARANIYOR VEF»T Bedriye Korkud'un eşl, Londra Büvükelçiliğinde Or taelçilik Müsteşan Selçuk Korkud'un babası ve Gönül Korkud'un kayınpederi Milâno Başkonsolosluğundan emekli KAYIP ARANIYOR Sivas'ın, lmralı kazasından, 1947 doğumlu Hasan oğlu Tüccar Sanayici«ve| • adamının 9 CAZETESİOİR AIMIIRK LORD KINROSS BIKM3Uf7WnNtDD4DOÖU|ü Paşabahçe Şişe v e Cam Fabrikamız için aşağıda vasifları belirtilen YÜKSEK MAKİNA MÜHENDİSI.ERİNE ihtiyaç vardır. a) 2 ilâ 5 senelik iş tecrübesine sahip olmak, b) İngilizce bilmek, ci Askerliğini yapmıs v e 35 yaşını asmamış olmak. Müracaatların hâl tercümeleriyle birlikte yazılı olarak FaLrika Müdürlüğüne yapılması rica olunur. Müracaat Adresi : Şişe ve Cam Fabrikası Sahip Molla Caddesi PAŞABAHÇE NOT: Gönderilen belgeler iade edilmez. Rekiâmcılık: 925/2689 "* "of. Dr. Derviş Mânizade'ye baş asistanlan saym Dr. Kemal Bayraktar ve saym Dr. Macit Uzel'e asistanları sayın Dr. Yüksel Tüccsroğlu, sayın Dr. D â ver Yeker'e anestezi hemsiresi sayın Aysel Firat'a sonsuz minnet v e teçekkürlerimi sunanm. Aynca, gösterdikleri ihtimam dolayısiyle bütün meslektaşlaruna v e servis hemsiresi sayır Suade Senemoğlu'na ve Travmatolojl kliniği personeline v e ziyaretime gelen, mektup gönderen vefakâr dost, arkadas v e akrabalarıma teşekkür duygularum sunarun. Em. General Dr. Hfbnit ABCA Rekiâmcüık 931/2686 NURULLAH KORKUD vefat etmıstir. 14 Mart Sah günü Ankara Hacıbayram Camiinde kılınacak ögl« namazını müteakip ebedt ıstirahatgâhına tevdi edilecektir. AtLESİ Cumhuriyet : 2681 10 gün önce evden çıkmif, bir daha da geri dönmemiştir. Ibrahim Turanrı görenlerin insaniyet nâ' " mına, akrabası Hüseyin Zorlu'ya haber vermeleri rica olunur. Müracaat için: Hüseyin Zorlu. lıtiklil Caddesi No: 140, Beyoglu. Tel: 44 17 38 tbrahim Turan Tel ••W4Ϋ3O/J9 4. Vakıf Hc~» Bohçtkopı Kat4 NolS Ytlhk obon» (Basm 12331/2650) KATIP Devam karnemi kaybettim. Hükümsüzdür. Arlf KaramiiftünSln (Cumhuriyet 2667) KİTAP HALİNDE Ç I K T I . 808 sayfa 40 Lir» SANDER Kltabevi • Beyoğln (llâncılık: 9186/2671) TAM
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle