Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
GERİYE DÖNOŞ HEVES1ERİ Kenan ESENGiN k ioplnmn neden huzursuzdur? Neden zaman zaman ciddî bnhranlar geçirmekte, rejim tefalikesiyle karsı karşıya geldifi söylenmektedir. Bu toplnmnn sonu gelmez ıstırap ve iimitsizlikleri hangî kaynaklardan, hangi sebeplerden geliyor? Bnnlann başlıca sebebi bngünkfi siyasi iktidarın tutum ve davranışlandır. Çiinkü bu siyasi iktidar, Anayasa ilkeleriyle, onu doğuran sosyal ve politik sebeplerle felsefî plânda tam bir uynmluluk içinde değildir. Devamlı olarak onunla savaş taalindedir. Çünkü. bugünkü siyasi iktidar birtakım çevrelerin etkisi altındadır. Yüz elli yıldan berî tnücadelesini yaptığımız zihniyetle Isbirligî yaparak bir geriye dönüş hevesi ve ihtirasına kendisini kaptırmıstır. Çünkü, bu siyasi Iktidann Devlet idaresi sirket idaresinin üstüne çıkacak bir görüşe, bir anlayışa ve niteliğe nlasamamıstır. Turk toplumunu daiıtıa kendi cıkarlanna göre kullanmak isteyen, onu duycrusal yollarla oynştoran, kandıran, sömüren ekonomik güce sahip çevre ve zümrelerin baskısmdan kurtulamadığı gibi onlarla birlik olmayı politika saymakta ve onlarm emellerine hizmet etmek Için günlük oynnlar arkasından kosmaktadır. ZONGULDAK MİLLETVEKÎLİ Ier, toplom hayatımızda hızlı gelismelere yol açmıs, görüş acıları çok genişlemiştir. Bunlara paralel olarak tedbirler almak idareyi bu yönde bir düzene sokmak zorunluğu artık dogmuştur. Siyasi iktidar ,buna da yaoaşmamaktadır. Her alanda geriye dönüş heves ve ihtirası idraklerini felce nğratmışa benziyor. Basbakan'm bile, zaman zaman davranışlan bunu göstermektedir. Tüm olarak, geriye dönme gayretleri birtakım sokak politikacılanna kolay kazanç ve kahramanlık voInnn açtıfı sanılmaktadır. Siyasi iktidar, gittikçe büyüyen bn durumlardan kurtulamamakta, ya da göz yummakta olduğunu göstermektedir. Bizans politikası ve zihniyetine uyarak herkes ulastığı mevkii ne pahasına olursa olsun korumayı, birtakım Bmacılık'rr varatarak günlük işleri buna göre çevirmeyi hüner saymaktadır. Devletin, millefin ya da içinde hnlunduğu kurumun kaderi ve yüksek çıkarları ve eelecefi bakımından ciddî meseleler üzerinde durmaya. bunları çözmeye kimsenin yanasiıji görülmemektedir. Bircok millî meselelerimiz bu yüzden yüzüstü kalmaktadır. BiR GEZiNiN AMACI Bu dünyadan Vâ Nu da geçti Ü •• •• İspanyada Türk Sanatçılarınm başarısı ve unutulmuş Operalar Muhsin ERTUĞRUL ..•% yalyaço» operasını hesteüe n IIM LEONCAVALLO'nun ••• yıllar yılı unutulmuş «La Boheme» adlı bir operası varmış. PUCCİNİ aynı konulu operasını, daha erken davranarak, once ortaya çıkarmış ve beğen dirmıs. Boylelıkle ılk «Boheme» sahne ışığına çıkamamıs, bugüne kadar sıra beklemıs. Şımdı ttalya'da boyle unutulmuş operalara sık sık el atıyorlar. Bu \enı «Boheme» opera?;nda bizim Orhan GtNEK'in de buyuk rolu varmış. Barselona'nın Liceo operasında altı temsil vermek üzere oraya gittıklerini duyunca, hiç olmazsa sonuncu tenısıle yetıselim dedık. Bir Törk sanatçısını yabancı sahnelerde başanyla görmek kadar ırögüs kabartıcı bir «evk olamaz. Mefcer bizim bu zevkimiz katmerli olacak mış, çünkü Orhan'dan sonra aynı sahnede Suna KORAD'da «RtGOLETTO» da oynamak i>zere oradaydı. Altı katlı mnhte şem bir opera binasında altı bin elin, sizden bir parça olan birini çılgınca alkışladıklarını çördüjfünüz an gözyaşlanmzı tutabiliyor, üstelik beyecandan kaskatı katılmıyorsamz, artık hiç korkmsyın, yüreginiz saglam demektir. Bız şimdi sık sık böyle başarılı çıkışlar yapmak orundayız Yirmincı yüzyılm uyçarlık dunyasında geçer akço olarak tek bir şeyımiz kaldı' Sanat varlıklarımız1 Ama bunları seçerken de çok tıtiz davranmak gerek. yoksa Balkanlı bir komşumuzun geçende ıçıne vuvarlandığı hataya düşerız. Bunu kısnca aıaya sıkıştırmak ılerideki adımlanmız için yararlıdır Bakın bu kotu örnegı anlatavım: DORTMUND sehrı; geçen ?ene sonunda 120 mılyon hraya ye nı yaptırdığı Almanya'nın en güzel, en modern titaytrosunu açtı. Ömrumde görduğüm tiyatroların en güzeli diyebilirim. Bu mevsım başında sahneye konan VERDİ'nın «Kaderiu Kuvveti» operasının sopranosunu Balkanlardan, tenorunu Amerika'dan getirerek ka4âl '!a fiöjnertük Bir örnek :::: •••• :::: nrada yakın tarihten tipik bir örnek, bir Devlet kişiliü örneği vereceğiz: Bilindigi gibi, Ikinci Dünya Savaşı sırasında Sovyetler, Ingiltere ve Amerika tran'ı ortaklasa isgal etmiseşitli etkenler ile. bugün herkes alaştığı lerdi. Savaşın bitiminde, tngiliz ve Amerikan ormevkide daha fazla otnrabilmek ihtirası duları tran'ı terkettiler. Fakat Ruslar pek cıkiçinde bir Bizans zihniyetine sarılmıstır. Aynca, politika, bir entrika, bir demaçoji, bir sokak ede mak istemiyorlar, hahaneler anyorlardı. Iran biyatı ve lâf üstünlüÇü ile eünlük isleri yürüt Hükumeti ise, sızlanıvordn. Ruslar, Iran Basbamek hüneri sayılmaktadır. Bu sebeple. hiçbir kanına (knzey petrollerinin imtiyazlarını da kpnmeseleyi ciddî yönü ile münakasa etmeğe imkân dilerine verirlerse tran'ı bogaltacaklannı) sövleyoktur. Devlet idaresinde hiçbir nitelik, hiçbir diler. Bunnn üzerine Basbakan Kıvam'ı Saltadeger hükmu aranmamakta, toplumnn geleceğine na : «Siz tran'ı bosaltınız. imtivazı verecegim. olnmln etki yapacak hiçbir ciddî tedbir alınamaFakat, petrol imtiyazı karşılıgı çıkıyorlar demek maktadır. Her isin, ber davranısın altında bir bizim için haysiyet kırıcı olur» cevabını verdi. kandınnanın, bir uyuştnrma oynnunun, bir Bi Bfr süre sonra Rus ordnlart tran'ı terketti. Sonra zans politikasının ve geriye dönüs hevesinin yatBasbakan, Meelis'e geldi. «Simdi siz beni düsütığı kolayca sezilebilir. rünüz ve verdigim sözü parlâmento olarak tanımavınız. Petrol imtivazlarını reddediniz» derii. Bu arada, aşağılık duyjrulannın gelistirilmeMecliste Basbakan ajfrr tenkidlere njradı, düsüsine de sinsi sinsi çalısılmaktadır. DİI devrimini, rüldü. Bövleee Knzey tran petrollerinin imtiyazı öz Türkçeyi bolşevik tesiriyle yapılraış iş olarak da Sovyetler'e göstermek, yabancı usaklıfı sSzlrrini Meclis kiirsiilerine kadar getirmek, Atatürk'e. ilkelerine, devrimlerine eölçe düşürücü davranıslara girmek onu. Sukarno'Iara benzetmek. gecmişe hasret çeemleketln ve milletin çSıüm bekleyen çok kildiği yolunda intibalar yaratnik, yeni müessebüyük meselelerini bir yana iterek, küçük selere, tikirlere gplisi güzel saldırmak çok ciddî oyunlar arkasında kosmak, geriye dönüs gayretendi=eler yaratmaktadır. Ierini kamçılamak, bazı çevre ve kisilerin arzuBu çürük zihnivet, bu Bizans politikası Snce larını yerine getirmek için baskı kanunlan çıkarBizansı, sonra da Osmanlı tmparatorluğnnu yıkmak ve böylece olayları zorlamak. çıkar bir vol mıstı. Baslangıçta Osmanlı sarayına eiren bu defildir. Sezisimiz odur ki, bu vola girmek, huzihniyet, onun çevresine ve bnnlann üzerinden bütün devlet trskilâtına yayılmış ve imparator znr yerine huznrsuzluk getirecek ve devam olunacaktır. Çeşitli güclerin mfleadelelerini sertleslugu kemirmeğe baslamıstı. Kolayca hazırladıgı tirecektir. Bn farz, defil valnız Türkive'de. düntnenfi çiirlerle her ileri hareketi, her kurtnlus yanın her yanında çok denenmis ve hepsinde ümidini, her dojru volu balta!amak, tıkamak isolnmsuz sonuçlara varmıstır. Türkiye'de her suteven bu zihniyet 465 yıl sonra imparatorlugun ça ve kötülüfe ceza vereeek kanunlar vardır. Geyıkılısını rörerek intikamını almıştı. Tarihin o rive dönüs hevesleri ile bir «ivasi iktidar, ne kenhazin tablosunn unutmak mümkün değildir. diit np de memleket icin emniyet sağlavamaz ve millî vicdanda haklılık kazanamaz. Toplumun sosyal ihtivaçlanna. tczjJJara sırt çeviren baskı •mry ugfin de küçük çaplı. bfiyük ihtiraslı poli kanunlan ile otorite kurmayı. iktidar sünneyi \e • * • tikacılar aynı çetnberfn içinde görüm»'«kte Iteı'kesî snsformayıfl9»<fnVnsivîÇ) iktidarlar, hfrbir ça£da gerçek snlamda millete hizmet rtmek, dirler. Bunu ya kavrayamamakta ya da işlerine Devletin varhgını korumak ve gelistirmek imkâöyle geldi^i için sürdürmek istemektedirler. nını buiamamıslardır. Tarih bnnnn örnekleriyle Oysa durum çok degişmiştir. özel olarak doludnr. 19(0 thtilâlinin getirdiği nyamş ve yeni düşunce Bizans zıhniyeti B ••*« ••*• •••• Ç ••aa :::: :::: aaaa ••*• • ••• Sonuç İİİİ M İİİİ ••M aa«r Buçün de... Sf^ilMi «•aaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaaBaaaaaaaai PllltHlllllllllia|IH»»iaiaMa>MMnMIIMMllHMHIIIHMIMMIM «•••«•••»••••••••••aaaSSSsaaaıKSSaausaBSa'aaBSsaBaSSâaSSaaaaSaSâaSaSaaBSı konuk sanatçı ıçm yazd:ğını beraber okuyalım: «Sevgi ateşiyle yanıp kavrulm»sı gereken genç tspanyol asılzadesi LEONORA rolünü, orta halli bir ev kadını görünüşüvie, Balkan şivesiyle, titreyen cırlak BQtnWİi,,t>u ikı TEŞEKKUR Vefatı ile bizleri derin acılara garkeden çok babamız merhum sevgili Mevlidi iperif 1 Şubat 1967 çarşamba günü aramizdan ayrüıp, ebediyete intikal eden çok kıymetli varlığımiz, eçim ve annemiz faziletli insan Şiikrü Demirören'in hastalığı esnasında çok yakın alâkalarını esirgemeyen aüe dostlarımız çok sayın Prof. Dr. CELÂI. ÖKEB'e, Operatör Dr. ORHAN ve CÜNEYT ÜVALANa, Dr. TURHAN AKGÜN'e, Dr. SALİH OSMANOĞLU'na, Doçent Dr. EFLÂTUN ADAM'a, Doçent Dr. COŞKUN ÖZDEMİBe, Dr. NEVZAT ALTIĞ'a, Ortaköy Şifa Yurdu Doktor ve personeline ve son nefesine kadar başından ayrılcıayan çok sayın Doçent Dr. KALKAN'm ALİ I Z K M E K Ç İ'ye aziz ruhuna ithaf edilmek üzere vefatımn 40 ıncı gününe tesadüf eden 12 Mart 1967 pazar günü (Yarın) ikindi namazını mütaakıp Fatih Camii Şerifmde memleketimizin tanınmış Hafızı Kur'an ve Mevlithanlaruıdan H. Zeki Altın, Hacı H. Kâni Karaca, Hac: H. Ali Gülses, H. Aziz Bahriyeli, H. İsmail Dâniş, H. Mustafa Taşova, H. Mahmut Hatayh, Duahan H. Yahya Eskışehirlı vc İlâhî Grupu Fatiiıli Kardeşlerin iştiraki ile Kur'anı Kerinı ve Mevlidi Şerif okunacağmdan arzu eden akraba, dost ve din kardeşlerimizin huzurlan niyaz olunur. Eşl: Eczacı Emekli AJbay Sım Kalkan, Evlâtlan: Yavuz, Cihangir, Bânu, Tulây, Gelinl: Sevin. Cumhuriyet 2504 cenaze torenine iştirak eden, çelenk gönderen, ziyaretimize gelen, telgraf, telefon ve mektupla büyük acımızı paylaşan akraba; dost ve meglektaşlarımıza alenen tegekkürü bir borç biliriz. DEMİRÖREN AİLESİ Cumhuriyet 2542 KENT OYUNCULARI 4 Mayıs İZMİR turnesi dolayisiyle Müessesemiz Dahilinde înşaah Tamamlanan Bina Eçerisîne PRİGORİFİK TESİS İŞI YAPTIRILACAKTIR 1) Bu iş için mütemmim malumat müessesemizin Beykozdaki merkezinde ticaret servisinden temin edilebilir. 2) Tekliflerin kapah olarak 28/3/1967 günü akşamma kadar müessesemizin Beykoz'daki merkezinde Muhaberst servisine verilmesi şar'tır. Postadaki gecikmeler nazarı itibare alınmaz. 3) TekJifıer arasında şartlanmızla ihtiyacımıza en uygun olanlar tercih edilecektir. SÜMERBANK DERİ VE KUNDURA SANAYİİ MÜESSESESİ fBasm 12265/252(1. DELİ IBRAHIM SOH 2 HAFTA FADÎK KIZ 14 ve 21 Mart salı tenzilâth Bır gün : Bakın, demisti, biz Rusyada Nâzım'la seyahat ederken bs zan tren bir istasyonda durunca içimizden bir rüzgâr eserdi, haj di şu şehre bır iıielim diye düşünürdük, sözgelişi Harkov» dalaı dık kentin içine.. Bunlan anlatırken Vâlâ Nurettin'in yuzüne baktıtn. Efendi ha li, sakin ve görgültt tavn, camlan parlıyan gözlükleriyle böylesı ne delice rüzçârlann adamı çibi gözükmüvordu. Tazılanndaki us lubu ve fıkracılıgında çektigi çizçi de övledir: söyliyecegini kadi te yumusaklığında söylemis; geçmis devrin durgun Babıâlisind bir gazetenin kösesine sıgabilmistir VâNu.. Peki, o büyük nfuli lan tarayan gençlik çagından sonra nasıl oluyordu bu? Herhalde VâNn'nun hayatım incelerken bu aynntılara dikka etmek serekiyor. Son eseri .Bu Dünyadan Nâzım Geçti» adını ta sıyor. Orada Nâzım'ı anlatırken kendisini de anlatmıstır. Işt okuldaki Vâlâ Nurettin : « Mektepte sıkı ılmihal öğretilirdi. Kur'an okumak öğretiliı Sureler ezberletilir. Bunları bilmiyen sınıf geçemez. Cuma'daı Cuma'ya da namaz mecburiydi.» üchnıtzlerln «Bir bekârın ölüsesiyle söyleyen elli yaşındalu Ve iste Moskovadaki Vâlâ Nurettin : mü» adlı hikâyesinden almmış genç bir kızla, âşıkı ALVARO rolünü sanki ömründe hiç Şan bir kornedisi oldu. Günlük yaşa« Fransız fnkılâbı yoluvla bizim Mesrutivete tesir eden «hür dersi almamış gibi yanlış ve ber yışlannda canlı ve hareketlı o rivet» prensibınin etkisi altındaydık. Kapitalist memleketlerd !an Ispanyol sanatçüarı sahne bat söyleyen, hele oyun kabiliveti hurrıyet ıyi tatbik edılmiyor da, komünistlıŞin gayesı. hürriyet üstünde çok ölçülü ve donuk dehiç mi hiç olmayan, tam karşısın kayıtsız sartsız tatbik etmektir sanıyorduk. Moskovaya hazır gel necek kadar yapmacıksız oynudaki kadın kadıncıfa uygun daz mısken. kendı anladısımız mânada hürriyeti iyice tatmak için, ıs yorlar. Hiç bagırmak vok, çaeırtak Amerikalı bir tenor...» lek bulvarların bırınde. Puskin hevkeline yakın bir yerde, palto mak yok, jest vok, içten duvmak, Görulüyor kı el oğlu misafu lanmızla değı^tirdığımiz kaba kumastan kaputlarımızı kaldınm; duyulanı vermek, ucuza kaçmasanatçı deyince kendı oz sanatserdık. van geldık. Ayaklarımızı ahalive küstahça uzattık. Geliı mak. O kadar candan oynuyorçısından çok daha vuksek degeçenler de bizi küçum'îiverek baktılar.» ğerde birini bekliyor. Bız de. lar. Ispanyol tıvatrosundan ^ortşte Vâlâ buralardan BabıSli fıkracıtıgına gelmiştir. Vâlâ Nu boyle yazılara hak kazanacakla duğümüz bu ılk orneK Dizı pek rettin'i önce yazılarından tamdım ben.. Kendi çatının fıkracılann sevindirdi. Bir de (Teatre Rürı, amca, dayı, hatır gönül için dan süphesiz basla idi. Fıkranın gevezelik sayıldıfiı, patlıcan mu MEA) dakı Brecht'ın «Sezuan'ın seçmemeliyiz. Buna karşıhk Rİsakkasmdan ve Bojaz gezintilerinden söz acıldığı devirde biı iyi insanı» nı merak ediyoruz. GOLETTO temsüının ertesi güBılet almaya gıttiğımız zaman söhrett!.. Buna raemen tek tek fıkraları. bir si'tem ve bir görÜ! nu Turk Koloratüru Suna Ko saat altıda çocuk piyesi ve 1 0 içine sakin sakin verlesivordu. Bu da onun düzenli kültürünür rad için gazetelerde çıkan güzel da «Sezuan» olduğunu söyledi kendisine baeısladı&ı avncalıktı. Türkiyenin acı gerceklerine kiyazıların tutarı, o ara tspanya' Ier. sisel acı tecrübeleri de katılınca kisilifinin oapından daha dar kayı ziyarete dâvetli bir Bakanılan bir çereeveve sıfmavı kabnllenmişti. Ne var ki. VâNu'nun mız için yazılan satırların yüz Temsılden önce bu •ıyatronun her ''krasında ö*retici, uvancı bir vön bulmamak imkânsızdı. misliydi. Şımdı kendımize soramüdürü ve rejısoru Rıcard SALlım: Milletler kime ve neye ö VAT'la odasında knnusuyoruz Bövleee oznn vıüar ?ecrnis. Vâl5 Nurettin. sösterissiz bir eda nem verıyorlar? diye. Dunya tıyatrosunu çok ıvı bılen içinde \e bir karınca sabnvla cn karanlık triinlerdp en avdınlıh bir genç. Sözlerinde gerçek bır vazıları okuvucnva vprehi'mistir. Bn i'stiinliiSüne ri«*men tevazusanatçının karşısındakıne verdiundan h'f kavbetme^i. neneeü bir tstanhul efenı*i«i üsluhnnda ği güven var. Bunda kuşkuya va^rriı, yfpr 7P*mn ilerîv*» <î/in"k bir k»ir<:tinün <:?»hibi olfnustur. yer yok. Kişiligı olmasa zaten Son vıllarda. •ra7f>tf vaznrlıfı Wümn nvnnn <siîr<<kteven bir erficböyle oyunlar seçer mıvdı? SALlü akımın kavnafo haline gelniisken Vâlâ Nurettin'in kürsüsüz VAT'ın hareket noktası, önce tikalması bepimi? irin talih«î7İiUtir. Kfnftisinden en cok yararlanayatro okalunn knrmsk olmuş. bilecefimiz senplerde kendisine lâvık bir eazete kösesinden yokarselona'nın (ESCUELA SUtstedigi üslupta sanatçılan ye sun kalmıstı. Bu dnrum onnn için degil. m»m'eket için kavıntır. PERİOR DE ARTE DRAMAtiştirmek, sonra yetısenlerle bır Son aylannı hastalıkla ho£u<:arak yeçirdi. Zor eünlere ra&men TİCO) adlı yüksek tiyatro topluluk kurmak. Başkalarınm bes yüz savfalık bir eseri Türk kitaplığına vermistir. Şimdi masaokulunun kapısı cıvıl cıvıl kaysonradan yapmak zorunda kalmın üstünde duran kitabın adı : myordu. Belli ki bu Pkşam ola dıklarını o daha ışın ba?ında Bu dünvacian NSzım geçti. ğanüstü bir toplantJ var. Genç yapmış. Bu bile SALVAT'ın ne rejisörlerden biri, ilk sınıf öğBu dünvadan VâN8 da zert't. Herkes tececek.. ve her yiÇitin kadar sağlam yolda yürüdüğü, rencilerinin üç aylık bir dönem nün bir örneği. Bu çatı ıltındaki bir yoturt vivi«i olduitu sribi herkes hayatının hikâyesini kendi den sonra yapılacak eleme sınabiçiminde vazacak.. çocuk tiyatrosu ve Sezuan sanat vı olduğunu söyledi. Okulun küVâlâ Nıırettin kusaih bizim yasavısımızdan apayrı bir romaçıları hep kendi öğreııcilerı, ayçük tiyatrosuna gırince beni s o nın kisileridir. O kisilerden birisi dnha aramızdan aynldı.. Avrını ustanın çırakları. Bu Brecht rumlu öğretmenlerin yanına o lacneı hellivdi.. ha^talıfı kesindi.. Son zamanlarda aşagı yukarı temsilinde de yalancı tiyatrodan turttular ve elime sınava girecek her eiin : iz bulamadık. Demek ki burada öğrencilerin listesini sıkıştırdıöğretim metodlan ıncelenmesı Vâlâ Nurettin'e gitmek eerek.. dive düsflnüvordnm. lar. öğrenciler Fedprico Garcıa gereken ıkı ayrı tiyatro okulu Bııçün. varın. derken eünler ne cabnk treçivor, havalın içinde LORCA'nın New York'a daır daha var. Söz Madrid'de oynanbir kurt kötü haberlerin kozasını nrüyor her sün. ve bir sabah yazdığı şiirlerden bır derleme makta olan Brecht'in «Courage çazetevi arınca nkuyorsunuz : yaparak sahneye uygulamışlar. Ana» piyesine geldi. Aylardır «Tanınmış yazar Vâlâ Nurettin tedavi edilmekte oldugu CerPerde açıldı, siyah bir fon önünbüyük başarıyla dolup taştığını, de kadınlı erkekli oniki siluet iki ay sonra «Sezuan» da Mad rahpasa Ha«tanes:nde vefat etmişfir 66 yasındaydı Galatasaray Lisesı ve Vivana Ticarpt Akademisinde okuduktan sonra 1925'te oynamaya basladılar. Bnnlar üç rid'e gidince tspanyol DaşkentinMoskova Üniversıte<!ini bitiren VâNu 1926'da basm hayatına atılaylık bir dersten tjeçmislerdi. de Brecht'in tiyatrolara hâkim mı«fır Merhumun çeşitli telif ve tercüme eserîeri, piyesi, senaryo Ağzım açık kaldı. Ne yeni bir olacağını anladım. hikâve ve skecleri vardır.» tiyatro anlayışı aşılamışlar bu öyle bir düsündüm : Nasıl tste bn kadar.. gençlere! Şaştım kaldım. Bu ololuyor da özellikle burada gunlağa erişebilmek için çok iKimbilir iistad ViNft. ömriince bn sovdan ne kadar kötfi haBrecht piyesleri uirbirini ko leri bir öğretim kadrosu gerekberi sazetelerde üziilerek okumus, ve o günkü fıkrasını da bu kavalıyor, nasıl oluyor da gelip ti. Başlangıcı böyle olan bir eçi sahneyi basmıyorlar? Bu soruya vıp üstüne vazmıştır. Biz de simdi aynı isi yapıyoruz. Dünden bu': timin sono yüzde yüz başanlı güne gelen ve yanna giden zincirin halkalarını birbirine ekliyen iki ayn karsıhk var, 'jiri: olur. düzen yürüyor. Bu dfizen içinde, Vâlâ Nurettin, vazarlıihn hakŞu rejim veya bu ıneclıs yanJ kını bu memlekete vçrmis bir kalemdif/ Babıâli denen y yokusta bn k, Oku^un eslu Mtlkat. lış bir karar vereoılir, bu karar hk ' ' i f c t i b * M&*Snt ^hakkL Türkiyeye ödemiş yazar o kadar «a, kL h« Mbk'u VâNu'.belkt de bir süre uygulanır, ama «Tiyatro Müzesi» ni de gördük kararlara uymayan tek şey (TA nun yaptıfı iş bfisbtftün dejerleniyor. ten sonra Barselonalıların cö RİHİN AKIŞI) dır. Siyasi barajmertliğine hayran oldum. Ondolar bu akışın önüne geçemez kuzuncu yüzyılın en ünlü, en be Düşünceye Kelepçe, fikirlere lirli kişiliği olan ispaDvol mima pranga vurulmaz. Nerde ve ne rı (Antonio GAUDİ) nin 1885 de, zaman olursa olsun hürriyete ••••••••••••••••• daha otuzüç yaşındayken yaptıbaskı yenilgiyle biter. Işte îsğı bu (Güell) sarayı bash başıpanya'da bu olmuştur. na, eşsiz bir mimsrhk şaheseri. öteki : Brecht'in piye<deri bir Tiyatro müzesi olarak kullaml çogunun sandığı jibi propaganÇıkıyor... HABORA KtTABEVİ P. K. 6 Beyazıt İstanbul... ması da pek uygun duşmüş. De da eseri olmayıp sorgulama aranebilir kı dünyada esi olmayan cıdır. Insanlığa mutluluk ve kar tek bir bına. Bur.iyı gelmiş geçdeşlik özlemini saçar ve kökü Cumhuriyet 250' miş ünlü sanatçıların e^yalarıyta kutsal fcitapların kaynağı ola, şimdiye kadar yapılmış bülan insan sevgisine dayanır. Şitün dekor maketleriyle, çok zen irle hayatın karışımı olan piyesgin ilân ve piyes koleksiyonlaleri onun için herkesi etkiler. rıyla değerlı bir müze baline Birkaç gün sonra bu genç tiEvimizin direği. ailemizin baştacı, annem, kayınvalidem, koymuşlar Arada Eleonora DU yatro müdürü SALVAT, buranınemız SE, Sada YAKO. Sarah BER nın Halkevinde Brecht'in eserleNARDT gibi milletlerarası son ri ve kişiliği üzerine çok clgun müş yıldızlara da yer aynlmış. bîr konferans verdi, sonunda uYirmibeş büvük <;a!omı dnlduzun bir tartışma yapıldı Ama ziyâı dolayisiyle, arkadaşlardan, akrabadan ve küçüklerimizle, ran bu koleksiyonu izleyebilne efendice, ne msanca, ne agır mek ıçın tspanvol Tıyıtro taribaşlı bir tartışma. Bu konferanbüyüklerimizden büyük alâka göıdük. Her çeşit yoldan kedenhinin derinliğıne mmek gerek. sı da basanlar olmadı, mizi paylaşan, beraberlik ve yakmbk gösteren bu necip insaaOvsa ki biz, adlannı bile şimdi Sağduyusu olan mılletler er lara, gazetenizin tavassutu ile minnet ve şükranlanmızı arzegezerken okudu^umuz, bngün fr geç mutluluğun hürriyette ve deriz. Betiil KARAOSMANOĞLU tık kendilerinden bir afis, bir özgürlükte oldugu sonucuna vatablo, bir kostiim kalmı.ş sahne Fevzi Lürfü KARAOSMANOĞLÜ rıyorlar. Bu artık bilim yoluyla büyüklerinden biç birini tanımıanlasılmış bir gerçek oldu. GeAli ve Canân KARAOSMANOĞLÜ yoruz. çen yıl Lyon'da Fızik, Biyoşemi, Cybernetique, biyoluji, psiBarcelona'nın güzel binaların Cumhuriyet 250't dan föz açarken PİCASSO mu koloji, psikanaliz, sosyoloji ve zesınin bulunduğu sarayı da bu dıl bilginlerı bu konuda yaptıkları toplantı sonunda: na eklemelivım. Dört Katlı bmanın bütün duvarlarmı dolduran «Tirminci yüzyıl insanının ustadın resimleri, sanınm dünçerçek mutluluğu hürriyet ve vanın en zengın koleksıyonudur özgürlüktür» demişlerdir. Bu ger Beyrut Valilerinden merhum Nureddir. Beyle merhume ve ne gariptır ki her bıri bır çek belirmeseydı biz Ijugünkü servet olan bu tablolara Bar^eZahire Hanırr.ın oğlu; Müzehher VâNu'nun eşi; Sitare Fuad tspanya'da (Lorca, Brecht, Pilona şehri bir tek Peseta bile casso) hayranlığını nasıl bulurEl Manasterli. Sündüs Sibaci ve Faruk V'SNu' nun ağabeyleri, vermemiştir. Cünkü bunlann duk? Saadei VâNu'nun kayınbiraderi muharrir hepsi Picasso'nun uzun yıllar iraz da buranm TURİZM efsekreterliğini yapan SARBATE' sanesinden söz edeyim. Bilye imzalayıp hediye ettıçi resim mem baskalan nasıl düşunülerdir. Geçenlerde 150(1 üniversivor? Ben bu alanda uzman dete profesör ve öğrencisi hüku ğilim, ama her hangi bır turist 9 Mart 1967.per§embe günü vefat etmiştir. Cenazesi bugün (11 mete basvnrarak, bugiin Ne» kadar dünyayı çezdim. Bence lsîork modern «anat müzesinrip panyol TURİZM mucizesini yaMart cumartesi günü) öğle namazını mütaakıp Fatih Camiinbulunan Picasso'nun önlü «GU ratan, geçen yıl buraya 16 milden kaidınlarak Edirnekapı Şehitliğine defnedüecektir. ERNİCA» adlı tablosnnun da ts von yabancıyı çeken mıknatıs; Mevlâ rahmet eyleye. panya'ya getirilmcsini istemisleı tspanyol terbiyesi, Ispanyol indir. Efer gençliğiıı bu tmefi ye EŞİ ve KARDEŞLERİ celiği, Ispanyol ahlâkı, Ispanyol rine getirilirse iistad en sonnn dürüstlüğü, Ispanyol güleryüzlüda kendi zenginliğini kendi valüğü ve bütün bu değerlerin yatanında toplamıs olacaktır. bancı turistte yarattığı güven Cumhuriyet 2539 ve emniyettir. tspanyol halkı (Fernand ARRABAL) ın piyeslerindeki kan koca gibi bütün kötülüklerden uzak yaşayan, iyilik ve doğrtlluk peşinde koşan, fakir, çocuksu, yardımseverliği ku •k BATRAM TATİLİNİZİ rahat, konfor, sükun içinde ve saktan kuşağa geçmis bir topluailenizle birlikte dilediğiniz gibi geçirebileceğiniz yegâne arselona'daki tiyatrolann hiç luk. yerdir biri ne devletten, ne de be Böyle bir halk; sınırlann ve lediyeden yardım görüyorlar. •k BAYRAM'da dahi normal tenzilâtlı kış tarifesini uygulakeselerin açılması için büyülü Hepsi özel tiyatro. Burada ts bir anahtar. yaıı otelimizde pek mahdut kalan yerler için rezervasyon panyol dilinde ilk gördüğümüz kabul edilmektedir. SON piyes Alejandro Casona'ntn, HOTEI. BOGAZİÇİ (AdUye durağı) YENİKÖÎ Rezervasyon 62 40 01/38 Telgraf: HOTELBOĞAZ Tıyatro Egîtimi ve tiyatro miizesi B $ BAKUNiN SEÇME DÜŞUNCELER TEŞEKKUR NEZAKET Hanımın, V EFAT B Vâlâ Nureddin V NO Hep özel tiyatro ve rspanya'da Brecht! HOTEL BOGAZİÇİ B Tekel Genel Müdürlüğünden: Genel Müdürlüğümüz İnşaat Şubesinde çahştırılmak üzere «Muayyen ve Muvakkat Müddetli Hizmetlerde Çalıştınlacak Ye\Tniyeli Personel Talimatnamesi» hükümleri dahilinde Elektrik ve Makina Mühendısi ve Y. Mühendisi alınacaktır. Makine Mühendislerinden Küma işlerinde ihtisas ve tecrübes^ olanlar tercih edilir. Taliplerin İstanbul Unkapanı Gecel Müdürlük binamızda İnşaat Şubesi Müdürlüğüne bizzat müracaat etmeleri ilân olunur. (Basın 12266/2519) Eleftfrik ve Mokina Mühendjsi alınacok Cumhtıriyet 2505 SON 2 TEMSİR. OYUN ANKARA GUNEŞ Umamî Nakliyat Anonim Şirketinden; Anadolu şubelerimizden birisinde istihdar* edilme': üzere Fransızca veya Ingilizceye bihakkın vâkıf ve muhabere usullerini bileıı bir hanım sekretere ihtiyaç vardır. Mürscaatlarm İstanbul yapılması. merkezindeki Umum Müdürlüğe Reklâmnlık R72/25M BİR GARİP ÇİFT Komedi 3 Perde GELECEK