27 Aralık 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CTMIIURİYET 28 Mayıs 1964 •«••••••««••••••••••t«ı«ı••••••«••• Kızmak şöyle jj dursun, ben bu işe şaşmadım Cumhuriyet AH ihsan Göğüş'e açık mektup Ahmet Neeil Lyanık yazıyor: Turizm alanında yapıiması programlara bağlana.n bir çok tesebbüslerimizi gazetelerden öğreni>oruz. Bü>ük malî imkânlara bağlı bu işler yanında pek az masrafla fakat (,ok kötü bir propagandaya mâni olacak olan turizm alanındaki bir teşebbüsten, Çanakkale • Eceabat araba vapuru seferlertnden bahsetmek isti>orum. Istanbuldan otomobille Eceahata geldigimde araba vapurunun kazanlarını temizlemek üzere iki gün islemiyeceğini orada öfrendim. Arabamı Eceabatta bırakarak ve motorla Karşıya geçtikteıı sonra otobüsle seyahatime devam ettim. Fakat benimle berabcr oraya «elen 20 kadar turist arabası karşıya ;eçecek vasıta olmadığından scysbatlerinden vazfeçerek seri döndüler. Bir müddet sonra tekrar ayni yoldan gitmek istediiimde Dev let Deniz Yolları idaresinden araba vapurunun ne zaman işleyeceğini sordum. Bilmlyoruz, dediler. l'zun müddet mesçul olduktan sonra Çanakkaleye so larak araba vapurunun her ayın ilk cumartesi, pazar giinü ka zanlarını temizlemek üzere işlemeditini bildirdiler. Ancak bu tünlrrde kat'î degildi ve turistler Eceabattan Çanakkaleye geldiklerinde mecburen scri dö ııüyorlardı. Diger bir seferimde ise programda olan b'ğle postasının \apılamı\ acağım bildirdiler. Vapur kömür almak için gitmi.ş. Kömürü neden kamyonlarla vapura kadar getirraediklerini sordnğumda bunun masraflı oldağunu ileri sürdüler. Hulâsa mubtelif sebeplerle iki kıyı arasındaki araba vapuru seferleri gayet intiıamsız devam etmekte, femilere havvan sürüleri yüklenerek turistler at ve ineklerle yanyan» seyabat ettirilmektedir. Ayrıcs Eceabatta iskeleye çıkar çıkmaz turist arabaları durdurularak belediye ayakbastı parası namiyle beher otomobilden ücret almaktadır. Bu iptidaî durumun düzeltilmesi için milyonlara, komisyonlara ibtivaç yoktur. Çanakkaledeki araba vapuru yanına bir lighter verilmek suretlyle araba vapuru işlemediği zamanlar nakliyatın temin edilmesi mümkündür. Bu lighter icabında ufak bir ücret mukabili üç bes arabalık bir kafileyi hemen karşıya çeçirebildiftl gibi her çesit nakliyatta kolaylık sağlar. Bu surette turistlerin en çok seyahat ettikleri bir böltre olan Eçe sahilleri ile tstanbulun irtibatı lâyıkı ile temin edilmU olur ve alevhimizde kötü düşüncelerin mevdana gelrnesine mâııi olur. Eceabat belediyesininse \apurdan çıkan turistlerin botazına sarılırcasma avakbastı parası almasının çirkinligi raeydandadır. sinin GerenköyUnde tstil tonu okul temsili olacaktı; oldu da. Olur ya her oknlun normal hakkıdır bu. Benim yazmak istediğim temsilin yapılıp veya yapılmaması değil; o gece okul müdürüyie bir öğretmenin temsll faatinden az önce yaptıkları ynmruk düellosu. Demek ki bizler biraz issiz kaldıfimızda birbirleritnize her seyi yapmağı uygun rörebilhoruz. O halde dısarıdan gelenlere razı olalım. Olay şöyle olmus: Okul öiretmeni müdürüne temsilde kullanılacak eşyaların daha gelmemiş oldufunu, vaktin geciktiğini sövler. Miidiir sinirlidir, bu sözlere daha içerler ve öğretmeni paylar. Durum siddetli münakasalaıa biraz sonra da öğrenciler karşısında vunı ruk yumruğa kavgaya döner. Düsünüyorum bu köyün iki eğitimcisi böyle yaparsa etrafında bulunan cahil kö\lü ne yapmaz. Acaba vazife böyle mi yapılıyor? Gülmek mi yoksa ağlamrA mı gerek bilmem takdirlerinize kal sın. spikere oknttnrarak deçlşik se« tonları ile daha ilgi çekiei bir şekle sokulmaıının imkinı yok mndur? Gönül Syle arzu ediyor ki, değişik bir mevzua (bilhassa TO • rumlar) glrerken başka bir les bizleri uyarsın, ilgimizi üzerine çekıin. Şayet MİShiyetli afız diye ilIe ayni ıpikere okutturnlması bir meeburiyet ise diyecegim yok. Hürmetlerimle. ^Okurlardan " bİİe "Çoğıı gitti, azı kaldı 26 Winter Hall bol bahşış vermek sayesınde Eastern Clipper gemiıınde. Jıareket saatı yaklaşmış oldugu halde kamara bulabilmıstı. Grunya, onun gelışını babasına haber vermeğe ındı Ba basının bu haberı nasıl karşılıyacağını bilemiyordu ama Dra • gomıloff hafıf bir gulüsle, «Yoksa benim kızacağımı mı sandın, guzelim?> diye sordu. «öyleyse için rahat etsin Kızmak şöyle dursun, ben bu işe şaş madım bile!» Grunya, «Sen bir meleksin,» diyerek onun yanağma bir öpücük kondurdu. Sonra ansızın akIına bir şey gelerek, «Babacıjıra, senin cellâtlar,» dedi. «Bu sabah kalkacak olan bütün gemi leıde araştırma yapacaklar » Babası. «Tabiatiyle,» diye güldu «tlk yapacakları iş bu olaCi/ktır.» C da eğilıp kırını öptü ve kaFiyı onun arkasından kapadı. Grunya yukarı guverteye çıka r W Wınteri buldu. Elele parma* « lıUtn durduJar v uyuyan şehrin bir küme koru andıran ışıklarırı seyrettıler. Winıer kızı kenö.ne doğru çekerok, «Mutlaka hir yıl beklçmemiz şart mı?» ciy ; içinı çekti. G.unya. «Çoğu çittt, azı kaldı.» diye Rüldü. «Sabırlı ol, biraz . Srrra, .Bu nasihatimi önce kpnd'lrr. tutsam iyi olaca'»;» riiye mın'dandı. «Ah, Winter, b'.lemezsirı . Seninle evlenmeyi o kadar iiiıvorura ki!» •Bir tanem. Geminin kaptanı nıkâhımızı hemen yann kıysın.» Genç kız hüzünlü bir gülümse yiîle. «Olmaz,» diye başını salladi «Delilikte benim de «zlerden fieri kalır yerim yok. Ne olsa babamın, kızıyım, herhalde. Bir yıl dedim, bir yıl bekliyeceğim.» «Belki yolculuk sona ermeden fikrini değiştirirsin.» «Zannetmiyorum, Winter.» Bir erkek Yanında da Grunya isımli kızı var Sarışın, çok güzel bir genç hanım.» «Tarıfinıze uyan bir yolcumuz var. Kızıyla seyahat eden bir bey. Ama adı.. » Yukardan onlan dınlıyen Dragomiloff o uzun. ince parmaklarını. kendı de farkında olmadan bukup açmağa başlamıştı. John Gray'in onun kamarasını oğrenip gelmesı artık an meselesivdı. Dragomiloff pencereyi kapattı ve içeri çekildi... Dar, loş koridorda John Gray tetik adımlarla ilerlemekteydı. Gemi kâtibi kızıyla yolculuk eden