Katalog

ÜVİ CUİY1HUIUYET I»o4 Raporun dediği Nnrln afnklar politikasının son gnnlerinde (1960 şnbatında) knnıluş kanunu çıkmıs Eregli Demir Çelik tesıslerinin Ve bn politıkanın bütfin felsefesini madde madde kuruluş kanununda ve esas mukavelesinde okumak mümkün. Bizim demokrasi anlayışımız memleket için hayatî önem laşıyan böyle iktisadi kuruluşları gözden ırak tutup, siyasi sövüsmeleri ön plâna getirmek östüne yürüdüğünden, tabiî Ereğli Demir • Çelik için ba§ında sadece be\lik yazılar çıktı. Ereğli Demir Çelik, devlet hazinesinin bütfin imkânlarını kullanarak özel ımtiyaz grnplarını teçhiz etmek için çırpınan bir knrnlnş kanunona ve esas mukaveleye dayanmaktadır. Murakabeden ve kamuoyunnn kontrolundan gizli kaldığı için, istiyenlerin, istedikleri gibi at oynattıklan meydanda başlangıçtan beri yanlıs bir temel üstüne bina edilmiştir. Şimdi birisi çıkıp da bize : Efendi, sen bonları nereden biliyorsnn? Bakalım senin söylediklerin doğru mn? diyebilir. Bn sornya karşılık traar ve tskân Bakanlıgı Bölge Plânlama Dairesinın hazırladığı «Zonguldak Bölgesi ön Plânı» adlı eseri kanıt olarak gösteririm. Bn eseri gözden geçirdikten sonra insan bir daha anlıyor ki, Türkiyede bilgili ve sağduyn sahibi (fistelik medenî cesaret sahibi) aydınlar ve ozmanlar yeteri kadar vardır. Bunlar fikirlerini duynracak ölçüye geldikleri zaman, ya da Türkiyede bn çesıt insanlann önüne çıkan siyasi ve iktisadi mukavemet yuvalarının solugu kesildiçi zaman, Türkiye dogrn bir kalkınma yönüne yüzunü çevirebilecektir. Şimdi sözügeçen kitapta, Ereğli Demir Çelik tesislerinin knruluş yeri bakımından yazılanlan köşemize oldugu gibi alıyornz : « Ereğlı Demir Çelik Fabrıkalan, Armutçuk Komür Işletmesı yakınında kurulmakta olmasına karşıhk, buradan elde edılen komurlerın kok'laşmaya elverışh olmamasından oturu, kullanacağı komuru gemıyle Zonguldaktan getırtecektır. Demır cevhennın de demıryolu ıle, Balıkesır, Samsun, Iskenderun'dan getırtıleceğı duşunulurse, fabrıkanın bugunku kuruluş yerımn seçımındekı neden anlaşılamamaktadır. Fabnka mamullen levha olacaktır. Çelik levhanın başlıca tuketım yerı tstanbul ve çevresındekı endustnyel butundur Bu bakımdan fabrıkalann pazar yenne yakın bir yerde kurulması bugunku yerıne gore daha elverışh olacaktı öte yandan, kuruluş yerı seçılırken komur madenıne yakınlık dusunulduyse, bu durumda da fabrıkalan Fılyos'a kurmak gerekırdı Boylece, Karabuk fabrıkalan ıle baflantısı sağlanır, ıkı fabrıkanın bir entegre kuruluş gıbı çahşması mumkun olurdu Her ıkı fabrıka>a gerekh olan komurun sağlanması da daha kolaylaşırdı Son olarak, varolan demıryolunun ımkânlanndan yararlanarak Fılyos'ta bir lıman kurulması; bu lımanın her ıkı kuruluşa hızmet etmesı sağlanır ve boylece yenı lımanın rantabılıtesı artırılmış olurdu. Goruluyor kı, bugun gerek çalışan, gerekse kurulmakta olan ikl Demır • Çelik ışletmesı başarılı olmıyan kuruluş yerlerınden otüru Turkıyenın endustrıyel varlığı ıçınde sureklı bır yuk olarak belıreceklerdır » 1937 de raporda belirtildigi gibi devrin millî savunma sartlanna göre bölge içinde knrulan Karabük bir yana, 1960 ta kurnlması kararlaştınlan Eregli Demir Çelik tesislen de yanlış knmlmnstar. O zamanın nnrln nfnkçulan, tabkikat komisyonlariyle, üniversite gençliğiyle, basınla ugrasacaklarına bn islerı bır parça zahmet edip kurcalasalar memlekete çok daha faydalı olacaklarmış. Ama bn tnrld iktisadi konnlarla agrasmak bazı menfaat çevrelerinin çıkarlanna engel olacagı için, demokrasimız o yönde defil, Atatürk devrimlerini mezada çıkarma yönünde gelişmistir. Bnnların Erefli Demir Çelik tesislerini nasıl knllandıklannı yarınki yazımızda açıklıyacagız. Uluslararası rrıli Sehir haberleri Doğu 1 D Ü Ş Ü N C E L E R | ııııEııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııııiMiıııııııııııııııııııııııııııııııııııııııEıııı Anadolu'dan ne haber? Yazan: Demiryollan Bırkaç gundenberi şehrimizde yapılmakta olan Demıryolları ıle Mılletlerarası Nakhyat Komıtesı Genel Kurul toplantısı sona ermıştır. Toplantıda alınan kararların en önemlisı, Avrupa ıle Ortadoğu mem leketleri arasında doğru eşya nakıyatmm duzenlenmesı olmuştur. Orta Doğu Demıryohanndan lran, Irak, Surıje ve Lubnan Demiryolları da bu toplantıda Beynelmılel nızama ve teşekkullere katılmış bu lunduklarmdan bundan böyle, Avnıpa ıle Orta Doğu memleketleri arasmdakı eşva nakhyatının daha ko lay şartlar ıçınde yapılması sağlanmıştır. Üniversitedeki harç konusıında basın toplantısı yapılıyor Turkıye Mıllı Talebe Federasyonu Genel Başkanı Ahmet Guryuz Ketencı, M T T Bırlığı Genel Başkanı Yuksel Çengel ve İ Ü T B Baş kanı Osman Zekı Telcı, oğrencı sorulan, özellıkle de harç konusunda bugun saat 11 30 da Istanbul Unıversıtesı bahçesındekı Ataturk heykelı onünde bır basın toplantısı yaoacaklard'r Memurlar cemiyet kurdu Istanbul Memur \e Hızmetlııer Cemıyetı adında bır dernek kurulmuştur Devlet, İktisadi Devlet Teşekkulu ıle Mahalli Idarelerde vazıfe gorenlere şâmıl olan cemiyet yonetıcılerı, uye olacaklara kuruluşu du>urmak ve gayelerını ızah etmek maksadıyla çarşamba gunü Çemberlıtaştakı Yeşıl Turkıye Ormancılar Cemıyetı lokalmde bır top lantı yapacaklardır Yo lunuz, suyunuz, koprunuz yok; bunları temıne çalışacağız» de mesı uzerıne yaslı bır koylunun cevabı şu olmuştur: «Inanınız, bız sızden yol, kopru, su ıstemıyoruz. Bız, her şeyden once bızım de bu memleketın gerçek va tandaşı olduğumuzu, devlet buyuklerıne anlatmanızı lstıyoruz. Eğer, bızı bu memleketın gerçek vatandaşı yerıne koyarlarsa, bu dedığınız şeylerı zaten verırler». Doğu Anadolu gerçeğının, sağdu yuyu dıle getıren bu sozlerde yattığını kabul etm^Iıyız. Doğu Turkıyenın sınırlarını ke sınhkle çızmek mumkun değıl • dır. Meselenın ağırlık noktasım teşkıl eden sosyal ve ekonomık ozelhkler, coğrafî bır sınırlama ya sıkısıkıya bağlı kalmajı ımkânsız kılmaktadır. Genellıkle, Fırat nehrının doğusunun bolge ye ozgu ortaklaşa tarafları daha behrgın olarak yansıttığı kabul edılıyor Hangı açıdan bakılır sa bakılsın, Doğu Anadolu, Ital yanın guneyı «Mezzogıorno» gı. bı bır bolgesel az gelışme orneğı olarak ortaya çıkmaktadır. Butunu ıle az gelışmış bır ulke olan Turkıyenın yenmeye çalıştığı guçlukler, Doğu Anadolu gıbı az gelışmış bolgelerde daha da çetınlık kazanmakta, denge sızlıklerı hafıfletme ve ortadan kaldırma çabalarının bır devlet ışı halını almasım zorunlu kıl • maktadır. Lıberal ıktısat duzenı ıçınde az gelışmış bolgelerdekı sermaye bırıkımının bıraz da. ha fazla gelışen bolgelere doğru kayması, el emeğının de emek talebının yuksek olduğu bolge lere goç etmesı olağandır Bunun bır sonucu olarak, gelışen bolge ler daha hızla gelışırken gerı ka lan bolgeler bıraz daha fakırleşmekte devam edecekl»rdır Bu kurallar Türkiyede de ışlıyor. Pek çok gozlem, bolgeler arasındakı sermaye hareketını doğru. ladığı gıbı, ıstatıstık ıncelemeler de bolge dışı goçlerı ortaya koy maktadır (1). 1954 yıhnda Tunçehden mıl letvekılı seçılen Fethı Ulku'nun kendısını uğurlı>anlara cGıde ceğız, hakkınızı arıyacağız Doç. Dr. CavitOrhan Tütengil larında açılan soruşturma sebebıyle Buyuk Mıllet Meclısınde yapılan muzakereler s>ırasında (1) Dogn ve Gfineydogn Anasayın Fethı Ülku, yaraya şoyle parmak basmaktadır: «Vdtandaş, dolu Nüfns Çahşması, Ankara (Kurt değıhm) dıyor. Ona ıllâ 1964, s 1423 (Teksır). (2) Fıkret Otyam, Topraksız(Sen Kurtsun) dıyoruz tşte hâta buradadır». (17 1964 gunlu tu lar, Istanbul 1963, s 39 tanaktan çoğaltılan konuşma (3) Ankara 1964, 174 sayfa, 5 metm, s3). lıra. Toplum Yayınları 3. (4) Bk , Cumhuriyet, 30 mayıs Bıze kalırsa meseleye etnık a. ve 4 hazıran 1964, Vanda seçım çıdan bakmak kadar hatalı bır mucadelesı ağalar, şeyhler, ha yol olamaz. Bazı vatandaşlara cılar arasında oluyor; Sıırt'te se (Sen Kurtsun) demekle,, (Sen çımlenn kaderı ağalar ve şeyh Kurt değılsın) demek arasında lerın elınde. Reklâmcıhk 3368/11131 da hıç bır fark yoktur. önemlı olan tarıhten medet uramak değıl, geçmişın buyuk hataların duşmeden bu topraklar uzerınde yuzyıllardır kader bırlığı ıçınd yaşamakta olduğumuz ınsanlar arasında" bır fark gozetmemek tır Onları bu memleketın vatan Gumuşsuyu Caddesı N o ^ î " 9 6 Devres Har» » I s t a n b u l dası sajmaktır. Dıl, dın, mezhep farkları ıktı«adî bır bırlık yarat Telelon : 49 15 79 4 4 0 7 J 6 ma olçusunde du>gu ve dıl bırlı SİRKETİ V TÜRK ğını de kendılığınden meydana getırecektır. thmallerımazı, hata lı davranıslarımızı, cDevlet» an I Ş V E M E S L E K ERBAB1Nı 25 EYLÜL 1964 CUMA layışı ıle bağlaştırılamıyacak çı GÖNO SAAT 9.00 I L E IS.OO ARASINDA I B M karcı tutumlan başkalarına yuk lıyerek korduğum olmuş bu meSALONLARıNDA T E Ş H I R EDILECEK E N Y E N I seleler yumağı çozulemez Çeşıt lı alanlardakı dengesızlıklerın or GÖRÖŞ VE TEKNOLOJİYE GÖRE İMAL EDİLEN tadan kaldırılması, devletın yenı bır anlayışla «Doğu meselesn I B M 6 4 0 0 ELEKTRONİK MUHASEBE VE nı ele almasına bağlıdır. Anaya PASASYON MAKİNESİNİ TETKİKE SAYGI İLE samızın metnıne ve ruhuna uy gun bır tutum bu yumağı çozme DAVET EDER. ye yeter. Aynı tutanakta yç/ alan şu sa tırlar, olayın bır başka yanına değınmektedır: «Tuncelı mılletvekıh olarak huzurunuzda konu şan bu arkadaşınız, ne toprak a ğası, ne de bolgenın nufuzlu bır şahsıyetıdır Tuncelının oğrenme ye, bılmeye âşık halkı, uç devredır benım maarıfçılık sıfatıma oy vermışlerdır. Bu seçım devre sınde ıse, Tuncelının bırı sena tor, ıkısı mılletvekılı olmak u zere uç temsılcısı vardır Üçu de maarıfçıdır; uçu de oğretmendır Bu netıce, bu bolge halkının ma arıfe, kulture karşı duyduğu aşk ve hasretın açık bır dehlıdır Bu mısalden hareket ederek demek ıstenm kı, butun Doğu bolgelerınde kabılı tatbık bır halk eğıtımı, sağlık ve oğretım politikasının tâkıp edılmesınde favda ve zaruret vardır». (Adı geçen kaynak, s3). Bu sozler, insanın hatırına yenı yayınlanan bır kıtabı getırıyor Yazarı kadar konusu da ılgınç olan bu kıtap, Kuly Muftüsu Mehmet Emın Bozarslanın «Islâmiyet Açısından ŞeyhlikAğalık» adlı eserıdır (3). Kendı kendını yetıştıren genç bır dın adamı olan yazar, konuyu genel çızgılerı ıle ele almakla bırlıkte yakın çevresının, ıçınde yaşadığı bolgenın sorunlarını da ortaya koyuyor. «Tarıkatçılık hurafesı tarafından halk arasına sokulan rezılâne ve çırkın ışler» ın yanı sıra uydurma kerametler, ctarı katçılann, ağaların ve şeyhlenn kendılerım kutsî bırer varlık olarak tanıtmak için başvurdukları seyyıtlık, yanı Hazretı Muhammed'ın neslınden olmak ıddıası», toprak reformuna karşı olmakta bırleşen şeyhler, ağa lar ve derebeylerı, kıtabın ılgı çekıcı bolumlerıdır. Sayın Ülkunun Doğuda halk eğıtımme nıçın başkoşeyı verdığını, Kulp Muftusunun kıtabını okurken da ha ıyı anlıyoruz Demokrası ve çok partılı bayat donemınde «her şeyh, ya fulen bır partıye gırm'eğe veya bırını perde arkasından desteklemeye başladı» dıyen Mehmet Emın Bozarslan, bı ze başka şeyler duşundurtuyor Doğu Anadoluda şeyhlık ve ağa lık duzenı surup gıttıkçe demok rasının, kurulu duzenı daha da guçlendıreceğını, onun bır âletı halını alacağını (4). Gunun olayları, Doğu Anadolu gerçeğını ne kadar golgelerse golgelesm, bu konu, »skılenn deyımıyle bır «hayat memat me 42 selemız» olmakta devam etmek tedır. Bu duşunce ıledır kı, «Do . ğu Anadoludan Ne Haber?» dıye hatırlatmayı gereklı saydık. 6400 M A N Y E T İ K P A S A S Y O N S t S T E M İ (Cumhunyet • 11165) Doğulu bır ozanın «Lo lo Kemalo» dıye surup gıden turkusu «sonuç» un halk soyleyışınde kazandığı bır somut ıfadeyl, turk Yağış devam edecek çe çevınsınde bellı etmıyor mu' Trak>a bolgesi çok bulutlu ve • Kemal sağ ıken . Arpa ekmeğı me\zii yağışlı, Marmara ve Batı yasaktı Kemal olunce Buğday Karadeniz bolgeleri parçalı bulut ekmeğı de uçtu Hey hey Ke . Hey hey Kemal » (2) Bırlu, oğle saatlerinden itibaren yer mal leşmış Mılletler Avrupa îktısa. yer sağnak yağışlı, diğer bolgeler az bulutlu ve açık gececektir. Ha dî Komısyonunun bolgeler arası KIZ YATILI va sıcaklıklan Marmara ve Batı rnılli gejır kıyaslamaları, bu farKaradeniz bolgelerinde biraz aza kın, fakır ulkelerde zengın ulke ERKEK GÜNDÜZLÜ lacak, diğer bolgelerde onemli lerden daha yuksek olduğunu bir değişiklik olmı>acaktır. Ruz gostermektedır. Örneğın, Norgârlar kuzey ve doğu yonlerden veç ve Fransada % 10 olan bu Marmara \e Karadenizde orta fark, Turkıye ve lspanyada % İLK OBTA LISE kuvvette, diğer bolgelerde hafif, 33 e varmaktadır Gene aynı ko mısvonunun tesbıt ettığıne go Cennet gibi bır bahçe, seçkin oğretmen kadrosu, kuvvetli Ingılizce ^er yer orta kuv\ette esecektir. re, Batı Avrupanın zenşın ulke Kayıtlara devam edılmektedır. Tel: 55 22 07 lerınde bolgeler Eylul 20 Cemaziyelevvel 14 farkı azalırken, arası mıllî gelır fakır ulkelerde Reklâmcüık 3378/11161 bu fark, artma eğılımındedır. o> E 6 V a S 8 a Olayın, iktisadi yonlerı yanın . 3 a s O 0 â da, yaşlı koylunun dıle getırdığı psıkolojık taraf da ağır basmakV 1 6 43 '13 07 16 34 19 10 20 42| 5 01 tadır Bunun kısaca ıfadesı «vaDıracat yapan sınai bir müessesenin haricî muhaberatını tandaş sayılmak» tır. Ikı eskı baE 111 31 S 5 5 9 22 12 001 131 9 49 müstakılen idare edebılecek, İngılizceye bılhakkrn vakıf, genç kanın (Bekata . Azızoğlu) hak IDEAL BIR TERBIYE YUVASl Erenköy Güneş Ko/le/ı D'ÖRT MEVSİMİN KUMASI ELEMAN ARANIYOR Ue S bir elemana ıhtiyaç vardır. Almanca bilenler tercih edılır. Erkek taliplerin askerlıkle ılişıği olmaması lâzımdır Muracaat mesaî gunleri 917 arası Tel: 22 65 66. Cumhuriyet 11130 Maruf Bir İlâç Fabrikası Propaganda servısınde muhım bır idarî mevkıde istıhdam edılecek Mobilyalı Telefonlu Kiralık Kat İki yatak odası. salon, yemek odası tam konior. (Her gün 10 00 dan 14 00 e kadar) İBA BLOKLARI 2. KISM 11/S YILDIZ BALMUMCU. Cumhuriyet 11157 Tıp Doktoru veya Doktor Eczacı aramaktadır Muracaat edenlerin kırk yaşını geçmemış olmaları, Fransızca v° ingılizceye bıhakkın vakıf bulunmalan şarttır Ayrıca Almanca bı'enler ve evvelce sanayi muesseselennde çalışmıs olanlar tercih edılecektır Muracaatların mufassal hâl tercumesı, referans ve fotoğrafla birhkte «PROPAGANDA» rumuzu altında PK 176 ya yapıhnası rica olunur. EXTRA ELBİSELİK EGE PERDELİK İ L A N Bakterioloji lâboratuvarı teknisyeni yetiştirmek üzere Lıse mezunu veya son sınıftan ayrılmış bayan veya askerlığıni yapmış bay ıkı kışı aranıyor. Isteklılerın Yedıkule Goğus Hastalıkları Hastanesıne muuracaatlan. (Basın 17676 11153) Üâncılık: 2401/11138 CUMHLBIYET'to retrtkaaı: Bir acı şarkı Yazan: A. l Cronin 158 BIR ACI ŞARKI BIR ACI ŞARKI 159 160 «öyleyse, bngünkü asıl ısımıze baslıyabilıriz.» Pek coskun konusuyordu. «Bu yıl kış güneşli geçtı, talıhımız varmış senın bıtki koieksiyonun için epey guzel seyler bulabılırız.» Başı onünde .yavaş yavas fnndaların arasına daldı, ben de onnn arkasından gittim ama, içimde biçbır coşkunlnk yoktn. «Fundalıklarda en çok yetısen çiçekleri bilirsın elbette. Açalya, Açalyalar daha açmamıştır katırtırnağı, süpürgeotn.» Dnrdu. «Şunu gördün mü?» Suratımı asarak: «Görmedim» dedım. îere eğildi, otlan açarak, sivn yapraklan, yıldız gıbı, altın sansı çiçeklerı olan incecik, nfacık bır bıtkıyı ötekilerden ayırdı. «l'aban nergısı.» Elimde olmıyarak, hayran kalmıstım. îalnıı kadının bn genıs bilgısine degil, bn hiç beklenmedik, gizlı kalmıs parlak çıçegı bnlnp ortay» çıkarısına da hayran kalmıstım. «Kökünden mi çıkaracağız?» diye sordnm. «Yo!» dedi. «Deftere yapıştırmak için bir tane koparacagız.» Çiçeklerden bir sap kopardı, bana verdi. Ben de, sasılacak şey, aldım, çantay» attım; oysa, onnnla işbirlifi etmemeyi kafama koymnştum. Birkaç dakika gittik, gittik, hiçbir şey bulamadık. Sonra, Miss Greviile gene yere egildi. «îste bn oldnkça az bnlnnnr bir şey. Tnvarlak yapraklı sütleğen. Drosea rotnndifolia* Bn zarif küçücük, yapma çiçek gibi şeye ben şaşkın şaşkın bakarken, o anlatıyordn : «Görüyorsnn ya, her yaprakta sıra sıra kıpkırmızı tujler >ar, her tüyün de ucunda yuvarlacık bir baş var, denız sakayığımn kolları gibi. Gerçekten de bunların da gorevı öyle : Duru, yapıskan bır sıvı salarlar, yaprağın üzerıne konan böcekleri yakalarlar. Boceklerin kurtulmak ıçın çabalamaları tfiylerı ırkıltir, tüyler böcegin üzerine kapanır, boylece bitki böceği ele geçırır, sdmürür, soğururj» «Anladım!» diye haykırdım. «Böcekyiyen bitkilerden!» «Tamam. tste bnnu kökünden çıkaracagız. Sütleğenlere acımam. Eve götürür, fnnda topragına dikerız, böcekleri nasıl yakalayıp yediğıni gözünlen çörürsün.» «Sahı görür mfiyfim, Miss Greviile?» «Görürsün elbette, niye görmiyeceksin?» Çantadan malayı almama müsaade etti. Bitki sağsalım topraktan çıkınca da, knrtnlmnş gibi bir hareket yaptı. «Artık çırak çıktın, Carroll, şimdi kendi başına çalısabılirsin. tlgi çekici bir şey görürsen seslen bana.» tse koyuldnm. Öyle büyflk bir istek dnynyordum ki, daha önce biri söylese inanmazdım. Bitki bulmadaki ustalığımı göstermek için içim içimi yiyordn. Ama, çok geçmeden bir fizgünlük çöktii üzerime: Miss Grevılle birçok seyler bnlnyor gibivdı, benim acemi gözlerime ise hiçbir sey çarpmıyordn. Derken, bir de baktım ayağımın dibinde çok güzel bir çiçek var: Knrn otlann arasından basını kaldırmıs, parlak koyn mor, zambak gibi iri bir çiçek. Çeviren: VaMet Gültekin BÎR ACI ŞARK1 «Çabnk, Miss GreviHe!» diye haykırdım. «Gelin buraya, lutfen, çabnk!» Geldi. «Bakın, Miss Greviile. Ne güzel çiçek, değil mi?» Pek cömertçe basını salladı. «Alaca orkide» dedı. «Soğanlan beş parmakh, yapraklan yesil, üç damarlı. Birinei sınıf bir örnek. Aferin, Carroll. Bunun bir de komsnsn olacak, «morio» derler; onn da bulursak kendımızı pek talihh sayabiliriz» Kıvancımdan ateş kesilmiştim. Gözlerimi dikmis, Miss Greville'ye bakıyordum: Büyük bir özenle, o dikenli daldan iki çiçek kesti, daha önce topladıgı çiçeklerle birlikte bnnlan da bana verdi, çantaya yerlestirdim. Simdi rnndalığın otla kaplı çukur bir yerine' gelmiştik. Bnrası belki de eskiden otlakmış. Bir yanını mermer kayahklar dnvar gibi örtüyordn. Miss Greville basını kaldınp baktı. Solnk çünes tam tepemizdeydi. «Ne dersin, Carroll, ögle yemegimiı İçin güzel bir yer bnrası, değil mi?» Hemen basımı salladım. «öyleyse bak bakalım Campbell bize neler vennis.» Sırtımdaki çantayı indirip açtım. Islak peçetelere sanlı çıkınlara saygıyla el attım. Bnnlann içinde evden yapma sncnk da bnlnndngunn görünce pek sevindim. En sonunda, kabve kavanoznnnn yanına sıkıstınlmış güzel bir şise Comrie gazozn da ortaya çıktı. Böylesine düsünceli davranıs bana öyle dokunmustu kl, kendimi tntamadım, haykırdım : (Arfcası var) POPLİN EKOSELER FANTAZİ ROPLUK HASSE KREP SATEN MANİSA TEKSTİL (Basın 17307/11147) il Tazı tşlertnl Otlen tdare eden SorumJo MQdüf ECVET GÜREStN * Genel Yaym Mudura NAZİME NADt * SablU Cumhuriyet Sayısı 25 Euruş TOröye Bartd Un Kı Urs Kr Senellk 6 ayük 3 aylık TSOO 40 00 23 00 ANKAKA Ataturk Bulvan yenef AD. relctnn l î *9 *4. U « H I) » W 17 V) SS tzmir Bürosu: Gaz) Bulvan No. 18 rel; 31230 a U«)Glı İLLKtÜ Tatlb Pas» Mahallesi S ? < Sokagi No 9 Diyarbafel» Felef on * 1061 * (JÜNKV ti.l.KKl B f K I I S U KOcuksaai Mevdaru Gdlme H»n' AOANA I "IftııD <55C * Bu gazete. BASIN AHLAK YASAS1NA uymayı taahhOI VECUİ KlZlLDEMtR Gazetemlza gOnderOen y&zılaı koaulsun. tonulmasın lade edllmes. * Üârüardan mesuJlyet tabu) olunmaı Abon* re uan lsl^n ıçlD tarbn Q»tOn« cAbone» vey» cllan Servtslı taydıniD knnması lazımdıt I9O0O 90 00 44 00 Basao ve Yayan CUMHURlYEl Matbaacılık Gazettnnilk t A. Ş Cagal Balkevı Sokak No S941