29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHÎFE Î Ö 18 Ocafc 1968 CüMHURtYET PAMÜK FİATIARI Yılmaz Ticaret Bakanlığı Müfettişi » merika'mn pamuk konusunda Ağnstos 1966 * » dan itibaren yeni bir rejimi uygulamağa tesebbüs etmesi ,pamuk fireten ve ithal eden memleketlerin konn üzerine dikkatle eğilmelerine «ebep olmuştur. A merika'mn yeni pamuk rejimlyle güttüğü gayenin ne olduğnnun izahına geçmeden önce, genel olarak Dünya pamuk ürethn ve lstihlâkinden kısac» bahsetmeyi faydalı görcnekteyiz. •••••••••••••a • •••nar| 3S ULUSOY ••a Ticaret Bakanlığı Müıettisi masıdır. Bunu temin için 1966 yıbnda; 0 Üreticiye garanti olnnan asgari ortalama ikraz haddinin libre başına 1 Inç uzunluğunda pamnklar için 29 sent'ten 21 sente düşürülmesi, 1967, 1969 yılları için de ikraa haddinin tahminl dünya fiatlan vasatisinin azamt ytizde doksanı nispetinde olması; 0 CCC Idaresi ihraç fiatının, ikraı haddinin yüzde 110 undan daha düşük olmaması öngörülmektedir. GiDiŞ O, GiDiŞ ayın llhan Selçuk, «Gidiş o, gidiş» adlı fıkrasmda, Birleşmiş Milletler Siyasi Komisyonu ve Genel Kunılunda, Kıbns'la ilgill olarak varılan karar hakkmda kamu oyunu bilgi sahibi kılma, Kıbn» v« dif politikamızı tesbit amacıyla »çılan genel görüjmelerin sonucu üzerinde durmaktadır. Genel olarak denilebilir ki; acı da olsa gerçekler tam mânâsiyle gözler önüne serilmektedir. Görüşlerlne katılıyor, bu vesile ile fikirlerimizi kamu oyuna duyurmak lstiyoruz. Herke» bilir, fakat tekrannda fayda vardır. tktidar ileri gelenlerinin Enver Paşa, Talât Paşa v.b. Alman hayranlığı, o zamana kadar sürekli harbler, iç politika çekişmeleri yüzünden yorgun düşmüş Osmanll Devletini harbe sürüklüyor. Çeşitli cephelerde başan kazanılmasma rağmen, müttefiid bulundugumuz devletlerin harb sahasmdan çekilmeleri üzerine teslim olunuyor. So nuç mâlum. Galip devletler, emellerine uygun ölüm fermanmı dikta ettiriyorlar Osmanlı Devletine. Tarihi akışa devam edelim... Mil 11 Şuur 5ahlanıy.or... Kurtuluş mü cadelesine atılıyor Anadolu, büyük kurtancı Mustafa Kemâl'in önderliğinde. Niçin? Özgür yaşamak için. Niçin Emperyalist devletlerin 16. asırdan beri devam edegelen sömürgen politikalarma dur demek için. Niçin? Tutsak milletlere önder olmak için. Savaş kazanılıyor. Lozan'a gidili yor. Lozan'da zaferimizi tesçil ettiriyoruz, I. Dünya Harbinin galip emperyalist devletlerine... ıbns hakkmda açılan genel gö rüsmeyi ben de izledim. S o . nunda, Kurruluj Savaşmdan önceki ve sonraki devreleri yaşamış olanlarrn mücadelelerini duy. dum benliğimde, AP iktidarınm, aşın Amerikan hayranhğı, Türkiyeyi harbe sürük ler kanaatinde olduğum zannedilmesin. Amerika Birleşik Devletleri NATO Müttefikimizdir. Batı Blo kunun da lideridir ABD Türkiye de NATO Ittifakınm üyesi olmak jtibariyle ahdî vecibelerini yerine getirecektir elbette bir harb tedafu vnkuunda. Fakat, çagımız> da hiç bir devlet daha ziyada büyük devletler nükleer harbi gözc alamaz. Bu gerçeği o büyük devletler de bilmektedir. Büyük devletlerin üzerinde önemle durdu ğu husus, iktisadi harbin kazanıl. ması gereğidir.. Lider Devletler, iktisadî savaşın kazanılması oranuıda liderlik gtarülerini devam H tirebllecekleri goriişündedirler. İktisadî bagımsızlığmı garanti al tma almıyan bir devlet de her halde siyasi bağnnsızlığmı kaybetmek tehlikesiyle karsılasır sanınz. Bu görüşün ışığı altmda Türkiye n« durumdadır, onu görelim: Amerika Birleşik Devletleri ile Türkiye arasuıda imıalanan ikill andlaçmalarla yazılı veya sözlü adlî egemenliğimiz kısıtlandığı gibi 35 milyon metrekare arazi, Ame. rika Birleşik Devletlerine üs olarak terkedilmis ve A.P.O. teşkilâtının da kaçakçılık olaylarınm mer kezi haline geldiği görülmüştür. Buna rafmen israrla uydu bir politikaya devam edilmek istenmektedir. Bu politikanın, en iyimser tahminlerle iktidar sözcülerinin Kıbns dâvamızm kaybedilmediğini belirtmelerine rağmen Kıbnsm Amerika Birleşik Devletleri ara cıhğı He Yunanistana ilhakına mal olacağından korkanz. Temennimiz odur ki; bu gerçek sezilebilsin, uydu politika terkedil sin, NATO İrüfakı esit sartlarla yururulebilsin. Dur, demek. 1 Birinci Dünya Savaşmda iki Alman zırhlısı, Goben ve Breslav, Amiral Suson kumandasında Boğazlardan Karadenize çıkarak Türkiyeyi harbe sürüklemişlerdir. O sıralar bizim yöneticilerde bir Alman hayranlığı vardı. Batı kapitalizmine yamanmış çesitli politikacılann yönettigi bir yarı sömürge idik. Devlet devletliğini kaybetmiş, Batının iradesi altına girmişti. Şevket Süreyya «Tek Adam» ın birinci cildinde olayı şös'le anlatır : « Kimin emriyle, nıçın ve nasıl olduğu bilinmeyen bir tertiple, Istanbuldaki iki gemi (Goben ve Breslav) ve aynca herbirine birer Alman yardımcı gemı süvarisi yerleştirilmiş Türk filosu Karadenize çıktı. Rus donanmasına saldırdı. Bazı Rus limanlannı bombardıman etti. Artık söz tamamen Almanlarmdı. Osmanlı Devleti. Amiral Suşon kumandasındaki bu garip korsanhk macerasiyle ıülen harbe sürüklenmişti. Bu hareket hakkmda Enver Paşa ve Cemal Paşanın bilgileri olduguna dair kuvvetli delilleri vardır. Fakat aynı zamanda bilinen sudur ki, bu saldın fikri, Alman Sefaretı ataşemiliterinindir. Bir devletin bu kadar âciz. bu kadar yetkisiz ellerde bu kadaı havadan bir ölüm kalım macerasına sürüklenmesinin çağımızda misali pek yoktu. Karadeniz saldırısından 13 gün sonra resmen harb hali ilân edildi. (...) tstanbulda artık müstakil bir hükumet yoktu. Ve söz sadece Alman kumandanıyla Alman Sefirinin •• Alman Genel Karargâhınmdı. Harbe giren ve harbi yürüten tttihat ve Terakki Snderlerinden hiç kimse, harbe nasıl girildiği hakkında bilgi ve harbe ginnek yolunda sorumluluk kabul etmemişlerdir.» 2 îkinci Dünya Savasında bazı Alman savaş gemileri Montreux anlasmasına aykırı olarak Karadenize bırakılmışlardır. Ve bu davranış Rusya ile Türkiye iliskilerini gerçinleştirmis, tkinci Dünya Savaşı sonunda Türkiyeyi soğuk harbin göbeğine atmıştır. Nadir Nadi «Perde Aralığından» adlı kitabında olayı söyle anlatıyor : Boğazlardan Karadenize geçen bir kısım Alman gemilerinin örtülü savaş gemileri olduğu ileri sürülmüş ve bu iddia Numan Menemencioğlu'nun (zamanın Dışişleri Bakanı) çekilmesinden sonra hükumetçe kabul edılerek birınin adı Kassel olan birkaç Alman gemisi geri çevrilmişti. Bilirkişiler tarafından yapılan incelemeler sonucunda yük gemisi biçimindeki bu gemilerde uçaksavar toplarla bazı savaş araçları bulunduğu görülmüş ve yardımcı harb gemileri sayıldıklan için bunların Boğazlardan geçmeleri Montreux anlaşmasma aykırı görülmüştür. 3 Kennedy'nin Cumhurbaskanlığı sırasında Tflrkiyeden havalanan U2 casus uçağının Sovyet topraklannda düşürüldüğü hatırlardadır. Bu yüzden Rusya, Amerikaya sert bir nota vermis. Amerika durumu kabul etmek zorunda kalmıs, ama asıl gölge bizim yüzümüze düşmüstür. Çünkü Türkiye, kendi topraklarından havalanan Amerikan uçağının hareketinden haberi olmadıgını ileri sürüyordu. Türk devletinin kontrolfl dısında ve yabancı bir devletin bnyruguyla Anadolu topraklanndan havalanan bir yabancı askeri nçak... Atatürk böyle bir olayı rüyasında görse, eliyle kurdnğu Cumhuriyete yakıştıramazdı. Türkiye Cumhuriyeti yöneticileri, Osmanlı Devletinin idarecileri durumuna diişmüslerdi. Alman AmiraU yerine bir Amerikan pilotu memleketimizi savaşa sürükliyebilir ve Ankarada savaş sommluluğunu hiç kimse omuzlarına almak istemezdi. 4 Şimdi de ortaya daha önemli birtakım olaylar çıkmıstır.. Bir Amerikan B57 askerî uçağı Türkiyeden havalanıp Karadenize düşmüş veya düşürülmüştür. Amerikan harb çemileri Boğazlardan Karadenize çıkmıslardır. Sovyet Rusya, Amerikaya bir nota vererek Amerikanın Türkiyeyi tehlikeli tahrikler için bir rampa gibi knllandığını ileri sürmüştür. C.H.P. Milletvekili Mustafa Ok, parIâmentoda şu sorulan sormuştur : «) B57 askeri uçağının kalkışı ve rotası Türkiyede ilgili makamlara bildirilmis midirT b) Karadenizde dolaşan harb gemilerinin Karadenize çıkış maksatlanndan hükumetimize haber verilmiş midir? c) Düşen uçağı aramak için çıkılmış ise 15 gün önceden çıkış müsaadesi istenmiş midir? S • »•1 • ••I • ••I Dünya pamuk arzı Son yıilarda, hususiyle Amerika dışı ülkelerde pamnk üretimi süratle artmış ve pamuk dikim sahaları genislemiştir. Buna mukabil istihlâk, bilhassa sentetik elyafın şiddetli rekabeti karşısında gerektiği ölçüde çoğalamamıştır. Beynelmilel Pamnk Istişare Komitesi tarafından (I.C.A.D.) üç ayda bir yayınianan istatistik bültenindeki rakamlara göre, son dört yıl içinde fiilen gerçekleşen dünya pamuk ar/ı ile, önümüzdeki yıl gerçeklesmesi muhtemel miktarlar asağıdakt cetvelde gösterilmistir. Stoklann ve üretimin değerlendirilmesinde takvim yılı yerine 1 Ağustos 30 Temmuz nazara alınmaktadır. Dünya üretim Dünya tüketimi ve stoku milyon milyon balya balya Tı 1 1a r 65.5 45.9 1961 '62 45.0 68.0 1962'63 73.7 47.5 1963'64 50.1 1964 65 (Muvakkat) 77.9 50.8 196*5/66 (Tahmini 80.0 ««w ünya pamuk arzında görülen fazlalığın bfi•' yük bir kısmı Amerika'da meydana gelmektedir. Tukandaki tablonun birinci sütununda görülen rakamlar içindeki Amerika'nın stok ve üretim olarak hissesi, 1961/62 de 21.7, 1962/63 te 22.7, 1963'64 te 26.5, 1964/65 te 27.6 ve nihayet 1965/66 da 21'.4 milyon balyadır. I.C.A.C. nin yukarıda aözü edilen tstatistik Bültenindeki rakamlara göre 1965 '66 Amerika pamuk arzı tahminindeki 29.4 milyon balyanın 14.3 milyon balyası geçen dönemden müdevver stoklardır. Amerika Birleşik Devletleri'nin elindeki stoklann fazlalığını göstermek için, 1 Ağustos tarihi itibariyle, baslıca pamuk üreten devletlerin ellerindeki stok miktarlannın belirtilmesinde fayda görülmüstür. Memleketler Amerika Brezilya Hindistan Japonva Türkiye T ı 11ar 1963 1963 1964 7.831 1.000 1.600 708 100 11.216 850 2.090 777 120 12.378 1000 2.430 793 110 196S 14.290 9B0 2.300 890 210 Yeni pamuk rejimi merika'da stoklann yıldan yıla kabarması bu devleti, pamuk üretim ve ticaretinde yer.i bir politika izlemeğe mecbur bırakmıştır. Şu hususu da belirtmek icstreder ki, Amerika gerek pamuk ekim sahalannın daraltılmasında ve gerekse pamuk arzınm kısılmasında ötedenberi tahdit edici bir politika gütmüştür. Bu politikanın tesiriyledir ki, Amerika dışmdaki ülkelerin ekim sahaları ve üretimleri devamlı bir artış gösterdiği halde Amerika'da 1934 1938 ortalaması 28.4 milyon akr oian plântasyon sahası 1964 '65 te 14.1 akr'a düsürülmüştfir. A ukarıda belirtilen ikraz hadlerinin ve satış tahditlerinin uygulanması halinde, 1966 ikraz haddi 21 sent olduğuna göre, bu miktarın yüzde 110 u 23.10 sent CCC Idaresinin ihraç flatı olarak kabul edilmektedlr. Başka bir ifadeyle CCC fdaresinin ihracat için pamuk satışlan bu fiatın altına düşmiyecektir. Pamuk fiatlarının hangi seviyede tutunabileceği konusunda bir tahminde bulunabilmek için daha önceki senelerde Amerika'nın yaptığı fiat irdirimini hatırUmak faydalı olur. Filhakika CCC îdaresinin bugün nygulamakt» olduğu ihraç satış fiatı 24.07 sent, daha önee 28 sent idi. Ancak dünya fiatları 24.07 senfe kadar düşmemiş, bu miktann 23 sent üstünde tahakkuk etmiş idi. Buna mukabil 1966 Ağustosunda uygulanman düşünülen yeni pamuk rejiminde, ikraz haddinin düşürülmesi suretiyle Ihracat priminin kaldmlması. ihracatçılara doğrudan doğruya üreticiden pamuk alma imkânını vermektedir. Bu durum, ihracat taban fiatının, CCC'nin ihraç fiatından daha asağıya düşmesi ihtimalini hatırs getirmektedir. CCC îdaresinin Snceki yıllarda yaptığı indirimde böyTe bir durum bahis konusu olmamıştı. Zira, üreticiden 29.00 sent'e alınan pamnk ihracatçıya 24.07 sent'e verilmek suretiyle, aradaki fark devlet tarafından karsılanıyordn. Burada CCC ihraç fiatlan, üretici ikraz fiatından düşük olduğundan, ihracatçının CCC dışından iç piyasadan pamnk alması bahis konusu olmamaktaydı. Teni nizamda ise ikraz haddi 21 sent'e diişürüldüğünden, ihracatçının CCC îdaresinin 23.10 sent'lik fiatını veya 21.00 sent'lik müstahsil fiatını tercihte tamamen serbest olmaktadır. Halen tatbik edilmekte olan 24.07 sent'lik ihraç fiatı ile 33.10 sent'lik veya 21.00 sentiik fiat arasmdakl fark Amerikan ihracatçısının kendi kâr dummunda değisiklik olmadan kırabilecegi fiattır. Böylece Amerika ihraç tabanını 23.10 sent yapmakl» kendi ihracatma bir rekabet gücO kazandırmıs olmaktadır. Zira diğer üretici memleketIerin, hususiyle az gelişmişlerin pamuk maliyet fiatlan yüksek olduğundan, 23.10 sentlik asgart ihraç tabanına inmeleri müşküldiir. Türkiye'nin de dahil olduğu bu memleketler için yapılması gereken, pamuk maliyetlerinin azaltılmasına çalısmak ve dünya fiatlanmn daha fazla düşmesinl önlemektir. Hangi seviyede . tutunabilir ? Y •••< • ••I •••• •••• •••• •l«l • ••• •••• •••• •••• • ••i •••i •••• • III •*•• :::: •••• K •••• •••• •••• Kötii insan yaratan sislem «••I Amerika'nın yeni pamuk rejimivie güttügü diğer bir gayenin, pamuk ekim sahalarının daraltılması ve dolayısiyle pamuk arzının kısılması olduguna yukanda isaret etouştik. Gerçektea. üreticiye tahsis ediimiş sahayı aşarak ekim yapanlar, CCC fdaresinin ikrazından ve fiat destekIeme programlarından istifade ettirilmediklerl halde, tahsis edilen ekim sahasını daraltacak olanlara bir himaye tediyesinde bulunması kabul edilmekte dir. • >*{ • ••I i !::: •••• •••• •»•• 1 Ağustos 1966 tarihinden itibaren uygulanmasına başlanacak yeni nizam kanunlaştığı takdirde 1S66, 1967, 1968 ve 1969 yılları için tatbik edilecektir. Amerikan Hükumetinin tatbikini düşündüğü yeni nizamdan güdülen gayeyi iki kısımda toplamak mümkündür: 0 Elde bulunan stoklann eritilmesi maksadiyle ihracatın artırılması; © P a muk ekim sahalarınm daraltılması suretiyle, pamuk arzınm kısılması. Amerika'nm elinde bulunan stoklar, Amerikan verei mükellefleri için büyük bir yük teskil ettiği gibi, Dünya pamuk piyasasında daimî bir huznrsuzluk kaynağı olduğu süplıesizdir. Stoklann eritilmesi veya ihracatın artırılması için, yeni rejimde takip edilen yol, Amerikan pamuklarının dünya piyasalarında rekabet gücünün artırıl Sonuç merika'nın yeni pamuk rejimi tatbikata inihraç taban fiatının aşağı seviyede tutulması sebebiyle, Amerikan parauklan dünya pazarlannda yeni bir rekabet irakânına kavuşacak ve bn durumdan en fazla az gelişmi? memleketler zarar görecektir. Bu rekabet gücü dolayısiyle, Amerikanın elindeki mnazzam stoklann yıldan yıla eritilmesi muhtemeldir. Diğer taraftan ihracat priminin kaldırılması, CCC tdaresinin iç ve dış satişları aynı ttattan yapması, iç fiatlan düşürecek ve iç tüketimi teşvik edece'ktir. Ekim sahalannın tahdit edilmesinin teşviki ise, Amerika'nın önümüzdeki yıllarda pamuk üretimini artırıcı bir politika izlemiyeceğini göstennektedir. A tikal ettiği takdirde, azetecilerin Kıbns'la ilgili bir sorusu üzerine saym Başbakan Demirel «Makarios rüya gören maceraperest» demektedir. Prof. Derviş Manizade «Son karar ve Makarios» adlı yazısında sa yın Demirel'le aynı fikirde olmadı ğma değiniyor. Ve diyor ki: «Makarios ne rüya görüyor ve ne de bir roaceraperesttir. Akıllı, cesur ve kurnaz bir politika adamıdır.» Sayın Prof. Manizade'nin fiHrlerine katılmamak ve hak vermemek yersiz olur kanısındayım. Kim istemez ki; Makarios aç tavuk örneği rüya görsün ve âkibeti Öğrenci ve velilere verilen ö belirsiz bir mezar olan maceraperest olmasın. Tâbir câizse Makarios (tavizler) öğretmen oto«Suyu deynekliyerek geçen» bir ritesinin, öğretmenin toplumdaki maceraperesttir. Kurnaz ve stnsl değerinin dengesini bozdu, diploma bir rüyacıdır. enflâsyonu aldı yürüdü. Biidiğimiz maceraperestler uzun Sonuç: Devlet ortaokul ve lise sı zaman ayakta kalmıyorlardı. Bu navlan yeniden konmalı. Çoğalan Ortaöğretim okullanna soru gön hâlâ iki yıla yakm ayakta dimdik, Musa'nm âsâsı gibi duruyor. dermekte, denetlemede zorluğa uğ İstediğini tedricen elde ediyor, rayan Bakanlığımıza yardım olmak gördüğü rüyalann sabahı hayır olu üzere, eskiden olduğu gibi, Bölge yor. Müfettişlikleri kurulmalı, denge Ateş püskürttüğümüz (!) şu n yeniden sağlanmalı. Bu tutum yeralarda; papaz inzivasına çekilip tişmemis öğrencilerin üniversite ka pılarını zorlamalannın önüne ge rüyalarını yürütme zemini hazırh çer, yurdun da yararına olur ka yor. Okunu fırlatmak için yayına düzen veriyor. nısmdayız. , Makarios; sosyal ekonomik ve Hasan YEĞEN kültürel alanda başan sağlayan bir Lise Matematik Öğretmeni maceraperesttir. Bizim onu hâlâ , NİĞDE rüya gören maceraperest papaz di ye târif etmemiz veya öyle görme miz kendimizi aldatmaktan öteye gitmez kanısındayım. •Sayın Prof. Dcrviş Manizade'nin de açıkça belirttiği gibi Makarios ne istediğini ne yapacağını bilen cesur ve akıllı bir politikacıdır. 50 ye yakın dcvlete lehinde imza atSayın îsmet Kür'ün (Kötü İnsan tıran bir o kadannı da çekimser bı Yaratan Sistetn) adlı yazısını okurakmak başarısını gösteren bu devdum yazıyı ilginç buldum, fakat let adamı, şüphesiz şimdi olmasa (toplum bilinci) meselesi, bizim bile ileride olabilecek fiili hâdisetoplumun en belli başlı yaraların ler sırasında Amerikayı da kendi dan biridir. Örneğin, hırsız olduğu tarafma çekecek bir politika bula nu biidiğimiz, ulusun sırtından ge bilir. Bu bakımdan Amerikanın le cindiği için diş bilediğimiz insanhimize oy vennesi Makarios için lar vardır. Arkalarından söylemedi asla bir kayıp değildir. Zira Türğimiz kalmaz, yine de yüzlerine gü kiye, Amerikadan gördüğü yardı leriz. mı büyük menfaat ve risklere kat Kocasuıı aldattığmı biMiğhniz ka lanarak, fazlasi ile ödeyen bir dev dmlar vardır Arkalarından türlü let olmaktan hâlâ kurtulamamışIaflar eder, karşılaşmca büyük bir tır. Makarios da bu gerçeği her halsaygıyle elini öperiz. de pek iyi bilmektedir. Bu durum Halbuki hırsıza, nâmussuza sır O'nun ve bütün Yunanlılarm betımızı çeviriversek, milleü aptal ye nimsediği Megalo İdea'yı gerçekles rine koyamıyacaklannı onlara hare tirecek bir ortamı ergeç yaratacak ketlerimizle olsun ihtar etsek, on tır. Bu kadar büyük katliamı ve lar da, sayın Îsmet Kür'ün dediği facialan Birleşmiş Milletler gibi gibi, hizaya gelmek zorunda kalır bir adalet müessesesi önünde mej lardı. ru göstermeye muvaffak olan MaToplumun tepkisinden korkma karios'un bu gayesinde bile muvaf yan insan düşünemiyorum. Mese fak olacağma inanmamak elden gel le toplum bilincinin yatarılabilme miyor. Saym Nazmi Kal'm belirtsindedir. tiği gibi Amerika bu mevzuda bizi Türk toplumtında eksik olan şey gerçekten destekliyorsa neden Kıb lerden biri de reaksiyondur. Çüurısa müdahaleye mâni olmuş ve ol kü önce veli ve öğretmen otarak maktadır.» çocuklarımızda reaksiyon hassasını öldüren bir terbiye sistemi uygulu Tıırhan COŞKUN yoruz. Halbuki düzenleri kuran, bi Öğretmen ADANA züm yollan inceleniyor, yalnız bir nokta hep unutuluyor Bozulan den geye değinümiyor. Bu denge funlar: 0 Ortaokullarda bir eleme, bir devlet ortaokul smavı vardı. kl ml, derslerin sorulan Bakanlıktan gelirdi, öğretim birliği sağlamr dı. Lise öğrenimini sürdüremiyecek nitelikteki öğrenciler bu barajı ko Iay kolay aşamazlardı. 0 İkinci bara], lise bakatoryası veya olgunluk smavı idi. Kazara, yetersiz olarak liseye girenler bu barajda tutulur, yetisen ka liteli öğrenciler de serbestserbest üniversiteye girerler, tıkanıklık olmazdı. Her istiyen yere, hazırlıksız, Ortaokul, lise açılması okul enflâsyonu yarattı. Bu kez de öğretmen sıkıntısı başladı. Öğretmen yetiştirmek için sayısı çoğaîtılan E. Enstitü lerine yeterli öğretmen bulunamaymca liselerden öğretmen aktanldı, dolayısiyle orta öğretimde öğretmen kalitesi dflstü, fasit daire içine girildi. reylerin ve idarecilerin aklını başına getiren her seyden önce toplumdan gelen olumlu tepkilerdir. Adnan ÖZÜPEK Öğretmen Son karar ve Makarios G Sonuc • Amiral Suşon ve Alman atasemiliteri Türkiyeyi ateşe attıfı zaman akılsız politikacılanmız nyuyorlardı. O maceradan bir Atatürkle kortulabildik. Memleketi NATO'nun ileri karakolu ve Amerikan rampası haline sokanlar şimdi de ipin ucnnu kaçınnışlardır. Türkiye kendi iradesi dısında tehlikelere atılmaktadır. Buna cdur» demek ulusunu seven her Türkün ödevi olmuştur artık... I RT İ HA L Dobrucalı Şeyh Hacı Mehmet kızı, Eskişehır eşrafmdan merhum Hacı Abdülkerim Gökayın refikası, Ord. Prof. Dı. Fahrettin Kerim, Lütfiye, Vasfiye, Nurettin; Sadettin; Meşküre; Hüsamettin Gökayların anneleri; Prof. Dr. Cevat Eren. Nilufer, Zehra, Neriman, Ayla Gökayların ve Seviye, Sevinç Hüsnüye; Gencer'in kayınvalideleri; Ha'san Gökay'ın süt annesi; Alâeddin; Kemaii; Güler, Volkan, Ömer ve Kerimin büyükanneleri. •••• •••• :::: •••••«••••a • • • • • • • • • • • • • • • • •« • • • • • • ^ • • • • • • • • • • l >•••••>••>• • • • • • • • « • • • » » • • • • ' • • • • • • • • • • • • • • • • • « • ••••••••«••••••IIIHIMIIiaM*MIIIIIIIMI»IIIMIIIIIIIIIIIIIIIIHII||l HACI T 7 Hamdi İSKENDER BAYRAMLIK Gençlik ve ünuersite Sorunu er yıl sonbaharda, üniversiteye giremiyen öğrenci sorunu ile karşılaşınz. Bu, aylarca tartış ma konusu olur.. Gazeteler dolusu makaleler yazıhr. Son olarak yazı ian Prof. Dr. Nezahat Arkm'm ma ^kalesinde problemin nedenleri, çö AZİZE GÖKAY YATIRMA TARİHİNE Hakkm rahmetine kavuşmuştur Cenaze namazı 18/1/1966 üalı günü (Bugün) öğle namazını mütaakıp FATİH Camii Şerifinde namazı kılındıktan sonra Göztepe Sahrayı Cedit mezarlığmdaki aile kabristanına tevdi edilecektir. NOT: Çelenk gönderilmemesi rica olunur. Cumhuriyet f2'J H MENDTL Mendil değişınez bir bayram hediyesidir. Yaklaşan Şeker Bayramında yakınlarınıza değişik desenli, esprili, Türk motifli, manzarah, burçlu, nakışh ve artist resimli orijinal ambalâjlarda satılan Vakko mendillerinden alınız. Fiatlar 250 kuruştan başlar. Memleketimizin ilerı gelen tuhafiye mağazalarında ve Beyoğlu Vakko Mağazasında bulabilirsiniz. Amerikan Hastanesinde sol ayağıma taktığı çelüc protez ile tekrar yurumemi temin eden ve geçirdiğim trafık kazası dolayısiyle muvaffıkiyetli bir ame liyat yaparak beni iyileştiren Op. Dr. Ameliyattaki kıymetli yardımlarından dolayı Narkozitor Dr. Güngör GÜVENe alenen teşekkurü bir borç bilirim. Leylâ Celâl ANTEL Cumhuriyet 633 TEŞEKKÜR AYRICA Muhfelif paro ERDOĞAN ADAŞ'a MEYDAN Haftalılc MEVLİD Vefatı ile bizlerî sonsuz acılara garkeden Babamız Itukko MENDlLLERl L vefatımn 40 ncı gunüne rastlıyan 19.1.1966 Çarşamba günü 'yarın) öğle namazını müteakıp Beyoğlu Ağacamiinde okunacak Mevlidi Şerife bütün akraba, dost ve din kardeşlerimizin te;rif!eri rica olunur. Oğlu: Ali Dursun Kançeker Kızları: Raziye Günüsel, Zeynep Akkök Cumhuriyet 6Î9 Abdülvahap Kançeker'in OSMANLI I BANKASI 5." •"•'•'< rv.^a. •.'••rVAv^rö §. 24 SAYFA 150 KURÜŞ Yıldız: 136/625 itibaren Reklâmcılık 223,^8
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle