Katalog

8AHİFE tKİ 27 Mayıs 1966 CTTMHURİVbT TERSİNE ÇÛZUM YOUARI Doç. Dr. Cavit Orhan TÜTENGiL A 1 3 'yi m a u a n m ı y a c s k bir çoğnnlukl» ikA MT tidara getiren 10 Ekim 1965 seçimlerinden sonra «Sonuçların Tahlili» nde vardıfımıa yargıyı bugün yeniden hatırlatmak lüznmunu duynyoruz. «A.P.'nin tek başına iktidan bir (dilemtns) dır. Tsrihi gelişimi ve açıkkapah taahhütleri bu partiyi Birinei Büyük Millet Meclisinin (Ikinel Grnp) n dogrultaııına itmektedir. 10 Ekim •eçiminin sonnçlarını bo anlarada bir karşıdevrim olarak nitelemek yerinde olur. Böyle bir tntnm beninuenirse ergee Anayass dnvarlanna ve zinde güçlerin dlrencine ulaşmak mukadderdir. Aklın ve baslretin, çözüm bekleyen yurt sorunlarımn gerekli kıldığı doğrultuda yürünme•i balinde ise seçmen kütlesinin desteğinden mabrnm olmak mukadder olacaktır. Bir kavşakta bnInnan A.P. iktidan, herşeyden önce iç frenlerini lyi kullanmağ» bakmalıdır». (Milliyet, 18 Ekim 1965, AP Saflannda Buluşan Oylar) îktidar partisinin yöneticileri kısa bir tereddütten sonra, taribi koşulların kendılerıne çizdiği doğrultuda ilerlemeyi, tercih ederek gaza basma yolunu tutmuşlardır. Türkiyenin bugün karşı karşıya getirildiği ciddî durum bu tutumun bir sonucudur. Nasıl olsa v a n l m a u mukadder olan bir «son»a tezelden ulasılmasımn faydaları ile mahzurları bir aradadır ve temenni edilmeğe değer olan durum, son yılların olaylarından ders almayanlara karşıhk bu olaylan yetesiye değerlendirenlerın mevcut bulunmasıdır. Olaylan yakından izleyenlerin saatin 12'ye geltnek üzere olduğunu yazmaları «Demirel iktidan» bakımından mıdır, yokıa parlamenter sistem açısından mıdır bunu kestirmek kolay değildir. Içine girilen çıkmaz tarafsız Cumhurbaşkamnın kesin müdahalesi olmadan sonra erdirilemez niteliktedir. öyle görünüyor ki, gerektiğinde parlamentonun feshi yo »eçimJerin yenilenmesi de, demokrasiyi kurtarmanın bir çaresi olarak ele alınabilecektir. Takat ana mesele Türkiyenin kurtaniman melelesi olarak daha büyük önem ta;ımaktadır. lip yanlif biçimde yorumlanmalan başka bir yerden patlak vermelerini önliyemetneJttedir. Bu durumda akıl, Uim v« lagduyuyu kullanaİSrak «doğrasuna çözüm yollan» üzerinde durulması gerekir. Bilmeyerek veya isteyerek yanlış teşbiıler* dayandırüan tedavilerin olumlu sonuç verdiği görülmüş şey değildir. Vehimlerde yaratılan, mesnetaiz, ölçüsüz ve kasıtlı teblikelere dayandınlan, temeldeki sebebe lnmek yerine uydurma görünüşlerle zaman kaybedip gülünçleşen bir icraat kendi kuyusunu da kazıyor demektir. Tek yanlı görüsleri baskı metotları ile kütleye yaymak tutumunun yerini çağımızda çok cu (pluraiiste) görüslerin ikna yolu ile tarafUr kazanması almıstır. Bu görüslerin sınırı ise Anayasa tarafından çizilmiştir. Anayasanın sözüne ve özüne uygun düşen görüslerin açıkça tartışılması, çözüm yollarııun özgürlük icinde araıtınlması gereklidir. Minare kıhfı hazırlıyarak devlet yönetıminde olupbıttilerı usul haline getırmek tersıne £özüm yoUannın kapısıoı ardma kadar açmak olur. Bugün, yapıldığını üzüntüyle müşahade ettiğimiz şey budur. urtuluş Savaşını basan ile sona erdirdikten sonra Türkiye Cumhurlyetini ilkeleri v e ana doğrultusu açıkça çızılen bir yorungeye oturtmuş olanlar, başka bıçımler altında gırişılen iç mücadelenin bu yörüngeyi degiştirraek amacını güttüğünü bilmektedirler. Y a n n kalmış özlemlerı ve restorasyon hayâhnı «kuvveden flile çıkarmak için» 1961 Anayasasım mutlaka değıştirmeyi gerekli gördiiklerınden, bunu sağiayacak çoklukla iktidara gelmenin şartı saydıklan «Seçim kanana tasarısı»nı inatla lavunmaktadırlar. MuhaJefetln direnmesi ise, bu tablo içinde bir «mearn mü4aiaa»dan daha çok 1961 Anayaıaunın, baska bir deyisle Atatürk Türkiyesinin savunulması olmaktadır. Bu yargımıza baJularak, muhalefeti topyekun ve ber hareketindt »avunduğumuz lanılmamalıdır. Üzücü olan tarai, son yılların «koalisyon kabineleri» nden yara alarak çıkan demokrasimizin A.P.'nin çoğunluk iktidan döneminden de son umutları silip süpüren yeni yaralar almakta olusudur. Anlaşılan odur ki, temel mesele seçim sistetnı, mevzuat veya anayasa mese'.esi olmaktan çok Devlet yönetiminin yurt gerçekleri üzerine oturtulamaması meselesidir. Oy endisesıni ilk plânda tutan, irtıcaın sırtını sıvazlayan, aklın sesini bogmaya çalışan ve dünyada olup bitenlere omuz silken bir politika anlayışı ancak tersine çözüm yollan getirebilir. Bu durumda «sebepler» bir yana itilerek «zevahir» üzerinde oyalanılır, bunun da adı «memleketi idare etmek» olursa, ilerlemekten vazgeçtik, yerimirde bile sayamayız. •••••••••••••ammmrj GERiCi KiMDiR? S aym Burhan Felek'in Ben Geridyim baglıkh yazumı elestirmek istiyorum. , Saym yazar kimin gerici, kimin ilerici olduğunun belli olmadığını yazıyor. Olmaz, çünkü dünyanın hiç bir yerinde Politika dinin, din politikanın içine bu derece girmemiştir. Bir çok din adamı Amerikan Cumhurbaşkanmın dindarlığını bize örnek ola rak gösteriyor. Açıklıktan ve Sitriptiz'den yakınıyor. Bundan yakınmıyan Turkiyede az kişi oldugu halde, açıkhğı alevliyen çok kişi var. Kaldı ki Muammer Dirik 19 Mayısa giren kızlarımıza ve onlarm iffetlerine saldıracağı yerde Striptiz yapılan yerlerin, Fuhuş ve kumar yuvalarmın kapatılmasını ve bu yolda Polise geniş yetkiler ve suçlulara ağır cezalar tertip eden bir kanun teklii etseydi kimse ona ve onun gibi dfişunenlere gerici demezdi. Başında Hacı kelimesi bulunan ve bir kaç kere o mukaddes yeri ziyaret eden kişilerin sahibi bulunduklan otobüse fazla müşteri gelsin diye genç kızlardan hostes aldüdannı hakiki müslümanlar görüyor ve bunların dindarlığındaki samimiyetten jüpheye düjüyor. lenip himaye edilmek. Bu vazifeler de modern teknik ile çok kolaylaşmıştır. Kısaca hanımlarımız cemiyet hayatına atılıp bir varlık olabilmek sansına şehirlı erkeklerden fazla sahiptir. Oysa, maalesef, hanımlanmız için toplum hayatı sadece eğlence ve dedikodu topluluğu anlamına geliyor. Kadınlar, kadın • erkek eşitliği konusunu, kadınlann da erkekler gibi çapkınlık etmekte hür olmaları anlamına alıveriyorlar derhal! Cinsıyetten başka bir konu yok sanki! Avrupalı hanımlarla arkadaslık edince bu hüküm değişiyoı ve hanımlanmıza acıyoruz. Onlara saygı duymak istiyoruz, ama içımizden gelmıyor. Kim is temez müstakbel çocuklannın saygı değer bir insandan doğma »mı? Ama, kadmlanmızın toplumsal sorunlara ilgisizliği, sorumsuzlağu bizi üzüyor. Tekrar ediyorum, şehirli kadınlarımızın tutumu geriliğimizin en önemli sebebidir. Bu kadınlarda biraz kendi kendine saygı ve sorumluluk duygusu ol saydı bugün kadınlara saygısızlık bu derece yaygın bir hastalık olma , daha mutlu bir toplum hayatımız olurdu. YILMAZ İDÎL Beşiktaş *** muştur. Marks'ın analızi, kojulları nasıl olursa olsun, iktisadî gelismenin hangı «samasında olursa olsun bütün toplumlara uygıilanabüecek bır hazır reçete değildir. Gerçekte önemli olan her toplum içinde varolan altyapı • üstyapı iliskılerinin, iç çatışma ve çelişmelerin belirlenmesidir. Marks'ın gelişmis kapitalist ülkeler için söylediklerinin Çarlık llusya'sına uygulanabilmesi çok garip olurdu doğrusu. Marks ile Engels öğretilerinde önemli olanın dialektik metodun uygulanması olduğunu söylemişlerdir. Lenin bu metodu yapısında derin çatlaklar, çelişmeler bulunan Rus top lumuna uygularken, Marksızmi daraltmamış, tam tersine doğal bir biçimde genişletmiştir. Marksizm, temel felsefesinde görülebileceği gibi, birçok başka öğre tilerde rastlandığı gibi bir sistem değil, bir düşünme biçimi, bir düşünme metodudur. G. ALTTNOGLL Robert Koleji Plânlı gidişot! Cumhnrbaşkanı Sunay, Plânlama TeşkilStı mmanlannı Ç«nkay» Köşküne çağırarak bilsHer almış. PlSnd» öngdrülen kalkınma hınn» olasılamadığına göre, biı » | ı r akssk jidisin nedenleri araştırılmış. Toplantı, Cevdet Sunay'ın »lel teteği üıerine düıenlenmiş, ama Başbakan, Bakanlar, Kuvvet Kumandanlan da hanr bnlunmuşlar. Biz, Sayın Cevdet Sunay'ın yerinde olsak plâmn Rİdfşatındaki boznklnklann ieyümnü öğrenmek için ilk plâncıları çagınrdık. Çünkü rakam ve istatistik gargarasmda meselenin esasını kaybetmek kolaylaşır. Ama ilk Beş Sıllık Plân tezgâhlanırken politika« l a r ve planeılar arasında ortaya çık«n •nUşnuızUklmr, buçünkü dnrnma aydınlık tutacak niteliktedir. tlk Bes Iıllık Plânın hazırlanmasında öncülük yapmış en yetMli uzmanlar, siyasi iktidarls aralannda d«ğan çatışma ynıflnden daha o zaman istifa etmişlerdir. Osman Nuri Torun, Nec»t Erder, Atillâ Karaosmanoğln, Ayhan Çilingiroglu, Atilli Sönmez gibi değerler acaba niçin Plânlama Teskilâtından aynldılar? Cstelik Plânlama Teskilâtından aynlanlar bn kadarla da kalmftdı. Daha sonra her seviyede deferli uımanlar teker teker Teşkilattan uzaklastılar. O elemanlann ç o | n milletlerarası örgfltlerde şimdi önemli verler almışlardır. Ayhan Çilingiroglu Dünya Bankasında göreviidir. Necat Erder ve Atillâ Karaosmanoğlu Paris'te O.E.C.D. (Avrnpa tktisadi tşbirligi ve Kalkınma Teskilâtı) nda çalışmaktadırlar. Atillâ Sönmez önce Somali'nin kalkınma plânının bazırlanması için görevlendirilmistir, şimdi o da O.E.CD.'nin çatısı altında bizmet görmektedir. Plânlama Teskilâtından son olarak ayrılan btr değerli kişi de Memduh Aytür'dür. Memdub Aytür yabancı iş çevrelerinin «hayır» denilmeıi gereken baskılanna «hayır» dediği için Plinlama Teşkilâtının basında duramamıştır. Sayın Cevdet Sunay, Plânlamadakl a | ı r aksak jidişin nedenlerini incelemek istiyorsa taa ilk istifa eden plâncılardan baslıyarak bütün müstafi uzmanlarla «brifing» yapmalıdır. Çünkü bnndan dört yıl önce çıkareı çevrelerin politikaeUnriyle çatısan ve : Bn i* böyle yurfimes... diye istifa eden uzmanlar haklı çıkmışlardır. Plânlamanın flyaskeyla sonnçlanmasının gercek nedenleri açıktır: Az gelismiş bir ülkenin kalkınma«ı birtakım zahmetlere, birtakım fedakârlıklara baglıdır. Oysa Turkiyede milli gelirin aslan payını alanlar plânın malî kaynaklannı saflamak İçin gerekli tedbirlerin tümfine direnmiştir. 1962'de başlıyan bu direnme 1965'te komprador çevrelerinin siyasi iktidara tam mânasiyle hâkim olması yüıünden bir başka hüviyete bürünmüştür. Plân artık Turkiyede bir nmnt kaynağı bile defildir. Tabaneı iş çevreleriyle hızlı kompradorlarımız otururlar, ve memleketin çıkarlanna defil, kendi çıkarlanna gdre bir iktisadi gidiüi plina baflarlar. Böylece Türkiyede fakir halk çoğvnlafta p l l n s » d e | U pllnlı bir şekilde sömflrülfir. Eh, bn da bir önemli aşama sayılabilir. Çünkü plânsız bir biçimde sdmürülmek daha medeniyetsiı bir tutundur. Oysa plânlı bir şekilde memleketi «ömfirtmek, daha medenî, ve çagramın Batı nygarlığına daha yakısır bir tutnradnr. Bugün Türkiyenin Plânlamasını tepeden idare eden yabancı kapitalist çevreler açıkça 2 Kalkınma hızınızı yüzde 6 olarak tesblt edin... diyorlar. Nitekim 1962den bn yana geçen taman içlnde ortalama kalkınma hrrı yüzde 7'yi tutmamıstır. Biz, Türkiyede bngün Plânlama Teşkilâtının çok Bnerali bir relü oldatnna ySrekten inanıvoruz. Çflnkü : 1 tktidarUnn başarısızhklarını plânlama uzmanlammz rakam rakam tesbit ediyorlar. Ve her yıl «onunda ortaya koyuyorlar 2 Plânlama Teşkilâtındaki bugfinkü çalışmalar, yann Türkiyenin gerçek kalkınmasını safhyacak gerçek ve halkUn yana bir plânlama için idman olnyor. Simdilik kompradorlarımız kendilerini adamakıllı sınasmlar bakalım. Plânlı veya plânsız marifetlerini ortaya döksünler ki, boylan bosları adamakıllı çıksın ortaya K İki grup irinei Büyük Millet Meclismden başlıyarak Türkiye Cumhuriyetinin »iyasî hayatında büyük etkileri görülen. yenı bazı un•urlsrla beslense de ana teraalannda sabit kalan •İki grup» şöylece özetlenebilir: «Birinei grup' Teui Türkiye'nin müstakbel idareci kadrosunn, Mustafa Kemâl Paşa'nın liderlifinde elarak bünyesinde toplnyor ve ileri flkirleri temsil e'diyordn. İkinci grnp Ise, büyük çofunlufu ile saltanat ve hilâfet taraftan muhafazakâr fikrin temsilcisi idi ve a y n c a Mnstafa Kemâl Paşa'nın dlger mnhalifleri ile takviye edilmişti». (Sabahattin Selek, Milli Mücadele II tstiklâl Harbi, 1»tanbul 1965, 2. baskı, «. 265) B Muhafazakâr fikrin temsilcisi olarak temelde Atatürk Devrimi ile bağdaşmaz durumda bulunan «tkinci Grnp» un doğrultusuna itilen veya u kötümser tablo İçinde tyimserlik veren özenen A.P., bir zihniyetin siyasî kadrosudur ve unsurlar da yok değildir. Bunlardan ilki, «ikinci defadır ki Türkiyenin yönetiminı elinher türlü tehlikeyı ve mihneti göze alarak de bulundurmaktadır. Vârisi bulunduğu DP.'yi kötü gidişe « d a r > diyenlerin sayısınm artkısa sürede fersah fersah geride bırakan pervamakta olusudur. îyimserlik veren ikinei nokta, ve icraatı ile, uzun bir iktidar dönemi bir zaman için geciktirilse de, eninde sonunda t sızlığı için kendine seçtiği müttefikleri ve adıra adım aklın, gerçeklerin ve ilimden yana olanlann se „„gerçekleştijmfğe koyulduğu plânlarv il»> .haki "«inhı duyalacağıdır. NÜMfret m nokta, tersine kl hüviyetinl ortaya koymuş bulunmaktadır. Bu çözüm yollannda direnenlerin gerginliği arttırarada hesaba katmaz göründüğü iki unsur, her mak, kardesi kardese düsman etmek, ayırıcı ve etkinin aynı oranda bir tepkiyi dâvet edeceği parçalayıcı olmak karşılığında da olsa doğrusuve Türklyenin kaderinde söz sahibi olma tekena çÖ2.üm yoUannın kaçınılmazlığinı kesinlikle linin münhasıran iktidar partisinin elinde buortaya kovmalarıdır Bir atasözümüzün anlattılunmadığıdır. ğı gibi «Rüzffâr eken fırtına biçer». Yanlıs yolda rr% ürkiye'nin çözüm yolu bekleyen pek çok ısrar edenler, birikmiş kinleri ve tortulan siyaset metaı yapanlar bu atalar sözüne olsun kulak •• sorunlan vardır ve geçip giden zaman bu • vermplidirler Atı alan üsküdar'ı eeçtikten son•orunların bazılanna çözüm yolu getırecera dövürmek fayda vertnez. Henüz, vakit geçJine önceki sorunlara yenilerini katmaktadır. miş d Olaylar fikirlerin önünde gitmekte, örtbas edi Sonuç •*!! •••••«••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••M•••••••••••• • •' • llWWlllHmi>IIIWIlmWHW>WMIHIHHHIlMMMttMHIHIMtmlll* • .••HMttMW|Mm<HtMmwMşıwMmm«MtttM«ııwmMttmı«Mtın * « •< TEŞEKKÜR Aziz varlığımız ve sevgili annemia ÖLUM Elâzığ'ın tamnmış aılelerinden merhum Müftü Kemalettin Efendinin oğlu. eski Hâkim. Avukat ve Beyoğlu Müftüsu NAİME AKER'in Burhan Felek Hocam bilirler ki 19 Mayıs gösterileri, Atatürk zamanmda ve daha sonralan Siyah elbiselerle yapılıyordu. Belden aşağı kısımlann görüldüğu yerlere seyirci alınmajnası hususundaki valilik emri de 1950 yılından çok öncedir. Saym yazar'ın Hristiyanların kapalı olarak Kiliseye gittiğini söylemelerine karşılık, bizzat bir Hristiyandan duyduğumuz (biz orada güzel kızlan oksanz) sözünü cevap olarak yazacağım. Elbet bikini ile plâjlarda, 15 santimlik eteklerie sokaklarda dolaşılan, günümüzde Başbakan ve bakan eşlerinin dahi giydikleri kısa kol, kısa etek modasının hüküm sürdüğü îstanbul, Ankara, îzmir gibi vilâyetlerde Kızlanmızın Spor kıyaietlerine dil uzatmak yobazlıktır. Kaldı ki Anadolu vilâyet ve kasabalarının yüzde dok sanında 19 Mayıs gösterileri kapalı kıyafetlerle yapıhr. Mukaddes Kuran âyetlerinm, Hadisi Seriflerin bugünkü politika hayata uydurularak istendiği, muayyen bir partinin din, iman, mukaddesat, ahlâk sahibi olarak gösterilmeye çalışıldığı bir ortamda elbetteki ilerici, gerici olacaktır. Sorarım Burhan Felekden bugün birt çok din adarm~aın dii^uoatUfil « j a d partilerin ve bu partilerin lehine yazan tarafsız gazetelerin okuyucuları içinde hiç mi müslüman, hiç mi ahlâklı, hiç mi mukaddesatçı, hiç mi imanlı kimse yoktur? Yine sorarım Burhan Felek hocamdan AP nin destekçisi kişiler içinde hiç mi hırsız, hiç mi kaçakçı, hîç mi Komönist hiç mi imansız, hiç mi sarhoş, hiç mi muhtekir, hiç mi rüşvet alan ve veren, hiç mi fuhuş yapan, yaptıran, hiç mi namaz kılmayan, hiç mi oruç tutmayan, hiç mi zekât vermeyen, hiç mi çalıştırdığı işçiye kendi yüzbinler kazanırken on lira yevmiye veren yoktur. Işte dini mânada solcu bunları yapanlar, sağcı ise bunlan yapmayıp Allahm emirlerine uyanlardır. Tahir BULUT Îstanbul. Gelişemiyen fıdan ayın Ali Ulvi'nin 13JS.1966 ta rihli çizgileri, hepimizi derin derin düşünmelere sevkeden anlam taşımaktadır. Bu demokrasi fidanı neden bü yümüyor, toprağını mı beğenmedi? Iklim mi elverişli değil T Tanzimattan 1946 ya kadar bu ı c k n i k e r Okullarında ö | Cfi retim, liselerden veya li fide'ye ortam bulmak için çabalar ve nihayet 1946 de bu fidan1 < se dengi okullardan çıkın dikilmesi... tıktan sonra 3 yıldır. Ancak liTürkiyenin gelışmesi bu fidan' seden veya sanat okulundan çık tıktan sonra 3 yıl oknyarak m e s ın büyümesıne bağlı. Onsuz gelis meler hep köksüzdür. leginde ilerlemiş kişi, toplum 1946 ya bakarak, yılların ne bayatının ber katında orta ö | kadar yukarı çıktığını görüyoretim görmüş olanlarla e s tntnlyerinde maktadır. Ve o zaman da 3 yıl ruz. Fakat fidan aynı Tanzimat diyoruz şu kadar yıl lık fazla eğitimin anlamı kalgeçti. Gelecek kuşaklar da 1946 mamaktadır. Tekniker okulları, ya bakarak şu kadar yıl geçtt mühendis iie ustabaşı arasındadiye yankılanacaklardır. ki kademeyi doldurmak için kuBir birimizle ne kadar tartırnlmnştur bu gerekçe Milamşırsak tartışalım, bütün bunlır sa, tekniker eçitimine dc ibtiya bu fidan'ın büyümesine etki yap cımıı var demektir. Ama hiç mamalıdır. Bu konuda hiçbir kimse (antezi olsun diye sırf kaptı kaçtı özür bizleri tarih kar bilgisini artırmak için 3 yıl daşısında sorumluluktan kurtaraha okula devam etmez. Bu 3 yıl lık eğitimin toplum hayatında bir karşılığı olmalıdır. TeknikNAtL UÇAR ! er, devlet örgütünde özel knrumlarda, askeriikte v e bütün kannnlarda lise ve lise dengi okulların mezunları ile e ş tutnlacaksa niçin 3 yıl daha okulda dirsek çürütsün?» Tekniker $ problemi îi hastalığını büyük bir Ugi ile takip eden değerli Dr. NİZAMETTİN TÜRE'ye vefatı ile uğradığımız derin acımızı paylaşan bütün akraba, dost ve arksdaşlara, telefon, telgraf ve mektupla tâziyede bulunanlara, çelenk göndermek suretiyle iştirak edenlere alenen teşekkürü yürekten borç biliriz. AİLESİ Hakkı AKER Cumhuriyet 5984 Hacı ÖMER NAİMİ EFENDİGİL 26 mayıs 1966 günü Hakkın rahmetine kavuşmuştur. Csnazesi bugün (27 mayıs 1966) öğle namazını müteakıp Kadıköy îskele Camiinden kaldınlarak Kuzguncuk Nakkaştepe kabristanına defnedilecektir. Allah rahmet eylesın. AlLKSİ (Cumhuriyet : 5988) Kadınlarımızın davranısı *** K HOTEL DEDEMAN ANKARA ÖĞRETMEN VE YÖNETİCİLER REHBERİ Öğrtmen, Stajiyer Öğretmen, Yedek Subay Öğretmen, Muvakkat Öğretmen, MüdürMüfettiş, tlköğretim Müdürü ve Millî Eğitim Müdürü, Köy îşleri Bakanlığına bağh Halk Eğitim Başkanı ile Merkez Müdürlsri olarak vazife görenlerin müracaat edecekleri tek eserdir. Sipariş adresi : Posta kutusu 58 Istanbul • Bakırköy Saim COŞKl'N Ödemeli gönderilir Bütün kitapçılarda bulunur. Fiatı (7,5) liradır. (Cumhuriyet : 5983) Ankaranın en yenl otell en modern tesisleri ile hizmete açıldı. Adre» : Akay Caddesl . Ankara Rezervatlon : 17 11 00 Telgraf adresl : DEDEMAN ANKARA Delta C. 102/5991 MEVLIT Kıymetli eşim ve annemiz merhume Vefatınm ikinci senei devriyesine tesadüf eden 29 mayıs pazar günü ikindi namazını mütaakıp Bostancı Camünde aziz ruhu için değerli mevlidhanlanmızdan Zeki Altın. Kâni Karaca, Mahmut Hataylı, Amir Ateş ve Fatihli Kardeşlerin iştirakile okutturacağımız Mevlidi şerife dost ve din kardeşlerimizin teşriflerini rica ederiz. Eşi ve evlâtlan Bedriye Tatarağası'nın ANA CADDEDE İnşada DenU Manzaralı Bahçeli Tam Konforhı Daireler Etiler'e gjden NİSBETİYE caddesinde (Birinei Leventte) Çiftlik durağmda KERyAN AP. 2500 m. Arsada Otoparklı Çocuk bahçeli İstisnasız bütün odaları güneşli Uç büyük yatak odalı ayrı hizmetçi odalı Büyük salonlu daireleri şimdi topraktan satın almakla az masraf eder ve uzun ödeme kolaylığından faydalamrsmız EEEL İNŞ. KOLU Ş. R3 34 39 49 99 60 NOT. ŞİRKETİMİZİN SON IKMAL ETTTGI İNŞAAT, NİŞANTAŞ EMLÂK CAD: No. 39 dadır. Cumhuriyet » 6 6 H*r adına saygı? Evet! Ama, kadın kendi kendisine saygı duyuyor mu? Cnmhnriyet yönetimi kadın lanmıza haklarını jetirdi. Ka* dınlar bu haklan elde etmek için birşey yaptılar mı? Bu konuya biraz e.filel,im: Istiklâl Savaşı sırasında köy lü kadınlar kendi ınisiyativleri ile davranarak pek çok onemlı iş başardılar. Çetecilikten ıkmâl görevine vanncaya kadar ordumuzun savaş gücünü artıran çok önemh vazifeler yaptılar. Koylü kadınlanna, Anado Junun büyük kalbli kadınlanna saygım v e sevgim sonsuzdur ayın Prof. Tarık Zaier TuTürkiye onlar sayesinde yaşınaya «Sozyalizm tartışmalayor. Fakat, Atatürk ile Kurtu n,» adlı yazısında Lenin için luş Savaşının diğer yönetıcilerı«Çarlık Rusya gibi marksist açıne kadın haklarını savunma ar dan ihtilâl koşullanna sahip olzusunu ve ılhamım veren cefanıayan bir filkede sosyalist ihtikâr Anadolu kadını, yapılan lâl teorisini uysnlamakla, Mark (!) Bir Cumhuriyet okuyucusu bunca inkılâplara rağmen, gene sizmden ayrılmıstır. ... Marksiznun Türkiyenin ve zamanm bu de haklanna sad»ce lâfta sahip mi hem darlaştırmış, hem de koşullan çerçevesinde James olabilmiştir. Köylü, esasen, kadın bozmnştur. Ve ondan bayli n Bond.. Tefrika romanlara vakii veya erkek. uygarlık haklanna zaklaşmıstır.» dıyor ayırdığı pek söylenemez. Bu süsahip olamamıştır. Ancak, buBılindiğı gıbı Marks gözlemtunlar daha yararlı, daha ilginç nun acısını en çok koylü kadm lerinı Almanya ve lngilt«re gışeyler için kullanılamaz mı? «40 çekıyor. Temelinde hoyrathk bı gelişmis kapitalist toplumlaı yıl önce» köşesi de yerini daha despotluk v« tegallüp olan bu üzerinde yapmış. kapitalist topiyi bir konuya bırakamaz mı? yaşantı bıçımı, gayet tabıî ola lumların gel/ceğı üstüne eö Ve bu konularda genel bir anrak, fizik bakımından en yeter rüslerini. o toplumlarda o zaket düzenlenemez mi?. siz ve güçsüz olanı en fazla eze man gözledığı gelişme" ve eğiMürsel ENGİN cek. Anadolu kadınının fecî halimlere dayanarak ortaya koyÖğrend li ekonomik ve sosyal dengesizliğin doğal sonucudur, yoksa Anadolu erkeğinin kötülüğünden, kalbsızliğinden değildir. Ama, şehirlerde dnrum çok değişik. Şehir kadını, sırtında mermi taşıyan Anadolu köylü kadınının yüzü suyu bürmetine medenî bakUrına kavnstuğu 1 Kapalı zarf usulü ile 1000 adet badana firçası satın halde, bu haklara Iftyıtt olmayı ahnacaktır. Muhammen bedeli 41000 lira olup geçici bilememiştir. Bütün kız okullateminatı 3075 liradır. rı şehirlerdedır. Dokuma endüs 2 Şartnameler Komisyonumuzda, KJC.K. Ankara ve Izfrisi kadın esyası yapmakla mes mir Lv Âmirliklerinde bedelsiz çörülebilir. ^uldür. Venı yenı kalkınan «özel teşebbüs» endüstrisı bu? 3 İhalesi 10 haziran 1966 günü saat 11^0 da Kasımrlolabı. elektrik süpürgesi. çama paşadaki Komisyonumuzda yapilacakbr. sır makinası v.s. Eibl. kadmları 4 İsteklilerin ihale günü saat 10,30 a kadar tekliflerini rahat ettırmeye yarıyan ev eşKomisyonumuza vermeleri. valan imalâtı i l e ise gın»mıştir. Kadmlanmızın °« H ı için ' 0 (Basm 13461/5956) geçiTn volu evlenmk ve hanımlık vazifeler] mukabılınde bes Yukardakı paragrafı s a y m l l han Selçuk'un sutununda 15 ay önce 25^.1965 de okumuştuk. 55 yıldır memleketin kalifiye eleman problemine cevap v e ren bu müesseselerın roeselelerine alâkasız kalınırken EVevlet Plânlama Teskilâtı Eleman îstatistiklerıne göre tekniker noksanlığımız şudur: Noksan Arz Talep kişi 21.800 80.500 102JOO 1965 81.500 89.500 171.000 1970 85.400 238.600 324.000 1975 Meselenın bilimsel bir açıdan inceienip çözümlenmemesi, yıllarca vaatlerle o y a l a n d m l a n tek nıkerlerin sabırlarını tüketmış ve bugün okullarını terk etmişlerdir. Kendilerine ve memlekete faydalı olabilme arzu ve heveslerinin önüne çekilen set'in bundan tabiî sonucu olamazdı. Tekniker eğıtiminin maddi v e manevi yönden değerlendirilmesine karşı zihniyet yıkıldığı gün. 14 ders yılına, memlekete binler ce liraya mal olan tekniker eğitiminin, hem yurt dışına gitmesinin, h e m de mesleği dışında iş lerde çahşmasının önüne geçilmış olunacaktır. SABRİ ÖZKER Yıl. Yük. Tek. Ok. *** Fikir gazeteciligi 'Cumhuriyet „ DÜNTA. AMERtKA, TÜEKtYE DİÖER DIŞ POLİTİKA YAZILARI İBRAHİM ÇAMLI Değerli dıj politika yazaruıuı her yayınlandığında dikkati üzerinde toplayan özlü yazılannı tarih ve olus sırasına uygun olarak bu kitapta bulacak v e faydalanarak okuyacaksınız. Bu yaalarda günümüzün önemli kontılan, Kıbns, AmerikaD polıtikasının dünya ve Türkiye için gerçek anJamı, Türk dıa p o litikasmda bağımsızlık meselesi derinJiğine incelenmektedir (5 Lira) KÖPRÜ YAYINLARI, P.K. 836 İstanbul Genel Dağıtjm: IĞRAK KİTABEVİ Beyazsaray, Beyazıtİst. Cumhuriyet 5969 S Marksizm bir düşünme metodudur S ayın Doç. Dr. Cavit Orhan Tütengil'in Cumhuriyet Gazetesi hakkındaki incelemesi eminim tüm Cumhuriyet okuyucularını benim kadar mutlu kılmıştır. Bir gaza te ki; 43 yıl yayın hayatında AUtürk ilkelerinden tek tâviz vermeden çık mış.. Son 34 yılda okuyueu oranını ?'o78 arttırmış.. Abone artışı % 117.90 oranına varmış (Türkiyenin abone si en çok olan gazetesidir Cumhuriyet.) Üsler.. ikili antlasmalar. dış yardım sorunlaruıı kamu oyuna tüm çıplaklığı ile duyurmuştur. Tüm bunların ötesinde, Türkiye gibi 1000 kişiye 45 gazetenin düştüğü bir ülkede.. °,« 74 ü okuma • yazma bilmeyen bir ülkede.. «Fikir Gazetesi» olarak 150 bin tiraja ulaş mak dünya çapında bir başandır. Işte biz Cumhuriyet okuyuculan gazetemizle bunlardan dolayı övünürüz. Onun üzerinde en ufak bir kusur görmek istemeyiz. Bu arada gazetemiz üzerinde bizim de görü? ve tenkidlerüniz olacaktır. Şöyle ki: O Haber seçiminde daha titiz davranılmasmı istiyoruz 6) Spor sayfası amatör hareketlere daha çok yer ayırmalı. Spor futbol demek değildir. Bizce Ağrının zirvesine Türk bayrağmı dikenler.. Atletizmde ipl önce göğüsleyenler, kalelere dü zinelerce gol atanlardan çok daha değerlidir. O Doç. Dr. N. Abadan'ın incelemesuıe göre Cumhuriyet «Kadm dünyasına gösterdiği IIgi, bir aile gazetesi olma çabası> içinde imiş. Fikir gazetesi ol mak durumunda böyle bir eylem gazetenin ilkeleri ile çelismeye düşmektedir Sosyal açıdan kadm sorunlan ile ilgilenmekle bu boşluk doldurulabili BÜYÜK MİTING Türkiye İşçi Partisi, 28 Mayıs 1966 Cumartesi günü Hürriyet (Beyazıt) meydanında saat 1400 de yapacağı v e M. ALİ AYBAR, ÇETTİN ALTAN, SADUN AREN. YAŞAR KFJılAL ve diğer T.İ.P. li konuşucuların kablacağı büyük mitinge İstanbul halkınj dâvet eder. Cumhuriyet 5986 TEŞEKKÜR En kıymetli varlığımız, biricik sevgili babamız emekli G e neral Doktor E T H E M AKAD'ın hastahğı sırasında en yakm ilgiyi gösteren kıymetli meslektaşlarına ve arsmızdan ebediyen aynlması dolayisiyle cenaze merasimine bizzat gelmek, çiçek göndermek, telefon ve telgraf göndererek büyük acımızı paylaşan Millî Savunma Bakanlığı ve Merkez Kumandanhğına, Devlet İstatistik Enstttüsü Başkanı ve mensuplarına, TJI.D. Ankara Koleji Genel Müdür müdür, öğretmen, öğrenci ve mensuplarına, Türk Yükseltme Cemiyeti mensuplarına ve merhumun bütün arkadaş, meslektaş, akraba *e dostlarımıza sonsuz minnet ve teşekkürlerimizi sunarız. Eşi: Mediha Akad ve Evlâtlan: Aydm Akad, İnd Akad Cumhuriyet 5990 Daireler ödemede kolayhk Derhai Teslim Satılık Konforlu Telefon: Yazthane: 44 24 54 İnşaat: 36 43 75 Cumhuriyet 5992 O DA da Kapah Zarf Usulü İle Komple Brülör Tesisatı Yaplırılacaklır Nazilii Basma Sanayil Müessesesi için yaptmıacaJt brülör tesisatı ile Ogili şartname ve resim Müessesemiz Alım V i n d Gnıpunda görülebilir. 1 Kapah teklif zarfının üzerine NazilIi/58308 yazılmak suretiyle en geç 2/6/966 günü akşamma kadar Müessesemü veya Karaköy Bankalar Cad. İstanbuJ ş u bemiz holündeki alım teklif ktıtusuna atılmasi veya bu tarih te Müessesemizde bulundurulacak şekilde gönderilmesi lâztmdır. 2 Teklifler arasmdan çartlanmıza ve Oıtiyacimıza en uygun olanı tercih edflecektir. İsf, Dz. Tek. Mlz. Sat. Al. Koms. Başkanlığından: SÜMERBANK Alım ve Satım Müessesesi fBasm 13R2S'5!W0