Katalog

DÖRT 12 Eylul 1966 CTJMHURtYET DC NO SöttU T 8 . Sİ İLE VEMEK demış Mustafa. (Eyi öyleyse, eyi, eyi.) (NeT Sen bunu şarap mı yapa(Birez ucuz ver bari!) demiş caksın arkadaş?) dedi bana. Mustafa. Ne bileyim ben onun bana kız(Vereyim, vereyim...) deraiş. dığım? Benden şarap lâfmı duyunca (Ne »ndın ya? Helbet sarap nasıl ürkmüştü dürzü Abbas ağa, yapacağım...) dedım. valla hâlâ gözümün önünde... O Ellerini kartal kanadı gibi açıp gece Kara Yakup'un orda yattım. göğsümden itti benı : Sabahınan da yola çıktım ki an(Hadiii! Hadi çek arabanı! Heç ca geldim işte...» kusura bakma arkadaj! Şarap Pat A!i alışverişin hikâyesini yapacak bir adama üzüm vereanlatıp bitirince kır Abbas'ı bir mem ben! Okkasına yüı kuruş gülmedir aldı : verse veremem! Hadi çek araba«Doğru mu diyorsun? Sahi mi nı...) jöylüyorsun? Valla mı?» Baktım herif ciddi. Dedim bu«Hem valla, hem billft!..» dedi na : kardeşi Pat Ali. (Yapma ula Osman arkadaç, «Akılsız dürzü! Aklı olsa şarap oğlan evereceğim, birez şarap içerdi!> nüzüm ediyor. Bizde töre böylePat Ali, duvarın dibindeki küdır. Düğünde cana, yârâna garap felere bakıp bakıp kabanyordu : sunarız. Gel, bozma |U işi! Hem «Eyi üzüm aldıra Abbas ağam. senin neyine gerekî Sen alacağın borç morç emme eyi üzüm... Doğparaya bak...) ru konuşahm şimdi. Dürzünün (Ik!.) dedi. baska demedi. Kakendinde iş yoğmuş emme, üzüfayı kanırdı. Yalvarma, yakarma mü eyiymiş ..» ker etmedi. (Bir kıztlbaş garap Gülüştüler... yapsuı deye, kendi bağımdan, Gezici Hamdi bey kaç yıldır kendi elimle dört köle üzüm vebir okuleuk yaptırmayı istiyorrip dört ton günaha giremem. du bu köye. Rıza da diyordu ki Hadi, bo? yere uğraşma...) içinden, «(Sede isternekle olaydı. Çıktım Çatal Osman'm bağındünyada okulsuı köy kalmazdı dan. Çıktım emme o salkımlarda îimdiye!)» gözüm kaldı. öfkem de burnumIkinci «ınıfta 26 öğrencisi vardan çıkıyor. Kendi kendiroe budı şimdi. Bunları geçen yıl topğuz ediyorum: (Ula ne nüzüraü lamıştı. Gelecek yıl uçacaklardı. vardı o boıboğazhkların? YumuDaha gelecek yıl bir bölük daversen ağzını olmuyor muydu?) ha alacaktı. Böyle böyle bu işi Neyse, tam Evciler'e giriyorum, sürdürüp gidecekti. bizim Avsarlı Mustafa'yı görmeGeçen yıl aldıklanmn on üçü yim mi? Anlattım başıma geleni. oglan, on üçü kızdı. Dedim: (Git o dürzünün üzümUfacık ufacık şeylerdi... lerini al bana!) Bej * altı tanesinin sağhğı yeMustafa (Pekey.) dedi. rindeydi. Tülüce tülüce yüzleri (Sakın Avsarlı olduğunu, Âle tozlu dudakları, nohut burunlavi olduğunu, sarap yapacağım n, yedi renk üstüne gözleri varsöyleme. Gözelce pazarlık et, dı. Yüzleri, insanda, tutup her dört köfe üzüm al bana...) birir.i tek tek okşama istekleri uyandınyordu. Kiminin saçları Mustafa gitti. iki kat örülmüştü. örgülü saçlaBen de Evciler'de Kara Yarını belden aşağı sarkıtıyorlardı. kup'un eve endim. beklemeğe Kiminin ensesi kulağı makas yübaşladım. Çok vakit geçti. Nice 7.ü görmemişti. Elleri bileklerine sonra geldi bu. Almış dört köfe kadar kir içinde olanlar vardı üzüm. Aynı adamdan. Hemi de Kiminin tırnakları uzundu. Uzun bes kuruş eksiğine: Elliye! Hakkımda söylemediğini de bırakma tırnaklannm içi kir doluydu. Ayakları yalmdı. Ayakları da elmış ileri geri... Avşarlı Mustafa'leri gibi karaydı. Ayak tırnakları ya hemen sormuş: (Ne yapacaktaşa çarpmış, fırlayıp gitmişti. sın üzümü?) Yaraları önce azmış, fonra ka(Satıp üç kuru» ker edeceğim.) 9 Nimbüsi '•'•••••••••••••• ••••••••••••••• • • • • • • •••••••*••••••••* • • • • • • • f ı ııııı<ıtt>iflıi'«*tı*ıtltllıı*iftMt*aat«ııııı*ın •••>• • • • • • • •r • ! . !lı . " l ! " " 1 " " " " " " " " " " • ' m n ı u ı n ı n m . t M i l ı ı n m t t m t J i •••••••••••••• • • • • • • • • • • • • * • • • • • • • • • • > I • »!!! l î î î î * " " " M " " 1 1 • • • • • • • • • • • • • • a* • • • • • • • •• • • • « « • • • a •••» •••••» ••• • • • • > • • • « • • • ••• • • • • ••MMİIMIIMtlMK «••IIIMİIIHtlll >MM1«I«I IM*tMltMMO< M>IIIIIIIMMIMIIIlMllltlHI|IIIH|||| buk bağlamıştı. Gıysıleri de yama içinde... Yakalan, tokaları yoktu. Solgun çıçekli ucuz basmalardan, yerli dokumalardan bulabüdiklerini giymişlerdi. Bu halleriyle de tathydılar. Sevimliydiler. Rıza'3'a «dayı» diyorlardı. Kimi dayı, kimi «emmi». Çoğunun dili peltekti. Çok kullanılan kelimeleri bile yanlış söyleyenler çoktu. Kız oğlan, biribirlerine açık açık sövüyorlardı. Rıza da sıkmıyordu tatlı canını: «(Çok kötü bir şeyse ilerde unuturlar. Yalnız Hamdi beyin yanında sövmesinler, yeter!)» diyordu. Kitapları, defterleri aldırdı mı, «Kesin bakahm gürültüyü!» diye başlardı Rıza. «Sivreltin kalemleri. Yazmaya başlayın: Serçe Avı. Bir da okuma parçası veriyorum: Suyu Dna Bnlmaz, Fen BuInr. Toplay yapmayı biliyorsunuz, size bir de Çarpay yapmayı öğreteceği?n. Böley yapmayı da göstereceğim...» Kılavuza bakar bakar öğretirdi. Cümle cümle, harf harf uygulardı kılavuzu. «Benim öyle uzun boylu okumuşluğum yok. Ne öğrendimse eskerükte öğrendim. Çavuş oldum. Teskere alıp köye gelince de Hamdi bey tuttu Mahmudiye'deki korsa yolladı. Orda da hep okuma yazmaya çahşmadık. Bağ nasıl dikilir, asma nasıl budanır? Füoksera nedir? Kükürt neye yarar? Çocuk neden hasta olur? Içecek su nasıl olur? Zaman arttıysa birez okuma. birez toplay, çarpay, böley... Ben kılavuza bakmadan edemem. Neme gerek, bir yanlışlık yapanm, ' bir harfi yanhş öğretirim...» \ Okul yeni açılmıştı. Çocukları basık, balçık oda'nın hayatına çıkarmıştı. Okulun kapısı, dibek taşının bulunduğu küçük alana bakıyordu. tlk yıllar bazı adam '••••••••••••••••••a•*•#••••••• lar, bazı delıkanlılar da gelıp çocukların ardına otururlardı. Rıza'yı dinlemek hoşlarına giderdi. Şimdi de gelip dinliyenler vardı. Ama R;za pek yüz vermiyordu artık. «Çocukların zeyinlen dağılıyor. Gülüp sırıtarak beni de yanıltıyorlar!.» derdi. Kimisi anlardı, kimisi anlamazdı. Hiç anlamıyanlardan biri Kır Abbas'tı. Bütün kış günlerini okulda geçirdi şimdiye kadar. Bu yıl da geliyordu. Hayatta ders yapıyordu. Kır Abbas, gerilerde bir yere oturmuştu. Temiz içecek su na^ıl olur? Onu anlatıyordu. Kılavuzun gösterdiği yol üzere sorular soruyor, fakat Tozak köyünün durumu kılavuzdaki köyün durumuna uymadığı için çocuklardan uygun karşıhklar alamıyordu. Kır Abbas böyle soru sormalardan değil. çocukların bir yarıs havası içinde toplay, çıkay yapmalanndan hoşlanıyordu. «Bağlum köyünden Abdullah dayı pazara 26 yumurta götürdü. Yumurtaların tanesini dörder kuruştan sattı Oğluna 10 kuruşa bir defter, 5 kuruşa bir kalem aldı. Eve. tanesi 2,5 kuruştan iki kibrit ile kilosu 4 kuruştan 10 kilo tuz aldı. Acaba Abdullah dayı köye kaç kuruş getirdi?» (Arkası var) T1FFANY JONES HAFTALIK BULMACANIN HALLEDİLMİŞ ŞEKLİ EİH.İİİİBEIİf MİLLI PİYANGO wm konu ve resim: Ayhan Başoğlu Bileti taşıyanlar şans kapılarını daima aralık tutanlardır. Bir bilef almayi ihmal ederek servete sırt çevirmeyiniz. İlk fırsat 15 Eylülde Ikramiye plânı toplamı 10 Milyon 648 bin liradır. (Basın 19851/10641) öir çekundır. !ı Çevrilüıce küçük otel olur, bir edat 9 Küçük mı. ğara. Amerikada bir kanal. VUKARIDAN ASAĞnkA: 1 Çalışanlarm sıcak mevsimde faydalandıkları dlnlenme zaman ı (karma söz). 2 Herhangi bir ktoı•enin »öztme karsı gelmlyerek onı gör» hareketlerlnl uygulayan (İki söz). 3 Az pişlrilmiş yumurtanın lkl başı. sarıp sarmalanımş cjyadon meydana gelen. 4 Avrupanın nkar «ularından, tersl Bulgarların Müslü. man olmadıklarını iddia ettikleri Türklerdendlr. 5 Bir Ru» erkeğlnin adı. Güney Amerikadaki bir devbaşkenti. 23456789 Ietii) 6 tş adamlarıSOLDA.N SAĞA: run çalıgraa yer1 Af Katnınu ile bu kadar v». leri (çogul). 7 tandaş ,özgUrldgOne kavu«ru. 2 Çevrilince İran«Brkek ced rrasihaü» anlamın» iki ın eskl ve tanınsoz. 3 «Çok. un «Juinin tersi, basmı? filozoJ v» kı tUtmda istenmlye istenroiye yapı•airlerinden biri lan iş böyledir. 4 tBir Tanrıya belirir, musikilbadet et!» karşılığı bir emlr, suda mizde bir maplşirilip soğuk yenilen lop etlerden. ftlnkfl kam. 8 Sık sık 5 AJzına geleni düjünmeden söyDdlmacanın liyen palavracı. bir şeyin genişlik tabaJledilmı» «ekll espri yapanların rsfı. 6 «Bir tanecik ele geçiren» «avurdukları, tekaüt olmuj kişinin karsıhgı İki söz. 7 Tersi «buz haiki başı. 9 Tersi Güncy Asya linden su haline geçmedi» anlamına memleketlerinden birinin başkentldir. 123456789 AYSFİLE ALi |1 1 . Bankalar caddesinde, BANKALARA SİGORTA ŞİRKETLıERI ve büyük firmalar için 3 kath, kaloriferll çift telefonlu mağaza kiralıktır. MÜRACAAT: 22 32 16 Öâncılık: 5739/10638 Isianbul Emniyef Sandığından: Ali İhsan Göğceloğlu'na ilân yolu ile son ihbamame tebliei Dosya No: 1965/1047 Sandığımıza birinci derecede ipotekli olan; Fatih, Abdi Çelebi mahallesi, Kocamustafapaşa caddesinde, eneski: 294, eski ve yeni: 318 kapı, No. lu seneden ve mahallen depo ve dükkânlı apartmanm 1/2 hissesine ait borcu vadesinde ödemediğinizden dolayı 3202 sayıb. kanun hükümJeri dairesinde 5/8/1966 tarihinde yapılan ikinci açık artırmasında (47.000.) lira bedelle müşterisi Kemal Göğceloğlu nâmına muvakkat ihalesi yapılmıştır. Kanuni ikâmetgâh olarak gösterilen; Fatih, Kocamustafapaşa mahallesi, Demirci Osman sokak, No: 67 de ve ipotekli gayrimenkulde ikâmet etmediğiniz ve halen ikâmet ettiğiniz yerin de meçhul olduğu sebebi ile son ihbarnamenin kanun hükümlerine tevfikan ilân yolu ile tebliği icap etmektedirBu itibarla, işbu ilân tarihinden itibaren 30 gün içinde borcunuzu ödemeniz, aksi takdirde satış dosyasmın İcra Hâkimliğine gönderileceği ve mezkur hâkimlikçe kesin ihalesine karar verildikten sonra gayriınenkulün müşterisi Kemal Göğceloğlu nâmuıa tescil muamelesinin yapılacağı ilânen tebliğ olunur. (Basın 20223/10649) 44 ı IV KRUŞÇEV DEVRİ Penkovski 16 Mayıs 1961'de Moskova'ya dBndügünde yeni görevinin bilincine varmıştı: Fotofraf makinesini, rllimlerini ve radyo talimatını Maksiın Gor gibi, nayi Sergisinde bulunacak teknik ki Caddesindeki apartmanında. duruşmada itiraf «ttifi çalışma masasının ı\~/\ Dir gö VVynne Lenkovski'ye »tnz adet uzmanları ihtiva eden bir delezüne dikkatle yerleştirdi. Ve ça veni filim rulosu dola bir pa gasyon ile Londra'ya göndermelısmaya başladı. Savnnma Ba ket ve Londra'dan aldıfı tali ye karar verdiler. Delegasyon Londra'ya 15 terakanlığına, GRU'ya ve kendi matı verdi. Bu arada, Wynne'ın Komitesine serbestçe girebildiği da bizzat bir istihbarat sabayı muzda vardığı halde, Penkovski için çok gizli bir hayli dokü olmadığına inanmak güçtür. Oy seyahat formalitelerindeki bir manın fotoğrafını çekti. Bnnla *a gerçekten öyle degildi. Ne yanlışlık yüzünden ancak üç giin rın bâzıları teknik raporlar, ba var ki Penkovski irtibat kur sonra gelebildi. Tesadfifen Sovzıları ise taktik füze kuvvetlerı mak için onn seçmiş ve o da bu vet Elçiliğinden onn karşılamatarafından kullanılan son dcrece nu tngiliz teşkilâtına bildırdıîi va kimse eelmemişti. Bu, Penkovski için bulunmaz bir fırsatgizli plân ve el kitapları idi. Di lamın, kendisinden teması de meydanından ğerleri istihbarat prosedürlrrı lam ettirmesi ve Penkovski'ye tı: \Vynne'i hava telefonla aradı ve Wynne gelip (usulleri), Sovyet şahsiyetleri bazı paketler v.s. yi iletmesi is bakkında biyografik bilgiler vc lenmisti. Wynne, Penkovskhe onu bizzat karşıladı. Penkovski Komite'nin amaç ve 'aaliyetleri kolaylıkla ele geçmryen bir iın doğru Wynne'in evine gitti, banile ileilî daha az teknik mahi kân sağlıyordn. Sovyet makanı yo yapıp traş oldu ve beraberinyette evraktı. larının, özellikle KGB'nin şüp de getirdiği bir vığın filim ve ev helerini nyandırmadan Penkov> rakı verdi. Bilâhare Wynne onu 27 Mayısta VVynne. temsil eı verinin aynltıldığı ve Sovyet Elki ile Batılı istihbarat teşkillH tiği firmalar hesabına, Sovyrtyalanındaki Krnsine ları arasında mnkemmel bir »t» riliğinin ler'Ie yapılan görüşmeleri bir *on Qose Öteline bıraktı. cı. bir postacıydı. sonnca bağlamak için Moskuva' Ba sefer resmî görevlerinin Penkovski'nin GRÜ ve Kom: ya geldi. Albay Penkovski onu eoğn Londra'da olduğa için Pen dsvranışların Şeremetyevo hava alanında kar te'deki âmirleri kovski. kendisini M. I. 6'ın (1) şıladı ve şehre getirdi. Tolda ia lıiç bir tnhaflık görmediklen «emin ev» lerinden birinde bek Wynne'a içinde yirmi tane bar rihi, onun tngiliz arkadaslırın leyen iki tngiliz ve Amerikan Is yo edilmiş filim ve çeşitli mal 'an çok memnnndnlar bile. Grr tihbarat subayı ile önceld seya zeme bnlnnan bir paket verdi . iİle Wynne, tam Prnkovski f\ hatinden daha farla vakit geçi Wynne aynı gün hunları tngi • bir Sovyet iıtihbarat snbayı ı r rebümek imkânını buldu. Gönün liz istihbarat temsilcilerine dev • n münatebet korması »rznla u büyük bir kısnunı Sovyet Elçi retti. O akşara Penkovski V y nan bir kimse idl. Vliğinde çalışmakla veys delegeler nne"ı Metropol Otel'indeki oda Amlrleri PenkOTiki'yi bu seter le beraber sergide geçiriyor, sında ılyaret etti. Daha lonra de Londra'da açdaa Sovyet 8* ı m ı delefajyoB biıçok itatliM mmto O. PENKOVSKİ Ç«»ir«!: PBKOVSIfl T. PARLA dallarına göre bölünmüş olduğu için bu da fazla vaktini almıyordu. Zaten her bölümün kendi bir başkanı vardı. Penkovski sadece genel yönetimden sorumluydu. Akşamlannj kendisine yeni ve açıklayıcı direktifler veren arkadaşları «Aleksandır», «Miles», «Grille» ve «Oslaf» İa buluşmaya ayırıyordu. Kruşçev'in Berlin ve UOŞM Almanya andlaşması üzerindeki tehditlerinin yarattığı bu s;ergin zamanlarda. Mareşal Varentsov'un esld askeri yaverinin bilgi ve gözlemlerl çok değerliydi. O günler Penkovski'nin bu riört istihbarat subayı Ue yaptığı rece görüşmelerinin bazan on saati bulduğu oluyordu. Vüz yfize gelmenin tehlikeli olduğu ffündüz saatleri için de kendisine verilen uzun tnenziUi radyo cihazı ile bu çeşit haberleşme konusunda eğitimi vapıhyordn. Batüı istihbarat usullerl hakkındaki bu çok yoğun eğitim kursu boynnca Penkovski iftflıar •riilrbilecek bir hayat sürdü. lArka§ı var) (1) Ingills İstihbarat TeskUftbnm ıigüi dalrMİnln «niı ' Bak... Seni çağrtdı mı yeniden işe? Çağırmadı. Demek ki çakrnış işi başkasmın idare ettifini. SATIŞ İLAM İstanbul Defterdarlığından: Adet 1 1 1 1 6 Cinsl Yemek odası takımı Kanape 2 koltuk puf Buzdolabı (Arçelik 6.5 ayak) Çelik yazıhane ve maroken koltuk Muhtelif cin« ev e5yası KıymerJ 4000. TL. 2000. TL. 2000 TL. 1500. TL. 4500. TL. RAKAMLImBUL/AACA • a • ıo• • D E3 D Beyoğlu Vergi Dairesine olan borcundan ötürü Nişantaş Emlâk Cad. No: 32/5 sayılı mahalde tahtı hacze alınan yukarıda cins evsafı gösterilen eşyanın 14/9/1966 günü saat 14 de mezkur mahalde 6 183 sayılı âmme alacaklarının tahsi] urulü hakkındaki kanun hükümlerine tevfikan ve peşin para ile satılacağı ancak verilen bedel tesbit olunan değerin % 75 şinden aşağı olduğu veya hiç alıcı bulunmndığı takdirde ikinci satışın 16/9/1966 günü aynı saatte ve aynı mahalde yapılacağı ve fazla malumat alraak isteyenlerin Beyoğlu Vergi Dairesi Müdurlüğüne müracaatlan ilân olunur. (Bann 20137/10651) Oflnre aaınaeuı» ««ıı^rtiımo «ckr NASn HALLEDİl.Et'EK? . VukandaB rakaml) bulrnaradj «sdeee • tsnc anahtmı (Ipuro) re « t»n* tnnııt »»rılır Boı «lao li Karenıo tçlne I de.n *"• u A ı ı UVKUD oıreı n k u ı *<r faral ve toplamm çarpma cıkartma bolmt ısarellerinc dikkat ederek «oldao «ağ> v» yukandaD aşağıya balmaeadc çftnterUer •onnçlan balnnm Brr»» vakMnM aln •mm bo. rakrJnro hosç» geçirmij olursnnnz