13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
M Aralık 1965 8AHİFE İKl CUMHURÎTET •••••• TÜRK ve BATI MÜNASEBETLERİ esküâta müstenid kabfliyetieri sâyesinde dünyamn her köşesinde sağlam bünyeli devletler kuran Türkler, Anadolu'yu kendüerine yenl bir yurt edindiklerl tarihten itibâren, ayn mezhepden ohnalanna rağmen Bizansı destekleyen batryı karşüarında bulmuşlardır. Ortodoks Rumlar lehine Katolik batı kiliselerinde yapılan vâia ve telkinlerle daha da kabalasan mütaassıp hıristiyanların (haçlılann), kendi yurtlannda dinî ve •iyasî bakımdan tam bir hürriyet havası içinde yaşayan Türk toplumn hakkında revâ gördükleri müfrit hareketler, papahkla münasebette bulundukları bilinen san haçhların (Moğollann) Türk dünyasını tahrip ettikleri bir sırada, daha da sertleşmistir. Anadolu ve Türklerin elinde bulunan Mısır hariç, bütün yakındoğu, Kıbrıs, Rodos adaları bunların ellerine geçmiştir. Türkler, Kıbrıs adasmı üs yapıp Antalya • Mersin arasındaki sahillere hücum eden Franklara (Ftansızlara), Templier ve St. Jean dHoapitaller gibi teşkilâtlı mütaassıp tarîkatlara karşı bitmez tükenmez mücâdelelere girişmişlerdir. Müslüman obnın, YaTnıbl olsun bütün bu mıntvka halkının hürriyetleri nğruna caba sarfetmesine, kan akıtmasına rağmen Türkler daima yalnrs kalmışlardır. Sadece yalnız kahnamışlar, Suriye' nin İsmâilî ( = fedâ"î, assassin), Nuseyrî, Mütevâl ve mârunî cemâatlerinin ihânetine mânız olmuslardır. Sonradan hıristiyan olan II. Fahreddin ile II. Beşlr devrinde de aynı durum devam et> mistir. Rumlar, Türklerin aksine işe tarih boyunca sarıldılar Mehmet BARLAS Mektup T ri, yasayıs, tdet ve an'anelerml yakından tetkik ile kendi ııımımi halk efkânna arzetmeleri her iki topiumun da aleyhine obnuştur. Nitekim, daha Fatihle birlikte şehre giren Anconalı Criaco ile başlayıp XVI. yüzyıhn ilk yansında P. Gile, Chesneau ile had bir seviyeye nlaşan İstanbul'un Arkeolojik plânını tesbit meselesi, gayet mânidar olup, «manımiT* kadar daima artan bir tempo ile devam etmiştir. öte yandan, hıristiyanhk taassubu ile istanbul fethini bir felâket olarak akaettirip, mağluplar hakkında o kadar müsamaha gösteren Türklere karşı müfrit hareketler isnad eden eserlerin çokluğu, bugün de devam eden zihniyeü gösteren en açık misaUerdir. Başta müteveffâ Gustav Schlumberger olmak üzere Franz Babinger, S. Runciman gibi Bizans hayram müelliflerin İstanbul fethi hakkında kaleme aldıklan eserlerin mahiyeti, benüz umumî efkâra aksetmiş değfldir (3). Öte yandan, S. Runciman'ın, İstanbul'un ergeç Bizans olacağmı iddia eden eserini okorlanna tanıtan Times gazetesine, aynı sütunlarda nearedilmek üzere gönderdiğimiz mukabfl yan ve 111şik Fatih büroşürünün derhal adresimize iade edildiğini söylersek, kâfi bir fikir vermiş oluruz. • ••• •••• •*•• •••1 •••• •••• jsyanları düzenliyenler yuzden TakınDoğu'yu, Kıbrıs ve Seyırcı kaidık Rodos ok yazık ki, Mısır ve Suriye'nin ilhakından «'sonra fanatizme saplanan Osmanhlann, teknik sahadaki ustünlüklerini sür'atle gelişen ve sanayileşen batıya kaptırmaları ile baslayan gerileme devrinde; ber bakımından destekledikleri Rusb n da saflarına alan batı, Türk toplumunun âeyhine inkişaf eden teşebbüslere geçmiştir. Dikkat edüecek olursa. bütün XVIII. ve XIX. yüzyıllar etmek istiyen Franklar ( a n , neticelenen isyanlar, hemen daima Lusignan), Ceneviz, Venedik, Piza ve Ancona gibl dermek veya aleyhte yazılar yazdırmak suretiyle ttalyan Cumhuriyetleri yanuıda Süveyş'den Endotarat tutan baUular tarafından organize edihnişnezya'ya kadar nzanan bir mıntıkaya yerleşmek tir. Şurası şâyânı dikkattir ki, Ruslan hemen her karannda olan Portekiz Krallıği, uihâyet, Safevîvesile ile destekleyip, onjarla birlikte Türkiye'nin leri organize edip Uindistan'a el atan İngiliz Im vesue uc » « ı v ^ j . , . , , paratorluğu, karşılannda yegâne engel olarak hataksim projelerini bazırlayan batüılar, gayn Türk projeıeruu U<UJIU>.»U „ , „., kikl hürriyet severlerin lideri Türkleri bulmuş( , ™ n fprmanlar ımsura •.==.. w.ı.i. menfaatleri haleldârcıkarüdıvcy» büyük haklar tanıyan fermanlar çıkanld kendi ticari olduğu ğı veya lardır. İşte asıl mücâdele bu zihniyetle başlamış, zamanlarda, Türklerin yanında yer almaktan da •'' «.11 JS «IHniri bâzan birinln bâzan da diğerinin lehine neticelençekinmemişlerdir. Nihayet kendilerine bir lutuf mistir. olarak bahşedilen imtiyazlan (capitulation), siyaŞurası gerçektir ki, büyük bir siyasî nüfuza, sî ve iktisadi buhranlar sırasında bir hak haline keakin bir zekâya malik olan Türkler, önce Selgetiren batılıların müdahalede ifrata varan hareçuklular, sonra da Osmanhlar idâresinde, batının ketleri, maddî ve mânevî bir boşluk içinde bulunçabalannı akamete uğratacak tedbirler almaktan ması sebebiyle hasta teşhisi konan Türk toplugeri dunnamışlardır. Nitekim, kuvvetli bir orgamunun şiddetli bir reaksiyonu ile karşüaşmıştır. nizasiyon ile batının karşısına çıkan Türkler, teTürk tstiklâl Savaşını, izzeti nefsine bu kadar baları olan gayn Türk unsura (Ortodoks) kendidüşkün şerefli bir milletin direnişini, bu bakımlerine has bir müsamaha (tolerance) göstermiş, dan tetkik etmek yerinde olnr. bu suretle onlann katolik batı yanında yer ahnalaruu önlemişlerdir. İstanbul'u fetheden Fatih'in, esâsen boş duran patrikük makammı metruk ve tatürk'ün Uderliginde, yukanaan beri târiftsahipsiz bırakmak elinde olduğu halde, diriltip nî vantı&nuz zihniyete karşı ^rosAH olma» Türkler ile Roma kilisesine muhalif Ortodoks yan bir kahramanhkla carpışan Türk toplumuhalk arasında tam bir anlaşma (= modus vıvendı) nun, evvelce olduğu gibi, bu defa da, istiklâline meydana getirmek gayesini bu bakımdan mütalâa kavuşmak arzusu ile yanıp tutuşan milletlere aşıetmek icap eder. Nitekim, Türk hâkimiyeti sltınladığı dinamizim karşısında batının, Türkler hakda ilk İstanbul patriki olan Gennadios'a verilip, kındaki görüşü asla değişmemiştir. Buna her veTfirk ve İslâm hukuku çerçevesi içinde kendisini sile ile açığa vurmaktan da çekinmez. Nitekim her türlü vergi ve rüsumdan muâf kılan fermanKore'de bir ideal uğruna savaşmaktan çekinmeda, patriklerin, dinî ohnakla beraber siyasî bir yen Türkleri, Avrupa birliğini temsü eden NATO mahiyet arzeden doğu ve batı kiliselerinin bir• ' • bulunan *' • İesmeleri ~iîe~ü«üi Ineselelerie uğraşmalan şiddettopluluğuna «okmamak çabastnda rçjeT * JlfJfTdi »THemen üâve edelim ki. Ü men edilmis idi (1). Hemen l *?£*****££? tılı m tutumlannı, Kıbns gırf dini bir fonksiyonu olup, kendisine Osmanh U z e rdevletlerin durumlannı misâl olarak zikredebiUriz. Devleti dahilinde olanlardan maada, Mısır, SuriDfinyanm en eski ve en şereOİ devletlerlnl ye, Filistin, Kıbna ve Rusya ortodokslanmn da kurup, yüzydlarca mevcudiyetini muhataza etmiş bağlandığı patrik, dinî olan selâhiyetlerini aşmabulunan Türk toplumunun, modern metod, sistem dıkça, her türlü müdahaleden mâsun kahnıştır. ve plânlan benimseyip, batıdan geri kalmamak Bununla beraber, Devlet, batınm te'sirinde kalan parolasını siâr edinmek suretiyle, yapamıyacağı patriklerin bâzı siyasî işlere âlet olmaları üzerihiçbir şey, hal edemiyeceği hiçbir mesele yoktur. ne ciddi tedbirler almak zorunda kahnıştır (2). Buna mukabil Patrik Athenagoras'ın 1963 senesin(1) Bakınız: M. C. Şenabeddin Tekindag, Patrik de Papa VI. Paul ile Kudüs'de buluşup, Gennadive patrikhane hakkında düşünceler, Türk Külos"un şiddetle red ettiği doğu ve batı kiliselerinin türü, sayı: 32/1965 Hazıran, s. 5101. birleşmeleri meselesine bir kere daha eğümesine, (2) Bakınız : M. C. Şehabeddin Tekindag, aynı tnaaynı mesele Ue ilgili son teşebbüslerine seyircl kale, s. 512. kalınmıştır. ürklerin kuvvetll olduklan nisbette, gizli (3) Bakınız: M. C. Şenabeddin Tekindag, Fetflv den sonra İstanbul, Fethin 511 inci Yıldönüaftliyetlerde bulunan batıhlar, gönderdikmü Konferanglan, İstanbul, 1964, s. 4247; M. leri elçilik heyetlerine hususî memurlar katıp, C. Şenabeddin Tekindag, Fatih ve Ayasofya, başta İstanbul olmak flzere, bütün Anadolu sehirmecmua, s. 6065. lerinde sâkin hıristiyan unsurla temasa geçmele Sonuç A T »••««•••••I Türkiyeyi Almanya'va ALMANYA daki dostlarınıza götürebileceğiniz en makbul hediye PEREJA KOLONYALARI İUERİ KİMYA SANAYİ A. Ş. ŞİŞU • İSTANBUL S Sevgill oknyncular, «1.1.411 ! ! Sizler gibl ben de Parlâmentodaki genel sörösmeyl dlkkatle B . S Hyornm. Amerika Cnmhurbaşkanı Johnson'nn, 1964 Türkiyesi Baş . • bakanı Ismet lnönü'ye yazdıgı mektnbun açıklanması konnranda • • Mecliste yapılan tartısmalan da aynı dikkatle izledim. • ; Kanunî Süleyman'ın Fransa Kırah Birinci Françoıs'ym yazdıŞı J S ünlü mektnbu tarih dosyasına katmış bir milletiz biz... Ve bilırız , S ki, milletlerin hayatında ısıklı günler vardır, kara günler vardır... . S Isıkh günlerde sımarmamak, kara çunlerde çözülmemek rereklr. • • Ne güzeldi Başyazanmız Nadir Nadi'nin dünkü yazısı : • • « Tarihin sonsuz akışı içinde yüzyıllar boyunca yuğrulmuş, • J feleğın çemberinden geçmışizdir. Parlak zaferlerin altm tacı ve acı J ru olacaktır, Bu şartlann en önem S felâketlerin demir tokmağı alhnda pekleşen yüreğimiz, belkl heT Ş muhtıranın 1911 de yeniden veril• lisi de Kıbrıstaki Türk nufusunun S şeye tahammül eder, fakat bir şeye aslâ : Zillete ! diği ve Adamn idâresinde yerli Ikinci Cihan Savasından sonra yurdumuzdan toprak isteyen • Rumlara oranla az olmasıdır. S \ halkın daha çok payla katılmak ıbnsın, tarihte Tunan asıllı Rum nufusunun yarısmdan az bır • Stalin'e «hayır!» dediğimiz zaman ortada ne NATO vardı, ne CEN • istendiği Kıbnsın Rumlar yönünbir devletin yönetiminde bunutusun bulunduğu Kıbrısta, her J TO, ne de SEATO. Yeryüzünde yapayalnızdık. Hakkımız ve haysi • den kazanılması çabalannda ölundugu Mtn yıl 1191 dir. Kıral halde bir «Yunanistana ilhak» la S yetimiz uğruna o kosullar altında göze aldığımız fedakârlıktan bu \ nemli bır husustur. S S Richard, o yıl adayı Bızana Impaboy ölçuşecek ideal yarışmasma S gün kaçınacağımızı sanmak bizi hiç mi hiç tanımamak olur.» Bu son muhtıranın da reddi üS Doğru.söylüyor Sayın Nadir Nadi ! Ancak gözlerimizi dünkü Ş ratorluğundan almış ve yönetım gırmek başanlı sonuç vermezdi. * zerine 1912 de teşrıî meclisteki büFransız asıllı Venedik şövalyele• fazetemizin birinci savfasında basvazı sütnnundan birkaç sütnn • tün Rum üyeler istifa edecek ve rine geçmiştir. 1571 de Osmanh • öteye çevirdiğimiz zaman da Bay Süleyman Demirel'in A.P. Grn • Kıbns tarıhmdeki ilk Rum numaîmparatorluğuna katılıncaya ka• punda şn açıklamada bulundnğunn ve arkadaşlanna şn dlrektlfi • jngıltere gibi Akdenızde bir üs S yiş ve ayaklanmaları kanlı bir şedar ki bu »üre içinde Kıbrısta hâS S Ibulundurma idealini devam et S verdiğini görüyornz : kilde bastırümak üzere başlayakim olan din katolikliktir. Halkın • < Johnson'un mektubunun açıklanmasında ısrar eden zihniyet S • tiremememız, zamanında Os • caktır. çoğunluğunun Ortodoks olmasma 5 manlı, şımdı ise Türkiye Cumhu • soldan gelmektedır. Bu suretle memlekete bir Amerikan düşman • 1925 te bir «Taç Kolonisi» haline rağmen, çövalyelerin getirdıği S hğı yayılmasına çalışılmaktadır. Bunun için dikkatli olmahyız • rıyetınin siyasî ve iktısadî güç S idare katolik düşünce çeklini adagetirılen Kıbnsın yönetiminde • Kıbrıs Meselesinde Amerıkanın bir kusum olabilir, ama asıl kusur, • süzlüğüne dayanmaktadır. S ya hâkiM kılmıştır. Bumlara daha çok pay verılmiş• (uçlu bir garantör değilken Amerikayı bu ise kanştıranlardadır.» • «300 sene Türk hâkimiyetinde S tir. Buna rağmen 1931 yılında Adamn Osmanlılar tarafından Ben kendi besabıma bn satırlan okudufura n m s n bir süre \ bulunduğu için haklanmız Tuna • meşhur ayaklanma olur. Kitium laptmdan sonra ise, Rum cemaadondom, kaldım. S nistamn haklanna oranla Sncelik • Başpapazı Nikodemos'un okudutinin temsilciliği Ortodoks kiliseBngün Türkiye Camhuriyetl Basbakanlıgi koltngunds otnran • taşır» gdrüşü hatâlıdır. Artık ta • ğu «Hürriyet Enosis» beyannaıtn« verilmiş boylece ileride meysatın, memleketin en buhranlı günnnde Amerikayı savunmak İçin • rihteki «hâkimiyetler» terkedil S mesi ile baslayan ayaklanmada dana çıkacak Yunanistana ilhak millî haysiyet endiselerini de syaklar altına alan bn mantığı mil • mekte, eski işgal altındaki ulke " lt şunra vurulmus en büyük darbedir. Lefkose hukümet binası yakılmıs; hareketinin, ilk imk&nı sağlan\ ler simdi halklarının iradelerinin S ancak bir hafta içinde isyanı basmı?tır. Amerika Cumhurbaskanının Türk Basbakanına diplomatik de \ hâkim olduğu ülkeler haline gel • yisle «dıplomasi nezaketinin kurallarını ayaklar altına alan», bas S tıran tngılizler Adada olaylan mektedır. • yazar deyisiyle «yakısıksı?» ve düpedüz deyîsle «hakaret dolu» S baslatan papaz ve arkadaşlanm Ancak, askeri ve ekonomik gü • mektubunn hazmedecek ölçfîlere düşmek, Türkiye Başbakanı İçin • sürmüslerdir. Ancak açıkca belirtmek gereeümüz bir ulkeyi isgale yetiyor • değil sokaktakl vatandas için bile affedilmez bir davranıstır. • ken nokta; bu «ilhak» armsusa, ne tarih, ne de cofrafî yakın S Türkiyenin Amerikaya olan ba|lantısını kutsal millî dâvalan J nnn Tunanistan tarafından da bir Iık aramadan çalışmaya başlaya * mızın da üstüne çıkaranlann son tutumlan karşısında artık söyle \ um Enosis hareketinde di«ideal> şeklinde kabulü ve asırbilirsiniz. Hattâ bu çahsmayı ] necek tek bir söz kalmamıstır. ğer önemli bir dönüm noktası, S lara dayanan millî bir dâva hali«Hürriyet ideali» çerçevesine de • yine Ortodoks kilisesi tarafınYorum moram bir kenara.. kelimelerin yetmezligi Içindeylı. S ne getirilmlş olmasıdır. sokar, bütün dünyadan yardım • dan hazırlanan 1950 plebisitidir. Dil, içinde bulandufnmnz dnrumn anlatmaktan ficitdir. • Osmanh Devletinin hâkimiyeti istemek cüretini gösterebilirsiniz. ; Kıbnslı Rumlann */»96 sının TuBazılanmız bir idrak yetersizliği içindeyiz. Ve yaşadığımız • altında geçen 300 yıl boyunca, Orörnek; Vietnam ve Amerika... \ anormal dnrumn alısksnhklanmızla tabiî sanıyornz. Montaigne'nin \ nanistana ilhakı desteklediği bu todoks kilisesi politik bakımdan snlattıği gibi : \ plebisit, tngiltere tarafından reddaima aktif durumda bulunmusdedilmîş, fakat Makarios idaresin« Bir köylü kadın bir buzağıyı doğar doğmaz kucağına ahp S tur. Yunan istiklâl hareketi, OsBu bakımlardan Kıbns tarih S «evmiş. sonra da bunu âdet edinmiş, her gün danayı kucağına ahr S deki kilise, sonucu Birleşmiş Milmanh baskısına rağmen destekboyunca Türkiye için ideal dışın 5 mıs; nihayet buna o kadar ahşmış ki, dana büyüyüp koskoca ökuz • letlere aksettirmiştir. Bu da Rum lenmis, 19. yüzyıl başlannda madda bir gelişmeye şahit olmuştur. • olduju zaman onu gene kucağmda tasıyabilmiş.» • çalışraalarının B. Mılletleri ortak dî ve mânevi yardım Yunanistana Ancak şu anda savunduğumuz bir • etme isteğinin ilk örneği oluyor. Ve kimimiz de bilerek Amerikanın 51 inel yıldızı gibi ele alıyo \ fcdeta akmıştır. ideal bulunmaktadır ki bu ideal • rnz Türkiveyi . Yunan Hükümeti ise 1954 te InJ 1 1830 da Yunanistanın istiklâline giltereye müracaat etmiş ve gö yalnız bize değil bütün dünyaya J Türk devletinin çıkarlarına aykın davranısı ihanetle saçlandı S kavuşması ve 1878 de Kıbnsın Osmal edilebilir: Bir etnik grupun, S np cezalandınr Türk Cezs Kanunu... S ruşme talebinin reddi üzerine, manh hâkimiyetinden fiilen çıkAdadaki Türk azınlığmın can ve S meseleyi B. Milletlere getirmiştir. Şnna bir madde ilâve edip Türkive sınırlan İçinde Amerikaya ; ması üzerine gerek Adadaki Rum S ihaneti de cezalandırsak tnı dersiniz? • Atina bundan önce de Enosis ar mal emniyetinin sağlanması. ların gerekse Yunanistandaki Kıbns 1571 yıhnda Osmanh tm ; Zaten gidiş o gidiş... Ve bir n kaldı yapmadığımız .. zusunu belirtmiş, 1949 da Atina «Birleşme> taraftarlannın rahat\ paratorluğu tarafından zaptedıl J Üniversitesi öğrencileri bir bilça hareket edebilecekleri ortam mistir. Adamn stratejık onemi J dıri, 1951 de Başbakan Venizelos •teşekkül etmiş oluyordu. yanında «tabıî» zenginliklerin de J bir demeçle Enosıs'i hatırlatmışbu fetihte rol oynadığı söylenir. \ lardı. ••••••••••••••••••••••••••• •••••••••••••••••••••••••••••••r Bır nesil tarafından, «Osmanh ' Bu arada 1951 yılında Grivas Yunanistandan Adaya dâvet editarihini en iyi bilen adam» olarak irleşme (Enosis) diye bilinen lerek. Rum Gençlik Teşkilâtını tanımlanan şair Yahya Kemal | bu akım, Bizansın yeniden (PEON) yer altında çalışır hale Beyatlı, zamanın padişahı için yaz kurulmasına dayanan bir idegetirmiş. Rodos'tan Kıbns'a silâh dığı (II. Selim) şiırde Kıbnstan alizmden hareket eder. Bn ideasevkiyatını başlatmıştır. çbvle bahseder: lizmin dinî yönü ise Ortodoks Bu arada 1954 te Yunanistanın Kıbns Şarâbı akdı zamanında inancını tasıyan insanlan temsil su besu yaptığı müracaat B. M. Genel Kueden kiliselerin birliğe kavusmaSevgili eşim ve çok değerli kardeşinüz rulu gündemine ahnmış, fakat fidır. Ancak her idealin arkasınYahya gazel sera İdi; Bakî karara bağlanmadan 1955 e bırada bulunan maddî çıkarlar olmakasîdegu... kılmıştı. Aynı sonuç 1955 te de bu sa idi, bu akım da ne ölçüde gerTemelini Avrupalı emperyalist çekleşmek imkânına kavuşabilir karann başına gelecektir. devletlerin saflam temeline oturt.a^Ha.scnatl&cfcttabaslayan teâhif mamıs olan Osmanh Imparatorhareketleri Ingiltereyi, Londra'da; luğunun çöküş de «ı $•atMf^KierSSzunü ettiğimİB çıkarlan, geSlümü dolayısiyle, cenazesme bizzat gelen, çelenk bir konferans toplamaya zorlatopraklar gibi Kıbns da kayboiçen yüzyılda OrteDofu'yn s3gönderen, telefon, telgrafla ve eve gelerek büyük acımıstır. Bu ıırada yapılan «muhmuştur. mürge haline fetlrmiş Avrnpalı mızı paylaşan akraba, dost ve arkadaşlanmıza ayn ayn tariyet» teklifi Atina tarafından Bu arada Adadaki Türklerin, emperyalist devletlerden hareket tesekkür için gazetenizin tavassutunu rica ederiz. reddedilmiş, 1956 daki yeni bir «Ana vatana ilhak» gibi bir dâva ettirebllirif. Bu devrede Yunanisanayasa (Radcliffe) tasansı da TÜREN AİLESt güttüklerine rastlanmaz. Onlar tan, bütün Grek asıllı oluşunu beaym sekilde Yunan idaresince gerçekçi bir tutumla, İngiliz idalirten iddialanna rağmen, istiklâreddedilmiştir. resiyle iyi geçinmey» bakmışlar, lin« kavusunca basına Alman aCumhuriyet 15087 »ılh bir Kıral getirmekte teredzaman zaman Rum tehlikesine düt etmemişti. Bu, aslında Yunan karşı, Londra yetkilileriyle işbirhalkımn isteğinden çok, 19. yüz|e kadar devamh tedhiş, lığini tercih etmişlerdir. yıl Avrupasına hâkim olan kuv|tngilterenin teklifleri va vetlerin işbirliğinden doğan bir Yunanistanın reddi birtonuçtur. Yunanistan OrtaDoğuondra'da ise yeni Türk Cumbirini izler ve sonunda Zürih v« ya uzanan bir maşa gibi kullanılhuriyeti adayı Ingiltere'ye resLondra Andlaşmalan ile Kıbrıs maya o tarihte başlanılmıs; anmen terkederken (20. madde), Cumhuriyeti kurulur. cak, bu Yunan yönetici burjuvaYILBAŞI TORTA SERGiSi Adadaki Türklere de iki yıllık bir Ne var ki mesele bununla bit«ının işhıe geldiğinden, Kıbrısı da sure tamyarak dilerlerse İngiliz mıyecektir. Anayasadaki aksakiçine alan yayıhcı bir idealizrae tabiiyetini tercih etmeleri imkâlıklan ileri sürerek tâdil isteyen kolayca dönüvermiştir. Kırallar nını vermiştir. (21. madde). Makarios, 1960 tonrasında TürklHeriş. 2918/15978 arasındaki temaslar, tlcaret alaLozan'ın 16. maddesi ise, Kıbyeye tâdil teklifinde bulunacak; nında zengin iş adamlan taraîınns açısından da tartışmaya yol akabul edilmemesi üzerine önce dan yürütülmüş, meselft Anadolu çabilecek niteliktedir. Bu madde, Anayasa Mahkemesinin tarafsız istilasımn büyük devletler tara«mukadderatı ilgililerce tfiyin eBaskanını azille işe başlayacaktır. fındart desteklenmesinde Zaharof, dilecek adalardaki baklardan Tür Daha sonraki 1963 Arahğımn tedbir devletten daha büyük rol oykiyenin feragatini» belirtmektehiş hareketleri,.bu yılki Magosa namıstır. olaylan başgösterecek ve nihayet dir. B. M. Genel Kurulunun karariyDaha sonraki yıllarda Türkiye Ne var W, maddî çıkarlar, «Büla Kıbrısa kendi mukadderatını Cumhuriyeti, misakı millî ilkesiyük Yunanistan» idealini dogurtâyin hakkmın verilmesi, bir sünin ısığında hareket etmiş ve Kıbdnktan sonra, «evlâdına kurban re de olsa durumu normale (Rum ns Yunanistan tarafından kesin bir ana> gibl bn İdealin köleıl ihtiraslannın dnrgunlnğn yönünşekilde talep edilene kadar hiç olmnstnr. den) dondürecektır. bir teşebbüste bulunmamıştır. Yani bngfin 'înnanistan ve Kıb1949 da talebe bUdiri ve mitingnsı baglayan «Enosis» ateşindekl leriyle baslayan Kıbrıs TUrktür maddl ve mânevî unsnrlan aym hareketi, 1950 de hükumetçe «Kıbde^erde tutmak dofru olacaktır. nutulmaması gereken nokta, ns diye bir dâva yoktur» şeklinNİSAR ÇELİK OİJKÜM ve MAKİNA SANAYİİ Kokünü gösterdiğimiz «ilhak» bütün bn geçen devre İçinde SEVKET Ç«MBOt de cevaplandırümıştır. akımının Rumlar tarafından yüAtina ve Lefkoşe bir ağızdan Elektrik izaba. harurt muamele, laboratuar, çarkİngiliz sömürgesi Kıbns'm starutulmesine bakmak, gelişimin Enosis demişler, Zürih ve Londra han» va modelhane teslslerile mOcehhez fab» tüsüne razı Türkiye, Yunanistan'ın sonunu anlayabilmemiı yönünAndlasmalannı bn gayeye nlasdaha sonraki sert tutumuyla durikamızda her çeşıt çalık dökümunden nihai den faydah olacaktır. mak için asılması gerekli geçici rumunu değiştirecek ve Ühak • mamOia kadar tan parça Imalâtı yapılmaktadtr. bir engel olarak kabul etmislerTaksim kırık çizgrisinden Londra • dir. Bu arada Makarios Bandunga»Mor. TrafctOr. ChslcavatSr yOrOyOs takifm parçala» Zürich anlaşmalanmn (etirdiği nndan P s M pabuç, ptm va bu'çlan, UtiliMnat l*kw» da da, Belgrad'da da, Kahire'de ıbnslı Rumların ilk hareketmubtariyete geçecektir. lekteri, ZJndr ear dishlttti P a M makcralan k«xma «• de S üncfl Dünya ülkelerine kurlerini 1878 yılında görüyoruz. 1960 sonrası olaylannda ise, mü»rnaklan. Oosat bıçakten »Or«ö« Imsl tuluş savaşı yapıyor rolünü başaFıbrikj, tngiliz idaresinin ada için hadahale bakknnız imkân dahllinde nyla oynamıştır. SEE2E Çi/ır o.l zırladığı anayasa, idareyi 3 Kıbkullanılacak ve mületlerarası zolelefon 160 nslı 3 îngilizden mütesekkil bir runluklar, blzinı için «Federatlf • Yanl Yunanistan ve «Böyük iB» olan t»ar e ^ t t aaltt«B « o M n kıaa Tılg HİSJI Getııe Bağunsı» bir Kıbns tezlnin betesril meclise bırakmıştı. Bu 3 İdeal», Kıbns için nişanladığı hesamaada MeUa adilir. nlrnsenmesine dayanacaktır. Ne Kıbnsh üyenin 2 si ise Rumlar tadefi, gerekli sapmalar dışında asla KodaUatialsl Ankan bUrooraıa. vaj» faMka* varki bu tutumun, şlmdlld Dışlşrafından veriliyordu. kaybetmemiş ve bn hedefe son B. B U * I n U a adebnlrdnia, leri Bakanmın girdiği «Pazarlıks Milletler kamnyl» lylce yaklaşO zamanki Ortodoks Başpapazı »nkjrj Bürosu •OTı T n r l t a MaBn» Mttnenaa, KaMtaKontreto, ta yeniöen «Taksim» e döndüğünü, mıstır. Sopromios, Rumlann durumu Oenı;c<ler Cid 9/1 r r t n d , Uodelci.Kayoakça •Uoaotkt». B. Mllletlerdeki mftğlubiyettaıis «hakkındaki görüsünü tasıyan bir I t l : 11 33 671113 67 rasında ögTenebildik. muhtırayı, îngiliz Yüksek KomiYani Kıbns, Türkiye lcin tmkkn serine verecek ve bugün MakariBundan önc« belirttiğlml» Inve menfaatlerin tamdı|ı ölçüde os'nn yürflttügn mücadelenln resl^lters Te Yunanistanm tarihl aÜâneıbk: 374/15981 •rerçekleşebllecek b t hareket olmî baslangıeını yspacaktır. kıs içinde devam eden menfaat muştur. ideal çizgisinin Türkiye bakımınYARIN dan aynı devamhlığı fösterdlği Sopromios, tesril meclisin s«söylenemez. Bundan sonra n« çimle ve adalet ilkelerin» uygun Ancak bu ideal yoklngvnv, bayapabiliriz? olarak teşekkülünü istiyordu. Bu fans» ldareden çok, tablt re tlisteklerin semeresi 1882 de ortay» yasî «artlars haflamak daha dogçıktı ve o yıl yapılan yeni anayasada tesrit meclit 18 kisi olarak tanımlandı. 18 kisiden halk oyu tstanbul Defterdarhğı Üsküdar Vergi Dairesi Müdürile seçilen 12 sinin 9 u ise Rumdu. lfigtl tarafından Suadiye Ayse Çavuj Emin Alipaşa cadBöyleee akıllıca ve basanyl» yüMillî Prodüktivite Merkezinin kurulujunda büyük rol desi 25 No. da Dursun Acar'a karşı Vergi Usul Kanunu rütülen Rum mücadelesinin Kıboynami} ve bu kunıluşta yıUarca önemll hizmetlerde bulunmm gereğince 1961 yılı için sahnan gelîr vergisl ve kusur censtaki ilk hukukî galebeıiyle kar oaa zasını tasdik eden Temyiz Komisyomı Birind Dairesinin tılaşmif olnyonu. 27/2/1964 tarih ve 8020 sayılı kararmın bozulman dileğiyle lcra Meclisinde Rumlann talep geçirdiği trafik kazası sonucu genç yaşında hayata g5zlerini açüan ve dairemizin 2385 numarasma kayjtlı bulunan dâettiği ulahat ise Ingilizler tarayumnıuştur. Yurda daha uzun yıllar bizmet edecek çağda vaya ait dilekcenin dâvahnın adresinda bulunamadıSı safmdan reddedilmisti. Buna cebep, tesril meclisteki Türk oylannın, vefat eden Odabaş'ın kaybı yeri doldurulmayacak bir bojluk bebiyle tebliğ olunamadığı Inlaşılmıştır. Ada idaresinde yerli halkın katıl|v aratmıştır. Cenazesi bugün Suadiye Yusuf Çavus sokak 3/2 deSon ilân tarihinden itibaren 15 günun hitamında»» basm» payını düsük tutmak istiyen ki evinden ahnarak. Kadıköy İskele Camiinde öğl« namazanı lamak uzere 30 gün içinde dâvalının dâvaya ait dilekçeyi tngiliz gorüsündea yana çıkması mütaakıp Karacaahmet Mezarlığına defnedilecektİT. almak üzere Danıştay Dördüncü Daire Başkanhğma basolmuştur. Merhuma Tanndan rahmet, yakınlanna başsağlığı dileriz. vurması veya dilekçe kendisine gönderilmek üzere açık Millî Prodüktivite Merkezi adresini bildinnesi 7201 sayüı tebliğat kanununun 28 inci l'önctim Kurulu maddesi gereğince tebliğ yerine kaim olmak üzere duyuruI yılında «Enosis» kelimehn.. (Basın 25153/15963) f sini tasıyan bir Rum muhCumbunyat 15982 tırası, lamanın ingiHı Sömürgeler Bakan Yardımciii Chmrahia'a varill». Reddedüa* W K Akdeniz'de üs I ilhak ideali 1950 piebisiti R idealimiz B Enosis ve kökü TEŞEKKÜR MACİT TÜREN'İN 1958 Ve sonunda Lozan A N G 0 R A <Yeni Ankara) PASTAHANESİNİN I Sızin için hazırlanmışîır T e l : 12 41 18 u Birlikte bir hedefe ilk hareket K Ya Türkiye ilk başarı Danıştay Dördiincü Daire ACI BİR KAYIP MEHMET ODABfiŞ 1907 'Enosis,, kelimesi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle