19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHtFE ÎK* CUMHURIYET 15 Ağustos 1965 R. C. D. ve İKTİSADİ İŞBİRIİĞİ Prof. Dr. Ahmet KILIÇBAY CENTO çerçevesl içinde siyasî v> askerî bakımdan blrbirine yaklaşan iiç memleket bu dtfa R C D anlaşması ile iktisadi alanda işbirliği yapmaya karar verdiler. İktisadî işbirliğini gerçeklestirme yolundaki çeşitli teşebbüslerin sonuncusu 1830 Haziran 1965 tarihinde Pakistan'ın başşebri Karachi'de yapıldı. Türk, Pakistan ve tran delegelerinin katıldığı bu toplantıda üç ülkenin iktisadi kalkınma yolunda karşılaştıkları meselelerle, iktisadi iş birliğinin şartları arastmldı. Ev sahibi olraak sıfatıyla geniş bir kadro ile toplantıya katılan Fakistan delegelerinin yanında Türk ve îran delegeleri de çok önemli meseleleri önceden bazırladıkları etüdlerle ortaya koyup, işbirliğini saglam temellere oturtabilmek için ön çalısmaların lüzuraonda ittifaka vardılar. Türkiye, tran ve Pakistan bir araya getirildişi laman çok geniş bir coğrafi sahayı kaplayan ve ülerinde 155 milyon insanı banndıran bir h ö k e rneydana gelir. Bu bölge günümüzün ölçülerine före iktisaden yeterli derecede ilerlemiş bir durumda değildir. Üç ülkeden ber biri iktisadi kalkınma çabası lçüıdedir. Bu sebeple Batı âlemiııin bilgisine tecrübesine tekniğine, malî yardımına rnuhtaçtır. Üç ülke bunnn öneraini anladıklarından Batı tekniğini, sermayesini kendilerine çekmek lüzumunu hissetmişlerdir. Üçü de asajı yukarı aynı gelişme seviyesinde bulanan bn ülkeleIrin bugün birbirine nasıl yardım edereklerini ve •ralarında ne erihi işbirligi yapabileceklerini düsünenler bulunabilir. «Mademki üçü de az gelişrniştir, bn yakınlaşmadan ne fayda beklenebilir? Birbirine teknik yardım, malî yardım yapmaları •öz konusu olmadığından işbirligi ne gibi hüvivet alacaktır?» sonılaruıı soranlar buluııacağı süphesizdir. Her üçü de gelişme yolunda bulunan ülkeler işletmecilik ve organizasyon alanlarındaki bilgilerini de mübadele edebilirler. Zira Türkiye, Pakistan ve lran iktisadi gelişmelerini hızlandırmak için ehliyetli müteşebbislere mabtaçtırlsr. Müteşebbis yetiştirme hnsnsnnda bn ülkelerin elde ettikleri tecrübelerden birbirlerini faydalandırmaları mümkündür. Üç ülke arasında işbirliğini çok ileri götürmeden evvel bir çok meselelerin halledilmesi gerektiği şüpbesizdir. Bunlardan birincisi işbirliğinin nznn vadeli hedeflerini, mahiyetini ve sınırlannı tesbit etnıek gerekir. Ikincisi bu hedcfe varmak için gerekcn ön çalışmaları yapmak icabeder. Üçüncüsü iktisadi faaliyetlerini plâna baglamış bulnnan hu üç ülkenin plânlan arasında. işbirliiinin prensiplerine uyan bir koordinasyonun kurulması zaruretidir. üzun vadeli işbirliğinin başarısı yukandaki üç hususun büyük bir dikkat ve ciddiyetle ele alınıp sonuclandınlmasına bağlıdır. Aksi halde iktisadi yakınlaşma temennilerin, kısa öraürlü birkaç hamlenin sınırlarını asmaz. Üç ülke işbirlijinin mahiyeti, şumulünü tesbit edip bunları millî plânlar ile abenkleştirebilmek için daimî bir «bilim komitesi» kurmak zorundadır. Karachi'deki toplantıda Türk delegasyonnnun önemle üzerinde durduğu bu mesele Pakistan ve Iranlı komşulanmız tarafmdan anlayışla karşılanmıştır. Uzun vadeli hedefleri tesbit edip plânlan koordine edecek uzmanlar komitesinin bir an evvel kurulmasında üç ülkenin hükümetlerinin ön ayak olması zaruretine bilhassa işaret etmek isteriz. işte resmî belgesi! OOGAN NADI (i Orta,,yı nasıl bulmalı? ts böyle olunca, tebrik etmekle beraber, sinemacılannuza yine sitem etmek, takaza etmek hakkımızdır: Ne diye bir parçacık daha gayret gösterip de, Hollywood'u da gölgede bırakmadılar? ki, hemen boynunuza »arılacaktır» demiş. Bir baklkat payı var bu lâfta. Zamanımızda her şey öyle müthis bir süratle değişiyor ki, biz, içinde yaşadığımız için, galiba pek Yarısı orada, yarısı burada Bizim dünya şampiyonları Can sıkıcı bir lâf Değişen zaman F. K. G. Lubiyata başlıyor SOL İ f ^A'a^ YsrytlzU acayipliklerinden biri ' olan «turistik belge» işini icat ettiğimizdenberi, başımıza bir de «turistik» lâfı belâsı çıktı. Turistik aşağı, turistik yukan. ^ ^ rtaya bir de «orta» lâfı çıktı. Misal bin tane ama, bir kaçını, sı^ ^ İsmet Paşa «Halk Partisi or ralıyalım. tanın solundadır» deyince ortalık * İzmirin Bademler köyünde karıştı. Birileri Halk Partisine «turistik» dinlenme evleri inşa e«komünist» demek için bunu fırdilecekmiş. sat bilirken, ötekiler de, me* îstanbul Belediyesi Topkapısela Nihat Erim dostumuz «biz da bir «turistik» eşya satış pav>oortanın solunda olmakla tftihar enu açmış. deriz» diyor. "Orta,, yı nasıl Can sıkıcıtiırlâf farkına varamıyonız. Bu arada bizim gençliğimizin «ilânı aşk» ları da. âdeta, anakronik bir şey oldu. şimdiki nesiller, sevgililerini kollanna takip mehtapta dolaşmayı değil. sevgililerini yanlarına alıp Ay'ın kendisine gitmeyi düşünüyorlar. Ben, tam. bu yazıyı yazarken radyoda bir şarkı: Sevişmek ne hoştur ah, Yıldızların altında. Hanpi vıldızların altı yahu? Elâlem. artık, vıldızların üstünde geziyor. Rize'deki çay fabrikalarının üç müdürü birden feçenlerde Istlfa etmişti. Çünkü Gümrük ve Tekel Bakanı Topaloilu, çay yapılamıyacak evsafta yapraklan devlet hesabına satın almalan İçin müdürleri zorlamıstı, Ve biz bu konuyu ele almıştık, Şimdi Türkiyede seçim yatırımlarının nasıl işledifini ve namusln insanlan nasıl harcadıgını bir daba görmek için şu asağıdaki istifa mektubunu beraberce okuyalım : Gümrük ve Tekel Bakanlığına, Mevzuat gereğince alım evsafım haiz olmıyan yas çay yapraklarır.ın mübayaasma mecbur bırakılmam dolayısiyle vazifemden ayrılmayı uygun görmüş ve bu hususta yazıh muvafakatinizi de almıştım. îş talebinde bulunduğum Türkiye Zirai Donatım Kurumu tarafından tâyinim yapıldıktan sonra evvelce verilmiş olan muvafakatten Bakanlığınızca sarfmazar edildiği mezkur Kuruma bildirildiğinden vazifeme başlıyamadım. Müdürü bulunduğum Gündoğdu Çay Fabrikası ve mülhak atelyeleri tarafmdan câri kampanyada takriben otuz beş milyon liralık yaş çay yaprağı mübayaa edilecek oîup bu meblâğın mevzuat hilâfına tevziinm mesuliyetine iştirak edemiyeceğimden, görevimden istifa ettiğimi arzederim. tmza : Necdet Kipman Ziraat Yüksek Mühendisi Gündo^du Tekel Çay Fabrikası Müdürü Şu resmî belse Türkiyede demokrasinin de, devletçiligin de acıklı halini ortaya koyuyor. Necdet Kipman bu olayda yalnız defildir. Rize .'Merkez Fabrikası Müdürü Orhan Minisker ve Eski Pazar Fabrikası Müdürü Cevat Şentürk, devlet parasını seçim yatınmında kullanmak sorumunu yüklenmek vicdansızlıJına katlanamadıklarındaıı istifa etmislerdir. Hazineyi seçim çoyEoyculuâu emrinde boşaltanlar tonra da ortalığa çıkıp bar bar bafıracaklardır : Bakın halk bizi seçti! Millî irade tecelli etti!.. Yalnız Gündoğdu Fabrikası 35 milyon lira harcıyacak. Rize'de bulunan bes çav fabrikasının erarindeki büyük yetkiyi tahmin edebilirsiniz. Bu parayı Adalet Partisinin seçim propasandasında kullananlar. îsçi Partisine 500 bin lira vermiyenlerdir. Biliyorsunuz ki, Siyasi Partiler Kanunu gereçince bütün partilere milvonlarca lira verildigi halde yalnız Işçi Partisine para verilmemistir. Ve bugüıı devlet hazinesini seçim propaçandası için kullanmak yolunda hükümetin Bakanları devlet memurlarına ve müdürlerine baskı yapmaktadırlar. Rize'de çay olmıyacak nitelikte yapraklan satın almak İçin devletin yüz milvonlarca lirasını kullanmanın sonuçları ne olacaktır? ~ C a v bitkisinin en üstteki yapraklan çay olacak nlteliktedir, ve bunların alınması «erekmektedir. Daha alttaki yapraklar koparılıp satıldıfı zaman üreticinin eline fazla para geçmiş gibi görünür. Ama bitkinin verimi düser. Yani bir ağacı budamak yerine kesmek, bir koyunu kırkmak yerine yüzmek gibi bir seydir. Bunun içindir ki, üretici bugünkü sıkıntılı durumunu kurtarmak için işe yaramaz çay yapraklarını da alıcıva sürerken, başına gelecekleri bile bile, lânet oknya okuya bu isi yapar. 2 İşe yaramıyan çay yapraklan Hazineyi zarara sokacak, bu larar tekrar halkın sırtından çıkacaktır. 3 Piyasava sürülen cay. evsafını kaybedecek; halk kötü çay içtikçe devlette ve devletçilikte kusur bulacaktır. 4 Devlet cay fabrikalarının yöneticileri, siyasi partilerin nüfuzu altında kalarak ellerindeki milyonlan seçim yatırımına harcarlarken hem ahlâk bakımından hırpalanmıs. hrm kanunların üstunluçune karsı çelmis, hem de çirkin politikacılarla suç ortaklıgına çirmis olacaklardır. 5 Böylece sivasi parti dalasmaları ve rekabeti devlet tesekküllerini daha da lâçkalaştıracaktır. Ne olursa olsun, sonunda zarar çörecek olan millettir, halktır bu toplumun insanlarıdır. Ve bir mutlu azınlık Hazineyi kendi çıkarlan uğrunda kullanarak bir süre daha saltanatlarınr sürdürmek için memleketi biraz daha batıracaklardır. Hazineyi kendi sivasi iktidarlarını sürdürmek pahasına kullanan B l r ınci nemirkıratlılar, Türkiyeyi 2000 yılına kadar ödenemiyecek borçlar altına sokmuslardır. Ikinci Dcmirkıratlılar dsha da b*ttr bıçimde oyunu sürdürmek istiyorlar. Hiçbir seyden pervaları ygktur onUtrtS... QuUrkomİBionIarım «ıkardüstan sonr», batan memleket olsun:.. 1 bulmalı ? ürkiye, lran ve Pakistan arasındaki isbirlitini, birinin diğerine malî, teknik yardırada bulanmasını sağlayacak bu yakınlaşma olarak anlamamak gerekir. ü ç ülkenin bu arada daha geniş bir pazar, daha büyük satınalma gücü meydana getirecegine şüphe yoktur. Böyle çeniş bir pazar ülkelerın yalnız başına, kendi iç satınalma güçlerini karşılamak için kurmaya cesaret edemedikleri endüstrilerin, istihsal kollarının çelismesini sağlavabilir. Faraza Türkiye'dc kurulan buzdolabı endüstrisi üç ülkeyi besleyecek büyüklüçe ulaştıgı takdirde daha ileri teknişe başvnrahilir, dolabın makinclerinin de yerlilerini yapmak miimkün olur ve böylece bn istibsal kolu daha verimli çalışır, maliyeti düşürür. Neticede üç ülkede bundan faydalaııır. Pakistan ve İran için de aynı gelismeler düşünülebilir. İktisadi yakınlaşma konnsnnda, karamsar bir görtişle «Bu memleketler biribirine yakın bünye ye .çahip bulunuyorlar. Aralarında hanıri malları mübadele edebilirler?» sorusu sorulahilir. Üç ülke birbirine ve ileriye güvenerek isbirlijine eiriştiklerî takdirde birbiri ile mübadele edebilmek Jİzcre yenj istihsal kollarında ihtisaslasabilirler. Başka bir deyimle ülkeler 1957 den beri Avrupa'ya başan sağlayan Ortak Pazarın başka bir örnejini verebilir. Bundan başka üç ülke bir çok konularda farklı tecrübeye sahiptirler. Teerübelerin mübadele edilmesi dahi iyi neticeler dofurabilir. Pakistan gerek plân yapısı v> gerek tatbikatında Türkiye'den daha tecrübelidir. Pakistan Devlet teşkilâtı plânın en müessir şekilde islemesini sağlıyacak bir özellife sahiptir. Pakistan'ın bu sahada kaydettiji ilerlemelerin Karachi'deki müşterek toplantılara sunnlan ilmî etüdlerde görmek kabil olmaştur. Buna ilâveten plânlama dairesi uzmanlarının bilgi ve tecrübe bakımından bir hayli ileri olduklarını kendileri ile yaptığımız seminer ve toplantılarda açıkça görmek mümkün olmustur. Iranın plân tatbikatında ve bunun knntrolünde müessir bir organizasyoııa sahip bulunduğu Plânlama Dairesi eski başkanlarından bir iivenin toplantıya sunduğu etüdden anlaşılmıştır. T Umulan sonuçlar Kısa vadeli hedefler I ürkiye'nin batılılaşma çabası içinde neden Doguya döndüğünü izata edemeyip ve üç ülke arasındaki işbirliğinde fayda görmeyenler bulunabilir. Böyle bir şüphe besleyenlere hemen şu hususu hatırlatmak isteriz: Türkive'nin. Pakistan ve tran'la yapacafı iktisadî isbirliçi onun Batı ile iktisadî münasebetlerini ve Avrupa Ortak Pazarı ile olan bağlantısını zedelemeyecektir. Üç ülke arasındaki iktisadi isbirliji di;er hütün anlasmaların dışında. onları ihlâl etmeyen bir yaklaşmadır. Birbirine karsı derin muhabbet ve güven besliyen üç ülke işbirliji imkânlarını gerçekçi bir ?özle araştırıp ise kosuldukları takdirde kaybedecekleri bir şey yoktur. Buna karşılık üç ülke de bazı kazançlar saflıvabilir. Hatta nzun vadeli işbirligine gitmeden kısa bir 7amanda yapılacak işler dahi vardır. R C D üİAeleri aralarında tercihli ticaret rejimi kurup iıclü ticareti çok mııte\azl de olsa geliştirebilirler. Bazı mallar için satınalma garantilerinin verilmesi ülkelerin istihsal güçleriııi arttırıp verimi yiikşeltmelerine pekâlâ yol nçabilir. Gelgelelim «orta» neresi? Işte onu kimse tesbit edemiyor. Zaten biz politika münakaşalanndan esya fiyatlarına kadar, hiç bir seyin, şöyle bir, ortasını. ortalamasını bulamayız. Bu bahiste de öyle oldu. Ortanın neresi olduğunu kestiremiyoruz. Bendeniz de. ficizane. çok düşündüm. Bulamadım. Doğrusu, tamamiyle bulamadım değil. bulur gibi oldum. Şöyle ki: Bütün parti liderlerini bir stadyomda, tercihan Ankaradakinde, toplamalı. Oyuna baslarken topun konduğu santra yuvarlağına nazaran herkes yerini alsın. Orada her yer belli. Geriler, daha geriler, en geriler (kaleciler) sağlar, sollar, açıklar, içler, dışlar. velhasıl hepsi var. Bizim liderler de kafalanna, yahut daha ziyade işlerine. uygun gelen noktalarda ver tutarlar. Hepimiz de gider bakar hükmümüzü veririz. Bilmem. matluba muvafık olur mu? Başka da pek çare yok gibi görünüyor. Zira Türkiyede «orta» sı bilinen tek yer futbol sahalarıdır. *** F.K.G. Lubiyata * Belediye ekipleri «turistik» yerleri sıkı bir kontrola tâbi tutmuş. Üç beş tanesini ikişer gün kapatmış. Listeye bakıyorum, hep bildiğimiz lokantalar ve oteller. l u l illiyet arkadaşımızda okudum. Öyle sinirime dokunuyor ki bu «turistik» lâfı, sormayın. Ne de F.K.G. yine çıkmış ortaya. Ge mek «turistik» canım? çen gün, îlhami Sancar ve Or Dinlenme evl yaparsın, herkes girer, hoşlanırsa turist de girer. Eşyayı satarsın, herkes alır, beğenirse turist de alır. Lokanta da öyle. otel de öyle. Üstelik bizde, bütün dünyanın tersine olarak «turistik» demek, kazık halini alan pahalıhk mânasına da geliyor. Uçaklara bakm: Turist sınıfı en ucuz mevkidir. han Erkanlı dostlarla, bir ; ere Geçen gün gazetede bir ilân göoy koparmaya gitmiş. Ahalı «şımzüme çarptı. Bir kolonya ilânı. diye kadar neredeydmız?» diye Altında «turistik kolonj'a» diye 5orunca yapıçtırmış cevabı: «Cubir not vardı. ma namazı curna günü, bayram Bize gelen turistlerin kokusu da narr.azı bayram günü kılınır.» başka türlü oluyor, zâhir! Gazete cböylece işi tatlıya bağ*** ladı» diyor. Bu ne biçim tatlıya baçlamak, anlıyamadım. Üstad, açık açık olmasa da «biz seçimierden seçimlere ri?.lkla temas eder oyları toplar gideC » n senelerin en esprili tiyatro riz» demek istemiş. bunu da. cuJ yazarları İMarsel Aşar, geçen nıa namazı ile bayram namazını Kün bir konferansında: « 1965 karıştırıp, guya, yutturmus de kadınlara ilâm aşk ederkeıı Yok öjle şey. Ben orada bu«gözlerinde denizlerfri' • derirriif ini lunsaydım «peki beyefendi, dergörüyor, orada boğulmak îstiyodim. orası doğru ama, ya müslürum» demenin faydası yoktur. Simar.ın her gunlük beş vakit nazinle alay eder. Halbuki «Atom gimazı ne oluyor?» bi bakışın var» derseniz, eminirn Bu sefer de o apışıp kalırdı. başlıyor Yarısı orada yarısı burada | > ir peruka imalcisi, evlenmek. yaşına gelip de. saçı dökülmüş kızlar için peruka yapıp maüyet fiyaündan satmaya karar vermiş, Bu haberi okurken aklıma bir Fransız fıkrası geldl. Değışen zaman İyi niyetli, inatçı ve programlı çalısma ile en nfak kazanç yollarını arayıp üç ülkeyi de tatmin edecek baglantılar kurulabilir. Bu çeşit baflantıların şimdilik büyük yatırımları gerektirmemesi. müteşebbislerîn büyük riske süıüklenmemesi üze rinde israrla durmak gerekir. Isbirliji yolunda her adımı dikkatle ve temkinle atmak zorunda oldu|umuz nnutulmamalıdır. Mütevazi teşebbüsleri büyükleri, küçük müşterek yatırımları da daba uznn vadeli olanları takip edebilir. Bu iyimser görü.şleri, işbirliği yolunda aceleci davranıp yersiz ve zamansız tedbirlerin alınabilecegi manâsında anlamamak lâzımdır. Fakat şunn biihassa hatırlamak gerekir ki Türkiye kendisinin ve az gelişmiş komşularımızın kalkınmaIarına hız verecek her yolu denemek, her yeni likre kapılarını açık tutmak ve milli refahı arttıracak en küçük bir imkânı dahi ihmâl etmemek durumuııdadır. Bu aüııiiıı dünyasında millî iktisadî menfaatlerimizi ileilendireıı en önemsiz imkânlar üzerinde durmak zorunda bulundujumuz unutulmamalıdır. ••«••«••••a ŞARK SIGORTA Adamın biri bir avukata başvurur: Ben dıin evlendim. Gece yataoağımız s:rada karım saçlarmı çıkardı, sağ gözünü çıkardı, göğüslerini çıkardı, hepsini baş ucıımuzdaki çekmeceye yerleştırdi. Sonra sol bacağınm dizden aşağı kısmım da çıkardı... Avukat adamın sözünü keser: Tamam. Boşanmak istiyorsunuz değil mi? Bu kadan kâli. Hemen muameleye başlarım. Beriki. telâşla: Yok, yok, der. Ne münasebet! Ben kanmdan memnunum. Şikâyetçi cieğiiim. Yalnız. size sor maya geldim. Hukukan, acaba, çekmecede rai yatmam lâzim, yok sa yatakta mi? •••••••? 49 04 İO 11 12 OJHiak T. A. ş. Telefon Santralının yeni numaraları 17 •? den itib" ÇIFTGEYİK TRİKO FABRİKASI KONFEKSİYON BÖLÜMÜ İÇİN t * ^ Müdürivete ait eski •••••••••»••«••••••B• HAN MİLLÎ EGİTİM BAKANLİĞINDAN 1965 1966 ders yılmda 1416 sayıh Kanun uyarınca yüksek öğretimin gayesinin tahakkuku için sağlık bılimleri dallarında doktora yapmak üzere yabancı ülkelere 135 öğrenci gönderilecektir. Hangi öğrenim dalında kaç öğrencinin gönderileceği aşağıda gösterilmiştir : öğrenci öğrenim dalı sayısı öğrenim dalı Adlî Tıp Aaatomi BiyoFizık Biyostatistık Endeknnoloji Fizyolojı Fizyopatoloii Halk sağheı, koruyuru tıp Hematoloji tzotoplann tıpta ujgulanması Nöro Fızyoioji Ortoped: Radyoloji Sitoloji ve Kan?er (Vücut sıvüarında kar.ser hücrelerı) 5 7 4 5 5 7 7 6 5 6 4 7 7 5 Allerji Anesteziyoioji, Bakteriyoloii ve Viroloji BiyoKimya tntomoloji. Farmakoloji Genetık Gö*üs cerrahi?i Havacılık fizyolojisi Histnloii ve embriyoloji Kalb Damar cerrahisi . y n r o Şırür;i Plâstik cerrahisi Radyoterapi Lise Öğr. HAMİYET ERSOY ile numaralar aynen kalmaktadır. En iyi dileklerle değerli halkımızın bilgisine sunulur. Sürat Reklâm Ajansı Reklâmcıiık 3082 0593 440645 « 4438 26 Yük. Mîih. ÖZER ERSOY Evlcndiler 1..S İ965 Mugla İdareci Bayan Elemanlar aranmaktadır. 1 Konfeksiyonla ilgili bir sanat tahsıli yapmış olmak. (Oîgunlaşma Enstıtüsü mezunu veya Oğretim Üyesi olmak tercih sebebidir.) 2 Mevzuunda bilgili ve idarecilik vasıflarına haız olmak. ' 35 yaşını aşmamıs olmak. Şahsen, rica olunur. e telefon edilmesi Cumhuriyet 9611 CHEMICAL Pharmaceutical Manufacturing Company seeks made Chemieal Engineer vrith excellent lcnowledge of English. Applicants must have compieted Military Service and must not be over the dge of 30. Please apply in writing giving particulars on curriculum vitae to P.O.B. 27 Levent. under reference «Chemieal Engineer» NECL AKER ve FARUK SARIASLAN Nikâhlandllar 14.8.965 Mürefte Cumhuriyeî 9614 Bizim dünya şampiyonları ^ ^ h . oh, çok şükür! Sinema ^ ' f i t a ı i yapmakta, dünyada, ikinciliğe yükselmişiz. ttalya, Fransa, hepsi arkamızda kalmış. Önümüzde bir tek Hollywood var. Diğer endüstri sahalarında pek Yeni Ajans 4414 9593 Cumhuriyet 9607 GÜLSÜN AKA ENIS KORTAN Nişanlandılar 12 Ağustos 1965 Çiftehavuzlar Cumhuriyet 9612 bir şeyler beteremiyoruz. Hiç olmazsa çağımızın, simdi sıkuıtı geçirmekte olan, bu dalında bir varlık göstermiş olahm. Sinemacılarımızı tebrik etmek lâzım. Yalnız, meselâ. dünyanın en çok fotoğraf çeken. fakat çektiği fotoğraflar (benimkiler gibi) hiç bir işe yaramıyan, hiç bir mâna ifade etmiyen fotoğrafçısı bizde olsa. bununla övünebilir miyiz? Bir kan • koca. Bir üçüncü adam. Bir öpücük. Bir tabanca. Al sana bir filim. Bir köylü kız. Bir şehirli adam Bir gayrimeşru çocuk. Ve bu yüzden köyünden kovulan (sanki varmış çibi) kadın. Al sana bir filim daha. Ara yerlerde de bir iki göbek attırdın mı. tamam. Bayındırlık Bakanlığı Yapı ve Jmar İsleri Reisliğinden 1 2 3 4 :> İstanbul Opera Binasının: Havalandırcna v e Klima tesisatı. Kalorifer tesisatı (Kısmen), Sıhhî tesisat (Kısmen). Mutfak tesisatı, Otomatik yangın söndürme tesisatı; İşleri teklif a!ma suretiyle yapürılacaktır. Bu işe talip olan firmalann: 1) Benzeri binaların komple klima tesisatını yapmış olmaları; v e bu hususu ilgili müesseselerden alacakları belgelerle tevsik etmeleri; 2) Firmaların, küma tesisatı malzeme ve cihazlan k o nusunda ihtisası bilinen hangi imalâtçı firma ile 1 4 yapacaklarını Delirtmeleri ve tevsik etmeleri; 3) Yukarda sayılan çeşitli tesislerin tümünü yapmayı kabul ettiklerini belirtmeleri; 4) Bu işler için teşriki mesai edecekleri firmalan ve bu firmalara ait referanslan ibraz etmeleri; v e bu firmalarla bu işte gerek imalât gerek montaj hususunda yapacaklan işbirliğine ait mutabakatı tevsik ederek; bu anlaşmaların işin sonuna kadar Bakanlık muvafakatı olmaksızın değişmiyeceğini taahhüt etmeleri şarttır. Idare bu belgelere istinaden teklif alınacak firmalan seçecek ve teklif evrakını adreslerine gönderecektir. Firmaların en geç 30.9.1965 günü saat 17 y e kadar (İSTANBUL Opera İnşaatı Müstakil Kontrol Fen Heyeti Müdürlüğü, Taksim/İSTANBCJL) adresine ve yukandaki hususlara uygun şekilde müracaat etmeleri rica olunur. (BdMn 13621/9600) rmdyatortü konvektörlü T E K BİR MUTFAĞINIZA • BANYONUZA kuzine I ^ sıcak su k sıcak su EVİNİZE =katoriifer Adayların tabip olma^arı. Askerlığinı yapmış olanlann 1935 doğumlu ve daha küçük yaşta, askerliğıni yapmamıs olaniarın 1940 dogumLu ve daha küçük yasta bulunmaları lâzımdır. İmtıhanlar I 4 Aralık 1365 tarihleri arasında Ankara ÜniversıtcM Tıp Fakü'tesırde yapılacaktır îsteklılerın 8 Kasım 1965 Pazartesi günü aksamına kadar mezun olnukları Fakültelere müracaat etmeleri lâzımdır. Dsha fazla bileı Milli Eğitim Bakanlığı, Millî Eğitirr. Müdürlükleri ile Ü£İli Fakulte Pekanlıklarından alınabilır. ''Ba?ın: A 9702 14946/9624) İSTANBUL BAROSU REİSLİĞtNDEN: Baromuzun 515 sicil sayısında kayıttı Avukat 14.8.1965 tarihinde vefat etmiştir. Cenazesi 15.8.1965 pazar gtınü, ikindi namazını müteakıp Çengelköy Kerime Hatun Camiinden alınarak ebedî istirahatgâhına tevdi edilecektir. Kedeıii aiiesine ve meslekdaşlarımıza başsağlığı dileriz. Cumhuriyet 9628 VEFAT CELÂL KOCAER 30.000 fccal h y* kadar kömOplO ve mazotlu Ozerind* yamak pisirllebilen »• ctcak su ¥«r«n tamaman «maye Eczacı vsya Kimyager Aranıyor İlâç imalâtınrls KiFim Şefi olarak çaiıştırıimak üzere. i s keriik gnrevmi yapmış. idareci olabilecek. tecrübeli cczacı veya kimyaaer ar;ınmaktadır. Almanca veya İngilizce bilenler tercih olunur. El yazısı ile yazılmış tercümei halin P.K. 54 Ist. gönderilmefî Birlesik Alman İlâç Fabrikaları Oavııtpaşa Cad. 36 Topkapıİstanbnl 1965 Enternasyonal İZMİR FUARI GflZETESİ Bu yıl ilk defa olarak Türkiye Gazeteciler Sendikası tarafından yayınlanacak olan «1965 Enternasyonal İzmir Fuarı» gazetesiyle başka hiçbir teşekkülün ilgisi olmadığı, görülen lüzum üzerine ilgililere duyurulur. Müracaat için Telf: İstanbul 22 10 05, İzmir 31031, Ankara 17 31 94 Türkiye Gazeteciler Sendikası •"inrT"*Tnrflm""""******""******tıırır*fi•*•**•"""*""*****•••** Cumb.urijr«t ~ 9615 KAT KALORİFERİ Wl VE ELEKTRİK CİHAZLARI SANAYİI Buyuk Sanayi. Sedef Sk. MANYAS iş han. ANKARA Telefon : 118489 Telgraf : ISEL ANKARA •••••••••••••••••••I Cumhurij^t IMM (İstanbul Caddesi, Fiat Servisi arkiaıj ReJtL
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle