Katalog

CÎTMHTJRİYET 29 Eylul 8AHÎFEÜÇ AJANSLAR * RADYOLAR • ÖZEL MUHABİRLERİMİZ hadiseler arasında J o h n s o n Crhorci Ortolc bilriirisi yoynılcmciı WashJngtonBonn arasında "Kırmızı Telefon,, WASHİNGTON, a.a. AP aşkan Johnson ile Federal Almanya Başkanı Ludwig Erhard arasındaki görüşmelerden sonra yayınlanan ortak bildiride, her iki hükumetin çok önemli konularda süratle istişarelerde bulunmasına imkân verecek bir «Kırmızı Telefon» kurulmasrmn kararlajtırıldığı açıklanmıştır. Ortak bildiriye göre taraflar mevcut sartlarda, uygun bir yıldırma ve savunma sisteminin muhafaza edilebilmesi için, Atlantik itüfakınm gerekli asker mevcudunun yeniden derinlemesine incelenmesi üzerinde mutabık kalmışlardır. Uluslararası Kızıl Muhafızlar kurulması (DIŞ HABEBLER SERVİSİ) EKTN Kızıl Muhafızlann, son Ud gündür Pekindeki yabancı ziyaretçiler* v* özelUkle Airikahlara dağıtbklan bir beyannamede, bir «ClnrikrftrMt Kı«l Mühalıılar TefUiat» kurulması teklil edilmektedir. Merkezi Pekind» bulunacak olan bu yeni harekat, Çin Komünlst Partisi tezlerini •• özelllkle Mao Çe Tung'un düfüncesini destekleyen bütün gençleri içinde toplıyacaktır. Beyannamede, Uluslararan Kızıl Muhafızlar Tejkilâtına üye olma çartları şöyle sıralanmaktadır: Mao Çe Tung'un şahsında dünya ihtilâlinin başkamnı görmek, Mao Çe Tung'un düşüncelinin Marksizm • Leninizm'm dornğn oldngnnn teslim etmek, Mao Çe Tung'un fikirlerinl hararetle yaymak, yeni Byeler ka 19. Tıb Kongresi vesilesîyle ıb llminl, eıkl tablrle tababeti severim. Gen«liğimde doktor olmayı tasavvur etmlsilm. Lâkin ameliyathanede bıçaklar, destereler çalışırken beni kan tutar, bayılınm diye korktum, Tıbbiyeye giremedim. Girseydim, mektebi iyi bitirirdim, Evelallah! Ondan emin idim; ama sonra iyi doktor olur mnydum? Orası malum değildi. Kı»met degilmiş, doktor olamadık. Hnkuk mektebine girdik. Hem de. çekişe çekise. Hnknkn bitirdik, çıktık güya avnkat olacaktık. Denedim olamadıın.Gene kısmet degilmiş.. döndük, dolaştık gazeteci olduk. nra, olamadık mı o da pek belli değil^ Yani demek isterim ki; ben doktor olmak istemiştim. Hâlâ da hekimlik ve bastalıklar hakkında aklım erdıgı kadar oknrum.. oldum olası, tıbbî bahisIerle ilgilenirim. B P zanmak İçin etkin şekllde çalışve ölfimden korkmamak. T ağlayangil ıle Tumbas, diin New îorkta baluşarak Büyükelçiler katındaki :kili müzafcerelerin seyrini gözden geçîrmi^lerdir. Dışişleri Bakanına bakılırsa, Viyanada gizli clarak yapılan muzakereler, «rürkiye ile Yunanistanın tezlerinın ve Kıbrıs meselesimn çözümü imkânlarının taer iki tarafın kabul edebilecefi bir noktada birleşip birleşemeyeceğini »rastırmak tan ıleri bir düzeye varamamıstır.» Görülüyor ki, 1963 aralıgından berıye geçen ve hep aleyhiznizde işleyen zaman zarfında tarafları çözüme yaklastıracak tek adım atılamamıştır. İki mes lekdaş, Çağlayangil ile Tumbasın buluşmasından da, ikili müzakerelerin hızlandırılması kararındau daha olumlu bir »onuç beklenemez. Öte yandan perişan Kıbrıslı Türkier yeqi bir karakışın arifesinde teselli aradıkları Ankaraya sabırsızlıkla soruyorlar: « Kıbrıs, Türkiyeye harbi göle aldıracak bir milli dâvâ mıdır?» 27 Eylül tarihli «CUMHLRİYET» e göre, şöyle devam ediyorlar : « Eğer Byleyse, böyle bir harbi bize daha pabahya mâ!edecek tedbirleri «lacak fırsat düşmana verilmemelij Tecrübeler, Kıbrıs sorununun lavsaklanmasının ancak basımlanmızın çıkarlarına hizınet et, tiğini ortaya koymuştur. Atina Makarios ilişkisinin zaman kalanmak istemekteki amaçları gün gibi aşikârdır: Gösterdikleri direnme gücü karşısında saygı ile ayaga kalkmamız gereken soydaşlarımızın mukavemetinin kırılmasını ve Türkiyedeki heyecanın küllenmesini beklemek... Şimdi hislerimizden tamamen arınarak gerçekçi oialım ve bafitnızı avuçlarımız ıçine alarak iyice düşünelim: Isteklerimizi taer geçen gün biraz daha avantajlı durnma yiikselen Elenizme ikili veya çok taraflı müzakere masasında kabul ettirmemiz mürakün mıidur? Hayır. Müzakerelerden bir çözüm çıksa bile, bu, soydaşlarımız ve Türkiye açısmdan Londra ve Zürich Andlaşmalarının aitında olacaktır. Londra ve Ziirich Andlaşmasının ötcsinde haklar sağlayan bir çözüm elde edilmediği taktirde, 10 yıl içinde Kıbrısta tek Türk kalmayacaktır. Çünkü «parlak bir diplomatik başarı» zannıyla alkısl*dığımız Londra ve Zürich Andlaşmaları dahi Kıbrısı lürklere sından etmeğe yetmıştir. Türkiye sınırlanna kilit vurma politikasını sürdürse bıle, Soydaşlarımız göç edecek yerler bulmakta güçlük çekmeyeceklerdır. Tabiatıyla Kumlar da, Adadaki Türk nüfusunun azalmaiinı tesvik uğruna cansiperane gayretler sarfetmek ve cömert yardım lar yapmaktan geri kalmıyacak lardır. Londra ve Zürich Andlaşmalarının altına inmeyi kabullenmek, ayrıca, alusal BCrefimiz Için bir leke olacaktır. lıtııs vt han Ç Johnson ve Erhard, NATO içinde, NATO'nun nükleer sılâhlara sahip olmayan ülkelerine, nükleer savunmada daha tesirlı bir rol oynama imkânım vermek üzere, ittifak içinde anlaşmalara vanlması görüşünde de birlesraişlerdir. Müzakerelerde, Roma'da toplanan ve Türkiyenin de üye bulunduğu nükleer plânlama gnıpunun, daimi bir nükleer Plânlama Komitesi kunılması teklifi memnuniyetle kaydedilmiştir. Bildiride aynca Almanyanın birleşürilmeâ üzerinde durulmu; ve Amerikan dış sıyasetinın enraühimnok talarmdan birinin bölünmüş Almanyanın bir an evvel bırleştirilmesi için çalışmak olduğu belirtilmiştir. Almanyanın birleştirilmesi için «kendi kaderini tâym et Gazeteler Brown, «Ingilter» büyük devlettir» dedl mek» prensibine dayanan bir hal çaresi gerektiği ve bu «18 haftalık bir bebek, gulümsemek kad ar gürültü çıkarmafa da nun gerek Avrupa sulhunun devamı, gerekse insanlığın menfaatine uygun olduğuna işaret edilmiştir. Öte yandan Londrada tngiltere Savunma Bakanlığma yakın bir kaynaktan dün öğrenildiğme göre, Federal Almanyadaki îngiliz birliklerinin bakım masrafların istenen miktarda katkıda bulunulmadığı takdirde, Ingiltere bu birliklerinin mevcudunda azaltma yapPEKİN, (a.a.) mağa kesin olarak karar vermiştır. ir sure önce Çini zıyaret eErhard'ın Washıng»on zıyareden Japon Parlâmento Heti, Federal Almanyadaki Ameriyetı, dun bir demeç verekan Bırliklerinın masraflarının rek, Komünist Çin Dışişleri BaBonn tarafından finanse edilmesi konusunda hiçbır anlaşmaya kanı Şen Yının, ülkesınm Vietvarılmadan sona ermijtir. tam sorununun göruşmeler yo0 PARİS Kinşasa Kongosuluyla halledılmesi ile ilgisi olLONDRA, nun Paris Büyükelçilifi, Çombemayacağını söyledığini bıldir(a.a. Radyolar) nin pasaportunun iptal edildimişlerdır. ğini Fransız Hükumetine resPekmden dönen eski japon • ngılterede işsizlığın artmasımen bildirmistir. Dışışlerı Bakanı ^entaro Kosa| na ve ekonomik laaliyetleka ve Lıberal Demokrat partirin yavaşlamasına ragmen, • RtTAD Cidde Radyosu, nın dığer uyelerı, 6 Eylulde Şen CAKARTA, (ajı) «Kasi» Başbakan Harold Wilson dün Amerıkanın Suudî Arabıstana Yı ıle yaptıklan goruşme hakadlı «Endonezya Uilginler C'epsılâh satması ile ılgıli bir anlaşkesinlikle şunu açıklamıştır: kında bilgı vermişlerdir. hesi», hükumeti, Başkan Sumanın imzalandığını açıklamış«Ödeme gücümüz gözle görükarnonun sdz ve davranışlarıyJapon heyetının açıklama>îina tır. Amerika bu anlaşmaya gola Anayasayı uzlaştırma çabalagöre, Şen Yi, «Araerika büyük nür şekilde sağlyımadıçı sürere, 100 mılyon dolârlık silâh satrından vaz geçmeye üâvet etbir ülkedir ama, Çin de pek zace deflâsyoncn siyasette hiçbir mıştır. miştir. «Kasi» ye göre, bu çeçit yıf değil» demiş ve şöyle devam yumuşama meydana çelemiyesozler, ancak Hitlenn, StaJın ya • MÜNİH Ünlü tsviçreli etmiştir: cektirj» da Komünist Çininki gıbı baskı aktris Maria Schell, filim ve ti« Gerçekte Amerika bizden, yönetimlerinde uygulanabilir. yatro idarecisi Veit Relin ile biz de Amerikadan biraz korkWilson, şimdiki halde bu yumaktayız. Kim olnrsa olsun, hiç muşamanın ne vakit başlaysbiOrta öğretim öğrencıleri cep Bavveranın küçük bir köyünde sessizce evienmiştir. bir Amerikan Başkanı, Çine sa leceğini tahmin edemiyeo«ğini hesi «Kappi» ise, Sukarnoyu «tavas açamaz, biz de gidip onlara rihî gerçekleri değiştiren bir «öylemiştir. • VlTANA İki Bulgar ikiz •aldırmayı düşünemeyizj yalancı* olarak mtelemıştır. kadın kardeş, 104. yaş gunlerıni Ancak Washington'daki Dıin«Kappi», Başkanı ayrıca, EndoBakan, «Açık konusmak gereya Bankası ve Uluslararası Pageçtığimız gun kutlamışlardır. nezya halkını sefalete süruklekirse, Çin, Amerikaya saldırara Fonu yıllık guvernörler topHayatlan boyunca doktora gitmekle suçlamakta ve çunları ek cak güce sahip de|ildir, ama, A lantısma katılan Hazine Bakanı memış olan ıkizlerden birisinin lemektedir: merikan saldırısına karşı koyCallaghan, tngilterenin 1967 yıon, dığermın dort çocuğu vardır. «Başkan, yalnız kendini düşümaya hazırız.» demi^tır. lında, bugün açık olan ödeme • RİYAD Suudî Arabistannüyor, halkına hizmet etmiyor dengesinde faziahk lağlayacaAncak, sozkonusu gorüşme nda çıkan «Navda> gazetesi, Kı rasmda Şen Yının, eskiden fark ve kendisi ile en yakıaları için ğını bildirmiştır. ral Faysal'ın teklif ettifi Islâra mohteşem kabnller oiizenliyor.» lı yumuşak bir dıl kullandığı Ülkeleri Zirve Konferansına, 18 öte yandan Birlesmış Milletgözden kaçmamaktadır. ülkenin katılmaya hazır oldukler Genel Kurul »oplaLitılarma Şen Yiye gore, Amerika ıle larını bildirdiklerini yazmaktakatılmak üzere Amerıka'ya gelÇin arasındaki anlaşrnazlık, güdır. mij bulunan Endonezya Dışıslenun bırınde giderilecek ve buri Bakanı Adam Malik dün Benu diğer dunya sorunlarının ço• MEKSÎKO CİTT Kolomyaz Sarayda Başkan Johnson ıle zumlenmesi izleyecektir. bıa Hava Yollarma ait bır uçagörüşmüştür. ğın tekerlek boşluğunda 17 yaŞen Yi, «Amerik.inın göriısüşında kaçak bir yolcu bulunmus nü yakından izliyebilmek için, Hiç beklenmeyen bu görü^metur. Francisco Garcıas'ın sıhhaon kadar Amerikan gazetesi onin yapılması,Amerikanın Endo ti, elverıssız şartlar altında seknyor ve Amerikanm sesi radnezyaya yeniden iktijjdî yardıyahat etmesıne rağmen ıyi duyosunu dinliyorum» dıye ılâve ma başlayacağı «eklındeki tahrumdadır etmiştır. minleri kuvvetlendirmiştir. Nükleer meseleler öte yandan Yeni Çin Haber Ajansımn Wu Ean kaynağıyla verdigi bir haberde, Hsia KiuHua adlı 29 yaşında bir kadın cambaz, ganatını Mao Çe Tung'un eterlerini icceliyerek ve uygulayarak nasıl ilerlettiğini anlatmaktadır. Halk Meclisi flyesi olan kadın cambaz, Mao'nun «Sanat ve Edebiyat Sohbetleri» ni ilk okumaya teşebbüs ettiği zaman, eserin muhtevasını anhyabileceğini derhal sezdiğini söylemekte ve «Eser kendi deneylerune o kadar yakındı ki» demektedir. Cambaz, Mao'nun eserini her okuyuşunda, yeni ve daha karmaşık bir cambazhk numarasına giristiğini belirtmektedir. Mao'nun öğretisi cambazhğa birebir Bu sefer de Izmirde toplanan 19 nncu Millî Tıb Kongresi münasebetiyle bn bevesim tepti» bazı şeyler yazmak istedim. Bana bn yolda cesaret veren, Saflık Bakanı doktor Edip Bey oldu. Bakan bu kongrede konu şurken, umnmiyetle hekimlik hizmetinin iyi yapılmadığım söyliyecek kadar gamimryet gösterdi, tebrik ederim. Bakanlar vardır ki, kendi servislerine toz kondurmaz, Bakan da vardır ki bnnlan yerden yere vnmr. Ne o, ne öteki.. bnnu» bir ortası vardır. Bir idarenin sakatlığım görmeden, kabul etmeden düzeltmek mümkün değildir. Bir hastayı tedavinin ilk şartı, hasialıfı kabul etmektir. Teşhis ve tedavi sonra gelir. Şen Yi, Amerika hakkında yumuşak bir dil kullaıtdı Kısaca Wilson deflâsyon B siyasetine devam edecek Başkan Sukarno'ya hücumlar çoğalıyor "ABC* TÜRKİYENİN İLK HAFTA SONU GAZETESIDİR CUMARTESI Çıkıyor Şimdi geliyorum benim mevzuuma.. 19 uneu Tıb Kongresi toplanırken mubterem bekimlerimize pek samimî olarak arzedeyim ki; Türkiyede hastanelerin gerek donatım, gerek personel bakımından pek çok eksigi vardır. Binaları elverişli defildir. Cihazlan noksandır. şudur, budur, bunlar gerçekten para, tahsisat ve personel yetistirme dâvası dır. Daima üzerindeyiz» Salnız bir eksigi var ki; öunn bepiniz itiraf eder; fakat bir türlü çare bulamazsınız. Ben sağhk mülettişı degilim. Çok şükür hasta da değilira. hastanelerle mü»asebetim sıkı fıkı değil; ama itimat ettigîm dostlarımdan ve siz doktorlar dan öğrendigime göre hastanelerimiz temiz değildir. Pek az istisnası ile. Hnsusîsi de, resmisl de. Konpede sizin gıyabınızda ben size, siz de birbirinize sornnuz. Bir sağlık müessesesinın pis olmasına siz nasıl tahammül ediyor, nasıl müsaade ediyorsuCumhuriyet 11357 nnz? Kongrenin bn sene fistüne eğildiği dâvalardan birisi «kanser» hastalığıdır. Tebliğcilerin de ıiade ettikleri gibi bn hastanitın hâlâ, âmili marazîsi bilinıncmektedir. Irsiyetten istidada, virüsten hücre metabolizması bozukInfnna kadar sebepler ilerı süriiyorlar. i'ani benüz bu hastalığın mantığını hulanladılar. Bnna rağmen kanser vak'alan bazı yerlerde artıyor.. Ben bir ttalyan köyünün hikâyesini okudnm. Herkes kanserden ölüyormuş. Bunlar biraz da bastalığın «hüvıyeti meçhul» olmasından ileri gelea masailar olabilir. Ne var ki kanser, tıbbın henüz mağlup edcmediği büyük ve nadir hastalıklardan, ona en çok mukavemet edenidir. Bunun da çaresi bulunacağına şüphe yok. Butün zamanlann korkunç hastalıkları olan verem ve frengı gibi canavarlar, bugün hamdolsun tepelenmis gibidir. Hattâ çocnk telei gibi çaresiz sayılan bır hastalığın da asısı bulunınustur. Sıtma, kazıklı humma. zatüree artık ilâcı olan hastalıklardır; ama kanser daba araştırma devrinde.. Gerçekten Türkiyenın hiç olmazsa Tıb Fakültesı olan sehırlerinde birer Kanser Kıstıtü<ü kurmak şart Bizim cıddî ve mukemmel bir Kanser Araştırma Enstitümüz yok. (Dısarı kaçan bekimlerin bir kısmı, kazanv bakımırdan gıtse de büyiıh hır kısmı oralarda calışma ve arastırma imkânljrıııırı çok geiıs olmasından ve gavretlrrjnın semereleri takdır edildısmden dolayı gitmektedirler). 19 uncu Tıb Kongresi Türkiye için böyle mühim bir ddınıı atmaya karar vermekle. eerceM"n hem halka, hem hekimlige. bem ilim âlemine kıvmetli hizmet etmis olacaktır. Şu kadar sövleyım: iuııanistanda kanserin atom teda» isi, hususî kliniklere kadar gelmiştir. Bizde var mı? Bilmıyorurn, Unutmıyalım kı, bu h •!. biraz da, hattâ daha fazla insanm dertlenmesinden ileri çeliyor mus.. türkçede: Kendine dert edınme! ı>asihati, hastalanma mânasına gelir; çünkü türkçede kanserin eski adı «dert» tir. Karnında dert varmıs, sö zü ur varmıs mânasına gelır. Bn dertlenme balindekı adamların Türkiyede de modern bir teshis ve tedavi merkezı bnlunduçunn bilmelerinin çok büyük kıymeti vardır. Türkiyede hâlâ tedavi ve bilhassa lâyıkiyie opere edilemiyen dertler vardır. Bnn ların basında kanser gelir. Bakınız en nazik ameliyatlardan açık kalb ve gögüs cerrahiri için mükemmel bir hastane açıldı» öteki neden olmasın?. Türkiye, Yakınsarkın en mükemmel sıhhat ve tedavi nıerkezlerinden biri olmanın bütün sartlarını haizdir. Millî •l.okman» Meraklı iseniz... AGA'yı görüniiz. AGA'yı dinleyiniz... ZİRAAT BANKASI KIZILAY ŞUBESi AGA'dan başka radyo sizi tatmin edemez! Bir alternatif, daha doğrusn bir ümit olarak sarıldığımız «Bağımsız Kıbrıs Türk Cumhuriyeti» ni ilân da bir hayâlden ibarettir. Çünkü Kıbrısta soydaşlarımızın denetimindeki birbirleriyle coğrafi oağlantısı bulunmayan 45 adacığın toplam yüzölçümü, 250 kilometre kareyi geçmemektedir. Bunun da, topyekun bir Rum taarruzu karşısında, Turkiyeden »skeri destek gelmediği taktirde, denıze kapı8i olmayan ve ıktisadeo kendı kendine yetersiz Uij kilometre karesi kabili müdafaadır. 9 kiM lometre kare üzerine Kuruimuş bir devlet, minyon Prenslikler Monakodan büyük, »jihtenstayndan da biraz küçük olacaktır. 99 kilometre kare üzerinde yaşavacak soydaslarımız, gözleri donmuş silâhlı Kumlar tarafmdan çepeçevre kusaiılmıs olacaklarından, bir açık hava haphhanesinden daha kötü sartlara taham mül zornnda k3İacaklardır. llaıı edilse dahi. hilkat çaribesi »Bağımsız Kıbrıs Türk Cumhuriveti» ni kardes kadar yakmımız Pakistan ve tran gıbi ülkelere bile resmcn tanıtabilmemiz son derece güç olacaktır. Gorülüyor kı Kınns dâvâsını savasian baska bir yolla kazanmamız ihtimali yok denecek kadar azdır. Simdi soydaslınmı zm Ankaraya yönelttikleri soruvu tekrarlayalım: « Kıbrıs, Türkiyeve harbi göze aldıracak bir millî dâvâ mıdır?» Kavhan S A G L A M E K liı AGA 5411 Çok kudretll ve seyyar bir AGA radyosu. Memleketio her köşesiDden her istasyo, DU rahatça alır. AGA 5502 Piknık ve seyahaller ıçın kullaoışlı seyyar bir AGA radyosudur AGA'OID bütün hususıyetlerini haizdir. AGA 5551 4 Transıstor Ile mOcehhez cereyanlı bir AGA radyosu. Mobilyası polyester Ile cllâlı ve hakikt maıın kaplamndır. AGA 5551 B Reısyanın Akdenizde daimî filosu var NORFOLK (AP) Yüksek Müt tefik Atlantik Kumandanlığı Karargâhı Genel Kurmay Başkan Yar dımcısı Tuğamiral R. G. Colbert Sovyetlerin Akdenizde daimi bir fı \o bulundırduğunu açıklamıştır. Amiral. «Üçbuçuk yıl önce Akderizde bir Rus harb gemisine tesa düf ctmek nâdir olaylardandı. Hal buki şimdi Rusva, Akdenizde beş. altı harb gemisinden müSeşekkil bir filoyu daimi olarak tutmaktadır. Aynca pek cok denizaltı, yardımcı gemi \e ikmâl gemlsl bulunduımaktadır» demı§tir. Pılle çalışan, 7 tr.ınsıstorlu AGA'oın şahane bir masa modelidir. Mobilyası polyester ile cılâlı ve hakiki mauD kaplamadıry KIZILAY ŞUBEStNDE HESAP AÇTIRANLAR HEM YILIN 12 MtLYONLUK ZENGtN ÇEKİLİŞLERİNE HEM DE BU ŞUBENtN 75 000 LİRALIK ÖZEL ÇFKİLİŞİNE KATILACAKLARDIR ÇBtmm 21022 A . 12808/11353), RADYOLARIN AĞASIDIR Genel iîatıcısıiGRDNBERG TICARET'A.$.rMilâs'Han,''ls~tarıbul lanmua arzederinı. B.FUUEK