19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAHÎFE tKl rTTMHURTYET 25 Haziran 1965 DEVIET KUDRETİ ve TOPLUN DÜZEMİ Dr. Abdullah Pulat GÖZÜBÜYÜK arihin hemen her devrinde, devlet kudreti dutorite de l'Etat) ile toplum düzeni (Ordre social) ka\ramları birbirine karıştırılmış, biri ötekinin karşısmda, biri ötekine karşıt sanılmıştır. Bu yüzden bir çok toplumlarcla düzen, denge ve ahenk buhranı başgöstermiştir. Hemen bclirtelim ki, bu iki kavram. de\let hajatında biri ötekini destekliyen ve hattâ yaşatıp ayakta tutan çok önemli unsurlardır. Kudrete sahip olan devlet bunu istibdat aracı yapamıyacağı Ribi hurriyetlere sahip vatandaşlarda bu haklarını asın derecede kullanacağını sanarak başıbozuk düzensizliğe >er veremez. Hiç bir ferdin toplum düzcnini ihlâle yeltenmesi müsamaha ile karşılanamaz, aksi tutum toplumun çöküp yıkılmasına yol açar. Sık sık gdrülen bazı esef *erici olaylar konunun kısaca incelerunesini zanıri kılraıştır. Atatörkçülük mü, komünîstiikmi?] Cumhurhaşkanı Gur^el Paşa. son gunlerde lUt uste ilgi çekici konuşınalar yaptı. Sade bir uslupla gerçekleri dile getirdi. Dün gazetecilere yabancı şirketler konusunda demiş ki: Kımse bızım kara kasımıza. kara gozümüze âşık olup para dokmez. Memleketiinıze gııen jabancı Fermaye menfaati için gelır Yabancılardan baska turlü«ünü beklemek hayaldir. Ve bu normal bır ıktisadî kaıdedu Son gunlerde koıminUtlik hikâ>eleri cevre«inde koparılan yaygaraların da kasıtlı olaıak «satılıklar» tarafından şişirildığini sövluvor Gursel Paşa TıırVi>ede son gunlerde yabancı sermaye. bü>ıık bir kampanvayı Hesteklpmekted'r. "Morrison firması temsilcisiniıı siyasi hayatta birdenbire biriııci plâna çectiği gunden bu yana işler hızlanmıştır. Yahancı şirketler ilân. reklâm, kitap, broşur dağıtmakta ve propaganda icin para dokmektedirler. Buna paralei olarak da basında dıırmadaıi' Komuııistler gelivor ya>garası koparılmaktadır. Sule>"tnan Demirelin devlet forsunu kullanarak yaptığı Karadeniz gezisinde a>nı propaeandavı Mİrııtmek istediji sozden kacmamıştır. lni>er>ite gencliğ'nin, işcileıin. subayların u bplkın. petrol konusuna gosterdiklcri ilgi. ^abancı şirketleri milli cıkarlanmıza uygun olarak kontrol altına almak cabasıdır. Aııcak gencler sokaklara: Petrol mıllılestinlnıeııdı Emperyalızme paydo= di>e afişler astıklan için komunistlikle itbam edilmiş. Moskova ve Pekin sloganlarım kullanmak suçuyla suçlandırılmışlardır. Butun bıınlar. güliiııc ithamlardır. Ve Turkhede emperyalızme sa\aş \e \abancı şirketleıi millileştirnıe nıücadelesi Ataturkcülıiğun tâ kendisidir. Rıınuıı ffeıırlcıin snkaklaıa >azdıkları \e du\arl,<ra astıklan sozlerin gerçek ka>nağını Milli Mııcadelenin ve Ataturk Cumhuriyetinin temellerinde buluvoruz Bu menılekette >aşı>an iıısanlar, yabancı sirketlerî Atatürk'iin millîleşfirdiçiııi bilirler. Emperjalizme karşı mücadelenin yeryü7iınde ilk \e en kuts.ıl ba^rağını da Atatürk acmıştı. Her vatandaş şu sorınu bir kere kendısine ^oneltmelidir: Acaba Atatürk niciıı >abaııcı şirketleıi millileştirmişti? Vc nicin bİ7 11.V) lerde yabancı sirketlere olağanııstü imtiyazlar verdik? Pctrolun ve >abancı şirketlerin millîleştirilmcsini istemck aşın soleuluk ise. acaba Ataturk ve arkadaşlan aşırı solcu mu idiler? Simdi \abaııcı sermave karşısında Atatürk Türkiyesinin aldıjfi tavn tarih kitanlanna gecmiş «ozlerle belirtmek isteriz. 1928 eylülünde tsnıet Paşa Malatyada şoyle konusmuştu: • Mernleketi ınkişaf ettjrmek için haıici istıkrazdan başka çare yoktur propagandasm: ıcı^ıvoıuz Mâzi tecrubelerı ıstikazlann mil1 varhk noktaı nazarından tasınamıyacak kadar a|ır seraitini gösteriyor Hârıçten gclecpk lütuflara teslimıyetın karşılığı olan sartı anlamak müşkül mudur11. Cevap: Elbette ki müskıil dcjildir. Bu teslimiyet milletleri sijasi bağunsızliğı kaybetme\e eoturıır. Yine tsmet Paşa Sitas nutkund.ı. yabancı sermaye konusunda Ataturkün Başbakanı olarak şo\le konusu\or: < Senelerden beıi seiTave propagsndası milli politıkayı çürütmek ıçın çahşmaktadır... Ecneb; <=i'ket inhisanndan bu memleketin ne çektieinı bılmeyenler gaflete dusebilırler Sermaye, muhtaç ve zayıf bir iklıme bızzat va/iyet etmek ıçin gelır. Sermaye kuvvetlı birmuhite mâkul şeraıtle gırPr > Aynı İsmet Paşa. 1954 de Amerikalı Max Ball'un hazırladıfı Petrol Kaııununu kapitiilâsvon kanuntı olarak nitelendirmlştir. Yabancı sermaye hizmetcileri. Ataturkun ve İsmet Paşanın dün söyledıklcrmı busjuıı tekrarlmmlara «komunist divorlar. Moskova ve Pekin ağzı>la knnuşu>or. dhorlar. Ataturkun kapitalist emperyalizme karşı actığı bavrağın altında buçün toplananlar vc yabancı î'irketle re karşı nıilletin cıkarlan.ıı savuııaular komünistler . Buna karşılık yabancı şirketlerin avukatlığını yapıp, Amerikan maııdacılığı bajrağı altına toplananlar da milliyetciler Halk. elbette karpalarm gıılece^i bu iddiaİara inanmıvacaktır labancı sermuenin Turkhe icindcki büyük propaganda" gucünc raemcn. ınanmıjac.ikt,r Bunın memlekette tütün konusu bir Amer.kan tekelinin eliııde Demir Çelik tekeli bir Amerikan firmaşınm ort.,klı«ında Petrol P ixasası stene Anglo Amerikan tekeimde >Iade.ılerımizi de aMiı bicimde yabancılara peşkes çekmek ıcııı hır Amerikan tasaıısı konıis>onlarda hazır Ismct Paşa: Ecnebı şııket inhisarından bu memleketin neler çektiğini bil7™1 l e r . g a f i c l e du^h.iııler demiş. Bu gafletin içindeyiz stadi. 13J4 dcn bu jaııa koylunun geliıi, gunde 30 kuruş artmıstır Tavuk EtiveYumurta Doç. Dr. Osman N. KOÇTÜRK ürk toplumunun yetersız olan ha\Tansal proteın ıhtıyacını gereği gıbı karşılamada ta\iık etı üe yumurta da çok mukemmel ve verımlı bır kaynak olabılır. Boyle olmasına rağmen tavuk ve tavukçuluk üe rr.eşgul olmak kuçuk bır ış kabul edılmış ve ılen memleketlerde olduğu gıbı bmlerce tavuğun beslendığı ve yetiştirıldığı tavukçuluk ışletmeleri Türkıyemızde kurulamamıştır. Memleketimizdeki protein açlığı kısmen de çoğunluğu Müslüman olan Türk halkımn domuz eti yememesi ve bu etin Müslüman lara haram edilmesuıden ileri gelmektedir. Çünkü domuz, koyun ve sığır gibi kasaplık hayvanlara nazaran hem yavru yapma kabiliyeti ve hem de yemi ete cevirme kapasitesi bakımından çok daha verimli bir hayvandır. Normal şartlar altında beslenen koyun ve sığırlardan her jal ağırlıklannın onda bırı kadar et alınabildığı halae domuzlarda bunun yedı ka ta kadar çıktığım goruyoruz. Bundan dolayı Musluman memleketlerın çoğunluğu tahıl ile beslenmek te ve geri kalmakta ıken Hırıstı>an memleketler verımli bır hayvan olan domuzu bu maksatla beslıyerek çok et uretmenın ve ıhtıyaçlarını en ıyı standarlara gore karşılamanın kolayını bulmuşlardır. Şuphesız verımlı bır hayvan olduğu ıçın bazı ışguzarların yaptığı gıbı Muslumanlara da domuz etı yemelerıni tavsıye edemeyız. Çunku dın butun ıcapları ile bır bu'undur \e dme bağlı olanlar. T De\let kudreti. hukukun biricik tnueyyidesi, varlıjının kaçınılmaz şartıdır. Hukuk, lemeli ve nitcliği bakınundan. topluro düzeni. denge ve ahenk ilkc.sidir. [)e\let bu gayeleri gerçekieştirme hedefini güden biryüksek kuruluştur (1). Bütün çağlarda belirmis olan bilimsel hukuk felsefesi akımlarında, hukukun insan hayatının zaruretlerinden doğduğu \e o hayatın ayrılmaz bir unsuru bulunduğu tartışmasız kabul edilmiştir. (Cbi homo, ubi jus = Hukuk insan hayatına bağlıdır. ondan ayrılmaz). En az da olsa düzensiz toplum hayatı olamaz. Bu zaruret sürekli kurallan, ve buna saygı temin eden bir kudreti (autorite), yetkiyi gerektirir. Düzrnlemek, düzen. kural kavramları doğrudan doğruya iktidar. yetki. kudret (autorite, pouvotr) fikrine bağlıdır (2). Emretmek yetk/si fikrine bağlıdır \e ondan ayrılamaz. Hürriyetler toplumun üstün (varlık) düzeni ile sınırlanmış jetkileridir. Devlet iktidan bu üstün düzeni saflıyan hak kurallarına uymayı emretme jetkisi \e kudretidir (3). De\letin gayesi toplumun iyiliğidir. Bu gaye için kamu iktidanna itaat ilk ve kaçınılmaz ödevdir. Zira kamu kudreti, devlet iktidan ile toplumun iyiliği arasında koklü bir yapı ortaklığı vardır (4). Devlet felsefesinin unlü Ingiliz bilgini Hobbes'a göre barış insan mutluluğunun tek şartıdır. Kudretsiz bir hükümet toplumda barışı temin edemez. Yine ünlü Ingiliz bilgini Locke 1860 yılında yazdığı (Hükiimet bilimi) adlı eserinde: «Devletin gayesi kamunun iyiliğidir. Bu gaye devlet kudretiyle gerçekleşir» demiştir. Alman hukuk felsefesi unlü büyük bilçini KANT'a göre deılet hukuk düzeninin bekçisidir, Kayesi hakların yerine getirilmesini ve öte yandan bu hakların ihlâl edilmemesini sağlamaktır (5). Yine Alman feylezofu Hegel'e gore devlet kamusal menfaatiıı kaynaşmış merkezi. mâne\i fikrin (Birlik • Varlık fikri) gerçekleşmesidir. Tanınmıs Alman hukukçusu Ihering'e göre hukukun gavesi ferdi bencil taşkınhklara. düzenleyici bir kuvveti karşı koymaktan ibaret olan toplumun yaşama şartlannı sağlamaktan ibarettir. Devlet ile fertler arasındaki münasebetlerin nitcliği her devietin benimsediği sisteme göre değisir. Bugun. devlet kavramı, devietin bütün faaliyet alanlarında kamu düzeninin teminatı olan devlet kudretinin gerçekleşmesini ifade eder. Aksi halde toplum düzenini yaşatmak ve korumak mümkün olamaz. bu kötü sonuçtan yine toplum, kendisi zarar görür (6). (1) Del Vecchıo, Justice Droıt Etat, p. 140 (2) Mommsen, Le droıt publıc romaın, t. 1. p. 92. Î larak sığır ve koyun etinden daha pahalna satılmakta ve dar gelirli vatandaslar tarafından ancak yılda bir kaç defa yenebilmektedir Halbukı ıyi ve büınçlı bır yet:stır:cılığe gıdildığı zaman tavuk etının sığır ve koyun etmden daha ucuza mal etmenın ve yumurta fıyatlarını düşurerek halka daha çok yumurta yedırmenın mümkun olduğunu bılıyoruz. Türkıyemızde tavukçuluğun gelışmemış olması daha çok bılgı seviyemızm duşuk oluşuna bağlı bulunuyor Beslenme sartlan ile verımi arasında buyuk bır ilgı olan tavuk gereği gıbı beslenme; mce hastalıklara dırenme gucu azalmakta ve bır taraftan da et ve yumurta verımi son derece duşmektedır İsrael ve Bırleşik Amerika gıbı ilerı memleketlerde bır tavuktan bir yılda 200 250 kadar yumurta almak kabıl olduğu halde menıleketımizde bu verım 60 80 yumurta arasında değışmekte ve tavuk beslemeK bundan dolavı kârlı olamamaktadır Sut kadar besleyıcı ve taın bır besın olan yumurtanın her vatandaşm kolayca satın alabıleceği bır hayvansal proteın kaynağı olarak iç pazarlarımızda bollaştınlması ve bılhassa koylerde hayvan kesemedığı ıçin sadece bulgur aşı ile beslenmeye mecbur kaldıg'ndan bır kızamık salgınında joızler cesını toprağa verdığımiz çocuklarımızm antıbıyotık kullanmadan Jrurtarılması kabıldır. Bız bu gerçeklerı gdremedığımız içın ınsan başına duşen gelır ve yıyecek mıktanr.ı yorulmaaan arttırma Ileri memleketler yenmıyen balıklan, mezbaha artıklannı kan ve ölü hay\'anların etlerını özel tesislerde balık unu. et ve kemık unu gıbı yem maddelerıne çevırerek belırlı mıktarlarını tavuklara yedırmek suretiyle yumurta ve et verimıni yukseltemeye muvaffak olmuş bulunuyorlar. Bızde ıse *avuk besleme bakımından çevre sartlarına terkedılmıstır Trabzonda kurulan bır fabnkanın balık unu ımalâtma geçtiğını ve kombinalardakı mezbaha artıklarmdan et ve kemık unu yapılarak pıyasaja arzedıldıginı göruyoruz. Halk bu yeni yem maddelermın ne suretle kullanılacağını bümedığı gıbı uretılen mıktar Turkıyenın ıhtıyacının yuzde bırı bıle değıldır. Boyle olduğu halde bu kurumun idarecilerı geçmış jıllarda buyuk hatalara düşmusler ıç pazarda satamadıkları balık un larını Israele ihraç ederek para kazanmaya çalışmıslar ve hattâ yanlış olduğu halde kurumdan kredı alan sığır ve koyun bes'e vıcılerıne balık unu sa>arak bu yemı hayvanlanna yedırmelerını salık vermıslerdır Türkiyede tavuk yetiştiriciliçi hayvansal protein ihtiyacımızı karşılamada mükemmel bir kavnak olabileceği halde, iş alabildiğine ihmal edilmiştir. Bir zaraanlar yumurta ihraç eden Türkiyenin büyük şehirlerinde artık yeteri kadar iyi kaliteli vumurta bıılup cocuklarımıza vedirmenin bir mesele haline geldiğini görüyoruz. Bu arada dostumuz Bırleşik Ame rıkanın tavukçuluğumuzun biraz gehşnıeye başladığı ve tavuk etının pazarda 7 lıraya satılabıldığı gunlerde kılosu üç lıradan Turkıyeye bol mıktarda tavuk eti ıhraç etmesı, zamanla gelışebilecek tesebbuslerı de yok etmış ve bulunduğumuz noktadan çok daha gerılere gi*memıze sebep olmuştur. Buçun ıse bu ıhracat d'irmuş ve yeter<;iz kaynaklarırrız daha veter sız bir hale gelmış bulunuyor. D evlet kudreti \eya iktidan (autorite) buyurmak. emretmek yetkisidir. Kudret, devletin ayrılmaz ve kaçınılmaz ilk unsurudur. Devlet içinde düzenin biricik temeli emretmek iktidan (autorite) dir. Tarihin hiç bir çağında ve hiç bir toplumda iktidarsız düzen varolmamıştır. Bu düzen toplumun her ferdinin şuurunda, üstün du\gu nlarak yaşamadıkça, toplum \eya fert ginenint sağlamaya imkân joktur. Ferdin her harekcti dü7ene bağlı olmadıkça meşruiyet kazanamaz. Bu sebeple hürriyet ka\ramı doğrudan doğruya duzen (3) p. 127. (4) p 243 (5) p. 213 (6) 373. Umberto Campagnolo, Droıt et Nations, Du Pasquıer, Phılosophie du droit, 2e edit. Mosca, Hı&toıre des doctrınes polıtıques, Del Veccıo, Phılosophie du dıoıt, 1953, p l.PCtl.OOP ITJTİof » ı m r t F l Cr'İBİ low 2.CC0 CCC II. T«»Jk »t! 0IE1TİYATROURIN Ö1EIDURUMLARI Ali UZUNISA ü r k i j e on h e ş >ıldır herşeyin özelinl yasıyor \e ozel olan lıcr şpvın bu>uk propagandası j a p ı l ı j o r . Ozel fabrikalar, ozel doğumcvleri, bzel okullar. ozel >uksek okullar, ozel c v l c r kervanına ozel ti>atrolar da katıldı. Şehir Tijatrolarından \e D c U e t Tiyatrosundan intihar. crkek kaçırma s'bi o l a j l a r o l m a d ı k ç a sdz konusu cdilmezken. ozel t b a t r o l a n n h e m e n her gün bir haberi, bir roportajı gazetelcrde çıkıyor. Bu tiyatrolar her y o n u y l e ozel t e ş e b b ü s ç u l ü ğ u n bir kolu durumundalar. Üstelik jurdumuzdaki plânMZ programsız ozel t e s e b b u s ç ü l ü ğ ü n en ilkel ozelliklerini taşıyorlar. Kâr g a y e s i y l e kuruldukları halde gcrcksiz bir şişkinlik hepsini guc durumda bırakıyor. K ı j a s ı y a bir rckabct kazanabilccckleri uç. beş kuruşu da zehir h a l i n e sokuyor. Tabiî bu arada, saııat, topluma hizraet görevleri sozu edilmez fazlalıklar oluyor. Yaıurtı îiırıoıtî Piliç Harbi: K" Kti l l r r t l i » JLX F İstanhul Ti>atrosu Haldııu Dnrmcn flulriz Sururi Eııgin C rz7ar Kıuıık Salıne Karaca Kent O>uncuları Azak T i j a t r o s u Bulvar Tıyatrosu Oraloğlu Arena Gen Ar Kadıko.N Ozel Ti>at. Bakırko> Halke\i 101.127 7V7II9 73.325 64 72(5 56.715 55.619 44.890 38.520 36.102 31.420 27 ..111 23.415 13.821 q 9 s 32 31 31 31 .11 ISRAELDE TA\ L K ETI VE YUMURTA ÜRETIMİ dırun, butun gerekçelerını aynı şe kılde uygulamaya mecburdarlar. Hiç bır Muslumanın hiç bır şekılde domuz eti yemesıne bız de taraftar değilız. Ancak dinlerinin bir icabı olarak Müslümanlar gibi domuz eti yemiyen Yahudiler havvansal protein dâvasını, Musluman toplumlara da örnek teşkil edecek şekilde tavuk beslemek suretiyle halletmiş bulunuyorlar. Çünkü tavuk yumurta ve et verimi birlikte hesaplandığı zaman koyun ve sığırdan çok daha verimli \e domuz kadar üretici bir hayvandır. Taioık yetıştıncılığı bılınçh şartlar içinde yapıldığı zaman tavuk etını ve yumurtayı, sığır ve koyun etme nazaran daha ucuza ve daha bol olarak ıstıhsal edebilıyoruz. Bu gerçeğı goren ve goçler sırasında Israele hıcret etmış yuzlerce teknısyenın bılgısmden faydalanarak ışe ko>ulan Israel 1956 yılına kadar dış memleketlerden et ve yumurta ithal eden bır mem leket ıken bugun en çok yumurta ıhraç eden bır toplum haline gelmış ve halkının et ıhtıyacını tavuk etı ile karşıladıktan başka, dış pazarlara da ıhraç ımkânına ka\aışmuş bulunuyor. " sraelın çol şartları içinde ve kurulus halinde bır toplum, ve sahıp olduğu toprakların bızım Konya ilımiz kadar olduğu duşunulecek olursa Turkıyenın mevcut ımkânlan değerlendirmekte ne kadar geri kalmış bulunduğu gayet açık bir şekılde gorülecektır. ve doğum kontroluna yonelme yolunu tutmuş bulunuyoruz. Bır koylu kad:n ıçın haylı yabancı ve kullanılması guç rahım helezonlan ile doğum kontrol hap larına yatıracağımız ve beş yıllık bır Dlân devresınde 200 milyon liraya kadar jukselecek olan dovızı. koyiulerımıze ta\ukçuluğu ogretmek ıçın sarfetmış olsaydık, sadece doğanları degıl, olenlen de kontrol altına almış ve halkımızın besın ıhtıyacını daha ıyi karşılamış olacakrık. 12 10 8 9 9 14 12 16 10 6 .;ı 30 32 31 30 Aksarav B u g u n büyük şehirlerimizdcn ikisiııin başına coreklenmiş olan bu kuruınlar, aslında başka şeh i r l c r l e yapılacak kıyaslamalarla, şaşırtıcı bir sayıya varmışlardır. Atilâ Alpoge'nin Oyun dergisinde çıkan çok onemi incclemesindeki tablo bize bu durumu ispatlayacaktır. (1) Şehirler Paris Londra N e w Ynrk Istanbul Ankara Bir nıil.Non kışi tiyatro 7 5 5 9 bd)iııa Halk Ti>at. 4.fe66 (Bu tnpluluğuıı soııradan Karaca Ti> atroda oynadığı o\un bu sa>ının dışuıdadır.) Bu >a>ılar butun îstatistikler gibi ilginçtir aıııa gcne de söz konusu kurumların gerçek durumlannı gostermez. Bunun için belli başlı tiyatroların, ojnadıkları hafta ile işgücunü çarpıp, sejirci sa.Msma bolerek gunluk seyirci ortalamasını bulduk. \c bu sa>ı>la salondaki koltuk sajısına gore bir «doldurma» oranı aradık işte sonuç: Ti>atro Saloııu doldurma oranı Yıl içinde o>nadığı o>un sa>ısı 2 rcı asırda soğuk harb ve ekonomık harb dedığımız mu radele bu'un gucu ı'.e de \am etmektedır l'retim fazlaları için sağlam pazarlar arama çabası içinde olan Birlesik Amerika bir kaç yıl once bize vaptığını. Fransa üzerinde de denemek istemiş \e fakat uyanık bir toplum olan Fransızlar Amerikadan ucıı? fivatla bol pilic ithal etmenin kendi tavukçuluklarına vereceği zaran görebildikleri için bilhassa Hükümet Başkanı b.» operasyona karşı direnmıs \e gazetelerde «Pilic harbi» olarak okuduğumuz açık mücadeleye geçilmiştir. Bugun Fransanın mıllî ka^aklarını koruma maksadıyle gırıştıği bu mucadeleden başarı ile çıktığmı ve memleketınm bır oazar olarak kullanılmasım enaellerken kendı kaynaklarım haylı gelıştırdığmı goruyoruz M ^ l'nlu Fıansız dusunuıu AVDRE JOUSSAIN'in İHTİLÂLLERİN KANUNU admdaki meşhur eseri çıktı. Çev: Prof. Hanıdi Ragıp ATADEMİR Cezayır'de vukua gelen ihîilâl ile. Ihtılâller Asrı XX asırda ıhtılâlleri ilmî açıdan tahhl eden bu kıUp dünyada kendi turunde tek eser olarak en fiıclu etüd mahsulü olduğunu bır kera daha gostermıştır İhtıUMrı bir muamma olmaktan kurtaran bu eser, sosva] harekotlerı takip eden okuyucular içın yegane kaynaktır. Butun kıtapçılarda bulunur. Fıatı 7,50 lıradır. Genel dağıtun yeri: REKTUR Kıtap Dervisi Tel 27 21 58 Nuruosmanre Cad 81 istanbul Reklâmcılık (2454) 7296) Ne yapmalı? urkıvede tavukçuluğu geliştirerek, hayvansal proteın ıhtıyacımızı karşılamak kolay bır ış olacaktır. Bunun ıçın ne yapmaraız lâzım geldığini ılgilılerı komsumuz Israele kadar seyahat ettırıp bu memleketın uyguladığı şekıl tetkık ettırmekle kolayca o» renebılırız. Memleketimizde tavuk çuluğun gelişememesinin belli baslı sebeplerinden biri de yem yetersizliğidir. İnsanı gıbı hayvanlan da aç olan Turkıyede verımi arttırmak ve hastalıkları onlemek ıçın yapılacak ilk ış yem ıhtıya cmın gereği gibi karşılanması olabılır. Tavuk yaradılış ıtıbariyle tıpkı insan gıbı hayvansal ve bıtkısel besınlen muştereken kullandığı takdırde bol yumurta verebılen ve suratle gelışen bır hayvandır'. I Bu şişkinlikten, ustelik, bu>ük iki şehrımızde >aşa>an iki buçuk mil>on vatandaşuı yararlaııdığını sanmayalım. Tiyatrolardan aııcak nıutlu bir azınlık >ararlanmaktadır. Butun ozel tiyatrolara giden seyirci sayısı Istanbul ili iciıı 619.399 kişidır. Ozel tiyatrolar yılda ortalama uç o>un oynadıklarına \e scyircilerinin de aşağı yukan aynı kişilcr olduklarma göre bu sayı kendiliğindcu 330.040 e duşer. Ozel tiyatrolara dc\am edenler bir sczon boyunca, en az, üç tiyatroya de\aml' gittiğine gore bu sayı bu kez 119.010 e duşmcktcdir. Demek ki iki milyoııluk bir şebirde aııcak nufusuıı •• 5 i icin bu tiyatrolar ralışmaktadır. Ama bu kurumlar haber kaynaklarımızın cok daha geııiş bir kısmını süzme gözleri. juvarlak sozleri. baldırlarola doldurmaktadırlar. Bir artistin >an çıplak sahneje eıkacağı en mutcber gazetelcrde güıılerce ilân oluyor. Bir başka hanım arti^t oluınlıı oyunI*ra yonelme cabasını >)b>le acıklı\or: «Ya\aş, yaıaş yonelijoruz Meselâ Kocamın Nişanlısı», «Gene mi Para?>, «Bu >a\aş gidişin birer ornekleri.» (2) «2.14 Kuçuk Salıne L'hi traz 50.16 Istanbul Tıyatrosu 39.00 Haldun Dornıen 38.71 Gulriz Sururi Eııgiıı Cezzar •• 36.60 Karaca ". 35.43 Arena •• 32.42 Kent O>unculan •• 3 .M O( Oraloğlu •ı 27.13 Gen Ar 3 6 3 4 İ Işler bövle çiderse hav\ansal protein açhğımn pençesinde kı\ranan ve nüfusu süratle artan Tür kiye gelecek yıllarda çok daha ciddi olaylarla karşı karşıya kalacak ve ihtiyacını karşılamak için, turizmden sağlıyacağı para da kâfi gelmiyecektir. Müslüman bir toplum olarak bize haram edilmis olan domuz etini yemeve mecbur kalınadan önce balıkçılık ve tavuk çuluğumuzu geliştirmek ve partiler üstü belirli bir hayvancıhk politika.sımn gerçekleşmesi için elbirliği ile çahşmak mecburiyetinde bulunuvoruz. Bu ışler yapıl mazsa muharebe meydanlanr.da kazamlmış olan zaferler pılıç ve soya yağı operasyonları ile kaybe dılecek ve Turkıye yıpranacaktır YON • Nimet Arzık Demirel'in portresı BUGÜN ÇIKAN SAYISINDA CEZAYİR İHTİLÂLİNİN İÇYÜZÜ • Gorulduğıı gibi ozel tiyatrolarımız satılığa çıkardıkları bilctlerin aııcak • Q 35 ini satabilmişlerdir. Bütün buıılar da dayanılan temcllerin ne kadar çurük olduğunu ispatlar. Özel tiyatrolarm gelirlerinin hcmeu hemen yarısı Belediye. Telif Hakkı ve kira tarafından almmaktadır. Diğer yarısı ucretlere, prodüksiyon masraflarına \e kâra kalmaktadır. Ozel tijatroların ııcret tablosunun aylık topamı 30.000 Iirayı geçmez. Genellikle 28.000 civarındadır. Ama bu rakkam icinde patronların dorder bin lirası vardır. geri kalan 10.000. 15.000 lira oyuncular arasında böluşulmcktedir. Bu boluşme de korkunç bir adalet«izlik içinde olmaktadır. Özel tivatrolarm oyuncularından buyük bir kısmı laşağı yukan •. 80 i) 700 liranın altında ucret alır. 150 lira aylıkla çalışan oyuncularuı sayısı az değildir. Ozel tiyatrolardan ilk sekizi bu >ıl 100 er bin liranın çok ustunde kâr etmiştir. Acaba salonun ancak '• 35 ini dolduran. her biletin yarı parısına dokunamayan bu işletmeler nasıl kâr eder? Biraz once açıkladığım ücret adaletsizliğiyle. Gunde 10 saatle 16 saat çalışan bilincsiz bir iş<,i kutlesini somürerek bu topluluklar iş yapmaktadır. Patronlannın saııat değerlerine kuzu gibi tapan oyuncuların somürulmeye baş kaldırdıkları gıiıulnıemiştir. Yeni kurdukları sendika (3) da bu aore\leri unutarak bazı eserlerle sa\aşma>ı onKornıektedir. Sonuc olarak bu duzen daha bir sure. ekonomik alanda. devam edecektir. ama dusunce alaııınria çoktan çoktüğünü başka bir yazıda açıklaınaya çalısacağız. YARIN GIDA KONTROLU ÎMilletlerarası Buyuk Skandal: iki miİ3ar dolar nasıl paylasıldı? • Prof. Sluammer Aksoy PETROL KANUNU ANAYASAYA AYKIRIDIR Temel sebep A tilâ Alpoge'nin soz konusu >azısında aıılattığı gibi, butun bu •altın çağınm> başlangıcı enflâsyonist ekonomiye dayanıvor. Daha fazla zenginleşeııler daha fazla harcama yerleri arı>orlar. Bir surü sorumsuz kişi de bunların hizmetine gircrek onlan eğlendiriyorlar. Daha once verdiğimiz rakkaınlar belki bu hoşa gitme>ecek gerçeği doğrular. On beş >ılda toplum >apımızda belireıı desteksiz bir burju\azinin eğlencesi. piyasa şarkıcılarıyla bu tiyatrocular olu>orlar. Bir yarıştıt başhyor, herkes mal bulmuş gibi hiçbir amacı olnıadan ozel tiyatro açıyor. Her açılışta olduğu gibi büyuk srizler öne sürülüyor, Amerika. Paris jaldızları altına gizlenen gerçek dışı bir surü kişi oncmli tiyatro adamları oluyorlar. Ama bu kurumların en gülünç durumları hesapları. Gbzle göriinür elle tutulur bir hale gelen: sermaye eksikliği, tekııik bilgi yetersizliği. yaratıcı guc >oksunluğu, aşın kâr gayesiyle giidulen kaypak imalât düzeni, isçi somurme taktikleri özel tivatrolarda dayaııılmaz bir se\iye>e erişiyor. Yeter^iz isimler; kopyacı, ülke gerceklerinden kopuk, cıırük ve sakat mal imâl eden insanlardan farkları jok, üstelik idarecilikten hiç anlama>aıı kişilrr. Kurdukları duzenin sakatlığınm farkında değiller. Şu rakamlara goz atmak bu sözleri fazlasıyla doğrular. Tiyatro Bir sezonda Haftalık Senelik kesilen oyun sayısı çalışnta bilet adedi haftası 1956 1959 yılları arasında ve sadece üç yıl içinde Israel tavukçuluğunun kaydetmis olduğu gelişme akla durgunluk verecek kadar süratli ve verimli olmuş, yumurta üretimi 98 milyondan 333 milyona. tavuk eti üretimi ise 6500 tondan 42.500 tona yükseltilmiştir Israel 1956 yılında 1 5 mılyon duzırıe olan yumurta ıhracatır.ı 1^59 v:lmda 23 5 mılyon duzıneye kadar çıkarmış bulunuyor. Bu ıhracatm yanında Israelde yaşıjan bır insan bır yılda ortalama 19 kılo yumurta yiyebilmek tedır. Haloukı Israele komşu ve ona nazaran çok daha müsaıt şart ian olan Mısırda bır ınsanın bır jılda tuketebıldığı jumurta mıktarı 1 kılo civarındadır. Bunun yanmda Israel halkının yılda ortalama olarak 15 kılo et, 16 kılo balık, 173 kılo süt kullandığmı go ruyoruz. Mısırda ıse insan basına dusen yülık et mıktan 10 kilo. balık 3 kilo, sut ancak 60 kılodur. îsrael iıe onu çe\ relıyen Arap memleketlerı arasındakı mucadele bundan dolayı sürup gıtmekte ve çok hayvansal protemle beslenen ve bundan dolayı sağlığı ıle entellektuel gucu ustun olan İsrael toplumu yılda insan başına 188 kılo tahıl tüketen Mısır milletme karşı direnebılmektedir. Sayın Doktor ve, Sayın Eczacılara Bıj dönmesinı karjı yeni bir ilâç, ANTİVERT tablet v« (Pirivin ve neomisinll) yıni gSz, kulak, burun damlası PİRİVİNMİSİN depolva dağıtıimıştır. Sıyfilarımızla İstanbul llâc Uboratuarı Reklâmcılık 2387/7269 Çok se\gılı aıle hocalarından • CEZAYİRİN İSLÂM SOSYALİZMİ Cumhurivet 7294 TESEKKÜR buyuğumuz, eskı Manısa Mılletvekıli ziraat YAŞAR ÖZEYin ebedijete intikali dolajısıvlc acımıza ıştırak eden Sayın Devlet Başkanı CEMAL GURSEL e Sayın İSMET INONÜ'ye ve muhterem aılesıne, butun dost ve aVr^balarn'iza, tedav.si esnasında buvuk alâka vc ihtıınamı gosteren Prof Dr Cavit SÖKMEN Prof. Dr C>as KORKUT, Prof. Dr Celâl ÖKER, Dr Lâle AL1AY, Dr Oya ve Ömur Khmği ıdarecı ve personelıne teşekkurlerımizı arzederız. Ö7ev Aılesi Adına DÜNDAR ÖZf.Y Cumhuııyet 7315 Djnva çapında bir Is\ıçre ılâç fabnkasının Turkije rr.umessılhgın.n llmi Burosunda gorev almak ve doktoılar nezdınde ılâçlarını tanıtmak maksadıyle, derhal ıstıhdan edı'ecek Elektronik Teknisyeni ahnacaktır. Arsştırma işlerınde 50. (ellıt lira gundelıkle çalıştırılmak uzere tecrübelı elektronik teknısyenıne ihtiyaç vardır. Muracaat: İ.T.U. Ziraat Makineleri Muayene ve Araştırına Merkezi; Florya İstanbul. Tel: 73 79 02 (Basın 10888/7271) Tıp Doktoru. Eczacı veya Kimyager aranmaktadır. Ilgıhlerın el yazıları ile yazılmış tercumeıhaüen'ne fotoğraflannı ılıştırerek Posta Kutusu 176 Karakov adresıne muracaatlaln. Cumhurıjet 7289 ıl' t2> 4.3 I Atilâ ALPOGE. Bir çıkmazın eşiğindekı yanılmalar, O>un Dergisi sayı 22, Mayıs 1965, s. 4 15 Gonul Ülkü. Necmi Onur'un roportajmdan, Mılliyet Gazetesi, 9.2.1965. Totsıs Senchkası Ankara'da kurulmuş ve mevsim sonunda İstanbul'da Ekrem Dumer subesıni açmak ıçın tesebbüse geçmiştir. Sendikanın şımdıye kadar yaptığı tek çaba söz konusu bıldiriyi yayınlamak olmuştur. Yaz aylarında toplanan Sahne Damsma Kurulunda Refik Eren diye birinin Cuneyt Gökçer'in aracı olarak sendikalaşmaya tbu işçiler cahil», €olmaz> deyişinı hatırhyoruz, ve bu kişiler şimdi sendika idare kurulunda .. Anlaşılıyor değil mi? •••«••c 27,000 ton sun'î gübre nakletlirilecektir Derırce Lınidiıma gele;ek muhtelıf gemılerden almarak rr.uhtelıf teşkıllerımıze sevkedılecek 27 000 ton sun'ı gubreye aıt nakliye şartnamesı GALATA RIHTIM Cad. No. 7 de YOLLAMA Servısımızden ve ANKARA ile ESKÎŞEHİR Bölgelerımızden temin edılebılır. Tekhf verme müddeti 29/6/1965 Salı günü saat 12 ye kadardır. Kurum 2490 Savılı Kanuna tabı olmadığından ihaleyi yapıp yapmamakta veya diledığine vermekte serbesttır. TÜRKİTE ZtRAİ DONATIM KURCMÜ İSTANBUL BÖLGE MÜDÜRLCGÜ (Basın: 10493) 7283 Yeraltı Kablosu Aranıyor NKBA NKBA 3 X 120 + 70 3 X 95 + 50 25 metre 183 metre Bizde Tavukçuluk ürkiyedeki şartlar Mısırdaki şartlardan biraz daha iyidir. Türkiyede insan başına vılda 2 5 kilo kadar vumurta isabet Pdi'nr. TavııK eti lüks bır et oU rak kabul edildiğı ivıu genel »• Î Alâkalıların Mensucat Santral T.A.Ş. Mübayaa Servisine Müracaatları Tel : 21 70 00 Cumhurivet 7318 '» { • • • { • « • • • « • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • !•»•••••« { • • • • • •• • • •• • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • • I
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle