03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHİFE tKÎ 'CTnVTHTTRÎYETIO ARALIK 1966 Uloşım yollon ve Türk lurizmi Zıya ERALP Turinn ve Tanıtma Bakanlığı Teftı» Kurulu Bajkanı Türkiyeye gelen yabancı tuyol almakt» olan turistlerin altm yumurtalannı ristlerden */t 34 fi karayolunu tercin kendilerinde bıraktırmanın imkânlannı arıyacaklaretmişlerdir. Uçakla gelenler ise »'. 28 dir. Oysa dır. Bunu, vitrinin önünden çeçen müşteriyi dük1960 da bu oran havayolları için ' ı 68 idi. Demefc kâna almak için asgari iyi niyet ölçüleri içinde oluyor ki yabancı turistlerin tercih ettikleri araççeşitli vasıtalar kuUanan ticarethane sahibinirl davlar arasında büyük bir değişme olmuş ve uçak ycranışma benzetebiliriz. Yunanistan yolunu tercib lunu kullananlar son beş yılda 40 puan azalmıstır. edenlere ise yapılan baskıdan bahsetmemeyi d ı h i Bu yapısal defişme, Türkiye turizmine nasıl uygun buluruz. bir etki yapmaktadır? Karayollan trafiğinin artBelli bir yere gitmeyi kafasına koyarak vola ması dış turizm hacmine olumlu veya karsıt yönçıkmış her yüz kişiden ne kadannın bu türlıi etde etki yapıyor? Bu konuda Türkiye yararına ne kilere altında kararlarını değiştirdiği konusunda türlü bir politika gütmek zorunludur? Aşağıdakı bir araştırma yapılmamıstır. Ancak bir kaç memvazımızda, bu sorulara cevaplar bulmaya çahşacaleket çeçüdikten sonra vanlabilen Türkiveraiz için |ız. bu firenin oldukça yüksek bulunduğunu tahmin Genel olarak halk arasında «turist» kelimesietmek hatalı sayılmaz sanınm. Diğer bir dey'mic, nin gözönüne getirdiği kişi, altında kiiçük bir oTürkiyenin Kuzey ve Orta Avrupa memleketlerine tomobil, yanında gerekli eşyaları olduğu halde diolan uzaklıjn ve yol güzerçâhmın turizm vönünyar diyar dolaşan biraz da acayip Rİyinişte bir tipden rakip memleketler topraklanndan geçmesi bu tir. Sürekli pözlemlerin sonucu, «turist ve otomotürlü olumsuz davranışlann etkisine, çoğaltıcı nibil» yaygın bir inanış olarak âdeta birbirinden aytelik vermektedir. rılmıyan ve ayrı ayrı da bir varlık gdsteremiyen sanki biri diğerinin nedeni imis gibi tek varlık haline gehnişlerdir. Yıllardır gözümüze çarpan olavların yerleştirdiği bu inanış, ulaştırma politikasının tnrizm yönünden ele alınışında karavollapna öncelik vermek gibi bir politika kararı olarak su yüzüne çıkmıştır. Bunun uygulama alanında yavıİışı, turist ihraç eden memleketlere de »ynı şekilde kara yolu ile uzanmak, turisti kara volundan beklemek, kara yolu ile gezdirmek ve yoğun tedbirleri buralarda almak şeklinde olmuştur. • Memleket içi faktörü M ranışlar ve tepkiler bakımından otomobilli turistin karşılaşması muhtemel ve aynı zamanda emleketimİ7deki genel yaşama şartları, dav T bizim için de savaşılması gerckli meseleleri bir kaç noktada toplıyabiliriz: O TRAFİK EMNİYETİ: Türkiyenıiz mUletlerarası trafik kurallannın. gerek kişiler, gerekse kullandıkları vasıtalar yönünden tehlikeleri azallıcı irleşmiş Mflletler Avrupa Ekonomik Komisbir şekilde uygulanamadığı bir memlekettir. Yabanyonunun 1956 vüında Türkiye, Yugoslavya, cılar. vasıta sayısı bakımından çok cüce bir raGüney İtalya ve Yunanistan arasında uygulanma* kamda bulunan memleketimize geldiklerinde tasını desteklediği «Güney Doğu Avrupa Memleketmamen acemisi olduklan bir trafik anarşisi ile leri Geliştirme Projesı» nde . ulaştnmaya tukarşılaşmaktadırlar. Bu bakımdan Türkiye, morizm yönünden ağırlık verilirken kara yolları esas törlü taşıt aracı sayısına oranla. trafik kazalarının alınmıs ve bugünkü E.5 yolunun projeve dahil en çok olduğu bir memlekettir. Böyle bir durumun memleketler tarafından süratle yapımı öngörülturisti ve memleketindeki çevresini, Türkiyeye tekmüştü. Böyle bir görüşle, Türkiye, bütün gjicünü rar gelme veya başkalarımn gelme kararlannı etkara yolları yapımına vermiş. buna karşılık hava kilemesi bakımından küçümsenemiyecek bir öneve deniz ticaret filosunu ve limanlannı geliştirmemi vardır. yi arka plâna atmıştır. O HALKIN DAVRAN1ŞI: An'anevî Türk koDış turizmi, karayollanna ağırlık vererek genukseverliğine az da olsa gölge düşüren davranı?liştirmek politikası, memleketimizin bö'gede aldığı ların yaptığı zararlan, azımsaraamak gerekir. Otojer bakımından beklenen sonucu verememiş; üstemobiliyle çezen turist bu türlü zararlı hareketlerle lik nkelik ve nitelik yönünden pahalıya mal tldaha büyük bir oranda karşüaşmaktadır. muştur. Yol boyunca otomobilin taslanması. bası boj Fikre açıklık vermek üzere, burada söz ko hayvanlarm yarattıklan tehlikeler, anlamadığı bir nusu olan bir kaç faktörü daha yakından inceliveriille ve ısrarla gazete. sigara istenmesi gibi olaylim. Bunlar aynı zamanda birbirlerini etkileyici ların direksiyon başmdaki kimseyi pişmanlık nokniteliktedirler. tasına getirebilecek ağırlık taşıdıçını gözden uzak tutmamak gerekir. O HIZMET NİTELİĞİ : Binlerce kilometre yol alan bir aracın ortaya çıkardığı mekanik probürkiye. kapılarım kuzeyden gelecek turistleİemlerin giderilmesi veya giderüememesi turist ire açmış memleketler dizisinde ıraklık bakıçin bu yolculuğun acı veya tatlı hâtırası olacaktır. mından en uç sıradadır. Bulunulan noktanm OrHer zainan rastlanan olaylardan, lâstik patlaması, ta ve Kuzey Avrupa turizm pazarlarına uzakhğı buji yanması, vantilâtör kayışı kopması. karbürakara yolu ile 1400 ilâ 4000 km. arasında değişmektör tıkanması, plâtin değistirilmesi üibi teknik getedir. Otomobil yolculuğunda binlerce kilometre reklerin şehirlerarası yoUarda çözümtenmesi eibi uzunluğunda yol aşmanın olumsuz etkilerini, daha bir zorunluğun doğması çoçu defa bü>ük sıkmdoğrusu yüksek oranda fire verdirici yönünü satılar karşılığında mümkündür. dece belirtmekle yetiniyoruz. Buna direk<;iyon basındaki insanın i e vanındaK Otomobiüe katedilecek bu yolun gidiş • geliş kilerin uzun yol boyunca duyacakları çesitli ihlızaman birimi olarak anlatımı 4 ilâ 8 gün arasınyaçlarını karşilamak gereğini de eklemek gerekir. dadır. Hem d e hiç bir yerde durmamacasına. Turist yönünden bu, tatilin en az üçte birinin direksiyon başmda geçirilmesi demektir. Bu kadar cukanda bir kaç ana nokta etrafında toplamaya zun bir yolculuğun çıkaracagı çeşitli meseleleri de çalıştığımız meseleler. turizm alış verişinin, bunlara eklemek ve çözümlenmesinin zorunlu kılkarayoUaruıa ağırlık \erilerek yapılması halinde, dığı ek zaman ve para harcamalannı ve riskleri yüksek oranda fire verici olduğunu göstermektede hesaba katmak gerekir. dir. Memleket dışında bunun başlıca nedeni. Türış turizm aynı zamanda milletlerarası bır kiyenin Akdeniz bölgesindeki yeri ile ilgilidir. rekabct konusudur. «Geri kalmış» olsun, «geBu dar boğazları asanların memleketimizde lişmekte» bulunsun veya «gelişmi^ olsun, buçün güvenlik içinde gezip gördüklerindcn hoşnut ola her memleket turizm pazarında k*disininnkinin rak çıkış kapısına dönebilmeleri bakıraından da en iyi olduğu inanc ve kanısıyla bir şevler satyine yüksek dozda fire verdirici etkiler bahis komayı hedef almaktadır. Her memleket. bu tavuğun nusudur. Oysa, Turkiyede bu bakımdan karşılaşıkendi ülkesinde mümkün olduğu kadar çok sav<lan meseleler ve olumsuz etkileri çoçaltan nedenda altın yumurta bırakması için direkt • endhekt ler, me\zuatla veya vönetsel önlemelerle çözümlene çaba harcamaktadır. büecek soydan değildir. Genel anlamı içinde bunBu çabanın • rekabetin. direksivon basında lar. toplumun temel yapısma inen ve «kalkmma yorgunluktan bıına'.mış. fizyolojik ihtiyaclar içinvetiresi> içinde çözümlenebilecek tarihsel • nedende kıvranan turisti kolayca etküemesini çok olılerle geri kalmışlığın getirdikleridir. ğan karşılamak gerekir. Ustelik bunünün tuııst». macera arıvan, yeni ülkeler kesfine çıkmış bır kısı eselenin çözüm volu bu koşullar altında de değildir. Aksine yıhn yorjunlujunu kendi memtek vönlüdür. Şöyle ki: leketindekinden bir bakıma daha iyi, daha eheHava yolu. ulaştırma sisteminde veni bir rierişli bir ortamda gidermeyi plânlamıs ve bunun vir acmı>tır. Teknik çelisme, bir yandan uzaklıkiçin yola çıkmış bulunmaktadır. Bu şartlar altında ları daba yakuıa getirirken. diğer bir deyimle, zayol alan turiste, yol boyunca gideceği yerle îlgı» manı daha da azaltırken: öbiir yandan yolcu taşıolarak kulağına fısıldanan her kelime ve soz, olama kapasitesinin 200 kişinin üstüne çıkması (geleğanın dışında bir etki yapacak ve kararını kolay cek üç yılda bu 750 kişi olacaktır), fiyatları, hava Ukla değiştirmesine sebep olacaktır. yolunu tercih ettirecek bir düzeye indirmiştir. Turistin geçtiği her memlekette. diğer komşu Koşulların hava ulaştırması bakımından bu ülkeler için bu türlü fısıltüarm ve hattâ açık yaderecede elverişli hale eclmesi. ulaştırma politikayınların yapümadığım sövlemek büyük bır safdılsını yeni baştan gözden geçirmemize bizi zorlalik olur. maktadır. ukarıda belirtilen meselelere, Türkiye için Bu zorunlu başlıca iki yönde oluyor. Birisi. ulaştırma sektöru yatırımlarında, hava ulaştırmrolağanın çok üstünde fire verdirici niteliksına öncelik verilmesivle ilgilidir. Bunun ayrıntıtedir. ları, talebi karşılıyacak bir uçak filosunun kurulîjöyle ki: ması ve hava limanları vapımına. turizmdeki önOrta Avrupamn herhançi bir şehrinden otonıocelikler çözönünc alınarak hi7 verilmcsidir. Dibili ile yola çıkan turist Yugoslavyadan 850 km. ğcri ise. miUetlerarası hava trafiğinin oldukça dılik bir yolu geçmek; Edirneye varabilmek için ise sında kalan memleketimizi bu sisteme sokacak dıs 400 km. lik yolu Bulgaristanda yapmak zorundadır. anlaşmaları zaman kavbetmeksizin yapmak ve meHer iki memleket de. iklim ve çevre şartları selâ Ispanyaya uygulanan en elverişli tarife sistebakımından Türkiye ile aşağı yukarı aynı paralel minin Türkiyeye de kaydırılmasını sağlamak olmade bulunnmaktadır. Büyük bir iddia ilee kapılarım bdır. turizme açan bu iki ır.emleket, Türkiyeye doğru ••••»•••••!•»••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••< B •••a Iraklık ve zaman fakiörü u Sonuç çüncü büyük AP. kongreslnde Genel Başkan SulejTnan Demirel, konuşmasında, «Bursa nutkunun Ata'ya nisbetinin son derece meşkuk olduğunu» ve «nutkun Atatürk'e ait olduğunun ispatı gerektiğini» ifade ile, «Böyle bir ispat karşısında dahi, bukuk devleti ile böyle bir beyanın bağdaşıp bağdaşamıyacağını dahi Türk huknkçulannın tartişması ve bir karara varması» nın lâzım geleceğıne deeinmısler. B:r iki gün sonra gazetelerde Ataturk'un hayatta kalan son yaverinın beyanatından öğrendik kl. «Meskuk nutuk» Atatürk'e aittir. Bu aidijeti de bundan İyi tasdA ve ıspat edecek daha yetkıli bir şahıs bulunamaz. Nutkun hukuk devleti fikriyle bağdaşıp bağdaşamıyacağı meselesine gelince: Bursa nutkıı, «Türk genci tnkılâplann ve rejimin sahibi ve bekçisidir» şekUndeki lik cümlesinden de anlaşüacağı üzere, gençliğe ithaf edümiştır. Meseleyi hukukçuların tartışma alanma sokmadan önce şu hususlan nazara almak faydalı olur kanaatindeyim: emlekette büyük zorluklarla kurulan bir rejiml devam ettirmeye ve Türkiyeyl, Tiirk milletine lâyık bir seviyeye getirmeye çalışan bir görüş açısından, Atatürk, Osmanlı devletinin âkibetine uğramaraak ve keyfî ve rnüstebit bir idarenin tekrar Türkiyenin başma çöreklenmesinin önüne geçmek işini, her zaman bilinçli olduguna güvendiği ve iftihar ettiği Türk gencine bırakmıştır. Bursa nutkuyla Atatürk, bugün mustarip olduğumuz «Neme lâıımcılık» felsefemizi görmüş ve Türk gencini rejimın ve inkılâplann sahibi ve bekçisi tâyin etmiştir Ama bu demek değildir ki; Türk genci, canı sıkıldıkça rejime mudahale edecek, polısi, jandarmayı dinlemiyecek, mahkeme kararlarma itaatsizlik gösterecek .. Asla. Bursa nutkundan bu türlü bir mâna çıkarmak, nutku çok dar bir açıdan anlamak demektir. zerine titrenen çok körpe bir rejimin geleceğinin de temınat altına almması bakımından Atatürktin o tarihlerde söylediği bu nutku, bugün bır anarşi kaynağı olarak nitelemek. 10 Kasımlarda, 29 Ekimlerde ve millt heyecanımızı tahrık eden diğer .£unler<Je caddelarde. «izınde;.riz» dıye bağırdığırnızj kürsulerde meydanlarda bustü arkasından r.utuklar attığımız Büyük İnsan'ın b:r nutku üzerıne. «Acaba O mu söylemış. doğrj mu sovlemıs?» dıye memleket hukuJjçularuıı seferber etmeden önce; «Niye ve ne şartlar altında söylendiğmı» araştırmak ve hakikaten aidiyetinin O na aıt olduğu kesin olarak belirdikten sonra, hatırasına hürmeten saygı göstermek daha doğru olur kanısîndavım. u 9 ÎÂRTI3 Meşkuk Nutuk sın sag kanadın fonkslyonunu lncelıyelim. öncelikle şurasını belirtmek durumundayız ki, A.P. içindeki aşın sağ; tfili bir yapıdır ve asıl tutuculuk bu kanattan değil, ve fakat statükonun devammda havat bulan burjuvmziden gelmektecür. Ameriks n&mıns ne gibl faydalar ve menfaatler temin etmiş olacaktır?» Ansiklopedisi Üâncılık: 7530/14428 B S M ayın Nadi, asın sağın bir gün A.P. ye hâkim olması halinds meydana gelecek neticelerin Türkiyeyi ne denli karanhklara sürüküyeceğini belirtirken, böyle bır ihtimalin imkftnsızîığını gözden kaçınyor. Evet şurasını kat'ıyetle belirtebiliriz ki, AP içindeki aşın sağ hiç blr zaman hSkim kanat hahne gelmiyecektir, çunkü eetiri'mivecektir Bunurr nedenleri. A P. nin pramidal yapısı incelendığınde çok güzel açığa çıkar Bdyle bır incelemeye burada eirismemekle beraber, şu kadarmı belirtelim ki, sdmürücö ve kornprador feanadm merdiverıi dururnunda bulunan aşırı sag grupu donmuş bır gniDtur. Bu grupa burjuvazi tarafından zaman zaman verilen tâvizlerı, aşırı sağın bir başansı saymamak gerekir. Bu tâvizler komprador burjuvazinin devamı için elzemdir. Ancak bu sayede uyanmamış halk kitlelerini, bilinçsiz işçi ve köylüyü değer yargılanndan yakalıyarak sömürebilme olanağını bulabileceğini gayet ivl bilmektedir burjuvazi. Ama aşın sağın bu tâvizlerden cesaret alarak parti içine hâkim olma gayret leri görüldüğünde, bir fiske ile nasıl sustunılacağını Elmalı ola>inda şördük. u gdrusmelerin sonucunu ve daha sonrasını hep bıliyoruz. Türk Milleti «Melian» ların akıbetine uğramadı. Her turlü bağımsızhğım, jeref ve havfiyetını tıtizhk'.e korumayı haorda. Sayın Arsel'in ashnda 1946 1952 yıllannın siya«al olaylarına tieğınmek ıstediğını, o günun sarîlannı açıklayıp, bu günun tu tumunu elestırmek istedığını bıliyoruz... Fakat her seyden bnce o gunun şartları tam bır açıkhklı, 1elgeleriyle ortaya konu'.mamıstır. Burada, bu gunün dusuncesınde onernli bir temel teşkil «tse bı'e geçmiste kalmış olan bu olav uzerjnde durmak istemı\oru?.. Asıl olan B M. Teskılâtı ve KATO içindeki durumumuzıın elestirüme'idir. Sayın Arsel'ın rmnettığırın akfine NATO'yu cok ıyı bılıvor, tanıyoruz. Batı ile NATO'nun aynı şevler olmadığının, uyelik ile uyduluk arasında ne farklar olduğunun *jilmcındeyiz. Ve NATO ıçıideki uvduluğumuzun, dıs polıtikamı7in eseri olduğu kadar, NATO' r.un yapısmdan da ilerı geldıji kanı^ındayız. «Kadım Yunanria» kuçuk hir iki adaya toplanmış olan «Tarafsızlar» bugün bir •Üçuncü Dun\aı kurmustur. B M. Tesküatır.da Turkıye'nin yerı herhalde burası gerekir. Bizim karşımıza aldığımız zıhniyet; aşırı sağ değıl ve fakat sömürücü ve komprador zihniyettir. Çünkü aşın sağ, ancak bu zihniyet lerin içinde bir âlet durumunda yaşama olanağını bulur. Yani mücadeleyi mistik lâik müradelesi değil de, sosyalist • kapitalist mücadelesi olarak değerlendırmeliyiz. ivecek odur ki; biz, araç değ:l de amaçlar üzerinde düşünce ve mucadelemizi yoğunlaştırmak durumundayız. Asıl direnmenin ve rutuculuğun partinin hansi kanadından geJdiğini, statükonun devamından kimlerin fayda beklediŞıni iyıce teşhıs ettıkten sonradır ki; son A P. kongresinin netice leri üzerinde radikal yargılar vapabi!irİ7. Aksl takdirde: yançından dolaVT yar.gın çıkaran sahsı değıl de ateşi suçlamak gibi ters bır değerlendırmeye dü^eriz. Celâl SOYC%N Ist Üni. Orman Fakültesl S ayın Arsel'in yakınma'ii eereksizdır B M. Te^kılâtı'nı ria. NATO'vu da çok ıvi değerlendırmeye haşladık. Bıhnçlı dırenmemız bu yuzdendır Akın OTAT în^aat Y. Mühendısi 18 Ocak 1967 Çarşamba Saat 21de Beyoğlu FİTflŞ Sinemasmda Cumhuriyçt 14433 D Ögütler Çok Acı Bir Kayıp Boğazlar ve Hadımköy Topçu Kumandam merhum Albay Atıf Bey ve merhume Ferruh Hanımın kızı, Mümtaz | Topçu Binbaşısı merhum Ömer Lütfü Alevok'un kıymetli eşı, merhum Nejat Arno'nun biricik ablası, Samiye Arno'nun gorümcesi Julide Yemenicijer ve Peride Arno'nun sevgili halaları, Şefik Bakay'ın yeğeni, Remzi Arno, Orhan Tizer, İlhan. Altan, Yücel, Birsel Bakay; Neclâ Uzgiden; Nur. Fahiman; Can; Semra; Bartu; Rezzan; Taylan ve Halil Tizer; Inci ve Sajnur Arno'nun hala ve teyzezadeleri Ah.met Alevok'un yengesi SALİHATI NİSVANDAN S Tarihten bir ders avın Burhan Felek, 29 ka<;ım 1966 gunlu Cumhurivet'tekı yazısında, gençleriraıze oyut verıvor. Yazısımn ilk bölümunde, juksek ösrenim çağmda ne."r duşunduğunu, neier yaptığın: anlatıjcr. O zamanki gençlık tesekkullennın tartışma lanntian s'ız edıyor, sonunda asıl «oyleyeceklerini soj'lüyor. «Birbirinizi kırmayın. Birbiriniz hakkında kotu konusmayın!. Temel islerde, büyük memleket islerinde birlesin! Tafsilâta ve sahıslara inmevin!. Böliinürsünüz. Yumuşak konusnn! Yumu.şak münakasa edin... tşi bir kalabahk meselesi değil, akıl ve mantık meselesi baline getirin!» Gençliğe verılen şu öğütlerden başta meslekı kuruluşlar olmak uzere. sıyasî partilerimiz de ders aiamaz mı d^rsiniz? Noman ÖZDEMtR S+enograt SARE MEBRURE ALEVOK (HANIMEFENDİ) Hakkm rahmetine kavu«muştur. Cenazesi 10/12/1966 cumartesı (Bugün) öğle namazını mütaakıp Şişli Camünden kaldırılarak Zincirlikuyu Aile Kabristanında ebedî istirahatgahına tevdi edilecektir. Mevlâ Rahmet Evleye. AİLESİ M Afatürk'ün yavennin açıklamasını müteakip. Sayın Demirel'ın önceki beyanatını tamamlar mahıyet te ve «Meşkük)i lâfı üzerinde yeni bir açıklama yapmasını beklemek, Turk gencı olarak hakkımızdır, sanıyorum. Güneş KAN1K tst. Üni. Huk. Fak. S avın Prof. llhan Aı^el'ın tarihte pek bol olan ders verıcı olaylardan bınnı aktaran v» hiç ummadığımız hir ^onuca varan 3 azısına kır1;!, >.ne «Tarihten Bir Ders» sunmak ıstıvorum. Cumhurivet 14425 Ehven i Şer S ! T . .MBBBBHHH^^HHH^BaaB^^^H^HflHHBB on A.P. kongresinde aşırı sağ kanadm yenilgisinin öznel bir değerlendirmesini yapan Sayın Nadır Nadi, özellikle bu yenilginın sol cephede gereğince değerlendırüemediğini ve de sonucun Türk demokrasısı bakımından oIumlu bır adım olarak kabul edilmek lâzım geldiğıni belırtıyor. Ters bir değerlendirmeye düşmemek içm, aşırı sağın tarıhimızde oynadığı rolü gözden geçirmek durıımundayız. Acaba gerçekten as:rı sağ mı gerı kalmışhğımızda müessır olmuştur, yoksa aşın sağın muhafazakâr tutumunu kendine âlet olarak kullanmış komprador burjuvazisi ve dışandan ıdare edilen eller mi gelısmemızı engellemıstır? Bu noktadan hareket ederek, bugiın A P. içindekı a Sıvas Kongre<i sırasmda î«tanbul ve Anadolu'dakı bazı «Milliyetçi aydınlar» m gptırdığı bir teklıf vardı. Bu ayd:nlar da aynı «Atins Delegesi» gibi k o nuşuyordu.. Ünlu j azarlarımı?dan biri 'M. Kemal'ç yazd.Cı mek tupta Prof. Arsel'in «Sonuç» kısmında kullandıgı kelimelere vakın kehmeler kuilanıyordu: «Genı>i kafalı>, «Uzakları guren», «Duşunüp çalışan» msar.ların memlketi kurtaracaklarını <uvlüyordu... M. Kemal ise «Melo*' lular» gibi konuşmustu «Lehimizde bu kadar şerait dermevânıııa müsait bulnnacak olan Amerika Hükumeti, bu sekildeki mandaterligi kabul etmesine. >;ini buna katlanmasına mukahil gonüllüleri ar:ş Gonullülerı mevzuunda bu sütunlarda birçok yazılar ntışar etti. Mısvonerlık ve casusluktan «re ıduğu belırsız» lığe kadar, muhtelif tartışmacılar fıkır ve kanaatlerini belirttı M E VLİ D Gazetemizin Kurucusu ve Başmuharriri Merhum Üstadımız B jer. SEDAT SİMAVİ'nin azız ruhunu tâziz maksadıyle 13 üncü ölüm yıldönumune müsadif 11 Arahk 1966 (Yannki) pazar eunü öğle namazını mütaakıp KANLICA CAMII ŞERİFİ'nde Duahan Hacı Hafız Nusret Yeşilçay idaresınde memleketimizin tanınmış hafız ve mavlıdhanlan tarafından Mevlid kıraat edilecektir. Merhumu seven aziz okuyucuların, yakın dost, meslekdaş ve tanıdıklarla, arzu eden dindaşların buyurmaları mercudur. 693 iincü öliim yıldönümünde: Aylalc Musa BUGUNÜN DİIİYLE MEVIÂNA Yen.IfSÜren A. KADIR Dorduncü baskı çıktı. 6 TL. > Bnffünun diliyle MevT!âna. <:aır A. Kadır'ın f ızel türkçesıyle başucu kitabım * Ha«an \li Yııcel (Cumhllriyet) Genç şaır A. Kadır. ba tecr.ıbefiyie turkçemi7e kıjnetlı b r eser kazandırnıstır» VâNii (Cumhuriyet) ^Bugünün dılnle Mevlârâ kıtabmdan bahsedecek her ki«ının ilk üzerinde duracağı ö/el! '<, A. Kadır ın ba^arısı olacaktır 1 Oktay Akbal (Vatan) '•Içimize da!ga dalga ışık doluyor bu şiirleri okurken Hayata daha çok inanıyor. daha dennden duyuyor. seviyoruz.» Adnan CemgriJ (Yeni Gazete) «A. Kadır'ın Me\lânâ tercumeleri. Mevlânâ'dan bugitne kadar çejltli dunya dülerine yapılmış tercumelerin en başarı lısıdır > İlhsml SOTUI CAkis) «Bu kit*p Dogu kııltıınınun sesini şiırin v e sade tıırkçenın * kalıbında duyuran ilk adım oldu sanırım.'» (tlhan Selçult (Cumhuriyet) Adres: P. K. 58 Beyazıt, Istanbul Cumhuriyet 1*406 Ben Barıs GdnülKilerinm bıze iaydalı olduğu kanısındayım. Yıllarca memleketımiz Batı Dun j'aüna ve Amerıkan Halk Efkârına v anhş tamtılmıştır. Hâlâ bı zi sarıklı, peçeli ve şalvarlı biien, aıle haya*ımız bilmedıklen ıcın erkeklerimizin uçbeş kad:nla evlı olduguna inanan Avrupah ve Amerikahlar vardır. Xe vazık ki asil Tüık MHleti, içimı?de yasayan azınhklar, bilhassa Rumlar tarafından, elı silâhlı, hıpaklı ve barbar olarak tanıtılmıstır. Hep^i jüksek okul mezunu olan bu insanlan «ne idiiğü belı=ız» lıkle ıtham »tmenin biıaz hafıfük olduju kanısındayım. Casusluk mevzuunu sahsen kabul edemıyorum. Muhtelif memleketlerden, bu arada Turkiveden de yıizbinlejçe işçi çeken Batı Almanya, onları fabrikalarında çalıstırırken acaba b^yle bir ihtimali aklmdan geçiriyor mu? Misyonerlik mevzuuna gelince, onların bize aşılamak istedıği dinleri, hars v e ^ kültürleri olur da bizim onlara verılecek, onlara aşılayacak seylerımiz olmaz mı? Neden on'ar. örrKİrlerinin iki yılını aralaısnda geçirdiği Türklerden bir seyler alıp kendilerine maletmesınler? Kendimizi tanıtmak için genis h r hariciye teskılâtı kursavdık, bu gençlerin yaptığı musbet pro pagandayı yapamazdık. Beyneln.ilel anlaşmazlıklarda. bır mil>nn diğer milletler üzerindeki rrusbet tesirinin, iyi tanıtılmd•=n;n rolü büyüktur. Bugün Amerikada yüzlerce iyi nivet heye tımîzin mevcut olduğuna inanabılırız. Batı âlemi henüz bizi tanımamaktad'r. Kıbrıs olaylarınf!a çektiğimiz sıkıntı ortadadır. Genıs bir kültür ve derin bir rr.aziy« sahip Turk Milletinin hangı kahramanlık menkibesi, Batılı yazarların eserlerine konı olmuş ve sahneye aktarılmıstır? Bunu Amerıkalı genç vapıyorsa, Turke j r akısan mısafırper verhkle onun ehnı sıkıp, memleketımiz hakkında onda iyi inIıbalar bırakalım, bu işi ondan devralıp kendımu yapalım Mebmet NECEF £czacı HÜRRİYET NOT: GAZETESİ Saat 10 dan itibaren Emirgân'dan Kanlıca'ya hususî nıotor temin edilmiştir. Cumhuriyet 14408 MANISA ASLİYE 1. HUKUK HÂKrVILİĞrVDEN 966'525 Dâvacı, Manısanın Sakarya Mahallesinden Lütfıye Yavuzer tarafından dâvalı kocası ve adresi meçhul Ali Aydın Yavuzer aleyhine açmış olduğu boşanma dâvasmda: Dâvalınm adresi belli olmadı ğından tebligatm ilânen yapıl ma'ina karar verilmiştir. Duruşma 21/12/1966 çarşamba günü saat 9/50 ye tâlik edilmiştir. Kayfiyet dâvetij'e makamma kaim olmak üzere ilân olunur. (Basın: î 5454 24583) 14430 ÖLUM Şefika Boyacıoğlu'nun esi, Emıne, Sevki, Zühtü ve Rıfkı Boyacıoğlu'nun babaları Emekli Yarbay FEHMİ BOYACIOĞLU (Erzincan 3264) 9 arahk 1966 tanhinde Hak km rahmetine kavusmustur. Cenazesi 10 aralık 1966 Cumartesi (bugün) günü öğle namazını müteakip Hacıbayram camıind»n kaldırılacaktır. AtLESİ (Cumhuriyet : 14424) Himbüs SATILIK İPLİK BÜKÜM MAKİNESÎ İngıliz mah Platt Brothers markalı büküm makinesi 300 iğlik, bilezik kalınlığı 70 mm. masura boyu 220 mm. iyi işler vaziyette satılıktır. Müracaat: MENSUCAT SANTRAL T.A.Ş. KAZLIÇEŞME Telefon :21 70 00 Cumhuriyet 14434, . SM' • .•»
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle