Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 Mayıs 1964 511. Fetih pıldöniimiinii kutlupotuz Büyük Fetih llllllllllllllllll * llllllllll!lf!l!li!llllllllJII!lll!lllll!!UIIIIIIIII!ll!l!l!i YAZÂN: Feridun Fazıl Tülbentçi Türklerin lstanbnl'n almaları, bin yıllık geçmişi olan bir iraparatorlugun yıkılması, yeni ve mesut bir devrin baslaraası itibariyle dünya taribinin kaydettigi en önemli olaylardan biridir. lstanbul için birçok gayretler sarfedilmişti. Milâd'dan önce 477 de başlayan birçok istilâ ve kuşatmalara şahit olmuş, fakat 1453 te lam ve hakikî hüviyetini bulmuştu. Zaman zaman Haçlıların ve Lâtinlerin bir barabe haline soktuğu bu güzelim şehir, aneak 1453 ten «onradır ki, şerefli, mesot ve istikrarlı bir hayata kavuşabilmiştir, Cenevızlılerden istianeye mecbur oldu. Ben o zaman pek genç olarak Edirne'de idim. Müslümanlar dehşetlerinden titriyorlardı. Siz onlann musibetlerine karşı tahriklerde bulunuyordunuz. Rahmetli babam Rumeli sahilinde bir hisar yaptırmağa daha Varna Meydan Muharebesinde ahdetmişti. O yemini şimdi ben yerine getiriyorum. Kendi arazim üzerinde gönlümün istediğini yapmakhğıma muhalefet için elinizde ne hak ve kudret vardır. Anadolu sahili benimdîr. Çünkü halkı Türklerden ibarettir. Rumeli sahili de benimdir. Çünkü siz müdafaasını bilmiyorsunuz. Ve âcizsiniz. Gidiniz efendinize söyleyiniz, şimdiki padişah öncekilere aslâ benzemez. Benim iktidarımın vâsıl olduğu yerlere onlann amâli bile yetisememiştir. Ulubatlı Hasanın ilk olarak çıkıp bayrağımızı diktiği burç ne katarak çalışıyordu. Veziriâ kanı ve mücahldi Sultan İkinci zam Çandarlı Halil Paşa, padişa Mehmed, ordusiyle beraber Istanha. Istanbulu zaptetmenin müs bul yoluna düşmüştü. Uğurlama kilâtını anlatıyor, bu teşebbüs töreninde yedisinden yetmişine ten şimdilik vazgeçilmesi için kadar bütün pâyıtaht halkı hazır diller döküyordu. bulunmuştu. Sultan Mehmet, Edirne saraSultan Mehmed kalabalık bir yında bir gece yarısı Halil Paşayı çağırtmıştı. Veziriâzam, Sul maiyetle gidiyordu. Vezirler ve tan İkinci Murad zamamnda, kumandanlardan başka serhat Mehmed'in iki defa tahttan uzak boylarının şanh ve cengâver beylaştırılmasında iştiraki olduğun leri, devrin âlimleri Müftü Fahdan dolayı korkuyordu. Elinde reddin Acemi, Molla Hüsrev, altın dolu fevkalâde kıymetli bir Şeyh Akşemseddin, Molla Gürâtepsi ile huzura çıkmıştı. Padişah ni, Molla Zeyrek ve daha nice henüz soyunmamıştı, yatakta otu nice ulemâ. ruyordu. Tepsiyi görünce ne ol Tarihe şan ve şeref verecek oduğunu sordu. Halil Paşa : lan kahramanlar ordusu. Kırk Eâzımı Devlet fevkalâde bir lareli, Vize, Saray ve Silivri yozamanda efendilerinin huzuruna lunu takip ederek yürüyordu. Açağırıldıkları zaman elleri boş nadolu ordusunun büyük bir kısgelmek âdet değildir. Bu takdim mı da Gelibolu'dan Boğazı geçetHğim altınlar, esasen benim de miş Malkara, Keşan ve Tekirdağ ğil, efendimizindir. Simdiye kaistikametini takip ederek esas dar bende emanet idi. orduya katılmıştı. Yürüyüş onCevabmı vermişti. Padişah : dört gün sürmüş, 5 nisanda Is Bana bunların lüzumu yok. demişti. Benim senden istediğim tanbul kapılanna gelmişti. Muyegâne şey Bizans'ın payıtahtı' hasara ertesi günü başlıyacaktı. dır. Bunu almak için bana yarKaptanıderya Baltaoğlu Süleydım etmelisin. man Bey Gelibolu'da bütün haHalil Paşa titriyordu. Çünkü zırlıklarını tamamlamıştı. Toplu halk nazannda, Bizanslılardan bir halde gelebilmek için müsait aldığı kıymetli hediyelerden do rüzgâr bekliyordu. layı onlarla uyuşmuş olmakla suçlu idi. Fakat bunun aslı yok Kuşatma başlıyor: tu. Vezir, Padisaha bütün millet 1453 yılı nisan ayının 6 ncı cuve ordunun kendisiyle beraber olduğuna dair teminat vermişti. ma günü sabahın erken saatleSultan Mehmet o zaman ayağa rinde Sultan İkinci Mehmet kukalkarak yatağını göstermişti : mandasındaki Türk ordusu Is Bu yatağı görüyor musun, tanbulu kuşatmış bulunuyordu. kaç gecedir içinde çırpındım, dur Bütün birlikler yerlerini almışdum uyuyamadım. Bu emri azim lardı Muhasara hattı Ayvansarüyama giriyor. Sakın Rumlara raydan Yedikule'ye kadar uzanı alri^nma. Yakında cenk başlıya yordu. Padişahın altın sırmalarla müsait oir Güney rüzgârı bularak Istanbula yaklaşıycrüu. Bunu haber alan Padişah, Baltaoğlu Süleyman Beye derhal haıeke te geçmesi emrini verdl. 20 nisanda bu fılo ile ufak bir Türk filosu karşılaştı. Fakat rüzgârın karşı ci hetten esmesinden ve biraz da Kaptânıderyânın beceriksizliğinden düşman mağlup edilemedi. Savaş gemileri, müdafaa zinciri indirilerek Haliç'e alınmıştı. İkinci Mehmed, bu deniz savaşını salıılde seyrediyordtı. Süley man Bey'in başarısızlı^ı uğradı ğını görünce canı fena halde kızdı. Sanki Ceneviz gemileıini mahvetmek istiyormus gibi at'nı dalgalara sürdü. Bu suretle azim ve kararına hiç bir şeyin hâil olamıyacağım göstermek istiyordu. mecliste hazır bulunuyorlavdı. Müzakereleri Padişah bizzat açarak muhasara durumunu kısaca anlattı. Sonra sözü vezirleripe verdi. Veziriâzam Çandarlı Halil Paşa, bu kadar zamandır devam eden muhasaradan bir netice çık madığını, Istanbulun kuvvetle müdafaa edildiğini, bir Macar or dusu ile Venedik donanmasının yolda olduğuna dair haberler geldiğini söyledi. Bizans Impara toruna son bir defa daha müracaat edilmesini ve en ağır şartların teklif olunmasını ileri sür dü. Veziriâzam'dan sonra harb taraftarlannın başı ve Rumların amansız düşmanı olan Zagnos Mchmet Paşa sör. aldı. Tama men aksi mütalâadi bulundu. Şehirde maneviyat nâmınn bir şey kalmamıstı. Avrupa devletlerinin Bizansa ya/dım edemiyeceklerini, etseler bile artık geç kaldıklarını söyloıli. Müzakereler hararetli ve uzun sürdü. Neticede Padişah kararını açıkladı: Muhasara asla kaldırılamaz. Ordularımın önünde, düşmiyecek kale, mağlup olmayacak ordu yoktur Biz ki Sulhan Mehem met Hânız, bu şanlı ordunun serdarı sıfatiyle buna mukte<liriz. Ya ben Bizans'ı alınm, ya Bizans beni! Fatih Sultan Mehmet Türk devletinin merkezi İstanbuldan başka bir şehir olamazdı. 15 ınci yüzyılda Türk ülkesi Doğu'da ve Batı'da o kadar genışlemişti ki, artık tabii merkezi îstanbul'dan başka bir yer olamazdı. Esasen Dördüncü Osmaniı Padişahı Yıldırım Bayezid, Şehzade Musa Çelebi ve İkinci Murad, aynı gaye ile Istanbul kapılanna dayanmışlardı. İkinci Murad 1444 te ordusu ile Varna seferine giderken Bizanslılar yol vermek istememişler, düşmanca davranmışlardı. O Bizans ki tereddiye uğramış, varlığını, ahlâkını ve medeniyetini çoktan kaybetmis, tarihini çoktan kapamıştı. 1451 de elinde ufacık bir üçgene sıkışmış bir avuç topraktan başka bir şey kalmamıstı. IIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIHIIIIIIIIIIIII MllllllllllllllllllllllllllinilHIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIÜI Aliııı \e SanatMr lYılilı Hisar'ın inşaatı devam ettiği sıralarda Bizanshlara ait Istanbula civar olan yerler ve bu meyanda Vize, Ahyolu, Silivri ve diğer kaleler alınmıştı. tnşaat temmuz ayının sonlarına doğru tamamlandı. Sultan İkinci Mehmed, 28 ağustos'ta o zaman Boğazkesen adı verilen Rumelihisanndan ayrılarak Istar.bul surlan önüne geldi. Vezirler ve kumandanlarla beraber surların durumunu tetkik ve kuşatmanın sekli hakkında kararlar aldıktan sonra Edirne'ye döndü. ııııııııııııııııııııııııııuıııııı Yazan: Eiif NACI Bngün top, tüfekten ziyade niee kndretli simalar takdirsitbeşeri başarılan kültür alanın lik yüzünden göçüp gitmişlerda idrak eden bir dünya anla dir. tstanbnlda ilk üniversiteyi yışı içinde bnlnndngnmuza gö knranın da Fatib olduğunn ore onnn hâtırasını anarken Fa nntmamak lâzımdır. Fatlh, şiirl de leverdi. Avni tihin filim ve sanatkâr kişiliginl selâmlamak da artık 5den mahlâsı ile derlenmiş bir divanı rnesi gereken borçlanmızdan da vardır. Bnnlarda sair Snltan »on derece âhenkli ve musikili biri olmnştur. Mehmet II., çoeuklnğnnu ge bir dil kullanmıstır. Hflrmeten çirdiği Manisada devrinin en ha divandan bir kaç nusra ailerisindeki büyük bilginlerin lalım: dizleri dibinde oturmnş, Arap «Saki ya mey sun ki bir gün ça, Farsça, Lâtince, Rumea ve lâlezar elden gider ibranice öŞrenmiş, şiir ve felse Erisir fash hazân bağ u bahar fe ile 'uçraşmış, babası Mnrat II elden gider tarafından on iki yaşında tm Gurre oltna dibera hüsn ü paratorluk tahtına çıkanlmış, cemale kıl vefa son derece olgun ve ergln bir Beiki kalmaz kimseye nakş ü insandı. nigâr elden gider.» İirmi bir yaşında tstsnbnln fetheden genç hükümdann ha«nc.rıne b.nd eyledı yatı harb roeydanlanndan başka kütüpbanesinde geçmiştir. Fatihin yabancı dillere desian Allanım beni. olmnş meşhnr bir kütüphanesi vardı. Kitaplarının bir katsloBatılı şairlerle Hint şsirleri4unu yapan Delssmann şöyle ne kadar iltiftıt ve ihsanını eder: sirgemiyen Fatih, Bursa ve «Bu kütüphane, bir dünya de Kastamonnda şiiri gınai (müSişimini saglayan ve dogu ile zikli şiir) meşkedilen medtesebatı arasındaki kapıda dttrarak ler kardn. Ve otuı kadar ş»iri dognnun ve batının kültürünü maaslı vazifelere tâyin etti. kendinde toplaraaya çalısan, a Kastamonulu Cami'i Rurol, Dâi, sırların zor'yetiştirdigi bir in Karamanlı Cemali. Sivrihisarlı sanın mirası ve timsalidir. Fa Haydar, Edirneli Hafi ve Necatih Snltan Mehraet'in alâka sa ti, Bnrsah Aşkî, Halili, Abdulhası bu kütiiphanede gayet açık lah Mehdi, Tokatlı Mellhî. Kabir şekilde görülmektedir. Bun ramanlı Nizamî Gülşeni ve ZaMehmed Efendi, kadınlarlar, devlet siyaseti ve stratejik irt dan Araasyalı Mihri ile Kastaihtiyaçlanna tesir etmiş olabimonnln Zeynep Hatun. Bnnlar lir. Coğrafî keşiflerin başladıgı da aynı himayeye mazhar olbir devtrde ilmi eografyanın muş, devrin ünlü şairleridir. hâmilerinden biri olarak sayılFatih'in güzel sanatlann her ma.ii lârımdır.» kolu ile, bilhassa resim ve miFatih'in ömrünD içinde harca mariye olan ilgisi bugüne kadıği bn kütüphane Homer'den dar intikal etmiş, karşımızda Dante'ye kadar şair, filozof ve birer eanlı âbide halinde ayaktarihçilerin gayri islâmî eser ta durmaktadır. leri ile tıka basa idi. Resimli ltalvan sanatkârlarından Belmaksddes kitsplar, kilise, doa lini'ye yaptırdığı ve bngtin ve menkıbe kitaplan, felsefe. Londraâa Nasvonal Galerideki tarih ve eofrafya eserleri bize portresinden, Ferraro veya SiFatih'in hakiki çehresini en nan Rev gibi ressamların yapkesin hatlan ile göstermeye tıçı resim ve madalyonlanndan kâfi geliyor. haşka buradaki sarayını resim 1464 te Venediklilerle kestir ealeriüi haline getirdtgini bime bir deniz »avaşından tstan livoruz. Kütiiphanesindekl kibnla dönen Fatih, kendisini ve tapların snslü ciltleri, eserlere ordusana yorgnn hisseUiJi için eklenen minyavurler ve zamabir dinlenme emri vermistir. nındaki imar faaliyeti onnn saHalbnki bir sene sonra ilkba nata karşı baelılıgım açıkra hara yeni bir sefere hazırlan göstermektedir. maktaydı. Işte bn kararı iizerine bütün bir yaz boynnca Istanbülda kaldı. Arap. Acem ve Fnnan filozoflannı daha yakından ve derinleşerek inreleme fırsatını buldn. Günlerini bil?inlerle sohbet ve çalısmava hasretti. Meshur Ptnlemaios haritası bu devirde ele alındı. Paflisah. münferit bir halde parcalanmış hsritaların birlestirilerek tek bir levhada, hüviik hir dünya haritası yapılmasınıj istedi ve bn işle filozof Georeios Amirutzes'i vazifelendirdi O da oğlnnnn yardımı ile nzıın ve ilmî çalışmalar sonanda hü tün olarak tamamlanmı<= bir dünya haritasını vücnde getirdi, mevki ve şehir adlarını Arapça isaretleyerek padisaha sundu. Bir de Franeesco Ber'iııghieri'nin coğrafyası var. Bu sitabı Fatih'in ölümünden son •a Beyazıt II ye yollamış. kita. • nın basında müellifin el yazı^ı le sn cümleleri oknyoru?: «Bu mtabi asker vp insan olarak iıerkese üslün olan babana (FaMh'e) ithaf ettim. O öldiijü için sana yoUnyornm. Bn ilk kısımdır. Eger bn birinci kısım'tan memnnn kalırsan ikincisini "oilayacagim, ve onda senin serefli icraatın da bulunacak. tır.» Şimdi bir de devrinde yetismiş büyük hükümdann sohhetine mazhar olmus, ünlü ilim adamlarını sayalım: Molla Hiis rev, Molla Gürani, Molla Zeyrek, Ahmet Pasa. Mahmut Pasa, Hoca Paşa. Hızır Bey. Ali Tnsi, Ali Kusçu... Bnnlar. Fatih'in koltnğanun altında hi 2 mave eörmüs, mesnt insanlar O dır. Çiınkii insanlık tarihinde Savaş hanrlıkları ve tedbirler: Edirne'de savaş hazırhklan başladı. Muslihiddin Ağa, Sarıca Sekban ve Macar Urban'm nezaretleri altında büyük toplar dökülüyordu. Sultan Mehmed muhasara ordusunun hazırhklan sırasında bazı tedbirlere de başvurdu. Kosova Meydan Muharebesinden üç yıl sonra, yani 1451 de Macar Kırallığı Nâibi Jan Hunyad ile üç yıllık bir barıs anlaşmısı yapılmıştı. Esasen yeni bir Haçlı ordusu teşkü için Hıristiyan devletlerinde azim kalmamıstı. Varna ve Kosova snvaslannda yedikleri iki müthi$ darbenin tesiri altında bulunuyorlardı. Venediklilerle olan «ulh muahedesi de yenilenmişti. Anadolu cihetinde Karamanoğlu tbrahim Bey yeni te'dib edildiginden bu taraftan İkinci Mehmet, İstanbulun fethine daha şehzadeliğinde karar vermişti. Babası İkinci Murad'ın vefatı üzerine 18 Mart 1451 de tekrar tahta çıkan İkinci Mehmed, fütuhatına Îstanbul'dan başlamak istiyordu. Buna daha çocukluğunda karar vermişti. Hazreti Peygamber'in: «Elbette Konstantaniye fetholunacaktır. Onu fethetmeğe muvaffak olan Emlr ne güzel ve o asker ne güzel askerdir.» Hâdisini hocası Molla Hüsrev'den dinlediği zaman gözleri dolu dolu olmuş : Calisi taht olursam, ki olacağım, Hazreti Peygamberin medhine lâyık olmağa çalışacağım. Demişti. Fakat bu fikrini »çıklamıyordu. Karada yürüyen donanma: Bizans surlarının denizdeı de döğülmesine kati bir zaruret vardı. Bu surlar daha zayıftı Gcnc padişah hârikulâde bir plân hszırladı ve kimseye sezdirmedtn tatbikine girişti. Çünkü gündüz leri Türklere yardım ediyormuş gibi görünen Galatadaki Cenevizliler geceleri gizlice Bizans Impa ratoruna Türklerin faaliyeti h^k kında mâlumat verirlerdi. Esasen Istanbulun müdafileri Erasında birçok da Cenevizli vardı. İkinci Mehmed, donanmayı ka radan Haliçe indirmek kararını vermiş ve şu yolu seçmişti. Donanmayı Tophaneden, Kumbsracı yokuşundan dörtyol ağzından, Asmalımescit'ten, Tepebaşından yürüterek Kasımpaşa tarafından Halice indirecekti. Tophane'den Kasımpaşaya inen istikamette bir yol yapılmıştı. Cenevizli casuslar bu hazırlıgı hayretle seyrediyorlar fakat sebebirrt bir rür lü anlayamıyorlardı. Too atışı nütün şiddeti ile devam ediyor, lstanbul Surlarından kimse dışa rı çıkamıyordu. Halice indirilecek hafif sefineler daha bnce karaya çekilmişti. Bu yüzden de Lança deniz savaşına yeter miktarda jjemi sokula mamıştı. Yollara ray şeklinde uzunlamasma yağh kazıklar konulmuş ve bunların üzerinde yü rüyecek beşikler yâni arabalar yapılmıştı. Gemiler bu beşiklere konacak, öküzler vâsıtasıyle çekilecekti. 21 nisan cumartesi günü şafak la beraber bütün ceph«le şiddtt li topçu faaliyeti başlamıştı. Galata Cenevizlileri müthiş bir gürültü ile siyah ve kesif bir dumanın dalgaları arasmda üzerlerinden aşan gülleleri görünce, evlerinden dışarıya çıkmak cesaretini gösterememişlerdi. Hava karardıktan sonra beşiklere konan gemiler kazıkların üzrlerine çıkanlmış, çekilmeye başlanmıştı Bu faaliyet hiç aksamadan sa baha kadar sürmüştü. Son gece: 38 mayıs, koşatmanın »on günü ve son gecesi idi. Türk çadır larındaki meşaleler sabahlara ka dar yanıyordu. tstanbnln kuşatan şanlı ordnlann Başknmandanı Sultan tkinci Mehmet, artık bütün hazırlıklannı tamamlamış ti. 28 mayısı 29 mayısa baflayan gece, kimse nynmıyacak, dünya tarihine yeni ve mesnt bir devir açacak olan son emerl bekliyecekti. Top atesine fâıüuıı devam ediliyordo. Kara tarafında. ynzbin kişilik bir kuvvet, ordngShın sag cihetinde, Taldızlıkapu karşısında ellibin kişilik bir kuv vet de sol cihette dizilmişti. Pa dişah, onbeş bin yeniçeri ile mer kezde bulunuyordu. Yetmrşten fazla savaş gemisi Haliç limanıııda idi. Evet, o gece kimse uynmadı. Boğaziçi sahillerinde, Galata tepelerinde bulunan çadırlar nur içinde parlıyordu. Dnalar ediliyor, askerler birbirlerivHe helâllaşıyorlardı. Rumelihisan: Sultan İkinci Mehmed, Anadolu'ya geçerek Karamanoğulları gailesini bertaraf ettikten sonra Rumeli'ye dönmek üzere yola düştüğü zaman Çanakkale Boğazı'nın Venedik donanması tarafından kapatıldığını haber almıştı. Yürüyüş istikametini değiştirmiş, tstanbul Boğazının Anadolu yakasma gelmişti. Buradan Boeaz mıntıkasını iyice tetkik etmiş ve ettirmişti. Vaktiyle Birinci Bayezid tarafından inşa ettirilmiş olan Anadolu Hisarının karşısına ve Hermaion mevkiinde müstahkem bir kale yaptırmak kararını vermişti Bu suretle Istanbul'un ilk muhasarası başlıyacak. Karadeniz ve hattâ Tuna yolu ile Bizans'a gelen bütün yardımlar kesilecekti Burası Boğaz'ın en dar yeri olup büyük bir önemi vardı. Vaktiyle Iskitlere karşı yürüyen Dâra ordusunu buradan Rumeliye eeçirmisti. Hazırlıklar tsmamlan dıktan sonra Hisar'ın temelleri 2<i mart 1452 de törenle atılmıştı. îstanhul Bclediye müzesi için Luvr mimarı Mu = iihiddîn Ağa idi. Bi bir tehüke gelmesi bahis konuzans tmparatoru Konstantin el su değildi. Geriye yalnız Mora çiler yollıyarak kale bina edil Despotluğu kalıyordu. Despotlamesinden vazgeçilmesini istemis rın ikisi de Bizans Imparatoruti. Sultan Mehmed. Rum elçilp nun kardeşleri idi. Bunlardan rine «u sözleri söylemişti : yardım gelmesi mümkündü. Pa Imparatorunuzun Macarlar dişah Mora yanmadasına akıncı 'n ittifak edip. pederimizin Ru müfrezeleri gönderdi. meliye geçmesine mâni olmak i=Genç hükümdar. hazırlıklarla tediği zaman ne fena vaziyette bizzat meşgul oluyor. ordusunun kaldıS'mızı ne çabuk ıınuttunuz. talimlerınde hazır bulunuyor. Kadırealarınız Bnğş^ı kapadı. Pe muhasara toplarının tecrübelerıHerim rennetmekân Murad Han ni yaptırıyor. gecesini gündüzü Büyük fetih: Electrolüx ||Electrolux 1964 1453 yıh mayıs ayının 29 uncu salı günü şafak sökmeden evvel Türk toplarının müthiş tarrâkaları surları döğerken Mehterhâne cenk havası vuruyordu. Hava aydınlanırken Sultanın ınuaz zam Sancağı, çıkanlmış, herkesin görebilmesi için semaya doğru çekilmişti. Türk askerleri ile Bizans askerleri arasında korMuzesinden getirtilen Fatih devrinde yapılmıj madalyalar kunç bir savaş oluyordu. Artık caktır. AHah şahittır ki. başka süslü büyük kırmızı çadırı Aya açılan gedikler kapatılamıyordu. bir düşüncem yok. Bu beldeyi Romanos karşısında kurulmuştu. Muharebenin sıklet merkezi düşmanlarımızın elinden alaca Otağı Hümâyunun etrafında KaAsker coşmuştu, repeyi »şıp Topkapı idi. Fakat şehir, her Siz. pukulu askerleri vardı. Ordu Halice inerken müre'.tebat oa taraftan tazyik ediliyordu. Da. Paşa, ağlıyarak tekrar teminat nun manevi cephesini idare eden bayraklarla donatılmış olan ge vul, boru ve çan sesleri arasmvermişti. ilim ve din adamlarının ileri ge. milere binmişlerdi. Sanki cenk da dost ve düşma n birbirine kalenleri de çadırlarım burad.ı için denize açılıyorlarmış gibi rışıyordu. Surların üzerlerinden Kahramanlar ordusukurmuşlardı, sevinç nâraları arasında yelken atılan taş, yağlı paçavra ve Rum Türk ordusunun mevcudu yüz leri bile çözmüşlerdi. Kaptanlar ateşi, hendekleri şehitlerle doldu nun yürüyüşü: ellibin ile ikiyüz bin arasınia oraya buraya koşuyorlar, emir ruyordu. Yeniçeriler hayatlanm hiçe* sayarak ileri atıhyorlardı. 1453 yılı mart ayının 23 ür.cü idi. 6 nisan günü BizanslıUr da ler veriyorlardı. Nihayet hücum kollarından bicjma günü. Edirne sanki yerin tertiplerini almış bulunuyorlar22 nisan pazar sabahı davullar, den oynamıştı. Büyük Türk ha dı. Imparator Konstantin Dra borular ve nâralarla uyanan Bi ritıin başında bulunan Ulub?tlı Hasan, ok yağmuru altında şa. gazes, Başkumandan Cenevizli zanslılar hayret ve dehşet içinde hinlre gibi tırmandığı surlardan Jüstiniani ve Yuannis Kantaku kalm'slardı. Altmış yecli parça birinin üzerine Türk sancağını zen ile beraber padişahın kuşat dan mürekkep Türk donanması dikmeğe muvaffak oldu. Üzeritıgı karasularının karşısındaki Haliçe girmiş, müdafaa zincirle ne hücum edenlere sağ elindeki mıntakanm müdafaasını üstüne rinin arkasında kendılerini emkılıncı ile mukabele ediyor, sol almıştı. Çifte Kartal armasını ta niyette sanan Rt.m. Venodik ve eliyle sancağı tutuyordu. Mübaşıyan Bizans bayrağını sur'un bu Ceneviz sefinelerini iki ateş ara rek vücudu delik deşik olmuşkısmına dikmişti. Sarayburnu sında bırakmışlardı. tu. Şimdi iki eliyle bayrağa sana, Kızkulesine, Marmara kıyıla rılmış Ya ben Bizans'ı ahrım muştu. bırakmıyordu. Asker coş nna ve «urlara toplar konulmuş Daha çok inatla ileriye tu. Mazgallarm gerisindeki ku ya Bizans beni atıhyor, sürlara çıkrnak istiyorlelerin hepsine Rum ateşi kullan du. Sancağı indirmemek, biraz Karasuları önündeki savaşlar sonra Hasanın boş bırakacajı >e maya mahsus âletler yerleştirilmisti. Çeşitli harb silâhları ara haftalardan beri devam ediyor ri doldurmak için, gözlerini bile sında bir nevi ufak taş atan man du. Donanma da deni;e bakan kırpmadan, öîüme şehâdeîe gıçınıklar da vardı. Halig'ir. met surları dövüyordu. Dört kale yı diyorlardı Ulubatlı, bayrağı öphali k&lın bir zincirle kapanmış kılmış, Sen Romen kaotsında bü mek istiyormuş gibi son tâkatıtı. Yalıköşkü ile Galata surlaıı yük bir gedik açılmıştı. 25 ma ni sarfederek doğruldu. Sonra arasına çekilmiş olan bu zincıı. yısta Macaristandan bir sefaret surlaTdan aşağı yuvarîandı. Türk riı'nanmasının Haüç'e gir heyeti gelmişti. Macar Kıralı 5 mesine mâni olacaktı. Arkasında inci Ladislas. 1451 de imzalanan Savaşın en kanlı sahnosi Tupirili ufaklı 20 parça savas gemi?i Semendire mütarekesinin hükmü !tr;pı ile Edirnekapı arasınıkki kalımdığını, eğer Istaibulun mu gediklerde oluyordu. Yeniçeviler sıralanm:ştı. Herşeyi mQkemmel, hasarasından derhal vaz ?eçil burçlardan birini ?3ptetnr.:?!er Herşeyi yenidir Padifph savasa başlamadarı ön mezse Macarların da RizanshlaVe Sultanın muazzam oayrağını Electrolux slmakla EN tYtSİNİ ce pe'eneklere uya.at lmı.;ırs rın müdafasına katılaca'.darını ALMIŞ olursunuz toıa \tzir Mehmet Paşa'yı yol bildiriyordu. Sultan Mehmet, El buraya çekmişlerdi. Oıadan aşLğıya inerek düşmaTiı önleritie ladı Çehri harbsiz tîiıim eier>e çilere şu cevabı verdi: 51 seneden beri bdtOn dOnyadü katmışlar ve şehre akmny.ı başla kimsfrin canına, malııu ve hür 30 milyon aile ELECTROLITX Gidiniz, efendinize söyleyi mışlardı. ATtık bu akışın önünriyetine dokunmayacagjna da)r buzdolabını emniyetle kullanniz Konstantaniyye muhakkak de durulamaîdı. Tnr.'kapı ria içer t^rainat verdi. Konstacıîin bu tafetholunacaktır. Avrupanın bü den kırılmış, Yeniçer:Ur hu kalebi recdetti. tün Hıristiyan devletleri birleş pıdan şehre girmi^lerdi. seler bizi kararımızdan aslâ dönCenevizli Jüstiniani yaralsnFatih'in azmi düremezler. önüme çıkiraA or dıktan sonra Tanrının Türklere dular ne kadar muazzam olur açtığı kapıların birinden kaçmış, karşısında: larsa olsunlar kahrohıcaklardır. tmparator Konstantin makîul 12 nisanda her taraf'an îstarı Bi* ki Sultan Murad Hân oğlu düşmüş ve orduların arkası ahn bul surlarının döğülmesinç baç Sul'.an Mehemmet Hânız. b.ma mıştı. Öğleye doğru fetih tamam lanıldı. Aynı gün donanmamız her zaman ve her yerde mukte lanmıştı. Artık tereddıye ugrada Gelibolu'dan gelmiş. Kadıköy diriz. yan, varlığını, ahlâkını ve nıede 7SENEÜK GARANTİ ve Üsküdar sahillerini takip ede 2fc mayıs cumartesi aksamı ka niyetini çoktan kayoetmiş oiîtn rek Kabataş ve Salıoazan limniı ranlığı yavaş yavaş Halice doğru Doğu Roma Imparatorluğunun veren yegâne buzdolabı larına demir atmıştı. iniyordu. Sultan Mehmet, o ak bin yıllık tarihi kapanıvor, mesut Papa tarafından yai'd'Tn mak ?âm. altın sırmalarla süs'ü mu ve şeref li bir devir baş'ıycırlu. ; A Z İ M K o l l Ş t i . DURMUŞ ve ZİYA ALPASLAN ; sadı ile gönderilen ve her birin azzam kırmızı çadırında biiyüif Fatih Sultan Mehmet Han, de dörtyüz eırhlı muharip, para bir harb meclisi toplamı^rı Dev şan ve şeref içinde büyük Türk Dağoğiu Hsn Kat 5 Tel: 27 « 06 T«lg AZlMKOLLAR Ist \ ve zahire bulunan dört Ceneviz letin ve ordunun bütün îîeri ge Imparatorluğiinıın yeni başkeoi gemısınden mürekkep bir iilo, lenleri.üe ilim ve din adamlan ti İstanbula giriyordu. dünyamn en eski buzdolabının en yeni modeli....