Katalog

8AHİFE İKÎ CUMHURÎYET 24 Nisan 1965 HALKEVIERININ DAYANDIĞIİLKELER Şevket EVLiYAGiL HalktvUrl Genel B i | k u Yardımcıu tatftrk, Halkerlrrbıi bundan 33 yıl 5oce millet bizmetine koymuştur. Kurtuluş savaslariyle, siyasal eğemenlik kaıanılmış, hür ve bağunsız bir Türkiye devleti kurulmuştu. Büyük Atatürk, vatanın üzerine eğilince Imparatorluktan her cihetçe harap, fakir ve çok geri kalmış bir miras aldığını gördü. Vatandaşı kalkındırmak için bir taraftan milli eğitim kurumlannı teşkilâtlandınrken, diğer taraftan da halkın bir aray» toplanarak kendi kendini yetiştireceği, çeşitli konulan görüşeceği, bildiğini öğreteceği, bilmediğini öğrenecegi bir halk teşküâtı kurdıı. Bunlara (Halkevi) dedi. Atatürk, 33 jıl evvel, 1932 nin 19 Şubatında ilk oiarak 14 Halkevini açarken şöyle diyordu: «Gençlik istikbalın ışığıdır. Gençlik raütemadiyen gelişen ve yetiştiren bir çalışnıamn içinde yaşatılmalıdır. Milleti şuurlu, birbirini anlıyan, birbınm seven, ideale bağlı bir halk kltlesi halinde teşkilâtlandırmalıdır. En kuvvetli ders vasıtalarına ve yetişkın muallim ordulanna malik olmak kâfı değildir. HaUu yetiştirmek, halkı bir kitle haline Retirmek için aynca bir milli halk mesaisine ihtiyaç vardır. Silâh kuvvetinden, her türlü cebır ve madde kuvvetlerinden daha müessir olanı fikir kuvvetidir. Milletimizi bu sahada yetiştireceğiz.» Göriildüğü gibi böyiik Atatürk Halkevlerini •iyasî bir organ oiarak değil, bütiin gençliği ve milleti kapsayacak geniş bir kültür tesekkülü olarak düşünmüş ve kurmuştur. 1932 • 1951 yılları arasinda sayılan ve çalışma alanlan gittikçe artan Halkevleri ve Halkodalan için, Türkiye Cumhurheti tarihinde girişilmiş en geniş, en tesirli halk egitimi teşebbüsüdür, diyebiliriz. 1950 yılında Halkevlerinin sayısı 478 e, Halkodalannm sayısı da 4322 ye varmıştı. Böylece yaklaşık oiarak her türlü bina ve eğitim donatunıyla 5.000 kurulus, halk eğitimi hizmetinde görev almıştı. OERİ KALMIŞ :::: •*•• ÜLKELERDE •••• •••• • • • « SOSYALIZM Açıklanmalı! Birtakım yazarların ikide bir ortaya attıklan bir iddia vardır: Rnsya piyasadan Türk parası toplayıp, bu paraları el altından dağıtırmıs. Ve bir propaganda nğrunda barearmış. Demektir ki bn; Türkiyede bazı vatan hainleri vardır, bunlar para ahp yabaneı bir devletin propaçandasını vaparlar. Eh. böyle bir is pek tehlikeli olduğu ve pek de ucuza vapılamıvacafi için işin ncunda milyonlar dönmekte olduğu tahmin edilebilir. Şimdi devletin tirM ve açık Emniyet mensuplarına bir is düsüyer: Sairlerin mısralan ve hikâvecilerin hikâyeleri peşinde ucuz kovustarmalara Eİriseceklrrine. ve koltnk mevhanesinde ncnz şarapla yarenlik eden sanatcıların konnsmalarına knlak misafiri olmak vazifesinde tavret eöstereceklerine, Türkiyede kimin hansi devletten nasıl para aldığinı ortaya cıkarmak yolunda çalısmalan gerekmektedir. Bakarsınız ki, adamın milvonlannın kökünde bir yabaneı devletin ihsanı bulunmakta .. Ve adam düpedüz bir yabaneı devletin Türkivedeki hİ7metciliJini vapmakta... Ancak bn noktada cok önemli bir çerçeği ortava kovmakta favda var. Tabanpı bir devletin Türkivede proparandasını vapmak İçin para alanlar, hansn vahancı devlet olursa olsnn avırdetmeden elr almmalıdır. Bizim millî menfaatlerimiı hakımmdan anlavmmi7 «udur : Moskovadan nara alın Mo«kovanın emrine riren Tiirkive irin ne kadar 7arsr!ı îse. VFa«hinFtondan para alıp Wa«hineton emrinde calıvan da Tiirkive ioin o kartar lararlııiır. Bir vabancı devletin prona?anriasma oara kar^ılıfını'a Slet olntns satılık kisileri ortava rıkarmak. demokrasimizin «ıhhati ve Türkiyenin baSımsızlıfı bakimından »arttır. Bn arada avaihriaki sorıılara da dikkatleri cekivoroz : 1 Bazı vîrdımlaın Türk Dara=ı kar=ıl'k'armın Türkive içinrt» kullanılma'ü Arrerikan Hükümefinin dilegiyie olmaktadır. Amerikanın bazı mal vardtmlannın Türk para«ı kar«ıli5ı Merkez BanVa^ına vatmaVfafiır Bövlece Tiirkive icindp bir vabancı devletin mıi«aartc^ivle kullaiı1ar?V milvonlar've hattâ mılvariar biriVmek•eı'ir Tarım fazla^ı vardımlsnnm h i ' lcısm' Tiirkive içinde Atneri''a Hükı'imeti emrine vpr'lmektcdîr. Bıı oaralan Ameriks Hüküme• TıirVive içinde rfrelerrle Vııllanmaktadır? B'i naraların rriktan i nedir' Kimlere vpr'irppV+p. hanffi vollarrla «arfd'lmektprtir? Bıı •far«ılıklı ali'verisin anla>;ma>:ı na«ıl vıirü*iilmektedir1' Türk haîk' ! Tfirkîs'r her vıl ^Tni"rik»n vsrdımı ramlmakta ve milvonlar Tfırkts'in ka*a«tna rirmektertir. Bn nara nerelere sarfedilmek• • Tnrkf« vBnefirileri m ' o , v e fioret olarak ne ülmaktadır? Ame<? rikanın verrti*i paralarli TiirV»« reroeveslnde eîitim vapılmaktartır. hn r*i»i"i'n mîihi'i'ti ve vönfi neflir? i İ1SS Yeni sömütgeciliU ve gelişme olanakları Doç. Dr Gülten KAZGAN ı«. direkt yatınmların getirdiklerinden fazlasım götürdüklerine hükmedilebiür. Fransa ve Kanaünümuzde gen kalmıj ülkeleda gibi gelişmiş ülkelerin dahi rın, ı»ter faşıst dıktatörluğu direkt A.B.D. yatınmlanndan yaaltında Brezılya, ister losyakındıkları düsünülürse, gerçeğin lıst Arap ülkeleri, ıster parlâmanter demokrasili Türkiye ve Hin nerede olduğunu bulmak guç detildir. dıstan olsun, turaünun karşılaştığı yeni sömürgecılik sanayileşCenevre Dunya Ticaret ve Kalme ve gelişme olanaklarını baltakınma Konferansında verilen ralamaktadır. Klâsik sömurgecilik, kamlar geri kalmış ülkeler açıIkinci Dünya Harbinden sonraki smdan bütün hibe, kredi ve digelişmelerle yerini eskisinden etrekt yatırım olarak yardımlakileri itibariyle hiç de farkh olmıyan yeni sömürgeciliğe bırakmıştır. Araçları pek çesitli olan, klâsik sömurgecilik gibi silâh, top, tufek değil fakat dostluk kisvesi altında gelen yeni sömürgecılikten kurtulmak için de ayrı bir mücadele sekli gerekmektedir. Nitekim, politik kadronun taviz vermediği bütün geri kılmıı ülkelerde bu mücadele halen »ürüp gıtmektedir.  ve Halkodalanmız hukuk yönünden Türk Kültür Derneklerinin, Halkevi adı altında devanııdır. Yeni kuruhışlariyle Halkevleri kısa zamanda büyük bir gelişme göstermişler ve ynrt içinde 200, yurt dışında da 2 Halkevi ile teşkilâtlanmışlardır. Yeni Halkevlerinin hiç bir parti ile ve hiç bir siyasî akım ile flgileri yoktur. Devlet knvveti ile yukandan aşagıya doğru değil, eski Halkevlilerin ve gençlerin bir araya gelmeleriyle asağıdan yukanya doğru kendiliklerinden kurulmaktadırlar. * * * Milli kültür hayatının gelişip serpilmesinde ariık her şeyi devletten bekleyemcyiz. Bn önemli hizmete gönüllü gücü de katmak gerekir. Şhndi Halkevleri bu gücün toplandığı ve dağıldığı merkezler haline gelmektedir. Hep bildiğirniı gibi Halkevcilik bir ülkü askıdır. Millî dâvalarda heyecan duymak ve bn heyecanla, inançla çaüşmak azmidir. Halkevcilik. devletin milleti kalkındırma yolunda aldığı ve •!makta olduğu tedbirleri, başardığı çabalan vatandaşın benhnsentesi, bu amaçla bir araya gelerek sosyal ve kültürel çalışmalara girişmesidir. O tedbiriere ve gayretlere yeni fikirler, yeni hamleler katmasıdır. Halkevleri bütün iyi fikirlerin ve tesebbüslerin ya öncüsfl ya da destekleyicisidir. :: :: «*•• 6 si olarak kalmalarını hazırlamak tadır. Buna, ortak üyeler, «Denizaşın ülkeler» olarak nitelenen eski Fransız ve Holânda somürgelerine tanınan ayrıcahkların diğer geri kalmış ülkeler için durumu daha da kotüleştirdiği, kendi tarımlannı korumak yoliyle tanmsal ürun ıthalıni kısmak amacını güttükleri ilâve edihrse. Ortak Pazarın Üçüncü Dünya için ba?lıbaşına bir mesele olduğu ortaya çıkar. Tabii, ayrıcalıklardan ::ı: Sonuç unların yanısıra Haikevlerine düşen çok önemli bir görev daha vardır. O da, Atatürkçülük fikrini islemek ve bütün açıklığıyla ortaya koymaktır. Bugün memleket için zararb olduğıına inandığımız cereyanlar da kendUerine Atatürk ismini bayrak yapmafctadırlar. Butoegenç kafalan tereddütlere sevketmekte, hattâ, onlann kolayca çelirunesini sağUmaktadır. O halde Halkevleri gerçek Atatürkçülük fikrini işlemeli, bütün açıklığıyla ortaya koymabdır. Geniş halk kitlelerine bu saf anlamdaki Atatürkçülük fikri ve ruhu götürülmelidir. Bun» göre Atatürkün Halkevleri, Atatürkçülüğü belirli halde ortaya koyacaklar, sonra da onu halka indireceklerdir. Bu çok önemli bir olitik çekismeler sonunda Halkevlerinin 9 yıl görev oiarak Halkevlerinin ilkeleri arasında yer almıştır. .iapalı kalması \e o güne kadar elde edilen 19 İki yılı kapsayan ciddi bir çalışmanın sonucun yıllık tnaddi ve mânevi kıymetlerin kaybolda Halkevleri memlekette su iki ana fikrin yerması. tnemlekette büyük bir bosluk yaratmıstır. leşmesini sağlanuşlardır: Bu devrede her türlü ciddi topluluk yerlerinden % Halkevleri politikanın dışındadırlar. Politikanın yoksun kalan gençlerimiz, Türkiye için zararlı fidışında yaşıyacak ve ilerliyeceklerdir. kir akımlarının etkisine çok daha kolaybkla alınabildiler. Bugün hâlâ vatandaşlanmız bos * • Halkevleri düpedüz, dosdoğru Atatürkçü mer» A kezlerdlr. Hılkevlerinde sağcı ve solcu efilimler manlannı kıymetlendirecek, iç varlıklanm ıcnginobnıyacaktır. leştirerek yerlerden mahrumdurlar. Türkiyenin her yerindeki kitle halinde Halkevi Türk millptini yeni bir Anayasa düzeyine kakurma teşebbüsleri, bize orta yolda bulunan büyük vuşturan 27 Mayıs devriminden sonra böyle bir milli kültür kurumunun gereği anlaşılmıs ve dev bir aydın ve halk çoğunluğunun varlığını göstermiştir. Gerçek Atatürkçüler için Halkevlerinde RÖrimin lideri Sayın Crmal GUrsel'in direktifiyle rev almak artık milli bir davranış oiarak ortaya (Türk Kültür Demekleri) kurulmujtur. Bütün çıkmıştır. yurt sathında gelişmekte olan yeni Halkevlerüniz B Hiç bir porti ile ilgileri yoktur P Geri kalıms ülkelerin sanayile* jebilmeleri için döviz gelirlermi artırmaları ve kapital esyası ithalini genişletmeleri; lüks tüketım mallan tüketimini ve ithalinı kısmaları: tanmsal ürünleri ve sınai mamulleri için para bulmaları; sanayilerine, hiç olmszsa bir süre, dıs rekabetten korumaları gerekir. Yeni sömürgecilik, bu ülkelerin «ticaret yoliyle» bu clanaklan sağlamalarını çesitli yollardan önlerken, diğer yollardan bu ülkeleri gırtlagına kadar borç içinde bırakmakta, bağımhlıklarını sürdürmek amacını gütmektedır Sonuç. ülkeyi sürekli buyüme için gerekli olanak yaratılmadan. «bir elin verditini diğer rtin geri almıs olmasu dır. $ imdi, kısaca, yeni sömürrcciIiğin askerî ve politik yollar dışında kuliandığı iktisadi jolları ineelivelim : Dış yardımlar: Vrtî HUZURSUZLU6U Sadık ATAK ürkiyede sözde Ermeni katliâmı»nın 50 nci yıldönümünü anmak için, Beyrut'ta büyük bir gösteri tertip edilmiştır. Bu gösteri 24 • Nisan 1965 günü yapılacaktır. Lübnan " Hükümeti; Beynıftaki Türkiye Büyükelçiliğinin de uyarmasma uyarak, bu gösterilerin kapaü salonlarda yapılmasını ve sokaklarda yapılacak gös terileri engelliyeceğini açıklamıştır . Kimdir bu mâtem törenierini hortlatanlar?. BaşU Mısır Lideri Nâsır, sonra Başpapaz Makarios ve yardakçısı Yunan Hükümetidir. Her fırsatta; Türkiye ve Türkler hakkında, dünyanın dört bucağında tahrik ve teşvikte bu lunanlar. hep bunlardır. Beynıttaki Ortodoks Rum kilisesinin bu törenlere katılmak için, yukardan aldığı talimat da ortadadır. Ne yapmak istiyor bunlar?... Dünyaya; Türkierin hunhar, vahşî, kaatil kişiler oldukları fikrini yaymak. Bundan daha mükemmel bir fırsat ele geçer mi?.. İşte, ortada: 24 • Nisan • 1915. Evet, 1915!.. Türkiye; Çanakkale savaşlarında bunalmış bir durumda.. Doğu cephesinde Moskof Ordulan, Erzuram'a saldırmakta . İşte bu sıralarda, Doğu Savaş cephesinin gerUerinde bir Enneni ayaklanması başhyor. Istün düşman kuvvetleriyle çarpışan Doğudaki 3 üncü Türk Ordusu; kendisine saldıran Moskof süriilerini önleyebilmek için, canlabaşla çarpışırken, cephe gerisinde Ermeni çeteleri, Rusyanın desteklediği Taşnak ve Hmçak Ermeni komitecilerinin kıskırttığı ve idare ettikleri bu çeteler, bölgedeki Türk köylerüıi ateşe veriyor, köylüleri boğazlıyor. Ordunun yiyecek ve cephanesinin ikmalini yapmakla görevli «Menziltaşıt kollannı» pusuya düçürüyor, yağma ediyor ve Türk subay ve erlerini hançerüyor.. Anayoİ üzerindeki köprüleri bombalıyorUrdı.. lî r Y lunurlar. 1938 yüında; resmi görevle Suriyede bulunurken, bir gün, Kurmay Binbaşı üniformasiyle, Halepteki Askeri kantine alış • veriş için gitmiştim. Türk subayı üniformasına hasret çeken Ermeniler etrafımı aldılar. kimi elimi öper, kimisi çizmelerimi... Suriyeyi işjralleri altında bulunduran Fransızlardan bir askeri müfreze, derhal yetişti ve onları dağıttı. Yanımdan uzaklaştırılan Ermeni kişilerin gözleri nemli idi .. ine 1937 yüında: «Budapeşte» de bulunurken, methini işittiğim bir lokantaya eşimle birlikte gitmiştira. LokanUnın sahibi bir Ermeni kadındı. Dört katlı bir apartıman, alt iki katında, yalnız Türk yemekleri ve tatlıları hazırlanan ve kahveli Türk dondurması bulunan bu dört katlı binanın caddeye bakan yüzü, olduğu gibi tamamen, yağlıboya bir Türk bayrağı resmiyle ve lokantamn iç duvarlan, Türk büyüklerinin portreleriyle süslenmişti. Yedik • içtik.. Kasa basına hesap görmeje yanaştık. İriyarı patron Ermeni kadın, bizden para almadı. «Burası Türk yurdudur. Her Türk burada bizim misafirimizdir » dedi ve gözleri yaşararak: «Ben bu miilke ve bu zençinliğe, binanın içini dışını süsleyen şu gördüğünüz Türk bayrağı sayesinde sahip oldum . » diyerek, bizi kapıya kadar uğurladı • ••• • iiı l?mi «dıs yardım» olmakla beraber, hibe ve uzun vadeli düşük faızli yatırım kredisi seklindeki küçüE"*Hr''k,ısmı dışında, geri kalmı^ülkererV^tfelan kısa vâdeli jüksek faizli krediler bu ülkeleri büyük bir borç yükü altına sok muştur. Cenevrede toplanan ve 75 geri kalmıs ülkenin katıldıjı «DSnya Ticaret ve Kalkınma Kon ferans» nda dıs yardımların gerçekte yardım niteliği taşımadığı üzerinde önemle durulan bir kortak Pazar, çeşitli yollardan nu olmustur. Türkiye dahil. bu ticaretlerinin • •2 sini bunlar•2 ' ülkeler âdeta bir «artan dıs borçla yapan geri kalmış ülkeler lar» kanununa tSbidir. Böylece, aleyhine işliyen dünya şartlarım sanayileşme ve gelişme olanakladaha da aleyhe döndürecek bir (1) Kâr gayesiy'e gelen varını baltalıyan sebeplere, içerdeki kuruluş olmak niteligindedir. Albancı sermaye dahı vardım faslıburjuvanın nıtelikleriyle beraber tı güclü sanayi ülkesini bir an na dahil edilmektedır. yardım veren ülkelerin tefeciliği laşma içinde toplıyarak, endüstri (2) Bu konuda bak: Prof. Be«im de eklenmelidir. Büyük dış borç mallan satışında aralarındaki reÜstünel, «Ortak Pazar ve Bizim ların bir ülkenin siyasi ve iktisadi kabeti kaldıran bu kuruluş, geri Dünya. «Cnmhnriyet Gazetesi, 10 bağımsızhğı kazanmak için bun kalmış ülkelerle mal ahs satınisan 1965, ve A. Sarıca, «Az Gelardan kurtulmaya örnek de 1930 sında mübadele hadlerini Pazar li«;miş Ülkeler ve Avrupa Ortak ların Atatürk Türkiyesi olduğu lehir.e döndürecek bir güctedir. Pazan», Eylem dergiM, sayı 1314 halde, 1960'ların Türkiye'si geriyt Ayrıca, ham maddelere düşuk ve donu«e örnek olmaktadır. YARIN endüstri mallarını yüksek gümMÜBADELE HADLERtNDEKİ rük resimleri uygulamakla, bu ülALEYHE DÖNÜŞ : îkinci Dünkelerin sanayileşmesi için gerekli ya Harbı bıteli beri Kore Harbi yeni pazar bulma olanaklarını donemı hariç, mübadele hadleri daraltmakt», ilkel bir tarım ülkesurekli oiarak geri kalmış Slkelerın aleyhıne ?eyretmektedir; yarVTTVTTVTTVVTİ ni. satm aldıkları endüstri malları fıvatları yüksehrken sattıklan tarırnsal ürün fiyatları düşmekZiraat Hâçları mevzuunda ijtigal eden Şirketimizin gerek tedır. Tabii bu gelıçme gerçektt Istanbuldaki fabrikalannda ve İstanbul Umum Müdürlük arz talep kaıdesinin işlediği Bürolarında ve gerekse Bandırma'daki fabrikasında kıjmetdünya piyasa kurallarının yaratlendirilmek üzere; aşağıda zikredilmiş kendilerinden aranan tıgı bir sonuçtur. Doîayısiyle. hiçbir ülkenin bu geli^meden so hususiyetleri haiz olan taliplerin, el yazılı biyografi ve iki adet fotoğrafla birlikte ve bir dilekçe ile müracaatta bulunrumlu tutulmaması gerektiği dümalan rica olunur. sünülebiiir. Ne var ki, gelişme rın (1) ve mübadele hadlerindeki değişmenin 1950 . 60 döneminde bilânçosunu ortaya koymaktadır: 47 milyar dolâr tutanndaki toplım yardımların 27 milyan borçların ana ve faizi veya kâr transferi olarak 10 yıl içinde gelismiş ülkelere geri d(jgrnüv, mübadele hadleriııdefcr Ul^lllHŞ'lle buna ilâve olarak 13 milyar dolâr daha bu ülkelere aktarmıştır. Bu hesaba geri kalmış ülkelerin uğradığı diğer kayıplar dahil değildir. Ortak Pazar: O yararlanabilen geri kalmış ülkelerle bunlardan yararlanamıyanlar arasındaki menfaat çatışmasının önemi de unutulmamalı dır. (2) ellıbaşhlannı yukarda sıraladığımız yeni sömürgecilik traçlarına. A.B D. Tanmsıl Artık Ürün Politikası ve diğerleri eklenebilir. Ancak araçlar ne olursa olsun, yeni . sömürgecilik bir gerçegi açıkça ortava koymsk tadır : Geri kalmıs ülkelerin sflratle sanayilesebilmesf için yenisSmfirgeciliğin etkilerinden mBm kün oldntv ölçüde kendiierini knrtarmalan çerekir. Aksi halde, ilkel tarım ülkesi olarak kalmağa mahkâm olacaklardır. 3 CENTO'nun Türkive içinrie «Yıkıeı Faaliyetlerle Mücadele Kornite«i. Amerikarian aldgı paralan nerelerde sarfetmekte? Kimleri desteklemekte* K'mlere para vermektedir? Milli Emniyet'le CENTO'nun iibirligi mahiveti nedir? 4 Türkiyede 30 milvon lira «sermaveü hir vahanrı sirketin 19521962 devresindeki kârı 141 milvon liradır. Türkiyedeki vabancı sirketlerin kısa vâdr icindeki basdöndüriicö kârlarırailyarlarıbu»maktadır. Bn naralardan rurt dısına cıkarılmavan kısımlar nerelere «arfedilmekte. kimlere dafıtılmaktadır? Tabancı kapitalin Türkiyedeki prooaeandasına bn paralardan avnlan fonlar ne kadardır? 5 Eregli Demir . Ceük gıbi vabancılarla ortakiık ederek kurulan tesekküllerin ellerindeki milvarlar hansri propaeandalar i«tikametinde 'arfedilmektedir' Yabancı retrol «irketlerinin besledikleri in^anlar ve orsanlar hareilerirtir'' Sanavi Odaî] el altından bro'urler da?ıtarak memlekpfi B«v!lvprtaki pibi tagcı bir hükümet darbesme ca*ırmaktadır Ve bu caSrı Amerikan propaeanda mer nnden CPİmektedir Pu hro<;ürler ne kar?ıl:5ında basılmı* ve t l t ' Kim<evi itham etmivornz. Anrak Türkive içinde vabancı hir devletin elindeki tenis malî imkânlann sarf verlerini bir bir acıklamakta favda eörüvorn?. Bövlece lüznmsur. ithamların da önü alınmı« re in.anların rercek kimiikleri ortava çıkmıs olur. Yok mu b D «ornları Merli^e efitiirerpU hr « w i i k ? S»mvoruz bn soruların kar«,I,kl,,,n, n r l a v a Ç l k a r n ı a k M f c I İ S k ü r s ü s f l n e s i i r ç,karmaktan daha vararhdır. B ArTKLAMA. 1». Nisan. 1965 tarihli g^etenizin ikinci sahife'sinde Pencere baçlıklı NOKTA NOKTA GERÇEKLER yazısının 6 sayılı maddesinm ıkıncı fıkrasının sonlarında: •Ankara Gülhane Tıp Akademisi inşaatını yüzde 33 kırarak alan muteahhıt, aldıfı 6.5 milvon lirahk avansı, başka işlere sarfetmiş ve Milli Savunma bundan bü>ük zarar görmüştür. Bu müteahhit kimdır, açıklanmahdır?. Denilerek mevzu, müphemiyet İçinde halk nazarma anedilmiş bulunmaktadır. . Y a z ı d . f bahis konusu Ankara Gülhane Tıp Akademisi I. kısım ln a tl * " . v f ? l h ? k i k a 1 % 3 senesinden enel eksiltmeye konıılmus ve bir muteahhıt «o33 kırarak inşaatı üzerine almıs ve Milli Sa\Tinma Bakanhçı ile zuhur eden ihtilâf sebebivle insaata devam olunamamış ve hadı^e mahkemeye intikal eylemi.'tir. Mezkur insaat ikinci defa olarak 15.11.1963 tarihinde eksütmeve çıkarıld:Ç,nda ihaleve i.tirak ile insaatm ikmaliri taahhüt etmiş ve Ankara Onbesinci Notertiğince 612.1963 tarihinde 3524 numara i!e museccel mukavele ile de devam ermekte bulunuyorum Yukanda bahsini ettiSim sütundaki yazıda bahsi geçen vüzde 33 V S,n,n T T " e h İ Ç b İ r İ I t r i m b «l"»"«y»P fahsıma alt olmadıgının aynı sutunda neşri ,1e acklanma.m, savgıianmla rica ederim. Ankara Gülhane Askeri Tıp Akademl I. Kısım bışaatı Müteahhidi Hasan Salman KAPİTALİST OLMIYAN GELİŞME YOLÜ ELEMAN ARANIYOR AYAKBACAK FABRİKASI Yazan : SERMET ÇAĞAN Biletler bugünden itibaren DORMEN TtYATROSü gişelerinde satışa çıkanlmıştır. İKİ NCİ O Yü N İstanbulda DORMEN TİYATROSUNDA YALNIZ 3 HAFTA İÇİN Patriğin bildirisi "tasvip etmiyoruz/7 Birinci Cihan Savaşında Çanakkale'de ve Doğu cephesinde Erzurum savaşlarında mensubu bulunduğum bölüğümüzde. iki Ermeni yedek subay vardı. Biri Hukuk Fakültesi, ötekisi Güzel Sanatlar Akademisi mezunu idiler. Her ikisi de bu savaşlarda, bizleri .eeride bırakan fedakârlıklar yapmışlar, hattâ Rus Çarlık ordusundaki Ermeni birliklerine göğüs göğüse yapılan süngü hücumlannda ön saflarda savaşmışlardır .. miş ülkelerin sanayileşmesini ön1 Veteriner hekim ve ziraat yüksek mühendisi Üm leyip. bir iki tanmsal ürünün tteknisyenleri, üretimini teşvik etmek; endüstri 2 Re'sen sınai muhasebe idare edebilecek muhasebeci mallarınm «ürümü sözkonusu olile muhasebe memurlan, duju zaman beynelmilel işbölü3 Ticaret servısinde çahştırılmak üzere, İktisat Fakülmünden bahsederken tanmsal ütesi veya Tıcari İlimler Akademisi mezunu, rünler bakımmdan kendi kendi4 İngilizce bilen iekreter, lerine veter olmak yoluna gitmek 5 Daktilo. arz talep kaıdesinin arkasınıîaYukanda zikredilmiş vazifelerden 1, 2 ve S sayılı fıkradakl ki mekanizmanın isleyis nedenleislere tâlip olanlann ticart veya ımaj işletmelerde en az 23 yılrini gö«termektedir lık mevsuk meslek tecrübesini haiz bulunmalan ve crkek olmaları halinde askerliğini yapmıs bulunmalan sarttır. Lisan bilenler tercih ve müracaatlar titizlikle tetkik edilir v t gizll tutulur. Müracaat: P.K. 305 Galata/İstanbnl lâsik sömürgecilikte olduğu 3 SULTAN GELİN Yazan : CAHİT ATAY 2331 Mayıs 1965 Direkt yatırımlar: rmeni çeteleri; Dogu ve Orta Anadolu şehirlerinde de sabotaj hareketlerine giriştiler, Van'da, Adilcevaı ve Tatvan'da Türklerin üterine saldırdılar, çoluk çocuk demediler, kadınerkek farkı gözetmedüer... hepsini katlettiler. Savaş cephesinden geri alınan bazı askeri birlikler, bu çetelerle savaşa tutuşmak zorunda kaldılar. Bu yüzden cephedeki Türk gücü zaafa uğradı. Bu olaylar üzerinedir ki; o devrin hükümeti • tttihat ve Terakki Partisi Hükümeti , ayaklanma bölgelerindeki Ermeni köylerinin boşaltılma•ma TC Ermeni halkın tehcirine Suriye toprakIarma doğru sürgün edilmesine karar verdi. Ve işte 24 Nisan 1915 tarihi, bu karar gününe rastlar.. Bn sürgün sırasında; her ülkede olduğu giM, bazı üzücü olaylar da cereyan etmiştir. Fakat; Jddia edüdiği gibi, bir «Polonya katliârru» gibi de Hepsini katlettiler E O Nitekim; bugün Suriye ve Hibnanda yaşayan, yüzbinleri aşan ve Ermeni soyundan olan insanlar, o devirdeki Ermenilerin çocuklan ve torunlandır ve çoğu da, Türkiyeye ve Türklere kalben bağlı kabnış kişilerdir. Bir Türfcü görünce. etrafmda toplanırlar \e ona sevgi gösterisinde bu günkü Ermeni soyundan olan yedek subaylar gibi, bugünkü Türk • Enneni vatandaşlarımızın da aynı hislerle Türk yurduna olan bağlıhklarını. İstanbul Ermeni Patriği Şirnak Kalustiyan Beyrut olaylarıııa dayanarak yayınladığı bir bildiri ile, «Bu memleketin menfaatlerine aykırı herhangi bir hareketi asla tasvip etmiyeceğiz» diyerek, dünya kamu oyunu uyarmak istemiştir. «Türlderle Ermenilerin ilk karşılaştıkları fün den başhyarak, kardeşlik ve dostluk havası içincie yasadıkları. tarihi bir hakikattir» diyen Patrik, «Osmanlı Devletinin son yıllarında; bazı yabaneı devletler, Sultanlardan imtiyazlar koparmak ve kapitülâsyonlarını devam ettirmek ve nihayet Osmanlı Devletini parçalamak amaciyle muhtelif cemaatleri ve bu arada Ermenileri de kendi menfaatlerine âlet etmek istemişlerdir.. » sözleri ile bu kargaşahğın asıl sebebini acıklamıştır. Patrik, <Biz bugün, vatandaşlar arasında kardeşlik ve güvenlik duygulanmn devamuu görmenin mutluluğu içindeyiz. .» ifadeleriyle de bildirisinl süslemiştir. gibi yeni sömürgeeilikte de yabaneı sermaye daha çok petrol, madenler, ekonomi üzerin. de hâkimiyet kurnlmasını sağlıyacak üretim alanlarına gelmektedir. Amaç. metropolün ihtiyacı dolayısiyle yüksek kârhlık vâdeden ham maddeleri üretmek; dünya piyasapında fiyatların düsme eğilimi gosterdiji zamanlarda arzı kısabilmek için bütün arz kaynaklannı kor.trol altında bulundurmak: strate.iık üretim alanlarında tek üretici olarak monopol kârlan elde etmektir. Buna, geri kalmı» ülkelerin döviz darlığı dolavısivle ithal edemedik!eri bâzı tüketim mallarını direkt yatınmIarla üretip, vonl tiiketim ılışkan lıkları yaratarak sürüm piyasasını eeniiletmek »macı < a »k'enJ melidir. J Direkt yatınmların gelis sebe | binin kâr sâiki olmaiı olagandır ' E»er yabancı sermaye. eeldigi ülkeve götüTdüSünden fazla getiri » vorsa. r.et favda«ının olumlu ol j du&u sövlenebilir. Esrer ülke için ! de lüks tüVetimi artırmak. yer'l ' sanavii veva tarımı baHaiamak, : çok viiksek orandski kârların çnk yıik«ı»V b'r oran'nı ttmck fibi bir sooue yırtUjref K I11HHI1111. İstanbul Emniyef Sandığından: Borçlu Müteveffa Nuri Atılgan varislerin« r»TrunenJculüa Mtıldıgına dair »an yoln İle son Ihbarname tebliğl Nuri Attlgan «ağhğında. Bakırköy Küçükçekmec« mahallesi, Soğuksu sokağında, 823 kapı sayılı, 22 parsel No. lu kârgir apartmanın tamamını Fatih Şubemize İPC. 417 he»ap No. lu borç senediyle birinci derecede ipotek etmişti. Borç mukavele hükümlerine göre ödenmediğinden dolayı 3202 sayılı kanunun 46 mcı maddesinin matufu 40 ncı maddesine göre, 19.4.1965 tarihinde yapılan birinci açık arürmasında müşterisi Rasim Esgin'e (50.000.) lira bedelle yukanda yazıh fayrimenkulün tamamınm muvakkat ihaleıi yapılmıstır. 3202 sayılı kanunun 45 tnd maddesi borçlulann vef»tı halind» tebliğatın mirasçılara ilân yolu 11* yapılmasını âmirdir. Bu itibarla, borçlu Nuri Atılgan varisleri işbu ilân tarihinden itibaren 30 gün içinde Sandığımıza müracaatla murislerinin borcunu tamamen ödemec'iklerl takdirde satıı dosyasmın ihalenin tasdiki nmnında İstanbul İcra Hâkimliğine tevdi edileceği ve İcra Hâkiminin vereceği kat'l ihal« kararı üzerine hiçbir guna ihbar ve tebliğata lüzum kalmaksızın işbu ipotekli gayrimenkulüa Sandığımız nâmına tescili cihetine gidileceği bildırilir. 3202 No. lu kanunun 40 tncı maddesinin sarih emri v« İstanbul Emni'et Sandığı Tüzüğünün hükanleı1 jBzönünde tntularak ona göre hareket edilmesi son ihbamame tebligi r.ıakamma kaim olmak flzere Uân olunur. (Ba«n 6321/4451) İlâncıhk 6387 4471 tTTTTTTTTTTTTTT^TTTTTTTT>T»TT» İNŞAATLARINIZ İÇİN ÜSTÜN KALİTELt 3 PfNARHİSAR ÇİMENTOSU 1 ISTANBUL'DA \ŞAĞIDAKİ SATICILARIMIZDAN TEMİN EDİLEBİLİR. FİRMA ADRES TEL NO. T. ÇtMENTO SANAYlt Perşemba Pazan ALIM SATTM MD. Güzel Izmir Han 44 01 94 BEHÇET CANBAZ Gaziosmanpaşa 21 45 35 H. ZEKÎ ÜBGANCI Eminönü 22 61 88 KİRKOR CANBERK Şişli 47 59 54 MAHMUT GÜÇER Cibali 21 45 64 MEHMET YALÇINKAYA Kasımpaşa HANİFİ SAYGIU Mecidiyekoj 47 48 75 NEVZAT ÖZER Unkapam 27 32 19 ÖZTAŞ KOLL. ŞTİ. Aksaray 21 38 32 REMZÎ AKIN 21 34 20 Unkapam SABRÎ AKIN 21 13 13 Topkapı PINARHİSAR ÇİMENTO FABRİKASI (Basm 6326/4450) İnsaatlarınızda üstün Kaliteli Fakat; LUbnandaki Ermenileri kışkırtanlar, bu gibi hakikatleri duymaktan daima kaçınırlar. «Hainler korkak olurlar . » sözü, tam bu kişiler için yakışır bir ifadedir... PINARHİSAR ÇİMENTOSU KulUuıınıl (Baaın «3M/444») u::::