Katalog

•srsr SAfdFE tKt Hazlran 1966 CUMHURÎYET REJİM BUHRANI OZERİNE sçenlerd* bto «siyasal buhran» dan §ös aemıstık. SlyaMİ lktidan knrma T« yürütme biçlminde demoknsinin Te anayasanın fingördüffl yol lle, fiilen Içinde bnlnnnlan şartlar arasınds blr tutmazlık, bir Intibaksnlık olnısa, aydın çevreler, aerbest flklr mihraklan, ban siyasal kadrolar bnnn hsnnetmezler. Bn tutmazlığa, bo Intibaksızlığ» re ondan hoşnnt olnp, hattâ iktidarını bn tntmazlık fizerine dayatan giyasal kadrolars karsı direnirler. Bn da, iktidan kurma ve yflrütmede bir rahatsızlık yaratır. tste bn dnrama siyasal bnhran denir, demek istemistik. Aynca fSstermisttk ki, Tfirkiyede bSyle blr •lyasal bnhran vardır. Çflnkil Türklyede, iktidar, fenel olarak, bfitfin meseleler flzerlnde tam aydınlanmıs, eşlt aydınlanmış ve bn snretle lâik blr bilinç kazanraış seçmenlerin, sırf kendl vicdanlan ile basbasa kalarak knllandıklan samimt oydan çıknuyor. İktidar Türklyede, daha çok, karanlıkta bırakılmıı kitlelerin, kendilerlne yanIıs konmus meMİelerle sasırtılmıg ve oyalanmıs kitlelerin, belll dind feodal baskısı altında kalarak sürüklendiği blr yolda, onn surflkleyenlerln enn corladıklan ySnde verilen oylan ile knrnlnyor. Bn, her şeyden aydınlanmış, her şeyi öğrenznls, lâik bilinçll seçmenln «tek baş tek »v» pren•ipini samimt olarak yansıtan oy'una dayanma kvralı yerine, seçmene hSkim dinci feodal zümre çıkarcısı merkezlerin çofalmış (tezanf etmlş) •y'nna dayanma teskil ediyor. Demokrasiden bflyle bir sapmaya, ötekl siyasal knvvetler İle serbest fiklr mihraklan direndtfi için de, bir siyasal bnhran doğnyor, demek lstemiştik. Aynea, sfyasal gttcfin, Anayasanın Bng8rdu£fl Iftlklik • hnknkilik halka ySnelmlş bir sosyallik Içinde kallanıimagına da, ytne bn çevrelerin direnmesi, seklldekl siyssai bnhranı, temeldeki bir rejlm bnhram lçlne atıyor, demek istemiştik. • Mİ • ••> \ŞARIS ZıU K ve •DENL E R i 1 er insan, hayatı, boyunca ve her alanda sürekli olarak basanlar elde etmek arzusunu duyar. Duyar; çünkü, insan her seyden önc« yasamak, en iyi koşular (sartlar) içind» varlığını devam ettirmek ister. însan hayatının temelind«, ölünde bir sonsuzluk, yokluğu önlemek, hiç olmazsa, mümkün olduğu kadar geciktirmek eğilimi, bu eğilimin somut bir sekli olan aralıksız bir sekilde gelişmek, güçlenmek. başanya ulasmak arzusu ve başan yetenekleri yer al maktadır. Buna rağmen, bütün in sanlar hayatlannın gerçek anlamma uygun bir sekilde gerçekles mek, varlık kaynaklan ile orantıh bir kadere ulaşmak. basanlı olmak imkânuıı bulamamaktadır.lar. Mutluluk yetenekleriyle geldikleri dünyada hayatlarmı mutsuzluk, çefitll huzursuzluk ve sıkmülar içinde tamamlamaktadırlar. Kendileri ve baskalan için yararlı olabilecek yeteneklerinin birer ıztırap kaynağı haline gelmelerini önliyememektedirler. Dünyay» geliflerinden sonra karşüastıklan bazı zararlı, yıkıcı etkilerl* bu duruma düşmektedirler 1 PSİKOLOIİ i Bir Kırlangıç hikâyesi Bazan «âdi zabıta vak'ası» gibi görünen bir haberde, bir toplnmnn, bir kalkınma sistemin in kanaviçesi ortaya dökfilür. Bo tür'den bir olay, Türkiye'nin dramını günlerdenberi gazete sayfalarutda dalgalandırmaktadır. Eğer yazılanlan polis mnhabiri gözüyle oknmazsak, ve satırlann arasındaki sosyal iktisadî gerçeği kavramaya çalısırsak, içinde yasadığımu denizi görmekten yoksnn bir balık olmaktan kurtulur, yasadığımız toplnmun anlamına varabilen bir insan oluruz. Geçen hafta gazeteler Türkiye'nin tanınmıs iş adamlanndan birinin sevgilisiyle birlikte boğnldnğnnn yazdılar. Olayın tek görgfi tamgı: Geceyansından sonra idi, otomobll hınltılar kopsrsrak son bııla svlara doğrn uçtu... diysrdu. Istanbnl Boğazı yutmuştu milyoner is adamını .. ki o Boğatın en güzel kesiminde, Ayse Soltan Kornsnnnn tepelerinde, intihar eden kişinin dillere destan malikânesini görflyordok; asmabahçeleriyle, beton dökümüyle, dünyanın en füzel manmarasına pencerelerini açıyordu. Milyoner is adamının gazetelere geçen tercümei hali snydn: 1960 a kadar lstanbul Defterdan; 1960 dan sonra Türkiye'nin *eytinyağı kıralı. ve en büyük zeytinyagı ihracatçısı, Kırlangıç «eytinyağlan'nın sahibi . Eh, •labilirdi; bu çünkü iktidann bası da mfltevası msaslı bir devlet memnrn iken 1960 dan sonra ticsrete atılıp iki yıl içinde milyoner olmamış mıydı! Demek ki sistem ortada idi: Bilefine güvenen ise girisir, birkaç yıl içinde milyoner olurdn. Allah verdi miydi, verirdi. Hesaba kitaba otnrdngonnzda bn gelişmeye moral ve mantıki cevap bulnnaraazdı; ama kapitalist kalkınma yolv bn idi. Bnndan yüz yıl önce Amerikada böyle zengin olmnşlardı. Zaten «Zeytinyagı kıralı> Sldngnne göre ism bu yanını kanstırmak sevimsizdir: ölüler hayırla yâdedilir demiyor mn tslâm! Bizim isimiz kisilerle nğraşmak değil, bir sistemi eleştirmektir. Otopsi masasına yatınlması gereken o sistem, o düzendir, insanlar değil. Milyoner iş adamının intiharı çesitli yommlara y«l açtu Evli idi adamcağız. Bosanamı\ordo kansından; ve on yıldanberi sevdiği kadınla evlenemiyorda. «İki sevgıli umutsuz kalınca gaza basmışlar, hayatlarına son vermislerdir» deniyordn. YıIIanmış fıkra yazarlan yornmlar yapıyorlar: Medenî Kannno değistirmeli, isteyenler bosanmalı, sevgilller bolnsmalı, faclalann 6nfl alınmalı... diye yazıyorlardı. Derken yeni haberler çıkmaya başladı gazetelerde... Zabıt» vak'ası aydınlanıyordu. Mfiteveffa Zeytinyagı Kıralı, Türkiye Kredl Bankasından 14 milyon lira kredi almıştı. Bnnnn ancak birka< yüz bin lirasını ödeyebilmisti. Bn kredinin hikâyesi de söyle anlatılıyordn: Milyoner iş adamı 1959 de lstanbul Defterdsrı iken Türkiye Kredi Bankası yöneticilerine: Zıraat Bankası olmadığı yerde. bir sube açın; Mal Müdürlüklerinin parasını bu subeye yatıralım... diye parlak bir teklifte bnlnnmustu. Gerçekten Bakırköy'de bir şnbe açılmıs, ve Bakırköv Malmüdürlüğünün 8 milyon lirası bn şubeye yatınlmıstı. Ne var ki !7 Mayıs devriminden sonra yeni bir Defterdar tayin edilmis ve yeni Defterdar paralan çekerek Türkiye Kredi Bankasını lor dnrnmda bırakmıştı. Türkiye Kredi Bankası zor dnrumda kaladnrsnn, eski Defterdar kendisine açılan milyonlarcs lira krediyle Türkiyenin en büyük is adamlan arasma giriyordn. Görgüsü, bilgisi, eskl Defterdar olnsu. maliyenin ve devletin girdisini çıktısını bilmesi, elbette kendisine nnrln nfnklar açacaktı. Hem efendim, çoğu parlak is adamının eeçmisini biraz kanstınrsanız, vaktiyle devlet hizmetinde bir mütevazı maaslı memnr olduğnnn, sonra da devletle veya devleti kullanarak is yaptığından ötürü milyoner olnverdiğini görürdünüz. Arnavvtköy nhtımından Boğaza ncan Zeytinyagı Kıralının çoğn kisiden pek farkı yoktn. Ne var ki aradan bes yıl geçip de Türkiye Kredi Bankası tasflye karan verinee Zeytinyagı Kıralı birdenbire zor duruma düsttt. Eğer o da başka firmalar gibi işinl daha fineeden sağlam kazığa, bağlasa, zor dnrnma düsmezdi, Kendisi Iflfts etmiş görünür, araa knrdnğn veya knrdnrdnğn bir ikinci psravana sirket bankadan alınmıs milyonlarla işleri yürütürdtt. Bn noktada Zeytinyagı Kıralımn gereği kadar parlak bir is adamı olmadığını kaydetmellyiz. Ya Türkiye Kredi Bankasının bn zabıta vak'asındakl yeri ne İdi?. Türkiye Kredi Bankası Iflâs eden doknznncn bankaydı. İki milyon sermaye ile kurnlmnstu. Sadece bir eski teniye 4 railyon lira kredi açmıstı. Bn eski terzi bir devlet bankasından da 28 milyon lira nsnlsüz kredi alarak OtoMontaj sanayii kormak yolunda nnrlo nfuklara kanatlanmıstı. Türkiye Kredi Bankasına sade vatandaslar 70 milyon liraya yakın para yatırmışlardı. Şimdi bn paralann alacaklısı olan mütevazı vatandaslar knyrnğa girmişlerdir. Devlet hazinesi. bn yetmiş milyonn ödeyecektir. Demek ki halktan toplanan para kapitalizm yolnnda çarçnr edilmistir, 9zel tesebbüsçüler eliyle batınlmıştır, ve batağı devlet hazinesi temizllyeeek, zararı ödeyecektir. Bn mekanizmayı daha da açıklıyacak yazılar yazacağıı. Ancak fıkramızı bitirmeden şnnu da söylemek isteriz: Kapitalist kalkınma yoln budnr! Türkiye gibi az gelismiş bir filkede ve Yirminri TBzyılda kapitalist yoldan kalkınmayı sınamak yalnız iktisadi değil. moral bakımından toplamn çöküntüye götürfir. Ve bn çöküntünün isaretleri de hergön gazete sayfalannda CÖrönnr. G toplnm olarak kalmakte daystmaktadır. Barada, ilkel tarımsal hayat ekonomisl ve onnn kapalı kişi, kapalı aile, kapalı meslek llişkileri yaşamaktadır. Bn sebeple, siyasal yapı ve siyasal prensip demokrasiye yöneldiği halde, onnn dayana|ı olan sosyal ortam, metafizikçl mnhafazaeı feodalite kalıntısı değerlerin ve knmmlann etkisi altında yaşayan bir ilkel tanmsal hayatuı kapalı ortamı olmakta devam ediyor. Yani, sosyal ortam ile, demokrasi Szündekl siyasal rejim, birbirine nymnyor. Bn yüzden de, demokrasimiz, halkın demokrasisi yerine, bir zümrenin demokrasisi olnyor. Temeldeki bn nymazlıktan, tntmazlıktan da, bir rejim bnhranı istidadı dofuyor. Prof. Bahri SAVCI •"55 •••• :::• •••• •••• •«•• •••• : : HI Halis ÖZOU kild«, «nneıinin, babuuun kendi •arhğı ilt ilgill düsOneeleri, duy Eulan davranışlan ile kendisinı değerlendirir. Anaesl baban t»rafından beğenildiği zaman kendisini beğenir. övüldüğü zaman de ğerme, yerildtgi zaman lse 9aem sizliğine inanır. Anneler, babalar vardır. Çocuk larrnm bir konu U» llgiH ymnUj düsunceleri, bilgüeri, sötlerl b«ceriksizliklerl karşısında gülerler. Yanlış düşünen konuşan çocuklan ile eğlenirler. Bu egleniş» baskalarmı da katarlar. Kiml »nneler. babalar lse, bu gibi hallerde, çocuklarmın yanlış düsüncelerl söz leri karşısında smirlenirler. Kızarlar. Çocuklarma akılsızlık dam gasını vururlar. Onlarda bir dusünme yeterslzligi bilîndnl yaratırlar. Yine anneler, babalar vardır. Çocuklarmm kendi baflarma bir Iş yapabileceklerine manmazlar. Bu yüzden onlann bütün iflerine kansırlar. Onlann yapmalan gereken ve yapabilecekleri Işleri üzerlerine alırlar. Bu davranışlanna karsı koyan, işlerini kendi ken dilerine yapmak istiyen çocuklan na yetersizliklerln! «övlemekten geri kalmazlar. Bu sekilde hareket eden anneler. babalar yaptıklan işlerin z«rarh sonuçlannı düsünemezler. nıhlannda olumsuz bir varlık ha yalini yarattiklarını, bu hayalin onlan hayatlan boyunca izliyecegini, onlan değeri endireceğinl, baska bir deyisle onlann kendilerini daima çocukluk ça|larında ta nıdıklan gibi tanıyabileeeklerini hilmezler. Bir daha tekrar edelim Insanm varlıjında bir defa varhpmda deSişiklikler yapacak sekilde yer alan her şey insan kadar yaşıyabilir. însan hayatının bir evresine ait her şey dairna bir sey olarak kendini gosterebilir. Çocukluk çagı öteden beri sanıldığı gibi insan hayatının en önemsiz bir çağı değildir. Tam tersine olarak, çocukluk çağı insan hayatmın en önemli ve sürekli et kiler yapan çağıdır. ihtiyacının etkisiyle hareket ederler. Bulunduklan çevrelerin duzenini, rahatmı bozacak, gerçek bir problem olacak sekilde davranırlar. Evdt kardeşleri, okulda arkadaşlan ile anlaşamazlar. Çatışırlar. Annelerinin, babalannın isteklerini yerine getirmekte zorluk eekerler. tstemediklerfni yap mak arzusunu duyarlar. Bu çocuklardan bazılan, sırf annelerüü, babalannı, öğretmenlerini sinirlendirmek onlar tarafından cezalandınlmak İçin ödevlerini hazu lamazlar. Derslerine