beyin kamara numarasının 31 oldugunu soylemişti. John Gray'in gözleri kapı üzerlerindeki rakamlardavdı. Nihayet 31 numaravı buldu Bu, koridorun bir dönemecinin hemen ardında, kemer altı çibi kuytu bir köseye âdeta gizlenmis duran bir kamaravdı. Gray sırtını duvara vaslayıp durdu ve nasıl harekete geçmesı gerektiğini düşündü. Dragomiloff'un hazırhklı ve çok tehlikeli oldugunu biliyordu. Birden hafif bir sarsıntı ve gürultii olunca cellât irkildi ama bu, sadece, aşağıda işlemeğe başlıyan makinelerin sesi ve sarsıntısıydı. Yoksa koridor hâlâ sessiz ve boştu. o sivrı, keskin bıçak... Uzun bir an iki cellit karşılıkh durdular. Sonra Gray'in bıçajı tutan eli öyle bir şimşek hızıyia ileri doğru atıldı ıkı bıçak havada ıshk gibi bir ?eda çıkardı Ama karsılaştığı da hava oldu Dragomiloff yere çöküvermiştı Onun eli de şimsek gibi uzandı ve Gray'in bileğini kavradı, bük. meğe başladı. Bileğinin acısına dayanamıvan Grav hafif ve boğuk bir feryat kopararak bıçağı elinden bıraktı. Ama bu sefer reisin uzerine çullandı ve obür eliyle onun gırtlağını bulmağa çalıştı. .•••••••••• Müthi* bir sessizlik içinde bo. âusuyorlardı Kuvvet ve ustalık bakımından birbirlerine denktiler. Ve ikisi de, birbirlerini öl. dürmenin şart olduğuna ayni atesle inanmıs durumdaydılar. Asağıda dev pi«tonların uğultusu gitgide artmaktaydı. Kamaranın içindeki ölüm, kalım dövüsü > UHÎU. de şiddetlenmişti. tkisi yerdeydiML'urlerin uğultuvj iyicc jjk ler gene. Yuvarlanarak serbest kalmak i^tiyen Gray birden om. ^eimiş, pencere camı zırıjiıdama zunun altında, yerde birşey his v;ı bitslarnıştı. Yukarıkl guvertesetti. Bu. demin kaybetmiş oldu d tcıuşla koşuşan tayfaların i2u bıçaktı. Cellât bir eliyle bıça \"'i: pttırtıları ıiuyuiır orjuKhayet gemi narokct tttı. £1 Sinı aradı, buldu ve sıkıca tuttu Ani bir bükülüşle Dragomiloff'u sıi';>ai! yulculaun eıı irıatı,'i\r: ı'izerinden itmeyi başarınca bıçak bı e sonunda güverteder, ceî«lıp elini hızlf kaldırdı ve sonra bü. iı;eri girdiler. Drı '.omıiof* kumt'ün kuvvetivle indirdi. Ayni an runın penceresini acn dısaıı bak amansız tı. Kıyıdan oldukça nzaklaşmısJohn Gray rovelverini kullaıı da da Dragomiloff'un parmakları onun boynunu buldu lardı ve yukarki guvertedeu lıiç mayı düşündü ama sonra vazbir ses gelmiyordu. CrKâtlaı Şir geçti. Bu daracık verde silâh se ve sıkmaga basladı. Jonh Gray'in eli hâlâ bıçağı tutuyordu ama ketinın başkanı, fırsat bu fırsat, si çok gürültü yapardı. Cellât Dragomiloff'a değil. yatağın «.il diye düşünerek ılostunun ceseoibu sefer, kolunun içindeki bir vo tesine saplamısti. Şimdi ölüm ih ni yatağın altından çıkardı kıhftan ince, keskin bir bıçak pencereden dışarı a»tı. C'esed ha çıkardı. Ucunu basparmağının ü tilâçları içinde çrpınırken kolunu suya diıstu kaldırmağa çalısınca o sivri uçlu, fıf bir şapırtıyla zerinde hafifçe denedi, sonra bık«skin bıcak, siltenin karnını boy Dragomiloff. biraz bekledi. Ama çağı. keskin yeri yukarıya doğsuya bir şey liü^tüğünü qorüp ru olmak şartıyla «umsıkı kavra dan boya desti duyan olmamış oha gerek ki hiç dı. öbür eüyle cebinden, bütün Cellâtlar Sirketinin başkanı sen bir bağıran veya koşwşan olırtdı gemi kamaralarını açan may deliyerek avağa kalktı ve yerde Dragomiloff penceıcyi kapaoı, muncuğu çıkardı ve yavaşça. 31 u?anan eski dostunun cesedine No. lu kamaranın anahtar deliğihaktı. Gcğsü inip kalkıyor ve ne. perdeleri sıkıca orttü ve od»yı tekrar, bu sefer ınceden inceye ne soktu. fesi hırıl hırıl çıkıyordu. gözden geçirdi. Odanın gorünuFakat ayni anda kapı içerden şünde şupheyi çekcceK hiç bir birdenbire ve ardına kadar açılısey yoktu. Dragomiloff, bnvulun Birden kapıda bir tıkırtı oldu. verdi. John Gray daha dengesidan bornozunu aldı ve duş yapDragomiluff âdeta duşunmeden, ni bulmadan çelik gibi kuvvetli mak üzere banyo da'resine geçt). hemen ccsedi ayağıyla yatağın eller onu içeri çekmis ve bıçağı Dragomiloff kamarasının pen Cellâtlar eksiliyor altına itti, sonra: tutan elinin bileğini kavramıstı ceresini açtı ve dışarı baktı. Kar Otel odasımn kspu.ına vurul«Buyrun?» dedi. Ama Gray bu gibi durumlara afida liman depolannın kasvetli • Mr. Con5tantine? Sizi bir da mustu Starkingto'i, kapıyı sçınlışık olan, tehüke anlarında vılsıluetlerı yukseliyordu. Cellâtlar ca Lucovılle içeri girdı ve hiç se dırım kararları vererek hareket kika görebilir miyim, efendim?» S>ırketınin başkanı serin sabah sinı çıkarmadan oir g.veie uzat«Bir saniye.» eden tecrübeli bir cellâttı. Kenhavasını derin, derin içine çekti tı. Birinci sayfada büyıık punto dini çeken kuvvete kar«ı gelmeKendini yorgun hissedıyordu, Dragomiloff, tavandaki parlak larla, «Esrarengız Infılâk Netice3e kalkısmadi Bilâkis. bütün hem ruhça, hem de bedence çok ı«ı|ı yakarak odaya bir göz attı. si tkı Kışi Öldü,» diy» bir haber ağırlığıvla o da ileri dojru atıldı yorgun... «Yaşlandık artık,» diye Siltenin deşilen yetıni battanı vardı. v*e Draçomjloff'la beraher yere veylç örttu, sonra , Kapıyv azıcık düsundü. Neyse ki önünde uzun Starkington dişlerinin arasınyuvarlandılar. Sonra. gene^he ^ araladl. Gemi kit^in^p J^üzüne bir deniı vglculuğu jızanıyordu, dan, .BuımlvıJer. dtğjl mi?» dim^n hçffte'n ifvni andfa ayaflr Tcar^i* esniyerelc,^ Bnl'&ftfnfenebilirdf ** ye sordu. «Harkins'le ANworthy. kalktılar. Dragomiloff o ince. «Evet?» diye sordu. «N'e var?» Birden a^ağıki güvertenin gölDerhal bir toplantı vapmamız uzun parmaklarını kıvırmıs. elle«Mr. Grav diye bir adam gelip şart.» pelerı arasından tanıdık bir ses rini hafifçe öne doğru uzatmıs. sizi buldu mu, beyefendi?» kulagına geldi: • Haas'la Hanover'e telcfon ethazır bekliyordu . Jonh Gray'in «Ha, su adam. Mr. Dragovvıtch • Emin misiniz? Dragomiloff. Bu elinde İ«P sımsıkı tutmu": oldugu diye birıni arıvormuş. Ben ol tim. Nerdeyse gelırler» Semide yolcu oldugunu ihbar et«Ya Gray?» tıler de!» «Oteldeki odasından cevap ç:k Kâtibin sesi, «Eminim, efen madı. Doğrusu endişe ediyorum. dım,» diye cevap verdi. «Bu geBiliyorsun. o dun gece Eastern mıde o isimde bir yolcu yok. F. Clipper'e bakmaya gıtmişti. HaB.l ye yardım etmek isteriz aas bizim reısı Takku Maru'da ma . Acaba başka bir isim olmabulamamış. Ben de Argosy'den sın?» elım boş dondum. Onun içın Kamarasının karanhğı içinde John Grav'in reisi huld'üunu Dragomiloff ağzı kulaklarına vave başına bir şey geldiğini sanırarak sınttı. Bravo John Graye. yorum» Rolünü çok güzel oynuyordu, 29 mayıs 1964 cuma günü saat 17.30 da Üniversitemizin Starkington, «Öyleyse çok fedoğrusu. Şirket onunla iftilar ena,» diye soylendi. «Bir çırpıda Merkez binasındaki (Taşkışla) 111 numaralı anfide Ord. Prof. debıhrdi. Dragomiloff şimdt ajaüç kisi birden kaybettik, den>ekHilmi Ziya Ülken tarafmdan Değerler İçinde Sanat ve Çeşitnının. tir.» leri konulu bir konferans verılecektir. • Kuvvetle muhtemeldir, efen Giriş serbesttir. dim,» diye kâtibe cevap verdiğini TARIN : duydu. «lyisi mi ben onu size ta1 BİR KARAR rif edeyim. Soluk sarışın, narin I (Basın 9111/6046) madıgımı gorünce ozür dileyip gıtti. N'için soruyorsunuz?» «Getrn hareket ediyor da, efen dim. Onun dışarıya çıktığını gor medım, merak ettim. Amjı her halde gozumden kaçmış olacak » Dragomiloff gene esnedi ve ^âyet soğuk bir ıfadeyle adama ba':arak, cVallahi orasmı artılc bil rn?m» diye mırıldanaı. «Sızı de rahatsız ettim, efendim. Kusura bakmayın.» Dragomiloff hep ayni soğuk if.uieyle, «Estağfurulİah» dedı, j'jn/H içeri çekildi. Üipıyı içerden kı 1 eyiu ısıklan srndürdu Yar n saoalja kud'ir bekliyemezdi. Cjsedın bu ge c; bir çaresine bakraası ?artiı. Iir'.ı'.'.miloff bunuı tehlikeîı oir i^ c'nuğunu bilıvor fakat telâşa k i p''mıyordu. Snbırlı ve sik.n hir tavırla arkasına >a?lanarak g(p... kalksın diye beh..enıeye ka Ihlamur yolunda tozdan oturamıyoruz Topağacı Ihlamur yolunda oturan Müfit Aslan yazıyor: «Sayın gazetenizde çıkan ve müteaddit müracaatlarımız neticesi muhterem Belediye Reisi Hâşim Işcanın bizzat teşrif ederek yerinde görüp il(ililere e mir buynrduğu yolumnıa kışın çamuru önlemek için moloı döküldüğünden, şimdi toz ve cüruf bâkiyesinden yaya yttrttmeğe imkân kalmamıştır. Belediye ilgililerinin nisandan itibaren parkelenecegini blldirdikleri Top ajacı Ihlamur yolunun herhalde çarşamba misali senesini unuttuklarını görmekteyiz. Belediyenin çalısmasma misal olan bu olayı sayın Haşim Işcanın ehemmiyetle ele alacağından emin olarak sütunlarınııda neşrini rica ederiz.» Ankara Radyosundan dileğim «Dört kısımdan meydana ge len saat 1» daki (Haberler, Yorumlar, Günlük Olaylar ve Spor) yayınını ayrı aj rı dört Esef verici bir olay 3 ma.Ms 1964 eecesi Foça ilçe BULMACA 1234567 Elveda, John Gray Bir ziyaretçi SOLDAN SAGA: 1 Buyük Franaız edlbi ve «Mad»m Bovary» romanının yazan (ısmi kendl dlllnde olduğu glbl yazılmıştır otekl adı Gustavdır). 2 ömrü J kısa bir llkbahar vKegl. bir zaman parcaaı. 3 Genlç ve düz arazî. yıldırım. 4 «DUrtüp Uerlye doğru lterler» anlamına bir çeklm. 5 Bir cografya terlmi. «Uf llf hale getirlj V rFilıgı bir emir 6 Tersi Yunafıty.*nda bir bolgedlr, defa. 7 | Ktderli veya hasta olanların çektlkIeri fçogul). 8 Reverans yapar gtbi duruma giren. 9 Asağının bayagı«ı, Rusvanın güneyinde bir denlz. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1 Baglara musallat olan bir hastalık ve botek. 2 Bir yabanrı parati, ortada buiunmayan bir şeyl yoktan keşfedip meydana çıkarma rnarlfetı. 3 Istanbulda «Hallç» de hir lîkele (karma »ozl. 4 Bir tifat takısının tersi, vücudun et ve slnir kısmı. 5 îranın güneyinde bir krirfez. şehlr, kby eşrsfından. 6 «Az sayıda» minasına kullanılan kellmeJerden. bazan grçlrllen buhrtınlı devre. 7 Gerı verme hareketi. nota. 8 Önerge, ilâve edil Dunko buimacanıo miş parça. 9 halledllmU »eklt Elr zaman parçasının ter«l, «çayi' ın » lçindekl e«as madde. K O\F F K \ \ S İlâncıhk: 86,6040 •>••»••••»»»»»>••»»»»»»»•••••••••« ••••••••••••••••«•• İstanbul Teknik Üniversitesi Rektör lüğünden: Tiyalrolar Istonbul'da ı OORMEN (üülriz Süruri Engin Cezıar Topluluğn) 449736 Haldun Taner'ın «Keşanh Alı Destanı» müzıkli komedisı. REKS 360112 «Tatlı Hayaller». ÖZEN 369994 • «Gençlık .Gençlik». SİNEMA 63 (K.\ah) «Adalar Şeytanı». SüREYYA J60682 «Kanlı Rom ». SL'NAR «Gecelerin Dehşeti». K ü L C P (B.Beyı) «Devlerin öfkesi». ÇELİKTAŞ (Maltepe) «Yedı Kocalı Hür ÖİLDUREN !••••• » • • • • • •• « » • • • • • • ! •• 102 Yasan: H. Caatülou istanbul'do ATLAS 440835 «Ben Çalmadım» (F) EMEK 448439 • «tki Kere iki Altı Eder». 1>Xİ 484595 «ölum Allahın Emri». KERVAN 480423 «îki Kere Ikı Altı Eder». KONAK 482606 «Yirmi Artı Ikı». L ü K S 440380 «Yedi Kocalı Hurmüz». LEVENT «20. Asrın Kıralları». RÜYA 448439 .Gecelerin Dehşeti». SARAT «Devler Yolu». SİTE 477762 . «101 Dalmaçyalı». ŞAN 486792 »Felek Benim» (T) TAN 480740 • «Roroa Esiresi». Y. MELEK «Yirmi Artı İki». YENÎ AR «Roket Adam» (T) Y. TAKSİM «Kelepçeli Ask» (T) YILDIZ 476342 • 1 «Dişi Örümcek», • ALEMDAR 223683 «On Güzel Bacak». AYSU (K.Gümruk) 211917 1 «Adanalı Tayfur Kardeşler», 2 «Ayşecık Yavru Melek». BL'LVAR 213578 «Dişi Örümcek». KULÜP 227183 «Bekârlık Sultanlıktır». MARMARA «Gecelerin Dehşeti». MELEK (Eyüp) «Çapraz Delikanlı». RENK 211525 «Yirmi Artı İki». ŞIK 223542 «Bekârlık Sultanlıktır». YENÎ 225892 «Tatlı Hayaller». TENİ (B.Köy) 1 »Ölüm Pazarı, 2 €Hancının Kızı». KADIKOY '• OPERA 360821 «Cici Can>. Ankara'do ÖZEL TtY VIKOl.AK • MEYDAN SAHNESİ 175200 Çaışamba tatıl. Suare 21.15 te. Per=embe ve Cuma saat 18.15 te matınede: «Sıl Bastan», Cumartesi ve Pazar matınelerde ve her gece suarede «Zafer Madalyası». HALKEVİ OYUNCULAR1 129474 • Çarsamba, Cumartesi, Pa?ar aı3üda: «öteve Uuârıı» ARENA TİYATROSU (t«tanbul) Kuçuk Tıyatro sahnesınde Suare 21.15 te (Cumartesi ve pazar ögrencılere matıne saat 15 te) «Sezar ile Kleopatra». Lüzumlu Teletonlar * İTFAİYE: Beyoğlu: 44 40 44 İstanbul: 21 42 22 Kadıköy: 36 08 72 Üsküdar: 36 09 45 Bakırköy: 71 64 66 Adalar: 51 60 81 tstınve :• 63 60 20 * POLlS İMDAT: tstanbul 27 45 00 Beyoğlu: 27 45 01 Anadolu Yakası: 27 45 02 Sıhhî îmdat: Beyoğlu: 44 49 98 Fatih: 21 15 95 Üsküdar: 36 05 38. * CÇAK: T H Y (Terminal): 44 02 96 Hava Alanı: 73 82 40 * TREN: Demiryollan: 36 04 75 (Haydarpaşa) 22 30 79 (Sirkeci). * HAVAGAZI: İstanbul: 22 45 8ü (Gündüz) 21 44 26 (Gece) Kadıköy: 36 46 20 * TELEFON: Santral: 22 42 10 Milletlerarası kayıt: 22 48 22 * ELEKTRÎK: Beyoglu: 44 48 00 Beyazıt: 22 45 80 Kadıköy : 36 07 10 Bakırköy: 716849 Sinemalar Ankarodo Yağmur durmuyordu. Hericourt sordu. < Acaba koranızın bu ânî kararı bizim araştırmalarla ilgili mi dersiniz? Zannetmem. Peki bu seyahatin sebcbini soylemedi mı' Holvart'ı ne yanacağız? Bir şey söylivemiyereğim. Çünkü kocamın projeleıu hakkında tikrim yok. , Hericourt, gülümsedi:: «Bu yağmur altında görüşmek pek zevkli .Imasa gerek. İsterseniz gidip şöyle bir fincan çay içelim. Bir gün sizin evde de beraber bir çay içmistik. Hatırlıyor musunuz? Evet, tabiî... İsterseniz arahama binin... Araba, ya\aş yavaş ilerlerken Tadea ! da kocasından bahis açtı: «Wiedner, çok j akıllı ve eli açıkta... N'e yazık ki gençliğin : de sürdüğü kolay hayat onda bir nevi istik ; rarsızlık yaratmış. Onun böyle sık sık Vi • yanaya gitmesi hiç hoşuma gitmiyor. • (Arkası var) • )•«•••«<•••••••'>••••••»•••••* ALEMDAR 154136 1 «Kaptan EJleniyor» (T), 2 «Aşk Fısıltıları» (T) ANKARA 123432 • «Kopru» (1) B Ü Y t K 124075 «Çapkın Kız» (t.R 1 GÖLBASI 122215 «Şeytan Bunun Neıebinde» (T) IN'CÎ 121986 «Çıplak Dunya» (T) KONAK 120750 1 «Nışan Yuzüğü», 2 «Bahçevan» . RENKLÎ 132163 «Şehvet Kadını. (1) TJLUS 122294 «En 1yı Düşman. (İ) 28 Mayıs 1925 tarihli Cumhuriyet'ten Şeyh Said ve avenesi mahkeme huzurunda Şeyh Said ve avenesinin muhakemesine dün İstiklâl Mahkemesindp çok kalabahk bir dinleyici kitlesi önünde başlanmıştır. ^ivarbakır sinema salonunu tamamen dolduran meraklı kalabalığı rluruşmayı ilgi ile tâkip etmiştir. Duruşmanın açılışını tâkiben ıddianampsini okuyan Savcı Süreyya Bey şunları söylemiştir: « Şeyh Said Efendi vüzlerce ve binlerce askerin, halkvn maîını. canını ifnâ eden harekâtı idare etmiş, hepsine emir vermis. inatçı bir vatan hainidir. Diğer Şeyhler de karekâtı kısını kısım idare etmişlerdir.» Şeyh Said ifadesinde: «Ahkâmı Şer'iye tatbik edilmezse kıvam vâciptir.» demiştir. Reisin «Müslümanlar kard*?ştir. Müslümanı müslümana kırdırmak câiz midir?»> şekilndeki sualine Seyh Said oHazretı Ali itbaı, Hazreti Muaviye itbar kardej değiller mivd;?u cevabını vermiştir. Sanık sorgusu sırasında «Şeriatı Ahmediye isteyecektim» sozünü •ık sık tekrarlamıstır.» İngiliz donanmasının dolaşacağı Baltık limanları tnfaz edüen idam cezaları Şeyh Abdülkadir, Kör Sadi. M. Tevfik, Seyyit Mehmet, Hacci Askeri ve Kemal Fevzi haklarında fstıklâl Mahkemesince venlen idam hiiViimleri dün sabaha karsı infaz olunmuBtur. İngiliz donanmasının zivaretleri İngilız donanmasmın Baltık limanlarına \apacağı ^iyaret Sovyet resmî çevrclcrlnde tepki uyandırmıştır. Bu ziyaıtft Ingilizlerin Rusyaya karşı bir tchdıti şcklindp vorumlanmaktadır. Tiyatrosu 22.00 Reklâmlar geçidi 22.30 Fehmi Ege orkestram 7 30 Açılış Kısa haberelr O 22.45 Haberler 22.55 Ara melodU«ri 23.00 Gece konserl 23.30 yun havaları 7.45 Hafif müzlk 8.00 Raberler 8 15 Salon or Caz müziği 24 00 Kısa haberler kestralan 8.45 Çeşitli müzik Kapanış. 9.00 Türküler 9.30 Küçük konİSTANBUL İL RADYOSTJ ser 10.00 Kısa haberler Kapa17.58 Açıhş 18 00 Dansa çağrı nış 12.00 Açllı; Kısa haberler Sa 18.30 Caz albümleri 19 00 Melon orkejtralarından 12 30 Şar lodiler ülkefinde gezi 19 30 Akkılar 12 50 Hafif müzlk 13 00 sam müziği 20.00 Plâklar araHaberler 13.15 Küçük orkestri »ında 20.50 Hafif müzlk 21.00 1.1 SO Sarkılar 11.50 Çesit'i Gece konscri 22 10 Çeşitli mümüzik 14.15 Türküler 14.30 7ik 24.00 Kapanış. İSTANBUL POLIS RADYOSU Konser saatl 15 00 Kısa habrrler Kapanış. (Kısa dalga 47. 43 m.) 17 00 Acılış Kısa haberler 10 58 Açılış 11.00 Altı sesten. 17 05 Hafif müzlk 17 15 Saz eser altı şarkı 11 20 Plâk dolabından lerl 17.30 Fasıl heyetl 17.57 11.40 Türküler F Türkân Y. TezKıa ilânlar 13 00 Rcklâmlar g< can 12 ne Kapam=. cidl 19 00 Haberler Günlük 15 58 Açılı» ifiOO Şarkılar: M nljvlar 19 35 Seçim konuşma Yıldızdoğan G. Tecer 16 20 h n 20 15 Sarkılar 21.00 Ede Plâklar ara<unda 16 40 Türkübıvat dünyamız 21.15 Radvo ler 17.00 Kapamş. İSTANBUL fif müzik 19.50 Secim knuçma«ı 20.00 Hafif müzik ?0.0" T r 6 27 Açılış ' 6 30 Günaydm sa Scçim Uonusması 20 15 I a ıi yın dlnleyiciler 7.30 Sabah mü mtızik 20 20 Seçim kTH!sma=ı ziğl 7.45 Saz eserlerl 8 00 Ha 20 30 Hafif müzik 20 35 Sçirr berler 3.10 Hava durumu 8 15 konusmDsı 20.45 Hafıf müzik Slzin için çahyorus 8.30 Ev ka 20.50 Uykudan once 20.55 Kücük llânlar 21 00 Kısa h^brler dınının istekleri 9.00 Kapanış. 11.57 Açılış 12.00 Kısa haber 21 02 Radvo snnatçılnrı bir ar'tU 22.00 T. B. M. M. Saati 22 20 ler 12 02 öğle tatlli için 12.25 Küçük ilânlar 12 30 Sarkılar ve Mtizlk dünya?ı 22 45 HabrrW Türküler 13.00 Haberler 13 10 22 5? Gece konseri 23 10 Cnte Hava durumu 13.15 Öğle kon yarifina rioğru 24.00 Kapanış. ANKARA İL RAHYOSV Sarkılar 14 00 Çe?ltll 5 erl 13.40 00 Dans muzieı solistler, çeşitli melodlier 14.30 16.57 00 Açılıs 1' Alblrt Spmpnnı 18 Pivani"=t Şarkılar 14.45 Türküler 15.00 çalıyor 18 30 Solistler ve orke5Kapamş. tralar 19 00 Ak«am knnseri 16.57 Açılıs 17.00 Kısa haber 20 00 Çeşitli melodiler 20.15 le r 17 02 Şarkılar 17 15 Cemil Radyo ile Almanca 2010 K»Başargan orkestrası 17 30 Tarla mancı Suna Kan ve pivanin Ferdonüçü 18 00 Reklâm program hunde ?Jrkın. Adnan Saygun ve lan 19.00 Haberler 19.25 Hava Bartok'tan parçalar calıvor 21 00 durumu 19 30 Hafif müzik Her ülkeden müzik 21.10 Caz 19 35 Seçim konu'ması 19.45 Ha 22 30 Dan? müziği 23.00 Kapam*.. A N K A R A
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle