Katalog

SAHİFE 22 Şubat 1967 CUMHURtYET AID yardımı ve yeni şekli •| Hnci Dünya Savaşı, doktrin çatışmalan ya* nında dünya miUetleriniıı Uctisaden gelismişUk ya da az gelişmişlik beHrtilerinl de ortaya çıkaran sonuçlar getinnistir. İktisaden az geiişmiş ulkeler, gelişmelerini sağlıyabilmek için gelişmiş olanlarınm yardım nlânlarını biiyük bir memnunlukla karşılamışlardır. Savaşa fiflen giımemekle beraber, her »n girebilme olasılıkları, ekonomimizi nonnal seyrinden çevirerek harb ekonomisi şekline sokmuştur. Böyle bir atmosfer içinde Türkiye, 1947 yol programı ile Amerika Birleşik Devletlerinin türlü örgütleri kanalı ile yapılan yardıraından faydalanmaya başlamıştır. «Agency for İntemationa! Developmen» nin baş harfleri abnmak suretiyle kısaca ifade edilen A.İ.D., bu yardun örgütlerinin son şekillerinden biridir. ••^••••••••••••••a •••! •>••• •••a «•«• •••• •••S • ••• • «•a •••• • ••• • ••• • ••F • «*• • ••* DÜNYA, SOVYETLER, TÜRKİYE ,'\ Donanmamız bizim değil mi ? Türk milleti birkaç yıi Snce çok cvahim» v e «acı» bir d n m m Ş la karsı karşıya idi. " K ı b n s adasında î n n a n l ı l a r Türklere hücuma geçmislerdi. Soy • daslarımız öldürülüyor, y o k ediliyordn. tnsanlığa, devletler bn « knkuna, Birleşmis Milletler Yasasına sığmayan bu alcakça katliâm ; hareketi karşısında harekete geçmek zorunda idik. Bir milletin ; böyle durumlarda seyirci kalması haysiyet v e sereflere aykırıdır. • Bir milletin silâhlı kuvvetleri iste böyle günler içindir. J Üstelik soydaslarımızı kurtarmak için Kıbrısa müdahale bak * kımız bir antlasmayla da onaylanmıştı. Londra v e Zürih antlaş Ş maları idi Kıbrıs Cumhuriyetinin statüsünü belirleyen.. Ada'nın . Cumhurbaşkanı Makarios katliâm hareketine yeşil ışık yakmıştı. • Yapılacak is Londra v e Zürih antlaşmalanna aykırı davranan ve • Türkleri imha hareketini destekliyen Makarios'a karşı antlasma . ların verdiği hakkı kullanmaktı. Demek ki Türk Silâhlı Kuvvet ; leri Adaya çıkacak v e Kıbnstaki Türkleri koruyacaktı. • Müdahale bakkı meselesi peşinden daha başka konulan da sü • rükleyerek gelmişti önümüze.. Ada'ya müdahale bir çıkarma ile • mümkün olurdu. Çıkarmanın da askerlikte belirli koşullan vardı. • ö n c e l i k l e çıkarma eemileri olmadan yapılacak bir çıkarmanın ba J şansı bir hayli süpheliydi. Oysa bizim elimizde çıkarma getnilerı 2 yoktu. Zürih \t Londra antlasması üstünde on yıİ3 yakın bir süre S geçmisti. Ama biz millî savunma stratejimizi Amerikan kuman S danlarına bıraktığımız için bu soy ihtimalleri düşünmemistik. S Neticede elimizdeki araçlarla Ada'ya müdahale etmeye karar S verdik. Çünkü Kıbrıs'ta Türklerin yok edilmesi hareketi günden S güne hızlanıvordu. ! Türk donanması 15 Subat 1965 te tskenderun'dan denlze açıldı. ; Ve ertesi çünkü gazeteler eeri döndüğünü yazdılar. • Montekarlo radyosn Türk donanmasının önüne Akdenizdeki • Amerikan 6. Filosnnun çıktığını v e çıkarmayı önlediğini yayın J ladı. • Bundan sonra kamu oyuna Amerikan Cumhurbaşkanı John J son'un meshnr mektubu açıklandı. O mektupta Amerika Cumhnr J baskanı Türk Basbakanına sunları yazıyordu: • « Askerî yardım sahasında Turkıye ile A B. D. arasında mev i cut ıkı taraflı anla<;maya dıkkatmızi çekmek ı^terım. Türkiye i l e S aramızda mevcut Temmuz 1947 tarihli anlaşmanın 4. maddesi mu • cıbınce. askeri yardımın verıliş maksatlarından gayri gayelere kul • lanılması için Hukumetınızın Birleşik Devletlerin muvafakatini • alması icabetmektedir. ( ) Mevcut şartlar tahtında Tıirkîye'nin ; Kıbrıs'a yapacağı bir müdahalede Amerika tarafından temin edil • mış olan askerî malzemenın kullanılmasına Birleşik Devletlerin J muvafakat edemıyeceğini size bütün samimiyetimle ifade etmek J isterim • • Bundan daha iyisi can sağlıgı idi; Amerika Cumhurbaşkanı J açıkça: • Ben ne . olda emir verirsem elindeki silâhlan ancak o yol S da kullanırsın.. diyordu. J Şimdi bu noktayı iyice belledikten sonra 1958 yılında yapılan " bir ikili anlasmaya çöre ki Carlos C. Hall isimli Amerikan mas • lahatgüzarından o zamanki Dısisleri Bakanı Fatin Rüstü Zorln'ya S yazılmıs 14 Ekim 1958 tarih, 762 No., NATO Merkez Heyeti Dairesi ! 6354 kavıtlı mektopla yürürlü^e girmistir Türk donanmasındaki ; gemilerin durumonu gözden geçirmek yararlı olacaktır: • Elimizdeki muhriplerin v e denizaltılann yarısı yukarda adı • geçen ikili anlasmava çöre verilmistir. Buna ç ö r e : J 1 Verılen gemilerin ariyet muddetı bes yıldır; ne var ki Ame 5 merıka ıhtıyaç duydugu takdirde bu gemileri geri isteyecek v e ; uzerlerindekı en küçuk bir çızgi bile onarılarak derhal iade edi S lecektir (3. madde). • 2 Bu gemıler herhançi bir durumda batarsa Amerikaya taz S minat ddenecektır (7. madde). 5 3 Turk hukumetı bu gemilere ancak bayrak çekme hakkına ! sahıptır. fakat gemilerin mülkıyeti Amerikan hükumetine aittir. S Simdi s a f sol. ileri geri, komünizm kapitalizm gib! çoğn l a S man mânası bilinmiyen kelimeleri bir yana iterek, insaf sabibi ve • kendini bilen vatandaşları sağduynya ç a ğ ı n y o r n z : • Eloğlu bize denizaltı, muhrip. silâh, malzeme vermis görünü • yor.. ama serçekte vermiyor. Mülkiyet onlarda, biz sadece kira • cıyız, en küçük bir kusura tazmin etmekle v e istenilen a n bütün • araçlan iade etmekle mükellefiz. ; Bu da yetmiyor, v e eloğlo diyor k i : • İste sana bu koşullarla verdiğim araçları ancak benlm emir S lerim v e benim rıkarlanm yolunda knllanabilirsin! ! Milli çıkarlanmız çerektirdi^i anda isimize yaramıyacak si S lah, malzeme v e gemi ile donanmısız biz.. Bu silâh v e malzemenin ! de çognnlukla modası geçmis oldugnnn nzmanlar söylüyorlar. S iki devlet arasında bu nitelikte anlaşmavı tarih görmüş mü S dfir aesba? " S Bn a.nlaşma d,eiil bir skandaldır. • 2 Politika kürsülerinde vatan, millet edebiyatı yapaniarla, ken S dılerini Atatürk'e benzetenlerin, ıvır zıvır safsatayı bir yana bı • rakıp Türk milletini bn agır sartlardan v e baysiyet kıncı durnm ! dan kurtarmaya çalıjmaları gerekir. Lâfla peynir ekmek gemisi * yurumedıçi gibi devlet idaresi de yürümüyor. Nutuk v e demeç fas ; lına çeldık mi bizden vatanseveri yok, ama vatanseverliğin gerek ; tırdıği medenî cesareti sornmlu koltnklardaki insanlar arasında i Diyojen'in fencriyle arasanız bulamazgınıt. • tııı I Dr. M. Cengiz Pınar bu olanaktan yoksun bıraktığı gibi iddialar ilerl sürülerek İzmirde de A.İ.D. nin iştiraki ile diğer bir Kalktnma Bankasının karulması konulan fizerinde duralmuştur. s^ erçekten alınan yardımın daha çok etkili ol^ * masını sağlamaya çalışmak fikrinî büyük bir takdirle karşılamak gerekir. Ancak: Türkiye Sanayi Kalkınma Bankasının iddia edilen bu dengesİ7İik hareketinin giderilmesi amacı ile tzmirde ikinci bir bankanın kurulması fikrinin, diğer böl?e iş adamlan tarafından da istenmesi dunımunda dengesizliği gittikçe büyüyeceği kolaylıkla göz. lemlenebilir. Bu sebepten, Ege bölgesinin de îstanbul bölgesi kadar endüstriyel potansiyel taşıdığını kabul etmekle beraber, tüm ekonomik kalkınma plânı içinde bu türlü bölgesel dengesizlikleri gidermek için daha başka metodların uygulanmasmın isabetli olacağını söyliyebüiriz. Örneğin; kamu iktisadî kurulnşlan yeniden düzenlenmesinde olduğn gibi, Türkiye Sanayi Kalkınma Bankasının da türlü yönlerden reorganizasyonuna gidilebilir. Öte yandan, özeüikle beş yıi gibi kısa sflre sonra sona erecek olan A.İ.D. ile müşterek bir banka kunılmasında ortaya çıkacak masraflann göze alınıp alınmaması alternatifleri çok iyi degerlendirilmelidir. 1\M üşterek toplantılarda tartışma konulann** dan birisi de, AJ.D. nin yardnn şeklinin değiştirüip sektörler itibariyle yardım politikasmm izlenmesi olmuşrur. tlk anda bu türlü politikanın etkili olabifcceği kanısı uyanırsa da fikir, göründüçü kadar cazip değildir. Çünkü: Ashnda, bir bakima kendl mallanna da sfirüm olanaklarmt sağbyan bir nevl marketinp politikasmı oluşturan dış yardunlann, sektörler itibariyle yüriitülmesi, bu politikanın işlenesini daha çok kolaylastnrnaktan ileri gidemiyeceği diisünülebîlir. k :::: ::•: :::: Iç yapı ve dış politika Ibrahim CAMLI eçen yazımızda da belirttiğimiz gibi, Sovyet dış politikasmı anlamak için Sovyet iç yapısına bakmak gerekecektir. Bu yalnız Sovyetler için böyle değildir. Bütün devletlerin dış politikalan, gerekçeleri iç yapılanna dayanan. dünya konjonktürünün ancak şart landırdığı tutumlardır. Dış politikanın iki ana terimi, «Millî Güven lik» ve «Millî çıkarlar» bu iç yapıya göre anlam kazanan kavramlardır. Meselâ, büyük sermaye ihracmı zorunlu kılan, bunun için de dün ••M •••a •• •« 6 Yardımlar • iğer ülkelerle kıyaslama olanağım vermemek• v • ' Ie beraber, bir fikir vermek amacı ile, 1949 dan bu yana alınan yardun aşağıya alınmıştır. Fınansal Milyon Finansal Milyon dolar yıi dolar yıi 1949 5.2 1958 112.8 1950 48.7 1959 167.1 1951 355 1960 103.3 1952 86.3 1961 126.0 1953 54.2 1962 1882 1954 41.9 1963 237.3 1955 86.1 1964 148.8 1956 115.4 1965 154 3 1957 179 0 1966 427.8 TOPLAM 2,317.6 Bu rakamlara thracat • İthalât Bankası tarafından yapılan 75.300.000 dolar ve servet fazlahfı olan 39.000.000 dolar eklendiginde, toplam 2.471.900.mM) dolan bulur. Ancak bu rakamlar, A.B.D. nin Törkiyede teknik bizmet yardımı amacı ile bulnnan kendi elemanlanna ödediği Scretleri de içine aldığından net sonuçlan vennez. Bu türlü ödemeler indirildiğinde, sonuçlar bir hayli azalır. j \ . ¥ I I 5 ^ " 1 1 1 1 1 1 ' b i r « o k «Ikelerde genel ola> *^*"^rak ilri türlö olur. Bunlardan birincisi; yapılacak yardımjn, yardımı alan iilkedeki kal. kınma veya berhangi bir Mnansman kuruluşunun emrine verihnesi ve o kuruluşun, yatınmlan finanse etmesi. ikincLsi de; doğrudan A.I.D. nin, ülkevi sektörler itibariyle finanse etmesi biçiminde yiirıitülür. Birinci sekil, yaysnn olan finansman politikasını oluşturnr ve A.İJ). yardımı, Türkiye Sanayi Kalkınma Bankasının emrine verilmek suretiyle yürutülen bir proses izlediğinden Türkiye için de durum böyledir. :::: yanın geniş bölgelerinde kendi iktisadi felsefesini ve buna elverişli siyasi ortamı kabul ettırmek durumunda olan ve guvenlik şartlarmı birbirini tamamlayan bu iki harekette gören iç yapılar dünya statükosunu zorlayan bir dış politika içindedirler. Iktisadi gelişmesi içine dönük bir yapıda olan devletlerin ise statükoyu muhafaza edici bir dış politika içinde olacaklan açıktır. Daha önce yazdığımız gibi Sovyetler Birliği bugün böyle bir devlettir. «Herkese emeğine göre vermek» prensipinin yürütüldüğü bugünkü sosyalist aşamadan, «Herkese ihtiyacına göre vermek» prensipinin ca rî olacağı komünist aşamaya geçmek zorunluklarıdır. Sovyetler 1960 yıhndaki Komünist Partisi kongrelerinde halklarma bunun 20 yılda başanlacağını ilân etmişlerdi. Bu ideolojik zorunluk, ütopık karakte rine rağmen, Sovyetlerin bütün dik katlerini üretim üzerine toplamakta, üretim de bakır ve geniş iç kay naklarla alabildiğine yapılabileceğine göre.onlan hudutlarının dışından çok içine doğru bakmaya itmek tedir. Böylece, bütün iç yapılann iki ana unsuru olan ideoloji ve eko nomi Sovyetlerde tedafüî bir dış politikayı gerektiren bir noktada buluşmaktadırlar. Diğer yandan rejımin sözü geçen Marksist görüşe uy gun olarak poliük (proleterya diktatörlüğünden, saf demokratik yönetime) istihalesinin üretimdeki ba şanya bağlı olduğu da açıktır. Bu noktada, rejimin bugünkü dorumu ve iktisadi şartlanna bakmakta fay da vardır. Ve burada ilk ağızdan rahatlıkla bir hüküm verilebilir: Rejim oturmuştur. tediği yabancı turist ile ahbaplık edebılir, Sovyetler Birliği içinde istediği yere seyahat edebilir. kapitalist memleketler dahil, Sovyetler Birliği dışına düzenlenen kollektii gezılere katılabilir. (Geçen yıi bir milyon 150 bin kişi) Gelir kaynağı yapmamak şartiyle kat sahibi olabilir ve bu katını menkullen ile vâ nslerine bırakabihr, bürokrasiyi ve idareyi eleştirebilir. Ve fakat hürri yetleri burada durur. Bundan sonra tek. listeye oy vermek ve yüksek politikanın formüllerı içinde düşün mek ve hareket etmek ve hattâ bu formüller içinde sosyal ilim ve sanat yapmak zorundadır. Bugün Sov yetler Birliğinde bütün üretim vâsıtalannın devlet ehnde olması dışında bir iktisadi sistem maddeten mümkün olmadığına ve kımse de böyle bir şey ne tasavvur ne de arzu ettığine göre, bu hurriyetsizlik sosyalizmin genel uygulanması ile dış politika konularında veya rejimin sanata ve sosyal yaşantıya zaman zaman yaptığı lüzumsuz müdahalelerde yatmaktadır. Tüketim dalgası ejimdeki bu aksakhkların gerek yukardan, gerek aşağıdan gelen çabalarla duzeltilmesine çalışıl ncak, Sovyet dış politikasmın maktadır. bir hususiyeti vardır. O da, diSovyet düşünür ve sanatçılannın ğer dış politikalara nazaran özel ilerici grupu, yüksek plânda yara* likle ideolojik temellere oturmuş tıcılığı köstekleyen hurriyetsizliğe olmasıdır. Her ne kadar Sovyetler karşı savaş açmış durumdadır. Bu Lenin'in «Sosyalizm ihraç edilmez» savaş, rejime açıkça karşıgelmekten tezini öne sürerek Bolşevik ihtilâll çok, rejımin istediği düşünür ve sagünlerinde bile kapitalist dünya ile natçı tipi olmamak, kişiliğine sahıp as bir •banş içinde yan yana yaşama. çıkmak, kısacası u>Tnamakla yüriipolitikası içinde olduklarını ve baş tülmektedir. Moskovada devarolı ola ka devletlerin içişlerine müdahale rak oturan Batıh gozlemcılere gore lr çok yanları ile hazırcılık «tmosferi yaraetmediklerini öne sürmekteyseler Sovyet hayatının bu isyancıları dütan dış yardımlann, strüktürel yatınmlara, de, bu Stalin reiiminin sonuna ka şunce ve yaşantılarmı Bakan, yukköklü endüstri ve diğer ekonomi faaliyetlerine adar fl953> pek böyle olmamıştır. sek parti mensubu vesaıreden kukıtılmasının daha faydalı olacağını, bunun da her Nitekim Sovyetler bütün büyük rulu üst yönetici tabakaya yavaş ya Bir de, mutlu olup olmamak dıye seyden önce kendi iş güctimüıe ve yaratıcılığımıza devletlerin insafsızhğı ile çevrelevaş kabul ettirmektedirler. Aynı göz bir şey vardır. Ben Ermenistan ve püvenimizle gerçekleştirilebüeceğini belirtmek isterinde bir güvenhk kordonu kurduk lemcilere göre bunun böyle olması yedi milyonluk Moskova içm konuriz. Bu amaçla, alınacak yardımlann, tüm ekonomi lan zaman, bunu bir ideolojik yada rejimin hayatıyeti için şarttır. Ancak, geçen hafta tzmirde A.t.D. Türkiye şabilecek durumdayım. îlhan Selçuk açısından, bölçeler arası dengeli kalkınmayı ger3rılma yolu ile yapmışlardır. Ne var Bürokrasiye gehnce. eleştırmesi Başkam ile yapılan toplantılarda. Türkiye Sanarl iki Cumhuriyet daha gördü ve niçeklestlrecek biçimde harcanmasınm, bunun içhı ki, bu kordonu kurduktan sonra, tehlikesiz bu kesime, Sovyet vatan Kalkınma Bankasının bu fonksiyonu gereği gibi hayet Batılı gözlemcilerin hükümde mevcut koşullann dinamik esaslara göre dfizenbugün Soyyetlerin ideolojisi, ekono daşı yazı. karikatür, tiyatro yoluyla yerine getiremedifci, Bankanın. alınan kredflerin leri var. Bütün bunlara dayanarak lenmesinin yerinde bir hareket olacağını söyliyemileri gibi genellikle içeriye dönük Ve 60 ını İslanbul için kullandığı ve diğer bölgeleri biliriz. diyebiliriz ki, Sovyetlerde genel bir çullanmış vaziyettedir. Kosigin ida tür. (l) resi, üretimde olduğu gibi burada mutluluk mevcuttur. Mutluluğun da çözümü ademi merkeziyette görBunun bir izahı Sovyetlerin iffîn:,';::::::^:: basit bir incelemesi yapılırsa, bu«••••«•••••SSSSSSSSS» Marksist dialektiğe uygun olarak nun maddi ve manevi olmak üzere, mektedir. Bu da bizi ana mesele olan üretime, özellikle tuketim maliki faktöre dayandığı görülür. Inları üreümine getinnektedir. sanların çoğunluğunda maddi faktör ön plândadır, ama yine de herşey Sovyet ideologlan meseleyi diadeğildir. Rusyadajr hemen sonra uğ lektiğın aşamaları olarak değerlenradjğımız Viyana'da incelmiş, çok dire dursunlar, Sovyet idaresuıi tüyönlü bir refah gördük. Fakat Vi ketim endüstrisi üzerine ehemmiyet le eğilmeye iten bir faktör de, Sovyanada insanı sokakta giderken diyet vatandaşınm denizler gibi kağer insanlarm kollanna bir kardeş barmaya başlayan büyük tüketim gibi girmeye iten hayat neşesini buarzusudur. Bu, burnuna plâstik ame lamadık. New York'da, Manhatlıyat (500 lira) yaptırmaktan, otomo tan'ın hareketli MidTown'undan ya bıl sahibi ohnaya veya devletten rım adanın caddelerinde kuzeye ve kiralanan dağ evlerinde tâtilini ka batıya doğru uzandıkça kendinizi yak yaparak geçinneye kadar uzakarnı tok, yanakları pembe, fakat nan bir anudur. her nedense hayata kızguı insanlar arasında bulursunuz. Londra daha neşelidir. City'deki manav dükkânından Chelsea'daki lüks bohem ha m'••••«•••••••••••••••»aaaaaa»a yatına kadar şehir, îngilizlere has o ovyet İdaresi, bu tüketim dalefendice keyf içindedir. Ve Paris tü gasmı iki yoldan karşılamaya kenmek bilmeyen fantazisi ile deçalışmaktadır. (T) Sınai işletme vamlı hareket halindedir. Ama Mos leri yavaş yavaş merkezi plânlamakova'da bun ların ikisinde de olmaVefatı ile bizleri sonsuz «cılatstanbul Haseki Hastahanesin dan çıkanp piyasaya daha yatkın ve ra garkeden sevgili annemlz ve yan bir şey gördük: Heyecan. Bu de tedavl görmekte İken. 12.2.1967 daha rasyonel hale getirmekle. ablam heyecan bilinen Slav mizacını aşan, günü bizleri sonsuz acılara gark toplum olarak bir yerlere gelmiş ol (Liebermanisme. 600 küsur işletme Fahrünisa Kaptana'nın ederek ebediyete lntikal eden bugün bu durumdadır). (f) Ağır samanın ve daha bir yerlere gitmekkıymeUl kardeşlm cenaze merasimine içtlrak etnayiden tüketim sanayiine ağırlık te olmanın gururundan doğan bir mek, çelenk göndermek, evimize kaydırmakla. Mesele, bâzı tüketim BEHZAT BÎLGEHAN'ın gelerek taziyette bulunmak, telheyecandı. Moskovadaki insanlar malları kalem kalem ele alınarak graf ve telefonla üzOntOlerlmlzI cenaze meraslmine isürak eden sıcak ve temiz giyinmişlerdi. Muhak bakılırsa. daha açık olarak görülepaylajmak Iutfunda bulunan bülere, bilhassa hastahanede kendikak ki New York, Londra ve Parisbilecektir. Meselâ binek arabası üre tün akraba, dost, arkada; ve slne çok yakınlık gösteren başta deki insanlar kadar şık giyimli detanıdıklara minnet ve sükran timi 1965 de 201.200 iken, 1970 de (yeProf. Reçat Garan. Prof. Kemal ğillerdi. Fakat Lenin'in Kızıl Meyhislerimizi arzederlz. Önen, Prof. Tarık Minkari. Cerni plânın bitiminde) 800 bine çıkadar.daki mozolesi önünde kırk yılrah! Kltaigi Şefl Dr. Ata TopalEvlâtlan, gelinleri, caktır. Buzdolabı üretimi yılda 1,7 dan beri kısalmayan en az bir kilo oğlu, Bastabip Mansur Sayın. Dr. toranları, kardeşi milyondan 5.6 milyon üniteye, telemetrelik sessiz insanlar kuyruğunKemal Naldemirci, Dr. Altan vizyon cihazlan yılda 3.7 milyondan da, Lnkılâp müzelerini ve sergilerini Yavuz, hemsire muhteşem Ha 7.7 milyon üniteye yükselecektir. nım, hastahanenin diğer doktor dolduran gençlikte ve aydınlık ve DOKTOR Meskenlere gelince, yalnız 1967 yıve personeline. cenaze merasiminkalabahk caddelerde sıralanan dev lında 97.000.000 metrekarelik mesken de ilgilerini esirgemiyen İstanbul otel ve mağazalarda ve mâbetler giinşa edilecektir. Valisl, Beledlye Başkam ve Merbi bakımlı tiyatrolarda neşeli bir te kez Komutanına, telgraf, telefon Sovyetlerin 1980 için düşündüklelâ? içinde çalışan devlet memuru Oen 8a« r t ve mekhıpla tazlyette bulunanlora HutalıUan MOtehovnn ri rakamlar ise astronomiktir: 1980 gardropçu, devlet memuru garson ve evimize kadar gelerek acımızı Cad Parmakınn» de petrol istihsali yılda 710 milyon ve devlet memuru satıcı kızlarda top paylaşan akraba. dost ve arka «t ! • M I P f l >• tona, tabii gaz üretimi 720 milyar lum düzenine birşeyler katmanm daşlarıma teşekkür ve şükranlametreküpe, kömür üretimi ise 1 rımı arzederim. mutluluğu vardı. Bu mutlulufun 50 SOYADI TASHİHİ yıi içinde sayısız kurbanlar ve bü müyar tona çıkacaktır. Aynı yılda BİLGEHAN AİLESI çelik istihsali 250 milyon tonu bula Kursunlu As. Hukuk Mahkemeriyük acılar pahasuıa elde edildiği CİHAT BtLGEHAN cak, elektrik üretimi 8000 milyar kinin 967/31 esas, 967/25 numaralı kamâlumdur. Ancak bunlar konumuz lovat saate yükselecektir. Tüketiın ran İle Yüksek olan soyadımı Yukdışmdadır. Dış politika çalışmamız Cumhuriyet 1841 Merhum Tevfik Paşa, merhusel olarak değiştirdiğim! ilân ederim, mallan üretimi 1960 a nazaran beş bakımmdan bizi ilgüendiren, Sovme Hayriye Hanımın kızları, Sabri Yükael misli yükselecek, millî gelir de yetlerin bugünkü yapısı ve bugünkü merhum doktor Nurettin Ra Cumhuriyet 1836 1960'a nazaran 5 misli yükselecek, dünya konjonktürü içindeki yerlemih Ener'in eşi, merhum Ruşen 750 milyar rubleyi bulacakür. Eşref, Hayrettin, Necdet, Tahsin ridir. Bu noktaya da böylece parÜnaydın'ın kardeşleri, Aydan Sovyetlerin 1980 de insan ihtiyaçmak bastıktan sonra incelememize Şehzadebaşı Sinemada Nureş, Tevfik, Bülend, Tuna'nın lannın hudutsuz olarak karşılanaca devam edelim. halaları, Rıza ve Tevhide ÜnayTekstü ve konfeksiyon imalatında bulunan tirmanuz için referans verebilir ve aşağıdakl vasıfğı bir aşamaya varacaklan çok şüpve dın'ın sevgiü kardeşleri lar; taşıyan bir Muhasebe Müdürü alınacaktır. MUracaatlar gizll tutulacaktır. helidir. Fakat dünyanın en müreffeh bir iki devletinden bir tanesi Maliyet Muhasebesini iyi bilmek, İKBÂL ENER olacaklan da açıktır. Hesap plânı ve muhasebe organizasyonu yapmış olmak, Hanımefendi gördüğü büyük rağbet üzerine Bu konuda en az üç müessesede flilen idarecilik yapmış olmak, u duruma varabilmek, rejimle21 2.1967 tarlhinde vefat etmiç. ugünkü düzende de her şey gül Şahıs olarak prezantabl ve otoriter olmak, rinin aksakhklannı düzeltmek tlr. Cenazesi 22.2.1967 günu öğle lük gülistanhk olmaktan uzak Asgarî 34, azamî 46 yaşında olmak. ve ideolojik ayarlamalannı yanamazını muteakıp Şışh camııntır: Üstün istidatta bir yönetiTalipler yazıh müracaatta bulunacaklar ve verilen gün ve saatte hesap plânı, maliyet, bilânço, fipabilmek için kesin olarak banşa den kaldırılarak Zıncirlikuyud» ciler tabakası ile memleketi sürükdefnedilecektir. nansman ve personel münasebetlerinden teste tâbl tutulacaklardır. ihtiyaçlan vardır. Dünya ve bizim FUmi bir hafta daha gösterilecektir. leyen gençlik ve işçiler arasmda don Cumhuriyet 1828 için önemli olanı da budur. Müracaatların PJC. 350 İstanbul adresine yapılması rica olunur. (Radar Reklâm: 160 1830) muş, teşebbüs kabiliyeti çok düşük Reklâmcılık: 634/1831 bir bürokrasi vardır. Devlet apartı(1) Gerçi Sovyetler daha 192122 Samsnn Asliye İkinci Hukuk manlarında oruran Sovyet vatandade dünya ihtilâli ortamından klâHâkimliğinden : şınm kirası semboliktir. Bütçesinin sik bir diplomasiye geçmiş ve yeni (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) •Ü4.5 unu geçmez. Doktor, has iktisadi politikalan (NEP) ve özel(Dosya E. N o : 1966/767) tahane, çocuk bakımı. eğitim para likle 1929 da ilk 5 yıllık plânlanyla Samsun'da Canık Lâstık Kıymeül alle büyüğümüz sızdır. Yalnız Vo 3.613 vergi verir. dikkatlerini sosyalizmi kendi metnFabrıkası Akyurek KardeşBir işçi kan koca ortalama olarak ZEYNEP TOSYA'nm leketlerinde kurmaya vermişlerse Her ders 1620 sayfa ve 1 lira, Plâklı metodlar 50120 liradır. ler Kollektıf Şırketi hakkınkazandıkları ikiyüzelli ruble ile (bi de, gene de dışanya dönük sübverZonguldak Kan Merkezi için dolgun ücretle bir Bakterivefatı üzerine alâkalarını esirgeDerslen bitırenler LONDRA PARİS ve B E R L İ N e gBnderilir. daki dosya raahkememıze zim paramızla 2.500 Tl.) 1,53,5 rubsif (yıkıcı) faaliyetlerden geri kalyoloğ Doktor (Müdür) ile bir seyyar ekip doktoru alınacaktır. meyen Petrol Ofisi erkân, me Eroşürümüzii veya 5 liralık damga pulu göndererek ilk beşdersimîzi isteyinız. tevdıi edılmekle; Konkordale vererek tiyatrolarm ön sıralamamıglardır. mur ve personeline, Beşiktaş KuMufassal malumat için Genel Müdürlük Personel M ü to Komıseri Turgut ASSx\N' ^ K r ^ ^ d f t ^ ^ A S " ^ YABANCI DİLLER ENSTİTOSO rında oturabilirler, en çok 3 er ruble Iübune. bizzat veya çelenk gönderın mütalâasına gdre dâvacıCUMHIIRİVET CAD. l!9 I dürlüğüne başvurulması ilân olunur. Y A R IN : vererek büyük otellerin orkestrah mek nıretiyle ugurlamada bulunın borçlarını °o 100 faızsız lokantalarında şaraph, kahveli bir nan, evlerimize kadar zahmet eSOVYET ödeyecejini bildirmis olmakReklâmcılık 624/1822 yemek yiyebilirler. Ve televizyon derek veya telefon. telgrafl» acıCumhuriyet 1833 POLÎTİKASI la konkordato taleplerınin mıza iştirak eden muhterem dost, sahibi olabilirler. Fakat bizim ölkabulu ile alacaklıların alaahbap ve akrabalarımıza ayrı çümüze gore vasat bir elbise için »yn teçekküre acımız mâni olcaklarının dosyada mevcut 100, gene bizim ölçümüze göre orta Amerikan Bord Heyetine bağlı duğundan, kendilerine derin şüktedıye projesi mucibince fabir ayakkabı için 30 ruble ödemek ranlanmızı gazetenlzin tavassutu izsiz olarak ödenmesine, harç ÜSKÜDAB AMERİKAN KIZ LİSESİ ve mutfak, banyo, koridor hâriç, aiİle arzederiz. ların konkordato talebinde lede her fert başına ancak 9 metreİZMİR AMERİKAN KIZ KOLEJİ Kedcrll evlâtlan 7 parçadan ibaret komple salon takımı, yeni vaziyette Rebulunan şirkeften tahsıline kare (Sovyet vatandaşına tanınan TARSUS AMERİKAN KOLEJİ ve karar.n ilânına mutedaır asgari) saha düşen bir dairede otur naissance yemek oda takımı, oyun masası, kıymetli bir salon karar ılân olunur. 196768 ders yılı giriş imtihanına girmek isteyenlerin ilgili Cumhuriyet 1832 mak veya daha büyük bir daireyi avize, aplikler, çamaşır makinesi, buz dclabı, havaeazı fırinı Daktilo Teksır işlerıniz ucuz başka bir aile ile paylaşmak ve niOkul Müdürlüklerine başvurmaları. v.s. e v eşyası ile doktorları ilgilendiren muayenehane eşyası. ve istikrarlı yapılır. Yerinde (Basın : 11609/1819) hayet bir otomobil için 4500 ruble teslim edılır. sahibinin elinden satılıktır. Müracaat: Her gün saat 1518 arası TÜCCARLAR Kayıtların 13 Şubat 1967 tarihinde açıldığı ve 25 Mayis ödemek zorundadırlar. Sovyet vaTelefon: 21 96 77 üoğduğunuz ilin köylerinde okul KAYIP Astsb. kırnlik kartımı Nişantaşı Ihlamur yolu Akkavak Sok. Kader A p t No. 2/2. 1967 tarihinde kapanacağı ilân olunur. tandaşınm peşinde polis yoktur. Ki Cağaloğlu Atasaray Kat: 2 inşasına yardım ediniz. kaybettım. Hükümsüzdür. liseye jidebilir. Radyo ile istediği İyi Ahlâk Derneği J. Astsb. Kd. Bçvş. yabancı istasycnu dinleyebilir, isCumhuriyet 1835 Cumhuriyet 1829 Cumhuriyet 1826 Hüseyin Akın 11466 tklnci olarak, sektörler itibariyle yapılaeak yardun, raillî ekonomi içindeki davranışlarda eUstiklyeti azaltır. Diğer bir sebep olarak. sektörler İtibariyle yapılacak yardımın, memleketimu i ; adamlannın kendi tcosullanmızı, ihtiyaçlanmna ve çıkarlarrmızı yabancılardan daha ivi bilirler biçiminde özetienebflen ekonomi politikasına nygun düşmiyeceği söylenehilir. Pdeoloji ve akonomi • A S Sonuç ovyetlerin bugün Çarlık idaresinden 50 misli fazla üreüm yap maları, okumamışların oranını •,'o75 den sıfıra indirmeleri (ve yıllık telif, tercüme kitap tirajuıın bir milyar olması), bugün dünyada mev cut doktorlann 3 te birine sahip olmalan ve bütün Sovyet Cumhuriyetlerinde aynı tempo ile yürüttükleri bu kalkınmayı Nazilerin savaşta 31.850 fabrika ve tabiî kaynaklann üçte birini tahrip etmelerine rağmen başarmış olmalan ve şu anda bir stajyer ücreti ile bir Bakan ücreti arasında yalnız 10 katlık bir fark olması bunun başlıca maddi delilleridir. R Aylâlc Musa Barış zorunluğu İ S TEŞEKKÜR TEŞEKKÜR T, Ziya Kırbakan VEFflT Muhasebe Müdürü Arıyor BÜYÜK BİR SINAÎ MÜESSESE Aksaklıklar Çemberlitaş l l * E I C Sinemasında B B ALTIN PARMAK İNGlLİZCEALMANCAFRANSIZCA MEKTUPLA ve PLÂKLA TEŞEKKÜR DOKTOR ALINACAK Türkiye Kızılay Derneğinden: S ER I Satılık ev eşyası DAKTİLO TEKSiR