çalışmazlar Bir başka deyimle Türkiyede, siyasal ekonomik sosyal yönetimsel hayat, teorik olarak, kisi değeri, kişilerin, grnplann, kategorilerin 5zgnrlügü bnnlann esitlik içinde gelişmişligl, bn gelismeyi önleyen engellerden knrtnlmnşlnğn deyimleyen demokrasi prensipine dayanır. Bn prensipi somntlastıran çok partili rekabet esasında bir demokratik siyasal mekanizma veya sistem flzerinde isler. ::K ysa ki, ekonomik sosyal • etik değerler ve Sî: knrumlar, fiilen metaftriğin muhafazacılıgın, ilkel tarımsal hayatın mnayyeniyetlerine dayalı kalmaktadır. tktidar ve mnhalefeti ile esar bakımdan burjnva olan statik partiler kanab ile kurulmnş bir oynn mekanizması fizerinde IsleŞİII mektedir. Bn oynnda, seçmen oyn ve nzası değil, jjj: seçmene eğemen olan oy mîhraklannm rnası ve jjjj desteçi vardır. İ::İ Bn bir çelismedir. Bn çelişme, zornnln olarak ;••; blr rejim buhranını davet eder, etmektedir: Çün :;:: kü, hayatı, teorinin gösterdiği deferlere çöre dn!»;! zenleyip geliştirmek isteyenlerle, eskl değerler Içlo :::: de olurnna göre düzenleyip yürütenler. temelden karşılısmakta ve çatışmaktadır. Teorinin ferçek demokrasi teorisinin yanında olanlar; kişl değeri, özgürlüğü, esitliği, engellerden knrtulmnsluğu gibi siyasal ve etik değerler ve kurumlar eliyle halk mntlnluğnnn, halk ihtiyacmı •ııs :!•:• arama yolundadır. Bn sebeple onlar, toplnmsal bir dinamik hayat ararlar? + $te Tflrkiyede, gerçekten, böyle bir istidat Kapab blr ilkel tanmsal toplnm hayatının kn* belinniştir. Bnnn daha lyi analiz edebilmek rnmlanna dayah olarak biçirnsel bir demokrasi Için, bn kez de, rejim bnhranını tammlamabyız. oynnundan başkasını düşünmeyenler Ise, bütün Rejim bnhranı, bir siyasal prensipin ve onnn so değinnelere kapalı, statik bir hayat ararlar. mntlaşmış deyimi olan bir siyasal sistemin sostste temeldeki bn karsdasma ve çatısma bir yal ortamls oymazlığı, fiilen işleyen, siyasal ha rejim buhranını davet eder. yat ile temelde tutmazhpıdır. Daha dogrnsu, reFakat rejim bnhranı, ynkarda söylediğimiz tejim buhranı, böyle temeldeki bir uymazüktan ve orik deferlere göre kurulup işletilmeye sevk editutmazlıktan doğar. Bn noktayı daha lyl kavralen siyasal mekanizmanın, problemlerimizi çözmemak için de rejim ve bnhranı ksvramian ttzerindeki elverişsizliğl ele alınınca büsbütün yoğiın bir • ••• göriintü kazanır: Gerçekten, metafizikçilik, muha> d« biras daha dnrmak gerekir: • ••• Rejim, siyasal ekonomik sosyal yonetim fazacılık, ilkel tanmsal hayat muayyeniyetleri içinde, oyunnnu statik burjuva partileri kanah Ue oy•el hayatı, çağdas verilere göre pek verimli olanayarak işleyen blçimsel demokrasinin bn siyasal rak yürBtmeye yarayan bir siyasal • ekonomik •••• mekanizması, topluma verim vermede, bir aksak••** •••• •osyal yönetimsel cihazlsnma prensipidlr; bn •«•• lık gösterir. Gerçek fhtiyaçlan karfüamada elveprenslpl somntlastıran bir siyasal mekanizmadan, rişsiz kalır. blr siyasal slstemden lbarettlr. Bu mekanizma: O Oretimi artıramaz. A tîlkeji. Rejim bnhranı Ise; bn cihazlanma prensipitüketim fakirliğl içinde tutar.® Üstelik, tnevcut nin, var olan sosyal ortamla temelden uyuşmazüretimin dağılınunı da, son derece orantısız ve adaletsiz yapar. Bu yüzden kltlenin tüketim gücü büslı|s düsmesidir. Binaenaleyh, bn prensipe göre bütün kısırlasmış olur. O Moral gelismeyi, bir buknrnldngn sanılan siyasal raekanlzmamn bn prenrafeci kfiltfire dayar. Flkrl jtelişmeyl de, köklö resipe göre isletilememesi; bnnnn sonncn olarak da ortada mevent siyasal mekanizma ve sistemin, formasyonlar düşüncesini akla getinnemek için, oBrSlmek lomnda olan problemleri çSzmeye el ilkel kalıplar içinde dondnnır. Bir kelime Oe biçimsel demokrasinin siyasal mekanizması, ancak vermemeslnden gelen bir siyasal bnnahm lçlne ve ancak, zayıf bir firetim, adaletsiz bir dagıUm, daşülmesl, rejim bnhranı tablosunu tamamlar. hurafeci bir kültür, kalıpla$mıs bir fikirden ötesi• ŞÎMDİ Bü TANIMLAMALAEDAN SON ni veremez olur. RA, TÜRKİYEDEKÎ DURUMA BtR BAKALIM: tşte siyasal mekanizmanın bu yetersizügine kar Tflrkiyede tiyasal rejim, demokrasi fizerinedir. sı da; kişi değeri. özgürlüğü, kişisel ve toplumsal Demokrasi, kendisine özge fikirlerle örtülü bir enıelsizlikler. eşitlikler gibi çağdas siyasal ve etik siyasal ve sosyal prensiptir. Bo fikirler ve onlann değerler nzerine dayanarak halk ihtiyacını ve halk Srdügü temel prensip ya da prensipler sndur: mutluluğunu arayan serbest fikir mihraklan ile I Kişinin degerl, II Risinin kendini bn de sosyal kuvvetler büyük bir hoşnutsuzluk çösterfr fere denk olarak yaratmada fiziksel, moral, düler. Mekanizmanm bn statik ve verimsiz dnrnmnnıflnsel fizgfirlfiğfl, m Bn özgürlükler yoln ile dan yana olanlan üzerine dayandıklan siyasal ve kişinin kendini ve grnpnnn bir gelişmişliğe kaetik esld değerlerle beraber bertaraf edip. onn isvnsmaktan finleyen sosyal ekonomik moral ler bir çark durumuna getirmek isterler. ötekiler de bunlann önçördükleri radikaüzmengellerden ve baskılardan kurtulmusluju, IV lere direnirler. Bunları kendi etik ve kannnsal açıTersine, kişinin, Içinde bnlnnduğn aile, meslek, lanndan mahkum ederler. sosyal kategorilerle birlikte, bn kateçoriler içinde, maddl, moral, düsünsel gelismislife esitlik Böylece, önce feodalite ve ilkel tanmsal hayat n: içinde kavnsması ve bnnn gerçeklestirme olanakbiçiminden pelen değerler ve kurumlar kalıntısına dayananlar ile. gerçek demokratik teorinin değerlannın fiilen knllanıhrlığı, V Bütfin bnnlann lerini savnnanlar arasuıda, temelde bir çatısma olması İçin, siyasal iktidarın halk nzasına dayandoğmaktadır. Sonra da temeldeki prensipler üzeması, ve bnnnnla birlikte yine de ynkarki prenrine knrnlmı islemesi gereken siyasal mekanizmasiplerle baglı ve sınırlı kalmasının sağlanması .. nın verimsizliği dolayısiyle. temelinfistiindekip o Iste demokrasi, bn siyasal ve sosyal prensip• •«• tir. Daha doğrnsn, bn gibi prensiplerle örülü birlitik şemada ve şemanm fiilî isleyiş biçiminde bir «••• • ••r demettir. Bilimin ve aklın verilerinin eğemen ol çatısms gehnektedir. • ••I Bn çatısma, kendi doğal şartlarını bulamamış, ••«1 dnğn bir açık toplnm, bir açık ekonomik ve sos bn doğal sartlann yaratacağı ortamdan ötede kal ***ı •«•1 • *• yal lliskiler sosyetesi gerektirir. Bnndan baska masma itina edflmi; demokrasimizin blr buhranı bir ortamda, gerçeklesemez ve işleyemez. olarak kaydedilmek gerekir. • TÜRKÎYEDE ÎSE DURUM ŞUDUR : Bir yandan, iktidan beserilestirme, sınırlama, halka dayatma yolnnda pek büyfik aşamalar geçirmiştir. Bn aşamalardan geri dönülememesi için ürkiye gittikçe artan bir yoğnnluk Ue bo buhde, toplnmn geliştirme modernizasyonlanna giranı yaşamaktadır. Fakat bunu aşabilir. Çünkü Türkiye, tanrısal iktidardan beseri iktidar a?rişilmistir. masına gelebilmiş bir ülkedir. Gene bu TurkiveFakat Jön Türklerden, Knvayi Milliyecilere, miz, mutlakiyet iktidanndan sınırlı buknk devleti Koea Resit Paşalardan, Mnstafa Kemallere kadar iktidan aşmasına da gelebilmiş bir ülkedir. Bu Iki gelen ameliyeier ile siyasal prensipe ve yapıya noktada kalabilmek için ban sosyal reformasyongetirilen modernizasyonlara rağraen, toplumun ları başarabilmiş bir ülkedir. Şimdi de demokrasiekonomik ve sosyal ortamında bn açık toplnm. sini, gerçek demokrasinin gerçek • ve hiylesiz • evaçık ekonomik ve sosyal iliskiler dünyası knrnrensel değerleri üzerinde pekâlâ kurup işletebilamamıstır. Sosyal ortam, vine. metafiziSin ve lir. Bunun için bir uyanması gerekir. •hrevüiğin eğemen oldugu bir kapalı muhafazacı Okul çevresi | kula başlad.ktan sonra çocuk evd« annesine babasına verdiği yeri öğretmenine verir. Bu defa da öğretmeninl herkesten daha ustün görür. Ona, özellikle, okula baıladığı günlerde v« ilk okul yıllannda olağan ü»tü değerler kazandırır. Hiç bir kimsenin öğretmeni kadar iyi düşünemiyeceğini, öğretmeni kadar çok şeyler bilemiyeceğini sanır. Annesinin, babasının, öğretmeninm görüşlerine uymıyan düşüncelerini kabul etmek te zorluk çeker Öğretmeni gibi düşünmiyen öğretmeni gibi aynı şeyi söylemiyen annesinin, babasnun bilgisinden şüphe eder. Bütün varhğı ile öğretmenine yaklaşmak ister. öğret meninin sevgisini herşeyin üstün de tutar. Sevdigi ve kendisini sevindiren öğretmenini sevindirmek arzusunu duyar. Öğretmenhıi sevindirmek, öğretzneninin gözüne girmek, yakuılığını kaybetmemek için elmden pelen her şevi yapar ve yapmak ister. Ödevlerini. ders lerini en ivi sekilde hazırlamağa çalısır. Tersine olarak, öğretmeni tarafır.dan se\Tlmiyen, sevilmediğine inanan. öğretmeninin bir baş ka öğrenciyi veya başka öğrencilerini daha çok sevdiğini kendisine tercih ettiğini düşünen çocuk derslerine çalışmakta, başanlı olmakta zorluk çeker. Insanın çevresinde değerli tammtuk. beğenilmek uıtiyacı yaşla beraber, özellikle, gençlik çağında daha büyük bir önem kazanır. Gerçekten gençlik çağı değer lenme, beğenilme arzusunun. önemli görünmeme korkusunun en f»zla duyulduğu bir çağdır. Bu çağda insan kendisini her bakım dan yeterli ve tam görmek, göstermek arzusunu duyar. Çevresinin, çevresindekîlerin kendisiyle ilgili düsüneelerine. duygulanna davranışlanna büyük bir önem ve rir. lyi tanmdığı ölçüde daha iyi işler yapmafa çalışır. tnsanın iyi lik karşısında iyi olmağa en çok elverişli olduğu çağ gençlik çağıdır. Insanın sertlik karşısında iyi olmakta en çok zorluk çektiği çağ yine gençlik çağıdır Gençlik çağı insanın ivilik karşısında iyiliğin en yük?ek noktasına ulaşabildiğı bir çağdır. Çünkü, gençlik çağı herseyden önce bir Ideal çağıdır Bu çağda insan daima her şeyin en iyisini en güzelini arar. Bulmağa çahşır. O o 1 Aşajjılık kompleksi ve başarıstzlık Rejim buhranı iiii korkusu Malazgirt Surettinli Yattlt Bölge İlkohulu Müdürlüğünden şağılık kompleksi. insan bafarısızlığuıda rol oynıyan nedenlerin başuıda gelmektedir. Aşafılık kompleksini duyan uısan her seyden önce kendiaini önemli, değerli bir varlık olarak tanunak ve tanıtmak ister. Bunun için, başkalannm, özellikle, önera verdiği kimselerm kendisiyle IIgili düsüneelerine, duygulanna. davranışlarına büyük bir yer veEn önemli çağıdır, çünkü, çorir. Baskalan taraftndan iyi tacukluk cağı bir temel çağdır. lnnınmamaktan. beğenilmemekten, san bütün hayatmı bu cağda yayerilmekten fazla korkar. Başkaşadığı gibi yaşıyabilir. Klâsik inları tarafından iyi karsılanmıyasan masalmı bir yana iterek gercak işlerden sakmır. Bütün buncek insan anlayısını ortava atan lann etkisiyle düşünce, duygu. Frpııd. «İnsan çocukluğunun çorudavrani! özgürlüğünü kaybeder. KuHur.» demek suretiyle çocukluk Başkalarının yanınde düsünemiça^ının taşıdığı büyük önemi beyecek, düsuncelerini bdirtemilirtmiftir. Freud'un bu görüsüne yecek, hareket edemlyecek, bükatılmıyanlar vardır. Bununla be yük bir zorlukla ve sıkıntı Ue yap raber. bunlar da çocukluk çağıtığı işlerde beceriksizlikler göstenın önemini mkâr etmemektedir recek bir hale gelir. Çoğu zaman i; lerini ya eksik yapar ve ya ao ler. Çocukluk çağmın insan hayatmda her şey olmadığını kanuçlandıramaz. bul eden bu kimseler bir sey olSonuçlandıramaz; çünkü yapduğunu da söylemekten kendiletığı i?in sonucundan emin olarini alamamaktadırlar. maz. Daha yerinde ve açık bir deyisle, yaptığı işi dilediği ve baş kalarının beğenebilecekleri bir sekilde bitirebileceğine inanamaz. Karsıla^acağı ve ya karşılaşacağını sandığı başansızlığınm sonuçlanndan endişe eder, korkar. Bu yüzden sonuna yaklaşüğı işini bırakır. Üzüntü duyar. Yalnız bu üzüntüyü başansızlığı karşısmda duyacağı acılara tercih eder. Bazı kimselerde başarısızlık kor ocuklar vardu:. Çeşitli nekusu daha ciddi ve tehlikeli sodenler, zekâ durumlaruıın ye nuçlara yol açabilir. Çesitli rahattersizlikleri, annenin. babasızlıklar, hattâ, hastalıklar yaraS nsanın çağlara göre değişminın yanlış yersiz zararlı davranıştabilir I yen bazı evrensel özellikleri lan, çocuklan arasuıda bazılan* vardır. Bu özelliklerden biri Çocuklar vardır. Derse kalkanm lehine yaptıklan mukayeseler de baskalan tarafından değenilcaklan, Lmtıhan olacaklan günyüzünden başanlı olamazlar. Ken mek, sayılmsk ve sevilmek arzulerde çeşitli rahatsızlıklar göstedilerini önemsiz, değersiz bulursudur. Çalıstığı yerde bir yeri rirler. Baş ağrısına tutulurlar. lar. Kendilerinden daha başarılu olan insan isini sevmekte zorluk Böylece evden çıkamazlar. Çekinönemli, değerli bulduklan karçekmez. Sevdiği işte de daima ba dikleri, korktuklan durumlardan deşlerini fazla kıskanırlar. Kardeşsanlı olıır. Bundan başka, insan uzak kalırlar. Benzer hallere inlerine karşı, bu kıskançhkla debaşarılan ölçüsünde haklara sasan haystıam her devresinde, hip oimak amısu ile değerlenir gençiikte v» yetiskinlikt» de ras ğerlenen düşüncelere, duygulara, davranıslara sahip olurlar. Onlan Yersiz zorluklar karşısında kmlamaktayız. açıktan açığa veya gizliden gizliIır. Haksızhklara karşı koymak ı» ye kötülemeğe, yermeğe, gözden düşürmeğe çalışırlar. Onlann her '"", ^ ^ ' S * T e r d e verimli olabil türlü fenalıklarmı hattâ, yoklukdiği ölçüde sevmediği yerde baSartnı isteyecek kadar ileri giderşansızhk gösterir. Sevmediği yerS nsanın başansızhk korkusunu den ve bu yerde çalısanlardan, öler. Bütün bunlann sonucu olaI duymasmda, dolayısiyle. bazellikle, bu yerin yönetimi işinl rak, kendilerini kabahatlı, günah• şansız bir varlık haline gelüzerine alanlardan soğur. Hattâ kâr, suçlu görürler. Psikanaliz dımesinde çocukluk çağında yaranefret eder. Bu yere intibak edeliyle zaman zaman bunaltıcı bir tılan varîık efsanesi de genif ölçümez. Bu yerin isteklerini yerine mahiyet kazanan dayanılmaz hude rol oynamaktadır. çetiremez. Başka bir deyisle başa zursuzluklara, sebepsiz pbi görüKimi anneler, babalar, evdekı rısız bir varlık haline gelir. nen sıkıntılara yol açar bir kabadığer büyükler çocuklarma olahathlık, günahkarhk, suçluluk ğan üstü bir önem verirler. Çocuk YARIN ^ • • • • • •• • ••••••«•« duygusunu duyarlar. Bu duygularmda olağan üstü yetenekler nun ağır baskılanndan kurtulroak bulurlar. Onlara ve onlann yaBaşansızhklarm için çeşitli çarelere baş vururlar nında başka larına düşündüklerinj Kendilerini cezalandırmak istersöylemekten çekinmezler. Çocuk Sonuçlan ler. Daha doğrusu cezalandınlmak lannuı ilerde büyük, çok büyük Biyolog kimseler olacaklarını bildirirler. JALE KUTLAJt Kısacası, çocuklarmı büyüklükleile rine tamamiyle inandınrlar. Eczacı Böyle bir hava içinde büyüÖZDEIVÖB ÖZBAY yen çocuk bir yandan başanlı olSalacakta her inşaata müs3it 4061.65 metrekakare, lebiNisanlandılar mak, her yerde ve daima ön plân derya yani deniz kenarı bir arsa, sahıbi tarafından satılıktır. 18.S.19M da yer almak, bütün arkadaşlanArzu odenlerin pazardan maada her gün Bankalar caddesi m geçmek isteğini, öte yandan da başansızhk korkusunu duyar. AHezaran Han kat 4 e müracaatları. Cumhurlyet 713« şağı yukarı bütün işlerinde ve faYeni Ajans 4805/7106 aliyetlermde birbiriyle çelişen bu iki duygu arasuıda bocalar. Bunun da sonucu olarak yapabileceği işleri yapamaz. Kınlır. Kendisini tanıdığı gibi bir varlık olmadığmı düsünmeğe başlar ve 1 Âmirliğimiz ihtiyacı için 3 haricl, 50 dahill ve 6 çerçekten de olduğu gibi olmıyan bağlama devreli otomatik Crossbar sistemü bir adet t'lebir kimse haline gelir. fon santralı teklif isteme sureti ile saünalınacaktır. 2 Bu işin muhammen keşif bedeli 75.000. TL. ve geçici teminat miktan da 5.000. TL. dır. 3 Bu ise «it sartname dosyası Kiçikapı Kayseri Eczanesi üstündeki Âmirliğimiz Satınalma Komisyonundan thale srünfl Saati Miktan Muhammen bedeU Geçlci C tN S t bedelsiz olarak temin edilebilir. Lira kr. teminat 15.00 Ü6 (600 gr.) 58800 44 850 00 3363 75 TL. U/7/1966 4 İhale 30/6/1966 persembe günü saat 14 de ÂmirliEkmek Adet ğimiz Satınalma Komisyonu marifetiyle 6200 sayılı Kanunun 34. maddesinin tatbikine mütedair esaslaruı 4. maddeSade ve nebatl vaglar 5100 kg. 47.500 00 3562 50 » 12/7/1966 » ı Muhtelil et 5000 » 3R 500 00 2887 50 » 13/7/1966 » » sine göre fiat ve teklif isteme usulüne göre yapılacaktır. Kuru yiyecek f28 fcalem) 73 495 U) 4924 75 » 14/7/1966 * • 5 Dosyasmda mevcut sartnamey* uygun telefon Snsan hayatında her feyin olIduğu gibi basannın temelI dt 1 Yukanda yazılı maddeler kapalı zarfla thale olunacaktır. santralı bulunan isteklilerin yeddi vahid belgesi ve te*ilk defa aile ocağında lülır. 2 Şartnameler her ?ün mesai saatleri içinde Malazgirt MalmüdUrlügünde ve Okul MUdürlüminatın yatınldığma dair makbuz tle birlikte tekliflerini Çocuk okula başladıjp uunaen geç 27/6/1966 pazartesi günu saat 17 ye kadar Âmirliğigünde görülebüir. na kadar annesinin, babasının bü3 Taliplerüı 2490 sayılı kanunun gerektlrdıgi belge ve temlnat makbuzlan Ue usulUne uygun miz Satınalma Koroisyonuna vermeleri veya bu tarihte ele tün düsüncelerinin, görüslerinin, tekllf mektuplannı üıale saatinden bir saat öncesine kadar Satınalma Komisyontına Malazgirt Malgeçecek sekilde postaya verilmiş olmalan şartbr. yargılannın doğruluklanna insmüdürlüğU Dairesınds vermelerl sarttır. 6 Postada vftkl gecikmeler nazarı dikkate alınmınır. Annetintn babasının lyi d«4 Postada vâld gecikmeler kabul edilniB». .„...„ Jikleri kimaelerin lyillklerindtn. yac«Jctır. (Bann: 1465T/7120> (Basıa: 1+S47/TUI) d« f o u A Kabahaflıhk duygusunun başarısızlıktaki rolü Ç Meslek çevresi KIRALIK ŞARAP FABRİKASI Manisada kurulu bir milyon litre kapasiteli faal haldeki Şarap Fabrikamız kiraya verilecektir. Taliplilerin, İzmir TARİŞ Genel Müdürlüğüne 30.6.1966 tarihine kadar müracaatları rica olunur. Sonuç Üstünlük efsanesi L (tlâncılık: 3940/7114» ( • • MUII • • • I IIi 1|llllttlllllllll CÜZEL BİR flRSft Bayındırlık Bakanlıgı Karayolları Genel Müdürlüğu 4. Böke Aakara • lstanbul Yolu Klm. 264 te Küçükmelen köprU taiıkimatı ışi kapalı zarfla ıhaleye çıkartılmıştu Keşil bedelj 261902. Ura olup geçıcl temlnaü 14.2Z6.U8 liradır. Eksütme 28/6/1966 çarşamba günö saat 11 de Bölgede yapüacaktır. Kapalı zarflann lhaleden 1 saat evvel Komlsyon Başkanügına verilmesı şarttır. Şartname KöprO Şefliğlnde ve îstanöul t Bölgede ç& rUlebUir îsteklilerin 27/6/1966 tarihine Kadar B01gemızt> »erecek lerl dilekçelenne bu tşin önemmde ( O şrupu mtiteahhHlık karnesi 1. liralık pul ve 1 adet fotografı eklıyerek ıhaleye Iştırak belgesî almalan şarttır Postada vâkl gecikmeler kabul edllmez 2490 sayılı kanuna göre müracaat olunması. (Basm: 14630 A 6993/7121) Köy İşleri Bakanlıği Yol, Su, Elektrik İsleri Genel Müdürlüğu Kayseri 9. Mınlıka Kontrol Âmirliğinden: Aile çevresinin diğer olumsuz etkileri BUZDOLABI ** rışı DEVAIVI tnivou 100 LİRA TAKSİTLE ACARSOY PEŞİNATSIZ SABRt MÂGAZALARI Yüdız 66y/7135 Tophane. Boğa/UeMn C. 15.1 174 175 Tel: 49 18 76